• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

evlilikler hakkında

Kesinlikle. Aslinda eşim beni secmedi, yani ben görüşmüyorum ve bu kararima sadece saygı duyuyor. Duymakta zorunda zaten.
KV evime gelmiyor çünkü huzurumu bozuyor. O ev sonucda benim yuvam. Dinlediğim, zor bir günden sonra koşarak varmaya çalıştığım yer- KV oğlumun evi diye girip cikip huzurumu bozsa o ortam benim yuvam olmaz. Benim has yüzüme hasret değil...oğlunu ev ortaminda görmek isterse evine çağırsın :)
Eşim ayda yilda bir telefonla konuşuyor annesinle. Gecende beraber italyaya cenazeye gittiler. Kivaminda annesinle görüşüyor yani.

Şimdi taşlamasam iyi ama nikaha bile çağırmadım...
Asla güzel günümü rezil edemem. Oğlunun murveti vs. Tantanasi bana sökmedi...oğlunu düşünün kadin gelinine iyi davranırdi
Oğlunu seven her anne gelinini el üstünde tutmalı aslında. Hangi kafayla öle davranabiliyorlar ben anlayamıyorum zaten...
 
Ay yok dayanamadım açacağım konu :) Kendi evliliğimden kurtuldum derken, milletin dert babası olma yolundayım. Herkes şikayetçi evliliğinden ama asla boşanmazlar ve mutlu imajı verirler. Burda benim çevremden bahsediyoruz, böyle olmayan ya olmadığını zanneden hemen çemkirmesin banı falan göze aldım çünkü haksızlığa gelemiyorum, hele ki çocuk ve kadınlara.

Şimdi olay şu, malum bankacıyız, genelde 30-40 yaş civarı, üniversite mezunu, aylık geliri 5-10 bin arası insanlardan oluşuyor çevrem. Ve hep aynı, çocuklara ya kv bakıyor, tüm yemekler orda yeniyor, eve yatmaya gidiliyor iş dışındaki tüm hayat eş ailesiyle geçiyor. Yada bakıcı var fakat bakıcıdır şudur budur hepsi kadının maaşından ödeniyor. Hatta bugün 8000 tl olan maaşını yattığı gibi eşine havale edip, ondan geri gelen 500 tl ile ay geçiren, kredi kartı borcunu bile tekrar ondan gelen parayla ödeyen meslektaşımla konuştum. Neden tüm para geldiği gibi adama gidiyor? Kadınlar erkeklerin tiranlığı altında sürekli neden?

Çok bunaldım, istifa etmeyi düşünüyorum, konuşuyoruz herkes ama eşim izin vermez, zaten herşeyi ben ödüyorum diyor. Bir kadın fiziken ve ruhen yorulduğunda, ya da çocuğunu kendi yetiştirmek istediğinde veyahut meslek değişimi yapmak istediğinde neden korkuyor, çünkü kocası izin vermez. Daha yine bugün eşinin ailesiyle aynı apartmanda oturup, her planını onlara göre yapan arkadaşımın eşi kadının babasını istememiş evine. Bu nasıl bir bencillik?

Yani anlamıyorum biz mi aman yuva yıkılmasın diye bu adamları bu hale getiriyoruz?

Cidden var mı aranızda, eşimle maddi açıdan ortağız ya da çalışmak zorunda değilim ya da kendimize ait hayatımız hobimiz var ailelerle mıç mıç değiliz özgür ve mutluyum diyen? Nolur biri çıksın valla delireceğim . Hayır bişi desem adım boşanmış kadın mazallah yuva yıkıcı olurum, sinirden çatlıyor fakat kimseye bir şey söyleyemiyorum.


Bence bu cevreyle alakali green. Nerede yasiyorsun hic bilgim yok ama bizim buralarda böyle kafalar yok.
Tabi ki isten cikmak gibi radikal bir karar alacaksam esimle bir fikir yürütürüz. Ne gelir ne gider olur mu döner mi seklinde. Esimin gelirine göre bir hayati kabulleneceksem elbette çalışmak zorunda degilim. Ama ben seyahat etmeyi seviyorum, yelkenle ilgileniyorum, kaliteli mekanlarda yiyip icmeyi seviyorum, sokak hayvanlarini beslemeyi seviyorum. Hepsi külfetli seyler. Bunlardan vazgecmek istemedigim icin calismaya devam etmek zorundayim.

Cocuguma annem ve kayinvalidem donusumlu bakiyor. Istanbulda oturmasini kalkmasini bilen, oglumun rol model almasini kabullenebilecegim seviyede bir bakici 4 5 bin civari maas istiyor. Kayinvalidemin ogluma bakmasi buyuk bir lüks. Yemegi disarda yemiyorsak kayinvalidemde yeriz sık sık. Bunu erkek ailesiyle yapisik yasamak olarak görmedim hic. Isten gelince sicak hazir yemek de buyuk bir luks. Gidis gelis 2 saat yolda geçiyor en az. Yoruluyorsun kızım burda yiyip de gecin eve der. Bunun nesi fena ki? Allah razi olsun.

Ama maasi gonderip harclik almak falan cok degisik kafalarmis. Bunlari bilemedim
 
Bence bu cevreyle alakali green. Nerede yasiyorsun hic bilgim yok ama bizim buralarda böyle kafalar yok.
Tabi ki isten cikmak gibi radikal bir karar alacaksam esimle bir fikir yürütürüz. Ne gelir ne gider olur mu döner mi seklinde. Esimin gelirine göre bir hayati kabulleneceksem elbette çalışmak zorunda degilim. Ama ben seyahat etmeyi seviyorum, yelkenle ilgileniyorum, kaliteli mekanlarda yiyip icmeyi seviyorum, sokak hayvanlarini beslemeyi seviyorum. Hepsi külfetli seyler. Bunlardan vazgecmek istemedigim icin calismaya devam etmek zorundayim.

Cocuguma annem ve kayinvalidem donusumlu bakiyor. Istanbulda oturmasini kalkmasini bilen, oglumun rol model almasini kabullenebilecegim seviyede bir bakici 4 5 bin civari maas istiyor. Kayinvalidemin ogluma bakmasi buyuk bir lüks. Yemegi disarda yemiyorsak kayinvalidemde yeriz sık sık. Bunu erkek ailesiyle yapisik yasamak olarak görmedim hic. Isten gelince sicak hazir yemek de buyuk bir luks. Gidis gelis 2 saat yolda geçiyor en az. Yoruluyorsun kızım burda yiyip de gecin eve der. Bunun nesi fena ki? Allah razi olsun.

Ama maasi gonderip harclik almak falan cok degisik kafalarmis. Bunlari bilemedim

canım sizin ilişkinizi biliyorum, kv karışan görüşen beklentisi olan bir tip değildi, zaten benim eleştirdiğim bunlar değil, bilakis aile ortamını çok seviyorum. Samimi sıcak ortam , birbirine destek veren aile üyeleri çok güzel, ama sürekli beklentide olan, birbirine bağımlı olan anne oğul ikilisi, arada kalan bir kadın...

burası çok geleneksel, orta ölçekli bir şehir. en modernim diyen ailelerde bile çok var bu gelin kaynana beklentisinden ve sorunundan.

etrafımdaki tek iyi örnek yeni evlenen bir arkadaşım, onunla da yeni konuştum ben bile inanamıyorum böyle insanların olduğuna diyor :)
 
Ay yok dayanamadım açacağım konu :) Kendi evliliğimden kurtuldum derken, milletin dert babası olma yolundayım. Herkes şikayetçi evliliğinden ama asla boşanmazlar ve mutlu imajı verirler. Burda benim çevremden bahsediyoruz, böyle olmayan ya olmadığını zanneden hemen çemkirmesin banı falan göze aldım çünkü haksızlığa gelemiyorum, hele ki çocuk ve kadınlara.

Şimdi olay şu, malum bankacıyız, genelde 30-40 yaş civarı, üniversite mezunu, aylık geliri 5-10 bin arası insanlardan oluşuyor çevrem. Ve hep aynı, çocuklara ya kv bakıyor, tüm yemekler orda yeniyor, eve yatmaya gidiliyor iş dışındaki tüm hayat eş ailesiyle geçiyor. Yada bakıcı var fakat bakıcıdır şudur budur hepsi kadının maaşından ödeniyor. Hatta bugün 8000 tl olan maaşını yattığı gibi eşine havale edip, ondan geri gelen 500 tl ile ay geçiren, kredi kartı borcunu bile tekrar ondan gelen parayla ödeyen meslektaşımla konuştum. Neden tüm para geldiği gibi adama gidiyor? Kadınlar erkeklerin tiranlığı altında sürekli neden?

Çok bunaldım, istifa etmeyi düşünüyorum, konuşuyoruz herkes ama eşim izin vermez, zaten herşeyi ben ödüyorum diyor. Bir kadın fiziken ve ruhen yorulduğunda, ya da çocuğunu kendi yetiştirmek istediğinde veyahut meslek değişimi yapmak istediğinde neden korkuyor, çünkü kocası izin vermez. Daha yine bugün eşinin ailesiyle aynı apartmanda oturup, her planını onlara göre yapan arkadaşımın eşi kadının babasını istememiş evine. Bu nasıl bir bencillik?

Yani anlamıyorum biz mi aman yuva yıkılmasın diye bu adamları bu hale getiriyoruz?

Cidden var mı aranızda, eşimle maddi açıdan ortağız ya da çalışmak zorunda değilim ya da kendimize ait hayatımız hobimiz var ailelerle mıç mıç değiliz özgür ve mutluyum diyen? Nolur biri çıksın valla delireceğim . Hayır bişi desem adım boşanmış kadın mazallah yuva yıkıcı olurum, sinirden çatlıyor fakat kimseye bir şey söyleyemiyorum.
Yurt dışında yaşıyoruz ailelerden kimse yok doğal olarak özgürüz 😁
 
Ay yok dayanamadım açacağım konu :) Kendi evliliğimden kurtuldum derken, milletin dert babası olma yolundayım. Herkes şikayetçi evliliğinden ama asla boşanmazlar ve mutlu imajı verirler. Burda benim çevremden bahsediyoruz, böyle olmayan ya olmadığını zanneden hemen çemkirmesin banı falan göze aldım çünkü haksızlığa gelemiyorum, hele ki çocuk ve kadınlara.

Şimdi olay şu, malum bankacıyız, genelde 30-40 yaş civarı, üniversite mezunu, aylık geliri 5-10 bin arası insanlardan oluşuyor çevrem. Ve hep aynı, çocuklara ya kv bakıyor, tüm yemekler orda yeniyor, eve yatmaya gidiliyor iş dışındaki tüm hayat eş ailesiyle geçiyor. Yada bakıcı var fakat bakıcıdır şudur budur hepsi kadının maaşından ödeniyor. Hatta bugün 8000 tl olan maaşını yattığı gibi eşine havale edip, ondan geri gelen 500 tl ile ay geçiren, kredi kartı borcunu bile tekrar ondan gelen parayla ödeyen meslektaşımla konuştum. Neden tüm para geldiği gibi adama gidiyor? Kadınlar erkeklerin tiranlığı altında sürekli neden?

Çok bunaldım, istifa etmeyi düşünüyorum, konuşuyoruz herkes ama eşim izin vermez, zaten herşeyi ben ödüyorum diyor. Bir kadın fiziken ve ruhen yorulduğunda, ya da çocuğunu kendi yetiştirmek istediğinde veyahut meslek değişimi yapmak istediğinde neden korkuyor, çünkü kocası izin vermez. Daha yine bugün eşinin ailesiyle aynı apartmanda oturup, her planını onlara göre yapan arkadaşımın eşi kadının babasını istememiş evine. Bu nasıl bir bencillik?

Yani anlamıyorum biz mi aman yuva yıkılmasın diye bu adamları bu hale getiriyoruz?

Cidden var mı aranızda, eşimle maddi açıdan ortağız ya da çalışmak zorunda değilim ya da kendimize ait hayatımız hobimiz var ailelerle mıç mıç değiliz özgür ve mutluyum diyen? Nolur biri çıksın valla delireceğim . Hayır bişi desem adım boşanmış kadın mazallah yuva yıkıcı olurum, sinirden çatlıyor fakat kimseye bir şey söyleyemiyorum.

ben varım.
çocuklarıma benimle beraber yardımcı bakıyor.
Evi benimle beraber yşne aynı yardımcı çeviriyor.
Yılda bir kez ailecek, 1-2 kere de tek basıma yurt dışı tatili yaparım.
Spora giderim, hobim spordur.
eşim harcadığım paraya karışmaz-çalışmıyorum bu arada- ama ona fazla gelirde bir dahaki ay ona göre eksilt der, ben zaten limitimi bilirim.
bazı insanların evliliklerini ben de anlamıyorum.
Ha çok mutlu muyum? Hayır bizim de problemlerimiz var ama en azından o tür değil.
 
Ay yok dayanamadım açacağım konu :) Kendi evliliğimden kurtuldum derken, milletin dert babası olma yolundayım. Herkes şikayetçi evliliğinden ama asla boşanmazlar ve mutlu imajı verirler. Burda benim çevremden bahsediyoruz, böyle olmayan ya olmadığını zanneden hemen çemkirmesin banı falan göze aldım çünkü haksızlığa gelemiyorum, hele ki çocuk ve kadınlara.

Şimdi olay şu, malum bankacıyız, genelde 30-40 yaş civarı, üniversite mezunu, aylık geliri 5-10 bin arası insanlardan oluşuyor çevrem. Ve hep aynı, çocuklara ya kv bakıyor, tüm yemekler orda yeniyor, eve yatmaya gidiliyor iş dışındaki tüm hayat eş ailesiyle geçiyor. Yada bakıcı var fakat bakıcıdır şudur budur hepsi kadının maaşından ödeniyor. Hatta bugün 8000 tl olan maaşını yattığı gibi eşine havale edip, ondan geri gelen 500 tl ile ay geçiren, kredi kartı borcunu bile tekrar ondan gelen parayla ödeyen meslektaşımla konuştum. Neden tüm para geldiği gibi adama gidiyor? Kadınlar erkeklerin tiranlığı altında sürekli neden?

Çok bunaldım, istifa etmeyi düşünüyorum, konuşuyoruz herkes ama eşim izin vermez, zaten herşeyi ben ödüyorum diyor. Bir kadın fiziken ve ruhen yorulduğunda, ya da çocuğunu kendi yetiştirmek istediğinde veyahut meslek değişimi yapmak istediğinde neden korkuyor, çünkü kocası izin vermez. Daha yine bugün eşinin ailesiyle aynı apartmanda oturup, her planını onlara göre yapan arkadaşımın eşi kadının babasını istememiş evine. Bu nasıl bir bencillik?

Yani anlamıyorum biz mi aman yuva yıkılmasın diye bu adamları bu hale getiriyoruz?

Cidden var mı aranızda, eşimle maddi açıdan ortağız ya da çalışmak zorunda değilim ya da kendimize ait hayatımız hobimiz var ailelerle mıç mıç değiliz özgür ve mutluyum diyen? Nolur biri çıksın valla delireceğim . Hayır bişi desem adım boşanmış kadın mazallah yuva yıkıcı olurum, sinirden çatlıyor fakat kimseye bir şey söyleyemiyorum.
ben varım. çalışıyoruum, maaş kartım eşimdedir ama bunu ben istedim neden çünkü markete gidip para ödemek istemiyorum yada onun sorumlulugunu ben üstlenmek ıstemıyorum. sonuc olarak hayat şartları zor hemde cok zor benım kazandıgım parayada ıhtıyac var. maaşım yatınca kredı kartlarımı oderım kalan parayla eşim kendı maaşını birleştirir borcları harcları onu bunu neyse halleder. cüzdanımda ondan cok nakitim olur her zaman. ayrıca birikmde yapıyorum. maaş kartım onda ama öncelık olarak ben işlerimi hallettikten sonra eşim parayı kullanır. yanı ben bu durumdan gocunmuyorum. ayrıca ben ev ıcın harcama yapmam yan ı cok nadırdır. tamamen kendı ıhıtyaclarımı karsılarım yada cocugmun bazı ıhtıyaclarını. ve asla esıme sormam suna ıhtıyacım var su kadar para alayımmı? lazımsa alırım hesapta vermem sormazda.
2,5 yasında kızım var kayınvalıdem bakıyor sagolsun.evlerımız uzak fakat kadıncagız her allahın gunu bıze gelıp gıdıyor. bugune kadar en ufak tartısmamız olmadı ne onun bana ne benım ona kırıcı tek sozum lafım olmadı. canımız ısterse hafta sonları gıderız ıstemezse gıtmeyız . asla ısrar etmezler bızı sıkmazlar.
şugun çalışmak ıstemesem eşim bana bırakır. hatta bazen cok bunaldıgımda çalışmak zorunda degılsın evde otur kızımıza bak dıyor. yanı çalışmak benım tercıhım.
yanı butun evlılıkler kotu degıl. tabıkıde bu eş ve eş ailesi ilede alakalı sanırım. ama kişiler özellikle eşler anlayışlı olduktan sonra gerı kalan hersey boş herkes dış kaşının dış mandalı.
 
26 yıldır evliyim, oğlum doğunca verdiğim ara hariç 20 küsur yıldır çalışıyorum.
Eşimle gelirimiz, harcamamız, birikimimiz ve evdeki sorumluluklarımız ortaktır.
Herkesin maaş kartı kendisinde durur.
Fazla kullanmamakla birlikte kredi kartını ve faturaları ben öderim.
Evin alışverişini kim denk gelirse o yapar.
Kaskolar, ev-araçların vergisi, benzin, eve eşya alma işi eşimdedir.
Kalan parayı herkes kendi birikim hesabında biriktirir, birbirimizin hesaplarında ne kadar olduğunu ve internet bankacılığı şifrelerimizi biliriz.
Her konuda şeffaf ve açık bir ilişkimiz var.

Eşimin ailesini çok severim, iyi geçiniriz ama uzaktalar.
Benim ailemle aynı şehirdeyiz ama eşim ailemle mesafelidir, sorun etmem, daha çok kendim görüşürüm.

Eşim her sabah evden çıkarken 'paran var mı?' Diye sorar, nedense, bu beni mutlu ediyor.
İçimde gizli bir geleneksel kadın mı var?
Ben de anlamadım.

o soru o kadar güzel bir soru ki... paran var mi? Bir şeye ihtiyacın var mi?... ben bunu bayan halimle arkadaşlarıma sorarken eş dediğim insan hamileyken 1 kere dahi olsun bana sormadı. Ki o dönem izin almıştım çalışmıyordum. maaşım yatıyor olabilir ama her şey para mı.. insan sormaz mi bi şeye ihtiyacın var mi diye... sevgiye? Saygıya?Şefkate? Bi şeylere ihtiyacım vardı evet. Belki de doktor masraflarına yetmeyen maaşım bitmişti. Doğru ya çocuğu ben çıkaracağım hoş tek başıma yaptım ve hali hazırda zaten maaşım var değil mi..... bazen düşünüyorum kadınlar çalışmamalı mı yoksa. Çünkü çevremde gördüğüm+ben çalışan her kadın benimle aynı şeyleri yaşıyor . Kıymet bilinmiyor
 
o soru o kadar güzel bir soru ki... paran var mi? Bir şeye ihtiyacın var mi?... ben bunu bayan halimle arkadaşlarıma sorarken eş dediğim insan hamileyken 1 kere dahi olsun bana sormadı. Ki o dönem izin almıştım çalışmıyordum. maaşım yatıyor olabilir ama her şey para mı.. insan sormaz mi bi şeye ihtiyacın var mi diye... sevgiye? Saygıya?Şefkate? Bi şeylere ihtiyacım vardı evet. Belki de doktor masraflarına yetmeyen maaşım bitmişti. Doğru ya çocuğu ben çıkaracağım hoş tek başıma yaptım ve hali hazırda zaten maaşım var değil mi..... bazen düşünüyorum kadınlar çalışmamalı mı yoksa. Çünkü çevremde gördüğüm+ben çalışan her kadın benimle aynı şeyleri yaşıyor . Kıymet bilinmiyor
Yaşadıklarınıza üzüldüm.
Kıymetli olma durumunun kadının çalışmasından ziyade erkeğin evliliğe, kadına bakış açısı ile ilgili olduğunu düşünüyorum.
 
Back