- 15 Mayıs 2021
- 617
- 1.252
- 28
- Konu Sahibi yagmuraydnn
-
- #81
Eşinizin bunu reddetmemesi çok güzel. Deneyin isterseniz mutlaka faydası olacaktır. Eşiniz bu konuda kendini sıkmasın, zaten uzman soru soruyor siz cevaplıyorsunuz. Ve sorunlar çözüme kavuşturulmaya çalışılıyor.Ben devlet hastanesinde psikyatra gittim. 10 15 dk sonra elimde antidepresan reçetesiyle kendimi kapıda buldum. Almadım ilacı kullanmadım da. Eşime çift terapistine gitmeyi önerdim. Ben bazı şeyleri hala seninle bile paylaşamıyorum başkasına anlatabilir miyim bilmiyorum ama istersen gidelim dedi.
Okurken boğulur gibi oldum. Özgürlüğüme çok düşkünüm ve eşimin ailesi her şeyimi sorgulasa ve eşim Buna izin verse ayrılmaya kadar giderdi. Size vereceğim tek tavsiye bir süre çocuk yapmayın.Herkese merhaba
Olumlu-olumsuz yorumlarınıza ihtiyacım var.
3 yıllık bir ilişkinin ardından 8 ay önce eşim ile evlendik. Eşim istanbula okumaya gelmişti biz tanıştık ve sevgili olduk. İyi kötü güzel bir ilişkimiz vardı. Beni gerçekten çok sevdiğini biliyorum. Kötü kelimesini kullanmamım sebebi hayat tarzlarımızın çok farklı olması ve onun bana karışmasından dolayı. ( giyinme tarzı, eve geç gitme vs. ) bu süreçte oldukça çok tartışma yaşadık ve ben oldukça fedakarlık yaptım. 8 ay önce daha küçük, tek düze benim hayat görüşümle uyuşmayan insanların olduğu yobaz bir şehire geldim. Buraya hala alışmaya çalışıyorum. İstanbuldayken çok sosyal biriydim. Çalışıyordum, hafta içi en az 2 gün dışarıda , hafta sonu hiç evde oturmayan biriydim. Evlendikten sonra pandeminin de etkisiyle şu an sosyal hayatım hiç yok ve bu beni gerçekten çok zorluyor. Eşimin ailesi çok iyi insanlar. Maddi manevi her zaman yanımızdalar, beni burada yalnız bırakmamaya çalışıyorlar. Fakat burada alıştıkları bir düzen var haftanın 3 4 günü görüşmek gibi. Ve bunu bizden de bekliyorlar. Hafta içi 1-2 akşam birlikteyiz. Hafta sonu hep birlikte yazlıklarında kalıyoruz. Diğer akrabalarıyla da ev oturmalarını pek sık yapıyoruz. Koloni gibi hep birlikte hareket ediliyor. Bayanlar toplanıyor yufka açılıyor, sarma sarılıyor sabahtan akşama kadar. İlk başlarda beni yalnız kalmayayım diye aralarına alıyorlar gibi düşünüyordum ama artık biraz da kullanıldığımı hissediyorum. Yeni gelinim kendimi yanlarında rahat hissetmiyorum. Yazlıkta kalırken kayınpederimle, ablasının eşiyle rahat edemiyorum. Evimde şortla dolaşırken burada rahat bile oturamıyorum. Konuştukları konulara uzak kalıyorum, sürekli aynı konuların (köyleri, akrabaları vs.) sıkılıyorum. Ruhen kendimi iyi hissetmiyorum. Hemen hemen her gece ağlayarak uyuyorum. Dışarıya karşı mutluymuş gibi görünmek çok zor geliyor artık ve bunu başaramıyorum. Onların yanındayken de ağlayasım geliyor haliyle suratım modum düşüyor. İyi misin, uzan istersen gibi şeyler söylüyorlar. Onları da huzursuz ettiğimi farkettim artık. Ailemi ablamı, yeğenimi 3 aydır göremezken sürekli onlarla olmak biraz da koyuyo bana. Hayatımızın çok içerisindeler, kendi düzenleri, kendi yaşayış şekilleri gibi yaşamımızı istiyorlar. Her şeye müdahil oluyorlar. Üst komşumla birlikte onun arkadaşına gitmiştik bunu bile çok irdelediler. Tanıyor musun, neden gittin gibi. Kötü bir niyetleri asla yok biliyorum. Ama ben böyle bir yaşantıya alışık değilim ve alışabileceğimi düşünmüyorum. Kayınvalidemin bizde kaldığı bir gün eşim telefonumdan kv için yazdığım bir kaç şeyi görmüş. Terbiyesizlik yapmıştım. Bunun için bayağı bi tartıştık, onu çok şaşırttığımı iki yüzlü olduğumu benden beklemediğini söyledi. Şimdi her tartışmamızda bu gündem oluyor. Aslında ailesinin baskıncılığının o da farkında ve bunalıyor. Birbirimizi anlayamıyoruz. bana çok ılımlı yaklaşıyor ama problemlerimizi bir türlü çözemiyoruz. İlk defa iş hayatına atıldı bu konuda büyük sıkıntı çekiyor, kendi işi olduğundan maddi olarak da sıkıntıya giriyor. O da evlilik hayatına alışmaya çalışıyor. Hem iş, hem ben, hem ailesi o da ruhen iyi değil. Her gün ağlamalarım, çözümsüzlüğümüz onu da yıpratıyo. Artık aynı sıkıntılarımı tekrar tekrar ona anlatmak daha fazla dert yapmasını istemiyorum. Sarılıp her şey düzelecek diyoruz sadece. Kendimi buraya ait gibi hissetmiyorum. Her şey o kadar zıt ki bana. Hiçbir anımın olmadığı bana bir şey ifade etmeyen bu şehirde yaşamak her geçen gün beni daha kötü yapıyor. Ailemin özlemine dayanamıyorum artık. Kendimi çok yalnız, mutsuz , çaresiz hissediyorum..
3-4 aylık evliyken kp şehirdışında bi yere gitmişti. Kv bize gelmişti kalmaya ve daha öncede biz de kalmıştı. Ben de ablamla mesajlaşırken istemiyorum kızına gitsin çok konuşuyor vırvırkadın gibi şeyler yazmıştım. Şu an tam olarak ne yazdığımı neleri gördüğünü tam olarak hatırlamıyorum. Argo da yazmış olabilirim. Bu onu çok öfkelendirdi. Nasıl böyle terbiyesiz şeyler yazabiliyosun nasıl ikimizin konuşması gereken özel şeyleri rahatlıkla anlatabiliyorsun gibi şeyler söyledi. Benden hiç beklemediği bir şeydi. Bu konuda tamamen haksızım.
Ben de ablama ve arkadaşıma anlatırken çok güldümSabah sabah aşırı güldüm kayınvalidenin dediğineAllah yardımcın olsun bacım zor valla ama en azından eşin farkında herşeyin
Domuşuk olma mı? Ahahahha yıkıldımBen de ablama ve arkadaşıma anlatırken çok güldümonlar da güldü valla sinir bozucu bi şekilde komik geliyor anlatırken, buraya yazarken de güldüm çok şükür, eşim beni anlamasa çekilecek durum değil, ben de mesafemi koruyorum, pek aramam yanındayken çok sohbet etmem. Böyle yaptığım için de bir keresinde öyle domuşuk olma demişliği var psikolojisine bağlıyorum ben, eğitimli biri değil, ağzına geldiği gibi konuşur, zor zamanlar geçirmiş, evliliğime zarar vermediği sürece takmayacağım. Her ne kadar nişanlıyken ve daha ev bile kiralamamışken bize de bir oda düşer mi deyip nerdeyse nişanı attıracak olsa da başta niyeti oymuş 6 ay bende 6 ay köyde kalmak ama neyse ki kabul etmek gibi bir hata yapmadım, herkes iyi olsun evinde olsun. Aynı evde onunla yaşadığımı hayal edemiyorum
Bunu da söyledim evet ben bir terbiyesizlik yaptım ama senin yaptığın da terbiyesizlik diye. Telefonum sehpanın üzerindeyken bildirim gelmiş annemin adını görünce gözüm takıldı yazılanları görünce de daha fazlasını okudum falan dedi. Bir daha böyle bir şey yapmayacağına söz verdi. Söylediklerinizi uygulayalacağım çok sağolun
Herkesin yaptığı yorumlarda kendimi gördüğüm çok fazla nokta var. İyi ki de yazmışım buraya. Kimsenin aklı ben de kalmasın üzülmesinler diye böyle net anlatmamıştım kimseye. Çok rahatladım. Ruh halim hiç iyi değil zaten. Eşimle karşılıklı konuşarak çabalayarak umarım hallederiz, hayatımızı düzene sokarız. Tek ümidim bu yönde. Teşekkür ederim yorumunuz içinEsin seni nasil sindirmis. Özel ise, senin ablan ile muhabetinde özel hayat. Özel muhabet. Orda sinirini atmissin. Ki normal, daha 4 aylik evlilikte bu ne kv'denin kalmasi? Özel hayata madem bu kadar saygisi var esinin, sizin evlilik ve özel hayatiniz ne oluyor? Daha 4 ay olmayan evlilikte kv'denin kalmalari oluyor?
Sen evlilik hayatina alisamamis degil, hapis hayatina alisamadin. Istedigin sekilde hayatini yönetemiyorsun. Hafta sonunda ne yapacagini bile seçemiyorsun. Kv'denin sende kalip kalmamasini bile seçemiyorsun. Esin içinde evlilik hayati zaten bu, kadin evde temizlik çamasir yapar. Gidip kv'desine hizmet eder, esine hizmet eder,..
Simdi biraz o flört zamanindan kalma ask kirintilar ile kendini avutuyorsun bir taraftan, esin seni sindiriyor diger taraftan. 1 yil sonrada artik ya çökersin iyicene yada güya bu hayata alismis gibi yaparsin. Öyle yada böyle bu evliligi sürdürürsen sinir hastasi olursun.
Eşin iyi niyetli yapıcı ailesi de keza öyle ama bu tür değişimleri hızlı beklemesen senin için daha iyi olurBen devlet hastanesinde psikyatra gittim. 10 15 dk sonra elimde antidepresan reçetesiyle kendimi kapıda buldum. Almadım ilacı kullanmadım da. Eşime çift terapistine gitmeyi önerdim. Ben bazı şeyleri hala seninle bile paylaşamıyorum başkasına anlatabilir miyim bilmiyorum ama istersen gidelim dedi.
Şu an çocuk hayatımda düşüneceğim en son şey. Yıkmaktan ziyade yapmaya çalışıyorum. Daha çok yeni her şey.valla ben olsam aşkımdan gebermiyorsam boşanırdım da sizi bilemem.
ama şundan eminim sakın çocuk yapmayın.
sakın.
Sevindim sizin adınıza. Evet artık ben de suistimal edildiğimi hissediyorum. Her defasında bir adım daha ileri gidiyorlar. Bunu kontrol altına almamız gerekiyor. Bunu çözünce her şeyin daha iyi olacağını evliliğimizin oturacağını biliyorum. Teşekkür ederimKonuştuktan sonra meseleyi kapatmalısınız sürekli yüzünüze vurmak olmaz. İkinizde bir hata etmişsiniz farkına varmışsınız konuyu konuşup kapattıktan sonra artık sürekli dile getirilmemeli yoksa bunun ilişkinize zarar vereceğini ve bir arpa boyu yol alamayacağınızı söyleyin. İzin vermeyin buna. Sizinde kendinize göre haklı sebepleriniz var ki anlattıklarınız çok önemli şeyler evliliğinizin temeline zarar veren şeyler o yüzden artık ikinizde eski konuları konuşup kafaya takıp huzursuzluk yaratmak yerine önünüze bakıp evliliğinize ve huzurunuza odaklanmalısınız. Sizi çok iyi anlıyorum sorunlarımız çok benzer. Bende ilk başta sizin gibiydim hep iyi niyetli düşündüm ama suistimal noktasına geldiğini fark edince ve ruhsal sıkıntılarım baş gösterdiğinde birden aklım başıma geldi ne olursa olsun tepkimi koydum. Annem babam beni ne emeklerle büyüttü bunun için mi dedim, duysalar ne kadar üzülürler.. bende birilerinin evladıyım ağaç kavuğundan çıkmadım bu muameleye hakkım yok dedim. Eşimle ilk başta çok tartışmalar yaşadık şimdi iyiyiz mesafeliyim artık yapamıyorlar arada bir iki laf sokarlar ama karışamazlar tepkimi bilirler. Bu noktada inanın en önemli kişi eş o dengeyi onun kurması gerek
Evlenirken karşılaşabileceğin şeyleri düşünmedin mi hiç?Herkese merhaba
Olumlu-olumsuz yorumlarınıza ihtiyacım var.
3 yıllık bir ilişkinin ardından 8 ay önce eşim ile evlendik. Eşim istanbula okumaya gelmişti biz tanıştık ve sevgili olduk. İyi kötü güzel bir ilişkimiz vardı. Beni gerçekten çok sevdiğini biliyorum. Kötü kelimesini kullanmamım sebebi hayat tarzlarımızın çok farklı olması ve onun bana karışmasından dolayı. ( giyinme tarzı, eve geç gitme vs. ) bu süreçte oldukça çok tartışma yaşadık ve ben oldukça fedakarlık yaptım. 8 ay önce daha küçük, tek düze benim hayat görüşümle uyuşmayan insanların olduğu yobaz bir şehire geldim. Buraya hala alışmaya çalışıyorum. İstanbuldayken çok sosyal biriydim. Çalışıyordum, hafta içi en az 2 gün dışarıda , hafta sonu hiç evde oturmayan biriydim. Evlendikten sonra pandeminin de etkisiyle şu an sosyal hayatım hiç yok ve bu beni gerçekten çok zorluyor. Eşimin ailesi çok iyi insanlar. Maddi manevi her zaman yanımızdalar, beni burada yalnız bırakmamaya çalışıyorlar. Fakat burada alıştıkları bir düzen var haftanın 3 4 günü görüşmek gibi. Ve bunu bizden de bekliyorlar. Hafta içi 1-2 akşam birlikteyiz. Hafta sonu hep birlikte yazlıklarında kalıyoruz. Diğer akrabalarıyla da ev oturmalarını pek sık yapıyoruz. Koloni gibi hep birlikte hareket ediliyor. Bayanlar toplanıyor yufka açılıyor, sarma sarılıyor sabahtan akşama kadar. İlk başlarda beni yalnız kalmayayım diye aralarına alıyorlar gibi düşünüyordum ama artık biraz da kullanıldığımı hissediyorum. Yeni gelinim kendimi yanlarında rahat hissetmiyorum. Yazlıkta kalırken kayınpederimle, ablasının eşiyle rahat edemiyorum. Evimde şortla dolaşırken burada rahat bile oturamıyorum. Konuştukları konulara uzak kalıyorum, sürekli aynı konuların (köyleri, akrabaları vs.) sıkılıyorum. Ruhen kendimi iyi hissetmiyorum. Hemen hemen her gece ağlayarak uyuyorum. Dışarıya karşı mutluymuş gibi görünmek çok zor geliyor artık ve bunu başaramıyorum. Onların yanındayken de ağlayasım geliyor haliyle suratım modum düşüyor. İyi misin, uzan istersen gibi şeyler söylüyorlar. Onları da huzursuz ettiğimi farkettim artık. Ailemi ablamı, yeğenimi 3 aydır göremezken sürekli onlarla olmak biraz da koyuyo bana. Hayatımızın çok içerisindeler, kendi düzenleri, kendi yaşayış şekilleri gibi yaşamımızı istiyorlar. Her şeye müdahil oluyorlar. Üst komşumla birlikte onun arkadaşına gitmiştik bunu bile çok irdelediler. Tanıyor musun, neden gittin gibi. Kötü bir niyetleri asla yok biliyorum. Ama ben böyle bir yaşantıya alışık değilim ve alışabileceğimi düşünmüyorum. Kayınvalidemin bizde kaldığı bir gün eşim telefonumdan kv için yazdığım bir kaç şeyi görmüş. Terbiyesizlik yapmıştım. Bunun için bayağı bi tartıştık, onu çok şaşırttığımı iki yüzlü olduğumu benden beklemediğini söyledi. Şimdi her tartışmamızda bu gündem oluyor. Aslında ailesinin baskıncılığının o da farkında ve bunalıyor. Birbirimizi anlayamıyoruz. bana çok ılımlı yaklaşıyor ama problemlerimizi bir türlü çözemiyoruz. İlk defa iş hayatına atıldı bu konuda büyük sıkıntı çekiyor, kendi işi olduğundan maddi olarak da sıkıntıya giriyor. O da evlilik hayatına alışmaya çalışıyor. Hem iş, hem ben, hem ailesi o da ruhen iyi değil. Her gün ağlamalarım, çözümsüzlüğümüz onu da yıpratıyo. Artık aynı sıkıntılarımı tekrar tekrar ona anlatmak daha fazla dert yapmasını istemiyorum. Sarılıp her şey düzelecek diyoruz sadece. Kendimi buraya ait gibi hissetmiyorum. Her şey o kadar zıt ki bana. Hiçbir anımın olmadığı bana bir şey ifade etmeyen bu şehirde yaşamak her geçen gün beni daha kötü yapıyor. Ailemin özlemine dayanamıyorum artık. Kendimi çok yalnız, mutsuz , çaresiz hissediyorum..
Sevindim sizin adınıza. Evet artık ben de suistimal edildiğimi hissediyorum. Her defasında bir adım daha ileri gidiyorlar. Bunu kontrol altına almamız gerekiyor. Bunu çözünce her şeyin daha iyi olacağını evliliğimizin oturacağını biliyorum. Teşekkür ederim
Umarım dediğiniz gibi olur. Dediğiniz gibi sınır koymak herkesim kendi yerini bilmesi gerekir. En önemli sorunumuz bu. Dediğiniz kitabı alacağım. Teşekkür ederim tavsiyeleriniz ve temennileriz içinEşin iyi niyetli yapıcı ailesi de keza öyle ama bu tür değişimleri hızlı beklemesen senin için daha iyi olur
Zamana bıraksan ve ufak ufak sınırlar koysanız eşinle birlikte ve bu sınırları koymanın onları sevip sevmemekle değil kendinizin aile olma isteğiyle alakalı olduğunu anlatabilirseniz ne güzel olur
Tabi kabul etmişken aile terapisti şart
Senin çalışma hayatına başlaman ki iş bulmuşsun olmazsa ise baslayana kadar eşinin dosyalarına yardım edebilirsin
Sınırlar kitabını alıp okuyun ikiniz de faydası olacaktır
Bence atlatıp kendine yeni bir hayat kurabileceksin gibi geliyor umarım çabucak olur
Sevginizi tüketmeyin gereksiz şeyler yüzünden
valla kadınlara verilcek en buyuk akıl kız ailesi olarak anne babası bayram seyran haric hadi diyelimHerkese merhaba
Olumlu-olumsuz yorumlarınıza ihtiyacım var.
3 yıllık bir ilişkinin ardından 8 ay önce eşim ile evlendik. Eşim istanbula okumaya gelmişti biz tanıştık ve sevgili olduk. İyi kötü güzel bir ilişkimiz vardı. Beni gerçekten çok sevdiğini biliyorum. Kötü kelimesini kullanmamım sebebi hayat tarzlarımızın çok farklı olması ve onun bana karışmasından dolayı. ( giyinme tarzı, eve geç gitme vs. ) bu süreçte oldukça çok tartışma yaşadık ve ben oldukça fedakarlık yaptım. 8 ay önce daha küçük, tek düze benim hayat görüşümle uyuşmayan insanların olduğu yobaz bir şehire geldim. Buraya hala alışmaya çalışıyorum. İstanbuldayken çok sosyal biriydim. Çalışıyordum, hafta içi en az 2 gün dışarıda , hafta sonu hiç evde oturmayan biriydim. Evlendikten sonra pandeminin de etkisiyle şu an sosyal hayatım hiç yok ve bu beni gerçekten çok zorluyor. Eşimin ailesi çok iyi insanlar. Maddi manevi her zaman yanımızdalar, beni burada yalnız bırakmamaya çalışıyorlar. Fakat burada alıştıkları bir düzen var haftanın 3 4 günü görüşmek gibi. Ve bunu bizden de bekliyorlar. Hafta içi 1-2 akşam birlikteyiz. Hafta sonu hep birlikte yazlıklarında kalıyoruz. Diğer akrabalarıyla da ev oturmalarını pek sık yapıyoruz. Koloni gibi hep birlikte hareket ediliyor. Bayanlar toplanıyor yufka açılıyor, sarma sarılıyor sabahtan akşama kadar. İlk başlarda beni yalnız kalmayayım diye aralarına alıyorlar gibi düşünüyordum ama artık biraz da kullanıldığımı hissediyorum. Yeni gelinim kendimi yanlarında rahat hissetmiyorum. Yazlıkta kalırken kayınpederimle, ablasının eşiyle rahat edemiyorum. Evimde şortla dolaşırken burada rahat bile oturamıyorum. Konuştukları konulara uzak kalıyorum, sürekli aynı konuların (köyleri, akrabaları vs.) sıkılıyorum. Ruhen kendimi iyi hissetmiyorum. Hemen hemen her gece ağlayarak uyuyorum. Dışarıya karşı mutluymuş gibi görünmek çok zor geliyor artık ve bunu başaramıyorum. Onların yanındayken de ağlayasım geliyor haliyle suratım modum düşüyor. İyi misin, uzan istersen gibi şeyler söylüyorlar. Onları da huzursuz ettiğimi farkettim artık. Ailemi ablamı, yeğenimi 3 aydır göremezken sürekli onlarla olmak biraz da koyuyo bana. Hayatımızın çok içerisindeler, kendi düzenleri, kendi yaşayış şekilleri gibi yaşamımızı istiyorlar. Her şeye müdahil oluyorlar. Üst komşumla birlikte onun arkadaşına gitmiştik bunu bile çok irdelediler. Tanıyor musun, neden gittin gibi. Kötü bir niyetleri asla yok biliyorum. Ama ben böyle bir yaşantıya alışık değilim ve alışabileceğimi düşünmüyorum. Kayınvalidemin bizde kaldığı bir gün eşim telefonumdan kv için yazdığım bir kaç şeyi görmüş. Terbiyesizlik yapmıştım. Bunun için bayağı bi tartıştık, onu çok şaşırttığımı iki yüzlü olduğumu benden beklemediğini söyledi. Şimdi her tartışmamızda bu gündem oluyor. Aslında ailesinin baskıncılığının o da farkında ve bunalıyor. Birbirimizi anlayamıyoruz. bana çok ılımlı yaklaşıyor ama problemlerimizi bir türlü çözemiyoruz. İlk defa iş hayatına atıldı bu konuda büyük sıkıntı çekiyor, kendi işi olduğundan maddi olarak da sıkıntıya giriyor. O da evlilik hayatına alışmaya çalışıyor. Hem iş, hem ben, hem ailesi o da ruhen iyi değil. Her gün ağlamalarım, çözümsüzlüğümüz onu da yıpratıyo. Artık aynı sıkıntılarımı tekrar tekrar ona anlatmak daha fazla dert yapmasını istemiyorum. Sarılıp her şey düzelecek diyoruz sadece. Kendimi buraya ait gibi hissetmiyorum. Her şey o kadar zıt ki bana. Hiçbir anımın olmadığı bana bir şey ifade etmeyen bu şehirde yaşamak her geçen gün beni daha kötü yapıyor. Ailemin özlemine dayanamıyorum artık. Kendimi çok yalnız, mutsuz , çaresiz hissediyorum..
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?