Evliliğe, yeni bir şehre alışamama

Merhaba, hangi şehirdesiniz?
Bence her şehirde güzel, eğitimli insanların bulunduğu muhitler mevcut. Öncelikle yaşadığınız ya da vakit geçirdiğiniz yeri değiştirmeyi deneyin. Arkadaş edinmeye çalışın. Sen ne güzel aşkın için bunu göze almış ve oraya gitmişsin. Eşin ve ailesi de senin İstanbulda yetişmiş biri olduğunu kabul etmeli. Zaten çalışmaya başladığınızda da sosyelleşmek iyi gelecektir.

Sonuçta ailenle aynı şehirde de olsan kayınvalidene vs. çok yakın oturmak zorunda kalabilirdin. Aynı şehirde de insanlar kültür farklılıkları yaşayabiliyor. Hatta aynı mahallede bile. Mesela biz komşumuza oturmaya gitsek şaşırıp kalıyoruz. Misafir ağırlama şekilleri bile bizden çok çok farklı. Yani her şeyi şehire bağlamamak lazım. Siz çok büyük bi fedakarlık yapmışsınız. Eşinizde size yardımcı olmalı. Kendinize işe girdikten sonra bir düzen koyun. Uzaklığa bağlı olarak, paranızın bir kısmını İstanbula seyahat olarak ayırın. Belki ay da bir belki iki ayda bir. Ama gidin gezin görün. Hem bu hareketlilik hayatınızdan monotonluğu alır. Hemde tamamen orda hissetmezsiniz kendinizi.

Şehriniz neresi bilmiyorum ama İstanbullu biri olarak burada da yaşam gitgide sapa sarıyor. Üzülmeyin, gezmeye gelin özleminizi giderin. Bulunduğunuz şehrin güzel olanaklarını kullanmaya bakın. Boşluklarınızda çevre şehirlere kaçın, gezin. Eşine bunları tatlı dille ifade et. Onuda alıştırmaya bak. İkinizin bir aile olduğunu farkeder umarım. Bol şans.
Küçük bir yerde değilim aslında iç anadoluda büyük bir şehirdeyim. Son zamanlarda ben de ist kalabalığından pisliğinden ulaşım sıkıntısından çok yakınıyordum. Şimdi gidince taşını toprağını öpesim geliyor 😅 tüm yaşanmışlıklarım anılarım orada avcumun içi gibi her noktasını biliyorum çocukluğumu bile o şehirde bırakıp gittim sanırım bunlardan dolayı da özlüyorum. İstdaki gibi kültür insan farklılığından bahsetmeme gerek yok biliyorsunuz zaten. İnanın herkesin yaşantısına saygım var. Mahalle baskısının tüm şehre yayılması gibi düşünün burayı. Tek düze insanlar, farklılıkları asla kabul etmiyorlar. Buraya alışamamın bir sebebi de geldiğimden beri burada sadece sıkıntı yaşamamdan kaynaklanıyor olabilir. Tavsiyeleriniz için çok teşekkür ederim 🙏🏻
 
Aslında sorun evlilik değil evlilik bana göre değilmiş demeyin derim.
Siz esinizle birbirinize uygun yapıda insanlar değilsiniz esas sorun bu.
Zaten adam karışmış sürekli yaşam tarzınıza giyiminize kuşamınıza vs.
Sizde taviz vermişsiniz kendinizden sürekli.
O da bu tavizin dozunu artırmış giderek.
Mesela sürekli eğlendiğiniz birlikte dışarı çıktığınız bi eşiniz olsa evlilik bana göre değilmiş demezdiniz.

Nacizane tavsiyem şu olur o şehirde kendinize bi yaşam alanı yaratın iş hobi vs artık ne olursa.
Kahve içebileceğiniz arkadaş komşu olursa bi iki tane süper olur mesela.
Hafta sonları da arada atlayıp gidebilirsiniz İstanbula bence ki zamanı gelmiş bunun çoktan.
Evet pandemi var ama ruh sağlığını korumakta çok önemli.
Bu hafta sonu ayarlayın gidin mesela tek başınıza her yere eşinizle de gitmek zorunda değilsiniz. Siz eşiniz için taviz vermişsiniz fedakarlık yapmışsınız o da sizin işin fedakarlık yapabilir 2 3 ayda bir ailenizin yanında gidin bence.
Evet ikimizde farklı yapılarda olan insanlarız doğru söylüyorsunuz. Şu anki sıkıntılarımızdan dolayı ortak noktalarımızda da buluşamaz olduk. İyice sarpa sardı yani olaylar. Annemle babam pandemiden beri köyümüzdeler , ablamlar istanbulda ben burada. Bi oraya bi buraya gitmek durumunda kaldığım için süre biraz uzadı. Teşekkürler yorumunuz için..
 
Sorma şeklinde değil yakınma şeklinde oldu. Yine bir gün kv ben görümcem yaprak mı mantı mı öyle bir şey yapmaya gitmiştik. İkisi iki taraftan yüklendiler. Kp aramanı bekliyo o da huzursuz oluyo kafaya takıyo vs.Problem mi var diye soruyorlar aslında. Orada bile ağlamamak için kendimi zor tuttum çok bunaldım sıkıldım susmaktan kısa cevaplar vermekten başka bir şey yapamadım. Eşime söylediğimde bana da yaptılar aynısı dedi. Çok fazla anlatmıyor da ona yapılan baskıları. Daha sonra laf vurmalar başlıyor. Gittiğimizde ya da geldiklerimde ooo sizi bi daha bekleriz çay içmeye gibi şeyler. Bana açık açık çok yüklenemiyorlar bu konuda. Eşime baskı yaptıklarına o kadar eminim mi. Bu sefer o arada kalıyor onlar bi yandan ben bi yandan
Canim cozulmeyecek meseleler degil, cok gaza gelme, saygini korumay calis. Ablanla annenle KV dedikodusu yapacaksan esine sakin caktirma. Ama sen cok toysun belli, kirmadan onlarin eline koz gecmeden kendi duzenini oturtabilirsin ama zehri yavas yavas vermen gerek;)) . Simdi birden mesafe koyma sakin. Cok da kotu niyetli gibi degiller Bence buradan bol bol fikir al.
 
Her evliliğin bir alışma evresi oluyor. Ben de yaşadım ve ilk zamanlar hatırlıyorum haftada bir gözyaşı döküyordum. İncir kabuğunu doldurmayacak nedenlerden tartışma çıkıyordu. Zamanla ben eşimin huylarina alıştım, nerde alttan almam gerektiğini öğrendim, o benim huylarima alisti vs derken ilişki dinamigimiz yerine oturdu.

Ben de büyük sosyal bir şehirden küçük bir şehrin küçük bir ilçesine geldim evlenerek. Evlenmeden önce çalışıyordum. İlk zamanlar elbette ara ara özlem duydum eski hayatıma. işe giderken Starbuckstan kahve almayı bile nasıl özledim. Ama dedim ki bu artık benim hayatım, ben bir aile kurdum. Benim yuvam burası. Ve gerçekten çabuk adapte oldum. Bence sizi yoran yipratan asil şey esinizin ailesiyle fazla zaman geçirmek durumunda kalmanız. Size hitap etmeyen bir yaşam kulturleri varmış ve doğal olarak buna sürekli maruz kalmak insanı mutsuzlastirir, yalnizlastirir. Kendimden biliyorum ilk zamanlar kayınvalidem evine akrabası ya da misafiri geldiginde beni de cagirirdi. bir gittim iki gittim, baktım ki elimde tepsi habire çay tazeliyorum, muhabbetler beni asla sarmıyor, tanımadığım etmediğim insanlar. Bu şekilde bana göre değil kesinlikle. Bı daha da gitmedim biri geldiğinde. Mesafe her zaman ozgurlestirir. Sizin de mesafeye ihtiyacınız var.
 
Üst komşunun arkadasın gitmenizden es ailesinin haberi neden oldu.
Ben marsa gitsem kv bilmez. Sizin Baska sorunlarınız var göremiyprsunuz
 
Yeni evliyken bir de yeni bir aileye ve yeni şehre adapte olmak zordur elbette. Üsteliknyaşam tarzları da sizin önceden alıştığınızdan çok farklı olabilir. Ama kendi evliliğiniz için de bir rutin oluşturmanız gerekir. Bunun için de zamana ihtiyacınız var. Ailenizin yanına gidip biraz onlarla vakit geçirmek, onları hala orada olduğunu bilmek sizi rahatlatacaktır. Eşinize bu durumu açıklamaya çalışın ve size zaman vermesi için ikna edin..
Ben de şahsen annemlere gitmek için can atarken, iki gün için bile onca yolu gitmeye razı olup koştur koştur her fırsatta memlekete giderken, şimdi herkes, neredeyse tüm komşularım her tatilde memleketlerine koşarken ben evimde sakince, huzurlu ve kendi telaşımda yaşamaktan ziyadesiyle memnunum. Herhangi bir durum olmadığı sürece memlekete de gitmek istemiyorum.
Zamana ihtiyacınız var.
Ülkemin en mahrum şehirlerinden birinde yaşadım ve orada bile mutluydum. Orada bile keşfedilecek çok güzel yerler, tanışılabilecek çok nezih insanlar vardı.
Sizin bulunduğunuz yerde de illa ki vardır
 
Canim cozulmeyecek meseleler degil, cok gaza gelme, saygini korumay calis. Ablanla annenle KV dedikodusu yapacaksan esine sakin caktirma. Ama sen cok toysun belli, kirmadan onlarin eline koz gecmeden kendi duzenini oturtabilirsin ama zehri yavas yavas vermen gerek:KK66:) . Simdi birden mesafe koyma sakin. Cok da kotu niyetli gibi degiller Bence buradan bol bol fikir al.
Kötü niyetli değiller gerçekten. Kimsenin kalbini kırmak istemem. Birden mesafe koyarak halledilebilecek şeyler değil. Evet yavaş yavaş hareket etmek gerekli çok haklısınız. Hadi hayırlısı hakkımda 🙈
 
Herkese merhaba
Olumlu-olumsuz yorumlarınıza ihtiyacım var.
3 yıllık bir ilişkinin ardından 8 ay önce eşim ile evlendik. Eşim istanbula okumaya gelmişti biz tanıştık ve sevgili olduk. İyi kötü güzel bir ilişkimiz vardı. Beni gerçekten çok sevdiğini biliyorum. Kötü kelimesini kullanmamım sebebi hayat tarzlarımızın çok farklı olması ve onun bana karışmasından dolayı. ( giyinme tarzı, eve geç gitme vs. ) bu süreçte oldukça çok tartışma yaşadık ve ben oldukça fedakarlık yaptım. 8 ay önce daha küçük, tek düze benim hayat görüşümle uyuşmayan insanların olduğu yobaz bir şehire geldim. Buraya hala alışmaya çalışıyorum. İstanbuldayken çok sosyal biriydim. Çalışıyordum, hafta içi en az 2 gün dışarıda , hafta sonu hiç evde oturmayan biriydim. Evlendikten sonra pandeminin de etkisiyle şu an sosyal hayatım hiç yok ve bu beni gerçekten çok zorluyor. Eşimin ailesi çok iyi insanlar. Maddi manevi her zaman yanımızdalar, beni burada yalnız bırakmamaya çalışıyorlar. Fakat burada alıştıkları bir düzen var haftanın 3 4 günü görüşmek gibi. Ve bunu bizden de bekliyorlar. Hafta içi 1-2 akşam birlikteyiz. Hafta sonu hep birlikte yazlıklarında kalıyoruz. Diğer akrabalarıyla da ev oturmalarını pek sık yapıyoruz. Koloni gibi hep birlikte hareket ediliyor. Bayanlar toplanıyor yufka açılıyor, sarma sarılıyor sabahtan akşama kadar. İlk başlarda beni yalnız kalmayayım diye aralarına alıyorlar gibi düşünüyordum ama artık biraz da kullanıldığımı hissediyorum. Yeni gelinim kendimi yanlarında rahat hissetmiyorum. Yazlıkta kalırken kayınpederimle, ablasının eşiyle rahat edemiyorum. Evimde şortla dolaşırken burada rahat bile oturamıyorum. Konuştukları konulara uzak kalıyorum, sürekli aynı konuların (köyleri, akrabaları vs.) sıkılıyorum. Ruhen kendimi iyi hissetmiyorum. Hemen hemen her gece ağlayarak uyuyorum. Dışarıya karşı mutluymuş gibi görünmek çok zor geliyor artık ve bunu başaramıyorum. Onların yanındayken de ağlayasım geliyor haliyle suratım modum düşüyor. İyi misin, uzan istersen gibi şeyler söylüyorlar. Onları da huzursuz ettiğimi farkettim artık. Ailemi ablamı, yeğenimi 3 aydır göremezken sürekli onlarla olmak biraz da koyuyo bana. Hayatımızın çok içerisindeler, kendi düzenleri, kendi yaşayış şekilleri gibi yaşamımızı istiyorlar. Her şeye müdahil oluyorlar. Üst komşumla birlikte onun arkadaşına gitmiştik bunu bile çok irdelediler. Tanıyor musun, neden gittin gibi. Kötü bir niyetleri asla yok biliyorum. Ama ben böyle bir yaşantıya alışık değilim ve alışabileceğimi düşünmüyorum. Kayınvalidemin bizde kaldığı bir gün eşim telefonumdan kv için yazdığım bir kaç şeyi görmüş. Terbiyesizlik yapmıştım. Bunun için bayağı bi tartıştık, onu çok şaşırttığımı iki yüzlü olduğumu benden beklemediğini söyledi. Şimdi her tartışmamızda bu gündem oluyor. Aslında ailesinin baskıncılığının o da farkında ve bunalıyor. Birbirimizi anlayamıyoruz. bana çok ılımlı yaklaşıyor ama problemlerimizi bir türlü çözemiyoruz. İlk defa iş hayatına atıldı bu konuda büyük sıkıntı çekiyor, kendi işi olduğundan maddi olarak da sıkıntıya giriyor. O da evlilik hayatına alışmaya çalışıyor. Hem iş, hem ben, hem ailesi o da ruhen iyi değil. Her gün ağlamalarım, çözümsüzlüğümüz onu da yıpratıyo. Artık aynı sıkıntılarımı tekrar tekrar ona anlatmak daha fazla dert yapmasını istemiyorum. Sarılıp her şey düzelecek diyoruz sadece. Kendimi buraya ait gibi hissetmiyorum. Her şey o kadar zıt ki bana. Hiçbir anımın olmadığı bana bir şey ifade etmeyen bu şehirde yaşamak her geçen gün beni daha kötü yapıyor. Ailemin özlemine dayanamıyorum artık. Kendimi çok yalnız, mutsuz , çaresiz hissediyorum..
peki tekrar iş baksan çalışsan
 
Her evliliğin bir alışma evresi oluyor. Ben de yaşadım ve ilk zamanlar hatırlıyorum haftada bir gözyaşı döküyordum. İncir kabuğunu doldurmayacak nedenlerden tartışma çıkıyordu. Zamanla ben eşimin huylarina alıştım, nerde alttan almam gerektiğini öğrendim, o benim huylarima alisti vs derken ilişki dinamigimiz yerine oturdu.

Ben de büyük sosyal bir şehirden küçük bir şehrin küçük bir ilçesine geldim evlenerek. Evlenmeden önce çalışıyordum. İlk zamanlar elbette ara ara özlem duydum eski hayatıma. işe giderken Starbuckstan kahve almayı bile nasıl özledim. Ama dedim ki bu artık benim hayatım, ben bir aile kurdum. Benim yuvam burası. Ve gerçekten çabuk adapte oldum. Bence sizi yoran yipratan asil şey esinizin ailesiyle fazla zaman geçirmek durumunda kalmanız. Size hitap etmeyen bir yaşam kulturleri varmış ve doğal olarak buna sürekli maruz kalmak insanı mutsuzlastirir, yalnizlastirir. Kendimden biliyorum ilk zamanlar kayınvalidem evine akrabası ya da misafiri geldiginde beni de cagirirdi. bir gittim iki gittim, baktım ki elimde tepsi habire çay tazeliyorum, muhabbetler beni asla sarmıyor, tanımadığım etmediğim insanlar. Bu şekilde bana göre değil kesinlikle. Bı daha da gitmedim biri geldiğinde. Mesafe her zaman ozgurlestirir. Sizin de mesafeye ihtiyacınız var.
Daha önceki hayatım gibi bir hayat istiyorum şunu istiyorum bunu istiyorum demiyorum. Ama buradaki bu aile düzenine alışmak istemiyorum. Yani benim hayatım bundan sonra bu insanlarla diyemem. Onun haricinde evimi eşimi seviyorum. Bizim biraz ailesiyle olan ilişkimizi düzenlememiz lazım. Bunu yaptıktan sonra alışmam eminim daha kolay olacaktır. Teşekkür ederim, sevgiler
 
Eşin iyi niyetli geldi ama henüz çıkamamış icinde büyüdüğü toplumun kabullenlrinden. Çalışmaya baslamissinizdir yavaş yavaş yoruluyorum dinlenmek istiyorum,bunaldim gezmek istiyorum diye sınır koyun. Sizi ne kadar da bir gorusmek bunaltmayacaksa o çizgiye zamanla cekersiniz.
Cozumsuz bir sorun değil umarım eşinizde anlar sizi.
Ayrıca yazdığınız mesaj bu kadarsa bana terbiyesizce gelmedi. Çok bunalmışsınız eşinizin de sizi anlaması lazim.
 
Ay içim şişti ama politik doğruculuktan. 😁 Şehir yobaz olmaz denilmiş durmuş. Kadın yobaz bulmuş demek ki önceki yaşadığı yere göre. Sıkıcı da diyebilirdi veya tehlikeli. Şehir sıkıcı olamaz mı diyecektiniz? Rahat giyinip yürüyemediğim yerleri ben de yobaz buluyorum.
Neyse bacım galiba yaşın küçük mezun olur olmaz evlendin sanırım 23 falan mısın? Niye kendi yaşamından bu kadar verdin? Karşılığında bir avantaj var mıydı? Çözümü başka yere taşınmak ama işi de oradaysa nasıl yaparsınız oturup konuşmanız gerek. Sen orada belli ki duramayacaksın. Ben de iki asker eşi tanıyorum küçük yerlere gidip alışamadılar ki adamların aileleri de orada değillerdi.
 
Bu evliliğe alısamama falan degil ki bütün sulaleyle iç içe zaten kendi ailenizin farkına varamamışsınız ki surekli mıç mıç her seyi geçtim kendinizddn sürekli ödün vermişsiniz her gece siz aglayarak uyurken eşiniz nerede acaba hic bir seyi görmüyor mu.Birde surekli kotu dusunmuyorlar aslinda iyi insanlar demissinizde surekli sabote yemissiniz nereye kimle gittiginize kadar karışmışlar iyi dusunduklerini sanmıyorum ayrıca sizi kullandiklarinida söylemişsiniz sarmaydı bilmem neydi diye diye.

Kendinizi düşünün istemediginiz ortamda olmak zorunda değilsiniz. Esinizde sınırlarınıza saygi gostermek zorunda eski hayatinizdaki sizi bilerek aldı aksini istemesi sizi degistirmek istemesidir öyle bir insanı bende sevmezdim bence yazdığınızı bir daha okuyun cevabınızı bulacaksınız
 
İstanbulda yaşayan insan gelişmemiş sehirde yaşayamaz dinlenir bı sure güzel gelır sonra boğar insanı.
Biraz öyle oluyor galiba. Büyüdüğüm şehri ezbere bildiğim yerleri evet çok özlüyorum. Biraz da burada benim hayatımdan kimsenin olmayışı zorluyor beni. Ailemden kimse yok, arkadaşlıklarım daha yüzeysel.
 
Eşin iyi niyetli geldi ama henüz çıkamamış icinde büyüdüğü toplumun kabullenlrinden. Çalışmaya baslamissinizdir yavaş yavaş yoruluyorum dinlenmek istiyorum,bunaldim gezmek istiyorum diye sınır koyun. Sizi ne kadar da bir gorusmek bunaltmayacaksa o çizgiye zamanla cekersiniz.
Cozumsuz bir sorun değil umarım eşinizde anlar sizi.
Ayrıca yazdığınız mesaj bu kadarsa bana terbiyesizce gelmedi. Çok bunalmışsınız eşinizin de sizi anlaması lazim.
Evet başladım çalışmaya, dediğiniz gibi oluyor zaten akşam işlerim oluyor yemek çamaşır vs. Ailesi de biraz çizgimi farkettiler
 
Ay içim şişti ama politik doğruculuktan. 😁 Şehir yobaz olmaz denilmiş durmuş. Kadın yobaz bulmuş demek ki önceki yaşadığı yere göre. Sıkıcı da diyebilirdi veya tehlikeli. Şehir sıkıcı olamaz mı diyecektiniz? Rahat giyinip yürüyemediğim yerleri ben de yobaz buluyorum.
Neyse bacım galiba yaşın küçük mezun olur olmaz evlendin sanırım 23 falan mısın? Niye kendi yaşamından bu kadar verdin? Karşılığında bir avantaj var mıydı? Çözümü başka yere taşınmak ama işi de oradaysa nasıl yaparsınız oturup konuşmanız gerek. Sen orada belli ki duramayacaksın. Ben de iki asker eşi tanıyorum küçük yerlere gidip alışamadılar ki adamların aileleri de orada değillerdi.
26 yaşındayım. İnanın ben de bilmiyorum kendi yaşamımı nasıl verdiğimi. Avantaj derken neyi kastettiğinizi anlamadım ama hayır bir avantajı falan yoktu. Bu raddeye gelebileceğimi tahmin edemedim galiba 🙁
 
Bu evliliğe alısamama falan degil ki bütün sulaleyle iç içe zaten kendi ailenizin farkına varamamışsınız ki surekli mıç mıç her seyi geçtim kendinizddn sürekli ödün vermişsiniz her gece siz aglayarak uyurken eşiniz nerede acaba hic bir seyi görmüyor mu.Birde surekli kotu dusunmuyorlar aslinda iyi insanlar demissinizde surekli sabote yemissiniz nereye kimle gittiginize kadar karışmışlar iyi dusunduklerini sanmıyorum ayrıca sizi kullandiklarinida söylemişsiniz sarmaydı bilmem neydi diye diye.

Kendinizi düşünün istemediginiz ortamda olmak zorunda değilsiniz. Esinizde sınırlarınıza saygi gostermek zorunda eski hayatinizdaki sizi bilerek aldı aksini istemesi sizi degistirmek istemesidir öyle bir insanı bende sevmezdim bence yazdığınızı bir daha okuyun cevabınızı bulacaksınız
Şu an aileyle olan ilişkimiz bi iki tık daha normale döndü çalışmamla birlikte. Ben bile kendi ağlamama duyarsızlaşmaya başladım sanırım o da öyle, normalleşti rutin haline geldi malesef. Yazdıklarınıza hak veriyorum, teşekkür ederim
 
Back