Evliliğe, yeni bir şehre alışamama

Şu an aileyle olan ilişkimiz bi iki tık daha normale döndü çalışmamla birlikte. Ben bile kendi ağlamama duyarsızlaşmaya başladım sanırım o da öyle, normalleşti rutin haline geldi malesef. Yazdıklarınıza hak veriyorum, teşekkür ederim
Çok güzel sevindim adınıza bu yolda devam edin :KK54:
İstemediginiz hiçbir şeyi yapmaya mecbur değilsiniz. Sizi davet ettiklerinde dönüp kendinize bi sorun gitmek istiyor muyum istemiyor muyum. Kendinizden aldığınız cevaba göre hareket edin :KK6:
Canım kendim deyin herzaman :KK71:
Zamanla sınırlarınıza saygı duymayi öğrenecekler ve ozaman kendinizi daha çok seveceksiniz . Sadece cizginizi bozmayın ve sabırlı olun :cool:
 
Çok güzel sevindim adınıza bu yolda devam edin :KK54:
İstemediginiz hiçbir şeyi yapmaya mecbur değilsiniz. Sizi davet ettiklerinde dönüp kendinize bi sorun gitmek istiyor muyum istemiyor muyum. Kendinizden aldığınız cevaba göre hareket edin :KK6:
Canım kendim deyin herzaman :KK71:
Zamanla sınırlarınıza saygı duymayi öğrenecekler ve ozaman kendinizi daha çok seveceksiniz . Sadece cizginizi bozmayın ve sabırlı olun :cool:
Zamanla dengenin tam oturacağına inanıyorum ben de. Çok teşekkür ederim 🙏🏻
 
Herkese merhaba
Olumlu-olumsuz yorumlarınıza ihtiyacım var.
3 yıllık bir ilişkinin ardından 8 ay önce eşim ile evlendik. Eşim istanbula okumaya gelmişti biz tanıştık ve sevgili olduk. İyi kötü güzel bir ilişkimiz vardı. Beni gerçekten çok sevdiğini biliyorum. Kötü kelimesini kullanmamım sebebi hayat tarzlarımızın çok farklı olması ve onun bana karışmasından dolayı. ( giyinme tarzı, eve geç gitme vs. ) bu süreçte oldukça çok tartışma yaşadık ve ben oldukça fedakarlık yaptım. 8 ay önce daha küçük, tek düze benim hayat görüşümle uyuşmayan insanların olduğu yobaz bir şehire geldim. Buraya hala alışmaya çalışıyorum. İstanbuldayken çok sosyal biriydim. Çalışıyordum, hafta içi en az 2 gün dışarıda , hafta sonu hiç evde oturmayan biriydim. Evlendikten sonra pandeminin de etkisiyle şu an sosyal hayatım hiç yok ve bu beni gerçekten çok zorluyor. Eşimin ailesi çok iyi insanlar. Maddi manevi her zaman yanımızdalar, beni burada yalnız bırakmamaya çalışıyorlar. Fakat burada alıştıkları bir düzen var haftanın 3 4 günü görüşmek gibi. Ve bunu bizden de bekliyorlar. Hafta içi 1-2 akşam birlikteyiz. Hafta sonu hep birlikte yazlıklarında kalıyoruz. Diğer akrabalarıyla da ev oturmalarını pek sık yapıyoruz. Koloni gibi hep birlikte hareket ediliyor. Bayanlar toplanıyor yufka açılıyor, sarma sarılıyor sabahtan akşama kadar. İlk başlarda beni yalnız kalmayayım diye aralarına alıyorlar gibi düşünüyordum ama artık biraz da kullanıldığımı hissediyorum. Yeni gelinim kendimi yanlarında rahat hissetmiyorum. Yazlıkta kalırken kayınpederimle, ablasının eşiyle rahat edemiyorum. Evimde şortla dolaşırken burada rahat bile oturamıyorum. Konuştukları konulara uzak kalıyorum, sürekli aynı konuların (köyleri, akrabaları vs.) sıkılıyorum. Ruhen kendimi iyi hissetmiyorum. Hemen hemen her gece ağlayarak uyuyorum. Dışarıya karşı mutluymuş gibi görünmek çok zor geliyor artık ve bunu başaramıyorum. Onların yanındayken de ağlayasım geliyor haliyle suratım modum düşüyor. İyi misin, uzan istersen gibi şeyler söylüyorlar. Onları da huzursuz ettiğimi farkettim artık. Ailemi ablamı, yeğenimi 3 aydır göremezken sürekli onlarla olmak biraz da koyuyo bana. Hayatımızın çok içerisindeler, kendi düzenleri, kendi yaşayış şekilleri gibi yaşamımızı istiyorlar. Her şeye müdahil oluyorlar. Üst komşumla birlikte onun arkadaşına gitmiştik bunu bile çok irdelediler. Tanıyor musun, neden gittin gibi. Kötü bir niyetleri asla yok biliyorum. Ama ben böyle bir yaşantıya alışık değilim ve alışabileceğimi düşünmüyorum. Kayınvalidemin bizde kaldığı bir gün eşim telefonumdan kv için yazdığım bir kaç şeyi görmüş. Terbiyesizlik yapmıştım. Bunun için bayağı bi tartıştık, onu çok şaşırttığımı iki yüzlü olduğumu benden beklemediğini söyledi. Şimdi her tartışmamızda bu gündem oluyor. Aslında ailesinin baskıncılığının o da farkında ve bunalıyor. Birbirimizi anlayamıyoruz. bana çok ılımlı yaklaşıyor ama problemlerimizi bir türlü çözemiyoruz. İlk defa iş hayatına atıldı bu konuda büyük sıkıntı çekiyor, kendi işi olduğundan maddi olarak da sıkıntıya giriyor. O da evlilik hayatına alışmaya çalışıyor. Hem iş, hem ben, hem ailesi o da ruhen iyi değil. Her gün ağlamalarım, çözümsüzlüğümüz onu da yıpratıyo. Artık aynı sıkıntılarımı tekrar tekrar ona anlatmak daha fazla dert yapmasını istemiyorum. Sarılıp her şey düzelecek diyoruz sadece. Kendimi buraya ait gibi hissetmiyorum. Her şey o kadar zıt ki bana. Hiçbir anımın olmadığı bana bir şey ifade etmeyen bu şehirde yaşamak her geçen gün beni daha kötü yapıyor. Ailemin özlemine dayanamıyorum artık. Kendimi çok yalnız, mutsuz , çaresiz hissediyorum.
Tam da kendimi buldum aynı duyguları yaşıyoruz bende hiç bilmediğim, hiçbir akrabamın olmadığı, hiçbir arkadaşımın olmadığı bir şehirde yaşıyorum ben 2 yıldır evliyim ilk başlarda her gece ağlıyordum en kötüsü dil farklılığı ortamda oturduğumda bile eşimin ailesini anlamıyordum. mal mal oturuyordum hala da anlamıyorum. benim dilim farklı onların farklı güldüklerinde bile neye güldüklerini bilmiyorum sonradan tercüme ediyorlar ama anlamı olmuyor 1 yıldır çok iyim çok mutluyum dinlenmeye bile vaktim olmuyor çünkü 1 yaşında bebeğim var sürekli koşuşturmaca ve hergün dışarıdayız yani benim kurtarıcım bebeğim benim ailem, arkadaşım, dostum herşeyim bebeğim oldu onunla çok güzel vakit geçiyor. Vaktin nasıl geçtiğini anlamıyorum. Onun dışında hamileyken kpss çalıştım ama bebeğim olduğu için giremedim. Örgü örmeyi öğrendim. Vakit buldukça film izliyorum. Sıkılınca kağıt kalem alıp hikaye uyduruyorum 5, 10 sayfalık. yani kendine uğraşabileceğin bişeyler bulmalısın yoksa vakit geçmiyor sıkıntın geçmiyor.
 
14 senelik evliyim hala aile ve akraba oturmalarında bunalıma giriyorum. Gereksiz köy mevzuları, bundan 50 sene önce ölmüş şeyleri her seferinde bıkmadan usanmadan sürekli birbirlerine anlatmaları bunalıma giriyorum.
 
İlk evliliğim gibi. Bu kadar mıç mıçlık hala midemi bulandırıyor. Kocana acımayı bırak ve boşan. Alışamayacaksın
 
Back