- 24 Ocak 2018
- 2.225
- 3.186
- 33
Follow along with the video below to see how to install our site as a web app on your home screen.
Not: This feature may not be available in some browsers.
Canım çok kaprislisin bu evlilikde cok zor sadece siz evlenmiyosunuz ailelerde evleniyo anlasmami yapacaksin ayda 2 size 2 bize gidilecek diye ayda 3 kere disari diye anlasmissiniz bazen 3 olur bazen 5 bazen hic
bogakizii belki parasi yoktu cebinde maddi durum nasil
Ya iste yuzuk takinca is bitiyor saniliyor. Bence evlenecek ciftler sinavdan gecirilmeli. Evlilik olgunlugunda olmayanlar evlenmemeli. Sonra da bosanmalar artti deniliyor. Evliligi flortle karistiriyorlar. Evlilik evcilik oynamak saniliyor. Evlenelim olmazsa bosaniriz gozuyle bakiliyor olaya."Özledim" demişsiniz de neyini özlediğinizi anlamadım.
Pek konuşmadığınızı söylüyorsunuz, konuştuğunuzda da kavga gürültü. İstekleriniz, beklentileriniz de uyuşmuyor.
Ortada düzgün bir ilişki bile yokken evlenmeye çalışmanız çok mantıksız.
bazen olayları kurmalı gibi yaşayamayız ki. Şöyle bugün kahv kızkardeşi geldiyse ayda 3 hakkından düşmem tekrar cıkcaz deyip eğlenmeye gecseydin. Herşey dilediğimiz gibi olmaz her zaman. Okuyunca dediğim dedik biri gibi geldin. İkinizin anlaşması zor gibi. Birbirinizi özgür bırakın
Uzdu isem ozur dilerim ama bu iliski yurumwz. Beklentiler hersey cok farkli.Yaşlar 26-33.
Dengesiz olduğumu düşünmüyorum aslında.
Surat asılıyor çünkü 10 aydır benim dışarı çıkma isteğimi gerçekleştirmeyen bi bey tekrar tekrar gerçekleştirmiyor. Halbuki ne kadar basit bir şey. Her seferinde daha da can sıkıyor hayliyle
Evet ayrılabileceğim. Bundan 2.5 ay önce de bir hatası yüzünden beni kaybedeceği için ağlama krizlerine giriyordu kendisi. İşime evime gelip af dilendi ağladı sensiz asla yapamam beni bırakma dedi. Sadece ben çaresiz imajı çizmedim yani şimdiye kadar.
Ara vermekten kasıt da 2-3 gün görüşmeden minimum iletişimle kendimizi anlamaya çalışmak...
İşte bizde hep hiç oluyor, çıkmıyoruz dışarı buna da alıştım sorun etmiyordum ama bin bir zorlukla yaptığım plana birini dahil edince ekstra gıcık oldum
O zaman hakkınızda hayirlisi olsun bencede ara verin biraz sanki anlasamiyo gibisiniz karakterler uymuyorMaddi durumu iyi ama parası olmasa da rahatça söyler ben ödüyorum zaten.
Ben aslında sizde bir hata göremedim. Yani tekrar tekrar okudumda yazdıklarınızı çok çaresiz bir hale düşmüş gibisiniz bu çaresizlik sizi birazda dengesizliğe itmiş yoksa böyle olmadığınızı umuyorum.Niye bu hale geldi anlamıyorum
Ya iste yuzuk takinca is bitiyor saniliyor. Bence evlenecek ciftler sinavdan gecirilmeli. Evlilik olgunlugunda olmayanlar evlenmemeli. Sonra da bosanmalar artti deniliyor. Evliligi flortle karistiriyorlar. Evlilik evcilik oynamak saniliyor. Evlenelim olmazsa bosaniriz gozuyle bakiliyor olaya.
O kadar cok sey var ki bu konuya yazacak, konunun neresinden tutsan elinde kalir gerci. Icine sinmeyen seyleri olan biri neden parmaga yuzugu takar? Kimse kimsenin kafasina silah dayamamis ki. Bir de adama ara verelim diyor, ertesi gun ozledim diyor... Konunun her satiri mantiksiz. Evet dediginiz gibi bence de ortada bir iliski bile yok. Kendi kendilerine evcilik oynuyorlar.
Sizin gibi hatunlara çok kızıyorum. Ne istediğinizi bilmiyor göya rest çekerken karşı tarafın kıçını iyice arşa değdiriyorsunuz. Neden bu ısrar? Çünkü siz olmazsınız, oldursanız da mutlu olmazsınız. Azcık şu kullanın şu kafayı ya beyin bedava.
Olmazsınız biliyorsunuz değil mi? yürümez çok sağlıksız.
başka adam mı yok ayrılın tabi. Size kıymet veren, huzur bulduğunuz, yükünüzü hafifleten bir adamla olun. Beyzade kolordu paşası mübarek. Hani her şeye evet diyen köle kafalı kadınlar var ya ancak öyle biriyle mutlu olur o. Tabi siz o kafadaysanız onu bilemiycem.
Ayrılayım mı ben yarın gidip? Napayım?
Hiç büyük sözü dinlemiyorsunuz :)Kızlar selam,
Yolun sonunda ya ayrılık ya evlilik var o yüzden lütfen bu yardım bana yapacağınız en önemli yardım olacak.
Burada hiç tutulmayan bi sevgilim vardı bilenler bilir Ayrılmıştık. Sonra ben tekrar barıştım dayanamadım, salaklık saflık ne derseniz diyin
Barıştıktan sonra her şey güzel devam etti bir süre daha. Sıklıkla yüzük mevzusunu açmaya başladı, ciddileşmek istediğini belirtti. Ben de bu muhabbetler olunca ilişkiyi sorgulamaya başladım içime sinmeyen şeyleri düşündüm ve şöyle bir şeyle gittim ona “bu konular benim içime tam sinmiyor, bunları çözmeden ciddi bir adım atmayalım”
Sonra delirdi ne demekmiş o, bir anda neden değişmişim vs. Ben de değişmediğimi, evlilikte o söylediğim şeyin olmamasını istedim. 2 hafta kavga dövüş derken konular hiç bir yere bağlanmadan evlenme teklifi etti. Kabul ettim...
Sonra iğrenç bir dönem başladı bizim için. Ben problemli konuların çözülmesini beklemeden evlenmek istemediğim için kendi kendime aşırı stres yaptım ve kötü bir psikolojiye girdim. Fazla hassas ve kırılgan bi moda girdim. Mesela bir cafede otururken hiç birbirimizle konuşmadık (daha önce de konuşmazdık pek) buna içerlendim baya üzüldüm. Çünkü ben sevdiğim insanla bıcır bıcır olmak isterim saçmalayalım gülelim konuşacak konu bitmesin isterim. Önceden onun o ketum yapısı rahatsız etmezdi beni ama işte ekstra hassas yapımdan dolayı içerledim. Ama ona söylediğimde de bağırdı çağırdı bana, ağlattı beni. Nerede oturacağımızı konuşurken de ben avrupa yakasını çok istemediğimi ama oturacağımı söyledim. Önceden de orta bir yerde oturacağımız konusunda anlaşmıştık ve bu onu anlaşmayı bozmak olarak algıladı. “Bu konular çözülmeden adım atmayalım” lafımı da aynı algıladı. 1.5 ayda yaşadığımız olaylar neticesinde bana haksız yere böyle bi damga yapıştırdı. Aşırı tahammülsüz davranmaya başladı bana. Ben en sonunda yanında ağladım, çok üzüldüğümü söyledim, bu şekilde davrandığında evlenmekten korktuğumu söyledim. O da çok üstüne gittiğim için öyle olduğunu ama düzelteceğini söyledi.
En son konuya geliyorum.
Daha önce de bahsetmiştim ben sevgilimle dışarı çıkmayı çok severim. Benimki de ev kuşu. Bu konudan çok delirmişliğim var. En son “ayda 3 kere benim istediğim şekilde dışarı çıkılacak” diye bir anlaşma yapmıştık böylece ben asla sorun etmeyecektim. Bu anlaşmaya hiç uymadık, benim içimde de tabiki bu durum birikti.
Pazar sabahı kahvaltı yapmaya dışarı gideceğiz diye anlaşarak uyuduk ctesiden. Alarm kurduk. Bir uyandım ki alarmı kapatmış uyumuş. Gitmeyelim geç kaldık dedi. Gıcık oldum. Hayır gideceğiz dedim zorla duşa soktum. O sırada da kız kardeşi evde kahvaltı yapacağız sanmış ve marketten bir şeyler alıp gelmiş. Hal öyle olunca evde kalalım dedim ama üzüldüm gerçekten. Sonra kahve içmeye çıkarız diye değiştirdik planı. Kahvaltı hazırlamaya başladık ve erkek arkadaşım birden kız kardeşini de davet etti bana sormadan... en son 3 hafta önce dışarı çıkmıştık ve onunla dışarıda başbaşa bir şeyler yapmayı çok istiyordum. Moralim çok bozuldu suratım düştü. Sordu neyin var diye. Söyledim. Hm tamam özür dilerim AMA UZATMA dedi. Ben şok. Moralim daha da bozuldu. Hem kalbimi kırıyor düşüncesizlik ediyor hem de düzgün bi şekilde derdimi söylemişken tahammülsüzlük ediyor. Ben de o kahve içilirken suratım asık davrandım içimden gelmedi gülmek. 1 saat falan oturmuşuzdur. Ayrıldık evlere, ayrılırken de moralimin çok bozuk olduğunu gördü. Ama 6 saat hiç konuşmadık, telafi etmeye de çalışmadı. Araştığımızda kırık mısın hala dedi, evet dedim, biraz dengeli olsana dün çok mutluydun dedi, sonra konuşuruz dedi kapattı telefonu. Ben de iyice doldum, tahammülsüzlüğünden içim şişti ve şöyle bir mesaj attım “1.5 aydır aramız çok kötü, tahammülsüzsün ve çözemiyorum. Bi kaç gün ara verip bakalım mı neden tahammülsüzmüşüz niye böyle oluyormuş, böyle daha çok yıpratıyoruz ne dersin?” Dedim. İstemedi başta, tamam o zaman ben de istemiyorum dedim. Sonra istemeye başladı birden ve ara vermeye anlaştık.
Ertesi gün çok özledim ve mesaj attım sensiz 1 gün bile geçmiyor dedim. Onu yüzüğü taktıktan sonra ara verelim demeden önce düşünecektin dedi, ara verdik böyle olacak dedi nuh dedi peygamber demedi. Üstüne çok gittim ama dönmedi ben de bıraktım kendi haline. 2 gün geçti aradım bu akşam. Daha ne kadar sürdüreceksin bunu dedim. Ve başladı dökülmeye:
Ben çok değişmişim önceden her dediğine tamam dermişim sözünü ikiletmezmişim lafının üstüne laf söylemezmişim artık her dediğine bi şey diyormuşum huzur vermiyormuşum önceden ben boğakızıyla ne kadar huzurluyum mutluyum diyormuş artık rota tam tersine dönmüş ayrılmak istemiyormuş ama böyle de gitmiyormuş nolurmuş o kahve muhabbetini içime atsaymışım ya da güzelce deseymişim ki “tek gitsek daha mutlu olurdum” ve sussaymışım. Her şeyi uzatıyormuşum blabla.
Ben şok oldum ve telefonu kapattım çünkü böyle bir profil hiç değildim. Kızdığım şeyde gayet çıldırırdım söylerdim gönlüm alınana kadar pas vermezdim falan. Totosu aşırı kalkmış bunun.
Şimdi nasıl yapmalı? Hiç aramamalı mı? Yarın buluşup yüzüğü eline mi vermeli? Napmalı?
Ben aslında sizde bir hata göremedim. Yani tekrar tekrar okudumda yazdıklarınızı çok çaresiz bir hale düşmüş gibisiniz bu çaresizlik sizi birazda dengesizliğe itmiş yoksa böyle olmadığınızı umuyorum.
Ayrıca “niye bu hale geldi anlamıyorum” diye bir şey yok ki. Hep böyleydi ama siz tavrınızı, tepkilerinizi koyunca gerçek kimlik ortaya çıkıyor biliyor musunuz? Her dediğini ikiletmemişsiniz, her şeye tamam, he demissiniz tabi böyle alıştırınca adam şimdiki tepkilerinizi görünce afallamıs. Cok yüz vermissiniz zamanında yani. Adamı allahu ekber dağlarına kadar yüceltmissiniz. Bu kadar rahat davranmasının böyle herseyine tahammül göstermemesinin sebebi de rahatlığı “yine gelir arar kafası” anlayacağınız.
Tez canlı birisisiniz karsınızdaki ketum, kacıngan, ev kuşu. Frekanslarınız tutmuyor ama tutturmak icin cabalıyorsunuz, ömür geçmez benimde basımda vardı 2 adet böyle gercekten ömür gecmiyor...
Evlilik teklifini kabul etmek için belli şartlar koymuşsunuz, şartlarla ilgili değişme/gelişme olmadığı halde ansızın geldi diye evlilik teklifini kabul etmişsiniz. Sonra olaylar olaylar derken ara verelim demişsiniz, zorla da olsa kabul etmiş, verdiğiniz arayı ben napıyorum diye düşünmek için kullanacağınız yerde karşı tarafa ne amaca hizmet ettiği belli olmayan özledim mesajları, ara bitti filme devam aramalarıyla da durumu iyice bele al çevir hulahop haline çevirmişsiniz. Bu arada Kendi içinizde yaşadığınız teklifi kabul etmiş olmanızın pişmanlığı sebebiyle yaptığınızı söylediğiniz cafe-surat asma seansı, kardeş-kahvaltı meselesi ve tahminen yazmadıklarınızı eklemiyorum bile. E bu kargaşa içinde ekstra sabırdan başka ne dileyebilirdim erkek arkadaşınız için acaba?Hatamı gösterebilir misiniz? Gösterin diye yazıyorum zaten. Böyle diyip kaçmayın.