Eşim bana hiç güvenmiyor.... :(

Öncelikle şunu söylemek istiyorum ki Türkçe'ye buradaki çoğu kadından daha iyi öğrenmişsiniz.

Bu arada nerelisiniz? Memleketinize dönme gibi bir şansınız var mı?
 
Çocuk vs olunca değişiyorlar eşim benimle markete gitmek istemezdi kızım oldu şimdi kızımla birlikte gidiyoruz :-)
 
bu adama bir de çocuk yapmak korkunç bir hata olur.huylu huyundan vazgeçmez bu saatten sonra, sal ipini gitsin.
 
Sizi ne hale getirmiş gittiğiniz yerlerde fotoğraf çekecek kadar psikolojinizi bozmuş.

Çok üzgünüm.Böyle bir adamla yaşamak da zor.Destek alması gerekiyor.Kendini düzeltmek zorunda.
 
Ilk olarak tebrikler Türkçenize gelsin. Çok güzel yazmışsınız. Ikinci olarak esiniz degismez. Bir farkli versiyonu bende var . 36 yasindayim. 14 yasindan beri esimle birlikteyim . Hala deli gibi kiskanir ve güven sorunu vardir .22 yildir birlikteyiz. Çocukluğumuz gençliğimiz hepsi birlikte .
Ama yok yani
Sarışınım "saçını kızıl mi yapsan?" Der
53 kiloyum her sabah sahilde yürürüm. "Iki çocuklu kadınsın salsana kendini" der
Fönsüz ise gitmem 15 senedir "şu huyunu birak dikkat çekiyorsun " der
Sallamiyorum vallahi artik. Arada düşünüyorum belki telefonumda takip programi vs de vardir.
Bu arada görüntülü aramaya bayılır. Sözde özledigindenmis...
 
İlişkide önceliğim sevgi,saygı, güven.
Bana güvenmeyen biriyle olan ilişkimi sürdürmezdim daha fazla.
Bir de kişi kendinden bilir işi diyorum..
Bu kadar kısıtlamasının ve güven problemi olmasının sebebi kendisinin bir haltlar karıştırıyor olması olabilir.
 
"markete mi gittin başka yere mi" cümlesinde kastedilen başka yer neresi? Mesela tuhafiye olsa eşiniz için fark eder mi? Yoksa başka yerden kastı bir erkeğin yanı mı? Ki buradan bakınca öyle görünüyor. Bu çok çirkin, bayağı bir cümle. Daha doğrusu iftira. Bir insan, kadın ya da erkek fark etmez böyle bir cümleyi eşine söyleyebiliyor ise ortada bir evlilik yoktur zaten.

Beş yıllık evliyim. Eşime böyle bir imada bulunmadım. Aldatma ile ilgili bir soru sormadım. Çünkü bu tür cümleleri sarf ediyorsam, ona güvenmiyor ve şüpheleniyorum demektir. Böyle bir durumda da evli kalamam zaten. Keza eşim de bana bu tür bir imada bulunmadı. Yapsaydı şu an evli olmazdık.

Çok çok iğrenç eşinizin söyledikleri. Yapmaya mecbur bıraktıkları. Fotoğraf çekip yollamak ne demek yahu. Ne ile itham ediyor sizi de kanıtlama derdinde oluyorsunuz? Bu adamdan çocuk yapmayın. Aleni bir şekilde sizi aldatma ile suçlayan bir adamdan çocuk yapmayın. Çocuğa da yazık.

Eşiniz güven konusunda sorunlu. Kafasında yanlış şekillenmiş bazı şeyler belli ki. Elbette hiçbirimiz "benim eşim asla aldatmaz" demiyoruz. Elbette sonsuz bir güven duymuyoruz. Ancak bu demek değildir ki, eşlerimize bunu ima etme haddimiz olsun. Bu Düpedüz terbiyesizlik. Aldatırsa ve ortaya çıkarsa boşanılır. Bu kadar. Bunun önlemi alınmaz, engellenemez. Aldatacak kadar haysiyetsiz ise kişi, zaten mümkünse ortaya çıksın da hayatımızdan defolup gitsin. Ya aldatırsa deyip engellemeye çalışmak nasıl bir kafadır. Yahu engelleme zaten, aldatma potansiyeli olan ya da şüphelendiğin kişiyi. Engelleme ki geç olmadan ayrıl. Vallahi anlayamıyorum ben böyle düşünen paranoyak insanları. Boşanmak istemiyorsunuz bari çocuk yapmayın.
 
Boşanmak istediğinizi söyleyin. Terapiste gitmeyi kendisi isterse bilin ki sizi seviyor ve kaybetmek istemiyor. Yok eğer boşanmayı kabul etti gidem 5 yıla yazık olmuş. Bu durumu düzeltmeden asla ilişkinşze bir de çocuk eklemeyin. İyice çıkmaza girersiniz.
 
Aşırı kıskançlık bosanma nedeni. Bunu biliyor musunuz? Bu kiskanclik da degil, hastalik. Omur boyle gecmez. Esiniz sizi sindirmeye calisiyor. Kole gibi herseyin hesabini veriyorsunuz. Bu normal degil. Esiniz duzelmez.
 
Merhabalar,
Öncellikle cevap yazan herkese çok teşekkürler. Sizin fikrilerinizi bilmek benim için çok önemli. Özellikle ‘Bu davranış Türkiye’de normal mı acaba, benim alışmam lazım, abartıyorum’ diye sorumuna cevap aldım. Bazı yorumlara tek tek sonraki mesajlarımda cevap vereceğim.
Ben de kusursuz değilim ve hatalarım da var ama bana göre güven kıracak bir şey yapmadım.

Eşimle konuştum ve boşanmamı istediğimi belirttim. Önce kavga çıktı, sonra konuştuk. Görünüşe göre o da yardım almak istiyor. Bizim evliliğimizin en büyük sorun güvensizlik diye ikimiz de kabul ettik. Şimdi ayrı odalarda kalıyoruz.

Eşime göre: benim sürekli yeni şeyleri istemem, hızlı sıkılmam ve dengelsiz davranmam güvenlik sorunlarının sebebi. Kısmen katılıyorum. Bir gün seviyorum, çocuk istiyorum bir sonraki gün boşanmak istiyorum – haklı. Fakat bu dengesizliğin sebebi ilişkimizde tutarsızlık ve dengesizliktir. Çünkü birkaç hafta çok güzel geçiyor, sorun olmadan mutlu yaşıyoruz, sonra koskoca bir kavga çıkıyor. Soğukkanlımı korumak zor. Mutlu bir an varsa ben bu anı abartıyorum ve hemen musmutlu bir evliliğimiz var diye inanıyorum.

Sonuç olarak; eşim bunu düzeltmek isterse ben ona destek olacağım. Ama istemezse boşanmaya hazırım. Bu kalbımı kırıyor ama hem ben mutsuzum, hem de eşimi mutlu edemiyorum. Dün bana: Sen, bana istediğimi zaten veremezsen dedi. Ve galiba veremiyorum.
 
Beş yıldır mi erteliyor bebek mevzusunu? Eşiniz gerçekten sağlıklı bir ruh haline sahip değil.en başta yabancı bir hanımla evlenebilecek son kisilerdenmiş.cunku çok önyargıları var ve bununla hareket ediyor sizi yıpratıyor.temelde ozguvensiz birisi.ben kıskançlıktan öte beş yıl çocuk düşünmesine çok takıldım.yani okadar guvensizse neden evliliği devam ettiriyor ozaman ne kadar dengesiz birisi.Allah yardımcınız olsun.

Cevabınız için teşekkürler.
Çocuk için biraz bekleyeceğimizi beraber karar verdik. Evlenmeden hemen sonra şartlarımız yoktu. Şu an evliliğimiz o kadar kötü durumda ki, ben de çocuğu düşünemiyorum. Fakat bu durumda evliliğimizi düzeltmek için çalışmak lazım. Bir daha 5 yıl bir şey yapmadan beklemek değil.
 
Öncelikle şunu söylemek istiyorum ki Türkçe'ye buradaki çoğu kadından daha iyi öğrenmişsiniz.

Bu arada nerelisiniz? Memleketinize dönme gibi bir şansınız var mı?

Abla nerden buldun bu herifi?? Bir de nerelisin?ona göre yorum yapıcam

Cevaplarınız için teşekkürler. Ben Estonya’dan geldim. Eşim Erasmus için üniversiteme geldi. Memlekete dönme şansım var. Lütfen eşime herif vb. demeyiniz ama, hataları var, ama içim parçalanıyor böyle bir şey okurken. Çok rica ediyorum. Teşekkürler.



Eşinize gelince bence hasta. Kıskançlık insanın kendiyle alakalı bir güven problemidir böyle durumlarda. Hasta bir adamla bir ömür geçirmek ya da o adamı baba yapmak ne kadar doğru olur sizce? Bir de kız çocuğunu olduğunu düşünün, eşinizin bu güvensizliği ona da yansıyacak ergenlik çağı sonrasında.
Boşanın ya da boşanmayın diyemem ama ciddi bir probleminiz var. Kabul eder ve çaba gösterirse eşiniz çözme yolunu deneyebilirsiniz. Ama profesyonel yardım şart.
Çok haklısınız. Kız çocuğu olduğunu düşünemiyorum bile. Güvnsizlik ve evham korkunç bir karışımı. Profesyonel yardımı almasını istedim. Bu profesyonel ya psikolog, aile danışmanı olacak, ya da boşanma avukatı maalesef.





Ilk olarak tebrikler Türkçenize gelsin. Çok güzel yazmışsınız. Ikinci olarak esiniz degismez. Bir farkli versiyonu bende var . 36 yasindayim. 14 yasindan beri esimle birlikteyim . Hala deli gibi kiskanir ve güven sorunu vardir .22 yildir birlikteyiz. Çocukluğumuz gençliğimiz hepsi birlikte .
Ama yok yani
Sarışınım "saçını kızıl mi yapsan?" Der
53 kiloyum her sabah sahilde yürürüm. "Iki çocuklu kadınsın salsana kendini" der
Fönsüz ise gitmem 15 senedir "şu huyunu birak dikkat çekiyorsun " der
Sallamiyorum vallahi artik. Arada düşünüyorum belki telefonumda takip programi vs de vardir.
Bu arada görüntülü aramaya bayılır. Sözde özledigindenmis...
Yorumunuz için teşekkürler. Bu 22 yıl siz nasıl ruh salığınızı koruyorsunuz?



Bu arada benim bunu yazdığımı eşim öğrenecek diye o kadar korktum ki inanılır bile değil. Ama içimi dökmem lazım. Burda neredeyse hiç arkadaşım yok. Memleketimdeki arkadaşlarla şu an problemlerimi paylaşmak istemiyorum, ‘kıskanç Türk’ stereotipini beslemek istemem. Uyrukla alakası yok, karakter meselesi.
 
Cevaplarınız için teşekkürler. Ben Estonya’dan geldim. Eşim Erasmus için üniversiteme geldi. Memlekete dönme şansım var. Lütfen eşime herif vb. demeyiniz ama, hataları var, ama içim parçalanıyor böyle bir şey okurken. Çok rica ediyorum. Teşekkürler.




Çok haklısınız. Kız çocuğu olduğunu düşünemiyorum bile. Güvnsizlik ve evham korkunç bir karışımı. Profesyonel yardımı almasını istedim. Bu profesyonel ya psikolog, aile danışmanı olacak, ya da boşanma avukatı maalesef.






Yorumunuz için teşekkürler. Bu 22 yıl siz nasıl ruh salığınızı koruyorsunuz?



Bu arada benim bunu yazdığımı eşim öğrenecek diye o kadar korktum ki inanılır bile değil. Ama içimi dökmem lazım. Burda neredeyse hiç arkadaşım yok. Memleketimdeki arkadaşlarla şu an problemlerimi paylaşmak istemiyorum, ‘kıskanç Türk’ stereotipini beslemek istemem. Uyrukla alakası yok, karakter meselesi.
Duymamayı öğrendim bir süre sonra :)
 
benim eşimde kıskanç her yere gittiğimden haber ister ama karsılıklı aoda bana soyler nerde oldugunu bıleyım der ama karıyer ıcın maddı durum ıcın annelıkten babalıktan vazgecmedık ..kuzum bence ıyı dusun ama bu sekılde bır bebek gelsede nasıl saglıklı büyür k i ? ne dıyeyım RABBIM YARDIMCINIZ OLSUN
 
sanırım en mantıklısı bir aile danışmanına gitmeniz. birbirinizden şikayetçi olduğunuz konuları çözebilir ve psikolojik yardım alarak belki eşinizin kıskançlık huyunu biraz azaltabilirsiniz. en azından sonunda boşansanız da ben denedim dersiniz.
 
Çok mantıklı, aklı başında bir kadınsınız öncelikle onu söylemek isterim. Türkiye’de bütün erkekler kıskanç, güvensiz değildir, ama öyle olanları da var. Siz öyle birine denk gelmişsiniz. Bu problemi profesyonel bir destek almadan çözemezsiniz mutlaka eşinizi ikna edin gitsin. Ben güvenini sarsacak hareketler yaptığınızı sanmıyorum burada yazdıklarınızdan anlaşılıyor. Problem onda. Ama aşılamayacak bir sorun değil destek alırsa. Bir de bu güven problemi onur kırıcı, ben çok incinirdim. Sorununuza buradan cevap aramanız çok güzel, burada çok sağlam dostluklar var ve herkes elinden geldiğince destek olmaya çalışır.
 
Böyle birine hiç tereddütsüz hemen BOŞAN diyen arkadaşlara bayılıyorum öncelikle gerçekten oldukça düşünülmüş bir öneri, tbrklr. :kahve:

Sevgili konu sahibi, gerçekten eşinizin huyları çekilmez görünüyor. Görüyorum ki 5 senedir ciddi sabır gösteriyorsunuz. Eşiniz de aslında problemli olduğunun farkında ve baba figürünün bunda önemli bir rolü olduğunu düşünüyorum. Benim her şeyden önce sormak istediğim, eşinizi seviyor musunuz? Onun için çabalamak istiyor musunuz? Eğer eşinizin bu çabaya değeceğini düşünüyorsanız bence önceliğiniz onu tedaviye yönlendirmek ve ikna etmek olmalı. Çünkü bu ciddi boyutlardaki paranoyanın tedavisiz bir şekilde sadece sizin sabrınızla ya da eşinizin her dediğini yapmanızla çözüleceğini sanmıyorum. Bence kendinize ve eşinize bir süre verin, bu süre içinde tatlı dille, güzel bir şekilde eşinizi terapiye ikna etmeye çalışın. İkna olmaz ve hayatı bu şekilde sürdürmeye sebat ederse o zaman boşanma ihtimalini elbet düşünün.

Bilemiyorum, özellikle de söz konusu fizyoljik ya da örnekte görüldüğü gibi psikolojik bir rahatsızlık olduğunda, karşıdaki kişi sevgili, flört vs. değil de "eş" ise ben "BOŞAN :KK73:" deyip geçemiyorum.

Umarım eşiniz bir an önce düzelir ve her şey gönlünüzce olur.
 
Duymamayı öğrendim bir süre sonra :)


Size hayran kalıyorum gerçekten. Hem de bu durumda kendinizi bırakmadığınız diye. Ben artık kuaföre bile gitmek istemiyorum. Makyaj yapsam, güzel giyinsem ‘çok güzel oldun’ diyecek, ama etrafa stresli stresli bakacak, gerginlik yaratacak, beni bir şeklinde mutlaka pişman edecektir. Tabi ki bunu açıkca söylemez.


Ben de tam öyle yapmayı çalıştım. Duymazdan gelmeyi denedım. Kayınvalidem kayınpederimle aynı şekilde yaşıyor. Kayınvalidem çok sosyal biri. Çevresi geniş ve gezmeyi seviyor. Kayınpederim evde kalıyor ve şikaet ediyor. Ama anlaşıyorlar artık. Anlattıklarına göre daha önce kayınpederim inanılmaz kıskançti.


Bizde bu metod olmuyor. Çok büyük kavgalar çıkıyor. Eşim ‘ben öküz eşi değilim, tabi ki arkadaşlarla gidip kahve içebiliyorsun’ der. Sonra başka bir bahaneyle kavga çıkartırır... bu arkadaşımı sevmiyor, bu kişiyle ben Internetten tanıştım ve ‘normal insan bunu yapmaz’ (burda yabancıyım, Facebook’taki yabancı kadınlar için kapalı bir grubunun üyesiyim – grup bayanlar için ve üyeleri sürekli buluşuyor, hatta ailecek tanışıp beraber pikniklere falan çıkıyorlar). Böyle etkinliğe eşimi almayı çalıştım (etkinlikler aileler için); ‘bu insanları sevmiyorum’, ‘bu adamlar garip’, ‘saçma sapan yerleri beni sürüklüyorsun, benim burda ne işim var’ diyor. Ben de tek başıma gideyim deyince, ‘tabi özgür kız olmak istiyorsun, her yere gitmek istiyorsun bunun sonu olmayacak’, ‘zaten sen çok sosyal olmak istiyosun maşallah’ şeklinde ifadeler kullanıyor.

Bu beni çok acıtıyor çünkü:
1) sosyal ve güleryüzlü olmak bence hata değil (edepsiz bir etkinlikler, yerlerden bahsetmiyorum);
2) beni ne sanıyor ki gerçekten?

Onun için bir yere gitsek bile, diğer insanları olmadığı bir yer olacak, en fazla onun ailesi olabilir (benim ailemini pek sevmez, bu şaşırıcı mıdır?), ama akrabalarıyla da çok iyi ilişki kuramaz.



benim eşimde kıskanç her yere gittiğimden haber ister ama karsılıklı aoda bana soyler nerde oldugunu bıleyım der ama karıyer ıcın maddı durum ıcın annelıkten babalıktan vazgecmedık ..kuzum bence ıyı dusun ama bu sekılde bır bebek gelsede nasıl saglıklı büyür k i ? ne dıyeyım RABBIM YARDIMCINIZ OLSUN


Teşekkürler...
Haber vermek benim için hiç sorun değil. Ama 5 dk sonra haber versem yüzyılın kavgsı çıkmaması lazım.

Bebeğe gelince... Benim düşüncem şu an aynı. Yazık oldu. Beraber kalsak bile bu iş bir veya iki yıl almaz. Evlilik bir günde kurtarılmaz. Bu yüzden belki çok bekleyeceğim veya hiç anne olmayacağım. Ama böyle ortamda bebek nasıl olur ki :KK43:
 
Bacım hadı biz elimiz makum Turkle evlendik:)Sen ne demeye evlendın:)
Tipik Turk erkeği,hem pastam dursun,hem karnım doysun.
Yabancı da olduğun için seni potansiyel tehlike görüyor.
Muhtemelen de böyle devam edecek.
 
X