- 8 Nisan 2009
- 5.603
- 4.211
- 773
Follow along with the video below to see how to install our site as a web app on your home screen.
Not: This feature may not be available in some browsers.
Merhaba Reengarenk , istediğim kadar sorayım o sakladığı her neyse cevabını alamıyorum. Ben zaten kendisiyle iletişim halinde değilim, eylüle kadar zamanı var kararını bana bildirecek. Ama bu derdimi paylaştığımdan beri hatta yaşadığımdan beri bulamadığım sorularımın cevabını Mune arkadaşımız okadar güzel özetlemişki, şuan aklımda kalbimde mantığımda o yazdığı cevabın kabullendi.. Ben bu hikayede payıma düşene razı olup sabırla bekliyorum.
Gelişmelerden mutlaka haberdar edeceğim sizi.
Ben sizin kendinizi asla yıpratmanızı istemem, bu sebeple sakın ama sakın eşinize sorduğunuz ve cevapsız kalan soruların hedefine kendinizi koymayın, burada hatalı, kusurlu olan siz değilsiniz, aksine anlatımlarınız ve konunuza verdiğiniz cevaplardan edindiğim izlenime göre gayet yapıcı, sakin mizaçlı bir kadınsınız, kimlik bunalımına giren, kendini ve ne istediğini arayan bir eşiniz var, siz 4/4'lükte olsanız, dünyanın en mükemmel insanı, en güzel kadını da olsanız bu yaşanacaktı.
Tekrar tekrar yazma gereği duyuyorum çünkü biz kadınlar bu gibi durumlarda hele de ortada elle tutulur birşey olmadığında eşlerimizden önce kendimizi sorgular, kendimizde eksiklikler ararız ve üzüntümüzden ne yapacağımızı bilemeyiz.
Bir istatistik yapılsa ayrılma noktasına gelen kadınların boşanma sürecindeki erkeklere göre daha çok yıprandığı, üzüntüden kilo verdiği, psikolojisinin bozulduğu ve içine kapandığını görebiliriz, erkekler daha az sorgular, olayı bizim gibi defalarca kafasında evirip çevirip sebepler aramazlar, düz mantık yürütürler, olmadı ayrıldık bitti deyip yollarına devam ederler.
Söylemesi kolay uygulaması zor lakin sizde sakın kendinizi sorgulamayın, acaba ben mi birşey yaptım demeyin, hayatınızı sizden almalarına, yıpratmalarına izin vermeyin.
İlginize ve rahatlatıcı mesajınıza gerçekten teşekkür ederim. Merak etmeyin gerçekten bu konuda iyiyim. Hiçkimse mükemmel değil ama ben bir evlilikte olması gereken tüm yapı taşlarını,değerleri çok severek, isteyerek ve karşılıksız yaptım. İçim sonuna kadar rahat. Eğer bu süreç yaşanacaksa yani bitecekse tek tesellim bu olacak. Ama tabi sevgi çok güçlü bir duygu, şuan yaşadığım hiçbir şey henüz onu bende azaltamadı.(Seni sevmemiş arkadaşım yazan arkadaşlar oldu, siz hiç 4 yıl boyunca size 1 kere sarılmadan, kokunuzu içine çekmeden uyumayan bir adamın sevgisinden şüphe duyar mıydınız, yada ufak bir operasyon geçirdiğinizde annenizi ısrarla eve göndererek sizinle hastane yatağında uyuyan ona bebekler gibi bakan bir adamın sevgisinden. ben gerçekten çok güzel şeyler yaşadım.) Ama eşimin tabirinizle şuan sorguladığı kimlik, bizim evliliğimizi bitirmek üzere. Ne olur ne olmaz inanın hiç hissedemiyorum. Ama benim için hayır, onun için zor olacağını biliyorum. Sevgiyle
Her erkek deil ama bazilarinin oyle oldugu kesin. Tesekkur ederim ins.Erkekler düzgün bir hayat istemiyor bu belli. Hayatta hersey imtihan. Dilerim daha mutlu bir hayata sahip olursun..
Cutemom çok mutsuzsunuz yada çözemediğimiz büyük bir derdiniz mi var. ..bir kaç defadır sizin yorumlara denk geliyorum. .okadar katı okadar kırrıciki., sanki konu sahiplerinden oc alıyor gibi yorum yapıyorsunuz. ..Ya atladınız bıseyler var
Ne bıleyım adam cok gulectır sız surat asık gezersınız, ya da yatakta ıyı degılsınızdır.
Ya da kesınlıkle bırı olmalı
Buradan bakınca boyle gozukuyor
Ben eşime okudum konunuzu. Bir erkek gözüyle yorumladı. Çevre baskısıyla sürdürmüş olabilir bunca zaman evliliği dedi. Ve ilk kelimesi adam psikopat oldu. Duygu karmaşası yaşıyor. Ne hissettiğini hissedeceğini bilmiyor. Merhametide var ki size karşı sarılmaları bundan vicdani bir sızı duyuyor dedi. Çevresi evliliği sizi öyle övmüş ki bundan yorulmuş her şeyin iyi gitmesi de bir süre sonra sıkmış dedi. Peki neden dört sene beklemiş dedim en büyük etken çevresinin baskısı yani duygu manasında baskısı dedi. Aslında istediği başka bir hayat ama ne istediğini oda bilmiyor dedi.
Yani burdaki hanımların düşündüğünden çokta farklı değil dedikleri ama en büyük baskı kendi ailesinin çevrenin sürekli herşeyi iyi göstermesi dedi. Bir süre sonra alışmış bu gidişata.
Affedin yazıyı okuduğum için eşime. Çok incitti bu konu beni. Burdaki beni etkileyen çoğu konuyu okurum eşime. Ne düşünür merak ederim.
Merak ediyorum. Sizce hangisi onemli? Muhafzakar hayat stiliniz mi askiniz mi?
Birincisi diyorsaniz bosanin.
Ikincisi diyorsaniz cozum arayin. Birakin o ozgur yasasin, ickisini icsin! Siz karismayin ona!
Ne var bunda? Onemli olan sevmek degil mi?
Ama eger sizin de muahafazakar olmanizi istemiyorsa, bu yasam stilini degistirmek icinizden gelmiyorsaniz ayrilmalisiniz.
Aynen hayırlısı buymuş diyeceğinize ben de eminim sonunda.. Bebeğinizin olmayışında da bir hayır var.. Sizi demek ki daha da çok sevecek, değer verecek birisi bekliyor ki kader bu yönde ilerliyor, içinizi ferah tutun bence ailesiyle de araya bi mesafe koyarak yeni hayatınıza başlayın, bi kere sizi bu sıkıntıya sokan Ada'mdan artık hayır gelmez , uzak olsunİlginize ve rahatlatıcı mesajınıza gerçekten teşekkür ederim. Merak etmeyin gerçekten bu konuda iyiyim. Hiçkimse mükemmel değil ama ben bir evlilikte olması gereken tüm yapı taşlarını,değerleri çok severek, isteyerek ve karşılıksız yaptım. İçim sonuna kadar rahat. Eğer bu süreç yaşanacaksa yani bitecekse tek tesellim bu olacak. Ama tabi sevgi çok güçlü bir duygu, şuan yaşadığım hiçbir şey henüz onu bende azaltamadı.(Seni sevmemiş arkadaşım yazan arkadaşlar oldu, siz hiç 4 yıl boyunca size 1 kere sarılmadan, kokunuzu içine çekmeden uyumayan bir adamın sevgisinden şüphe duyar mıydınız, yada ufak bir operasyon geçirdiğinizde annenizi ısrarla eve göndererek sizinle hastane yatağında uyuyan ona bebekler gibi bakan bir adamın sevgisinden. ben gerçekten çok güzel şeyler yaşadım.) Ama eşimin tabirinizle şuan sorguladığı kimlik, bizim evliliğimizi bitirmek üzere. Ne olur ne olmaz inanın hiç hissedemiyorum. Ama benim için hayır, onun için zor olacağını biliyorum. Sevgiyle
Cevap yazamadım duramadım arkadaşım. Ben ne istediğini bilen bir kadınım, hepte öyle oldum. Benim için bu yaşam tarzı uygun ve değiştirmeyi kesinlikle düşünmüyorum. Eski yazılarımı okuduysanız yazmıştım bu konular daha evlenmeden konuşulması gerekilen konulardır karar ona göre alınır, ve sonradan vazgeçilmesi, değişmesi elbette evliliği sarsar ve bitirir.
Benim ısrarla bahsettiğim üzücü olay sonradan insanların değişerek, değişmeyen eşlerine haksızlık yapıyor olmaları. Ki kaldı ki ben hala eşimin bu tarzı denese de kısa mutluluktan sonra eski hayat tarzına bir şekilde döneceğine eminim. Ama benle ama bensiz..
Bence sorun soyle: Siz dunyayi "kirlenmis" gozle goruyorsunuz. Kendinizi bu "kirlilik"ten korumak icin muhafazakar bir hayat stili seciyorsunuz. Bunu secerken elbette ozgur iradenizle seciyorsunuz ama, aile ve mahallenin ne dusundugu, sosyal gelenekler ne yazik ki kararlarinizi daha cok etkiliyor. Ama bu dunyanin gunah tanimi cok degiskendir unutmayin. Yani birine gore bira icmek gunah ise baskasina da "kola icmek" gunah olabilir (boyle dusunen insnalar var evet). Kimse bira icince olmez ve cevresindekilere zara vermez. psikolojik sorunu varsa zarar verir ictigindne degil. Sorumlu alkol tuketimi aksine sosyal baglari guclendirir, daha az stres daha cok uzlasma saglar. Tabi iyi ve kaliteli ickilerden bahsediyorum uyduruk ickiler degil!
Ve siz cok sevdiginiz esinizin ozgur iradesi olan bir insan, bir birey degil, bu sosyal degerlere kelimesi kelimesine uyan, kisligini bu degerlerin altinda tutan bir varlik olmasini istiyorsunuz. Iste hataniz da bu. Onu bir insan, bir birey olarak gormuyorsunuz. Eger gorseniz, orta yolda bulusurdunuz. Boylece ona davranislarinla rol modeli olur onu dizginlerdiniz. Onun icki icmesi sizi korkutmasin. Onun secimlerine on aaittir. Bir insani sizin deger yargilariniza biyat etmiyor diye dislamayin asla. Bu hayatinizin en buyuk yanlisi olur. Asil insan dislamak en buyuk gunahtir!
Eger size hic bir zarari yoksa adaminizi bosamayin, arkadasliginiz, evliliginizi bir ust seviyeye tasiyoin ve cevreye "bakin, biz muhafazakar ve ozgur iki insan bir arada olabiliyoruz " mesaji verin.
Toplum olarak her yonden UZLASMAYI ogrenmemiz lazim!
Evet evet benim de niyetim var kocamla konuşmaya.ben de bu konuyu eşimle paylaşmayı düşünüyorum, erkek gözü ile farklı değerlendirilebilir.
bir de her evlilikte başa gelebilir gibi.