- 23 Kasım 2022
- 11.876
- 53.361
-
- Konu Sahibi Burhan Burhanitto
- #161
Bizim türk aile yapısında hadsizlik var. Çoğunda var diyeyim iyilerin hakkını yemeyeyim. Anahtar kelimeyi söylemişsiniz, eşiniz arkanızdaymış. Pısmamış. Eğer arkanızda olmasa size uyumsuz vs diyip dedikodunuzu yapacaklardı. Ben de en çok bu yüzden kendimi ezdirmemek tek başıma bu insanlarla mücadele etmemek için vazgeçtim.Hatta hızımı alamadım anlatayım. Biz başka şehirde yaşıyorduk ilk evlendiğimizde. Kayınvalide bizim mobilyaları düğünden 4 ay sonra kalmaya geldiğinde gördü ilk kez. İşte neden l koltuk aldınız da misafir gelince nasıl oturulacak da bir de üçlü alsaydınız dedi. Bize o kadar misafir gelmez bizim tarzımız dedik. Ben beyazdan başka renk sevmiyorum çok koyu renk dedi. Ben de dedim beyaz seviyorsun ama hep üstünde örtü kullanmak zorunda kalıyorsun. Bana da koltuk örtüsü çok saçma geliyor asla sevmem ve yapmam dedim. Baktı geriliyorum sustu.
Sonra aradan 2 sene geçti benim memleketime taşınacağız. Ben 6 aylık hamileyim bu arada. Yardıma gelelim dediler. Gerek yok biz kendi işimizi halledeceğiz dedim. Asla izin vermedim. Biz hallettik gelse çünkü yine karışmaya kalkacaktı.
Ama bunları ben kendim yapmadım. Eşim bana arka çıktı. Asla annesine hayır demekte zorlanmadı. Niyeti iyi demedi. Olmaz anne dedi geçti.
Seninkinde bu duruş yok. Bu adamla olmaz.
Dedim ama nişanlıma dedim yetiştirmiştir. Begendiyse evine koysun dedimAbla o kadar beğendiysen sen al takımı ben o kadar beğenmedim nasıl diyemezsin sen
Ayrılmışlar mı ben okumadım orayı ya içim rahatladıBir kk üyesi daha aileci erkekten kurtuldu. Evlenince boşanmak daha meşakkatli oluyor. Yol yakınken ayrılmanız iyi olmuş
Benim kayınvalidem de eşyaları bize gelince gördü koltukların rengini hiç uyumlu bulmadı beğenmedi ve şimdi kendine nerdeyse birebir aynı renklerde koltuk aldı ahxnsnHatta hızımı alamadım anlatayım. Biz başka şehirde yaşıyorduk ilk evlendiğimizde. Kayınvalide bizim mobilyaları düğünden 4 ay sonra kalmaya geldiğinde gördü ilk kez. İşte neden l koltuk aldınız da misafir gelince nasıl oturulacak da bir de üçlü alsaydınız dedi. Bize o kadar misafir gelmez bizim tarzımız dedik. Ben beyazdan başka renk sevmiyorum çok koyu renk dedi. Ben de dedim beyaz seviyorsun ama hep üstünde örtü kullanmak zorunda kalıyorsun. Bana da koltuk örtüsü çok saçma geliyor asla sevmem ve yapmam dedim. Baktı geriliyorum sustu.
Sonra aradan 2 sene geçti benim memleketime taşınacağız. Ben 6 aylık hamileyim bu arada. Yardıma gelelim dediler. Gerek yok biz kendi işimizi halledeceğiz dedim. Asla izin vermedim. Biz hallettik gelse çünkü yine karışmaya kalkacaktı.
Ama bunları ben kendim yapmadım. Eşim bana arka çıktı. Asla annesine hayır demekte zorlanmadı. Niyeti iyi demedi. Olmaz anne dedi geçti.
Seninkinde bu duruş yok. Bu adamla olmaz.
Vallahi benim eşim de “rica ediyorum anne,kardeş,teyze zart zurt karıştırmayalım ikimiz bi güzel halledelim” demişti. Aynen öyle yaptık 12 sene oldu hala annem laf eder “kızım evlendi de bi eşya seçmesine gidemedim” diye. Kendi öz annem yani. Valla öyle uygun gördük öyle yaptık çok da iyi oldu derim ben de her defasındaAyyyy Allahım. Vallahi benim çok büyük bir şansım tüm bu alışverişleri eşimle ikimiz tek yapmamız oldu. İkimizin ailesi de başka yerde yaşadığı için. Ona rağmen görümcem ve kayınvalidem kendi kafalarına göre kendi memleketlerinde gezdiler eşya için. Ben bir takım beğenmiştim, görümcem eşimin kafasını karıştırdı önce biz de burda bakalım tarzında. Hayır bu olacak dedim onu aldırdım. Sonra da hiç yine müdahale ettirmedim. Evimize eşyalar geldiğinde bizim bayılarak aldığımız koltukları beğenmeyen kayınvalidem eminim ki alırken de laf edecek beğenmeyecekti.
Ki esasen cidden iyi niyetli çok iyi insanlardır, ama bu tarz düğün işlerinde gelin ve damada kimsenin karışmaması lazım ya. Size ne yani onlar oturacak.
Kendi istediğinde diretmişsin iyi olmuş böyle devam diyecektim ama son cümlene gelince ayrıldığını anladım. Geçmiş olsun, bilmiyorum ki ne desem.
Nişanlın geri dönmek isterse bu konuları enine boyuna güzelce konuş ve kimsenin karışmasını istemediğini, alışverişe ikiniz tek gitmek istediğini söyle iyice altını çiz. O da ona göre reaksiyon alsın. Almıyorsa hayat boyu hep müdahalelere açık olacağının habercisidir zaten..
En güzeli. Benim kv eve geldiğinde koltukları gördü ve beğenmedi, neden böyle aldınız tarzında biraz bi şeyler dedi yok biz kendimiz böyle beğendik bilerek böyle aldık renklerini falan dedim daha da bir şey demedi. Eşim de sağolsun ailesine düşkündür ama hep benim isteklerim neyse onlara önem verdi her şey hep benim istediğim şekilde oldu kimseyi karıştırmadık şimdi her şeyi içime sinerek mutlu mesut kullanıyorum.Vallahi benim eşim de “rica ediyorum anne,kardeş,teyze zart zurt karıştırmayalım ikimiz bi güzel halledelim” demişti. Aynen öyle yaptık 12 sene oldu hala annem laf eder “kızım evlendi de bi eşya seçmesine gidemedim” diye. Kendi öz annem yani. Valla öyle uygun gördük öyle yaptık çok da iyi oldu derim ben de her defasında
Aynen evime gelip tadımı kaçırırlardı diye düşünüyorum.Bazı şeyler yol gösterici olur B Burhan Burhanitto O işaretleri kaçırırsan ömür boyu ah vah edersin. Ama zamanında yakalarsan zarardan dönersin. Kendi parasını kazandığı halde birde kendi ödeyeceği,kendi evine koyacağı mobilyayı bile kendi aklıyla seçemeyen adamla oooolmaaaaz.
Daha şimdi mesafeyi kuramamış evlenince nasıl kuracak. Hiç üzülme Burda okuyoruz “nişanlım şöyleydi evlenince değişir dedim daha kötü oldu”
“Nişanımda zaten böyle olmuştu baştan belliydi ben göremedim” en az 50 konu çıkar burada
Sadece o değil ki çocuk olacak. Annesi ve ablası kendince çocuk bakım önerisi verecek itiraz edeceksin kavga olacak.Aynen evime gelip tadımı kaçırırlardı diye düşünüyorum.
Juno kaçıncı evde kız?7. Evimdeki Lilith yüzünden hep
1. EvdeJuno kaçıncı evde kız?
E öyle ama ya. Burhansın sen kendine gel. Ne demek sabrettim bakarız, düşüneceğiz dedim.Şuan hepimize tercüman oldun
Geçmiş olsun bir parazitten kurtulmuş sun ama keşke o ablasının da bir haddini bildirseydinBurda yakın gördüğüm üyelerin bildiği ama benim iç dökmek ve arada gelip yorumları okuyup motive olmak için açtığım bir konu olacak.
Şimdi bilmiyorsunuz ki şubattan beridir nişanlıyım. Başlarda hiçbir sorunumuz yoktu. Sonra kıyafete karışma mevzuları geçti aramızda. (Aslında o konuda da ailesinin doldurduğunu öğrendim) Konuşarak hallettiğimizi düşünüp kuzu kuzu evimizi dizmeye yönelik alışveriş yapacaktık. İlk önce salon takımı falan bakalım dedik Bir markaya gittik çok güzel şeyler vardı ve uygundu. Ama ben biraz araştırma yaptım burdaki arkadaşlarıma sordum. Sağlam olmadığını çabuk döküldüğünü söylediler. Yaşadığım şehirde ünlü ve sağlamlığı ile bilinen bir yere gittim. Oranın da fiyatları aşağı yukarı aynıydı. Maksimum 40 bin fark vardı. Birkaç gün daha bakalım dedik. Bu arada ben yatak odası takımını beraber almak istiyordum hem öyle uyguna geliyor hem de takım oluyor diye. Yatak odasını ailem ödeyecek. Eve gittim nişanlım mesaj attı. Ablam ordaki koltuk takımını beğendi diye. Ben de bizim kararımız olması gerektiğini söyledim. Yatak odası takımını sağlam bulmadığımı söyledim. Ertesi gün tekrar aradı biz koltuğu ordan alalım yatak odasını başka yerden seçelim dedi. Aşırı sinirlendim kendi fikri günden güne değişiyordu. Bir kez daha bakacağım dedim. Ertesi gün gelinlik bakmaya gittik. Görümce beni alacaktı. Kız kardeşim hasta olduğu için gelemedi. Arabaya biner binmez ilk sorusu "Koltuk takımını ne yaptınız ben ordakini çok beğendim yeaaaa oldu."Kendisi de bu arada varlıklı. Kendi varlığı değil kocasından dolayı. 2-3 senede bir takım değiştirdiğini söyleyen Avrupa'yı gezdiğini söyleyen biri. Ben de daha karar vermediğimi söyledim. Oradaki koltuklar çok güzel demeye devam etti. "Ben zaten sıkılıyorum sen de sıkılıp değişmek isteyeceksin" sağlamlık arama demeye getirdi. Ben de bakacağız daha demeye devam ettim(ne hale düştüm). Olmadı koltuğu ordan alın yatak odasını başka yerden dedi. Anladım ki nişanlımın söylediği bu fikir görümce kişisine ait. Bir öneri bir insana bir kez denir. Israrcı olmaya devam etti. Sakin kalmaya çalıştım. Neyse kazasız belasız gelinliği de seçtim derken ertesi gün nişanlımın üniversitede işi vardı görümce bizi kahvaltıya çağırdı. Nişanlım yoktu bana balayı nereyi düşündüğümü sordular. Yorum gelmemesi için bakacağız daha dedim. Bu sefer ne dese beğenirsiniz Hatay'a gidin siz dedi. (Hataylı arkadaşlar yanlış anlamasın Hatayı çok severim neredeyse her sene giderdim depremden önce) Ben de Hatayı istemediğimi söyledim. Diğer yerler uzak olur uçak yok demeye başladı. Eylül'de hava soğur demeye başladı. (Coğrafya bilgisi rezalet otur sıfır) Bu benim için son damla oldu.
Nişanlım mesaj atıp sen ablamla koltuk bakın dedi. Ben de kendisinin gelmesini beraber gitmemiz gerektiğini söyledim. Gecikebilirim dedi ve o gün eve dönmem gerekiyordu. Biz bu sefer başka bakmadığımız bir yere gittik. Ora da bayağı yüksek bir fiyat çıkardı. Ben yine(salak ben) herkesin cebini düşünerek oradan ayrıldım. Bu sefer hem uygun hem de sağlam dediğimiz yere gittik. Görümce hiçbir şeyi beğenmiyor, seçtiklerime laf söyleyip "ama yine de sen bilirsin" diye hedef şaşırtmaya çalışıyordu. Ordaki kadın illallah etti resmen. Ben orada beğendiklerimi aldırıp çıktım. Normalde 170 bindi ama tanıdık olduğu için 145 bine denk geldi. 40 bini bizim tarafa ait bu arada.
Biz ordan nişanlımla başka eksikleri tamamlamaya geçtik ama yüzüm bildiginiz turşuya döndü.Akşama görümce benim yanımda nişanlımı aradı ne dese beğenirsiniz "borca girdin üzülüyorum". Herhalde bedavaya evlendirmeyi düşünüyorlardı. Nişanlım da pısırık pısırık bakalım artık ödenir bilmem ne dedi.
Ben de dönüp senin ailen neden ödemeyeceği para üzerinde söz hakkı sahibi oluyor dedim. Yine içinden bişiler diyip geçiştirdi. Ailesi de zaten benim yanımda sürekli maddi konulardan konuşuyorlardı. Çok sinir oldum. Annesi 15 binlik albüme pahalı dedi. Ben de dönüp nişanlıma dedim ki biz o albümün bir alt segmentini alalım (10 bin), 5 bini sen dansçı kızlara ver dedim. Yok Yok istediğin albüm olsun sonra laf söz olur dedi. Sonra nedime organizasyonu kız tarafına ait demeye getirdi. Ordan indirim yapıp uyanıklık yapıyormuşum. Ayıpmış yaptığım. En sonunda da bizimkiler benim ödediğimi duyar laf eder dedi. Ben de artık yeter diyip eteğimdeki bütün taşları döktüm yani dayanamadım. Bu kadar aile ağızlı olunmaz ya. Ailem iyi niyetli diyip durdu. Ben de nişanı verdim eline gönderdim. Bitti.