Nereden başlayım nasıl anlatayım bilmiyorum arkadaşlar.uzunca bir yazı olabilir lütfen kusuruma bakmayın. Ben biri 7 diğeri 1.5 yaşında iki erkek çocuk annesiyim. ilk oğlumda ağır bir doğum sonrasi depresyon atlattım. O çok zor dönemden sonra ikinciye kendimi hazırladım, annelik tecrübeme güvendim ve asla ilk oğlumdaki gibi olmayacak diye şartlandım. Ama olmadı. Ben iyi olacaksam da bebeğim bırakmadı. ilk 6 ay sadece ayağımda ve göğsümde susuyor diğer türlü kesintisiz gece gündüz ağlıyordu. Toplamda 1-2 saat uyuyamadığım halüsinasyonlar görmeye başladığım zamanlar oldu. Sonrasında bu ağlamalar bir tık azaldı. Yani günde 4-5 kez 5-10 dakikalık bir zamandan bahsediyorum. Gece yine uyku yok. Emzirirken uyuduğum kadar işte. Ve sonunda 1 yaş dolunca sütten kestim çünkü uykusuzluktan ve yorgunluktan delirmek üzereydim. Artık gecede 5-6 defa uyanıp biraz su içip biraz ağlayıp geri uyuyor. Toplam uyku süresi 7-8 saat. Gün içinde huysuzlugumuz aynı devam. Bazen oyun oynarken bile çığlık çığlığa ağlayarak oynuyor. Yemek yedirdikten 5 dakika sonra tekrar yemek diye ağlıyor ama yemiyor çünkü aslında tok. Su diye ağlıyor eline suluğunu verince fırlatıp ağlamaya devam ediyor. Eline geçen herşeyi ben yetisinceye kadar yere defalarca vuruyor ki alt komşumuz bu dönemden önce bile bizden şikayetçiydi şimdi ne düşünüyorlardır diye içim içimi yiyor. Bir de her an kapıma gelecekler endişesi yaşıyorum. Gelelim büyük oğluma ona kardeşinden sonra çok yüklendim. Ses çıkaracak, gürültü yapacak da bebeģi uyandıracak diye aklım çıkıyordu. Anasınıfı için oğlumu yedirip, hazırlayıp götürmek tam bir felaketti çünkü bunları yapmam için bebeği kanepeye yatırmam gerekiyordu ki bu evde bitmek tükenmek bilmeyen çığlık çığlığa ağlama demekti. Ve ben cabuk ol acele et diye diye büyük oğluma bağırıyordum. 1. Sınıfa başladı durum değişmedi. Küçüğün bagrışları arasında ödev yapmaya calışırken bu sefer büyük oglum da '' anne kardeşimi sustur'' diye ağlamaya başlıyordu. Zamanla büyük oğlumda tik başladı sürekli gözlerini kırpıyor. Ve zaten olmayan iştahı tamamen gitti. Artık zorla yemek yiyor. iyice huysuz bir cocuğa dönüştü. Mesela su istiyor elime aldıģım bardağı beğenmiyor. istediği bardağa suyu dolduruyorum bu sefer su bardaktaki hizasına kafayı takıyor. Suyu uzatıyorum. Masaya koy oradan alıcam diyor. Masaya koyuyorum. bu sefer masanın neden kenarına koydun ortasına koymanı istemiştim diyor. Velhasıl sabırla her dediğini yapmazsam o suyu asla içmiyor. Ve bu her konuda böyle. Gece gundüz altını ıslatıyor ve bunu çoğu zaman bilerek yapıyor. Tuvalet cok uzak, tuvaletim birden geldi diyor. Hergun o yastık çarşaf ve örtü mutlaka makinaya giriyor. Ve bütün bunları küçük oğlumun doğumundan sonra aramızdaki bağın kopuşundan ötürü yaptığını biliyorum. Eşimin yardımı yok denecek kadar az. Hatta herseyi yemek, temizlik camaşır, ütü ve çocukların bakımı,ödevi eksiksiz yetismemi bekliyor. Evi hergun silip süpürmemissem ' cocukları iki günde bir banyoya sokmamışsam ya da sallıyorum ogluma o gün boliporis damlasını icirmeyi unutmuşsam itinayla hatırlatıyor. Birtek ben banyoya girersem bebeğe bakıyor o kadar. Ona da en fazla 10 dakika. Sonra oğlum banyo kapısında ağlamaya başlayacağı için hızlıca girip çıkmam gerekiyor. Bütün bunlar aslında şuan aklıma gelenler. Sabırla okuyabimişseniz tesekkür ederim. artık depresyonun ötesine çıktığımı hissediyorum. Delirmenin arefesinde gibiyim. Sürekli nefesim daralıyor kendimi balkona zor atıyorum. Küçük oglum pesimden gelmeden önce 1-2 dakika nefeslenmeye çalışıyorum. içimde bastırmaya çalıştığım büyük bir öfke ve mutsuzluk var. Bi taraftan da çocuklarima yetememenin vicdan azabını çekiyorum. 2. Çocuğumdan önce kendimi neredeyse kusursuz bir anne gibi hissediyordum büyük oğlumla çok iyi anlaşıyorduk mutlu olduğunu hissediyordum. şimdi ise mutsuzluğunu iliklerime kadar hissediyorum. anneligim bes para etmez. Olmuyor olduramıyorum. Yapamıyorum.