- 1 Eylül 2017
- 963
- 1.248
- 38
-
- Konu Sahibi mein_traume
- #41
şuan kac yasindasiniz bilmiyorum ama benim bahsettiğim dönemlerde daha her evde telefon yok renkli televizyon zenginlerde var 2 3 tane kanal var trt disinda ozamanlar en azindan biz ve bizim etrafimizdaki kisilerin meb de boyle sikayet islerine bakan bir bolum oldugundan bile haberi yoktur yoktuda
Sivasta tum mahallenin ogretmenlerin bile birbirini tanidigi bir ortamdan cikmis Ankara gibi bir metropole gelmişsin okadar gözümüz açık değildi yani bizim zamanimiz da buyuklerimiz bizi ogretmene birakirken eti senin kemigi benim hocam derlerdi bunu cocugumu dov diye soylemezlerdi tabi
insan oyle bir ortamdan cikip boyle bir ortama girince ne oldugunu idrak edemiyor
konu sadece dayak degilki ben size burdan yaptigi diger seyleri anlatsam şok olursunuz
Ben sesinizi cikarmamissiniz,ailenize anlatmamissiniz,kendinize yazik etmissiniz diyorum. Ogretmen cocuklari kac ortalama ile mezun olurlarsa olsunlar,konumuz bu degil. Konumuz fiziksel veya psikolojik siddet goren bireylerin,yaslari kac olursa olsun bunu aileleriyle paylasmalari gerektigi. Ailelerin okumus olsun veya olmasin,cocuklarina inanmalari ve guvenmeleri gerektigi.Burada bu kadar insan yazıyor öğretmenimden dayak yedim, şöyle oldu diye hepimiz haksızız bir tek siz haklısınız, bir tek siz biliyorsunuz doğruyu.
Burayı geçtim, ekşi sözlükte de o kadar çok insan yazmış ki haksız yere yedikleri dayakları, oradaki hesabım bazı arkadaşlarım tarafından bilindiği için içimi buraya dkmek istedim. Burada bile neredeyse beni suçlu çıkaracaksınız dayak yediğim için. Kocasından dayak yiyip hakkını arayamayan kadınları suçluyorsunuz tamam da ilkokul 2. sınıf öğrencisini dayak yiyip hakkını arayamadı diye suçlamak hangi vicdanın ürünüdür anlamak mümkün değil. Sizi vicdanınızla baş başa bırakıyorum.
Benim okulumda tüm öğretmen çocukları 5.00 ile mezun olmuştu, öğretmen çocuklarını geçtim yakınları bile 5.00 ile mezun olmuştu, siz ben dayak yemedim diyorsunuz, çok şaşırtıcı bir bilgi gerçekten.
belayi butun ogretmenlere degil sadece ona okuyorum daha sonraki ve onceki egitim hayatimda cok guzel ogretmenlerle tanistim onlarin hakkini yemiyorum ayaklari taşa degmesin diyecegim ogretmenlerde var35 yasindayim. Dogma buyume Bursaliyim,Bursada okudum. Ben cocukken de cocuklar okulda dayak yerlerdi, tartaklanirdi,psikolojik siddet fazlaydi ama sikayet bolumu olmasina gerek yoktu milli egitimde,gider konusurdun yani. Ben ailelerin cocuklarina inanmalari gerektigini savunurum her zaman,yil kac olursa olsun. Aileler evlatlarini dinleseydi,evlatlar da yasadiklarini yutmayip ailelerine anlatacak kadar guclu ve ayaklari yere basan insanlar olsaydi bunlar yasanmayacakti. Ben arkadaslarimdan psikolojik siddet gordum,kosa kosa ogretmenime anlattim,care bulmadi babama gittim anlattim. Beni dinledi,kendi cocugunu dinlemesi icin bu adamin okumus olmasına hacet yok ki,baba olmasi yeterliydi. 90 yilinda bunlar gayet mumkundu.
Hayatim boyunca kimse bana aha gel bak il milli egitim mudurlugu burasi demedi. Kendi kendime gordum. Ustun yetenekli cocuk degildim,siradandim gayet. Ogretmenimden dayak yesem bu sefer oraya giderdim.
Dayak yemedim ama cok hakaret isittim,hepsini de bana yapanla yuzlestim. 94 yilinda “senden bir sey olmaz” diye benim umudumu kiran ogretmen kadinla 98 yilimda yuzlestim. Bu kadinin adini soylesem Turkiyede herkes tanir o derece unlu bir ogretmen. Hevesimi kirmasina izin vermedim, simdi gulerek hatirliyorum bela okuyarak degil. Bela okumak,hele ki bunu bu platformdan yapmak sadece ogretmen ve ogretmenlik meslegi karalamaktir,baska kimseye bir faydasi yoktur bence.
Keske konu sahibi de,ayni muameleyi goren diger uye arkadaslar da seslerini cikarsalardi bunlari yasarken. Kucuk bir cocugun umutlarini ,gururunu kirmaya kimsenin hakki yok.
Merhaba Arkadaşlar,
Bugün ailemle çocukluk anılarımdan konuşurken bu mevzu açıldı, çok canım sıkıldı, sizle paylaşmak istedim.
Biz Türkiye'nin en modern şehirlerinden birinde yaşıyorduk aslında, güya insanlarının modern olduğu falan ama ilk okulda öğretmenimden çok dayak yedim, bugün eskiler açılıp konuşulunca resmen içim acıdı, kinle doldum, keşke bir imkanım olsa da yaptıklarını ödetebilsem dedim. Küçücük çocuğa uygulanan şiddetin haklı hiçbir sebebi olamaz ama ben zaten hem çok sessiz hem de çok çalışkan bir öğrenciydim asla hiçbirini hak etmedim.
İlkokula başladığım ilk sene harika bir öğretmenim vardı, tek fiske yemedim, çok mükemmel bir hocaydı ama maalesef askere gitti. İkinci sene başka bir öğretmen verdiler, ticaretle uğraşıyordu, çoğu derse gelmez boş geçerdi, eğitimi sıfırdı. Ben çok başarılı bir öğrenciydim, soruları herkesten önce ben çözerdim, bana sen çözmeyeceksin der yasak koyardı akıl hastası. Annesi okul aile birliğinde olan bir kaç kız vardı onları hep farklı tutar sorduğu sorulara onlardan başka kimsenin cevap vermesine izin vermezdi. Bizim anne babamız eğitimli değil, maddi durumumuz da iyi değil, bize niye öğretmenlik yapsın tabi. Hiç unutmuyorum yine bir gün matematik sorusu yazdı tahtaya, bende çocuk aklı o heyecanla çözdüm, ben çözdüm öğretmenim dedim, bana sırf soruyu çözdüm diye öyle bir tokat attı ki resmen uçtum, zaten ilkokul 2 deki çocuğun boyu posu ne kadar olacak çelimsiz bir şeydim. Ondan sonra bir daha soruları hiç çözmedim tabi, amacına ulaştı.
Ödev verirdi, ben yapardım, yapmayanlara sıra dayağı atarken yapanlara da atardı. Bir tek o bir kaç kızı ayırırdı, onlar yapsa da yapmasa da dayak yemezlerdi hiç, çünkü anneleri okul aile birliğinde idi. Bu öğretmenin dükkanı çok yakın bize, şeytan diyor git saydır, sen nasıl insansın durduk yere küçücük çocuğa nasıl böyle şiddet uygularsın diye saydır diyor ama bu kadar karaktersiz bir adam zerre etkilenmez yine ben sinir olurum. Acaba mail falan mı atsam kullanıyorsa, içimde kalmasın, yaptığı pislikleri affetmeyen birisi olduğunu bilsin istiyorum.
Aslına bakarsanız ben bizim nesil içinde en şanslı olanlardanım. Ortaokulda çok iyi bir anadolu lisesi kazanıp bir daha ne psikolojik ne de fiziksel şiddet görmedim öğretmenlerimden, öğretmenlerim o kadar iyiydi ki hem insan hem eğitmen olarak, hala görüşürüz hala gurur duyarlar benle. Ama bu ilkokulda olanlar içime dert olmuş gerçekten. O yaşta ve özellikle o yıllarda hak aranamayacağını biliyorum ama hakkımı arayamamış olmak, bu ruh hastasının yaptıklarının yanına kalması dokunuyor bana.
Bu konuyla birlikte öğrencilerine dayak atan tüm öğretmenleri nefretle kınıyorum, cezalarını bir şekilde çekerler inşallah, bu dünyada olmasa bile öteki dünyada. Hiç kimse bana öğretmenlik kutsal bir meslek ama vs demesin, bende öğretmen sayılırım öğrencilerimi çok seviyorum, onlarda beni çok seviyor, hakkıyla yapamayacak olan sırf para geliyor diye yapmasın bu mesleği.
ben anneme anlatsaydim cok guzel dinlerdi çokta güzel hesap sorardi ama okadar sıkıntısı vardı ki dert edinsin istemedim sonra daha cok dert edindi kizim okumadi diye iste bunlari ozaman anlamiyorsun anlaayinca daha cok uzulecegi seylere sebep olacagimi kestirebilseydim hersey daha farkli olurmus meselaBen sesinizi cikarmamissiniz,ailenize anlatmamissiniz,kendinize yazik etmissiniz diyorum. Ogretmen cocuklari kac ortalama ile mezun olurlarsa olsunlar,konumuz bu degil. Konumuz fiziksel veya psikolojik siddet goren bireylerin,yaslari kac olursa olsun bunu aileleriyle paylasmalari gerektigi. Ailelerin okumus olsun veya olmasin,cocuklarina inanmalari ve guvenmeleri gerektigi.
Siz kucukken dusunememis sikayet etmemissiniz,simdi size yazik degil mi? Neden ailenize anlatmadiniz,korkuttular mi sizi? Tehdit mi gordunuz? Benim cok sinif arkadasim ogretmen sikayet etti,aciga aldirtti,okuldan surulmesine sebep oldu. Bunlar sanki eskiden hic yasanmiyormus gibi yazmissiniz,oyle bir sey yok.
Elbette herkesin tepkisi farkli olur. Siz yasananlara ragmen okulu birakmis dahi olsaniz gelecege umutla baglanmissiniz,bunu simdi okumak uzerine gosterdiginiz cabadan anliyorum ve takdir ediyorum,cocugunuz gercekten cok sansli.belayi butun ogretmenlere degil sadece ona okuyorum daha sonraki ve onceki egitim hayatimda cok guzel ogretmenlerle tanistim onlarin hakkini yemiyorum ayaklari taşa degmesin diyecegim ogretmenlerde var
ancak her kisinin bur olaya verecegi tepki herzaman farklidir kimisi sizin gibi yapar kimisi benim gibi bizim gibi yapar mesela bayan dayak yemis ama okumaktan vazgecmemis ama ben vazgectim siz mesela dayak yeseymissiniz sikayet edebilecek veya karsi duracak potansiyeldeymissiniz herkseten ayni tepkiyi bekleyemecegimizi bilecek yapidada bir insansiniz bence
ha bugun ayni sey bur baskasina yapilsa tepkim cok farkli olur cunku insan haklarini biliyorum biraz gec ogrendim sadece adiniza sevindim kucuk yasta insan haklari konusunda bilinlenmis olabilmeniz icin yerinizde olmayi isterdim
sivasta okudugumuz okulda ogretmenimizin yigeni bizim siniftaydi kadin sirf kayiriyor demesinler diye cocugu baska sinifa aldirdi boyle ogretmenlerde var ogretmen cocugu diye 5 veren ogretmenlerde var maalesefBende anlatıyorum bizim zamanımızda telefon bile yoktu, biz şikayet edilebildiğini bile bilmezdik diye, hanımefendi ben öğretmen çocuğuyum hiç dayak yemedim diye 3 kez yazdı Tamam anladık hanımefendi öğretmen çocuğusunuz, bir kez daha söylemenize gerek yokÖğretmen çocuğu olup nasıl dayak yiceksin zaten, senin ailenin hakkını arayabileceğini biliyor senin öğretmenin. Bu kadar empati yoksunu olmak çok üzücü bir şey gerçekten.
Ogretmen cocugu olunca da dayak yiyebilirdim,benim size anlatmaya calistigim,”neden sustunuz” kismi. Kucuk cocukken de sesinizi cikarabilirdiniz,yazik degil mi yasadiklariniza,yikilan psikolojinize?
keşke gidebilseydim evet her sey cok daha başka olurdu ama burasi bir derdim var kösesi ve inanin bu icimizde hic eskimeyen bir yaraElbette herkesin tepkisi farkli olur. Siz yasananlara ragmen okulu birakmis dahi olsaniz gelecege umutla baglanmissiniz,bunu simdi okumak uzerine gosterdiginiz cabadan anliyorum ve takdir ediyorum,cocugunuz gercekten cok sansli.
Konuda sizin bela okudugunuzu gormedim acikcasi,birkac kisiyi gordum ama,simdi buraya boyle bir konuyu acmak anca ogretmenlere karsi zaten olan nefretin daha da buyumesini sagliyor. Cok goruyorum,aman doktor boyle,aman ogretmen soyle konularini. Bir kisi aciyor,sonra kirk uye gelip evet ben de yasadim,allah belalarini versin pislikler deyip olayi daha da buyutuyor. Hic bir insanin bir baskasina uyguladigi siddeti savunacak bir insan degilim. Sikayet etmenin de fayda saglamayacagini gunumuz kosullarinda ogrendim en azindan. Ama olay eskiden yasandigi icin keske ailenize soyleseydiniz,keske mudure,milli egitime gitseydiniz dedim. Bu sebeple ben empati yoksunu ilan edildiysem,yasanan olayi 20-30 yil sonra anlatan arkadasimiz da bana hakaret etmeyi boynunun borcu kabul edebilir,benim
İcin sıkıntı yok.
Nedense bu tip paylaşımların öğretmenlere karşı nefreti tetiklemek amacıyla yapıldığını düşünüyorum. Bende bir öğretmenim, öğrencim düşse içim yanar onlar benim canlarım, hayat neşelerim. Ama yapılan bu tip paylaşımlar insanları öğretmenlere karşı nefretle doldurmak dışında hiçbir işe yaramıyor. Öyle bir noktaya geldik ki yeni tanıştığımız her veli artık iyice tanıyana kadar bize dayakçı muamelesi yapıyor. Sürekli açık arıyor, aşırı müdahil oluyor, azıcık ses yükseltsek dövmekten beter etmişiz muamelesi yapıyor ve bizler işimizi yapamaz hale geliyoruz. Dayakçı olmadığını kanıtlamak için öğretmenler öğretmen kimliğini bir kenara bırakıp öğrenci veli pohpohlayıcısı bir hale dönüştü. Medya ve senin gibiler yüzünden şuan sınıflarda velilerin ve öğretmenlerin aşırı pohpohladığı asla ses çıkaramadığı saygıdan bihaber nesiller yetişiyor. Sonra o çocuklarla toplum içinde karşılaşınca yeni nesil nereye gidiyor diye isyana başlıyorsunuz. Hatta bu nefret öyle bir yere geldi ki öğrenciler öğretmenlere şiddet göstermeye, öldürmeye başladı. Son 1 sene içinde kaç meslektaşım öğrenciler tarafından darp edilip öldürüldü haberiniz var mı? Bizzat kendi velim bana çocuğuna teşekkür vermedim diye biz hep duyuyoruz öğretmenlerin öldürüldüğünü ama ben öyle birşeye başvurmuyorum şeklinde tehditte bulundu. Ben bir öğretmenim bir veli beni tehdit edecek noktaya nasıl ulaştı, işte medyanın ve insanların böyle paylaşımları neticesinde ulaştı. Yıl 2020'ye geliyor. Bizler eskiden adını milli eğitime yazdırıp öğretmen olan ziraatçilerden değiliz. Hümanist eğitimler alıyoruz. Ve eskiden birsürü halt yemiş öğretmenlerin ceremesini daha fazla ödemek istemiyoruz. Bende bir öğrenci idim benim annem beni öğretmene eti sizin kemiği benim diye teslim etti. Çok karşı olsam da az dayak yemedim. Ama nefret etmedim ellerinden öperim o kadının şimdi bu noktadaysam onun sayesindedir. Lütfen bu söylemleri bırakın artık. Bak sanırım sende öğretmensin ya da öğretmenlik okuyorsun. Bunların ceremesini sende çekeceksin. Lütfen yeter, yeni nesil öğretmenleri canlarından dahi eden bu nefreti bitirin artık....
Ya iste hak etmis bile olsaniz ne kadar yanlis. Esas problem bizim toplumumuzdaki aile egitiminin noksanligi,ailenin ogretmenle is birligi yapmamasi, ayni safta degil de karsi saflarda yer almasi. Aileler cocuklarini hak arama konusunda egitmezlerdi eskiden. Simdi de tam tersi “ogretmen sana aaaa dese gel sikayet edelim cocugum” havasinda davraniyorlar. Ortasini bulamiyorlar hic bir sekilde.keşke gidebilseydim evet her sey cok daha başka olurdu ama burasi bir derdim var kösesi ve inanin bu icimizde hic eskimeyen bir yara
mesela atiyorum buraya birisi annemi kaybettim yazdiginda da annesini kaybetmis olanlarin acilari anilari tazeleniyor duygulari kabariyor aynı şey aslında
ben annemden abimden bir sille tokat yememis bir insanim mesela bir başkasinin haksiz yere attiğı tokatin biraktigi yarayi anlatamam
lisedede bir hocamdan tokat yedim mesela ama hak ettim o ögretmen icin kötü bir söz söyleyemem mesela
Ne kadar guzel anlatmissiniz.Nedense bu tip paylaşımların öğretmenlere karşı nefreti tetiklemek amacıyla yapıldığını düşünüyorum. Bende bir öğretmenim, öğrencim düşse içim yanar onlar benim canlarım, hayat neşelerim. Ama yapılan bu tip paylaşımlar insanları öğretmenlere karşı nefretle doldurmak dışında hiçbir işe yaramıyor. Öyle bir noktaya geldik ki yeni tanıştığımız her veli artık iyice tanıyana kadar bize dayakçı muamelesi yapıyor. Sürekli açık arıyor, aşırı müdahil oluyor, azıcık ses yükseltsek dövmekten beter etmişiz muamelesi yapıyor ve bizler işimizi yapamaz hale geliyoruz. Dayakçı olmadığını kanıtlamak için öğretmenler öğretmen kimliğini bir kenara bırakıp öğrenci veli pohpohlayıcısı bir hale dönüştü. Medya ve senin gibiler yüzünden şuan sınıflarda velilerin ve öğretmenlerin aşırı pohpohladığı asla ses çıkaramadığı saygıdan bihaber nesiller yetişiyor. Sonra o çocuklarla toplum içinde karşılaşınca yeni nesil nereye gidiyor diye isyana başlıyorsunuz. Hatta bu nefret öyle bir yere geldi ki öğrenciler öğretmenlere şiddet göstermeye, öldürmeye başladı. Son 1 sene içinde kaç meslektaşım öğrenciler tarafından darp edilip öldürüldü haberiniz var mı? Bizzat kendi velim bana çocuğuna teşekkür vermedim diye biz hep duyuyoruz öğretmenlerin öldürüldüğünü ama ben öyle birşeye başvurmuyorum şeklinde tehditte bulundu. Ben bir öğretmenim bir veli beni tehdit edecek noktaya nasıl ulaştı, işte medyanın ve insanların böyle paylaşımları neticesinde ulaştı. Yıl 2020'ye geliyor. Bizler eskiden adını milli eğitime yazdırıp öğretmen olan ziraatçilerden değiliz. Hümanist eğitimler alıyoruz. Ve eskiden birsürü halt yemiş öğretmenlerin ceremesini daha fazla ödemek istemiyoruz. Bende bir öğrenci idim benim annem beni öğretmene eti sizin kemiği benim diye teslim etti. Çok karşı olsam da az dayak yemedim. Ama nefret etmedim ellerinden öperim o kadının şimdi bu noktadaysam onun sayesindedir. Lütfen bu söylemleri bırakın artık. Bak sanırım sende öğretmensin ya da öğretmenlik okuyorsun. Bunların ceremesini sende çekeceksin. Lütfen yeter, yeni nesil öğretmenleri canlarından dahi eden bu nefreti bitirin artık....
Sen ve siz kavramlarını saygınlığa göre kullanıyorum üzgünüm. Böyle nefret söylemleri içeren, nefret dolu ve halkı galeyana getiren, kurunun yanında yaşları da yakmaya çalışan bir paylaşım kullanan birinin asla öğretmen olduğuna ve asla siz diye hitap edilmeye layık olduğuna inanmıyorum.Öncelikle bana sen diye hitap edemezsiniz, beni tanıyor musunuz ki sen diye hitap edebiliyorsunuz? Burada tek kişiye daha sen diye hitap etmedim ben, bu rahatlığı anlamam mümkün değil, bunu bir de eğitimli bir insan olarak yapıyorsunuz.
Bende öğretmenim, 50 tane öğretmenim olduysa hepsini saygıyla anıyorum hala iletişim sürdürüyorum, biri hariç. Bunu da konuda yazmışım, en başta belirtmişim. Bir tek öğretmenim böyle yaptı, şimdi düşüncelerimi paylaşayım mı onunla diye akıl danışmışım insanlara.
Siz öğretmeninizden dayak yediniz için memnunsunuz diye bende mi öyle olmak zorundayım? Ne yani bana dayak atan elleri mi öpücem, bunları dayak yiyen bir insanın yazdığına inanmak pek olası değil ama sizin tercihiniz bu demek ki, benim tercihime karışamazsınız.
Keşke önyargılarınız yüzünden direk savunmaya geçmeyip, biraz okuduğunuzu anlabilmek için çaba harcasanız.
Bu kadar zaman nasıl sabreddin pes yaniiiiii
annem benim dayak yedigimi oğrendikten sonra abimle beni hep tembihledi hakliysaniz hakkinizi konusarak arayin derdi (konusarak derdi cunku gittigimiz okulda öğretmen dövüyordu öğrenciler)Ya iste hak etmis bile olsaniz ne kadar yanlis. Esas problem bizim toplumumuzdaki aile egitiminin noksanligi,ailenin ogretmenle is birligi yapmamasi, ayni safta degil de karsi saflarda yer almasi. Aileler cocuklarini hak arama konusunda egitmezlerdi eskiden. Simdi de tam tersi “ogretmen sana aaaa dese gel sikayet edelim cocugum” havasinda davraniyorlar. Ortasini bulamiyorlar hic bir sekilde.
Sen ve siz kavramlarını saygınlığa göre kullanıyorum üzgünüm. Böyle nefret söylemleri içeren, nefret dolu ve halkı galeyana getiren, kurunun yanında yaşları da yakmaya çalışan bir paylaşım kullanan birinin asla öğretmen olduğuna ve asla siz diye hitap edilmeye layık olduğuna inanmıyorum.Mune lütfen toplum değerlerini karalayıcı nefret söylemleri içeren konular açılmasına müsade etmeyin. Bu tip konulardan hepimiz etkileniyoruz insanlar önyargı doluyor. Doğru değil.