cocuk sahibi olmadanda cok mutlu hayatini yasayan kadinlar :)))

Şimdi sen beni seviyorsun, ben seni seviyorum ya ondan öyle geliyor Doğmamış da doğmuş çocuklarımın anasıııı. Nasılsın? Nasıl geçti günün?
Yok yok gerçekten öyle.

Günüm bol gürültülü geçti şimdi sakin sakin uzanıyorum. Anneannem geldi bugün,bir kaç gün bende kalacak. Lakabı çan çan anneannemin çok konuştuğu için böle bir lakap takılmış zamanında. Çocuklar bir yandan anneannem bir yandan devrelerim yandı valla

Sarah jio'nun son kitabını almıştım başlayamadım daha. Anneannem gidince başlarım artık.

Sen nasılsın cancağızım? Uyudun mu öğlene kadar? Oğlanı gönderdikten sonra bi yatmışım 11'e kadar ohh miss
 
Tabiki okuyamamanın bahanesi olmaz,ben liseyi bitirdikten sonra işte aileye destek olma adına kısa yoldan para kazanmak için başka işlerde çalıştım okuldanda uzaklaştım kötü bir döneme denk geldi :))
Kendi çabalarımla derken açıktan okuyorum zorlanıyorum biraz,derslerde ağır olunca. Aslında kendimi geliştirmek maksadiylada bu bölümü seçtim sosyoloji son sınıftayım, bölümümü duyan aman valla bi iş bulamazsın diyor bende yine çevreye direniyorum
Annem 52 yaşında yabancı dil kurslarına gidiyor,ve belgeleri var ki babası okul okutmamış türkçe gramerleri bile bilmiyordu.o yüzden onu gördükçe umudum daha fazla artıyor
 
Bizde de var o lakap, çen çen şeklinde Dedikoducu bir teyzeye takmıştık, ama öyle böyle değil, sınır tanımaz dedikoduda, merakta. Bazı tipler vardır ya hiç utanmaz, çekinmez; geçer karşına "gece nereden geliyordun, yanındaki kız/erkek kimdi, annen dün nereye gitti?" gibi soruları sormaya kendinde hak görür öyle bir zattı. Hala da yaşıyor, dedikoduyla besleniyor kadın

Evet öğlene kadar yattım, tam 12de uyandım. Ne eksik, ne fazla

Anneannen kendi işlerini halledebiliyor mu? Maalesef benimki yapamıyor, tuvalete götürmek gerekiyor mesela, gelince kendi kendine gitmiyor farkında olmadığı için. Bir tek yemeğini yiyebilir, bir de öyle sessizce oturur. Eline gazete verince onu okur, ama kötü haberler var o sayfayı çıkarıyoruz. Kadının hayatı genelde magazin haberleriyle geçiyor
 
Anneciğine bir alkış benden. Bayılıyorum böyle kadınlara. Eşimin bir teyzesi var 65 yaşında o kurs senin bu kurs benim gezer. Benek yapma Kursu,Kuran Kursu,örgü örme Kursu bir dünya kursa gidiyor. Sosyalleşiyor,sıkılmıyor,kendini geliştiriyor ne güzel.

Kayınvalideme sende git teyzeyle diyorum yok ben sevmiyorum diyor. Bütün gün oturup kendini dinliyor,temizlik yapıyor bilmem ne. İkisinin de eşi vefat etti. Ne güzel o da gitse kafası dağılır ama yok ikna edemiyorum.
 
Helal olsun o anneye
Son sene, oh mis, en azından okul bitecek. Gerçi sonra KPSS çilesi başlayacak muhtemelen, ama olsun. Güzel çileler bunlar, meyvesini alınca ooooh iyi ki yapmışım dersiniz. Kolay gelsin demekle kolay gelmeyecek, biliyorum ama yine de kolay gelsin. Okulu son sınıfta bırakanın eline aldığı her telefon düşsün yere, parçalansın Teknolojik beddua
 
Çok teşekkür ederim
Annem çok başarılı bir öğrenciymiş,lakin dedem okuldan almış. Onunda içinde ukte olduğundan hep geliştiriyor kendini,
Dünya ekonomisi,siyaseti,sağlık her konuda çok geliştirmiş kendini,gelişmenin üniversite diplomasıyla olmayacağının kanıtı annem:)
Ondan çok şey öğreniyorum,keşke dediğin gibi bütün kadınlar o yönde olsa. Oturup kalbim sırtım diyeceklerine kendilerine meşgale bulsalar..
 
Anneannem tam bir temizlik hastasıydı eskiden. Mümkün mü dışardan gelip yürüyerek eve gireceğiz. Dizlerimiz ve dirseklerimizin üzerinde sürünerek banyoya giderdik önce böyle böyle yıprattı kendini 3 sene önce beline boydan boya platin takıldı şimdi hiç bir şey yapamıyor. Ama tuvaletine falan gidiyor tabi öyle bir yükü yok bize. Dedemi kaybettik geçen nisan ayında o yüzden pek yalnız bırakmıyoruz. Depresyona meyilli çünkü :)

Anneannene hem üzüldüm hem güldüm. Kadıncağız memleketi kim nerede ne yapmıştan ibaret görüyor desene

Kim bakıyor peki? Kaç yaşında?
 
Teşekkürler. Kavun kokusu ben siz diyeceğime sen diyorum umarım yanlış anlamazsın:))
Hahah aynen öyle olsun vallahi
 
Çocukları arasında dolaşıyor, genelde annem bakıyor. Hani en çok dışladığın çocuğa muhtaç olursun derler ya, hah işte o sözü bir kere daha doğruluyor hayat. Kendi evi ve maaşı var aslında, evi vardı daha doğrusu, satıldı. Çünkü çocuklarından bazıları bakıcıya verilecek parayı kendileri yemek istediler, ev de satılsın elimize para geçsin dediler. Hayırlı evlat diliyorum ya ben buradan hep, şahit olduklarım yüzünden.

Benim anneannem için de mahallesindekiler der ki hep "bir yürürdü, yeri sallardı" ağırlıktan bahsetmiyorlar, hani cabbar, her şeyi yapan bir kadınmış. O titizlik konusuna hiç girmeyelim, gayet steril olurdu her şey, bir doktor anneannemin evinde istediği zaman ameliyat yapabilirdi, o derece

Benim dedem de vefat etti, ikimizin de başı sağ olsun. Maalesef dedem ölünce bozuldu zaten her şey, aile dağıldı resmen. İçinde akbaba olan çocuklara gün doğdu. Öf şurada olsalardı da hazır hatırlamışken saçlarını başlarını yolsaydım azıcık
 
Kadıncağız daha hayattayken evini mi sattılar ya ne acı insanın çocuklarından bunu görmesi. Para hırsı ne kötü şeymiş. Çok üzüldüm. Allah kimseyi kimseye muhtaç etmesin.

İlerde bu duruma gelsem huzur evine giderim maaşımla valla. Kimseye minnet etmem. Aklı yerinde ama di mi?
 
Aklı yerinde ama bazen kelimeleri, cümleleri toparlayamıyor. Yoksa dediğim gibi okuma yazma hala devam, gözlerinin maşallahı var. Ya da ne bileyim ortalığa tuvaletini yapmak gibi şeyler yok. Yaşla ilgili sıkıntılar, neredeyse 90 çünkü.

Bak İzmir Narlıdere'de özel huzur evi var, çok zor girmek. İnsanlar yıllar önceden başvuruyor. Zaten para kabul etmiyorlardı (en son), malını bağışlıyorsun. Sonra da misler gibi yaşıyorsun kısmetse.

En acı olan da, en çok yardım ettiği, ev aldığı, bütün çocuklarını okuttuğu ve baktığı evlatlarından görmesi. Buna daha çok kahroluyor.
 
Dualarımda çocuklarımın işten güçten daha önce merhametli ve vicdanlı olmalarını diliyorum. Onlarla birlikte yardımlar yapıyoruz,kedileri köpekleri besliyoruz, yaşlılara yardım ediyoruz. Çocuktur anlamaz demiyorum. İnşallah başarılı olurum.

Eğer bir gün bende çocuklarımdan aynı muameleyi görsem kahrımdan ölürüm heralde

İnsan doğurduğundan ziyade emek verdiğini seviyor bence. Hiç karnımdayken ölüp bitmedim anne olacağım diye. Doğurduktan sonra oluştu sevgileri. Gittikçe kuvvetlendi bağlarımız.

Anneanneciğine Allah sağlık versin ve üzgünüm bunu söylemek zorundayım ama elden ayaktan düşürmesin. Hep derim 2 gün yatak 3. Gün toprak. İnsan Eti ağır derler ya o hesap.

Eşim ve kayınvalidem yatalak kayınpederime Bebek gibi baktılar. Üstelik çok zor ve nadir görülen bir hastalığı vardı. Ama kayınvalidem hala o zamanların depresyonuyla uğraşıyor. Çok zor Allah kimseye vermesin.

Konu nerelerden nereye geldi :) çok kasıldık gece gece :)
 
Haklısın canım, hayat işte, yeri geliyor konusu değişiyor yeri geliyor insanı oradan oraya savuruyor.

Çocuklarına aynen o şekilde devam et. Kendimden biliyorum çünkü. Önceleri annem otobüsteyken "kalk kızım, amcaya, neneye, teyzeye yer ver" diye kaldırırdı beni. Sonra da kucağına alır anlatırdı. Üstelik otobüste yer varken yapardı bunu. Kaç yaşıma geldim, hala yer veririm, kafamı çevirmem, görmezden gelemem. Kurban bayramında beni otobüsle kaç dakikalık yola gönderirdi, kucağımda poşete sarılmış koca tencere, elimde adres, et götürürdüm. Dilenen birini görünce yemek alırdı, para yerine yemek verirdik, ki hala öyleyim para vermem yiyecek alırım. Vs vs. Yani bunlar işleniyor resmen. Başka türlüsünü yapamıyorsun. Hem vicdanen olmuyor hem de annene ihanet eder gibi hissediyorsun.
Depresyon gerçekten zor. Uzun sürüyor, bambaşka bir insan olunuyor. Neyse ki sizler farkındasınız depresyonun, çoğu kişi ne yaşadığını bilmiyor bile.

Ay hadi konu değiştirelim gitmediysen.
 
Gitmedim buralardayım daha. Cevap vermezsem anla ki uyuyakaldım :):) okumayı sever misin? Benim en büyük zevkimdir kitaplar. Sadece kitap değil elime ne geçse okurum. El ilanları falan da dahil

En son Zülfü Livaneli'nin konstantiniyye otelini okudum. Okumadıysan tavsiye ederim.
 
Sevmez miyim, bayılırım. Ama kış ayları benim sabit kitaplarımın zamanı. Her sene tekrar okuduğum kitaplarım var, ama not aldım baharda bakarım. Bu sabit kitaplarıma yenilerini de eklemek istiyorum, Murathan Mungan kitaplarından bir tane daha eklemeyi düşünüyorum. Aşina değilsen yazarın kitaplarına, Yüksek Topuklar isimli kitabıyla başlamanı öneririm. Bir erkek, kadın gözüyle, kadın ağzından nasıl öyle güzel yazabilir hala çözemedim. Kitabın 2 ana karakteri var, biri kadın, biri de bir çocuk. Fazla ipucu vermeyeyim, ama emin ol zevkle okuyacaksın.

Çoook eskiden amacım okumadık kitap bırakmamaktı, popçular gibi yazar türeyince hayal olarak kaldı.
 
Eskiden bende okurdum tekrar tekrar ama uzun süredir yapmıyorum.

Kitabı listeme aldım.yeni aldığım kitap bitince okuyacağım. Yorumumu yazarım sana.

Sende listene serenad kitabını ekle. Pişman olmayacaksın ne tür kitaplar okuyorsun genelde? Var mı okuduğun bir tarz yoksa benim gibi bulduğunu okur musun?
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…