Cocuga bu gerçek ne zaman söylenmeli?

Bence gururu bir kenara bırak. Hem biyolojik baba kabul ederse hiç öğrenmeyebilir oğlun düşünsene. Ama kabul etmezse o zaman ne zaman söyleyebilirim diye düşürsün.
Bence en mantıklısı eşinin oğlunu üstüne aldıktan sonra yinede gerçeğin söylenmesi. Çünkü biraz daha büyüdüğünde öğrenirse daha kötü olur.

Babamın kuzeninin oğlu evlatlık. Çocuk 25 yaşında koca adam oldu ama ufaklığından beri hissediyor bir şeyler. Hep hırçın bir çocuk oldu bu yüzden. Hissetti ama ispatlayamadı hiç. Hala da öyle havada asılı duruyor bu mevzu.
 
Şahsi fikrim kesinlikle küçük yaşta söylenmeli büyüyünce helede ergenlik döneminde çok zor atlatır
 
Pedagogla gorusulmeli bence. Ilkokula basladiginda aile konusu islendiginde anne adi baba adi falan yaziyorlar kitaplarina. O zamana kadar belki sorun olmaz da bir ands ogrenmesi de psikolojik olarak etkileyebilir. o yuzden sanirim ilk ikula baslayacagi yaz bir pedagogla gorusmekte fayda var.
 
pedagog dicem ben de canım, pfff ne kadar zor bir durum ama ege sevgiye boğulan bir çocuk duygusal bir çöküntü yaşamadan atlatacaktır Allahın izniyle
 
Okula başlamadan konuşulması taraftarıyım. Çocuktur yaşı küçüktür diye bazı gerçeklerin saklanması çocuklarda tam tersi etki yaratıyor çünkü.Halbuki aklı iyice ermeye başladığında öğrenirse o adam ortada olmasa bile acaba başka konularda da benden bir şeyler saklıyorlar mı diye düşünüyorlar. Siz korumaya çalışıyorsunuz aslında ama inanın çocuklar bazı şeyleri kabullenmekte erişkinlere göre daha başarılı.Bu yüzden biran önce halledin.

Bir tanıdığımızın kızına bu durumu açıklarken süt anne arayan bebek kedilerden yola çıkılmıştı. Yavru pisicikler anneleri tarafından terk edilmiş, henüz çok çok küçüklerdi ve süt anne bulmak gerekiyordu. Çocuğa bu şekilde bir ön giriş yapılıp doğuranın değil, büyütenin anne olduğu fikri empoze edilmişti.O yavrular o annenin kendi yavruları değildi ama kendi yavrularıyla birlikte emziriyordu.Gerçekler söylendiğinde o yavru kedicikler geldi çocuğun aklına. Her pedagogun kendine göre bir yöntemi var o yüzden en az kafa karışıklığı ile atlatacak şekilde konuşacaklardır.
 
Pedagog ole görüşün en doğru kararı o verecektir
 
Kaç yaşında öğrenmesi gerekir bilemiyorum açıkçası.. Bir pedagoga danışmanızı tavsiye ederim.
Kuzenim, halamın öz annesi olmadığını komşulardan öğrenmişti ve derin bir yara almıştı.
O yüzden kimseden duymasın, sizler açıklayın çevre konuşmadan..
 
bence çok küçük, eşinide baba gibi sevmiş, o onun babası, şimdi bu kadar küçükken oğlum senin aslında baban aslında x değil y dersen bence sadece kafası karışıcak ve eşine karşı tutumu bile değişebilir belki, sen benim babam değilmişsin demeye bile başlayabilir ne kadar sevse de, bence doğru yanlış, iyi kötü olayları ve insanların ona karşı yaklaşımını ve karşılıksız sevgisini objektif olarak ölçebileceği, az buçuk mantık yürütebileceği yaşa kadar beklemeli, ama 7 olur ama 10, henüz tvde görüp anlamlandırmadığı küçük şeylerden bile inaılmaz etkilenip kabuslar korkular yaşıyolar, bence gerçekten küçük henüz, önemli olan mutsuz olmaması, babasının sevgisnden emin olması, bu yaşta sadece kafası karışır bence
 
teyzem yurttan bi çocuk aldı geçen yıl.ama daha evlatlık olduğunu söylemediler.
seneye 5 buçuk ile 6 yaş arasında kurum alıcak çocuğu ve psikologlar eşliğinde söylenicek.
kurumun açıklaması da şu : çocukların kritik dönemleri vardır.şok aile kaybı bunun gibi olayları bu dönemde yaşarlarsa hem daha kolay kabullenip hem de unuturlarmış.bilinç altına atarlarmış.onun kendi ailesi olmadığını bilir ama bi taraftan da minnet duyup hayatlarına devam ederlermiş.
ne kadar doğru bilmyiorum.ben onların yalancısıyım.daha dün bu konuşmayı yaptık kuzenimle.
 
Durumunuz çok özel ve gerçekten siz çok ama çok iyi bir anne babasınız benim gözümde
Muhakkak Pedagog eşliğinde ilerlemenizi tavsiye ediyorum.Çocuk çok ileriki yaşlarında bu tür olayları garip bir şekilde lehine çevirip sorunlar çıkartabiliyor.En iyi zamanı Pedagog söyleyecektir.
 
bırını bulduguma cok sevındım dıyemeyecegım
ama pekı kac yasında soylendı ve sıze tam olarak ne dedıler mutlaka tek seferde soylenmemıstır ama
 
evet biliyor fakat benim oglum tüp bebek yanı tedavıyle oldu
o yuzden tedavıye daır bır cok fotograf var ve ben ona anlatıyorum bunları
o yuzden ege leylekler bebek getırmezse doktor annemın karnına bebek koyacak dıyor.

bıyolojık babanın ne oldugunu bılıyormu bılmıyorum yanı bu tarz bır konusma donmuyor cunku ondan oncekı doneme daır hersey ıkımızle alakalı eskı esımlede egeyle fotografımız cok yoktu ayrılıktan sonra hepsını attık zaten o sebebten 1 yasına kadar egeyle ben sonra ortayada suankı esım cıkıyor ve baslıyor fotograflar daha gecenlerde babamın kucagına yatmısım dıyor halbukı o daha ılk tanısmalarıydı
sız burada tanıstınız demedım. cunku cok barız oluyor gıbı ama ona asla sunuda soylemıyorum evet benım karnımdaydın karnımdayken baban senı soyle sevdı boyle sevdı gıbı yalanalr soylemıyorum
 
sırf bu yuzden hala aklımın bır kosesınde acaba bır kolejemı versem dıyorum
evet mutlaka ogrenecek ama dusunsene ogretmen yasal olarak egcen babanın adını yazdırıuyormus ne kadar acı bısey olur
 
şuana kadar ege bır tuhaflık sezdımı bılmıyorum cunku bızım aıle yasantımız tamamen normal
etrafımızda bır suru akrabamız var ve bızde aıle apartmanında oturuyoruz
sadece bız degıl yanı esımın aılesıylede sık sık gorusuyoruz ve o evdede egenın kendıne aıt bır alanı var
ama bılemeyız tabıkı daha cok kucuk ve onun gıbı gormuyoruz olan bıtenı
annem ozellıkle suanda ogrenmesıen cok cok karsı aklı karısır dıyor halbukı mesela bu yaz ogrense kabul etme asamalarında ben hamıle kalsam kabul ede ede kardesıen baska gozle bakmaz
ama kardesı olduktan sonra ogrenırse belkı bır kıyaslamaya gırebılır
kaldıkı esım onları ayırmaz bılıyorum emın degılım tabıkı ama esımde egeyı cok sevıyor
daha dun gece ıste ben suanda 4 saatlık uykuyla ıse geldım ve esım bakacak cunku hasta ve ateslı
kendı bıyolojık babasının bıle yapmadıgı cok seyı yaptı esım

bazılarınız yazarken kendı ya da oz aılesı dıye ıfade etmıs bılıyorum sız oyle dusunmuyorsunuz ama bunlar benı bu kadarı bıle uzuyor . neye göre öz neye göre kendı aılesı degıl ben ondan ayrı bır hayat kurmadım kurmayacagım kuranıda affetmeyecegım.

oyle yanı kızlar yazmıssınız deger verıp cok sagolun
ınsallah hepınızın yazdıgı nıyet gıbı guzellıkle sıkıntısız atlatırız bu donemı
 
bırını bulduguma cok sevındım dıyemeyecegım
ama pekı kac yasında soylendı ve sıze tam olarak ne dedıler mutlaka tek seferde soylenmemıstır ama
hayat herkese eşit davranmıyor
okula gitmezden hemen önce söylendi. eğer amca kızı bunu bana çıtlatmasaydı belki okula başlamamı beklerlermiş. babam sonradan böyle demişti.

benim tontik teyze dediğim pedegoğa kaç kez gittik hatırlamıyorum ama 3-4 ay kadar ay devam ettik. çünkü amca kızının o sözünden sonra, beni doğurmayan ama sevgiyle şefkatle büyüten annemin gideceği yönünde içimde bir korku oluşmuştu. bunu çok net hatırlıyorum. geceleri sık sık uyanıp annemi yanıma çağırıyordum, duymazsa sessizce yanına gidip yatıyordum. amcamlarda veya babaannemde oynarken birden aklıma geliyordu, ya gittiyse deyip eve kontrole geliyordum. zannedersem öncelikle aşılması gereken konunun bu olduğunu düşündüler. ki annemden hiç ama hiç böyle bir söz duymamıştım. yani yaramazlık edersen giderim, seni sevmem gibi sözler.

bu konu aşıldıktan sonra babamın daha önce evlilik yaptığını ve benim dünyaya geldiğim söylendi. annelerle babaların bazen anlaşamadıkları, ayrıldıkları söylendi. doğuran annemin bana bakacak durumda olmadığı ve babamın bakması gerektiği. sonra babamın aşık olduğu ve büyüten annemle evlenmek istediği. büyüten annemin bana bakabilecek durumda olduğu ve beni çok sevdiği, hep seveceği. büyüten annemle ilgili sevgi-şefkat sıkıntımız olmadığı için ben bu durumu kolay kabullendim. o kadar ki biyolojik annemin beni neden görmek istemediğini bile sorgulamadım. çünkü iç dünyamda anneye dair bir eksiklik yoktu.

ama yıllar sonra beni görmek istediğinde nasıl biri olduğunu merak ettiğimden görüştüm. göz rengimi ondan almışım, babam öyle demişti. gözlerini merak ettim. nasıl baktığını vs.

bazı arkadaşlar söylenmesin demiş. bence bu çok yanlış olur ve anlayabileceği yaşta mutlaka söylenmeli. düşünün şimdi, eğer bana söylenmemiş olsaydı, biyolojik annem babamla irtibat kurmak yerine tam ergenlik çağımda doğrudan benim karşıma çıksaydı ve hiç tanımadığım bir kadın bana senin annen benim deseydi? nasıl bir travma yaşardım? dengesiz insanlar çok. eski eşinizin böyle bir dengesizlik yapmayacağına garanti verebilir misiniz? benim biyolojik annem de yıllarca beni aramamış ama hasta olmuş, aklına gelmişim. tamam babamla irtibat kurmuş, ancak reddedileceğini düşünüp doğrudan benim karşıma da çıkabilirdi. malesef herkes aynı duyarlıkta olmayabiliyor.

siz uzmanla görüştüğünüzde, uzman sizi mutlaka en doğru şekilde yönlendirecektir. bu kadar dert etmeyin. çocukla gitmeden önce kendiniz görüşün, çocukla sizi çağırdığında birlikte gidersiniz ve en uygun zaman ve zeminde anlatırsınız.
 
bu arada biyolojik annem rus asıllı bir amerikalı. onun da iki çocuğu varmış. o görüşmeden sonra e-mail yoluyla iletişim kurdu benimle. çocuklarının resimlerini gönderdi. onlara karşı da bir şey hissetmedim. şimdi nişanlandığımı biliyor ve bu yaz ülkemize tatil amacıyla tekrar gelecekmiş, çocuklarını da benimle tanıştırmak istiyormuş. olmaz demedim, ama dediğim gibi benim için onlar herhangi bir amerikalı turist. ama çocuklarını gördüğümde belki hislerim, düşüncelerim değişebilir bilemiyorum. belki çocuklarıyla iletişim kurmak isterim veya onlar benimle görüşmek isteyebilir hiç bir şey bilmiyorum.

büyüten annemin babamla ortak bir kızları var. bakın o benim kardeşim, canım, ciğerim. o da gerçeği biliyor. ama ne o, ne ben üveylik-özlük diye bir kavrama hayatımızda ve duygu dünyamızda yer vermedik, vermiyoruz. zorlama yok, doğaçlama bu şekilde oldu. belki eğitimli ve insani duyguları çok yüksek bir kadın olan büyüten annem sayesinde bunu gerçekleştirebildik.

annem için üvey diye bahsetsem herhalde günlerce ağlar, kendine gelemez. çünkü o beni doğurmasa da benim gerçek annem. diğer hanım dünyaya gelmeme vesile olan bir kadın hepsi bu.
 
bildiğim kadarıyla mahkeme yoluyla biyolojik babanın değil yetiştiren babanın soyadını alabiliyor çocuk, bence hem böylesi çocuğunuzun psikoloji açısından daha sağlıklı olabilir.
söylenmesinide 11-12 yaş gibi uygun buluyor uzmanlar, en doğrusu bir pedegog tanda ne zaman ve nasıl söylenmeli , soyadı değişmelimi değişmemelimi konusunda yardım alabilirsiniz.
 
sizi erdeminizden dolayı kutluyorum, yetiştiren annenize duyduğunuz sevgi ve saygı beni çok duygulandırdı, biyolojik annenize olan saygınızdaki herkesin yapamayacağı bir durum , bu şekilde yetişmenizde anne ve babanızın çok büyük payı var, ayrıca nişanlınızda çok şanslı sanırım
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…