boşanmak ya da boşanamayıp boş boş yaşamak

zaman yolcusu11

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
28 Ekim 2017
203
185
merhabalar kadınlar kulubü insanları.
sırf az sonra okuyacaklarınızı yazabilmek adına üyelik aldım ve geldim.
amacım belki içimi dökmek belki destek sözcükleri duymak bilmiyorum.
amaçsızca yazmak en iyisidir belki diyerek başlıyorum.
genel olarak muhafazakar bir ailede baskı altında büyüdüm. baskıdan kastım dayak yemek vs değil elbette. bireysel tercih hakkım olmadan ailemin tercihleri doğrultusunda desem daha dogru olabilir. bu da sanırım gelişimimi daha cok boyun eğme ve baskılara ses cıkarmadan önüme sunulanı yaşama şeklinde tamamlamama neden oldu. babam surat yapmasın bize kızmasın diye annem, kardeşlerim ve ben hep onun istediği şekilde yaşamaya çabaladık durduk. babam istiyor diye küçük yaşta istemeden örtündüm. yapı olarak sorun cıkmasın aman kimse üzülmesin kızmasın diye gücüm yettiğince dayanıp sabredebilen bir kişi oldum. yeri geldi hayır diyemedim. arkadaşlarımı reddedemeyip istemedigim halde yorgun olsam bile mesela görüşmeye gittim, amiri konumunda olduğum kişilere iş yaptıramadım gibi bir sürü içten beni rahatsız eden ama ses çıkaramadığım şeyler yaşadım.
genel olarak ailemde sevildim diyebilirim. ama ailemden bunu hisssettirecek bir somut şey pek görmedim. (kendilerine sorulsa aksini söyleyebilirler bilemiyorum) fiziksel olarak da bir üstünlüğüm olmayınca ergenliğim boyunca etrafımdaki insanlara özenrek bakar oldum.
erkek arkadaşım olmasını geçtim teklifte bulunan ya da arkamdan benden hoşlandığını sevdiğini duyduğum biri bile olmadı.
sonrasında üniversiteyi kazandım. ve üniversite bitene kadar aynı şekilde herhangi bir teklif vs almadım. belki böyle cümlelere dökünce basit gelebilir ama neticede beni sevdigine veya önemsediğine inandığım biri olmadı.
ciddi manada çirkin olduğumdan kendimden soğumaya ve özgüven eksikliği hissetmeye başladım.
üniversite bittikten sonra bir kaç ay görev yaptıktan sonra lisede sınıf arkdaşlarımdan olan biri ile facebooktan konusmaya başladım. aynı bölümü bitirmiş ve aynı şehirde çalışıyorduk ve bir şekilde buluştuk. bana ilgisi vs ister istemez beni etkiledi ve uyuşmadığımız özelliklerimiz olduğunu görmeme rağmen sevgili oldum. sürekli beraber vakit geçirmeye başladık. tanısalı bir ay filan olmuştu ki annemle işyerimde karşılaştılar ve tanıştırdım. annem de laf arasında iyi güzel ama böyle dolaşmayın adını koyun bu işin dedi. zaten yavastan arkadaşlarım da evlenmeye başlamıştı çevremde. bu cümle anlamsızca mutlu etti beni. daha doğru düzgün bir şey yokken ortada evlilik sözleri ilişkimizde konuşulur oldu. ve çok kısa sürede aileler tanıştı. ve bekleyeceğimiz bir sebep de olmadığından (askerlik iş kurma vs) biraz da benim ailemin evlenmeden görüşmemizin dinen uygun olmayacağı gibi nedenlerden dolayı, kısa süre içerisinde evlendik.
kısa sürmüş olsa da daha nişanlılık sürecinde anlaşamayacağımızı düşünmeye başlamıştım. hayata bakışımız ve hayattan beklentilerimiz çok farklıydı. ama bitti ayrılıyoruz diyemiyordum. yıllardır hasret çektiğim sevilme duygusunu bırakamıyordum belki de her defasında gidip konuşcam diye plan yapıp sonra hiç bi şey yok gibi konuşmaya devam ediyordum.
isteklerimiz ortak değildi ve ben o mutlu olsun diye onun isteklerine ayak uyduruyordum. çok seviyorum demek ki diyordum. o da beni seviyordu hem. bazen şöyle düşünüyorum; kız kardeşim yok annem zaten evlenmem konusunda hevesli ,o dönemde telefonlar ve whatsapp vs yok doguda bi şehirde çalışıyorum arkadaşlarımla uzun uzun konusamıyorum, yapayalnızım tek kişi o var hayatımda, kimseden akıl almadım ya da kimse beni uyarmadı bu sürede. süratli bir şekilde evlendik. neredeyse ilk günden pişmanım evlendiğime. giderek sıklıgı artan şekilde boşanmayı düşündüm. su an 7 yıllık evliyiz!
ve bu geçen süre iyice farklı insanlar olduk.
ailem zenginlikten ölmese de sevgi konusunda eksik bulsam da ortalama belki ortalama üstü bir hayat sundular bana. ve çalışmaya başladıktan sonra da zaten iyi kazanıyordum. eşim ise çok cimri biri. evlenene kadar hep alım gücümüzün altında şeylerle tamamladık düğün ve ev ihtiyaçlarımızı. evlendikten sonra da öyle ki marketten aldığımız peyniri ekmeği bile seçerken canımı sıkıyordu. evimize birinin gelmesine benim arkadaş edinmeme ya da iş yerinden bi arkadaşımla görüşmeme izin vermiyordu. tek yaptgı şey hesap yapmaktı. balayına gitmeyi geçtim maaşımızdan kesinti olacak diye izin bile almadık iki gün sonra işe döndük. evlenmeden önce yapmıs oldugum harcamalr nedeniyle kredi kartı ekstresi geldi. ve daha iki haftalık evli iken çok harcamışım diye üç gün konusmadı benimle. sonrasında da ne alıcaksam ihtiyac durumumu hesap edip ona göre almamı kontrol etti.
suratı asılmasın huzur bozulmasın diye dabrettim durdum. sürekli para biriktirip yatırım yapıyorduk. cüzdanıma harçlık gibi bir miktarsa para koyuyordu 35 tl eksilse ne aldın ki diye sorabiliyordu.
bu sürçte iş değişikliği nedeniyle bir kaç defa il değiştirdik taşındık ettik. 4. yılında evliliğimizin yine taşındık ve ben artık düzgün bir muhitte yaşamak istediğim halde gidip çamrlar içinde şehrin dışında bir evi tutmaya karar verdi. iyice boşanmayı düşünmeye başlamıştım. üzerine bir de daha kendi maaşımı kendim bir kez bile gönlümce harcamamışken hesabımdan 250 tl çekmişim diye hesap sordu. zaten cok sıkıntılı idim üstüne bir de böyle bir olay olunca boşanmaya karar verdim. daha önce hiç lafını etmemiştim boşanmanın. ve bunu ilk kez kendisi ile paylaştım. boşanmak istememi geçtim daha doğru düzgün tartışmamıştık bile. bahsettiğim gibi ben sesini çıkaramayan önüne sunulana razı olmaya çalışan yeter ki sorun çıkmasın kavga olmasın diyen ezik biriyim. herneyse para hesabı yapması üzerine ben coktandır senden boşanmayı düşünüyordum sen kalkmış bana ufak miktarların hesabını soruyorsun dedim ve bir güçle boşanmak istiyorum dedim terkettim. hiç konusmadım cünkü konussam affedeceğimi biliyordum. salak bir şekilde seven böyle yapar mı diyeceğime ama o beni seviyor! ben göre göre evlendim haksız yere onu üzüyorum diyordum. bir ay kadar sonra gidip bir avukatla görüştüm. davayı açtım. avukat eşimi aradı. mal talep etmiyor sadece anlaşamlı olsun uzamasın diye teklif etti. o da son kez benimle konussun tamam dedi. ben de konustum. çok duygusal bir konusma yaptı. ben senin mutsuz oldugunu bilmiyordum. sen bilirsin diyeceğine keşke istemiyorum deseydin. söz değişeceğim. ben senden cok memnundum gibi şeyler konusuldu. ben de her neyse deyip ayrıldım. durusma günü hakime karımı seviyorum dedi ağladı. hakim de ertelemeye gitti. bu sürede ben de bir karar verdim. ve ona gidip ben seni istemiyorum ama üzülmemen için belki sana acıdıgım için bitiremiyorum. eğer benim kendi hayatımı boşverip sadece sana acıdıgım için sana dönmemi istiyorsan dönücem dedim. o da dön dedi. ve aklıma tüküreyim ki döndüm. o zamandan sonra hiçbirşey eskisi gibi olmadı. o hiç bir şey olmamıs gibi davranmaya ben de ev arkadaşım gibi davranmaya başladık. her şeyde sen istedin deyip sorun cıkarmaya başladım. ufak da olsa değişiklikler vardı. ama benim yaşamak istediğim para harcama isteğim kalmadığı gibi uğraşları sonucunda arkadaşım da kalmamıştı.
sürekli düşünmeye sürekli sorun çıkarmaya başladım. kendimi tanıyamıyordum. bu sürede o da dini konulara takmaya başladı. zaman geçtikçe sürekli namaz kıl baskısı onu giyme bunu giy harcama israf yapma (hayır yapmak için değil yatırım için biriktiriyoruz) baskıları da ortaya cıktı.
kısacası hayata dair her konuda ters görüşlere sahip iki insandık ve makasın ucu gittikçe açılıyordu. sürekli kavga eder hale gelmiştik. bir şekilde çabalayıp çalıştım ve büyük bir ile tayinim oldu. kafa dengim olan insanlarla tanıstım. ama su an benim arkadaşlarımla dışarı cıkma hakkım yok. bir arkadaşımla görüşmek istesem mesela o bizim görüşümüze ters biri! maaşım bende olsa da hesabını vermek zorundayım (evliysek benm senin olamazmış) ! ailemden yeteri kadar dini konularda baskı gördüğüm yetmemiş gibi daha fazlasını evliyim diye hayatımda var olan adamdan görüyorum.
daha yazacak bir sürü şey var ama hepsi sığmaz uzatmanın da alemi yok.

özetleyecek olursam;
kocam cimri, okumus bir cahil ve koyu bir yobaz
ben artık bu hayattan yoruldum bıktım
istemediğim hayatı yaşayacağıma öleyim artık bile diyorum
ama yine de bitti ayrılıyoruz diyemiyorum
sebebini senelerdir anlayamıyorum ama yapamıyorum
seviyor muyum diyorum kendime. hayır. ondan bıktım. ama yine de üzülmesini (bu kez üzülmek yerine tepkisini sinirlenerek gösterecek diye düşünüyorum) görmek istemiyorum. bir anda apayrı hayatlar olsa boşanma sürüncemesiyle ugrasmadan bitebilse keşke
yaşadıklarımı anlatabileceğim kimsem yok
çaresiz bekliyorum...
 
Yaşadıkların çok zor böyle yaşamak zorunda degilsin bunları değiştirmek tamamen senin elinde senin adına çok üzüldüm
 
Yahu aglarsa aglasin ya. Gebersin tövbe tövbe. Boyle hayatmi olur. Baba evinde baski. Kocadan baski. Boşan arkadasim. Ne ailenle ne eşinle ol. Oda gitsin kendine kendi gibi ezik birini bulsun. Ben namaz kılıyorum diye kılmayan biriyle gorusemicekmiyim bu nasil bir kafa. Ayy iyi bile sabretmişsin ben okuyunca psikolojim bozuldu. Kimseye ihtiyacın yok senin. Çalışıp paranıda kazaniyorsun. Git güzel biryerde otur. Gönlünce para harca. Haftasonu tatillerine git. Kafanı dinle. Madem cebine harçlığını koyacak ne diye çalıştırıyor seni. Noldu bunca yıl çalıştığın paralar Allahaskina haberin varmi
 
Madem bosanmiyorsunuz evliliğinizi daha paylaşılır bi hale getirin. Hesap vermeyin, canınızın istediğini alın, keyfince harcayın paranızı. Para nedir ya da neden kazanılır ki zaten. Arkadaşlarınızla görüşün dışarı çıkın. Kocanız da kabul etmiyorsa bu şekilde sizi o zaman ayrılsın yani.
 
Kendi farkına varmışsın son adımı atamıyorsun .Başkalari üzülmesin diye daha ne kadar kendinden vazgeçeceksin. Ne kadar daha yaşayacaksın bu hayatı ?Hangimiz biliyoruz 1 dk sonramiz var mı? Silkelen ve kendine gel önce sen mutlu ol sonra başkalarını mutlu et. Sevmiyorsun anlasamiyorsan mutlu değilsen harekete geç ve AYRIL.
 
Sen zaten kafanda bitirmişsin mutsuzsun.kendince ipleri koparmişsin.o üzülecek diye kendini mutsuz etmenin alemi yok ama madem kolay bitiremiyorsun içinde acabaya yer kalmamasi için sana bi tavsiyede bulunacagim. kendine bi süre biç diyelimki 3 ay olsun bu süre bu süre zarfinda kendi istedigin gibi yaşamaya başla paranin hesabini eline al arada istedigin arkadaşlarinla görüş yani hayatini nasil yaşamak istiyorsan onlari yap. eşin baktin ufaktan yumuşacayak yada uyum sağlayacak gibi olursa ikinizi de bi şans daha verirsin tersi olur huzursuzluklarin artarsa ipleri koparirsin sebeplerini de ona açiklarsin nasilsa kaybedecek bişeyin yok bi de böyle dene
 
Paran var, pulun var, mesleğin var, çocuğun yok...
Bu hayatı sürdürüp ne yapacaksın?
En yakın planın çocuk doğurup sonra 'yavrim için bosanmiyorum,yuvası buyumesin' demek değilse ayril. Zaten böyle bir adamın yetiştireceği kız çocuğu senin baskılara boyun eğmek zorunda kalacak bir yavrucak olur. Senin yaşadıklarını yaşar...
Buna ne gerek var?
 

Boşanın derim ben.
Zaten hayatımızın bir bölümü istediklerinize ulaşamadan geçip gitmiş.
Bari bundan sonrası güzel olsun.
 
çocuk yapmadan boşan.. zaten kafanda bitirmişsin hani silah elinde, dogrultmussun ama tetiği çekemiyorsun.
işler daha da sarpa sarmadan bitir gitsin
 
Tekrar evlen, ev kur, eşya al. Bence eşin sırf bunlar için bile boşanmaya razı olmaz.
Nefret ediyorum cimri insandan.
Boşan ve kendi kazandığın paranın kendi keyfini sür. Paranı yemek istiyorsan ye, hayır yapmak istiyorsan hayır yap, yatırımsa yatırım. Ha yok yere atıp üstünde tepinmek istiyorsa canın, durma tepin
Madem yobaz bu adam. De bakalım artık yoruldum çalışmayacağım zaten hiç bir lüks harcamamız da yok. Çalışmama gerek de yok. Zatem sen benim çok sosyal de olmami istemiyorsun. Bundan sonra kocamın bana bakıp ihtiyaçlarımı karşılamasını istiyorum. Seninki bir u dönüşü yapar. Düşer bayılır vallahi.
Adam kendi paranı sana yedirtmiyor, bi de onunki
 
Ayrıl ve mal paylaşımı yap bence, o kadar paran birikmiştir, bir de o paralarla git yurtdışında güzel bir tatil yap. O cimrilikle peşinden gelemez zaten. Zincirlerini kırmayı öğrenememişsin ne yazık ki
 
Merhaba arkadaşım. .Öncelikle bu kadar bilinçli ve doğru düşünen kadınları burda bulmak çok mutlu ediyor beni onu söylemeliyim. ..keşke bir vesile tanışmış ve arkadaş olmuş olsaydık ki bir nebze destek olabilseydim. ..
Aslında tüm sorularınızın yanıtını vermissiniz de fiiliyata gecirmek zor gelmiş o da yetişme tarzı ve buyutulurken duyduğumuz yaşadığimiz baskılardan oluyor bence...Aileler kızlarını seviyorsa bence okumak kadar önemli olan;istemediğine razı olmak zorunda olmadığını da destekle göstermek!
Siz pek güzel yetişmiş ve bence gayet de güçlü ;farkindaligi olan neyi hakettigini bilen bir kadinsiniz. ..anlattığınız konular karakter sorunu...Geçici ya da zamanla uyum saglayacaginiz konular değil kaldı ki yeterince denemissiniz de...ben kimseye ayrıl barış deme haddinde değilim ama şunu söyleyebilirim ki;kendinizi daha fazla heder etmeyin. ..ben şu anda çalışmıyorum bazı sorunlardan dolayi...aldığım harcadığım paranın hesabı sorulmaz sorulamaz ;zira evime eşimë zarar vermeyeceğim muhakkak. ..gerek var mı bu baskıya? Lutfen ama lütfen bu kadar farkındayken yapmanız gerekenin kendinizi daha fazla işkenceye maruz bırakmayın. ..uzun salinimli işkence bu...Dilerseniz özelden yazın istediğinizde dert dinlerim dertleşmek iyidir...insanın Alevini insan alır der Anneannem. ..sevgiler size. ..haberdar edin lütfen yaşadıklarınızdan. ...Hakkinizda hayirlisi olsun dilerim....
 
Yapma kendine bunu, hayatını mahvetme...gençsin. ne babana ne bu koca bozuntusuna ihtiyacın yok. Kendi paranı bile harcayamıyorsun..yok neymiş evlilikte senin benim olmazmış!. O zaman sende onun parasını al madem. Neden hep onun oluyormuş. Aç göz adam, seninle paran için mi evlenmiş. Çocuğun var mı? yazın çok uzundu dikkat etmedim buna. Hemen boşanmalısın.
 
Siz o kadar okumuş etmiş insansınız bir psikologa bir aile danışmanına gidemediniz mi yıllar heba olmuş geçmiş. yazık, gerçekten çok yazık. Siz Din, Allah diyorsunuz, ibadet yapıyor, dinine bağlı yaşıyorsunuz ama ALLAHın size sunduğu hayatı çere çöpe musrifce harcıyorsunuz.
 
Bakin ben de aynı şeyleri yaşadım uzun yazmak yerine gözlerinizi kapatın bu adamdan çocuk istiyor musun ya da sevildiğini hissediyor musunuz, ilerde çocuğunuz olsa nasıl anne baba olursunuz, lütfen siz ailenizin size yaptığını onaylamayın ve kendinizi düşünün. Ben de çok zor karar verdim ama verdim inş sizde en doğru kararı verirsiniz. Şuan arada üzülsem de iç huzurum var, evliliği sırf kendim için yapmamıştım aile, çevre baskısı vs.ama bu karar bana ait, bundan sonra yaşayacağım herşey de daha bilinçli davranmaya söz verdim ve öyle de yapıyorum.
Bizim şer gördüğünüz şeyler hayırdır belki biz bilemeyiz rabbimiz bilir bol bol dua edin o size gerçekleri ve sizin için en iyisimi bir şekilde gösteriyor.
En kötü şey kararsızlıktır. İnş çok mutlu olursunuz
 
hepinizin yazdıklarını okudum. hepinize teşekkür ederim. öncelikle çocugum yok. çok sevmeme ve istememe rağmen önce hayatımızı düzene koyalım diye sonrasında da bi arkadaşın önerisindeki gibi çocugum olursa onu da sıkacak babası diye olmasını istemedim. şu an eşim çok istese de düşünmüyorum. çocugun evliliğe şans vermek amacıyla yapılmasını mantıksız buluyorum.
biriken paraları sormus bi arkadaş. yatırım yapıyor müteahhit arkadaşlarına veriyor filan. büyük işler yapsın çok zengin olsun insanlar buna saygı duysun (yalakalar) istiyor. sözde bu birikenler ikimiz için. ama defalarca söyledim ben bu yaşımda istediğimi yiyemiyorsam 50 yasımda havuzlu evim olsa napıyım gibisinden şeyler. ama nafile.
istifa et diyenler var. istifa etmeyi ben de istemiyorum. buraya kolay gelmedim. bir de onun eline bakarsam iyice yaşanmaz olur hayatım. su an en azından işyerinde birilerini görüyorum. bunca zamandır evimize bir ya da iki kez bir çift gelmiştir misafir olarak.
kafana göre harca diyen olmus. bu mutsuzlukla harcayasım gelmiyor. dışarı cıkma enerjimi alıyor. benmle nereye gitsem geliyor. bi şey begensem buna gerek var mı pek olmadı vs diyerek hevesimi kaçırıyor.
terapi alma önerisi olan arkadaşım, hiç düşünmez miyim defalarca düşündüm. hala düşünüyorum. kendisine söyledim bir kere. bulaşık yıkıyordum. bak ne güzel bulaşık yıka stres atarsın dedi.
3 ay deneme yap diyen arkadaşımın ve hepinizin denememiş olduğum önerilerini deneyeceğim.
tekrar teşekkürler..
 
güzel dilekleriniz için teşekkür ederim. ne yapmam gerektiğini görebiliyorum. ancak benim sorunum ayrılmayı becerememek. sanırım ayrılık sürecini yönetirken dugularıma yenilip mantığımı devre dışı bırakıyorum.
 
farzet ki 1 ay ömrün kalmış.
yine de bu hayatı devam ettirir miydin?
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…