- 20 Haziran 2024
- 846
- 871
- 48
Siz bilirsiniz o zaman. Ben annemi sildim diyorsanız kimse size zorla bir şey yaptıramaz.Tamam ama neden uğraşayım? Anneme bu iyiliği neden yapayım? Ben psikolojik, fiziksel ve ekonomik şiddete uğrarken öküzün trene baktığı gibi bakmasaydı bugün ben de çok bambaşka davranabilirdim. Daha on iki yaşında bir çocukken o adamın telefonunu karıştırıp sevgilisi ile olan fotoğraflarını göstermiştim o da bana "Yuvamı mı yıkmaya çalışıyorsun?" demişti. Şimdi acılarının kadınını oynayıp hatırlamıyorum ayağına yatıyor. Bunun yanında hâlâ delil olarak benim açtığım davada verdiğim ifadeleri sunuyorlar. Onunla hiçbir sevgi bağım yok. Onun düşünmesi lazım daha benim bu kızım yeterince hırpalandı bu işlerin içine sokmayayım diye. Ama yok. Bunun yanında konuda bahsetmiştim zaten ben akraba pisliğine bulaşmamak için bin takla atıyorum. Onlar benden vazgeçmiyor pis laflar atıyorlar.
Evet keşke koşullar da aynı olsa değil mi ? Her insanın hayata bakışı tutunacak bir şeyi olsa. Anneniz yanlış yapmış . Tutunacak tek dal evde koca olarak görmüş . Mesele affetmek ya da etmemekte değil . Şurada yapacağı en büyük savasi veriyor . Siz bunu baltaliyorsunuz. Niyetiniz de intikam almak . Kadın parasız kalmaz bir şekilde kendini idare ederdi bundan sonrası için . Bunları yuzlesebilirdiniz ailenizle. Teyzeniz haksız değil laflarinda . Açık olun en azından ki adamlar başka şahit bulsunlarAma o benim kız kardeşim değil "anne" m. Anneler çocuklarını korurlar, sahip çıkarlar ve bunu bilerek çocuk doğururlar ya hani. Hayvanlar bile yavrularını erkek olan hayvana ezdirmiyor. Hatta avlanmaya çıkmış hayvana bile kendini yem olarak atıp yavrularını koruyorlar. Siz uğrarken o da uğruyormuş ne kadar doğru şimdi?
Bu maddeyi defalarca kez okudum ama gerçekten tam olarak anlayamadım. Açabilir misiniz?Canım benim, Türk Medeni Kanunu Madde 364’ü oku. Nafaka talep etmesin annen. Git ve tanıklık yap, aranı bozma, alsın maaşını kurtul. Bir de böyle bir şeyle uğraşma, politik davranacaksın, idare edeceksin, duyma, görme, suyuna git.
Hayır aslında tam olarak böyle değil. Tanık dinletimekten vazgeçilince şayet karşı tarafın avukatı muvafakat vermezse tanığın ihrazen celbine karar verilir. Tanık olmak kamu görevi sayıldığı için kanunda sayılı nedenler dışında kamu görevinden çekilme hakkı yoktur kişinin.Bosanma davasi sahitliginde zorla goturulme yok?
Iki kez istegim ve bilgim disinda sahit yazildim, sadece beni sahit yazan avukata katılmayacağımı nezaketen bildirdim hepsi bu. Hatta taraf avukati benim adimin karsi taraf icin yildirici etken olacağını o sebeple tutmak istedigini soyledi, ben asla katılmayacağımı belirttim ve katilmadim. Yani hicbir celseye gidip hakim karsisina gecip de ben katılmayacağım demedim ama kimse de zorla goturmedi beni davaya.
Ha dediginiz sey ceza davasi ise mecbur birakilirsiniz o ayri ama bosanma da boyle bir uygulama pratikte yok. Hukukcu arkadaslar tabiiki dogrusunu yazar ama ilk elden durumu yasadigim icin yazmak istedim.
Anladim, benim sahitlik durumum olan bosanma davalarinda karsi taraf zaten istemiyordu, o zaman haklarini kullanarak zorlamadilar. Tesekkur ediyorum sayin Hakimim.Hayır aslında tam olarak böyle değil. Tanık dinletimekten vazgeçilince şayet karşı tarafın avukatı muvafakat vermezse tanığın ihrazen celbine karar verilir. Tanık olmak kamu görevi sayıldığı için kanunda sayılı nedenler dışında kamu görevinden çekilme hakkı yoktur kişinin.
Sız nasılsınız konunuzu takip Edip üzülmüştüm yorum yapmasam da,en son bı gelişme oldu mu?Ne yasadiginizi anca buraya aktarabildiginiz kadar biliyoruz, bunlar bile acı şeyler belki daha fazlasını yaşadınız hak veriyorum size. Ama anneniz de yaşadı,onunda psikolojisi çok kötüdür eminim. Biraz merhametli mi yaklassaniz? Üstelik teyzenize de hak verdim bende olsam kardeşimi sıkıntıya sokan yeğenime biraz cemkirirdim.
Evlat gibi evlerden ıraksın benceMerhabalar,
Nisan ayında annem ile babamın boşanma davası vardı. Daha önceden burada çok fazla konu açtığım için beni hatırlayan mutlaka olacaktır. Babam ile görüşmüyorum ve çok fazla kötü olay yaşatmıştı bize maalesef ki. Annem ile görüşüyorum ama kendisini de çok sevdiğim söylenemez. Açık açık da söylüyorum ona da zaten onu sevmediğimi ve yerimde başka birisi olsa onunla da asla görüşmeyeceğini. Babam bile isteye kötü bir adamdı. Bizi tehditleri ile kovup eve metresini getirmişti ve o arada iç çamaşırdan çantaya hatta pede kadar evden birçok şeyim çalınmıştı. Bu kadar görülmemiş duyulmamış derece kötü bir pislikti yani. Annem ise senelerce kocasına yaranmak için kırk takla atmış, beni hep ikinci planda bırakmış, o adamın bana yaptığı tonla haksızlığa ve kötülüğe seyirci kalmış, bana asla sahip çıkmamış bir kadındı. Sanırım onu da silsem zerre pişman olmam ama sadece tamamen kimsesiz kalmamak için silmiyorum. Her neyse bu boşanma davasına annemin avukatı beni de şahit yazmıştı. Annem boşanma davası açtıktan sonra memleketine gelmişti. Deprem olunca komşu illerden birinde ev tuttu. O dönem depremden sonra yani ben de onun memleketine atandım. Dolayısıyla annem şu an çalıştığım ilde değil ama yığınla akrabası burada. Dava da buradaki mahkemede görüldü. Ve ben mahkeme günü akşam nöbetçiydim ama mahkemeye gitmek istemediğim için yirmi dört nöbetim var gelemem diye yalan söyledim. Mantıksız bir davranıştı çünkü şahit yazılınca mecburen katılmak zorundasın ilerleyen zamanlarda zorla götürülme bile çıkabilir. Babam birinci derece yakınım olduğu için aleyhine şahitlik yapmak zorunda değilim çekilme hakkım var ama bunu da yine duruşmaya katılıp söylemek gerekiyor. O gün gitmedim çünkü gerçekten çok büyük bir bıkkınlık hissediyorum. İkisinden de bıktım. Bana bir şey vermediler hep götürdüler ve bu yaşa geldim hâlâ kene gibi yapışmış götürmek istiyorlar. Babama karşı tehdit davası açmıştım o bile seneler sonra yeni bitti. Yani gerçekten sıkıldım artık.
O günden sonra annemle kavga ettik. Öyle bir doldurmuşlar ki bana "Bana bakmak istemiyorsan şahitlik yapacaksın. Senin yüzünden mahkeme uzadı. Boşansaydım babamdan kalan maaşı alabilecektim." falan dedi. Avukat işte büyük kızın gelse bu kadar uzamazdı falan demiş. Halbuki yalan. Sürekli mesleki mazeret sunup o uzattı aslında UYAP'tan hep görüyordum. Ben asla ona bakmak zorunda olmadığımı onu sevmediğimi falan ağzıma ne geliyorsa saydırdım. Sonra yine eski iletişimimize döndük. Arada yanına gidiyordum telefonla konuşuyorduk falan. Sonra geçen hafta oraya gitmiştim ve kız kardeşim dedi ki "X Teyze sen şahitlik yapmadığın için 'Verin numarasını (Atandıktan sonra benimle kolay kolay iletişim kurmasınlar diye numaramı değiştirmiştim.) onun ağzına s****ım. İşte falan değil yalan söylüyor bu. Evlatlıktan reddet bunu. Şahitlik yapsın diğer mahkemede sonra engelle her yerden.' dedi. " dedi. Başımdan aşağıya kaynar sular döküldü. Tamam, doldurduklarını biliyordum ama bu kadar hakaret ve küfür içerikli konuştuklarını bilmiyordum. Bu da daha çocuğun duyabildikleri kim bilir daha neler neler dediler. Annem de gık diyememiş her zaman ki gibi öyle dinlemiş. Yani her zaman sen nasıl annesin beni şuna karşı savunmadın buna karşı korumadın diye kızıl kıyamet kopartırım hiç mi insanın aklı başına gelmez, huyu törpülenmez? Ve bu teyzem deprem dönemi bize el uzatan tek tük kişilerden biridir. O yüzden az da olsa sever saygı duyardım. Bu açıdan da üzüldüm. Ama şunu da söyleyeyim buna rağmen hep herkese karşı sırf bana karışmasınlar diye uzak ve mesefeli durdum. Burası deprem ili olduğu için ben geri geldiğimde her yer virandı bu yüzden kalacak yer zar zor buldum. Yine de sırf ilerleyen zamanlarda bana karışma hakkını kendilerinde bulamasınlar diye kimsenin yanında kalmadım. İlk zamanlar çalıştığım hastanenin acilinden yattım hastalık kaptım yine de gitmedim. Dedem geçen yıl vefat etti Almanya 'dan akrabalar bile geldi ben izin alamadığımı söyledim aynı şehirde olmama rağmen taziye evine gitmedim. Yani bir şehirde yalnız mücadele eden bir kadınsanız hele de arkanızda bir aile desteği yoksa ve benim doğru düzgün arkadaşım da yok belli zamanlarda yardıma illa ki ihtiyaç duyuyorsunuz. En zor zamanlarda bile onlara bulaşmadım. Ama bu yaşa geldim kendi kendime okudum atandım artık ekonomik anlamda da özgürüm ama yine de isteyen istediği lafı bana söyleyebiliyor. Dayımın da kızları var mesela ve o kadar imkanın arasında liseyi zar zor bitirdiler çok saçma sapan kişiler ama kimse onlarla böyle konuşmaya cesaret edemez. Gerçekten adam gibi bir babamın olmayışını böyle durumlarda çok fazla hissediyorum. Ve çok üzülüyorum. İş yerinde zaten yığınla problemim var bir de bunlarla canım sıkılıyor.
Anneme yine ağzıma geleni saydım. Bana "O bir cahillik etti bana neden böyle davranıyorsun?" deyip ağlamaya başladı. Teyzem olacak kadına da ağzıma geleni saymak istiyorum ama yine çıkar ilişkim araya giriyor. Ben araba almak istiyorum ve bana yardım edebilecek sadece kuzenim (Başka teyzemin kızı oluyor.) ve polis eşi var. Böyle büyük bir kavga çıkarsa bana onlar da tavır alır ve arabadan anlayan başka birini bulamam. O yüzden ona ağzıma geleni sayma seansını arabamı alma sonrasına bırakıyorum.
Bu aşamada ne yapmam gerektiğini kestiremiyorum. Diğer mahkeme de yaklaşıyor onuncu ayın başında.
Teşekkür ederim.Aynıyım değişen bişey yok,abim ilgileniyor şimdilik bişey bulamadi. Bende kendime meşgale bulup oyalaniyorum.Sız nasılsınız konunuzu takip Edip üzülmüştüm yorum yapmasam da,en son bı gelişme oldu mu?
Zaman inşallah gönlünüze su serpecek gelişmeler gösterirTeşekkür ederim.Aynıyım değişen bişey yok,abim ilgileniyor şimdilik bişey bulamadi. Bende kendime meşgale bulup oyalaniyorum.
Yukarıda bahsedilen madde ile alakalı bilginiz var mı?Hayır aslında tam olarak böyle değil. Tanık dinletimekten vazgeçilince şayet karşı tarafın avukatı muvafakat vermezse tanığın ihrazen celbine karar verilir. Tanık olmak kamu görevi sayıldığı için kanunda sayılı nedenler dışında kamu görevinden çekilme hakkı yoktur kişinin.
Teşekkür ederim çok. : )Bir annenin kızını savunmaması çok korkunç gerçekten. Kendi ayaklarının üzerinde durman da çok takdir edilesi.
Depremde insanlar tanımadığı kişilere bile yardım ettiler. Ben atanmamıştım o zaman o berbat psikoloji ile gittim gönüllü çalıştım hiç tanımadığım insanlara baktım. Ha tabi ki yardım etmek zorunda değildi. Ama etti iyilik yaptı diye canının istediğini söyleme hakkı mı oluyor? O zaman hepimiz birilerine yardım ediyoruz belirli zamanlarda böyle bir hadsizlik hakkımız mı doğuyor? Söyledikleri terbiyesizce şeyler önce işe yaramaz çocuklarına bir göz ucuyla baksa keşke. Benim için katlanmadı o adama çalışmaktan çok korktuğu için katlandı. Otuz - otuz beş yaşında bile ben bu yaştan sonra nerede çalışayım diye söyleniyordu. Ne kadınlar var merdiven silip çocuk okutan. Onların canı yok mu? Şimdi ben gece gündüz çalışıyorum mesela benim canım yok mu?Çok bencilsin! Depremde yardımı bulunan kadına bile kinlenmek ne demek? Ayrıca benim de kardeşlerim annem boşandığım kişiyle mahkememde şahitlik ettiler.gelmeselerdi düşünemiyorum ne kadar kahrolurdum. Sen böyle birinden anneni neden kurtarmadın?
Benim evladım senin gibi biri olsa kahrolurdum. Kadın sizin için katlanmış o adama ama değmezmiş
Araba yardımından kasıt kalkıp beni finanse etmeyecek. Sadece dolandırılmamam için yanımda olacaklar bu kadar.Benim annem de küçükken beni korumadı ama anne olarak hep sevgi gösterdi. Babam desen zaten her zaman zor biriydi. İçinizdeki nefret hala içinizi yakıyor ama artık olan olmuş belki de annenizin psikolojisi bozuktu sizin kadar güçlü olmayı becerememiş işte napalım. Bu yaşa kadar gelmişsiniz bu yaştan sonra da hayatınızı bu nefretle ziyan etmeyin. Görüyorsunuz işte hala geçmişi yaşamanın kimseye faydası yok. Ben olsam davaya gider anneme karşı bir insan olarak iyiliğimi yapardım. Akraba konusunda da hiç umursamayın mükemmel evlat da olsanız saçma sapan konuşurlar ama hem herkesten nefret edip ben bağımsızım diyip hem de araba alırken yardım beklemeniz tezat olmuş. Kendi arabanızı da kendiniz alın madem bu kadar asisiniz