• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Eşimden ayrılığı nasıl atlatabilirim?

Boşanma davası açtık, bir ay sonra boşanıyoruz. Kalbim paramparça. Boşanmak istemiyordum, eşimin değişmesini istiyordum. Evliliğimizin iyi yanları da vardı, ama çok sık tartışıyorduk, çoğu zaman küçük şeylerden dolayı.

Bana hakaret eder, evden kovar (sadece sözde), ağladığımda çoğu zaman beni yalnız bırakırdı. Her tartışmada boşanmaktan bahsederdi, bu da benim kaygımı inanılmaz artırdı. Çok sık ağlıyordum.

Ama iyi anılarımız da vardı. Tartışmalardan sonra bana sarılır, hediyeler alırdı, yemek yapardı. Başlarda onu hep affettim.

Son zamanlarda ise, içimdeki kırgınlıklar birikti ve neredeyse her gün kavga etmeye başladık. Artık hakaretlerine sessiz kalamıyordum, ben de ağır karşılık vermeye başladım. Kendimi eskisi gibi tutamıyordum, sanki kendimden geçmiş gibiydim son 6 ay.

Önceden olduğu gibi barışamıyorduk, ben artık yapamayacağımı söylüyordum. Onun değişmesini bekledim, ama o boşanma davası açtı.

Canım çok yanıyor, çünkü onu seviyorum ama o beni yarı yolda bırakıyor. Diğer yandan düşünüyorum, onca hakaretten sonra belki de artık birbirimizi affedemezdik.

Maddi olarak bağımsızım, kendi evim, işim, param var, çocuğumuz yok. Ama bir daha asla birini böyle sevememekten korkuyorum. Onunla konuşmaya çalıştım ama bana “Benim istediğim gibi biri değilsin, iyi bir ev hanımı olamadın, çocuk doğurmadın, o yüzden bana lazım değilsin” dedi. Ona, hakaretlerinin beni çok yıprattığını, psikolojimin mahvolduğunu, çok kötü hissettiğimi anlatmaya çalıştım ama beni dinlemedi bile…
Sevgi nasıl kalabiliyor bütün bunlardan sonra gerçekten şaşkınım
 
Boşanma davası açtık, bir ay sonra boşanıyoruz. Kalbim paramparça. Boşanmak istemiyordum, eşimin değişmesini istiyordum. Evliliğimizin iyi yanları da vardı, ama çok sık tartışıyorduk, çoğu zaman küçük şeylerden dolayı.

Bana hakaret eder, evden kovar (sadece sözde), ağladığımda çoğu zaman beni yalnız bırakırdı. Her tartışmada boşanmaktan bahsederdi, bu da benim kaygımı inanılmaz artırdı. Çok sık ağlıyordum.

Ama iyi anılarımız da vardı. Tartışmalardan sonra bana sarılır, hediyeler alırdı, yemek yapardı. Başlarda onu hep affettim.

Son zamanlarda ise, içimdeki kırgınlıklar birikti ve neredeyse her gün kavga etmeye başladık. Artık hakaretlerine sessiz kalamıyordum, ben de ağır karşılık vermeye başladım. Kendimi eskisi gibi tutamıyordum, sanki kendimden geçmiş gibiydim son 6 ay.

Önceden olduğu gibi barışamıyorduk, ben artık yapamayacağımı söylüyordum. Onun değişmesini bekledim, ama o boşanma davası açtı.

Canım çok yanıyor, çünkü onu seviyorum ama o beni yarı yolda bırakıyor. Diğer yandan düşünüyorum, onca hakaretten sonra belki de artık birbirimizi affedemezdik.

Maddi olarak bağımsızım, kendi evim, işim, param var, çocuğumuz yok. Ama bir daha asla birini böyle sevememekten korkuyorum. Onunla konuşmaya çalıştım ama bana “Benim istediğim gibi biri değilsin, iyi bir ev hanımı olamadın, çocuk doğurmadın, o yüzden bana lazım değilsin” dedi. Ona, hakaretlerinin beni çok yıprattığını, psikolojimin mahvolduğunu, çok kötü hissettiğimi anlatmaya çalıştım ama beni dinlemedi bile…
Çok tanıdık geldi hikayeniz. Ben de eşimden ayrıldım. Sebepler de bu şekildeydi. Ona göre İyi ev hanımı değildim. Kavga edince hakaret ederdi. Ben batıda doğdum büyüdüm o doğuda ilçede. Her şeye rağmen devam ettirmek için uğraştım. Beni hep ayrılıkla tehdit ederdi. Sonra barışınca yemek yapardı gönlümü alırdı. Son zamanlarda bben de uzaklaşmaya başlamıştım. Ayrı para topladım. O bana yine ayrılmak istiyorum dediğinde bu sefer daha fazla dayanamadım. Davayı ben açtım. O dönem çok kötüydüm ama şimdi neden katlanmışım ki diyorum neden izin vermişim… hiç gerek yok.. adam değil o kocan ne yazık ki..
 
Allah aşkına, Allah'ın denyosunu sevmissin sen bı kendine gel, daha karşına neler çıkar hem de nasıl seversin, yetsin bence bu kadar değer görmediğin. Kendine bunu yaptırma, kiymetlendirme şunu hayatına bak.
 
Severek evlendiğiniz için kafanızdaki profille adamın yaptıkları ters geldiği için üzüntünüz. Seviyorsa böyle yapmaz diyip sonra iyi bişey yaparak yanlışını örtbas ediyor. Sizi o kadar iyi anlıyorum ki. Önerilerim şu, ya bu sürede kafa dinleyeceksiniz.
Ya onla terapiye gidip deneyeceksiniz.
Ya devam edeceksiniz.
Yada en sonuncusunu zaten herkes demiş, onu da yapma aşamasındasınız. Adamın değişme potansiyeli var mı ona bakın duygularınızla değil mantıkla bakın.
Sizin yaşadıklarınızın başka versiyonunu yaşadım ve benim ex gönül alması özrü yoktu. Hatta özrü kabahatinden büyük davranırdı.
 
Ağzınıza sağlık hanımlar.Annemlerden yeni geldim.O kadar uykusuzum ki bütün yorumları beğenmeye üşendim.Mesaj yazayım dedim.Allah hepimizin karşısına iyi insanlar çıkarsın 🙏🌸
 
Çok severek evlendik. Ama eşim doğuda bir köyde doğup büyüdü, ben ise Avrupa’da doğup büyüdüm. İçim çok acıyor. Ama o artık beni sevmediğini ve bana ihtiyacı olmadığını söylüyor, bu da acımı daha da artırıyor. Bugün ağladım ve ona kalbimin paramparça olduğunu söyledim. Ama o bana umrumda değil, geber dedi.
Avrupada büyüyüp nasıl bu herifin seni zorbalamalarını çektin ve boşanmasa seviyorum ayağına bunu yıllarca çekecektin Size sizi boşayarak iyilik etmiş adam farkında bile değilsiniz.
Biri bana geber lafını kullanacak bende onun arkasından ağlayacam hee neyse yazmıyim banlanmak istemem.
Sizde kendinize gelin avrupada büyüdünüz madem psikolojik destek alın.
 
Çok severek evlendik. Ama eşim doğuda bir köyde doğup büyüdü, ben ise Avrupa’da doğup büyüdüm. İçim çok acıyor. Ama o artık beni sevmediğini ve bana ihtiyacı olmadığını söylüyor, bu da acımı daha da artırıyor. Bugün ağladım ve ona kalbimin paramparça olduğunu söyledim. Ama o bana umrumda değil, geber dedi.
Çok aradın mı bu adamı ?
Avrupada adam kalmadı galiba
Boşan güzelim boşan
Arkana bile bakma kaç
Şanslısın ki işin var , evin , ailen var ve çocuğun yok
 
Çok tanıdık geldi hikayeniz. Ben de eşimden ayrıldım. Sebepler de bu şekildeydi. Ona göre İyi ev hanımı değildim. Kavga edince hakaret ederdi. Ben batıda doğdum büyüdüm o doğuda ilçede. Her şeye rağmen devam ettirmek için uğraştım. Beni hep ayrılıkla tehdit ederdi. Sonra barışınca yemek yapardı gönlümü alırdı. Son zamanlarda bben de uzaklaşmaya başlamıştım. Ayrı para topladım. O bana yine ayrılmak istiyorum dediğinde bu sefer daha fazla dayanamadım. Davayı ben açtım. O dönem çok kötüydüm ama şimdi neden katlanmışım ki diyorum neden izin vermişim… hiç gerek yok.. adam değil o kocan ne yazık ki..
Mesajınızı okuduktan sonra yalnız olmadığımı hissettim ve bu bana biraz olsun rahatlık verdi. Peki siz o zor dönemi nasıl atlattınız?
 
Ama eşim doğuda bir köyde doğup büyüdü, ben ise Avrupa’da doğup büyüdüm
Avrupada bir kadını kocası evden kovmayı denesin bakalım. Hem de bir kez de değil. Kusura bakmayın sizin kafa da aynı.

Bana hakaret eder, evden kovar (sadece sözde), ağladığımda çoğu zaman beni yalnız bırakırdı. Her tartışmada boşanmaktan bahsederdi, bu da benim kaygımı inanılmaz artırdı. Çok sık ağlıyordum.
Ve hala kalkmış çok seviyorum diyorsunuz. Adam size büyük iyilik yapıyor haberiniz yok. Kusura bakmayın ama merak ediyorum bu kadar iğrenç saygısız terbiyesiz ağa-maraba kafasında kalmış mağara adamını nasıl bu kadar sevebiliyorsunuz? Evden kovdu diyorsunuz, benim dediğiniz ev mi bu? Kendinizden utanmadınız mı gururunuz kırılmadı mı eşim dediğiniz adam evden kovunca?

Gidin kendinizin canınızın kıymetine bakın. Doktora psikoloğa terapiste harcayın paranızı. Avrupada doğmuş büyümüş kadının burada işi ne, işiniz mesleğiniz sosyal hayatınız yok mu da kekonun peşine takılıp geldiniz?
 
Boşanma davası açtık, bir ay sonra boşanıyoruz. Kalbim paramparça. Boşanmak istemiyordum, eşimin değişmesini istiyordum. Evliliğimizin iyi yanları da vardı, ama çok sık tartışıyorduk, çoğu zaman küçük şeylerden dolayı.

Bana hakaret eder, evden kovar (sadece sözde), ağladığımda çoğu zaman beni yalnız bırakırdı. Her tartışmada boşanmaktan bahsederdi, bu da benim kaygımı inanılmaz artırdı. Çok sık ağlıyordum.

Ama iyi anılarımız da vardı. Tartışmalardan sonra bana sarılır, hediyeler alırdı, yemek yapardı. Başlarda onu hep affettim.

Son zamanlarda ise, içimdeki kırgınlıklar birikti ve neredeyse her gün kavga etmeye başladık. Artık hakaretlerine sessiz kalamıyordum, ben de ağır karşılık vermeye başladım. Kendimi eskisi gibi tutamıyordum, sanki kendimden geçmiş gibiydim son 6 ay.

Önceden olduğu gibi barışamıyorduk, ben artık yapamayacağımı söylüyordum. Onun değişmesini bekledim, ama o boşanma davası açtı.

Canım çok yanıyor, çünkü onu seviyorum ama o beni yarı yolda bırakıyor. Diğer yandan düşünüyorum, onca hakaretten sonra belki de artık birbirimizi affedemezdik.

Maddi olarak bağımsızım, kendi evim, işim, param var, çocuğumuz yok. Ama bir daha asla birini böyle sevememekten korkuyorum. Onunla konuşmaya çalıştım ama bana “Benim istediğim gibi biri değilsin, iyi bir ev hanımı olamadın, çocuk doğurmadın, o yüzden bana lazım değilsin” dedi. Ona, hakaretlerinin beni çok yıprattığını, psikolojimin mahvolduğunu, çok kötü hissettiğimi anlatmaya çalıştım ama beni dinlemedi bile…
Heeeeeer şeyi bir kenara bırak şu söylediği son söz bile yeterli hayatından çıkartman için
 
İlişkiler böyle olmamalı. Evlilikler dengeli ve güvenli hissettirmeli. Dibe vurmak, en küçük meseleden kavga çıkarmak, evden kovmak sonra hediyeyle, iki güzel lafla gönül alarak barışmaya çalışmak, yükseklere çıkarmak doğru değil. Eşinizin fevriliği, gaddarlığı, tahammülsüzlüğü bir hata, evet. Ama daha büyük bir hatası var. Barışmak demek değişmek demektir, çabalamak demektir. Sonuçta kendinde de hata görürsün ve ilişkiyi onarmaya gönüllüysen barışırsın. Şefkatli olmaya, empati yapmaya özen göstermesi lazımken her kavgada vitesi arttırıyorsa bence bu daha büyük bir problem. Terapi şart. Şimdi boşanmazsanız veya değişme yolunda karşılıklı ciddi adımlar atmazsanız çok yıpranırsınız ve bence pişman olursunuz. Her geçen gün ömürdendir. Ömrünüze layık bir karar verebilirsiniz umarım.
 
Boşanma davası açtık, bir ay sonra boşanıyoruz. Kalbim paramparça. Boşanmak istemiyordum, eşimin değişmesini istiyordum. Evliliğimizin iyi yanları da vardı, ama çok sık tartışıyorduk, çoğu zaman küçük şeylerden dolayı.

Bana hakaret eder, evden kovar (sadece sözde), ağladığımda çoğu zaman beni yalnız bırakırdı. Her tartışmada boşanmaktan bahsederdi, bu da benim kaygımı inanılmaz artırdı. Çok sık ağlıyordum.

Ama iyi anılarımız da vardı. Tartışmalardan sonra bana sarılır, hediyeler alırdı, yemek yapardı. Başlarda onu hep affettim.

Son zamanlarda ise, içimdeki kırgınlıklar birikti ve neredeyse her gün kavga etmeye başladık. Artık hakaretlerine sessiz kalamıyordum, ben de ağır karşılık vermeye başladım. Kendimi eskisi gibi tutamıyordum, sanki kendimden geçmiş gibiydim son 6 ay.

Önceden olduğu gibi barışamıyorduk, ben artık yapamayacağımı söylüyordum. Onun değişmesini bekledim, ama o boşanma davası açtı.

Canım çok yanıyor, çünkü onu seviyorum ama o beni yarı yolda bırakıyor. Diğer yandan düşünüyorum, onca hakaretten sonra belki de artık birbirimizi affedemezdik.

Maddi olarak bağımsızım, kendi evim, işim, param var, çocuğumuz yok. Ama bir daha asla birini böyle sevememekten korkuyorum. Onunla konuşmaya çalıştım ama bana “Benim istediğim gibi biri değilsin, iyi bir ev hanımı olamadın, çocuk doğurmadın, o yüzden bana lazım değilsin” dedi. Ona, hakaretlerinin beni çok yıprattığını, psikolojimin mahvolduğunu, çok kötü hissettiğimi anlatmaya çalıştım ama beni dinlemedi bile…
Ayrilmak en hayırlısı sevemem diyorsunuz zamaninda bende ayni şeyleri düşünmüştüm ama öyle bi seviyosunuz ki bosanip tekrar evlenip şuan mutlu olan biri olarak söylüyorum
 
Böyle berbat birini nasıl hala sevebiliyorsunuz, ben de bu kafayı anlamıyorum hiç. Adam sizi sevmiyor. Bu gerçeği kabullenip yolunuza devam edin. İkide bir kırgınım diye darlamayın. Sonra çok pişman olursunuz, keşke yapmasaydım dersiniz. İleride sizi hak eden biriyle mutlu olacağınıza eminim.
 
O sana hakaretler etmiş sen evliliğine devam etmişsin barisinca bana yemek yapiyor diye sevinmişsin.
Sen ona aynı şekilde hakaretle karşılık verince o boşanma davası açmış.
 
'Çocuk doğuramadın mı?"
Şu cümeden sonra ayaklarını yıkayıp, suyunu içse yine de affetmemen lazım! Hala boşanmama peşine misiniz?
Yapmayın! Kendinize hiç mi saygınız yok.
Onun iyi yanlarınna ne diyeyim ben yemek yaparmış.. Ay Allah razı olsun!

Siz hiç hayatınızda sevilmediniz mi? Böyle leş bir adamı bırakmakta zorluk çekiyorsunuz.
Bir de demişsiniz bir daha birini sevebilir miyim
Allah aşkına kuzum bir daha kimseyi böyle sevmeyin zaten.
Boşan git..
 
Ay lütfen birini bir daha böyle seveme! Bu sevgi değil bağımlılık duygusu. Sana hakaret eden birinden anında soğumalısın. Bir çizgin olmalı. Ben aleve bunu dersem onu kaybederim diyebilmeli karşı taraf. Boşanma davasını sen açmalıydın. Neyse kurtuluyorsun. Çocuğun da yokmuş. Yeni hayatına merhaba de kurtul şu toksik heriften
 
Back
X