- 27 Nisan 2019
- 5.131
- 13.288
Yılan gibi dilleri var, önüne geleni sokuyorlar. Baba tarafıyla nerdeyse komple küsüz zaten. Cenazeye düğüne gitmem, o şeytan ölsün, sözüm var mezarına tükürmeye gidecem.Babamın öyle bir huyu vardı aslında. Yani aşırı duygusaldı. Ruh haline göre yeri gelir “çocuklarım beni bi kenara attı, karım beni bıraktı, yapayalnız kaldım” imajı verir yeri gelir bizim hakkımızda en ufak kötü birşey konuşmazdı, konuşturmazdı. O timsahların babamı çok sevdiğini sanmıyorum. Yeğenleriyle sık görüşürdü ama hala , amca olacak şahsiyetlerle sık sık küserdi. En çok yeğen beni suçladı zaten. Babamla çok sık görüşen de oydu. Halam olacak embesil “evi ne halde gördünüz mü, niye bi gelip temizlemedin, burda babam yaşıyor demedin” gibi laflar etti. Oysa ben o evi defalarca kez temizlemiştim. Babamın komşusu vardı babamı içerde cansız halde bulan da o zaten. Asla beni suçlamadı. “Huyunu biliyordum çok aksiydi bende seni arayamadım yeni evlisin el kapısındasın bu adam sen gelsen ne tepki verecek bilmiyordum birşey yapamadım dedi. “ Ki her kızımı özledim diyişinde (sık söylermiş) amca arayayım gelsin dermiş. Babam yok istemiyorum kendi isteğiyle gelmeyecekse hiç gelmesin aramam diyormuş.
Bu dünyadan göçüp gidecek olsam en çok annemle, kardeşlerimle, sevdiklerimle geçirmek isterim son anlarımı. Çünkü ben gittikten sonra ne yaşayacaklarını bilirim. Onları bu acıya hazırlarım. Bu anlamda da babama çok kırgınım. Anne baba acısı ne demek çok iyi bilen biri olarak ne yaşayacağım zerre umurunda olmadı. Yaşarken beni üzmekle kalmayıp, ölürken de mahvetti bu vicdan azabıyla baş başa bıraktı.
Sizi de o kadar iyi anlıyorum ki. Benim akrabalarım da malesef babaanneniz gibilerle dolu. Hepsinden nefret ediyorum.
Hayat niye böyle? En yakınlarımız bile nasıl bu kadar acımasız olabiliyor? Ben neler yaşadım oysa o küçücük çocuk yüreğimle henüz. Şuan o çocuğu bulsam sarılır, ağlarım. Çok yazık. Bazen kendime çok acıyorum fakat en yakınım olacak insanlar tarafından bu denli acımasızca yargılanmak, hiçe sayılmak çok yaralıyor insanı. Dediğim gibi bu anlamda babama da sanırım kırgınım , ne yaşayacağımı önemsemedi ya da benim için ne kadar önemli olduğunu bilmiyordu, farkında değildi. Onu saçlasam mı yoksa onun için üzülsem mi , kendime mi kızsam, kendime mi üzülsem bilmiyorum.
Sizi aramama sebepleri de sizin gelmemeniz değil, babanızın hep böyle diyip ardından arama demesi. Sürekli böyle yaptığı için ciddiye almamışlar. Eee bunda da sizlik birsey yok ki.
Suçlamak değil ama herkesin ne yaptığını, neye sebep olduğunu olduğu gibi görün. Gözünüzde iyiliğini abartıp kötülüğü yok saymayın. Anne baba akraba. Hepsini. O zaman zaten başkasının sizi suçlamasınin anlamı olmayacak, babanızın kendi eliyle yaptıklarını siz yapmışsınız siz sebep Olmuşsunuz gibi düşünemeyeceksiniz.
Bakın babanızı bulan komşu bile sizi arayamamiș. Huyunu biliyor, sizi çağırıp eziyet etmesine gönlü el vermiyor. O an aklı başında davranan bir tek o varmış.
O akreplerin laflarını haketmediniz, haketmediginizi biliyorsunuz. Babanızın babalik yapmaması, o hayatı seçmesi, o hayat üzere ölmesi sizin suçunuz değildi. Küçücük bir çocuktunuz, nasıl sizin suçunuz olabilir ki?
Lütfen destek alin. Bir psikiyatrist, psikolog bulun. 4ay size ait olmayan yüklerle yaşadınız, daha fazla bunları taşımayın.
Son düzenleme: