Bazı İnsanlardan Tiksiniyorum.

Kediye köpeğe taş at diyebilen zihniyetten bende tiksiniyorum. Hoşt desen korkup kaçan canlılar,hiç insan kovalayan kedi görmedim hayatımda.
Geçen gün parkta hamile kediye tekme atan çocuk gördüm içim gitti. Ailelerde bitiyor iş kesinlikle. Benimde kızım var çocuk tekme atınca hüngür hüngür ağladı,anne kediye neden vurdu o çocuk diye.
Sokaklara,mama su için kaplar koyuyorum onları bile alıp çöpe atan insanlar var. Bırak sana ne zararı var ama yok,hain vicdansız bunlar. İnsanın elinden birşey gelmiyor,en kötüsüde bu sanırım.
 
Keşke herkes senin gibi olsa canım, bende kedilere köpeklere kötü davrananlardan nefret ediyorum. Içinde hayvansevgisi merhamet olmayan insandan koşulsuz insansevgiside beklenilmez ne yazıkki
 
yazık yavrular öyle. korkmuyorlar ki hiçbir şeyden. o yavru da muhtemelen insana alışkındı, her gören alıp mıncırdıysa korkmuyorlar insandan.
hayır, bir canlının acı çekmesi nasıl hoşlarına gidebiliyor ben bunu anlamıyorum. benim çocuğum yapsa dehşete düşerim ben şahsen. ben nasıl yetiştirdim bu caniyi diye.



bizimkiler mama açıldı mı 2 gün sonra yemezler, biz de aşağıdaki kedilere veriyoruz, onlar da sebepleniyor. dün ben indirdim. ayağına taş atılan değil, diğeri Fitnat beni kedileri beslerken gördü, atladı balkondan miyavlaya miyavlaya yanıma geldi, kendini sevdirdi, benimle birlikte yukarı çıktı, gece de benim yanımda yattı.
böyle bir canlıya hangi insan zarar verebilir aklım almıyor.
annesinin başka çocuk sevdiğini gören bir çocuk gibi, benim senin çocuğun, beni sev dedi resmen, hayvan aklıyla.
evet benim çocuğum yok. daha birkaç saatlikti bunlar ben ilk kez sevdiğimde.
benim çocuğum gibiler, gece rüyamda Şazimenti korudum hep, yavrum gibi işte. kıymetlim benim.
tamam anne olmak mükemmel bir duygudur elbette, ona asla lafım yok, ama bu kediler de benim çocuğum. sonra biri geliyor, sırf hayvan sevmiyor diye benim çocuğumun canını yakıyor.
sokakta gördüğüm hayvanı bile böyle düşünüyorsam elbette masum bir çocuğun sefalet içinde yaşaması canımı yakıyor. ikisine de üzülebiliyorum çok şükür, kalbim ikisini de alacak kadar büyük.
isteyen deli desin vallaha umurumda değil. hayvana zarar verip akıllı olmaktansa onu koruyup kollayıp deli olmayı tercih ederim, ben.

ahhh kıyamam.
çok sevindim. işte hayvan sevmek bir kere yerleşti mi içe gitmiyor bir daha. onlara da geç olmuş ama zaferi sen kazanmışsın, canım.


ahhh ben de çok istiyorum bir çocuğum olursa hayvanla büyüsün. hayvan sevsin.
hayvanla büyüyen çocuğun empati duygusu daha gelişiyor, daha mutlu oluyor, daha paylaşımcı oluyor. hayvan seven çocuk çok komik bir kere.
metroya biniyorum bir seferinde çocuk daha minnoş, annesinin kucağında etrafına bakınıyor, metronun girişinde de yavru köpek var.
ufak kız ortalığı ayağa kaldırdı "anne! bebik köpük, bebik köpük" diye. o kadar sevimliydi ki illa indi, başını okşadı hayvanın, kendi köpekten minik.



halam da hep söyler, Hz. Muhammed kedileri çok severmiş.
ben de insanlardan çok korkuyorum. şahsen hiç bana kasten zarar vermeye çalışan, kuyumu kazan bir hayvan görmedim ama insan çok gördüm.
 
bizim burada da çocuklar bir "oyun" geliştirmişti. çocuklar 12-15 yaşlarında
büyük bir köpek var Sivas Kangal kırma, sokaktan köpekleri alıyorlar, zaten insana alışkın hayvanlar, gel deyince takip ediyorlar, o hayvanları alıp bir yere bağlıyorlar, sonra da Kangal'ı üstüne salıyorlar.
öğrendiğim gibi Jandarmaya şikayet ettim (bizim burası Jandarma Bölgesi)
aileler delirdi tabii çocukların yaptığına, komutanla konuştular bıraktılar bir gece karakolda, ertesi sabah çıktığında hepsi süklüm püklümdü.
şimdi o çocuklar köpek gördü mü sokak değiştiriyor.
anlamıyorum, böyle bir vahşet bir çocuğun aklına nasıl gelir.
 
Hani bi laf vardir ya hayvanların dini olsa cehennemleri dunya, zebanileri insanlat olurdu... aynen oyle. Ben hep sunu hayal ediyorum, belki utopik ama evren icin imkansız degil: bir gun uzaydan insanlardan daha ustun bir varlik irki inse, dunyayi ve dogamizi ele gecirse bize tasma takip gezdirse, eziyet etse... belki anca bu utopyayla empati yaptırabilirsiniz cocuklara. Bu ciddi bir siddet sorunu, cunku siddet kendinden zayif olana uyguladigin guctur. Bir gun o cocuklar buyuyecek ve gucleri sadece hayvana degil insanlara da yetecek..
 
Evet peygamber efendimiz kedi cubbesinde uyumus diye cubbeyi kedinin oldugu kisimdan kesmis onu uyandirmamistir...yol kenarinda kopek olusu goren sahabe kokusundan rahaysiz olmus ama peygamberimiz disleri ne kadar da guzel degilmi demis...O'nun hayvanlara merhameti bambaska...ama gunumuz insanlari ne dini ne de insanlik adina peygamberi kadar muntazam olamiyo?
 
Ben de sokak köpeklerinden korkuyorum, daha önce saldırmışlardı yola kaçmıştım korkudan nerdeyse otobüs çarpıyordu bu yüzden korku kaldı bende. Yanıma yaklaşan bir köpek olduğunda ona zarar vermek yerine tırım tırım kaçıyorum. Bazen ben önde onlar arkada kovalaşıyoruz. Zarar vermeyi hiç düşünmedim. Çok yazık.. böyle çocuklar yetiştirmekten korkmuyor mu bu insanlar anlamıyorum.
 
Aynen canım :)
 
Haklı da olursun. Çocukta hayvanlara işkence varsa ileride sosyopat olmasından endişe edip izlemeye alıyorlar. Nasıl oldu Şaziment?
 
Haklı da olursun. Çocukta hayvanlara işkence varsa ileride sosyopat olmasından endişe edip izlemeye alıyorlar. Nasıl oldu Şaziment?
iyi oldu, patisini yalayıp duruyor sürekli,hafifçe sekiyor ama vet, demişti, birkaç gün sürer topallaması diye, bugün çocuklar yaklaştı yanına kaçtı, istemiyor yanında yabancı çok korkmuş.
tabii canım seri katillerin işe kedi köpek keserek başladıkları bilinen bir şey
 
Hayvanları sevmek zorunda değil kimse peki tamam ama hayvanlara merhamet duymak zorunda bir insan eğer insanım diyorsa. Nefret ediyorum o merhametsiz insan görünümlü yaratıklardan.
Bizim de burada var öyle manyak komşular neler çektim neler. Seni öyle iyi anlıyorum ki..
Annesiz kalan sokaktan aldığımda yirmi günlük olan yavrum vardı benim. Elimde büyümüştü koynumda uyumuştu. Bensiz bir gece kalamazdı. Tuvalete girsem kapımı zıplar açar kucağıma otururdu yine. Hiç sokak görmemişti. Anne görmediğinde yavrucuğum şu meşhur kabartma hareketini bile bilmezdi. Dört yıl beraber yaşadık böyle mutlu mesut. Kızım kızgınlığa iki kere girdi. İlkinde küçük diye kısırlaştırmamıştık. Yani apartmanı başına giydi komşuların duymaması mümkün değildi. Bir gün annem eve geliyor akşam ve ne yazık ki kızımızın apartmana çıktığını fark edemiyor. Ama yemiş nerede niye karşılamadı diye on dakikada fark ettik ve kızı aramaya apartmana çıktık. Apartman kapısı şifrelilerden ve kimse giremez dışardan. Kömürlük yok altta dükkan yok. Sokaktan kedi gelme ihtimali yokken ve kızım kızgınken geceleri canhıraş miyavladığı halde beş adım ötedeki kapı komşumuz (ki hapşursa sesi gelir sesler geçiyor kağıt gibi duvarlar. duymaması mümkün değil) benim kedim olduğunu bilmediği için benim yemişimi sokağa tekme tokat zorla atmış oğluyla. Ben o gece bağırdım çağırdım beddua okudum. Nasıl bilmezsin kedim olduğunu alt kat yada üst kat komşum değilsin duvarlarımız bir dedim. Ama adam nerden bileyim tekir kediydi girdi bi delikten sandım, tasma taksaydın dedi. O gün bugündür yüzüne bakmam ve hala da affetmem. Merhametsiz insanlar benim sokak bilmez kedimi öldürdüler. Üç gün kapıda sabahladık battaniyelerle bekledik sabaha kadar. Mamasıyla yollarda seslenip gezdik, kum abını koydum ki kokusunu bulsun gelsin diye dönmedi yavrum. Eminim öldü ve günahı bu merhametsiz komşu bozuntularında.

Alt kat komşumuzla girişte kedi beslerdik bir dönem ona da yönetici ve bu karşıı komşu pislik oluyor diye izin vermemeye çalışıyor. Benim kedimi attı yetmedi şimdi sokaktaki üç beş kedimize düşmanlar...

Çok yakın bir hayvansever dostum var. Ona öyle ömründe bir lira sadaka vermeyen cimri bir arkadaş der hep, kedi köpeğe mama parası dökene kadar bir çocuk doyur diye. Bir gün dayanamadı çocuk ben böyle yardım ediyorum. Sende benim yardımıma yön vereceğine, benim sevabıma karışacağna kendin bir çocuk doyur senin sevabın olsun dedi. Haklı.
Kendi kimseye yardım etmez insan, hayvan kimseye. Ama hayvansever birinin yaptığına karışma hakkını bulur kendine, sevabına günahına karışır.
Çocukları, bebekleri, insanları düşünmek güzel. Hayvanseverler onlarada elinden geleni yapar siz merak etmeyin. Ama başkasının yaptığına karışmak yerine, çocukları düşünüyorsanız biraz da siz yardım eli uzatın başkasına karışmak yerine.
Bunu da yapamıyorsanız bari hayvanlara da merhamet gösterin en azından zarar vermeyin yeter.
 
nasıl guzel konustun her harfıne katılıyorum
 
Ya ben mi yanlış anlıyorum? Niye kimse birşey dememiş buna? Hayvana taş atan zaten karaktersizdir, düşüncesizdir... Ama onun attığı taş ayağını topallatmış, senin yaptığın kısırlaştırma onun hayatını etkiliyor! Açıklamanda ömrü 2 yılken kısırlaşınca 4 yıl oluyor? Buna göre yaratılmış hayvan, buna göre yavrusu oluyor. Olması gereken ömrü de oymuş demekki! Senin yaptığın taş atmaktan çok daha beter bence!!!
 

Hayvanlar içgüdüsel olarak çiftleşirler. Bizim gibi planlı ve isteyerek hamile kalmazlar. Dolayısıyla taş atmakla bir tutulamaz.
Bir kedi genelde 2-3 doğum yapıyor. Yılda en az iki kez doğum yapıyor. Her yıl tek bir kediden altı bebek geliyor. Ve bu altı kedi sokakta kafasına taş yiyor, eziliyor, aç kalıyor, perişan oluyor.
Nasıl biz doğum kontrol uyguluyorsak onlara da uygulanmalı. Biz her yıl altı bebek doğursak sırf içgüdüden dolayı o kadar çocuk sokaklarda sefil olsa yine de olsun doğurun der misiniz?
Ha insan yavrusu ha hayvan yavrusu, kontrolsüz çoğalınca yine o sefil olan bebeklere yazı oluyor.
Sokaklarda sefil olacak bebekler daha büyük günahtır.
 
Kendi söylediğinle çelişiyorsun, hayvanlar insanlar gibi değil, içgüdüsel olarak çiftleşir bizim gibi değiller diyorsun. Hemen altında şu kadar bu kadar doğum yapar, şöyle olmalı hesabı yapıyorsun. Madem insandan farkı yok, müdahale etmek bize mi düşer? Yanlış anlama arkadaşım.. Gerçekten mantıklı gelmedi. Tabiki taş atmakla bir tutulamaz.. dediğim gibi taş atanın kendi cahilliği.. Ancak onların tabiatı buymuş demekki, korunmaları gerekseydi buna uygun ya akılları yada korunabilecek bir vücutları olurdu. Bu şekilde yaratılırlardı..
 

Onların dünyasını biz işgal ettik. Sokaklarda caddelerde güvenli yaşayamıyorlar. Ve demek ki çoğalmaları gerekiyor diye sokakta bir sürü kedi ve köpek olunca sizce ne oluyor? Çoğu zaman şikayetlerle barınaklara toplanıyorlar ve bir kısmı ne yazık ki uyutuluyor. Sokaktakilere her gün araba çarpıyor, çoğu sakat kalıyor, bir kısmı bakımsızlıktan daha bebekken gözleri herpesten kapanmış geziyor, çöpleri eşeliyorlar bir lokma için. Tüm bunlar bizim yüzümüzden zaten, dünyalarını biz işgal ettik şimdi ama onların doğası diyerek kenara çekilemeyiz. Çünkü doğal ortamda değiller ve sokakta sefil olan, hasta olan, sakat kalan, acı içinde ölen her bebek doğa gereği ölmüyor, bizim işgalimizden dolayı ölüyor. Kısırlaştırmak o sefil olacak, sakat kalacak, acı içinde ölecek yavrular için iyilik oluyor. Onlar şu an doğanın dengesinde yaşamıyorlar, biz doğanın işine karışamayız üresinler diyemeyiz.
Çelişki diyorsunuz cevap vermiyorsunuz ama. Siz de doğa dengesi gereği korunmayın o zaman, her sene bir çocuk dünyaya getirin. Bizde dünya ilk kurulduğunda doğum kontrolü bilmiyorduk. Neden dengeyi bozuyoruz?
Biz nasıl sokakta aç susuz perişan gezen çocuk istemediğimiz için doğum kontrolü diyorsak hayvanlarda da kontrolsüz üreme olmamalı. Kimse doğadaki kediye köpeğe karışmıyor, şehirdeki kedi köpekler zaten doğal dengede değiller. Çelişki yok burada.
 
Tabiatlarını onlara bırakırsanız evet müdahale etmek doğru değil ama doğanın dengesini bozup bir de her sene bilmem kaç kedi-köpeği kaldırım taşlarına eziyete mahkum etmek de akıl karı değil. İnsanların %90ı yemek artıklarını bile layık görmezken ne demek kısırlaştırmayın?
 
Birincisi, çelişkiden kastım; arkadaşın hem hayvanlar bizim gibi değil, hemde ha insan ha hayvan yavrusu demesi,
İkincisi, genel anlamda anlatmak istediğim insanlar kötülük yapıyor diye hayvanın hepten doğallığını etkileyecek kısırlaştırma işleminin yapılması. Mesela 2 3 yavru yada size göre olması gereken kaç yavruysa o kadar yavrusu olan hayvanı kısırlaştırıyorum demiyor konu sahibi.. Her bulduğumu kısırlaştırtıyorum diyor.. Bu da en az diğer hayvana zulmedenlerin yaptığı kadar kötü birşey diyorum.. Tuttuk bizde her bulduğumuzu kısırlaştırdık.. Bitti.. yolda hayvan kalmadı.. Sefil hayvanda kalmadı.. onların ömrü bitince ne olacak peki?

Kaç hayvan besliyorsunuz? Mesele diğer insanların bencilliği değil.. Onların bencilliğiyle kendi yaptığınızı örtpas etmek..
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…