Ablamın doğum sonrası depresyonu

Atanmış öğretmen olmuş olgun birinin kendine ev tutmasi gerekirken abla ile yaşamasi aşırı saçma.
Herkesin ablanıza yardım adı altında hiçbir sorumluluk vermemesi ve onunda almaması ayrı saçma.
Gencecik kızların ablanızın evine hizmetçi olarak gelmesi hem saçma hem üzücü. Bu nasil olay örgüsü anlamadım. Kimse olgun makul mantıklı değil. Evlenip çocuk yapan insanlar bi zahmet çocuğuna da baksin. Doğum sonrası depresyon zor bi şey o ayrı konu ama ablanızın ki artık başka bi hal almış.
 
Ablanın milyonda biri kadar kendi kıymetimi bilemedim. Lohusa depresyonunu dibine kadar yaşadım. Tek başıma kimseye bir kez kızımı bırakmadan aslanlar gibi büyüttüm. Uykusuzluk, yorgunluk, hiç bir şeye yetememe, karnını doyuramıyorsun, banyo yapamıyorsun, wc ye bile rahat girmiyorsun. Hepsi bir anda alt üst ediyor insanı. Ama hepsini aştım. Ablanıza herkes yardımcı olmuş daha ne istemiş anlamadım. Sizin içiniz rahat olsun teyze olarak herşeyi bir yere kadar yapabilirsiniz zaten. Ablanıza çok zahmet olmuş, biraz geç sorumluluk almış. İkinci çocuğu düşünmez umarım.
 
"kardeşiniz atansa " diyorum olsa da bir küçük kardeşiniz atansa, misal yani, ben nerede ablanıza gel derdiniz yazdım hanımefendi?
ben de bazı öğretmenler sınav kağıdını da mı böyle okuyor acaba yarebbim diye hayret ediyorum.

sonra kendi evinize geçmisiniz okudum
yine, yukarıda yazdığım konu o değil ki
en baştan yapaydınız şu işi hiç bu konuyu açmazdınız
 
Ben bu bunalımı yaşadım ama bu o değil. Ben her uyandığımda sadece intiharı düşündüm ve dogurdugum çocuğu kesinlikle benimseyamedim. Benim 7 ay sürdü sutumun kesilmesiyle bunalimimda bitti. Ablanin durumuna gelecek olursak evet onunda bir nevi bunalım yeni duruma alisamamak gibi etrafindakilerde üstüne çok düştükçe oda saldikca salmış
 
Alıntı seçeneğine bastım inşallah olmuştur. Güneydoğu kültürü. Evet maalesef kadınlar çok değersiz. Ve evet kızlar okumuyor. Bizim kültürümüze çok uzak bir kültür.
Bende güneydogu Anadolu'ya gelinim ama bu güney dogunun kültürü değil kesinlikle. Ablanın gelin gittigi ailenin kız çocuklarına değer vermemesi benim kaynanam bizzat benle kendisi ilgilendi tek bir kızını bile benim.yanima bırakmadı. Dogurduysan sen bakacaksın o kadar dedi.
 
Hanımefendi siz de beni hiç anlamadınız. Benden temizlik bekleyen ablamdı. Durduk yere temizlik yapmaya başlamadım yani. Bedava kaldığım için bir şey demedim sırf. Alışveriş yaparak katkı da bulunmaya çalışsam ablam gerek yok sen ev işlerini hallet derdi %100 eminim. Benim kendimi -gereksiz- bir şekilde yıpratmamın nedeni ablamın hal ve durumuydu. Başlıkta depresyonda olduğunu yazdım kimse inanmıyor. Evet şımarık ve bencildi, ama bu depresyonda olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Ablam bir nebze rahat etsin diye kendimi hırpaladım. İki sene değil bir eğitim yılı kaldım orda. Evet siz inanmak istemiyorsunuz ama ablam da eşi de benim kalmamı istiyordu. Onlara kalsa ben burdaki görevim bitene kadar yani 4 sene onlarda kalırdım. Ablam ben gidince arkamdan ağlıyordu diyorum size... Onların zaten muhabbetleri yok. Çocuk olduktan sonra muhabbetleri falan kalmadı. Benle alakası yok yani. Ben ve diğerleri gittikten sonra değil annemle o büyük olay olduktan sonra çözüldü her şey. Benim gitmem tuzu biberi oldu sadece. Annem her şeyi ablamın yüzüne vurmasaydı ben gitsem bile ablam başkalarını bulurdu yardıma gelsin diye. Hiçbir şey değişmezdi. Şuan kendisi bakıyor bebeğine kimse yok yanında bir senedir.
 
"siz de olsa kardeşiniz atansa yanıma gel diyecek gibi duruyorsunuz yani." Pardon ablam değil de kardeşinize gel dersiniz demişsiniz. Kardeşim var bu arada. Ablama da anneme de kardeşime de kimseye gel demem. Şimdi doğru bir cevap olmuştur umarım.

İlk etapta neden ablamda kaldığımı yazdım ama yine yazayım. Hiç tanımadığım bir yerde, dağın başında ücra bir ilçede tek başıma kalmak istemedim. Ablam da çok ısrar edince bir süre (en fazla bir dönem) onlarda kalırım hazır pandemi var diye düşündüm. Daha sonra ablamın hal ve durumu + ev bulamamam dolayısı ile işler planladığım gibi gitmedi ve bir eğitim yılı boyunca orda kaldım. Konu bundan ibaret.
 
İkinciyi doğurup, hastaneden gelip, birinciye yemek yapanlar; birleşelim :)
 
40 gun boyunca kayinvalidem ve annem yardima geldi. Yemegim yapıldı, evim temizlendi. 40tan sonra herkes gidince kendimi ortada kalmis gibi hissettim. Yemek, temizlik, bebek tum isler bana döndü. Bende nereden baslayacagimi bilmez haldeydim cunku uykusuzluk agir basiyordu. Ablanizin yanina surekli birisi geldigi icin sorumluluk alamamis, bebekli hayata adapte olamamis, yalniz kalmak istemedigi icin aglayip durmus. Ben dogumdan sonra 8 ay agladim. Bebek ağlardı ben ağlardım. Kizimi aglarken yatagina birakip korkmasin diye yan odaya gidip hickira hickira agladigimi bilirim. Dogum sonrasi depresyon ablanizin yasadigi gibi birsey degil. Onunki simariklik.
 
"

İlk etapta neden ablamda kaldığımı yazdım ama yine yazayım.
siz belli ki birbirine bağlı, kardeşlik ilişkisi kuvvetli bir ailesiniz. O nedenle bence ablanızda kalmanız çok normal. Her kardeş aynı ilişkide olmadığı için yadırgayanlar farklı yaklaşıyorlar.
 
İkinciyi doğurup, hastaneden gelip, birinciye yemek yapanlar; birleşelim :)
Depresyon dalga geçilecek bir konu değil anneler bunun yüzünden bebeklerini öldürüyor. Siz psikolojik olarak güçlü kadınlarmışsınız ne güzel. Ablamı savunmuyorum burda yanlış anlaşılmasın genel olarak söyledim.
 
Oğluma gebe kalmadan önce 2 zorlu ameliyat birinde ölümden döndüm.
Oğluma gebe kaldım trombofili hastası olduğumu öğrendim+ homosistein 22 degerle gebelik gecirdim.
Yaygin karı zari yapiskligi, rahmin bağırsaklara yapışması, ve sol tüpümün tamamen kistleşip bağırsağıma yapışmasından dolayı rahim ağzı kısalığı ile 20. Haftada dogum olacakken tedaviler+ yapisikliklardan dolayı kesinlikle yürüyemedim bir bacagimi sürüklüyordum dogumdan 4 ay sonra düzeldi ki ne agrilarla+ erken dogum riskinden dolayi sürekli doktor nts + doguma yaklastigim zaman bacaklarim felaket sisti kalp damar doktorları ultrasonlar yapilabilecek bisey yok agrilara o da eklendi+ dogumum cok zor oldu çünkü ameliyatta oldum tüpüm alindi rahim bağırsak askılarından ayrilamamış sıyrılarak ayrılabilmiş.
Doğumdan sonra yaşadıklarımı anlatamam.

İnanın ablanız gibi depresyona girecek vaktim olmadı.
Bu kadar etrafında pervane insanlar yardım sınırsız o gelsin bu gitsin.
Ablanız doğum yaptı diye kendi etrafında dünyayı döndürmek istemiş.
İşide artık terbiye sınırlarını zorlayacak düzeye getirmiş…

Bırakın zorluklarla başa çıkmasını öğrensin. İstediği gibi bi hayat ultra ultra ultra insanlar olmadığımız sürece yok.
 
Sizin için çok üzüldüm ama ablam da depresyon geçirdi. Şımarıklık kesinlikle var ama depresyon geçirdiği gerçeğini değiştirmiyor. Yalnız kalmamak için ağlıyor ise neden evde o kadar insan varken bile sürekli ağlıyordu?
 
işte mesela ben hiç tanımadığım şehirlerde de kendi başıma kaldım. bir yer bulması çok zor şehirlerde pansiyonda apartta orda burda da kaldım.
buna yabancı yerli bir sürü şehir dahil

ayrıca ben ablayım
kardeşimin doğumlarına annem değil ben gittim, bebelerinin ikisini de ilk kucaklamış ilk altlarını temizlemiş (sezaryandı) ilk memeye tutturmuş insan benim.
küçük boy boy kardeşim var onların da altını temizlemişliğim banyosunu yaptırmışlığım var

ben ev tutarım kardeşim gelir temizler yerleştirir
öbürü tutar ben gider temizler yerleştiririm

ama evli insanın evine, işli maaşlı yetişkin kadın olarak gidip 1 sene kalmaya o da gel dese gerek yok, anlatabiliyor muyum? şu devirde gerçekten gerek hiç yok.

ilişkiler sınırları çizilince, herkes yerini yuvasını haddini sınırını sorumluluğunu bilince daha güzel.
 
Sizin kadar cesur, özgür ve becerikli değilmişim diyerek konuyu kapatayım. Yeni mezun, aile evi dışında bir yerde uzun süre kalmamış genç bir kız olarak ilk defa uzaklara gittiğimde az da olsa tanıdık bir yerde kalmak istedim. Elimde olmayan nedenlerden dolayı işler uzadı orası ayrı. Keşke başka bir yere atansaydım yabancılık çekerdim belki, ama bunları yaşamazdım diyorum. Fakat orda ablamın yanında ben olsam da olmasam da o bunları yaşayacaktı. Bu seferde ben çok uzaktayım yardıma gelemiyorum diye onun suçluluğunu çekecektim.. biraz karakter meselesi anlayacağınız.
 
Ablan işin kolayına kaçmış bence.Ben de destek görseydim bu kadar galiba keyfini cikarirdim.Ablan abartmış ve tepkiler çok fazla olunca kendine gelmiş.İs başa düşünce ne güzel büyütüyor işte bebeğini.Depresyon olabilir ama dediğim gibi biraz da keyif yapmış gibi
 
Hayır amacım dalga geçmek değil. Biz de güçlü olmak zorunda olan kadınlarız. Doğum sonrası herkesin duygu dalgalanmaları olur. Çok normal bu. Kimisi daha ağır kimisi daha rahat geçirir.
 
aksine zamanında benim annem hiç sesini çıkartamadığı için ben gereksiz yere bi sürü ezildim
anneniz yine akıllı kadınmış tatilde ablanız şımarıklığa devam edince şöyle bir silkelemiş, ablanız da kendine gelmiş.

benim anlamadığım şey şu durumda hala ablam mı haklı ben mi haksızım diye konu açıyor olmanız

velev ki ablanız depresyondaydı siz psikiyatrist misiniz? kaldı ki anneniz silkeleyince geçecek post portum depresyonu bilmiyorum ben (psikiyatrist değilim ama bir dönem üreme sağlığı çalıştım)...
belki ilk birkaç ay zordu evet, ama o bunu suistimal etmiş, bu da çok açık. sizin bu sorgulamadaki amacınız ne?
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…