- 14 Haziran 2018
- 3.775
- 7.571
Hiçbir iş yapmadan derken? Yazdıklarımı okudunuz mu gerçekten? Bütün evin işini ben yaptım, bebekle ilgilendim, yemeğe yardım ettim. Bunları çok uzak bir ilçede çalışırken yaptım.Bırakın bunları Allah aşkına, hiçbir iş yapmadan milleti hizmetçi edinmek işinize gelmiş. yazdıklarınızda bu konuyla ilgili hiçbir tepki yok. Bir de o enişte denen iğrenç adam da siz de öğretmenmişsiniz, başkalarının çocuklarına hizmetçilik yaptırıp sonra okula nasıl eğitim vermeye gidiyorsunuz? Bırakın eğitim vermeyi, sokakta insan olarak yürümeyi bile hak etmiyorsunuz. Eve köle küçük kızlar girip çıkıyor herkesin havaı hoş, biri çocuğunu atıyor, öbürü kalçasını atıyor ev işi yapmıyor, enişte desen zaten umutsuz vaka...Bırakın bunları geçiceksiniz, kızların ailesine açarsınız gönderme istemiyorum dersiniz olur biter. 70 kişilik sülaleye de enişte açar telefonu evimde kimseyi istemiyorum rahat edemiyorum der geçer o iş orda biter. Eniştenin de işine geliyor milletin çocuğunu hizmetçi edinmek. yazıklar olsun hepinize şu yaptığınız iğrençliklere bahane aramayın bari.
Yorumunuz için çok teşekkürler öncelikle beni anlayan birinin olması beni çok mutlu etti. Size çok üzüldüm. Hikayenizi detaylı bir şekilde dinlemek isterim burada özelden yazılıyor mu bilmiyorum her zaman mesaj atabilirsinizSanki benim yaşadıklarımı yazmışsınız…Tek fark ben yeni mezundum. Aynılarını yaşadım. Yeri geldi siz oldum yeri geldi o yardım için gelen genç kızlar…Aynı memnuniyetsizlikler hatta daha fazlası…Bir şeyleri sürekli yaptığın için senin görevinmiş gibi benimsenmesi…
Ve olan bana oldu. Kendi sektörümde işe giremedim, psikolojim bozuldu, o kadar yıprandım ki… Bir başkasının yanında çalışarak yapsaydım onları, ne maddi sıkıntı çekerdim ne de psikolojim bozulurdu. Bir bakıcının eline vicdanına kalsaydı o ablanız o zaman görürdüm ben onu.
Türkiye'nin her yerinde kızlar okutuluyor zaten, çok değerliler.. bir güneydoğu böyle. Baksanıza çiçek gibi yaşıyor kadınlar, çok değerliler.Alıntı seçeneğine bastım inşallah olmuştur. Güneydoğu kültürü. Evet maalesef kadınlar çok değersiz. Ve evet kızlar okumuyor. Bizim kültürümüze çok uzak bir kültür.
Doğum sonrası depresyon diye bir şey var ve çok ciddi bir hastalık. İnsanlar bebeklerini öldürüyor bu hastalık yüzünden. Sırf siz yaşamadınız diye bu kadar empati yoksunu bir yorum yapmanız çok yanlış.Bu gelip giden kızları çözemedim ben? Niye başkasının evine gelip hizmet ediyorlar? Para mı alıyorlar karşılığında?
Ben de doğum yaptım. Kızıma kendi başıma baktım. Milyonlarca kadın gibi. Bu lohusa depresyonunu da anlamıyorum ben. Sana muhtaç bir canlı varken depresyona girmek gibi bir lüks var mı?
Ben kimseye iş yaptırmadım yazdıklarımı düzgün okuyun lütfen. Sanki ben yapmışım gibi yazıyorsunuz. Ben ablamın yerine utanmaktan kızların yüzüne bakamıyordum.Türkiye'nin her yerinde kızlar okutuluyor zaten, çok değerliler.. bir güneydoğu böyle. Baksanıza çiçek gibi yaşıyor kadınlar, çok değerliler.
Sizin eve 3 tane kız gelmiş. Onları dibine kadar çalıştırırken kültürünüze yakındı, şimdi mi uzak? Demek ki kullanma konusunda kimse bu bizim kültürümüze ters demiyor. Kızın biri lisede okuyor, ona bile bir sürü iş yaptırmışsınız. Bu kız okuyor dememişsiniz, ama gel gelelim ki "evet kızlar okumuyor" yazabiliyorsunuz. Bayılıyorum şu tespitlerinize.
Evet biz çalışkan kadınlarız. Böyle şımarıklığa insan kullanmaya alışkın değiliz. Kültür farkı.
Ya sallayin siz kendinizi kurtarın kendinizi kullandırtmayin herkes de ne hali varsa görsün. Dogum yapan kadının yanımda 1 haftadan fazla durulmaz. Durulmazki kadin bebeği ile iletişim halimde olsun. Eşi mecbur kalip yardım etsin o da olayın icinde olsun. Aksi durumun hepsi sacmalık. Siz boşverin duzeltemezsiniz ama kendinizi kullandırtmayın he kıskandım seni deyin geçinAblam biraz şımarıktır doğru yeni bir durum değil. Fakat onu ben düzeltecek değilim annem babam yapamamış ben mi yapacağım.. baba yok zaten annem de her şeye evet der. Annem her şeye evet derken ben nasıl karşı çıkayım bazı şeylere? Evin büyüğü evet diyor. Karşı çıkınca "kötü, kıskanç" kardeş oldum her zaman. Ablamın eşi ile evlenmesine de karşı çıktım. En başından beri içim sinmedi adama. Sana ne oluyor dediler. Kimse beni dinlemedi.
Annemin öyle patlamasına bile çok şaşırmıştım. O olay olmasaydı ablam düzelmeyecekti zaten demek ki bazen kötü şeyler olması gerekiyormuş...
Yuhh vallahi! okurken aynen böyle geçirdim içimdenMerhaba herkese. İlk defa burada konu açıyorum. Yanlış bir yere yazmıyorum umarım. Uzun oldu, ama lütfen hepsini okumadan yorum yapmayın.
Ablam 3 sene önce evlenip eşinin memleketine taşındı. Bize çok uzak bir yer. Hiç tanıdığımız falan yok orada. Ben öğretmen olarak ablamın yaşadığı ile atandım. Pandemi olduğu için okullar arada bir açılıp kapanıyordu, o nedenle çalıştığım ilçeye taşınmak yerine ablamlarda kaldım. Ben onlarda kalmaya başladığımda ablam hamileydi. Neyse, doğum zamanı geldi, ablam sezaryen ile doğum yaptı. Doğumdan bir süre önce annem de geldi. Doğumdan hemen sonra ablamın kayınvalidesi ve eniştenin tarafından genç bir kız daha geldi yardım etmek için. Sezaryen dolayısı ile ablamın ağrıları vardı, meme uçları yara olmuştu vs, iki ay boyunca annem ve kayınvalide ablama yardım etti. Ev işlerini genç kız ile ben yaptık. Ablam sadece süt veriyordu o kadar başka bir şey yapmadı. Ben o süre zarfında uzaktan eğitim yapıyordum bir de.
Kayınvalide ile genç kız gittikten hemen sonra (doğumdan iki ay sonra) annem de gitti. Ablam ben enişte ve bebek dördümüz kaldık. Onlar gittikten sonra ablam bir boşluğa düştü. 2 ay boyunca onlar bebek konusunda çok yardımcı olmuştu, o nedenle onlar gidince ne yapacağını bilmiyor gibi bir durumda idi. Bebek bakmaktan ben de hiç anlamam, o yüzden ben ev işlerini hallederek yardımcı olmaya çalışıyordum. Enişte zaten hiçbir şey yapmıyordu yardım anlamında.
Ablam bebek bakımı konusunda çok zorlanınca eniştenin tarafından başka bir genç kız geldi yardım için. Bu sefer bebeğin işlerini o yapmaya başladı. Ben ev işleri + uzaktan eğitim devam yine. Ablam ne kadar bunu kabul etmese de ben dürüstçe gördüğümü söylüyorum; bebek bakımının çoğunluğunu o genç kız yaptı. Ben zaten ev işleri. Ama ablam yine çok mutsuzdu. Depresyonda olduğu aşikardı. O sıralar okullar açılmıştı, işten ne zaman dönsem eve geldiğimde ablam ağlıyordu. Bebek büyütmek çok zor, şunu nasıl yapsam bunu ne etsem vs bana sürekli anlatıp ağlıyordu. Genç kız zaten bebekle çok ilgileniyor, ben ev işlerini yapıyorum. Daha ne yapacağımızı bilemedik. Aylar geçmişti ablam bir türlü düzelmiyordu. Ben elimden geleni yapmıyormuşum gibi hissetmeye başladım. Bebek bakmaktan gerçekten hiç anlamam çok çocuk seven biri de değilimdir sıcakkanlı bir insan değilimdir, ama ablama yardım etmek için ucundan ucundan yapmaya başladım. Uyutmak, bebişi oyalamak vs. Zamanla öğrendim.
Biz bu kadar yardım ediyoruz, ama ablam hala aynı durumda idi. O sırada bebeğe bakan genç kız bizde çok bunalmıştı evine dönmek istedi. "Sanki bir şey yaptırdık sürekli yüzü asık aman gitsin evine" gibi şeyler söyledi ablam kızın arkasından. Kız lise çağında bu arada. Oranın kültüründe kızların böyle hizmet etmesi normalmiş ama kız gerçekten küçük. Bunalması, ailesini özlemesi normal. Ablam bunu asla anlamıyordu ve sanki bunca zaman kimse ona yardım etmemiş gibi davranıyordu.
O kız gidince başka bir genç kız geldi. 20 yaşında falandı bu seferki. Yine aynı şeyler oldu. Bebeğe çoğunlukla o baktı. Bu sefer bebek bakımına ben de yardımcı oldum. (Ev işler + uzaktan eğitim devam zaten). O sıralar okullar açılmıştı yine. Benim okulum ilçede, bir saat sürüyor yol. Sabah 6'da kalkacağım 4'e kadar uyumadığımı biliyorum bebeği uyutmaya çalışırken. Enişte zaten hiç yardım etmiyor. Ablam depresyonda, kimse yardım etmiyormuş gibi davranıyor. Ne yapsak yaranamıyoruz asla. Hiç unutmuyorum bir kere tatil sonrası memleketten geldim. 17 saat otobüs yolculuğu yapmışım. Yolculuk iğrenç geçmiş (tutuyor beni) sabahın 6'sında gelmişim ablamlara. Geldim yarım saat sonra ablam "bebişi uyutur musun ben çok yoruldum" dedi. İlk defa ablama karşı çıktım orada. "Ciddi misin şuan? 17 saatlik otobüs yolculuğundan geldim bana ilk söylediğin şey bu mu?" dedim. Ablam herkesin onun etrafında dört dönmesini bekliyordu. O genç kızı gecenin bir saati kaç kere uyandırdığını biliyorum bebişi uyutsun diye. Ben utanıyordum gördükçe. Kız bakıcı değil sonuçta eniştenin tarafından biri. Akraba... Şunu da ekleyeyim kız hiç yadırgamadı bu durumu. Onların kültüründe normal çünkü (diğer kız küçük olduğu için yapamamıştı). Hizmet etmeye çok alışıklar. Mesela kız yemek sofrasında erkeklerin tabağıydı peçetesiydi çayıydı şekeri idi her şeyini o yapıyordu. Ama ben öyle bir kültürde büyümedim. "O bile yadırgamıyor, benim teyze olarak çok daha fazla yardım etmem lazım" diye hep kıyaslama yaptım kendimi çok suçlu hissettim o kadar yardım etmeme rağmen.
Belki sizlere çok ayıp gelecek ama ben gerçekten çok bunalmaya başlamıştım. Oradan kaçacak yer arıyordum. Çünkü ablam asla ne kadar yardım ettiğimizi görmüyordu. Beni diğer sinir eden şey eniştenin hiçbir şey yapmaması idi. O yardımcı olsa ablam tek başına kalmış gibi hissetmezdi diye düşünüyorum..... O kadar bunalmıştım ki. Kocaman 4+1 ev temizliği (üstünkörü yapmam detaylı yaparım haftada iki kere, diğer günler günlük temizlik, toparlama) bebeği uyutma oyalama + uzak bir ilçede okula git gel... Yemekten anlamam, ama ona bile giriştim. Daha ne yapayım ben Allah aşkına? Ama ablam sürekli ağladığı için kendimi çok suçlu hissediyordum. Memlekete gidip nefes almak için tatilleri dört gözle bekliyordum. Ben memlekete giderken ablam arkamdan ağlıyordu bildiğiniz gitme diye. Kendimi o kadar suçlu hissediyordum ki ama çok bunalmıştım. Ablama göre hep en yorulan en bunalmış oydu. Halbuki çok az şey yapıyordu! Evde ona yardım eden iki tane genç kadın vardı ya. Kimin iki tane yardımcısı var evde? Varsa söyleyin.
Gel zaman git zaman yaz tatili geldi. Ablamlar bizim memlekete geldiler. Bir ay kalacaklardı. Yardım etsin diye o genç kızı da peşinde getirdi. Evet, tatil değil yine aynı şeyler olacak diye düşündüm ve düşündüğüm gibi oldu... Ablam bu sefer gerçekten hiçbir şey yapmıyordu. Bakın gördüğümü söylüyorum. Hiçbir şey. Evin temizliğini tamamen ben yapıyordum (evde 6 tane yetişkin insan vardı çıkan pisliği siz düşünün), yemek tamamen annemde, bebek bakımı tamamen genç kızda. Ablam hiçbir şey yapmamasına rağmen sürekli yorulduğunu söylüyordu.
20 gün falan geçti. Annem bunalmaya başladı bu durumdan. Hepimiz ablamın etrafında pervane olmuştuk çünkü. Ben bir şey desem kötü ben olacağım. Çünkü ablam hemen suçlama moduna geçiyor. Sen nasıl teyzesin diye... Sonunda annem patladı ve çok büyük bir kavga oldu. "O kadar yardım ediyoruz yeter artık gidin buradan" gibisinden şeyler söyledi annem sinirle. Ablam çok sinirlendi. "Ne yaptık size çok mu yük olduk yazıklar olsun" gibisinden şeyler söyledi. Ben ikisinin de söylediklerini hafifletip yazdım... İkisi de fazla ağır konuştu. Bunun üzerine ablamlar hemen geri döndüler evlerine.
Ne kadar bunalsam da ben hiçbir zaman taraf tutmadım. Ablam ile annem o olaydan sonra küstüler. Ben hep ikisini barıştırmaya çalıştım. ikisi arasında kalmaktan o kadar bunalmıştım ki.
Okullar açılınca ablamlara dönmeden önce dedim ki "yok ben bir sene daha burada kalamam. Okullar tamamen açıldı, hem tam zamanlı okula gidip hem de o kadar işi yapamam mümkün değil" diye düşündüm. Öğretmen olmak kolay bir meslek değil. Onun üzerine ablamın durumları... Orada kalmak istemememi anlayışla karşılayın lütfen... Neyse ben ilçeye taşındım böylelikle ablamdan uzaklaştım.
Ben ablamdan uzaklaşınca + o olaydan sonra ablamda sonunda bir şeyler dank etti. Yavaş yavaş düzeldi. Şuan kimsenin yardımına ihtiyaç duymadan hayatını sürdürebiliyor. Bebişe de çok güzel bakıyor.
Bunları yazmamın nedeni içimde kalmış olmasıydı.. sizce ben haksız mıyım? Ablam mı haklı? Özellikle annelerin fikirlerini çok merak ediyorum. Bu olaylardan sonra postpartum depression (doğum sonrası depresyon)'u çok araştırdım. Ablamın kesinlikle bunu geçirdiğinden eminim. Bunu yaşamış olan annelerin fikirlerini de çok merak ediyorum.
Son dediğinize kesinlikle katılıyorum. Herkesin kapasitesi farklı bazısı psikolojik olarak bazı şeyleri kaldıramıyor ama bu kadar da olmaz ki. O bir sene boyunca ablamın evliliğini ben ve başkaları yürüttü resmen. Ama enişte hiç yardım etmedi ya, bir de biz ablama destek olmasaydık "eşim yardım etmiyor ailem de arkamda durmuyor"a dönecekti durum. Aşağı tükürsem sakal yukarı tükürsem bıyık hesabı. Neyse ki geçti şükürler olsun.Ablanıza okutun buraları lutfen. İkimci cocuk neyin olursa yaptığının depresyon degil sımarıklık bencillim oldugunu anlasın . Dogum yapmayı bu kadar abartmasınlar yanında 10 tane adam varken neyin yorgunlugu bunalımı benm basımda kimse yoktu ilk cocugum ben anamın karnından bsbek bakımını bilerek dogmadım herseyi kendim tecrube ettim yine de keske yanımda biri olsaydı yonlendirse baksa diye istedim hep . 4 gunlujken dikişli ayaga kalktım mutfagımı temizledim ne depresyın ne ben anneyim herkes bana bakacak ben dogum yaptım herkes benim kölem olacak herkes beni anlayacak herkes bana saygı duyacak demedim. Esim sagolsun bi yandan işe bi yandan evde benim yapamadıgıma kostu izinli gunlerijde kendisi yaptı yapma derdim kendi kendime yapıp iyileşmek için. Hu arada yasaklar vardı diye kimse gelemedi 23 saatlık yol dogumda ani olunca helmeyin dedim. O kucuk kızlara ve size ğzüldüm sonunda annen haddini bildirmiş sımarıga. Ama ablanız esi hiö yardımcı olmuyor diye ona şişip sizden cıkarmıs gibi olmus
Son dediğinize kesinlikle katılıyorum. Herkesin kapasitesi farklı bazısı psikolojik olarak bazı şeyleri kaldıramıyor ama bu kadar da olmaz ki. O bir sene boyunca ablamın evliliğini ben ve başkaları yürüttü resmen. Ama enişte hiç yardım etmedi ya, bir de biz ablama destek olmasaydık "eşim yardım etmiyor ailem de arkamda durmuyor"a dönecekti durum. Aşağı tükürsem sakal yukarı tükürsem bıyık hesabı. Neyse ki geçti şükürler olsun.
Ama pişman olmustur bebegimin ilk gunleriyle ben ilgilenemedim diye ben simdi kızım bğyüdükce diyorum ah o ilk günleri okadar ozledim ki emzirmesi uykusu gozlerini daha acamaması sukur her anıyla saniyesi saniyesine ilgilendigim için hiç pişmanlıgım yok ama özlemim cok ablan o anları size bırakıcagı yerde kendisi tatsaydı 4 cocuklu ana kadar tecribe sahibi olur ozguvenli dururdu. Simdi bir bebegim olsa yine kendim tek basıma bakarım öcü degil sonucta merhametli vicdanlı bir insan zaten bebege karsı son derece hssasiyetli ve nazik olur sıfır tecrubede olsa sonucta o minicik bir bebek incitmeden nasıl bakılacagını en iyi annesi bilir. Neyse gecmişl 2.olursa daha dogru davranır. Oda tüm depresyonu tum kızgınlıgı kaprisi eşinedir.Son dediğinize kesinlikle katılıyorum. Herkesin kapasitesi farklı bazısı psikolojik olarak bazı şeyleri kaldıramıyor ama bu kadar da olmaz ki. O bir sene boyunca ablamın evliliğini ben ve başkaları yürüttü resmen. Ama enişte hiç yardım etmedi ya, bir de biz ablama destek olmasaydık "eşim yardım etmiyor ailem de arkamda durmuyor"a dönecekti durum. Aşağı tükürsem sakal yukarı tükürsem bıyık hesabı. Neyse ki geçti şükürler olsun.
Bebegime bir cok anne gbi ilk gunden beri kendim baktm sezeryan oldugum halde biz neden bunalima girmedik benim gbi milyonlarca anne var ablanizin ki depresyon degil bencillik ve simariklik!Merhaba herkese. İlk defa burada konu açıyorum. Yanlış bir yere yazmıyorum umarım. Uzun oldu, ama lütfen hepsini okumadan yorum yapmayın.
Ablam 3 sene önce evlenip eşinin memleketine taşındı. Bize çok uzak bir yer. Hiç tanıdığımız falan yok orada. Ben öğretmen olarak ablamın yaşadığı ile atandım. Pandemi olduğu için okullar arada bir açılıp kapanıyordu, o nedenle çalıştığım ilçeye taşınmak yerine ablamlarda kaldım. Ben onlarda kalmaya başladığımda ablam hamileydi. Neyse, doğum zamanı geldi, ablam sezaryen ile doğum yaptı. Doğumdan bir süre önce annem de geldi. Doğumdan hemen sonra ablamın kayınvalidesi ve eniştenin tarafından genç bir kız daha geldi yardım etmek için. Sezaryen dolayısı ile ablamın ağrıları vardı, meme uçları yara olmuştu vs, iki ay boyunca annem ve kayınvalide ablama yardım etti. Ev işlerini genç kız ile ben yaptık. Ablam sadece süt veriyordu o kadar başka bir şey yapmadı. Ben o süre zarfında uzaktan eğitim yapıyordum bir de.
Kayınvalide ile genç kız gittikten hemen sonra (doğumdan iki ay sonra) annem de gitti. Ablam ben enişte ve bebek dördümüz kaldık. Onlar gittikten sonra ablam bir boşluğa düştü. 2 ay boyunca onlar bebek konusunda çok yardımcı olmuştu, o nedenle onlar gidince ne yapacağını bilmiyor gibi bir durumda idi. Bebek bakmaktan ben de hiç anlamam, o yüzden ben ev işlerini hallederek yardımcı olmaya çalışıyordum. Enişte zaten hiçbir şey yapmıyordu yardım anlamında.
Ablam bebek bakımı konusunda çok zorlanınca eniştenin tarafından başka bir genç kız geldi yardım için. Bu sefer bebeğin işlerini o yapmaya başladı. Ben ev işleri + uzaktan eğitim devam yine. Ablam ne kadar bunu kabul etmese de ben dürüstçe gördüğümü söylüyorum; bebek bakımının çoğunluğunu o genç kız yaptı. Ben zaten ev işleri. Ama ablam yine çok mutsuzdu. Depresyonda olduğu aşikardı. O sıralar okullar açılmıştı, işten ne zaman dönsem eve geldiğimde ablam ağlıyordu. Bebek büyütmek çok zor, şunu nasıl yapsam bunu ne etsem vs bana sürekli anlatıp ağlıyordu. Genç kız zaten bebekle çok ilgileniyor, ben ev işlerini yapıyorum. Daha ne yapacağımızı bilemedik. Aylar geçmişti ablam bir türlü düzelmiyordu. Ben elimden geleni yapmıyormuşum gibi hissetmeye başladım. Bebek bakmaktan gerçekten hiç anlamam çok çocuk seven biri de değilimdir sıcakkanlı bir insan değilimdir, ama ablama yardım etmek için ucundan ucundan yapmaya başladım. Uyutmak, bebişi oyalamak vs. Zamanla öğrendim.
Biz bu kadar yardım ediyoruz, ama ablam hala aynı durumda idi. O sırada bebeğe bakan genç kız bizde çok bunalmıştı evine dönmek istedi. "Sanki bir şey yaptırdık sürekli yüzü asık aman gitsin evine" gibi şeyler söyledi ablam kızın arkasından. Kız lise çağında bu arada. Oranın kültüründe kızların böyle hizmet etmesi normalmiş ama kız gerçekten küçük. Bunalması, ailesini özlemesi normal. Ablam bunu asla anlamıyordu ve sanki bunca zaman kimse ona yardım etmemiş gibi davranıyordu.
O kız gidince başka bir genç kız geldi. 20 yaşında falandı bu seferki. Yine aynı şeyler oldu. Bebeğe çoğunlukla o baktı. Bu sefer bebek bakımına ben de yardımcı oldum. (Ev işler + uzaktan eğitim devam zaten). O sıralar okullar açılmıştı yine. Benim okulum ilçede, bir saat sürüyor yol. Sabah 6'da kalkacağım 4'e kadar uyumadığımı biliyorum bebeği uyutmaya çalışırken. Enişte zaten hiç yardım etmiyor. Ablam depresyonda, kimse yardım etmiyormuş gibi davranıyor. Ne yapsak yaranamıyoruz asla. Hiç unutmuyorum bir kere tatil sonrası memleketten geldim. 17 saat otobüs yolculuğu yapmışım. Yolculuk iğrenç geçmiş (tutuyor beni) sabahın 6'sında gelmişim ablamlara. Geldim yarım saat sonra ablam "bebişi uyutur musun ben çok yoruldum" dedi. İlk defa ablama karşı çıktım orada. "Ciddi misin şuan? 17 saatlik otobüs yolculuğundan geldim bana ilk söylediğin şey bu mu?" dedim. Ablam herkesin onun etrafında dört dönmesini bekliyordu. O genç kızı gecenin bir saati kaç kere uyandırdığını biliyorum bebişi uyutsun diye. Ben utanıyordum gördükçe. Kız bakıcı değil sonuçta eniştenin tarafından biri. Akraba... Şunu da ekleyeyim kız hiç yadırgamadı bu durumu. Onların kültüründe normal çünkü (diğer kız küçük olduğu için yapamamıştı). Hizmet etmeye çok alışıklar. Mesela kız yemek sofrasında erkeklerin tabağıydı peçetesiydi çayıydı şekeri idi her şeyini o yapıyordu. Ama ben öyle bir kültürde büyümedim. "O bile yadırgamıyor, benim teyze olarak çok daha fazla yardım etmem lazım" diye hep kıyaslama yaptım kendimi çok suçlu hissettim o kadar yardım etmeme rağmen.
Belki sizlere çok ayıp gelecek ama ben gerçekten çok bunalmaya başlamıştım. Oradan kaçacak yer arıyordum. Çünkü ablam asla ne kadar yardım ettiğimizi görmüyordu. Beni diğer sinir eden şey eniştenin hiçbir şey yapmaması idi. O yardımcı olsa ablam tek başına kalmış gibi hissetmezdi diye düşünüyorum..... O kadar bunalmıştım ki. Kocaman 4+1 ev temizliği (üstünkörü yapmam detaylı yaparım haftada iki kere, diğer günler günlük temizlik, toparlama) bebeği uyutma oyalama + uzak bir ilçede okula git gel... Yemekten anlamam, ama ona bile giriştim. Daha ne yapayım ben Allah aşkına? Ama ablam sürekli ağladığı için kendimi çok suçlu hissediyordum. Memlekete gidip nefes almak için tatilleri dört gözle bekliyordum. Ben memlekete giderken ablam arkamdan ağlıyordu bildiğiniz gitme diye. Kendimi o kadar suçlu hissediyordum ki ama çok bunalmıştım. Ablama göre hep en yorulan en bunalmış oydu. Halbuki çok az şey yapıyordu! Evde ona yardım eden iki tane genç kadın vardı ya. Kimin iki tane yardımcısı var evde? Varsa söyleyin.
Gel zaman git zaman yaz tatili geldi. Ablamlar bizim memlekete geldiler. Bir ay kalacaklardı. Yardım etsin diye o genç kızı da peşinde getirdi. Evet, tatil değil yine aynı şeyler olacak diye düşündüm ve düşündüğüm gibi oldu... Ablam bu sefer gerçekten hiçbir şey yapmıyordu. Bakın gördüğümü söylüyorum. Hiçbir şey. Evin temizliğini tamamen ben yapıyordum (evde 6 tane yetişkin insan vardı çıkan pisliği siz düşünün), yemek tamamen annemde, bebek bakımı tamamen genç kızda. Ablam hiçbir şey yapmamasına rağmen sürekli yorulduğunu söylüyordu.
20 gün falan geçti. Annem bunalmaya başladı bu durumdan. Hepimiz ablamın etrafında pervane olmuştuk çünkü. Ben bir şey desem kötü ben olacağım. Çünkü ablam hemen suçlama moduna geçiyor. Sen nasıl teyzesin diye... Sonunda annem patladı ve çok büyük bir kavga oldu. "O kadar yardım ediyoruz yeter artık gidin buradan" gibisinden şeyler söyledi annem sinirle. Ablam çok sinirlendi. "Ne yaptık size çok mu yük olduk yazıklar olsun" gibisinden şeyler söyledi. Ben ikisinin de söylediklerini hafifletip yazdım... İkisi de fazla ağır konuştu. Bunun üzerine ablamlar hemen geri döndüler evlerine.
Ne kadar bunalsam da ben hiçbir zaman taraf tutmadım. Ablam ile annem o olaydan sonra küstüler. Ben hep ikisini barıştırmaya çalıştım. ikisi arasında kalmaktan o kadar bunalmıştım ki.
Okullar açılınca ablamlara dönmeden önce dedim ki "yok ben bir sene daha burada kalamam. Okullar tamamen açıldı, hem tam zamanlı okula gidip hem de o kadar işi yapamam mümkün değil" diye düşündüm. Öğretmen olmak kolay bir meslek değil. Onun üzerine ablamın durumları... Orada kalmak istemememi anlayışla karşılayın lütfen... Neyse ben ilçeye taşındım böylelikle ablamdan uzaklaştım.
Ben ablamdan uzaklaşınca + o olaydan sonra ablamda sonunda bir şeyler dank etti. Yavaş yavaş düzeldi. Şuan kimsenin yardımına ihtiyaç duymadan hayatını sürdürebiliyor. Bebişe de çok güzel bakıyor.
Bunları yazmamın nedeni içimde kalmış olmasıydı.. sizce ben haksız mıyım? Ablam mı haklı? Özellikle annelerin fikirlerini çok merak ediyorum. Bu olaylardan sonra postpartum depression (doğum sonrası depresyon)'u çok araştırdım. Ablamın kesinlikle bunu geçirdiğinden eminim. Bunu yaşamış olan annelerin fikirlerini de çok merak ediyorum.
Ben lohusayken benim ablam da gelip ben buraya çocuk bakmyay değil gezmeye geldim diyordu. 15 günlük yavrumla evden kaçtığını biliyorum. Ben misafir annemi ve aablamı evde bırakıp ağlaya ağlaya kaçtım.kavga edip hareket etmişti üstüne bı de sen ne biçim insansın insan evine gelene böyle mi davranir. Ki çocuk falan baktığı da yoktu bu arada. Valla millete ne kardeşler düşüyor. Keşke benim de sizin gibi bir kardeşim olsa.Merhaba herkese. İlk defa burada konu açıyorum. Yanlış bir yere yazmıyorum umarım. Uzun oldu, ama lütfen hepsini okumadan yorum yapmayın.
Ablam 3 sene önce evlenip eşinin memleketine taşındı. Bize çok uzak bir yer. Hiç tanıdığımız falan yok orada. Ben öğretmen olarak ablamın yaşadığı ile atandım. Pandemi olduğu için okullar arada bir açılıp kapanıyordu, o nedenle çalıştığım ilçeye taşınmak yerine ablamlarda kaldım. Ben onlarda kalmaya başladığımda ablam hamileydi. Neyse, doğum zamanı geldi, ablam sezaryen ile doğum yaptı. Doğumdan bir süre önce annem de geldi. Doğumdan hemen sonra ablamın kayınvalidesi ve eniştenin tarafından genç bir kız daha geldi yardım etmek için. Sezaryen dolayısı ile ablamın ağrıları vardı, meme uçları yara olmuştu vs, iki ay boyunca annem ve kayınvalide ablama yardım etti. Ev işlerini genç kız ile ben yaptık. Ablam sadece süt veriyordu o kadar başka bir şey yapmadı. Ben o süre zarfında uzaktan eğitim yapıyordum bir de.
Kayınvalide ile genç kız gittikten hemen sonra (doğumdan iki ay sonra) annem de gitti. Ablam ben enişte ve bebek dördümüz kaldık. Onlar gittikten sonra ablam bir boşluğa düştü. 2 ay boyunca onlar bebek konusunda çok yardımcı olmuştu, o nedenle onlar gidince ne yapacağını bilmiyor gibi bir durumda idi. Bebek bakmaktan ben de hiç anlamam, o yüzden ben ev işlerini hallederek yardımcı olmaya çalışıyordum. Enişte zaten hiçbir şey yapmıyordu yardım anlamında.
Ablam bebek bakımı konusunda çok zorlanınca eniştenin tarafından başka bir genç kız geldi yardım için. Bu sefer bebeğin işlerini o yapmaya başladı. Ben ev işleri + uzaktan eğitim devam yine. Ablam ne kadar bunu kabul etmese de ben dürüstçe gördüğümü söylüyorum; bebek bakımının çoğunluğunu o genç kız yaptı. Ben zaten ev işleri. Ama ablam yine çok mutsuzdu. Depresyonda olduğu aşikardı. O sıralar okullar açılmıştı, işten ne zaman dönsem eve geldiğimde ablam ağlıyordu. Bebek büyütmek çok zor, şunu nasıl yapsam bunu ne etsem vs bana sürekli anlatıp ağlıyordu. Genç kız zaten bebekle çok ilgileniyor, ben ev işlerini yapıyorum. Daha ne yapacağımızı bilemedik. Aylar geçmişti ablam bir türlü düzelmiyordu. Ben elimden geleni yapmıyormuşum gibi hissetmeye başladım. Bebek bakmaktan gerçekten hiç anlamam çok çocuk seven biri de değilimdir sıcakkanlı bir insan değilimdir, ama ablama yardım etmek için ucundan ucundan yapmaya başladım. Uyutmak, bebişi oyalamak vs. Zamanla öğrendim.
Biz bu kadar yardım ediyoruz, ama ablam hala aynı durumda idi. O sırada bebeğe bakan genç kız bizde çok bunalmıştı evine dönmek istedi. "Sanki bir şey yaptırdık sürekli yüzü asık aman gitsin evine" gibi şeyler söyledi ablam kızın arkasından. Kız lise çağında bu arada. Oranın kültüründe kızların böyle hizmet etmesi normalmiş ama kız gerçekten küçük. Bunalması, ailesini özlemesi normal. Ablam bunu asla anlamıyordu ve sanki bunca zaman kimse ona yardım etmemiş gibi davranıyordu.
O kız gidince başka bir genç kız geldi. 20 yaşında falandı bu seferki. Yine aynı şeyler oldu. Bebeğe çoğunlukla o baktı. Bu sefer bebek bakımına ben de yardımcı oldum. (Ev işler + uzaktan eğitim devam zaten). O sıralar okullar açılmıştı yine. Benim okulum ilçede, bir saat sürüyor yol. Sabah 6'da kalkacağım 4'e kadar uyumadığımı biliyorum bebeği uyutmaya çalışırken. Enişte zaten hiç yardım etmiyor. Ablam depresyonda, kimse yardım etmiyormuş gibi davranıyor. Ne yapsak yaranamıyoruz asla. Hiç unutmuyorum bir kere tatil sonrası memleketten geldim. 17 saat otobüs yolculuğu yapmışım. Yolculuk iğrenç geçmiş (tutuyor beni) sabahın 6'sında gelmişim ablamlara. Geldim yarım saat sonra ablam "bebişi uyutur musun ben çok yoruldum" dedi. İlk defa ablama karşı çıktım orada. "Ciddi misin şuan? 17 saatlik otobüs yolculuğundan geldim bana ilk söylediğin şey bu mu?" dedim. Ablam herkesin onun etrafında dört dönmesini bekliyordu. O genç kızı gecenin bir saati kaç kere uyandırdığını biliyorum bebişi uyutsun diye. Ben utanıyordum gördükçe. Kız bakıcı değil sonuçta eniştenin tarafından biri. Akraba... Şunu da ekleyeyim kız hiç yadırgamadı bu durumu. Onların kültüründe normal çünkü (diğer kız küçük olduğu için yapamamıştı). Hizmet etmeye çok alışıklar. Mesela kız yemek sofrasında erkeklerin tabağıydı peçetesiydi çayıydı şekeri idi her şeyini o yapıyordu. Ama ben öyle bir kültürde büyümedim. "O bile yadırgamıyor, benim teyze olarak çok daha fazla yardım etmem lazım" diye hep kıyaslama yaptım kendimi çok suçlu hissettim o kadar yardım etmeme rağmen.
Belki sizlere çok ayıp gelecek ama ben gerçekten çok bunalmaya başlamıştım. Oradan kaçacak yer arıyordum. Çünkü ablam asla ne kadar yardım ettiğimizi görmüyordu. Beni diğer sinir eden şey eniştenin hiçbir şey yapmaması idi. O yardımcı olsa ablam tek başına kalmış gibi hissetmezdi diye düşünüyorum..... O kadar bunalmıştım ki. Kocaman 4+1 ev temizliği (üstünkörü yapmam detaylı yaparım haftada iki kere, diğer günler günlük temizlik, toparlama) bebeği uyutma oyalama + uzak bir ilçede okula git gel... Yemekten anlamam, ama ona bile giriştim. Daha ne yapayım ben Allah aşkına? Ama ablam sürekli ağladığı için kendimi çok suçlu hissediyordum. Memlekete gidip nefes almak için tatilleri dört gözle bekliyordum. Ben memlekete giderken ablam arkamdan ağlıyordu bildiğiniz gitme diye. Kendimi o kadar suçlu hissediyordum ki ama çok bunalmıştım. Ablama göre hep en yorulan en bunalmış oydu. Halbuki çok az şey yapıyordu! Evde ona yardım eden iki tane genç kadın vardı ya. Kimin iki tane yardımcısı var evde? Varsa söyleyin.
Gel zaman git zaman yaz tatili geldi. Ablamlar bizim memlekete geldiler. Bir ay kalacaklardı. Yardım etsin diye o genç kızı da peşinde getirdi. Evet, tatil değil yine aynı şeyler olacak diye düşündüm ve düşündüğüm gibi oldu... Ablam bu sefer gerçekten hiçbir şey yapmıyordu. Bakın gördüğümü söylüyorum. Hiçbir şey. Evin temizliğini tamamen ben yapıyordum (evde 6 tane yetişkin insan vardı çıkan pisliği siz düşünün), yemek tamamen annemde, bebek bakımı tamamen genç kızda. Ablam hiçbir şey yapmamasına rağmen sürekli yorulduğunu söylüyordu.
20 gün falan geçti. Annem bunalmaya başladı bu durumdan. Hepimiz ablamın etrafında pervane olmuştuk çünkü. Ben bir şey desem kötü ben olacağım. Çünkü ablam hemen suçlama moduna geçiyor. Sen nasıl teyzesin diye... Sonunda annem patladı ve çok büyük bir kavga oldu. "O kadar yardım ediyoruz yeter artık gidin buradan" gibisinden şeyler söyledi annem sinirle. Ablam çok sinirlendi. "Ne yaptık size çok mu yük olduk yazıklar olsun" gibisinden şeyler söyledi. Ben ikisinin de söylediklerini hafifletip yazdım... İkisi de fazla ağır konuştu. Bunun üzerine ablamlar hemen geri döndüler evlerine.
Ne kadar bunalsam da ben hiçbir zaman taraf tutmadım. Ablam ile annem o olaydan sonra küstüler. Ben hep ikisini barıştırmaya çalıştım. ikisi arasında kalmaktan o kadar bunalmıştım ki.
Okullar açılınca ablamlara dönmeden önce dedim ki "yok ben bir sene daha burada kalamam. Okullar tamamen açıldı, hem tam zamanlı okula gidip hem de o kadar işi yapamam mümkün değil" diye düşündüm. Öğretmen olmak kolay bir meslek değil. Onun üzerine ablamın durumları... Orada kalmak istemememi anlayışla karşılayın lütfen... Neyse ben ilçeye taşındım böylelikle ablamdan uzaklaştım.
Ben ablamdan uzaklaşınca + o olaydan sonra ablamda sonunda bir şeyler dank etti. Yavaş yavaş düzeldi. Şuan kimsenin yardımına ihtiyaç duymadan hayatını sürdürebiliyor. Bebişe de çok güzel bakıyor.
Bunları yazmamın nedeni içimde kalmış olmasıydı.. sizce ben haksız mıyım? Ablam mı haklı? Özellikle annelerin fikirlerini çok merak ediyorum. Bu olaylardan sonra postpartum depression (doğum sonrası depresyon)'u çok araştırdım. Ablamın kesinlikle bunu geçirdiğinden eminim. Bunu yaşamış olan annelerin fikirlerini de çok merak ediyorum.
Depresyon gibi degil de simariklik diyelim biz buna. Her isi baskasinin yapmasina alismis. Ayrica o ne sacma kultur oyle, surekli genc kizlar cocuk bakmaya geliyor. Hic boyle bir sey duymamistim, kole mi bu genc kizlar?Merhaba herkese. İlk defa burada konu açıyorum. Yanlış bir yere yazmıyorum umarım. Uzun oldu, ama lütfen hepsini okumadan yorum yapmayın.
Ablam 3 sene önce evlenip eşinin memleketine taşındı. Bize çok uzak bir yer. Hiç tanıdığımız falan yok orada. Ben öğretmen olarak ablamın yaşadığı ile atandım. Pandemi olduğu için okullar arada bir açılıp kapanıyordu, o nedenle çalıştığım ilçeye taşınmak yerine ablamlarda kaldım. Ben onlarda kalmaya başladığımda ablam hamileydi. Neyse, doğum zamanı geldi, ablam sezaryen ile doğum yaptı. Doğumdan bir süre önce annem de geldi. Doğumdan hemen sonra ablamın kayınvalidesi ve eniştenin tarafından genç bir kız daha geldi yardım etmek için. Sezaryen dolayısı ile ablamın ağrıları vardı, meme uçları yara olmuştu vs, iki ay boyunca annem ve kayınvalide ablama yardım etti. Ev işlerini genç kız ile ben yaptık. Ablam sadece süt veriyordu o kadar başka bir şey yapmadı. Ben o süre zarfında uzaktan eğitim yapıyordum bir de.
Kayınvalide ile genç kız gittikten hemen sonra (doğumdan iki ay sonra) annem de gitti. Ablam ben enişte ve bebek dördümüz kaldık. Onlar gittikten sonra ablam bir boşluğa düştü. 2 ay boyunca onlar bebek konusunda çok yardımcı olmuştu, o nedenle onlar gidince ne yapacağını bilmiyor gibi bir durumda idi. Bebek bakmaktan ben de hiç anlamam, o yüzden ben ev işlerini hallederek yardımcı olmaya çalışıyordum. Enişte zaten hiçbir şey yapmıyordu yardım anlamında.
Ablam bebek bakımı konusunda çok zorlanınca eniştenin tarafından başka bir genç kız geldi yardım için. Bu sefer bebeğin işlerini o yapmaya başladı. Ben ev işleri + uzaktan eğitim devam yine. Ablam ne kadar bunu kabul etmese de ben dürüstçe gördüğümü söylüyorum; bebek bakımının çoğunluğunu o genç kız yaptı. Ben zaten ev işleri. Ama ablam yine çok mutsuzdu. Depresyonda olduğu aşikardı. O sıralar okullar açılmıştı, işten ne zaman dönsem eve geldiğimde ablam ağlıyordu. Bebek büyütmek çok zor, şunu nasıl yapsam bunu ne etsem vs bana sürekli anlatıp ağlıyordu. Genç kız zaten bebekle çok ilgileniyor, ben ev işlerini yapıyorum. Daha ne yapacağımızı bilemedik. Aylar geçmişti ablam bir türlü düzelmiyordu. Ben elimden geleni yapmıyormuşum gibi hissetmeye başladım. Bebek bakmaktan gerçekten hiç anlamam çok çocuk seven biri de değilimdir sıcakkanlı bir insan değilimdir, ama ablama yardım etmek için ucundan ucundan yapmaya başladım. Uyutmak, bebişi oyalamak vs. Zamanla öğrendim.
Biz bu kadar yardım ediyoruz, ama ablam hala aynı durumda idi. O sırada bebeğe bakan genç kız bizde çok bunalmıştı evine dönmek istedi. "Sanki bir şey yaptırdık sürekli yüzü asık aman gitsin evine" gibi şeyler söyledi ablam kızın arkasından. Kız lise çağında bu arada. Oranın kültüründe kızların böyle hizmet etmesi normalmiş ama kız gerçekten küçük. Bunalması, ailesini özlemesi normal. Ablam bunu asla anlamıyordu ve sanki bunca zaman kimse ona yardım etmemiş gibi davranıyordu.
O kız gidince başka bir genç kız geldi. 20 yaşında falandı bu seferki. Yine aynı şeyler oldu. Bebeğe çoğunlukla o baktı. Bu sefer bebek bakımına ben de yardımcı oldum. (Ev işler + uzaktan eğitim devam zaten). O sıralar okullar açılmıştı yine. Benim okulum ilçede, bir saat sürüyor yol. Sabah 6'da kalkacağım 4'e kadar uyumadığımı biliyorum bebeği uyutmaya çalışırken. Enişte zaten hiç yardım etmiyor. Ablam depresyonda, kimse yardım etmiyormuş gibi davranıyor. Ne yapsak yaranamıyoruz asla. Hiç unutmuyorum bir kere tatil sonrası memleketten geldim. 17 saat otobüs yolculuğu yapmışım. Yolculuk iğrenç geçmiş (tutuyor beni) sabahın 6'sında gelmişim ablamlara. Geldim yarım saat sonra ablam "bebişi uyutur musun ben çok yoruldum" dedi. İlk defa ablama karşı çıktım orada. "Ciddi misin şuan? 17 saatlik otobüs yolculuğundan geldim bana ilk söylediğin şey bu mu?" dedim. Ablam herkesin onun etrafında dört dönmesini bekliyordu. O genç kızı gecenin bir saati kaç kere uyandırdığını biliyorum bebişi uyutsun diye. Ben utanıyordum gördükçe. Kız bakıcı değil sonuçta eniştenin tarafından biri. Akraba... Şunu da ekleyeyim kız hiç yadırgamadı bu durumu. Onların kültüründe normal çünkü (diğer kız küçük olduğu için yapamamıştı). Hizmet etmeye çok alışıklar. Mesela kız yemek sofrasında erkeklerin tabağıydı peçetesiydi çayıydı şekeri idi her şeyini o yapıyordu. Ama ben öyle bir kültürde büyümedim. "O bile yadırgamıyor, benim teyze olarak çok daha fazla yardım etmem lazım" diye hep kıyaslama yaptım kendimi çok suçlu hissettim o kadar yardım etmeme rağmen.
Belki sizlere çok ayıp gelecek ama ben gerçekten çok bunalmaya başlamıştım. Oradan kaçacak yer arıyordum. Çünkü ablam asla ne kadar yardım ettiğimizi görmüyordu. Beni diğer sinir eden şey eniştenin hiçbir şey yapmaması idi. O yardımcı olsa ablam tek başına kalmış gibi hissetmezdi diye düşünüyorum..... O kadar bunalmıştım ki. Kocaman 4+1 ev temizliği (üstünkörü yapmam detaylı yaparım haftada iki kere, diğer günler günlük temizlik, toparlama) bebeği uyutma oyalama + uzak bir ilçede okula git gel... Yemekten anlamam, ama ona bile giriştim. Daha ne yapayım ben Allah aşkına? Ama ablam sürekli ağladığı için kendimi çok suçlu hissediyordum. Memlekete gidip nefes almak için tatilleri dört gözle bekliyordum. Ben memlekete giderken ablam arkamdan ağlıyordu bildiğiniz gitme diye. Kendimi o kadar suçlu hissediyordum ki ama çok bunalmıştım. Ablama göre hep en yorulan en bunalmış oydu. Halbuki çok az şey yapıyordu! Evde ona yardım eden iki tane genç kadın vardı ya. Kimin iki tane yardımcısı var evde? Varsa söyleyin.
Gel zaman git zaman yaz tatili geldi. Ablamlar bizim memlekete geldiler. Bir ay kalacaklardı. Yardım etsin diye o genç kızı da peşinde getirdi. Evet, tatil değil yine aynı şeyler olacak diye düşündüm ve düşündüğüm gibi oldu... Ablam bu sefer gerçekten hiçbir şey yapmıyordu. Bakın gördüğümü söylüyorum. Hiçbir şey. Evin temizliğini tamamen ben yapıyordum (evde 6 tane yetişkin insan vardı çıkan pisliği siz düşünün), yemek tamamen annemde, bebek bakımı tamamen genç kızda. Ablam hiçbir şey yapmamasına rağmen sürekli yorulduğunu söylüyordu.
20 gün falan geçti. Annem bunalmaya başladı bu durumdan. Hepimiz ablamın etrafında pervane olmuştuk çünkü. Ben bir şey desem kötü ben olacağım. Çünkü ablam hemen suçlama moduna geçiyor. Sen nasıl teyzesin diye... Sonunda annem patladı ve çok büyük bir kavga oldu. "O kadar yardım ediyoruz yeter artık gidin buradan" gibisinden şeyler söyledi annem sinirle. Ablam çok sinirlendi. "Ne yaptık size çok mu yük olduk yazıklar olsun" gibisinden şeyler söyledi. Ben ikisinin de söylediklerini hafifletip yazdım... İkisi de fazla ağır konuştu. Bunun üzerine ablamlar hemen geri döndüler evlerine.
Ne kadar bunalsam da ben hiçbir zaman taraf tutmadım. Ablam ile annem o olaydan sonra küstüler. Ben hep ikisini barıştırmaya çalıştım. ikisi arasında kalmaktan o kadar bunalmıştım ki.
Okullar açılınca ablamlara dönmeden önce dedim ki "yok ben bir sene daha burada kalamam. Okullar tamamen açıldı, hem tam zamanlı okula gidip hem de o kadar işi yapamam mümkün değil" diye düşündüm. Öğretmen olmak kolay bir meslek değil. Onun üzerine ablamın durumları... Orada kalmak istemememi anlayışla karşılayın lütfen... Neyse ben ilçeye taşındım böylelikle ablamdan uzaklaştım.
Ben ablamdan uzaklaşınca + o olaydan sonra ablamda sonunda bir şeyler dank etti. Yavaş yavaş düzeldi. Şuan kimsenin yardımına ihtiyaç duymadan hayatını sürdürebiliyor. Bebişe de çok güzel bakıyor.
Bunları yazmamın nedeni içimde kalmış olmasıydı.. sizce ben haksız mıyım? Ablam mı haklı? Özellikle annelerin fikirlerini çok merak ediyorum. Bu olaylardan sonra postpartum depression (doğum sonrası depresyon)'u çok araştırdım. Ablamın kesinlikle bunu geçirdiğinden eminim. Bunu yaşamış olan annelerin fikirlerini de çok merak ediyorum.
Merhaba herkese. İlk defa burada konu açıyorum. Yanlış bir yere yazmıyorum umarım. Uzun oldu, ama lütfen hepsini okumadan yorum yapmayın.
Ablam 3 sene önce evlenip eşinin memleketine taşındı. Bize çok uzak bir yer. Hiç tanıdığımız falan yok orada. Ben öğretmen olarak ablamın yaşadığı ile atandım. Pandemi olduğu için okullar arada bir açılıp kapanıyordu, o nedenle çalıştığım ilçeye taşınmak yerine ablamlarda kaldım. Ben onlarda kalmaya başladığımda ablam hamileydi. Neyse, doğum zamanı geldi, ablam sezaryen ile doğum yaptı. Doğumdan bir süre önce annem de geldi. Doğumdan hemen sonra ablamın kayınvalidesi ve eniştenin tarafından genç bir kız daha geldi yardım etmek için. Sezaryen dolayısı ile ablamın ağrıları vardı, meme uçları yara olmuştu vs, iki ay boyunca annem ve kayınvalide ablama yardım etti. Ev işlerini genç kız ile ben yaptık. Ablam sadece süt veriyordu o kadar başka bir şey yapmadı. Ben o süre zarfında uzaktan eğitim yapıyordum bir de.
Kayınvalide ile genç kız gittikten hemen sonra (doğumdan iki ay sonra) annem de gitti. Ablam ben enişte ve bebek dördümüz kaldık. Onlar gittikten sonra ablam bir boşluğa düştü. 2 ay boyunca onlar bebek konusunda çok yardımcı olmuştu, o nedenle onlar gidince ne yapacağını bilmiyor gibi bir durumda idi. Bebek bakmaktan ben de hiç anlamam, o yüzden ben ev işlerini hallederek yardımcı olmaya çalışıyordum. Enişte zaten hiçbir şey yapmıyordu yardım anlamında.
Ablam bebek bakımı konusunda çok zorlanınca eniştenin tarafından başka bir genç kız geldi yardım için. Bu sefer bebeğin işlerini o yapmaya başladı. Ben ev işleri + uzaktan eğitim devam yine. Ablam ne kadar bunu kabul etmese de ben dürüstçe gördüğümü söylüyorum; bebek bakımının çoğunluğunu o genç kız yaptı. Ben zaten ev işleri. Ama ablam yine çok mutsuzdu. Depresyonda olduğu aşikardı. O sıralar okullar açılmıştı, işten ne zaman dönsem eve geldiğimde ablam ağlıyordu. Bebek büyütmek çok zor, şunu nasıl yapsam bunu ne etsem vs bana sürekli anlatıp ağlıyordu. Genç kız zaten bebekle çok ilgileniyor, ben ev işlerini yapıyorum. Daha ne yapacağımızı bilemedik. Aylar geçmişti ablam bir türlü düzelmiyordu. Ben elimden geleni yapmıyormuşum gibi hissetmeye başladım. Bebek bakmaktan gerçekten hiç anlamam çok çocuk seven biri de değilimdir sıcakkanlı bir insan değilimdir, ama ablama yardım etmek için ucundan ucundan yapmaya başladım. Uyutmak, bebişi oyalamak vs. Zamanla öğrendim.
Biz bu kadar yardım ediyoruz, ama ablam hala aynı durumda idi. O sırada bebeğe bakan genç kız bizde çok bunalmıştı evine dönmek istedi. "Sanki bir şey yaptırdık sürekli yüzü asık aman gitsin evine" gibi şeyler söyledi ablam kızın arkasından. Kız lise çağında bu arada. Oranın kültüründe kızların böyle hizmet etmesi normalmiş ama kız gerçekten küçük. Bunalması, ailesini özlemesi normal. Ablam bunu asla anlamıyordu ve sanki bunca zaman kimse ona yardım etmemiş gibi davranıyordu.
O kız gidince başka bir genç kız geldi. 20 yaşında falandı bu seferki. Yine aynı şeyler oldu. Bebeğe çoğunlukla o baktı. Bu sefer bebek bakımına ben de yardımcı oldum. (Ev işler + uzaktan eğitim devam zaten). O sıralar okullar açılmıştı yine. Benim okulum ilçede, bir saat sürüyor yol. Sabah 6'da kalkacağım 4'e kadar uyumadığımı biliyorum bebeği uyutmaya çalışırken. Enişte zaten hiç yardım etmiyor. Ablam depresyonda, kimse yardım etmiyormuş gibi davranıyor. Ne yapsak yaranamıyoruz asla. Hiç unutmuyorum bir kere tatil sonrası memleketten geldim. 17 saat otobüs yolculuğu yapmışım. Yolculuk iğrenç geçmiş (tutuyor beni) sabahın 6'sında gelmişim ablamlara. Geldim yarım saat sonra ablam "bebişi uyutur musun ben çok yoruldum" dedi. İlk defa ablama karşı çıktım orada. "Ciddi misin şuan? 17 saatlik otobüs yolculuğundan geldim bana ilk söylediğin şey bu mu?" dedim. Ablam herkesin onun etrafında dört dönmesini bekliyordu. O genç kızı gecenin bir saati kaç kere uyandırdığını biliyorum bebişi uyutsun diye. Ben utanıyordum gördükçe. Kız bakıcı değil sonuçta eniştenin tarafından biri. Akraba... Şunu da ekleyeyim kız hiç yadırgamadı bu durumu. Onların kültüründe normal çünkü (diğer kız küçük olduğu için yapamamıştı). Hizmet etmeye çok alışıklar. Mesela kız yemek sofrasında erkeklerin tabağıydı peçetesiydi çayıydı şekeri idi her şeyini o yapıyordu. Ama ben öyle bir kültürde büyümedim. "O bile yadırgamıyor, benim teyze olarak çok daha fazla yardım etmem lazım" diye hep kıyaslama yaptım kendimi çok suçlu hissettim o kadar yardım etmeme rağmen.
Belki sizlere çok ayıp gelecek ama ben gerçekten çok bunalmaya başlamıştım. Oradan kaçacak yer arıyordum. Çünkü ablam asla ne kadar yardım ettiğimizi görmüyordu. Beni diğer sinir eden şey eniştenin hiçbir şey yapmaması idi. O yardımcı olsa ablam tek başına kalmış gibi hissetmezdi diye düşünüyorum..... O kadar bunalmıştım ki. Kocaman 4+1 ev temizliği (üstünkörü yapmam detaylı yaparım haftada iki kere, diğer günler günlük temizlik, toparlama) bebeği uyutma oyalama + uzak bir ilçede okula git gel... Yemekten anlamam, ama ona bile giriştim. Daha ne yapayım ben Allah aşkına? Ama ablam sürekli ağladığı için kendimi çok suçlu hissediyordum. Memlekete gidip nefes almak için tatilleri dört gözle bekliyordum. Ben memlekete giderken ablam arkamdan ağlıyordu bildiğiniz gitme diye. Kendimi o kadar suçlu hissediyordum ki ama çok bunalmıştım. Ablama göre hep en yorulan en bunalmış oydu. Halbuki çok az şey yapıyordu! Evde ona yardım eden iki tane genç kadın vardı ya. Kimin iki tane yardımcısı var evde? Varsa söyleyin.
Gel zaman git zaman yaz tatili geldi. Ablamlar bizim memlekete geldiler. Bir ay kalacaklardı. Yardım etsin diye o genç kızı da peşinde getirdi. Evet, tatil değil yine aynı şeyler olacak diye düşündüm ve düşündüğüm gibi oldu... Ablam bu sefer gerçekten hiçbir şey yapmıyordu. Bakın gördüğümü söylüyorum. Hiçbir şey. Evin temizliğini tamamen ben yapıyordum (evde 6 tane yetişkin insan vardı çıkan pisliği siz düşünün), yemek tamamen annemde, bebek bakımı tamamen genç kızda. Ablam hiçbir şey yapmamasına rağmen sürekli yorulduğunu söylüyordu.
20 gün falan geçti. Annem bunalmaya başladı bu durumdan. Hepimiz ablamın etrafında pervane olmuştuk çünkü. Ben bir şey desem kötü ben olacağım. Çünkü ablam hemen suçlama moduna geçiyor. Sen nasıl teyzesin diye... Sonunda annem patladı ve çok büyük bir kavga oldu. "O kadar yardım ediyoruz yeter artık gidin buradan" gibisinden şeyler söyledi annem sinirle. Ablam çok sinirlendi. "Ne yaptık size çok mu yük olduk yazıklar olsun" gibisinden şeyler söyledi. Ben ikisinin de söylediklerini hafifletip yazdım... İkisi de fazla ağır konuştu. Bunun üzerine ablamlar hemen geri döndüler evlerine.
Ne kadar bunalsam da ben hiçbir zaman taraf tutmadım. Ablam ile annem o olaydan sonra küstüler. Ben hep ikisini barıştırmaya çalıştım. ikisi arasında kalmaktan o kadar bunalmıştım ki.
Okullar açılınca ablamlara dönmeden önce dedim ki "yok ben bir sene daha burada kalamam. Okullar tamamen açıldı, hem tam zamanlı okula gidip hem de o kadar işi yapamam mümkün değil" diye düşündüm. Öğretmen olmak kolay bir meslek değil. Onun üzerine ablamın durumları... Orada kalmak istemememi anlayışla karşılayın lütfen... Neyse ben ilçeye taşındım böylelikle ablamdan uzaklaştım.
Ben ablamdan uzaklaşınca + o olaydan sonra ablamda sonunda bir şeyler dank etti. Yavaş yavaş düzeldi. Şuan kimsenin yardımına ihtiyaç duymadan hayatını sürdürebiliyor. Bebişe de çok güzel bakıyor.
Bunları yazmamın nedeni içimde kalmış olmasıydı.. sizce ben haksız mıyım? Ablam mı haklı? Özellikle annelerin fikirlerini çok merak ediyorum. Bu olaylardan sonra postpartum depression (doğum sonrası depresyon)'u çok araştırdım. Ablamın kesinlikle bunu geçirdiğinden eminim. Bunu yaşamış olan annelerin fikirlerini de çok merak ediyorum.
Beni ve ablamı yargılamadan yorum yaptığınız için teşekkürler. Kesinlikle en başta problem eniştemde idi bunu birçok yorumumda yazdım zaten. Siz yine çok hızlı toparlanmışsınız ablamın toparlanması da neredeyse yarım sene sürdü maalesef... Herkes farklıSiz fazlasını bile yapmışsınız. Sadece eşinin yapması gereken bir şey vardı. Önce ablanız psikiyatriste götürecekti ya da duruma göre psikolog. Sonra da ablaniza yardımcı olacakti. Bebek sizin yeğeninin, çocuğunuz değil. Onun annesi de babası da hayatta. Ben de bebekten sonra annem gidince bir boşluğa düştüm ağladım ne yapacağım şimdi dedim. Ama 1-2 güne herseyi toparlamistim.