Merhaba canım benim, çok teşekkür ederim ❤ Ballarım bilir bende geniş bahçeli, yeşillikler içinde taş veya ahşaptan, veya karma ev yaptırma hayalim var. Umarım hepimizin hayalleri gerçeğe döner bir gün
Antalya Manavgat'a taşındık.
Dağın eteklerinde bir ova gibi, denize sıfır. Büyük bir nehir var tam ortadasından geçip denize dökülüyor. İlçeyi tam ikiye bölüyor gibi. Aynı İstanbul'un boğazı gibi nehir gören evler daha değerli

Yerleşim yerleri arasında parça parça çam ormanı olan yerler var. Sanırım eskiden daha büyük ormandı, bu hale geldi. Ormanlardan birine yakın ev bulmuştuk, orada günlük yürüme, resimlerini çekip atma hayalim vardı, nasip olmadı. Burada ev sahipleri genelde çok problemli. Eskinin köylüleri mi diyeyim toprak zengini olmuş, tok satıcılar

Yani bir ev sahibi varsa en kötü o binanın tamamının sahibi oluyor.
Bu evin bahçesi taş çatlasa 1 dönümdür, bence o kadar da yoktur. İçinde evi 170 metre kare üzerine kurduysa işte garajını, giriş yolunu vs vs düşünce 1 daire kadar bahçesi kalıyor. Bende dutu severim. Çok yiyince biraz karın ağrısı yapabilir

Burada 2 veya 3 tane kırmızı dut ağacı var. Budanmış ama bakalım ne kadar büyür. Bugün dikkatimi çekti 1 limon ağacı gördüm. Çok küçük ağaçlar. Büyüklermiş aslında da fazla budamışlar. Kurumuş bir çam ağacı var. Epeyde büyümüş ama niyeyse ölmüş. İstanbul'a göre yeşil gibi.
Bu arada günlüğümüzün yarısı öğretmen yarısı finansçı gibi oldu

Senden hariç 3 finansçı, 3 öğretmetmen/akademisyen, 2 mühendisimiz var. Biriside hem insan kaynakları hem muhasebeci. Gerçi onun şu sıralar evde başı çocuklarla dertte