20 yaşında evlilik isteği...

Siz evlilerin her gece seks yaptığını veya bi erkekle ilk ilişkiye girdiğinde vajinal orgazm olacağını fln mı sanıyorsunuz? Sanmayın
Öyle değil o işler
Bu arda 18-20 yaşlarında ben de aynı senin gibiydim libidosu benden yüksek biri olamaz diyordum 😀 o yüzden empati de kurabiliyorum
 
Upuzun bir yazı yazmışsın buram buram erkek ve cinsellik istediğinle alakalı. Ve gelen yorumlar bu foruma göre çok çok ılımlıydı. Dini hassasiyeti olmayan bile git biriyle ol dememiş. Ne denilebilir ki ya evlen ya psikologa git denilmiş ki ikiside mantıklı niye tepki verdiniz ki? Agresif olacağınız bir durum yok.
Bana görede psikologa git. Sürekli birisine sarılma isteğinin altında farklı bir sebep vardır.
Diğeri ise evlen. Bazı durumşarda evlilik farz oluyor belki sana da farzdır.
Ve şunu da söyleyim hiçbir erkeğe bakmıyorum falan demişsin ama dindar kafana göre birini bulursan görürsen evlenme niyetiyle konuş. Çünkü ben de okul bitince olur kafasındaydım olmadı. Ve bir de 24 yaşıma gelip hiç bir erkekle konuşmadan üniversite bitirince insanın içindeki boşluk kocaman oluyor. Ve artık ortalık eskisi gibi değil muhafazakar ortamlarda birbiriyle görüştürme birini bulma eskisi gibi çok değil. Genelde artık gençler üniversitede kendisi buluyor algısı var. Hatta sana birini bulamadın mı diye soran da çok oluyor.

İnşallah harama girmeden libidosu yüksek hayırlı birisini bulursun
 
Siz evlilerin her gece seks yaptığını veya bi erkekle ilk ilişkiye girdiğinde vajinal orgazm olacağını fln mı sanıyorsunuz? Sanmayın
Öyle değil o işler
Bu arda 18-20 yaşlarında ben de aynı senin gibiydim libidosu benden yüksek biri olamaz diyordum 😀 o yüzden empati de kurabiliyorum
Her gece yapan da var.
 
Her gece yapan da var.
Evli misiniz? Kaç yıllık? Çalışıyor musunuz? Hamilelik yaşadınız mı? Çocuğunuz var mı?
Evlilik her an çok mutlu olunan her gece seks yapılan veya hep mutsuz olunan hem bıkkınlık içinde geçen birşey değil. Hayatın kendisi gibi, iyi günü de var kötüsü de, gereksiz beklentiler sadece mutsuz eder
 
Evli misiniz? Kaç yıllık? Çalışıyor musunuz? Hamilelik yaşadınız mı? Çocuğunuz var mı?
Evlilik her an çok mutlu olunan her gece seks yapılan veya hep mutsuz olunan hem bıkkınlık içinde geçen birşey değil. Hayatın kendisi gibi, iyi günü de var kötüsü de, gereksiz beklentiler sadece mutsuz eder
Çok güzel özetlemişsin.buradaki çoğu kadının beklentisi çok yüksek.yıllarca hiç falso çıksın istemiyorlar.
 
Ah küçüğüm evliliğin toz pembe bir hayat olduğunu düşünüyorsun. O erkeğin sana her zaman romantik sözler söyleyip, sarılacağını hayal ediyorsun. Gerçekler ; kak gız soğan doğra oluyor :KK70:
 
Cinsel arzularını dini sohbet veriyormuş tadında ifade edebilmene hayran kaldım 😅
evt bu da bir başarı, erkek bir birey benzer isteğini söylese abazanlık başına vurmuş denir. arkadaş orgazmını Allahın lutfu olarak ifade etmiş :)

bence insanlar bu duygu baskın iken evlenme gibi bir karar vermemeli. sadece buna odaklanarak karar verilmez çünkü.

insanların gelişimi itibariyle bu yaşlarda cinsel isteğin baskın olması çok normal. beslenme ihtiyacı kadar normal. buna ket vurmaya çalışmak yüksek debiyle akan nehrin önüne çalı çırpı ile set çekmeye benzer, yıkar geçer o nehir.

çareler:

1- cinsel ihtiyacını birliktelik yaşayarak gidereceksin (dini sebeplerden sana uymuyor)
2- evleneceksin (okul sebebiyle ve şimdi tanısan en az 1-2 sene düğüne kadar bekleyeceğinden olmuyor)
3-kendini tatmin. ( bunu yaptığın için kendini suçlamayı bırakman gerekiyo. tavsiyem bir vibratör edinip konunda bahsettiğin kişiyi dişünerek kendi kendine takılman, evet ciddiyim) kısa sürede en olsbşlir çözümü bu.

bir de soğuk duş :KK66:
 
Selamın aleyküm değerli ablalarım ve büyüklerim,
Öncelikle yazacağım şey birçok konuya değindiğim bu nedenle biraz uzun olacak olan fakat genel olarak evlilikle ilgili düşüncelerime dalan bir sorun olacak… Hatta bir nevi içimi dökme daha çok. Bir de, psikolojik olarak nasıl bir çare sunulabileceğine dair bir fikriniz varsa çok ihtiyacım var, lütfen paylaşın.

Ben 20 yaşımda oldukça genç bir kızım, fakat konu şu ki çok derin bir evlilik isteğim var. Bana oldukça küçük olduğumu söyleyeceksinizdir, biliyorum çok haklısınız. Zaten hayatımda biri de yok hani, kararı verip vermeme aşamasında falan değilim. Sorunum benim bunu nasıl yenebileceğim, ya da bununla nasıl yaşayacağım…
Ben küçüklüğümden beri asla ve kat’a evlenmeyeceğim vs. yorumlarında bulunmadım, yani o ergenliğin verdiği bir isyan yoktu bende evliliğe karşı.



Ayrıca maalesef bizim nesil cinselliğe erken yaşlarda şahit oluyor, benim çok açık seçik videolara şahit olmam ilköğretime kadar dayanır diyeyim size. Bunu niye anlattım, biyolojik olarak tetiklediğini düşündüğümdendir belki. Çünkü ergenliğimden beri her yatağıma girdiğimde, istisnasız her gece olmak üzere, yanımda biri olsun istedim. Birine sarılma ihtiyacı duydum. Bu biri dediğim de tabii ki bir erkek.. Hep bir iki yastık fazlasıyla uyurum ben, sarılmak isterim çünkü. Hayal ederim zihnimde, canlandırırım. Kendimi daha çok farkına vardığım 17’li 18’li yaşlara doğru eskiden duyduğum sarılma ihtiyacı bir de yavaş yavaş cinsel istekte buldu kendini. Doğal olarak hormonların fırladığı dönemler, anlıyorum. Ama her akşam yatağa girdiğimde bu erkek sıcaklığını istemek ve buna dair canlandırmalar yapmak beni gerçekten çok yoruyor. Şu an 20 yaşımda, hâlâ, her yatışımda biri diyorum sarılsa keşke, öpüp koklasa… O kadar ihtiyacım var ki..
Ben dindar, başörtülü bir kızım ve şu vakte kadar flörtüm olmadı hiç, lisem kız lisesiydi ve şimdi üniversitede de biri olmadı tabii ki. Hem ortalama güzellikte bir kızım, içe kapanık biriyim bu yüzden ortamlara girmek de benlik değil, kendi küçük çevremde takılmayı seviyorum. Dolayısıyla dışımdan beğenilmeyince içimi de merak edip gelen olmadı hiç. Zaten evlilik dışı bir ilişkiye de asla razı olmam Allah doğru yoldan ayırmasın.

Ben kendimi bu konuda birine açmak istediğimde bana hayatta birçok başka meşguliyetlerimin olduğunu, onlarla ilgilenirsem unutacağımı, zaten evliliği düşünmek için yaşımın çok erken olduğunu vs söylüyorlar.

Ben bu cevapları hatmettim, ama şu konuda empati yapılmıyor bana karşı: Ben şu an Türkiye’deki akla gelen ilk iyi üniversitelerden birinde okuyorum. Yani meşguliyet dediğimiz durum benim için olağan, tam olarak kendimi veremesem de akademik olarak çabalayan, başarılı bir altyapısı olan biriyimdir.
Ayrıca gün içinde ne kadar meşguliyet içinde olursam olayım benim o gece gideceğim yer yatağım oluyor. Ve 13-14 yaşlarımdan beri o yatak kavramı ve o yalnızlık hissiyatı benim kafamda eşitlenmiş durumda. Yani ne kadar gün içimi dolu dolu geçirirsem geçireyim, her gece ben yatağa girdiğimde bunu kesin olarak yaşıyorum, bu duygu durumumdan kaçışım söz konusu değil. Ki ister istemez gün içine de bir hayli sıçrıyor bu durum. Odaklanmamı zorlaştıracak derecede.
Biraz açıkça yazacağım: Çok utanarak söylüyorum ki, libidom da çok yüksektir, hemen yükselebiliyorum hatta cinsel içerikli videolar izlediğim dönemler oldu ve yine yakın zamanlarda kendime dokunduğum bir sırada orgazmı keşfettim yanlışlıkla. Yanlışlıkla diyorum çünkü amacım bu değildi, hep çekinirdim kendime daha fazla dokunmaya. Ama o sırada kendime iyi hissettire hissettire orgazma kadar geldim. O sıra farkında değildim ama kahkaha attım, dedim ki orgazm oldum sanırım… Sonra Rabbim dedim, bir insan vücuduna böyle bir hissiyat mekanizması koymuşsun, şükürler olsun muhteşem bir şey… Fakat öyle üzüldüm ki, yaşadığım klitoris orgazmı olsa da keşke bunu evlendiğim insanla ilk olarak tatsaydım dedim. Bir de bu hissiyatı tekrar ve tekrar yaşamak istedim, aralıklarla mastürbasyon yapmaya başladım. Geçenlerde bunu kestim, çünkü nefsime bahane olarak hep helal bir dairede, kocam olmadığı için kendimi bu şekilde tatmin etmek tek yolum diyordum. Kendimi yatağa girdiğimde zor tutuyorum maalesef, çünkü o yalnızlık hissiyatını unutturan, beni kısacık bir an bile olsa cinsel bir hazza kavuşturup rahatlatan, uykuya daldıran bir çareydi. Ben kolay uyuyabilen biri değilim, ancak ve ancak gerçekten yorgun olursam 10-15 dkda dalma olabilir. Onun dışında her gün 30+ dakika uyumaya çalışırım. Buna yalnızlığı tattığım süre de diyebilirsiniz.
Şu vakte kadar elimde olmayan sebeplerden dolayı her Allah’ın günü, gün içinde en az yarım saat olmak üzere bu konu hakkında beynim yoruluyor. Düşünün, kaç yıldır günlük yarım saatinizi ayırdığınız bir şey olsa kim bilir ne raddeye gelirdiniz.

Bakınız, şunu unut deyince, ya da iç sesinize kes sesini dediğiniz zaman da susturamazsınız onları. Yani bu yüzden elimde değil diyorum. “Belki sorun bulunduğun yataktır, değiştirirsen hislerin de değişebilir. ” diye belirtecek olursanız da cevap hayır, sorun yatak kavramında. Yani herhangi bir yatma alanı beni bu sıcaklığı aramaya götürüyor.

Daha arkaplanda çok fazla konu var.. Biraz psikolojik olarak deli duruyorum değil mi? Her neyse, işte bu yüzden evliliği hayatımın çok önemli bir alanına koyuyorum. Sanki bir ilaç, bir şifa kaynağı olacakmış gibi..

Benim nihai sorum ise: evlenmeden bunun çaresini bulabilir miyim?
Biliyorum ki bir insanı, bir erkeği direkt ilaç olarak görmek acayip tehlikeli olsa gerek. Bazen de deniliyor ki, kendinize dönün bakın, evliliği her şeyi çözecekmiş gibi bir yanılsamaya sokmayın.. Fakat ben nasıl kurtulacağım bundan? Allah’ım bir erkeği vesile kılamaz mı yani?

Her gece yanım boş uyuma, yalnızlık duygularını ezberledim. Artık beynim, bilincim, vücudum ve kalbim bu ezberi tekrarlayıp duruyor, istisnasız her gece. Evlilik yoksa, benim somut olarak nasıl bir şifam olabilir ablalarım soruyorum size? Psikiyatriye öfke problemimden dolayı gitmiştim, hatta düşük dozda da olsa bi 6 ay ilaç kullanımım oldu. Çözümlendirdiğim için bıraktım, fakat antidepresan gerçekten şeker falan değildir, sevmediğim için ne kadar hızlı bıraksam o kadar iyiydi, buna zorunda kalmadıkça Allah kimseyi düşürmesin. Zaten bu tarz bir soruna da ilaç ne yapabilir ki?

Psikoloğa gitmedim, ama gitsem ne olur ki diyorum.. O derin, yoğun arzuyu konuşarak nasıl aşabilirim? Yatağa yattığımda nasıl dur diyebilirim ki kendime? Bunların aktarımını da en yakın arkadaşlarıma yaptım, yani olay içini dökmekte de değil…

Allah’ıma çok dua ediyorum, doğru olan insanı, hayırlı olan insanı karşıma çıkarması için. Üniversitede de nasip olursa evlenirim diyordum hep, okurken evlenmek ya da erken evlenmek beni korkutan olgular değil. Arkadaşlarımla eve çıktığım için yemek yapmayı da pratikleştiriyorum, ev sorumluluklarımı yerine getirmeye çalışıyorum. Dediğim gibi hiç “evlenmeyeceğim” düsturuna sahip olmadığım için beynim kendini hep ikna ediyor ve pasif olarak buna hazırlıyordu.

Çokça toplu taşıma araçlarına biniyorum, üniversite ortamı deseniz malum. Hiçbir erkekten etkilenmemek için kafamı kaldırmıyorum bile artık. Bir erkeğin kısacık da olsa gözlerine bakmak o kadar içimi yakıyor ki inanın mantığım kuvvetli bir insan olmasam kendi kendimi kaptırıp duygusal acı çektireceğim çok vaktim olurdu.
Şu anda mecburen devamlı grup içerisinde bulunduğum bir ortam var ve gruptaki bir erkeğin davasını kovalayışına, duruşuna ve olgunluğuna o kadar hayranım ki… Etrafımda da Maşallah çok güzel kızlar var, bana gelene kadar ohoo diyorum. Psikolojik olarak bir de buradan yıpranıyorum.. İnsan kendini kabul etmeli: güzel değilim, eli yüzü düzgünüm sadece. Yani beğenilme sıralarında geride olurum. Erkekler de güzele bakan varlıklar, ne yapalım.. Kız olunca teklif de edemiyorsun erkek gibi, beklemen gerekiyor. Ben güzel olsam belki yol kısmını döşerdim de neyime güveneyim.


Bunları kendimi aşağılamak için değil, kendimi kabul ettiğim için söylüyorum. Yani ben Türkiye ortalaması kızlardan aklen, mantıken daha ilerideyim, akademik başarı olarak da yani. Ama güzellik pek yok işte. Zaten erkeklerde genelde güzelliği az çok ikinci plana atma tutumu +30 yaşlardan başlıyor. Ondan öncesinde tanışmalar hep fiziksel güzellikten başlıyor gibi geliyor bana.. Yani ben geç vakte kalan adaylardayım gibi..

Günümüzde evlenme yaşları bayağı gecikti. Bir de benim çevremde, akrabalarımda falan öyle kız arayan da yok yani. Muhtemelen beni de yaşı küçük olarak görürler şu hâlimle de. Yani ablalarım ben ne yapacağım bilmiyorum. Dualara çok ihtiyacım var sanırım, hayırlı bir kısmet için. Bir de insan neyi çok istiyorsa onunla imtihan edilirmiş. Bu yüzden de çok geriliyorum, çünkü evlilik isteğim sönmüyor bir türlü…

Lütfen benim için dua edin. Ahlakı yerinde, uyumlu, doğru ve hayırlı insanı bulmam için… Bana nasihatleriniz, yorumlarınız, çözümleriniz varsa da dinlemekten çok memnun olurum. Buraya kadar okuyan varsa çok teşekkür ederim, sağlıcakla kalın.
O değil de edebiyat falan mı okuyorsun? 😅
Çok akıcı bir roman okudum sanki 😁
 
Hormonlarınız yüzünden böyle hissediyorsunuz. Zamanla normale döner - 30lu yaşlara doğru 😅 Belki androjende de dengesizlik vardır. Ciltte yağlanma, sivilce, erkek tipi kıllanma varsa şüphelenebilirsiniz. Bitkisel olarak da androjeni azaltacak şeyler var. Belki öyle libidonuz da dengelenir.

Sporla enerjinizi atabilirsiniz. Zihin dışında bedenen de yorulun. Bir de cinsel içerikli şeylere maruz kaldıkça zihninizde de dolanır durur. 1 ay kadar uzak durun, kaçının. Aklınıza artık daha fazla gelmeyecektir.
 
valla hepsini okuyamadım ama sorunun evlenmek istemek değil cinsellik yaşamak. Evlilik yatakta bitmiyor. Bunu yasamak istiyorsun sen sadece peki cinselligi tattiktan sonra ya evlendigin icin pisman olursan? evlilik cok komplike bi olay bunun icin daha cok erken olduğunu düşünüyorum. evlenmeyen bir evlenen bin pisman diye bosuna dememisler 😀 masturbasyon yapmanin gunah olduğunu düşünmüyorum bu konudaki durtulerini belki de o kadar cok bastirmamalisin ki seni daha fazla yanlis dusuncelere yoneltmesin. evlilik istiyorsan illa bunun uzerine grupta illa yazilar vardir daha fazla arastirmani tavsiye ederim. ya da google uzerinden evlilik temellerini arastirabilirsin eger hala istiyorsan o zaman sana bi koca sart
 
İnsan 13-14 yaşından beri yatakta erkekle yatayım diyorsa altında yatan psikolojik bir sorun vardır net. Tedavi olmanız şart. Kendi iyiliğiniz için.

Ayrıca evlilikte her dakika sarılalım yatalım gece boyu demiyoruz. Ne öyle bir evlilik var ne de öyle bir ilişki. Bakın ben bu saatte hala çalışıyorum,eşim de evde uyuyan çocuğumuzun başında bekliyor. Esas evlilik işte bu. Her gece erkek yanında yatmak değil. Madem iyi bir okulda okuyorsunuz sağlıklı düşünmeniz lazım,her şey zamanında güzel. Seks ile evliliği birbirinden ayırın. Sizin canınız evlilik değil seks istiyor sadece.
 
Çok güzel bir konu, güzel bir noktaya değinmişsin. Yalnız değilsin. Yani bütün akraba ortamlarından, üniversiteden, arkadaş ortamlarında, komşularından, edindiğim veriler hep aynı yönde. Çok nadir insan hormonları yok gibi bir ergenlik geçiriyor.

Hatta en yakın arkadaşlarımdan birine, kuzeni demiş; abla! Sende yapiyodun demi söyle! Nolur söyle!


Bahsettiği 😕mastürbasyon.

Bunun dışında, arkadaşlar doğru söylüyor. Evlilik zor zanaat. Öyle göründüğü gibi değil. En çok kendinden vazgeçiyor insan hele birde çocuk olunca.


Cinsellik bazen %10 bile önemli olmuyor .


Sana tavsiyem bu şekilde gayet aklı başında bir kızsın. Devam et. Senin nasibin seni bulur. Acele etme
 
Bu hisler cok normal. Banagore evlilik icin 20 yas cok erken ama asla olmaz da degil. Etrafimda o yaslarda evlenen cok kisi var. Sen de biriyle tanisip evlenebilirsin.
Ama evlilikte cinsellik cok onemli olmasina ragmen az yer kapliyor. Cinsellik 1 saat ama kalan 23 saati de dusunmelisin.
 
Evliliğin ilk aylarından bildiriyorum ablacım öyle sarılıp uyuma olmuyor kol ağrıyor herkes tarafına dönüp uyuyor😂
Valla ayaklı libido gibisin bu ne istek ne arzu. Yalnız cinsellik için evlenilmez ohoo ne sorumluluk bu farkında mısın? Ne güzel okuyorsun eline mesleğini al bi bakalım önce. Sonra sen seç adayını. 20nin başında evlenmeyi saçma buluyorum hayatı tanıyın ne evlenmesi
 
Evlilik zor bir şey herkes yorumlarda bahsetmiş evet ama benim fikrim şu, sizin cinselliğin yanında bir insanın şefkatine de ihtiyacınız var bence ve çokça yakın arkadaşlarım oldu ama hiçbiri ile enerjim ilişkilerimdeki gibi olmadı haliyle. Bu his gayet doğal. Ortalama tipte olduğunuzu, erkeklerin tipe önem verdiğini düşünüyorsunuz bir noktada da haklısınız ama sonuçta her insanın kriteri farklı, benim sevgilim bana dünyanın en güzel erkeği gelirken başkasına çok çirkin gelebilir bu yüzden bu fiziksel şartların sizi tabiri caizse evde bırakacağını düşünüp kendi özgüveninizi düşürmeniz biraz kendinize haksızlık oluyor. Kendinizi elbette en iyi siz tanırsınız ama hayatınızda eksik olan şeyin bir evlilik olduğuna inancınız tamsa evlenmek öyle zor bir şey değil hatta istedikten sonra gayet kolay bence, günümüzde evlilik yaşının artması da istemediğinde evlenmemenin de kolay olduğu bir çağda yaşamamız bence. Bunu bu kadar obsesif hale getirip kendinize işkence etmektense kendi haram kısıtlarınızı da göze alarak gayet sağlıklı bir ilişki kurabilir hatta okurken evlenebilirsiniz sadece şunu asla unutmayın aileniz bile gözünüz kapalı güvenebileceğiniz insanlar olamaz kendinizden başka kimseye güvenmeyip maddi olarak ayaklarınız üstünde durana kadar beklemek her türlü avantajınıza olacaktır.
 
X