Yiyici erkek arkadaş:Herkese ibret olsun

Ben öyle bir şey Yok diye düşünüyorum. Ama tehditleri çok kesinmiş abime ve ablama. Yani artık güvenemiyorum. Allah biliyor böyle bir omurgasız belki gizli gizli çekmiştir de böyle bir gün gelir de kullanırım diye. Allah korusun.
birlikte olduysanız ve bu adam sabıkalıysa içinize kurt düşürmüş gibi olmayayım ama o şekilde görüntüler çıkabilir.
abinize olmasa da ablanıza şimdiden bi bilgi verin de arkanızda dursun
dilerim çıkmaz
 
Yeniden, yepyeni bir insan olarak; farklı bir farkındalık seviyesinde hayata başlamak için en güzel noktalardan birindesin. Dalga geçmiyorum, ciddi söylüyorum, 27 yaşında bu kadar kör isen, gözün ancak böyle bir olayda açılırdı, bu gerekti ve bundan sonrası kademe kademe daha iyiye gidecek. Çok da emin söylüyorum çünkü benzerini yaşadım. Biz de bu akıllara, sürüne sürüne geldik, kurdunu gözünden tanıyıp parmakta döndürüp gerisin geri kuyruğunu kıstırtıp ormanına salmayı, ısırıla ısırıla öğrendik. :)

Anlatmazdım ya, konunu okuyunca aklıma geldi, anlatasım da var; sıkılıyorum zaten.
Zannedersem 20 yaşındayım, kendimden 8 yaş kadar büyük biri ile takılmaya başladım, okuduğum şehrin kafesinin tekinde tanıştık, sürekli gider gelirdim, bu tip de orada çalışırdı. Eğitimi yarım yamalak, ailesinden uzakta, orada burada kazandığı parayı ezen faydasız biri işte. Ben toyum daha; yüksekten yüksekten konuşmalar, eh biraz da bilen biriydi, o bilgili halleri beni etkiledi.

Öğrenciyim, tek başıma kalıyorum evde; bu vatandaş da kirasını ödeyemez haldeymiş, ev arkadaşları buna kazık atmış falan filan, nasıl mağdur... Ben de iyilik meleği, kelebek kafa bi şeyim, evimi açtım buna "Ya dert etme, benim kapısı kapalı kullanmadığım bi odam var fazladan, eşyalı da. Orada kalırsın kendine uygun bir yer bulana kadar" diye, oysa yani anası babası var, öyle düşkün de değil markasından sigarasından ödün vermez, salağım ama o sıralar, süzmeyim. Hiç "Ya olur mu olmaz mı?" demek de yok he "Yaaa sen nasıl mükemmel bir insansın" diyerek atladı zaten.

Geldi bir güzel yerleşti evime, kira derdi yok, alış-veriş derdi yok, fatura derdi yok. Adam full beleş takılıyor.
"Ev baktımdı bulamadımdı, yok şunla konuştumdu olmadıydı, ne yapacağım ben, maaşım kuş kadar kalıyor, sana da yük oluyorum böhüğğ" filan diye diye de beynime girdi, merhamet tuşuma bastı. "Lafı mı olur ya, duymayayım, zorunda hissetme kendini illa bi yer bulacağım diye, nasıl olsa öyle de böyle de ödeniyor buranın kirası" diyorum. Hee ödeniyor, babam ödüyor. Hayırsız evlatmıymışım neymişim, adam "Kızım biraz daha rahat etsin" diyerek dişini tırnağına takarak çalışsın para yollasın, ben elin züppelerine yedireyim.

Neyse, bu güya ev bulacak adam, işinden de ayrıldı. Sebep de neymiş "Bıkmış"... Maaşını alamamışmış. İyi de o yeni adidaslar, o saat nereden geldi? :)) Gördüm, ama görmemeyi tercih ettim. Çünkü "Gangsta canı kalmış almıştır boşver" dedim.

Sonra bu beyefendinin sigaralarını alır olmuşum haberim yok :KK70:
Adamın canı bira çekmiş, beni aramış okul çıkışıma "Gelirken şunu şunu alsana" diye listelemiş.
Kontörünü yükleyivermişim.

E uyanacağım ya bi yerde, bana da bk gibi davranır olmuş, kredi kartı muamelesi görüyorum yetmiyor, bi de ota mka kıskanıp olay çıkarıyor. Birinde bi küfür etti ki işte en nefret ettiğim şeyle gözüm sonuna kadar açıldı, kimse bana karşı bazı hakaret cümlelerini-kelimelerini kullanamaz. Adamı yırtarım.

"Eşyalarını topla, 1 saat içinde evimden defolup gitmiş olmazsan polisi ararım!" dedim.
Direkt telefonumu elimden aldı, duvara attı parçaladı, bilgisayarımı da kırdı, kapıyı da kilitledi "Hadi şimdi ara polisi, seni burada kıtır kıtır keserim onlar gelene kadar" dedi.

Kafamdan tonlarca plan geçiyor, bir yandan kalbim küt küt atıyor; "Şimdi geldin mi annenin lafına" diye de giydiriyorum bir yandan kendime, sen tanımadığın elin herifini, bu kadar -ben güvenilir insan değilim- diye bağıran hareketlerine rağmen evine alır mısın? Ömürlük derstir bana.

Kendimi yere atıverdim "Başım dönüyor, niye böyle olduk biz, biz birbirimize aşıktık, çok kötüyüm" diyerekten bildiğin bırakıverdim kendimi olduğum yere... Adam bocaladı, anlamadı ne oluyor, "Tamam kendine gel, hadi kalk bi yüzünü yıkayalım" filan hallerinde... Ağır ağır kalktım, doğru zamanı bekledim, boşluğuna getirip mutfağa girip elime bıçağı almamla birlikte "Kim kimi keser laann!" diye bağıra bağıra, cam çerçeveyi indirerek, gözüm dönerekten... Sandalyeyi pencere camına sallayarak (Komşu mahalleli herkesi toplamaya garanti için)... Yanına alabildiğini alıp, bir kaçışı vardı ki evden...

Ama göze aldım ölmeyi, şok geçiriyordum sanırım, ya da "Nasılsa öleceğim, onu da öldürüp ölürüm, belki ona sapladığımda gücü kesilir, ben yaralı kurtulurum" filan böyle planlar ya... Sanırım bi çeşit şoktu yaşadığım.

Bu da böyle bir anımdır, bana hayatımın dersidir; ilk ve sondur. 20 yaşında gözümü açmayı geç, 5 duyumu sarsıp beni kendime getirmiştir.
Eh, böyle olması gerekiyormuş, yoksa anlamazdım, 27,28,29... Belki35,36 yaşlarımda bile parça parça sömürülen, saf kafa, yanlış tercihlerinden dönüş için cesaretsiz, kendini güçsüz hisseden "Kaderimse çekerimci" bi tip olup çıkacaktım belli mi olur? En ağır nasihatten daha ağır bir şey oldu, beni tazeledi, yeniledi, değiştirdi, öldürmeyen şey, güçlendirdi.

Sen de geçersin, merak etme. En zor kısmı geçmiş.
Hikayenizin başlayıp şekli, tanışma şekliniz ve konuşmalarınız acaba beni tanıyan biri mi dedirtti bana . Sonra baktım değilsiniz . Çünkü her şey bire bir aynı başlangıç olarak .
 
birlikte olduysanız ve bu adam sabıkalıysa içinize kurt düşürmüş gibi olmayayım ama o şekilde görüntüler çıkabilir.
abinize olmasa da ablanıza şimdiden bi bilgi verin de arkanızda dursun
dilerim çıkmaz
İnşallah. Telefonunu da ben almıştım. Param yetmediğinden kamerasız bir şeydi. O yüzden bir nebze içim rahat. Ama başka bir pislik çevirmiş olma riski var mı bilmiyorum.
 
Durdukça, düşündükçe kafam almıyor. İntihar etmek üzereyim o derece tıkandım. Nefes bile alamıyorum. Hikayemi daha evvel de tam detaylı olmasa da paylaştım. Düşündükçe içim içimi yiyor, herkes bu kadar dertli mi acaba diyorum. Daha evvel yazdıklarımı detaylandıracağım.Eğer okumaya zamanları olursa bu her genç kıza ibret olsun.

Ben gayet yüksek bir bölümü yüksek bir dereceyle bitirmiş üniversite mezunu bir kızım. Geçen sene bir adamla tanıştım.daha ilk görüşte aşık oldum. yakışıklı biriydi, geçmişinde zor şeyler yaşadığını, ailevi problemler geçirdiğini bu yüzden okuyamadığını vs anlattı bana ilerleyen dönemlerde , çok iyi arkadaş olduk. Lise mezunuydu, önceden çok işler yaptığını ama ortaklarıyla arasının bozulduğunu falan anlattı bana onun adına üzüldüm. Sonra bana evlilik vaadiyle sevgili olmamızı teklif etti kabul ettim.
Daha ilk zamanlar bana bir kahve ısmarlar mısın , cebimde param Yok vs diye mevzular başlamıştı. Göremedim. O zamanlar cafeleri giderdik hep ben ısmarlardım bir gün telefonunu bana göstermiyor diye tartıştık cafe çıkışı kalabalık bir sokakta herkesin içinde telefonunu yere çarptı küfrederek. Ben donup kaldım. Bu onun ilk hatasıydı. Dedim ki herkes yapar olur öyle şeyler, belki sinirlendi.
Biraz Zaman geçtikten sonra hep benimle olmak istediğini ayrı kalmak istemediğini belirtti ve beni yakın bir erkek arkadaşının evine götürdü.
O zamanlar pansiyonda kalıyordum. Her akşam pansiyonda kalmak yerine o erkek arkadaşının evine gidip orada vakit geçirmeye başladık. Tüm yemeklik malzemeyi alıyor yemeği ben yapıyordum , yeri geliyordu çocuğun evini temizliyordum. KOSGEB’le iş kuracağım falan diyordu o zamanlar, ben işe gidiyordum , kendi anne babasının evine asla gitmiyor, gün boyu o arkadaşında yatıyordu benim gelmemi sigarasını almamı, yemek yapmamı bekler oldular. Zaman ilerledikçe neden KOSGEB’e falan başvurmuyorsun dedim. Kavga ettik her şeyi kırıp döktü. O zamanlar işten çıkarılma mevzum vardı, işten çıkarılırsan sana işsizlik maaşı bağlanması için başvururuz falan demişti, kendi ben bakarım vs demedi diye alınmıştım.kavga sırasında itişip kakışırken, parmağım kırıldı tam iki ay öyle yaptım işimi gücümü , ayrılmayı istedim o zamanlar . Arar anne babana kızınız akşamları arkadaşımın evine geliyor derim. Seni s..tir ederim bu şehirden falan dedi. Aptal gibiydim.
İlerleyen dönemde hala işsizken aynı eve çıktık. Bu hala yatıyor tabi evde. Ben iş seyahatlerine gidiyorum bu evde yatıyor. Dedi ki çalışacağım ama arabam Yok. Kredi çektim kendi adıma olan bir arabayı aldım bu kullandı bir firmanın getir götürünü yaptı.o zamanlar kendi sigara parasını karşıladı diye çok sevinir olmuştum.
Neyse gel zaman git zaman hakaretler , yol ortasında bağırmalar arttı. Evin faturalarını,yemekleri hep ben karşılıyordum . Ailesiyle beni pikniğe götürüyordu eti falan ben alıyordum. Kendime maaşımla bir kıyafet bile alamıyordum hesap soruyordu. Kendine de kıyafet ayakkabı falan istiyordu, ben almayınca da sana alıyoruz da neden bana almıyoruz diyordu. Kardeşime ve aileme para gönderemez olmuştum. Boğazıma kadar borca batmıştım. Bazen bağırıyor çağırıyor kapıları yumrukluyor evden seni terkediyorum diye çıkıyordu ama arabanın anahtarını da alıp gidiyordu. Geceleri dışarılarda, arkadaşlarına falan veriyordu arabayı, kendi devamlı geziyordu.Ay başında maaşım yattığında paramız yattı mı diyordu hemen. Vermezsem parayı kavga çıkarıyordu.Bu bu şekilde aylar sürdü ben hep korkuyor cesaret edemiyordum ayrılmaya,en son haziran ayında ayrılmak istedim . Arabamı aldı gitti , hesap kartlarım da onda kaldı ev anahtarım da hepsini alıp gidemedim, şartlar yüzünden Manisa’ya bayrama ailemi ziyarete geldim.
Geri döndüğümde benim gönlümü etmeye çalıştı yalanlarla iyi bir iş kuruyorum falan diye. En son bir 15 gün falan evvel, bana dedi ki çok acil iş kurup seni istemem gerek annenlerden çünkü işim iyi gitmeyebilir, karambole getirip evlenmeliyiz. Dedim ki peki evlendikten sonra işin iyi gitmezse kim bakacak bize ben mi çalışacağım yine ? Bağırdı çağırdı sen çok para gözsün dedi.bıktım para isteğinden senin dedi. Benden borç istedi akabinde ben de veremem senin yüzünden kardeşime bile para göndermiyorum dememle evdeki ne varsa kurdı döktü tekmeledi. Paranın da sneinde a.koyayım deyip çekip gitti. Arabamın anahtarını evde unutmuştu. Çok sevindim. Hemen telefonlarımı vs kapattım bir daha kabul etmedim görüşmeyi. Kapıma geldi beni tehdit etti,sen görürsün dedi gitti.
Ve sonra abimin okulunu arayıp abime benimle olan biteni anlatıp kardeşinin bana borcu var demiş. Ödeyin yoksa kötü olur demiş. Geçen gün ablama ulaşmış, ona da kardeşiniz borçlu bana demiş. Şu an işsizim. Onun yüzünden işimden ayrıldım. Kredi borcum var .devamlı ailemi rahatsız ediyor. Savcılığa verdi hem abim hem ablam. Benim elimde delil Yok. Çünkü telefonda bana hakaret vs etmedi. Ama ben de ifademi vereceğim. Ayrıca zaten sabıkalı çıkmış. Neyse kıssadan hissem:

1.Kimseye güvenmeyin.
2.Aile, daima herkesten önde olsun. İnsanlar aç kurt gibi saf buldular mı parçalarlar.
3.Size daima çok saf ve temizsin diyen insanlara ön yargılı olun , genelde sizi alttan alta kullanıyorlar.
4.Sizi gerçekten seven bir erkek arkadaşının evine vs götürmez.genç kızlar gitmeyin şakın.
Ben çok aptallık ettim , hata bende ki kendimi kullandırdım. Maddi manevi kullanıldım. Psikolojik olarak kötü bir haldeyim. Borçlarımı nasıl temizlerim bilmiyorum , ya da bu aptallığımı nasıl unutabilirim? Birileri size vurunca ne yakın arkadaşım dediğiniz kişiler yanınızda duruyor ne de dolardaki insanlar. Olayı , tehdit şantajı bilenler bile bilmezden geldiler. Kısacası düşündükçe dertleniyorum.

Bir musubet bin nasihatten evladır... Sen dersini aldın NOKTA! önüne bak, yoluna bak, mutlu ol! ve ne güzelki bu durumu ders olsun diye paylaşabiliyorsun, bu senin yaşadıklarını kabullenip alt etme gayretinin bir sonucu.
 
Yeniden, yepyeni bir insan olarak; farklı bir farkındalık seviyesinde hayata başlamak için en güzel noktalardan birindesin. Dalga geçmiyorum, ciddi söylüyorum, 27 yaşında bu kadar kör isen, gözün ancak böyle bir olayda açılırdı, bu gerekti ve bundan sonrası kademe kademe daha iyiye gidecek. Çok da emin söylüyorum çünkü benzerini yaşadım. Biz de bu akıllara, sürüne sürüne geldik, kurdunu gözünden tanıyıp parmakta döndürüp gerisin geri kuyruğunu kıstırtıp ormanına salmayı, ısırıla ısırıla öğrendik. :)

Anlatmazdım ya, konunu okuyunca aklıma geldi, anlatasım da var; sıkılıyorum zaten.
Zannedersem 20 yaşındayım, kendimden 8 yaş kadar büyük biri ile takılmaya başladım, okuduğum şehrin kafesinin tekinde tanıştık, sürekli gider gelirdim, bu tip de orada çalışırdı. Eğitimi yarım yamalak, ailesinden uzakta, orada burada kazandığı parayı ezen faydasız biri işte. Ben toyum daha; yüksekten yüksekten konuşmalar, eh biraz da bilen biriydi, o bilgili halleri beni etkiledi.

Öğrenciyim, tek başıma kalıyorum evde; bu vatandaş da kirasını ödeyemez haldeymiş, ev arkadaşları buna kazık atmış falan filan, nasıl mağdur... Ben de iyilik meleği, kelebek kafa bi şeyim, evimi açtım buna "Ya dert etme, benim kapısı kapalı kullanmadığım bi odam var fazladan, eşyalı da. Orada kalırsın kendine uygun bir yer bulana kadar" diye, oysa yani anası babası var, öyle düşkün de değil markasından sigarasından ödün vermez, salağım ama o sıralar, süzmeyim. Hiç "Ya olur mu olmaz mı?" demek de yok he "Yaaa sen nasıl mükemmel bir insansın" diyerek atladı zaten.

Geldi bir güzel yerleşti evime, kira derdi yok, alış-veriş derdi yok, fatura derdi yok. Adam full beleş takılıyor.
"Ev baktımdı bulamadımdı, yok şunla konuştumdu olmadıydı, ne yapacağım ben, maaşım kuş kadar kalıyor, sana da yük oluyorum böhüğğ" filan diye diye de beynime girdi, merhamet tuşuma bastı. "Lafı mı olur ya, duymayayım, zorunda hissetme kendini illa bi yer bulacağım diye, nasıl olsa öyle de böyle de ödeniyor buranın kirası" diyorum. Hee ödeniyor, babam ödüyor. Hayırsız evlatmıymışım neymişim, adam "Kızım biraz daha rahat etsin" diyerek dişini tırnağına takarak çalışsın para yollasın, ben elin züppelerine yedireyim.

Neyse, bu güya ev bulacak adam, işinden de ayrıldı. Sebep de neymiş "Bıkmış"... Maaşını alamamışmış. İyi de o yeni adidaslar, o saat nereden geldi? :)) Gördüm, ama görmemeyi tercih ettim. Çünkü "Gangsta canı kalmış almıştır boşver" dedim.

Sonra bu beyefendinin sigaralarını alır olmuşum haberim yok :KK70:
Adamın canı bira çekmiş, beni aramış okul çıkışıma "Gelirken şunu şunu alsana" diye listelemiş.
Kontörünü yükleyivermişim.

E uyanacağım ya bi yerde, bana da bk gibi davranır olmuş, kredi kartı muamelesi görüyorum yetmiyor, bi de ota mka kıskanıp olay çıkarıyor. Birinde bi küfür etti ki işte en nefret ettiğim şeyle gözüm sonuna kadar açıldı, kimse bana karşı bazı hakaret cümlelerini-kelimelerini kullanamaz. Adamı yırtarım.

"Eşyalarını topla, 1 saat içinde evimden defolup gitmiş olmazsan polisi ararım!" dedim.
Direkt telefonumu elimden aldı, duvara attı parçaladı, bilgisayarımı da kırdı, kapıyı da kilitledi "Hadi şimdi ara polisi, seni burada kıtır kıtır keserim onlar gelene kadar" dedi.

Kafamdan tonlarca plan geçiyor, bir yandan kalbim küt küt atıyor; "Şimdi geldin mi annenin lafına" diye de giydiriyorum bir yandan kendime, sen tanımadığın elin herifini, bu kadar -ben güvenilir insan değilim- diye bağıran hareketlerine rağmen evine alır mısın? Ömürlük derstir bana.

Kendimi yere atıverdim "Başım dönüyor, niye böyle olduk biz, biz birbirimize aşıktık, çok kötüyüm" diyerekten bildiğin bırakıverdim kendimi olduğum yere... Adam bocaladı, anlamadı ne oluyor, "Tamam kendine gel, hadi kalk bi yüzünü yıkayalım" filan hallerinde... Ağır ağır kalktım, doğru zamanı bekledim, boşluğuna getirip mutfağa girip elime bıçağı almamla birlikte "Kim kimi keser laann!" diye bağıra bağıra, cam çerçeveyi indirerek, gözüm dönerekten... Sandalyeyi pencere camına sallayarak (Komşu mahalleli herkesi toplamaya garanti için)... Yanına alabildiğini alıp, bir kaçışı vardı ki evden...

Ama göze aldım ölmeyi, şok geçiriyordum sanırım, ya da "Nasılsa öleceğim, onu da öldürüp ölürüm, belki ona sapladığımda gücü kesilir, ben yaralı kurtulurum" filan böyle planlar ya... Sanırım bi çeşit şoktu yaşadığım.

Bu da böyle bir anımdır, bana hayatımın dersidir; ilk ve sondur. 20 yaşında gözümü açmayı geç, 5 duyumu sarsıp beni kendime getirmiştir.
Eh, böyle olması gerekiyormuş, yoksa anlamazdım, 27,28,29... Belki35,36 yaşlarımda bile parça parça sömürülen, saf kafa, yanlış tercihlerinden dönüş için cesaretsiz, kendini güçsüz hisseden "Kaderimse çekerimci" bi tip olup çıkacaktım belli mi olur? En ağır nasihatten daha ağır bir şey oldu, beni tazeledi, yeniledi, değiştirdi, öldürmeyen şey, güçlendirdi.

Sen de geçersin, merak etme. En zor kısmı geçmiş.
Paylaştığınız için çok teşekkür ederim ayrıca da. En kötüsü insan çok sevip bağlanınca ilk etapta yakıştıramıyor da. Yani diyorsun ki ben böyle düşündüğüm için ayıp bana benim kötülüğüm kötü düşünmem falan diyorsun. Ekleyeyim dedim.
 
Bir musubet bin nasihatten evladır... Sen dersini aldın NOKTA! önüne bak, yoluna bak, mutlu ol! ve ne güzelki bu durumu ders olsun diye paylaşabiliyorsun, bu senin yaşadıklarını kabullenip alt etme gayretinin bir sonucu.
Üstesinden gelmeye güçlü durmaya çalışıyorum. Başaramazsam diye çok korkuyorum bazen. O yüzden yazayım , paylaşayım günü gelir okuyan bir kız olur dedim .
 
Paylaştığınız için çok teşekkür ederim ayrıca da. En kötüsü insan çok sevip bağlanınca ilk etapta yakıştıramıyor da. Yani diyorsun ki ben böyle düşündüğüm için ayıp bana benim kötülüğüm kötü düşünmem falan diyorsun. Ekleyeyim dedim.

Rica ederim.
Yani.. Benimki tam bi aşk sayılmazdı (O aşk lafını bilerek bocalaması için kullandım çünkü sevgi cümleleri kullanmazdım pek), hoşlanmaydı-basit bir etkilenme flört,merhamet duygum çok fazlaydı; saçmalık boyutunda. Kıyamazdım, üzülürdüm ve çabuk inanırdım. Gördüğüm şeylere de "Fesat düşünme ya, öyle denk gelmiştir" derdim ama içimde bi sıkıntı olurdu ince ince, hani "Yanlıştasın" dercesine kalbinin arkasında bi his olur ve durdurmaya çalışırsın ya; onu durdurmaman, aksine dinleyip bi incelemen gerekiyormuş çok güzel anladım, çünkü iyi niyetli insanlarda terazinin görmezden gelme kefesi, kendini ezercesine bir merhamet yüzünden ağır geliyor ve kendini tehlikelere açıveriyorsun. Eh, tecrübeler bu yüzden lazım, gelecek günler, yeni kişilerde yanlış tartım yapmamak için.
 
Üstesinden gelmeye güçlü durmaya çalışıyorum. Başaramazsam diye çok korkuyorum bazen. O yüzden yazayım , paylaşayım günü gelir okuyan bir kız olur dedim .

Atlatırsın merak etme, hepimizin basiretinin bağlandığı anlar oluyor, oda senin basiretini bağlamış,onu hep karakteri oturmamış havada kalmış boş bir kovan olarak hatırla...
 
Geçmiş olsun umarım tamamen unutur toparlanırsınız.
Biz kadınlar çevreye rezil olurum el gün ne der korkusuyla bu kalpsiz vicdansız insanlara tahammül ediyoruz.
Ailelerimiz asla bizi sokağa atmaz. Kızarlar küserler suçlarlar ama asla vazgeçmezler.
Üzülmeyin. Yeniden iş bulursunuz. Her şerde bi hayır vardır. Bu olay sizi güçlü kılar. Sizi olgunlaştırır. Malesef ki biz insanlar nasihat edildiginde dinlemiyoruz illa o acı tecrübeler gerekli.

Kendinize güzel bi sayfa açın. İyi niyetinizi bi kötü niyetli yüzünden kaybetmeyin. Ailenize herşeyi anlatın. Havlayan köpek ısırmaz derler. Böylelerine bu benzetmeyi yapmaktan bile rahatsızım. Köpekler kadar vefaları olmadıgı için.
Güzel günler sizi bekliyor...
Bir an önce kurtulmanız dileğiyle.
 
Burada anne babalara çok iş düşüyor . Öyle bir güven asilamalilar ki çocuklarına her sıkıntıda ailelerine siginabilsinler .

Çocuklar ve gençler unutmasın ki ailesinin asıp keseni bile elin itinden iyidir. Aile ne yaparsa yapsın , ucunda ölüm bile olsa ailelerinden saklamamalilar.
 
Iyi yapmissiniz hukuki süreç baslatarak.

Geçmiş olsun aynen dediginiz gibi belesciler maddi ve manevi somururler.

Güçlü olun en zoru geçti şükür.

Banka gibi yerlerden para aktarimi gibi şeyler , eti aldiginiz marketin vb. guvenlkk kamerası falan sizin ödeyen taraf oldugunuzu belirten bir seyler illa ki vardır iyi düşünün.

Utanmadan sizi böyle rahatsiz eden psikopata dersini verirsiniz inşallah.

Sevince yasaniyor boyle durumlar siIn basınız dik ve güçlü olmaya devam edin.

Is bakın evde kalmayin şartlariniz uygunsa ev iyi gelmeyebilir.

Insanlara guveninizi kaybetmeyin herkes kötü değil.
 
Kimse yoktu çevremde haklısınız. Kendimi çok yalnız hissediyordum. Hani bir iş yapılacağında beraber yapmak, bir yere beraber gitmek iyi geldi başta. Yalnızlığımı paylaştı. Allah’a bin şükür döndüm o yoldan . Her şey için. Hem günahlarım için hem maddi manevi yaşadıklarım için her gün ağlıyorum ,dayanamıyor gibi oluyorum bazen vicdan azabındna

Öyle demeyin yaşanması gerekiyomuş dersler alman lazımmış olmuş bitmiş sana ağır gelse de nefes alıyosun ve hayat senin devam ediyor.Uzun yollar var ve hiçbirşey senden değerli değil :)
 
is kurdum iflas ettim battım diye düşün.bosver yaşayacağım varmış.o it o karakterle tutunamaz
 
Hata yapmışsın sadece kendine yüklenip abartma. Biz de hatalar yaptık hayatımız hatalarla dolu. Olumlu tarafından bakacak olursak iyi bir tecrübe olmuş sana. Lütfen bir daha kimseye %100 güvenme. Kendine hobi bul kafa dağıt ınan iyi gelir.
Hergün ne aptalım diye ağlama.
Herkesin bir zaafı var senin ki bu imiş.
Kendin için güçlü ol, silkelen kendine gel
 
Durdukça, düşündükçe kafam almıyor. İntihar etmek üzereyim o derece tıkandım. Nefes bile alamıyorum. Hikayemi daha evvel de tam detaylı olmasa da paylaştım. Düşündükçe içim içimi yiyor, herkes bu kadar dertli mi acaba diyorum. Daha evvel yazdıklarımı detaylandıracağım.Eğer okumaya zamanları olursa bu her genç kıza ibret olsun.

Ben gayet yüksek bir bölümü yüksek bir dereceyle bitirmiş üniversite mezunu bir kızım. Geçen sene bir adamla tanıştım.daha ilk görüşte aşık oldum. yakışıklı biriydi, geçmişinde zor şeyler yaşadığını, ailevi problemler geçirdiğini bu yüzden okuyamadığını vs anlattı bana ilerleyen dönemlerde , çok iyi arkadaş olduk. Lise mezunuydu, önceden çok işler yaptığını ama ortaklarıyla arasının bozulduğunu falan anlattı bana onun adına üzüldüm. Sonra bana evlilik vaadiyle sevgili olmamızı teklif etti kabul ettim.
Daha ilk zamanlar bana bir kahve ısmarlar mısın , cebimde param Yok vs diye mevzular başlamıştı. Göremedim. O zamanlar cafeleri giderdik hep ben ısmarlardım bir gün telefonunu bana göstermiyor diye tartıştık cafe çıkışı kalabalık bir sokakta herkesin içinde telefonunu yere çarptı küfrederek. Ben donup kaldım. Bu onun ilk hatasıydı. Dedim ki herkes yapar olur öyle şeyler, belki sinirlendi.
Biraz Zaman geçtikten sonra hep benimle olmak istediğini ayrı kalmak istemediğini belirtti ve beni yakın bir erkek arkadaşının evine götürdü.
O zamanlar pansiyonda kalıyordum. Her akşam pansiyonda kalmak yerine o erkek arkadaşının evine gidip orada vakit geçirmeye başladık. Tüm yemeklik malzemeyi alıyor yemeği ben yapıyordum , yeri geliyordu çocuğun evini temizliyordum. KOSGEB’le iş kuracağım falan diyordu o zamanlar, ben işe gidiyordum , kendi anne babasının evine asla gitmiyor, gün boyu o arkadaşında yatıyordu benim gelmemi sigarasını almamı, yemek yapmamı bekler oldular. Zaman ilerledikçe neden KOSGEB’e falan başvurmuyorsun dedim. Kavga ettik her şeyi kırıp döktü. O zamanlar işten çıkarılma mevzum vardı, işten çıkarılırsan sana işsizlik maaşı bağlanması için başvururuz falan demişti, kendi ben bakarım vs demedi diye alınmıştım.kavga sırasında itişip kakışırken, parmağım kırıldı tam iki ay öyle yaptım işimi gücümü , ayrılmayı istedim o zamanlar . Arar anne babana kızınız akşamları arkadaşımın evine geliyor derim. Seni s..tir ederim bu şehirden falan dedi. Aptal gibiydim.
İlerleyen dönemde hala işsizken aynı eve çıktık. Bu hala yatıyor tabi evde. Ben iş seyahatlerine gidiyorum bu evde yatıyor. Dedi ki çalışacağım ama arabam Yok. Kredi çektim kendi adıma olan bir arabayı aldım bu kullandı bir firmanın getir götürünü yaptı.o zamanlar kendi sigara parasını karşıladı diye çok sevinir olmuştum.
Neyse gel zaman git zaman hakaretler , yol ortasında bağırmalar arttı. Evin faturalarını,yemekleri hep ben karşılıyordum . Ailesiyle beni pikniğe götürüyordu eti falan ben alıyordum. Kendime maaşımla bir kıyafet bile alamıyordum hesap soruyordu. Kendine de kıyafet ayakkabı falan istiyordu, ben almayınca da sana alıyoruz da neden bana almıyoruz diyordu. Kardeşime ve aileme para gönderemez olmuştum. Boğazıma kadar borca batmıştım. Bazen bağırıyor çağırıyor kapıları yumrukluyor evden seni terkediyorum diye çıkıyordu ama arabanın anahtarını da alıp gidiyordu. Geceleri dışarılarda, arkadaşlarına falan veriyordu arabayı, kendi devamlı geziyordu.Ay başında maaşım yattığında paramız yattı mı diyordu hemen. Vermezsem parayı kavga çıkarıyordu.Bu bu şekilde aylar sürdü ben hep korkuyor cesaret edemiyordum ayrılmaya,en son haziran ayında ayrılmak istedim . Arabamı aldı gitti , hesap kartlarım da onda kaldı ev anahtarım da hepsini alıp gidemedim, şartlar yüzünden Manisa’ya bayrama ailemi ziyarete geldim.
Geri döndüğümde benim gönlümü etmeye çalıştı yalanlarla iyi bir iş kuruyorum falan diye. En son bir 15 gün falan evvel, bana dedi ki çok acil iş kurup seni istemem gerek annenlerden çünkü işim iyi gitmeyebilir, karambole getirip evlenmeliyiz. Dedim ki peki evlendikten sonra işin iyi gitmezse kim bakacak bize ben mi çalışacağım yine ? Bağırdı çağırdı sen çok para gözsün dedi.bıktım para isteğinden senin dedi. Benden borç istedi akabinde ben de veremem senin yüzünden kardeşime bile para göndermiyorum dememle evdeki ne varsa kurdı döktü tekmeledi. Paranın da sneinde a.koyayım deyip çekip gitti. Arabamın anahtarını evde unutmuştu. Çok sevindim. Hemen telefonlarımı vs kapattım bir daha kabul etmedim görüşmeyi. Kapıma geldi beni tehdit etti,sen görürsün dedi gitti.
Ve sonra abimin okulunu arayıp abime benimle olan biteni anlatıp kardeşinin bana borcu var demiş. Ödeyin yoksa kötü olur demiş. Geçen gün ablama ulaşmış, ona da kardeşiniz borçlu bana demiş. Şu an işsizim. Onun yüzünden işimden ayrıldım. Kredi borcum var .devamlı ailemi rahatsız ediyor. Savcılığa verdi hem abim hem ablam. Benim elimde delil Yok. Çünkü telefonda bana hakaret vs etmedi. Ama ben de ifademi vereceğim. Ayrıca zaten sabıkalı çıkmış. Neyse kıssadan hissem:

1.Kimseye güvenmeyin.
2.Aile, daima herkesten önde olsun. İnsanlar aç kurt gibi saf buldular mı parçalarlar.
3.Size daima çok saf ve temizsin diyen insanlara ön yargılı olun , genelde sizi alttan alta kullanıyorlar.
4.Sizi gerçekten seven bir erkek arkadaşının evine vs götürmez.genç kızlar gitmeyin şakın.
Ben çok aptallık ettim , hata bende ki kendimi kullandırdım. Maddi manevi kullanıldım. Psikolojik olarak kötü bir haldeyim. Borçlarımı nasıl temizlerim bilmiyorum , ya da bu aptallığımı nasıl unutabilirim? Birileri size vurunca ne yakın arkadaşım dediğiniz kişiler yanınızda duruyor ne de dolardaki insanlar. Olayı , tehdit şantajı bilenler bile bilmezden geldiler. Kısacası düşündükçe dertleniyorum.
Arabayı sat kredi borcuna yatır bari aylık ödemeyi düşürt. Çok geçmiş olsun korkma ısıracak köpek havlamaz bir iş bul hayatına devam et
 
Arabayı sat kredi borcuna yatır bari aylık ödemeyi düşürt. Çok geçmiş olsun korkma ısıracak köpek havlamaz bir iş bul hayatına devam et
Sattım zaten ama yine de borçlarım var. Umarım hayat normal devam eder benim için. İnsan başına bu tarz şeyler gelince bir daha toparlanamaz sanıyor kendini ama geçicidir sanırım bu duygu.
 
X