Yardım etmek istiyorum, ama kullanılmaktan da korkuyorum..

marjinalfaydali .!.:

Aklımda kalanlar:

Evin kızı: "O yapamaz, o bu sorumluluğu taşıyamaz, o çalışmaz, kuran kursundaki hocaları çalışma diyorlar, çalışan kadını eleştirir, saçma bulur çalışmasını, en yakın aile dostlarından birisi ( siz ) ihtiyacı olduğunda bırakın para için bakmayı, sırf onun ihtiyacı var diye bile dişini sıkıp, birkaç zamanlığına da olsa yetişkin gibi davranamayan bir kız.

Evin oğlu: patronu işe hergün götürecek olduğu halde dayısının bulduğu işi uzak diye beğenmeyen

Evin anası: İhtiyacçları olduğu halde, genç ve sağlıklı olduğu halde en yakın tanıdığının kızına bile bakıp para kazanmayı göze alamayan, kızının ve oğlunun bu tuhaflıklarını ( kusura bakmayın bana göre tuhaflık) hoşgörürcesine "onlar babaları zamanında herşeyin en iyisine alıştılar, ya hep ya hiç" açıklamasını yapabilen bir kadın. Ayrıca dolabında yiyeceği olmaması ve bunu söylememesi gurur değil, tembelliğinin eleştirilmesini engellemektir bence. Özrü kabahatinden büyük mü denir ne denir.Tembellik yahu, var mı başka açıklaması. 50 yaşında kadınlar tüm gün tarlada patates sökümüne gidiyor, günlüğü 40 liraya

iPEK HANIM, siz hiç kendi kazandığınız mühendis maaşınızla onların rakamlarını kıyaslayıp da onların haline üzülmeyin bence.200 bilmem kaç liraya çok iyi bi markanın yemek takımını alınca hanım kızımızın "ya hep yahiç" ciliğine hizmet edersiniz sadece. Alın yapı marketlerde bile satılan bi kaç markanın gündelik yemek takımını, yiyiversin bi zahmnet. Bu devirde sağlıklı ve istekli insanın fakir olması için sebep yok gerçekten. Her taraf mağaza, her tafar market artık bu devirde. Türkiye bir asgari ücret cenneti. 3 kişilik aile asgari ücretten ayda epey ciddi paralar sokabilirler o haneye.Yardım ve iyilik duygularınızı başka tatmin edebileceğiniz çok çok daha ihtiyaç sahipleri var. Odtü mezunu olduğunuzu biliyorum, aratın google'da, " Odtü mezunu mustafa trafik kazası " kelimelerini, orada gördüklerinizden sonra inanın biraz daha farklı bakacaksınız. İstediğim kadar tanıdığım olsun, tembel ve şımarık insana tahammülüm yok. Bu şımarıklığın açıklaması hiçbir şekilde çocukken ölmüş bir baba olamaz. İnsanlar yetimhanelerde büyüyorlar. Annelerini babalarında bebekken kaybediyorlar. Neler neler yaşıyor insanlar Ölen babanın emaneti konusuna gelirsek... Emanete hıyanet eden o annedir bence. O nasıl bir çocuk yetiştirmektir öyle ? :26:

Genişletmek için tıkla...

Mustafa'nın sitesini inceledim, ben her nasılsa haberdar değildim yardım kampanyasından.
Çalıştığım şirket çok büyük, binlerce kişinin çalıştığı çok uluslu bir şirket. Sosyal yardım projelerine de çok sıcak bakılıyor. Yarın ilk işim İnsan Kaynaklarıyla görüşmek olacak bu konuda, sanırım şirket bağış vermese bile biz çalışanlar epeyce ciddi bir meblağ toparlayabiliriz.
Ancak en kötüsü, en dayanılmazı Mustafanın bu ihtiyacının sürekli olması, bir defalık bir gereklilik değil ne yazık ki. Ne yapacak ki ömrü boyunca, her ay bu paraları nereden bulacak..

Hele yüzde 100 çalışamaz raporu alması bir insnaın nasıl bir psikolojidir?? Ve o rapora rağmen evde çeviri yaparak para kazanmaya çalışmak..
Bu örnekten Zeynep hanıma bahsedeceğim..
Ama Elif için bence ümit yok. Nişanlısını dürtüklemiş memur olsun, sınavlara girsin, rahat edelim diye.
"Sende girsene kpss ye madem biliyorsun" dedim. tık yok.. girecektimde, tarihini kaçırdım da bilmem ne..
Evde hanımefendi gibi bir hayat sürüyor.. Aslında boşandığı dönem annesi "ben çalışmıycam, yaşlandım artık Elif çalışsın" derdi. Yaşlandım dediği de 42-43 falandı o dönem..
Elif bulduğum işi bırakınca da kursa başladı. Sonra hepten Kurana verdi kendini, kapandı. Sanki Kuran tembelliği emrediyor.
En son annesine "zeynep abla, düğüne kadar iş ayarlayalım Elife" dedim, "yok çalışmasın, ben çalışıyorum, idare ediyoruz "dedi..
Artık gerçekten bitti, benden bir fayda olmaz düğün hazırlığı konusunda.
Çeyizsiz evlenmesi dünyanın sonu değil. Zaten ne yapacaksa nişanlısı ve Zeynep abla yapacak, Elif sadece kocaya gidecek..

Bu arada hani benim kızımın domuz gribi olduğu ve bakması için birine ihtiyacım olan o 2 günlük dönem.. HAdi Zeynep ablanın işi vardı, ama Elif bakabilirdi. Ama Elif öyle bir el bebek gül bebek ki, teklif bile edemedim o baksın diye. O bakamaz, o yapamaz, oralarda duramaz.. Biliyordum alacağım cevabı..

Ben ise son dönemindeyim hamileliğin.. Herkes artık işe gelme derken, acaba yarın da gitsem mi derdindeyim.
Fazladan gideceğim hergün, bebeğimle kalacağım artı 1 gün demek çünkü.

Mustafanın en çok da "çalışıp aileme destek olacakken, şimdi en ağır şekilde aileme yüküm" ifadesine takıldım, beynimde dönüp duruyor.
Ben de hep babamın maddi durumu kötü zannederdim, bana öyle bir hayat verdi çünkü. Ve her gece dua ederdim, Allahım benim kazanacağım paradan yemeden babamı alma yanına diye.. Para kazanmaya başladığımda onları tatile götürdüm, ev aldılar içini yaptırdım, kardeşimin dersanesi vs.
Yetmedi babama..
Tüm birikimimi yalan dolanla aldı elimden, karısına ev aldı. Davalık olduk. Malum konu..
Bu kaza benim başıma gelseydi, herhalde 6 ay solunum cihazına bile sokmadan fişimi çektirirdi babam, çok eminim.

şirincek .!.:

ben şuraya takıldım kadın kızının günah olduğu için çalışmadığını söylüyor. ama anneden habersiz evleniyor ve boşanıyor. garip.yani genelde dini konulara önem veren kişiler annelerinden babalarından habersiz evlenmez.
bu arada siz aynı ablam gibisiniz çok ince düşünüyorsunuz ve gereksiz yere dert ediyorsunuz. anlattığınız kişiler bile hayatından memnun görünüyor. ama siz onların kayıtlarını çekiyorsunuz. bence bu kadaR takmayın kafanıza gereksiz sıkıntılar insanı farkettirmeden sağlığından eder. alın bir paket hediye çok önemli hayati bir durum olduğunda fazlasını yaparsınız.insanları kolaya alıştırmamak gerek.

Genişletmek için tıkla...

pyeso .!.:

bu kadar iyiliğine karşılık acaba doğum yaptığında yanında olur mu?ben onu merak ettim.yanınızda olsada anladığım kadarıyla siz ona karşılığını verirsiniz..bence kim dar zamanınızda yanınızdaysa o dosttur.boşverin bir iyilik yaptınız,allah rızası için,o anlasın veya anlamasın.yaradan biliyor..

Genişletmek için tıkla...

ipektuncer .!.:

Canım, onu bende çok merak ediyorum.
yani doğumdan sonraki tavrını..
içindne geliyor, yapacağını söylğyori ama bir şekilde yan çiziyor sonradan.
Domuz gribi mevzusunda kendisi söylemişti bakarım diye. Bende bu sebepten kimseyi ayarlamadım, 10 gün kızımın yanında kaldım, işe gitmedim oysa. O arada bulurdum ben birilerini mutlaka. Ama bana bu şansı bile vermedi.

Gene başka örnek yaz tatilinde oldu. Kendisi söz verdi, ben teklif etmiyorum, yan çizer biliyorum. Yalan söylemeye mecbur etmek istemiyorum. O zaten görüyorki, ihtiyacım var.
O zamanda söz verdi. Pazar günü gidip alacaktık onu sabahtan, sabah aradı akşam gelin dedi. Tamam dedik, akşam çıkmadan aradım gene. Güvenmiyorum çünkü. Yaaa İpek sabah gelseniz, akşam şimdi çocukları bırakmayayım.. Yani bana zorla "Zeynep abla tamam gelme" dedirtecek. Ve dedim de zaten. Ben sabah 6 da evden çıkıyorum, eşim 8 de. Kim gelsin de alsın seni o saatte yahu?? Kadını evindne gidip alacağız da, gene de razı gelmiyor. Tuhaf aslında, incelenmesi gereken bir vaka.

Geçenlerde dediki, doğum öncesi sende kalacağım birkaç gün, dolapları falan yerleştiririm.
2 gün geçti, "bir gün uğrayacağım sana" oldu verdiği söz.
Ve eminim gelmez, gelse de misafirliğe gelir, ben de ağırlamaya çalışırım.
Doğumda kesin haber verir, geliriz diyor.
Haber vericem özellikle. Görücem gelicek mi.. Sanmıyorum..

Genişletmek için tıkla...

ipektuncer .!.:

Canım, onu bende çok merak ediyorum.
yani doğumdan sonraki tavrını..
içindne geliyor, yapacağını söylğyori ama bir şekilde yan çiziyor sonradan.
Domuz gribi mevzusunda kendisi söylemişti bakarım diye. Bende bu sebepten kimseyi ayarlamadım, 10 gün kızımın yanında kaldım, işe gitmedim oysa. O arada bulurdum ben birilerini mutlaka. Ama bana bu şansı bile vermedi.

Gene başka örnek yaz tatilinde oldu. Kendisi söz verdi, ben teklif etmiyorum, yan çizer biliyorum. Yalan söylemeye mecbur etmek istemiyorum. O zaten görüyorki, ihtiyacım var.
O zamanda söz verdi. Pazar günü gidip alacaktık onu sabahtan, sabah aradı akşam gelin dedi. Tamam dedik, akşam çıkmadan aradım gene. Güvenmiyorum çünkü. Yaaa İpek sabah gelseniz, akşam şimdi çocukları bırakmayayım.. Yani bana zorla "Zeynep abla tamam gelme" dedirtecek. Ve dedim de zaten. Ben sabah 6 da evden çıkıyorum, eşim 8 de. Kim gelsin de alsın seni o saatte yahu?? Kadını evindne gidip alacağız da, gene de razı gelmiyor. Tuhaf aslında, incelenmesi gereken bir vaka.

Geçenlerde dediki, doğum öncesi sende kalacağım birkaç gün, dolapları falan yerleştiririm.
2 gün geçti, "bir gün uğrayacağım sana" oldu verdiği söz.
Ve eminim gelmez, gelse de misafirliğe gelir, ben de ağırlamaya çalışırım.
Doğumda kesin haber verir, geliriz diyor.
Haber vericem özellikle. Görücem gelicek mi.. Sanmıyorum..

Genişletmek için tıkla...

seyyahalemi .!.:

ipek senin şirket benim kıza da burs versin =))

Genişletmek için tıkla...

ipektuncer .!.:

çalışanların çocuklarına burs imkanı var, ama dışarıdan birine veriliryor mu, sorarım canım bugün.

Genişletmek için tıkla...

seyyahalemi .!.:

bu hırs oldu artık biliyor musun ipek ben çalışsam zaten kimseye ihtiyacım yok şu zamanı atlatayım geç kalmayayım bi yerden başlayayım dedim en azından yaz geldi bi yaz okuluna gitsin çok sıkılıyor evde çünkü boşluk hissetmesin dedim inanır mısın ben sadece uzman bana üstün zekalı çocuğunuz heba etmeyin dedikten sonra peki napıcam dediğimde devletin bu çocuklar için yaptığı bişey yok kendi imkanınızla ne yaparsanız dedi şok geçirdim işte o zaman dedim acaba bu işin sonu nereye gidecek inan bak önce devletin kurumlarına sonra özel eğitim kurumları ve dernekler burs yada destek derdiğini bildiğim kurumlara heryere başvurdum acaba bi ilgilenen çıkacak mı diye bir tek bir tane bile kurum ilgilenmedi o boy boy tvlerde reklamları çıkan eğitim dernekleri var ya hani herkese yardım eden okuyamayanları okutan hepsi boş hepsi yalan şimdi anladım ha ediyorlar fakire anasız babasıza engelli özürlüye doğudaki zengin fakir farketmez okula giden tüm çocuklara (yanlış anlaşılmasın doğuda politika böyleymiş) ama bi tek benim kızıma yok bi tek üstün zekalılara yardım etmiyorlar anlayamıyorum gerçekten ve düşündükçe sinirleniyorum lazım değil çünkü bu ülkeye zeki insan başarılı insan hatta bu çocukların üniversitede yurtdışına gitmesi için son hükümet yürürlükten kaldırmış deli olmak işten değil
t
bugün de haberlerde var otistik bir çocuk müzikte üstün yetenekliymiş ve sadece mevzuat yüzünden konservatuara gidemiyor bu ülkenin okuluna almadığı çocuğu ingiltere kraliyet akademisi kabul ediyor sınav 8 basamakmış çocuk 7sini geçmiş tek basamak kalmış gireceği düşün artık neden beyin göçü oluyormuş neden acaba

Genişletmek için tıkla...

nadirensevda .!.:

Öncelikle mesajınıza direk cevap vermek istediğimden alıntı yaptığımı ancak yazacaklarımla fazlaca yer işgal etmemesi için alıntıyı kısalttığımı söylemek istiyorum.

Ben yazdıklarınızı okuyunca Zeynep hanımın sizin yardımınıza ihtiyacı olduğunu ve sömürecek bir kadın profilinde olmadığını düşünüyorum.

Bazı olaylar sizi kırmış, ancak insanlar yaşadıkları neticesinde ayakta kalmaya çalışsalar bile bazı noktalarda düşünme yetilerini kaybediyorlar maalesef.

Size anlatamadığı bir durum olabilir ve bunun yerine Elifin çalışmasına hocaları hoş karşılamaz diye bir neden öne sürmüş de olabilir.

Yaptığınız iyilikler , ne olursa olsun, sonunda kullanıldığınız anlasanız bile boşa gitmeyecektir. Bence bunun tek istisnası vardır o da göz göre göre sizin kuyunuzu kazacak dönüp yardımınızı alacak, bu tpteki bir duruma izin vermemek hakkınız ancak bence Zeynep hanından ve ailesinden elinizi çekmeyin. Unutmayın balık bilmese de Halık biliyor....

Bir Not: Biz bir başkasına iyiliği karşılık alalım diye etmeyiz. Karşılığını zaten Allah verir. Biz "yeryüzünde iyilik yürüsün" diye yaparız.

Hz. Hüseyin kendisinin öldürüleceğini bile bile gitmiştir ölüme, Hüseyin gitme Kufeliler öldürü seni diyenlere "Gitmeliyim, eğer ben bugün gitmezsem direniş diye bir şey kalmaz" diye cevap vermiştir.

İyiliğin karşılığını siz ve evlatlarınız fazlasıyla alacaktır. Bir an bile tereddüt etmeyin derim ben

Genişletmek için tıkla...