- 24 Mayıs 2019
- 2.375
- 7.474
- 28
-
- Konu Sahibi Black Wine
- #181
Eh, öyle olursa da canıma minnet abla, en azından sonunda acı çeken ve kaybeden taraf ben olmam, ama o gerçekten beni bile biktiracak kadar pasif bi adamsa onun kaybedecek benden daha fazla şeyi var demektir.Ablacım sen güçlü bir insansın ama bir zaman sonra karşı tarafın korkak, pasif olmasından bıkacaksın. Sizinki gibi hikayelerin sonu genelde şu şekilde oluyor: Kadına ilgi gösteren daha iyi, daha güçlü duruşlu bir erkek çıkıyor. Kadın da hayatboyu bunun mızıldanmasını mı çekicem diyip çıkıp gidiyor evleniyor. O kalan erkekten de kimseye bir b.k olmuyor, mal gibi kaldığıyla kalıyor. İnan bana bu kadar. Korktum aman sorumluluk olmasın diyen mıy mıy mıy erkek çekilmiyor.
Çok enteresan bir konu.....
Erkek arkadaşınız gibi adamlar ne yazık ki evlilikten korkup 5-6 yıl sevgilisini oyaladıktan sonra hop diye 3 ayda evleniveriyorlar. Bu nedense hep böyle oluyor
Sizse ben artık bu konuyu kapattım annesi düşünsün ben güçlü kadınım diyorsunuz ama güçlü durup terkedemiyor adamın ağzından çıkacak iki kelimeye göre bütün hayatınıza yön veriyorsunuz .Ve üzgünüm ama bunun adı güçlü olmak değil zayıflık. İşe kendinizi kandırmayı bırakmakla başlayın. Çünkü seven adam kadına soyadını vermekten, sorumluluk almaktan, o kadını toplum içinde zor durumda bırakmaktan çekinir.
Sevgilinizin hiç bir fedakarlığı ve çabası yok. Sizinle haftada bir bir evde buluşuyor sonra herkes kendi evine kendi işine kendi hayatına ..
Cidden çok üzücü. En üzücüsü ise buna sesini çıkarıp isteklerini dile getiremeyen ya da arkasını dönüp gidemeyen bir kadının kendini güçlü zannetmesi...
Güçlü olmak böyle bir şey değil. Kendi kararlarını kendi verebilen insanlar güçlüdür. Bir adamın iki dudağının arasından çıkacak söze göre yaşayanlar değil .
Ağzınıza sağlık ne eksik ne fazla, içimden geçenleri söylemişsinizdoğru, o ''soyadını'' veren, toplumda zor durumda bırakmayan(?) erkekler o kadar kıymet veriyorlar ki her gün bir kadın cinayeti her gün bir şiddet haberi okuyoruz.
o seven erkek diye başlayan genellemelerinizin bir anlamı yok bunu anlamak lazım.
bir kere kadın neden erkeğin soyadını almak zorunda bunu hiç sorgulamıyorsunuz, toplum nezdinde neden zor durumda olacak bunu da sorgulamıyorsunuz. yani bir kadının evlenmemesi neden sorun olsun?
herkes evlenmek zorunda mı?
erkeklerin saçma kalıplarını o kadar benimsemişsiniz ki aman toplum içinde zorda kalmasın hemen evlensin b.klu don yıkayıp annesinin şımarttığı paşaların nazını çeksin istiyorsunuz.
evlilik yok diye çekip gitmek o adamı sevmek değil evliliği sevmektir...
o 3 ayda evlenenler de işte aynı evliliği seven herifler oluyor. mutlu olunuyor mu hiç sanmam....
Yo aynı evi paylaştığım için hiç pişman değilim üniversite hayalimdi, gerçekleştirdim ve o evde çok güzel anılar biriktirdim. Sevgilimle geçen zamanı boşa geçen zaman olarak değerlendirmiyorum hiç evlenmeyecek olsak bile, bu benim hayatım ve mutlu geçirdiğim hicbi an boşa geçmiş değildir benim için. Anne olmak zaten hicbi zaman benim tutkum olmadı, toplumsal baskıyı ise artık umursamıyorum dediğim gibi. Ben sevgilimden ayrılmış ağlarken o baskıyı yapanlar yanımda olmayacak sonuçta. Sadece yaş geçtikçe sevmek zorlaşacak fikrinize biraz hak veriyorum, onun için de 30uma kadar bu adamı beklemem heralde...Baştan yanlış yapmışsınız aynı evi paylaşarak...adam niye evlensin niye sorumluluk alsın ki. Sanırım evleri ayirmissiniz ama hala kopamsmissiniz...bence büyük hata...boşa geçen zaman...tabi ki herkes evlenmek zorunda değil...ama bundan bir on sene sonra geriye dönüp baktığınızda o yılların boşa heba olduğunu göreceksiniz...biyolojik saat bagiracak anne olmak isteyeceksiniz..ama yaş geçtikçe başka birini sevmek daha da zorlaşacak..yada istediginiz kadar toplumsal baskıyı önemsemiyorum diyin canininizi çok sikanlar olacak....yerinizde olsam bir arpa boyu yol katedemedigim bu insandan arkama bakmadan uzaklasirdim...
Siz bence kavramları çok karıştırmışsınız.Çok enteresan bir konu.....
Erkek arkadaşınız gibi adamlar ne yazık ki evlilikten korkup 5-6 yıl sevgilisini oyaladıktan sonra hop diye 3 ayda evleniveriyorlar. Bu nedense hep böyle oluyor
Sizse ben artık bu konuyu kapattım annesi düşünsün ben güçlü kadınım diyorsunuz ama güçlü durup terkedemiyor adamın ağzından çıkacak iki kelimeye göre bütün hayatınıza yön veriyorsunuz .Ve üzgünüm ama bunun adı güçlü olmak değil zayıflık. İşe kendinizi kandırmayı bırakmakla başlayın. Çünkü seven adam kadına soyadını vermekten, sorumluluk almaktan, o kadını toplum içinde zor durumda bırakmaktan çekinir.
Sevgilinizin hiç bir fedakarlığı ve çabası yok. Sizinle haftada bir bir evde buluşuyor sonra herkes kendi evine kendi işine kendi hayatına ..
Cidden çok üzücü. En üzücüsü ise buna sesini çıkarıp isteklerini dile getiremeyen ya da arkasını dönüp gidemeyen bir kadının kendini güçlü zannetmesi...
Güçlü olmak böyle bir şey değil. Kendi kararlarını kendi verebilen insanlar güçlüdür. Bir adamın iki dudağının arasından çıkacak söze göre yaşayanlar değil .
İlk bölümü okudum gerisini okumadım. Ben soyadı kavramını yanlış anladıysam tüm medeni hukuk hazırlayacı ve toplum yanlış anlamış demektir...Siz bence kavramları çok karıştırmışsınız.
“Soyadı vermek” dediğiniz dünyanın en saçma uygulamasıdır, romantik anlamlar katmayın. Bir kadının bir erkeğe iliştirilmesi, doğduğu ismin değiştirilmesi güzel değildir. Romantik de değildir.
Evlenmeyi kadına verilmiş bir paye gibi görüyorsunuz. Seven erkek o nişanı şövalye gibi takmalı tabii. Kadına verilen ne büyük bir onur aman Allahım, evimin hanımı çocuklarımın anası yaptı diye göğsü kabarmalı değil mi?
Kusura bakmayın ama o ataerkil zihniyetin romantik gibi gösterdiği kurum çoğu kadın için ayağa pranga oluyor.
Hiç mi birini sevmediniz gerçekten? Yani sadece evlenmeyi mi sevdiniz? Kadın bir erkeği seviyor, o erkek öyle yada böyle şu an istemiyor. İlla zorlamalı gerekirse gitmeli mi yani?
Güç böyle bir kararı vermek değildir, güç egoya yenilmeden canının istediğini yapmaktır. Bu kadın evlilik isteğini ego savaşına çevirmemiş, kendine yeni bir yol seçmiş. Duygularına sahip çıkıyor. Canının istediğini yapıyor. Canı haftada bir bir evde sevişmek istiyorsa oh iyi de yapıyor. Bu onu güçsüz yapmaz. Kendini bilen, isteklerini bile biri yapar. Bir gün sıkılırsa o zaman ayrılır. Tek farkı canı istediği için ayrılır, evlenmediği için cezalandırmak için değil.
doğru, o ''soyadını'' veren, toplumda zor durumda bırakmayan(?) erkekler o kadar kıymet veriyorlar ki her gün bir kadın cinayeti her gün bir şiddet haberi okuyoruz.
o seven erkek diye başlayan genellemelerinizin bir anlamı yok bunu anlamak lazım.
bir kere kadın neden erkeğin soyadını almak zorunda bunu hiç sorgulamıyorsunuz, toplum nezdinde neden zor durumda olacak bunu da sorgulamıyorsunuz. yani bir kadının evlenmemesi neden sorun olsun?
herkes evlenmek zorunda mı?
erkeklerin saçma kalıplarını o kadar benimsemişsiniz ki aman toplum içinde zorda kalmasın hemen evlensin b.klu don yıkayıp annesinin şımarttığı paşaların nazını çeksin istiyorsunuz.
evlilik yok diye çekip gitmek o adamı sevmek değil evliliği sevmektir...
o 3 ayda evlenenler de işte aynı evliliği seven herifler oluyor. mutlu olunuyor mu hiç sanmam....
Kanunla alakalı kısmını kimse inkar etmiyo zaten, ama kanunların evliliğe verdiği değeri biz de bireysel olarak vermek zorunda değiliz. Eğer konuya bu sekilde giriş yapmış olsaydınız hakliydiniz, ama "seven adam..." Diye işin duygusal yanından konuya girip, "kanunen böyle..." Diye devam ettiğinizde olmuyo. Kanunen mağdur olmamak ben kendimi kimsenin insafına bırakmıyorum şuan zaten, kendi yolumu kendim çiziyorum. Yarın bigun istenmeyen bı durum yaşandığında hissedeceğim şey sadece duygusal yük olacak, hayatımı ona baglamadigim için maddi açıdan mağdur olmuycam benErkeklerin saçma kalıbı değil evlilik. Türk Medeni kanuna göre aileyi tanımlayan aidiyet hakkı veren, kadına ve erkeğe ilişki içerinde sınır tanıyan bir yasa parçadır evlilik
Bugün o adama bir şey olsa kanunen ilişkilerinin hiçbir hükmü yok. Adam cezaevine girse yakını bu olarak görüşemez çünkü o çok büyüttüğünüz seni seviyorumlar kanun karşısında yok hükmünde.
Yok yani yok.. anlatabiliyor muyum. . yok..
Maddiyattan bahsetmedim ben. Seven adam bu riskleri de düşünüp sevdiği kadınla evlenir. Bunun doğrusu budur.Kanunla alakalı kısmını kimse inkar etmiyo zaten, ama kanunların evliliğe verdiği değeri biz de bireysel olarak vermek zorunda değiliz. Eğer konuya bu sekilde giriş yapmış olsaydınız hakliydiniz, ama "seven adam..." Diye işin duygusal yanından konuya girip, "kanunen böyle..." Diye devam ettiğinizde olmuyo. Kanunen mağdur olmamak ben kendimi kimsenin insafına bırakmıyorum şuan zaten, kendi yolumu kendim çiziyorum. Yarın bigun istenmeyen bı durum yaşandığında hissedeceğim şey sadece duygusal yük olacak, hayatımı ona baglamadigim için maddi açıdan mağdur olmuycam ben
Eğer sizin için daha kolay olacaksa ben evlensem de kocamın soyadını almayı düşünmüyorum zaten...benimle evlenecek olan kimse bana soyadını veremiycek yani...Maddiyattan bahsetmedim ben. Seven adam bu riskleri de düşünüp sevdiği kadınla evlenir. Bunun doğrusu budur.
Sevdiği kadının insanlara açıklama yaptıpı sürekli psikolojik baskı gördüğünü göre göre devam etmez ..
Çok mu zor size soyadını verip eşim diyerek koluna takması...
İstediğiniz bahaneye sığının ama o adam sizi değil sadece kendini seviyor. Bilginiz olsun
Konu soyadını her yere yazmanız değil. Nüfus kütüğünde ailesi hanesinde yer almanız.Eğer sizin için daha kolay olacaksa ben evlensem de kocamın soyadını almayı düşünmüyorum zaten...benimle evlenecek olan kimse bana soyadını veremiycek yani...
Söylediklerinizin bir kısmında haklı olabilirsiniz fakat bi erkek tarafından yönetilme konusunu kesinlikle kabul edemem ve bana bu konuda haksızlık ettiğinizi düşünüyorum. Özellikle ben kendime ondan bağımsız bı hayat kurmaya çalışırken, bunun çabasını verirken beni gucsuzlukle suçlamanız gerçekten çok incitici, ben tutunmaya çalışırken sizin yaptığınız benim elime basmak gibi bişey bu soylemlerinizleKonu soyadını her yere yazmanız değil. Nüfus kütüğünde ailesi hanesinde yer almanız.
Ayrıca size kötü bir şey demedim. Bir kadın olarak savunduğunuz erkeğin sizin onu düşündüğünüz kadar onun sizi düşünmediğini söyledim. Çünkü ben birşeylerin erkeklerin kararına göre şekillenmesine karşıyım. Burada olması gereken sizin naz yapıp onunda hadi evlenelim diye bastırması olurdu. Çünkü ben hemcinslerimi bir erkeğin yönetmesini hiç bir zaman sevmemişimdir
Hayır aslında tam tersi.. şu an sana gerçekten değer verecek bir adamla aile olma fırsatını kaçırabiliyor olabilirsin. Haftada bir kez buluşdutun bir adamdan gelecek teklifi beklemek yerine hergün sıcak bir çorbayı paylaşacağım bir adamla olabilirsinSöylediklerinizin bir kısmında haklı olabilirsiniz fakat bi erkek tarafından yönetilme konusunu kesinlikle kabul edemem ve bana bu konuda haksızlık ettiğinizi düşünüyorum. Özellikle ben kendime ondan bağımsız bı hayat kurmaya çalışırken, bunun çabasını verirken beni gucsuzlukle suçlamanız gerçekten çok incitici, ben tutunmaya çalışırken sizin yaptığınız benim elime basmak gibi bişey bu soylemlerinizle
halen kalıpsal bakıyorsun farkında değilsin.Erkeklerin saçma kalıbı değil evlilik. Türk Medeni kanuna göre aileyi tanımlayan aidiyet hakkı veren, kadına ve erkeğe ilişki içerinde sınır tanıyan bir yasa parçadır evlilik
Bugün o adama bir şey olsa kanunen ilişkilerinin hiçbir hükmü yok. Adam cezaevine girse kendisi yakını olarak görüşemez çünkü o çok büyüttüğünüz seni seviyorumlar kanun karşısında yok hükmünde.
Yok yani yok.. anlatabiliyor muyum. . yok..
Ha bir de seven adam niye imza atmaktan korkar? Hani Bir imza sadece...
Çok teşekkür ederim yorumunuz için, o kadar haklı ve benim düşüncelerime o kadar paralel ki yazdıklarınizSırf siz mutlu olun diye evlenseydi çok çok mutsuz olurdunuz, böylesi çok daha iyi ikiniz için de. Demek ikinizin de daha ayrı ayrı keşfedeceğiniz şeyler var, birbirinize de iyi geliyorsanız sırf evlenmediniz diye ayrılmak doğru olmaz zaten. Ben de eşimle yıllarca birlikte yaşadım, o da bana "ya evleniriz ya da ayrılırız" demişti, benim için evliliğin zerre kutsiyeti yok, sevdiğim adam içinse var, ortak paydada buluşabildik. Siz de kendinizi daha iyi tanıdınız bu süreçte. Evlilik, aşk, sevgi kavramları, ne istiyorsunuz ne istemiyorsunuz hepsi netleşti diye düşünüyorum. Benzer süreçlerden geçtik çünkü.. Olur da sevgiliniz evlenmek isterse bu sefer içinize daha çok sinecektir, eğer evlenmek istemezse belki siz de istemez hale geleceksiniz, belki o çok isteyecek siz bu fikirden uzaklaşacaksınız kim bilir.. Belki karşınıza başkası çıkacak hiç belli olmaz. Hayat öyle ben bunu istiyorum illa olacak diye ilerlemiyor. Yani sadece şunu söyleyebilirim ömür boyu evlenmesem de olurdu, ama aşksız bir hayatı asla ama asla istemezdim.