Kızlar ne olur akıl verin ben aklımı kaçırmak üzereyim çünki
Polise şikayet etmeniz pek fayda sağlamaz.Dava açmadan önce bir avukat ile anlaşıp ev sahibini arattırabilir önlem alınmadığı taktirde dava açacağınızı söylesin.Üstelik üst kattan su taşmasının kanıtları falan var ise çok daha şanslısınız.Dava açılmadan ev sahibi ile arabuluculuk olarak halledebilirsiniz belki.Ama size söyliyeyim babam bu işler için mahkemelerde bilirkişilik yapıyor.Üst kat ev sahibiniz ödemek zorunda.Muhtemel davayı kazanırsınız.Lütfen her şikayetinizin fotoğraflarını çekip kanıt olarak elinizde tutmalısınız.Ama avukatsız olmaz.İnanın polis hiçbir şey yapmıyor, bize korkutun üst katı polisle belki düzelirler diyorlar ancak eşim kocasıyla konuşmuş üst katımızdakilerin, yarım yamalak türkçeyle istediğin yere git beğenmiyorsan apartmanda da git gibisinden bir cevap vermiş adam. Eşim sonu kötü bitecekti kendimi frenledim dedi. İnternetten de çok baktım dava mava diyorlar en az 8 yıl sürüyor bir dava, neresinden tutsanız elinizde kalıyor.
İranlı komşumuz vardı gercekten çok kibardı.Vallahi ben tiksindim suriyelilerden. Allah sabir versin. Mahallede vardi bir apartmanda. Arkadas cocuksan herkes cocuk oldu ama yolun ortasina iseyip s.cmadik hicbirimiz. Adamlar oyun oynuyor cisi gelen donunu indirip isiyor. Sikayey sikayet hicbisey olmadi. Sonra birkaz kez polis baskin yapti uyusturucu ihbari almislar. Kim yapti hala bilinmiyor. Surekli rahatsiz olunca gittiler.
Haa keske boyle olmasaydi da rahat rahat otursalardi. Sokagimizda bir dr iranli aile var.Ama ne kadar kibarlar anlatamam. Cicek bahcesi gibi balkonlari var. Ne zaman kizimla gecsek kapılarından olurda denk gelirsek kizima iltifat eder kadin. Dualar olur.
Babamlarin alt kati ukraynali. Onlar da gayet kibar. Ama memlekette daha hic kibar sureyeliye denk gelmedim. Hepsi höt höt.
Belediyeye şikayet edin. Yıllarca para biriktirip üstüne borca gir. Ev sahibi ol. Ama evin içine etsinler. Onlar böyle yasiyolar. Hatta sokagimizda Suriyeli bı aile halıları süpürmek silmek yıkamak yok. Gezilmez hale gelince çöpe atiolar .nasılsa yardım gelio diyeBebeğinizin sağlığı çok çok önemli, allah korusun küf en büyük düşman astımda. Neyse ki kurtulmuşsunuz bu dertten allah bir daha yaşatmasın.
Bir arkadaş araba yıkar gibi duvar yıkadıklarından bahsetti hortumla fırçayla kanım dondu. Bizim tavanları görmeyin, rutubetin çok ötesinde artık yüzey ne sıva tutuyor ve boya. Cam pencere sürekli açık havalandırmaya çalışıyoruz ve asla iflah olmuyor. 3'ten fazla sıva çektirip boyattık bir haftaya yine tepemize düşüyor. Duvarlarda sarı-yeşil halkalar, boyatıyorsunuz tekrar belirginleşiyorlar boya kuruyunca. Evi hurdaya çevirdiler. Kira için ilan verdim,arayan bile olmadı. Satılıkta hala duruyor ev, afişimi astım. 6 kişi gezdi, komşulardan ondan bundan "suriyeli" lafını duyar duymaz kaçtılar, evin hali de cabası.
Çok doğru, asla kapıyı açmıyorlar kimseye, evlerini su basmış usta çıkardım dedim artık cebimden ödeyeceğim bitsin bu azap ustayı almadı kadın içeri "misafirim var git akşam gel" diyor. Üst kat olduğu gibi başıma geçtiğinde ustayı sokacak herhalde eve. Ailece çoluk çocuk baskının suyunda geziyorlar oynuyorlar, üst katıma havuz açmışlr sanki.
Aşırı yaratıcı bi laf sokma olmuş gerçekten :) Neden evime alayım bu gibi insanları, milliyetinden bağımsız selam bile vermem. Ama tutup da tüm ülke vatandaşlarına da mal edemem sizin gibi. Benzer bi komşuluk deneyimini tokatlı biriyle yaşadım kadın balkondan bebek bezi bile atıyordu. Ne yapayım tüm tokatlılar böyle tüm türkler böyle diye mi anlatayım. Kötü insanlar işte bu kadar basit.Bu aileyi evinize alın madem mutlu mutlu yaşayın. :)
Balkonları kapatsanız güzel camlarla falan. İçeri bir şey düşmez. Diğer konularda da attıkları her şeyi kapılarının önüne dökün. Aklıma da başka bir şey gelmiyor. Umarım evi öyle bir mahvederler ki ev sahibi pişmanlıktan kudururEskiden komşusuyla sorun yaşayanı yadırgardım hiç mi araştırmadınız önce diye, demek öyle olmuyormuş allah böyle beteriyle sınıyor şimdi. Hiç semtle, refahla, parayla alakası yok,böylesi her yerde her şartta buluyor sizi bahtınız kötüyse. Kesinlikle haklısınız müstakil ev konusunda.
Sanki burası dağ bayır, yiyip içip herşeyi balkondan aşağı atıyorlar. Yırtılmış terlik teki, poşet, çer çöp ellerine ne gelirse inanılmaz bi rahatlıkla savuruyorlar aşağıya. Neredeyse yangın çıksa evlerinde alevlerin ortasında gezmeye devam edecekler, dünya yansın bina yıkılsın umurlarında değil. Olan mis gibi evime oldu, ev iflah olmuyor artık. Nereye gidilir hiç bilmiyorum.
O ev sahibine iyi yapmışlar.bir dünya masraf çıkmışBizim de üst katımızda suriyeli bir aile oturuyordu. Geceleri uyku uyuyamıyorduk, misafirleri geliyordu bağırarak konuşuyorlardı . 2 çocuk tepemizde her an koşturuyorlardı. Nargile içiyorlardı evin içinde, fokurdama sesi bizim evde duyuluyordu. Ders çalışamaz olmuştum onların yüzünden. Biz ev sahibine söyledik, o da kredi borcum var çıkaramam dedi hatta komşuları da azarladı, siz karışmayın evime dedi. Bunlar 1 yıl oturdular, hiç temizlik yapmadıkları için bütün binayı hamam böceği bastı. Halılarımızın üstünde böcek görüyorduk. O böceklerle 1 ay yaşadılar, sonra da kirayı faturaları ödemeden kaçtılar. Bir de banyonun içine klozet koydurmuşlar, bina eski olduğundan klozet kimse taktırmadı. Teknik olarak uygun değilmiş. Bu Suriyeli aile ev sahibiyle konuştu taktırdı, tavandan su sızdırdı, boyattık yine sızdırıyor tavan böyle rutubetlendi, dökülecek bir kısmı yere neredeyse. Gelen tesisatçı sorunu bulamıyor. Yukarıyı kırıp dökerken bizim tavana zarar verdiler. 2 defa firmadan böcek ilaçlama için personel getirttik. Çok çektik o böceklerden, ev sahibi geldiğinde o da gözlerine inanamadı. Her yer leş gibi kokuyordu, mutfak dolaplarını kırmışlar. İnşallah sizinkiler de kaçarlar da kurtulursunuz. Ev sahibi para gelecek diye çıkarmaz onları.
Bu düşünceniz doğru değil aslında. Belki yeni evlenecekler, hali hazırda aile olanlar falan böyledir ama benim sevgililerim,arkadaşlarım,zamanında kendim... Hiç konuyu komşuyu soruşturmadik yani. Sahibinden'de-emlakcida bulup, bir kere görüp tuttuk. Benim çevremdeki neredeyse herkes de böyle yani. Ev mi ev:)işin kötüsü herkes sorup soruşturmadan kiraya bile çıkmıyor, apartmandakiler yaka silkiyor mutlaka biri söyler bunları yine olmaz o iş.
Aşırı yaratıcı bi laf sokma olmuş gerçekten :) Neden evime alayım bu gibi insanları, milliyetinden bağımsız selam bile vermem. Ama tutup da tüm ülke vatandaşlarına da mal edemem sizin gibi. Benzer bi komşuluk deneyimini tokatlı biriyle yaşadım kadın balkondan bebek bezi bile atıyordu. Ne yapayım tüm tokatlılar böyle tüm türkler böyle diye mi anlatayım. Kötü insanlar işte bu kadar basit.
Gerçi anlatsam da anlayacağınızı sanmıyorum ama olsun laf sokmaya devam
Hahahaha ne bu ya kapak sözler admini falan mısınız? Hakaret nerede mesela. Kendi kendine bir tripler, çok ilginç hakikaten.Hakaret ederek konuşacaksanız aynaya bakarak konuşun. İyi günler.
Ev sahibiyle zaman kaybetmeyip mahkemeye verin.Kızlar ne olur akıl verin ben aklımı kaçırmak üzereyim çünki
Eşimle boğazımızdan kıstık üstüne kredi çekip tam istediğimiz gibi bir ev aldık. Komşuluk, çevre kültürü bizim içim çpk önemli. Eşim biz evi almadan öncede o binada araştırma yaptı, ev sahipleriyle kiracılarla konuştu nasıldır iyi midir vs diye. Herşey yolunda gitti, iyi cevaplar aldık içimize de sindi aldık. Üst kat komşumla da aram iyiydi, derken biz taşındıktan 7-8 ay sonra kadın evini kiraya verdi taşındı gitti. Üst katımızı yüksek bi miktardan Suriyeli bir aileye kiraya vermiş. İnsandır başımızın üstünde yeri var, ancak bu insanlar beni çıldırtmanın eşiğinde. Evin içinde 4 tane atom karınca gibi çocuk, topuklarını vura vura her gün her saat salonda depar atıyorlar. Anaokulu öğretmeniydim, çocuk severiz eşimle ses etmedik. Bir gün eltimden döndüm evi su basmış, tavanlardan lambaların köklerinden sular fışkırıyor eve, mobilyalarımın ayakları şişti oturdum ağladım hıncımdan. Bi hışımla yukarı çıktım apartman görevlisini de yanıma alıp, suriyeli kadın bizi eve almadı evimde misafirim var gidin şimdi diyor. Evlerinde musluk patlamış herkes gayet normal olağan bişey gibi suların içinde geziyor evde, kimse yadırgamıyor. Derler ya kira malı el malı, öyle umurlarında değil. Ev sahibi eski komşumu aradım kadın ilgilenmedi bile, aa öyle mi tüh tüh dedi, yarım ağızla ben bi arayayım konuşayım dedi. Teşekkürler! Neler çektim o evin tavanlarını düzeltene kadar asla kurumuypr sürekli sıva atıyordu. Tam oh çekerken sürekli balkonlarımızdan kağıt, poşet, çer çöp temizler oldum. Bizim balkon cephesinde yalnızca üst katın çocuğu var, balkonumda her gün yırtılmış çocuk çizimleri, yarım yamalak boya kalemleri, üzeri arapça yazılı şeker çikolata paketleri temizlemeye başladım. Yukarı çıktım kibarca uyardım, tamam tamam dediler ama hiiiiç, tam gaz devam aksine atılan çöpler arttı. Apartmanda başkaları da rahatsız olmuş başka sebeplerden, ev sahibi kadını onlar adına da ben aradım, kadın bana "he he çıkarıcam yakın zamanda onları sen merak etme dedi". Üstünden 3 ay geçti. Şimdi de balkona sürekli umarsızca su dökmeleri yüzünden balkonumun tavanı kafamıza dökülüyor, yosun tutmuş şakır şakır su akıyor balkonumuza üstten, tepemize düşecek ev. Çıktım yukarı oğulları açtı, türkçesi de düzgün, "bizden değil abla diyip" başından attı. Eşim eski ev sahibini arayıp sert konuştu, kaç aydır uyarıyorsunuz başka birşeyle yine zarar veriyorlar benim cebim para kaynamıyor hani çıkaracaktınız dedi, "Kimseyi çıkaramam benim kredi borcum var çıkarırsam biterim, gidin ne derdiniz varsa onlarla çözün" diyip şak kapattı telefonu. O günden beri asla telefonlara bakmamaya başladı. Üst kattan hiçbir yaptırım alamıyoruz, ev sahibinden de.Neye sinirleneceğimi şaşırdım, eşimin de sinirleri inanılmaz bozuk
Not: Kimsenin dili dini ırkıyla sorunum yok, benim canımı sıkan vurdumduymazlık ve toplu yaşam alanlarındaki görgüsüzlük. Ne tavanlar ne duvar asla tam anlamıyla kurumuyor,boyatıyoruz boyattıkça tepemize iniyor sıvasıyla. Daha yeni taşındık evin kredisi bitmedi, taşınmamız mümkün değil burayı satmadıkça gelin görün ki perişan her yer nereye nasıl satacağım bu evi ben. Satılığa koydum, gelip gezen ağız burun büküp gidiyor. Komşulardan da duyuyorlardır tabi üst katları kötü almayın diye. Çıktıkları çıkacakları da yok, allah aşkına bir yol gösterin bana.
Kızlar ne olur akıl verin ben aklımı kaçırmak üzereyim çünki
Eşimle boğazımızdan kıstık üstüne kredi çekip tam istediğimiz gibi bir ev aldık. Komşuluk, çevre kültürü bizim içim çpk önemli. Eşim biz evi almadan öncede o binada araştırma yaptı, ev sahipleriyle kiracılarla konuştu nasıldır iyi midir vs diye. Herşey yolunda gitti, iyi cevaplar aldık içimize de sindi aldık. Üst kat komşumla da aram iyiydi, derken biz taşındıktan 7-8 ay sonra kadın evini kiraya verdi taşındı gitti. Üst katımızı yüksek bi miktardan Suriyeli bir aileye kiraya vermiş. İnsandır başımızın üstünde yeri var, ancak bu insanlar beni çıldırtmanın eşiğinde. Evin içinde 4 tane atom karınca gibi çocuk, topuklarını vura vura her gün her saat salonda depar atıyorlar. Anaokulu öğretmeniydim, çocuk severiz eşimle ses etmedik. Bir gün eltimden döndüm evi su basmış, tavanlardan lambaların köklerinden sular fışkırıyor eve, mobilyalarımın ayakları şişti oturdum ağladım hıncımdan. Bi hışımla yukarı çıktım apartman görevlisini de yanıma alıp, suriyeli kadın bizi eve almadı evimde misafirim var gidin şimdi diyor. Evlerinde musluk patlamış herkes gayet normal olağan bişey gibi suların içinde geziyor evde, kimse yadırgamıyor. Derler ya kira malı el malı, öyle umurlarında değil. Ev sahibi eski komşumu aradım kadın ilgilenmedi bile, aa öyle mi tüh tüh dedi, yarım ağızla ben bi arayayım konuşayım dedi. Teşekkürler! Neler çektim o evin tavanlarını düzeltene kadar asla kurumuypr sürekli sıva atıyordu. Tam oh çekerken sürekli balkonlarımızdan kağıt, poşet, çer çöp temizler oldum. Bizim balkon cephesinde yalnızca üst katın çocuğu var, balkonumda her gün yırtılmış çocuk çizimleri, yarım yamalak boya kalemleri, üzeri arapça yazılı şeker çikolata paketleri temizlemeye başladım. Yukarı çıktım kibarca uyardım, tamam tamam dediler ama hiiiiç, tam gaz devam aksine atılan çöpler arttı. Apartmanda başkaları da rahatsız olmuş başka sebeplerden, ev sahibi kadını onlar adına da ben aradım, kadın bana "he he çıkarıcam yakın zamanda onları sen merak etme dedi". Üstünden 3 ay geçti. Şimdi de balkona sürekli umarsızca su dökmeleri yüzünden balkonumun tavanı kafamıza dökülüyor, yosun tutmuş şakır şakır su akıyor balkonumuza üstten, tepemize düşecek ev. Çıktım yukarı oğulları açtı, türkçesi de düzgün, "bizden değil abla diyip" başından attı. Eşim eski ev sahibini arayıp sert konuştu, kaç aydır uyarıyorsunuz başka birşeyle yine zarar veriyorlar benim cebim para kaynamıyor hani çıkaracaktınız dedi, "Kimseyi çıkaramam benim kredi borcum var çıkarırsam biterim, gidin ne derdiniz varsa onlarla çözün" diyip şak kapattı telefonu. O günden beri asla telefonlara bakmamaya başladı. Üst kattan hiçbir yaptırım alamıyoruz, ev sahibinden de.Neye sinirleneceğimi şaşırdım, eşimin de sinirleri inanılmaz bozuk
Not: Kimsenin dili dini ırkıyla sorunum yok, benim canımı sıkan vurdumduymazlık ve toplu yaşam alanlarındaki görgüsüzlük. Ne tavanlar ne duvar asla tam anlamıyla kurumuyor,boyatıyoruz boyattıkça tepemize iniyor sıvasıyla. Daha yeni taşındık evin kredisi bitmedi, taşınmamız mümkün değil burayı satmadıkça gelin görün ki perişan her yer nereye nasıl satacağım bu evi ben. Satılığa koydum, gelip gezen ağız burun büküp gidiyor. Komşulardan da duyuyorlardır tabi üst katları kötü almayın diye. Çıktıkları çıkacakları da yok, allah aşkına bir yol gösterin bana.
Hahahaha ne bu ya kapak sözler admini falan mısınız? Hakaret nerede mesela. Kendi kendine bir tripler, çok ilginç hakikaten.