- 10 Haziran 2018
- 1.203
- 1.479
- Konu Sahibi LimonReceli
- #21
benim hosuma gitti anlattıklarınız film gibi.hangi ulkede yasiyor ki bence arkasında durun sevdiginiz adamın ulkesine gitmeniz gerekiyorsa da gidin.
Follow along with the video below to see how to install our site as a web app on your home screen.
Not: This feature may not be available in some browsers.
10 yıla kim öle kim kala..
şu an aşıksın ve 10 yıl sonrası için ya herro ya merro mu diyorsun?
belki bir noktada birbirinizi sevmekten vazgeçeceksiniz.
belki 10 yılda ülkesi gelişip serpilecek:)
Ay ne bu böyle daha yeni başlamışsınız ama detaylı düşünüyorsunuz.
Yani hemen evlilik olacağı ne malum belki ayrılacaksınız oturup baya ülkesine mi yerleşsem o burda kalır mı filan diye düşünüyorsunuz.
Bence bu kadar detaylı düşünmeyin ne olacağı hiç belli olmaz yani ayrılırsınız demeye getirmiyorum bakarsınız burda kalır bakarsınız siz yerleşmek istersiniz onun ülkesine.
10 yıl sonraya kadar pek çok fikir değişebilir. Bence çok fazla 10 yıl.. Hani desen ki 3 yıl, o zaman iyi düşün derdim. Şimdiki fikri büyük ihtimalle değişir diye düşünüyorum ben..
10 yıl çok uzun bir süre ve şimdiden karar vermeye çalışmak bir o kadar anlamsız.
Daha 10 yil var ve iliskinin basindasiniz. Cok uzun sureli plan yapmayin simdiden
arkadasimin kuzeni Afrikali birini sevmiş, evlenmiş ve çocukları olmuş, Su anda Afrikada yaşıyorlar. Esi zenci, Cocuk melez dogmuş. cok tatlı dedi..arada Turkiyeye kizin ailesini ziyarete geliyorlarmış. cocuk hem ordaki dili hem Türkçe biraz da ingilizce konuşuyor dedi. peki nasıl kiz mutlu mu dedim, valla keyfi yerinde dedi...Merhaba arkadaslar,
Yine eşekten düşmüş gibi bir hal içindeyim Lütfen yorumlarınızı esirgemeyin, şimdiden herkese tesekkurler
Iki insan düşünün ki ortak dil neredeyse yok. Kültür tamamen farklı, ten rengi bile farklı (Yanlış anlaşılmasın, ben onun zenci olmasına bile aşık oldum).
Neyse arkadaşlar bu hikayenin esas kızı benim Yaklaşık 6 aydır günaşırı görüştüğüm arkadaşımla birbirimize aşık olduk ve duygularımızı açıkladık. Benim yarim yamalak İngilizcem, onun iyi İngilizcesi ve yarim yamalak Türkçesi ile nasıl başardık bilmiyorum. Ama nasıl olacak?
Biraz karışık olduğu için bastan alıyorum. Kendisi ülkesinde tıp fak mezunu. Ama gelişmemiş bi ülke olduğu için her doktor herşeyi yapıyor. Yani ameliyata da giriyor, sünnet de yapıyor gibi düşünün. Uzmanlık yok.
Erkek arkadaşım Türkiye'de uzmanlık hakkı kazandı. Hacettepe veya Cerrahpaşadan birine yerleştirilecek. Bölümü filan gecen hafta belli oldu. Yani bu durumda neredeyse 10 yıl filan burada kalacak. Zorunlu hizmeti filan var okul bitince.
Şimdi gelelim asıl soruna,
Olur da evlenirsek benimle ülkeme gelir misin diyor. Ülkesini çok seviyor ve oraya sağlıkla ilgili profesyonel hizmet götürmek istiyor. Ek olarak babası kendi ülkesinde diplomat. Annesi bi yardim derneginde baskan. Yani her türlü biz geri dönmek zorundayız.
Pozitif detaylar;
- Ne Arap ne de Türk kultürunde biri degil. Biraz Italyan kültürüne yakın (Ülkesi eski bir Italyan sömürusü).
- Kadınlara çok değer veren, emanet ve şükür sebebi olarak gören bi bakış açısı var. Özgürlüklere son derece saygılı.
- Çok eğlenceli ve iyi niyetli. Mantıklı, akıllı, merhametli, yardımsever.
- Her hareketi, yorumu, bakışı, konuşması aklınıza ne gelirse her gün daha çok hayran kalıyorum. İzlerken mutluluktan duygulandigim oluyor. Türkçem bile bozuldu, onun bozuk telafuzu o kadar tatlı ki bazen kendimi öyle konuşurken buluyorum.
Negatif detaylar;
- Ülkesi çok güzel ama yerleşme fikri imkansız benim için.
- Ülkenin ana dilini bilmiyorum, zaten Arap alfabesi kullanıyorlar. Öğrenmem de zor. Ve ailesi o dili kullanıyor. Erkek arkadaşım 3 dil biliyor onda sorun yok ama ben ailesiyle iletişim kuramayacağım. Kv mağdurları için iyi bile olabilir
- Erkek arkadaşımın ekonomik gelir seviyesi çok şükür iyi. Doktor da az olduğu için doktor maaşları çok çok yüksek, ama ülke çok fakir ve birsürü bulaşıcı hastalık var. Açlıktan ölen insanların olduğu ülkelerden yani. Nasıl dayanır psikoljim
- Ailem, işim, kariyerim vs değinmiyorum bile siz anladiniz.
Acaba 10 yıl kaldıktan sonra düzenini bozmak istemeyip burada kalır mı, kalmaya ikna edebilir miyim? Ya edemezsem? Gun gectikce duygularim buyudugu icin gelecek kaygisina düştüm.
Bana dert olan kısmı da tam burası. Üzerimde öyle bir etkisi var ki ya hemen kesip atmalıyım hayatımdan, yada ...
10 yıl sonra kendimi Afrika'da bulmaktan korkuyorum.
Not: Çok aşığım, müslüman, evet zenci
Dün ülkesine gitti, ben havaalanında salya sümük ağladım. 1 ay sonra gelecek ama göz yaşlarımdan araç kullanamadım o derece.
(İş yerindeyim, geç yazarsam affola)
Arkadaşlar zaman konusunda çok çok çok haklısınız. Bu konuyu bi başkası açsa ben de aynı yorumu yapardım. Ama o kadar değişik bir duygu içindeyim ki gittikçe bağlanıyorum ve korkmaya başladım
Ya eşin dışında ne yapacaksın diğer aile fertleri ile anlaşmayı, ben olsam yerel dili hiiiç öğrenmemMerhaba arkadaslar,
Yine eşekten düşmüş gibi bir hal içindeyim Lütfen yorumlarınızı esirgemeyin, şimdiden herkese tesekkurler
Iki insan düşünün ki ortak dil neredeyse yok. Kültür tamamen farklı, ten rengi bile farklı (Yanlış anlaşılmasın, ben onun zenci olmasına bile aşık oldum).
Neyse arkadaşlar bu hikayenin esas kızı benim Yaklaşık 6 aydır günaşırı görüştüğüm arkadaşımla birbirimize aşık olduk ve duygularımızı açıkladık. Benim yarim yamalak İngilizcem, onun iyi İngilizcesi ve yarim yamalak Türkçesi ile nasıl başardık bilmiyorum. Ama nasıl olacak?
Biraz karışık olduğu için bastan alıyorum. Kendisi ülkesinde tıp fak mezunu. Ama gelişmemiş bi ülke olduğu için her doktor herşeyi yapıyor. Yani ameliyata da giriyor, sünnet de yapıyor gibi düşünün. Uzmanlık yok.
Erkek arkadaşım Türkiye'de uzmanlık hakkı kazandı. Hacettepe veya Cerrahpaşadan birine yerleştirilecek. Bölümü filan gecen hafta belli oldu. Yani bu durumda neredeyse 10 yıl filan burada kalacak. Zorunlu hizmeti filan var okul bitince.
Şimdi gelelim asıl soruna,
Olur da evlenirsek benimle ülkeme gelir misin diyor. Ülkesini çok seviyor ve oraya sağlıkla ilgili profesyonel hizmet götürmek istiyor. Ek olarak babası kendi ülkesinde diplomat. Annesi bi yardim derneginde baskan. Yani her türlü biz geri dönmek zorundayız.
Pozitif detaylar;
- Ne Arap ne de Türk kultürunde biri degil. Biraz Italyan kültürüne yakın (Ülkesi eski bir Italyan sömürusü).
- Kadınlara çok değer veren, emanet ve şükür sebebi olarak gören bi bakış açısı var. Özgürlüklere son derece saygılı.
- Çok eğlenceli ve iyi niyetli. Mantıklı, akıllı, merhametli, yardımsever.
- Her hareketi, yorumu, bakışı, konuşması aklınıza ne gelirse her gün daha çok hayran kalıyorum. İzlerken mutluluktan duygulandigim oluyor. Türkçem bile bozuldu, onun bozuk telafuzu o kadar tatlı ki bazen kendimi öyle konuşurken buluyorum.
Negatif detaylar;
- Ülkesi çok güzel ama yerleşme fikri imkansız benim için.
- Ülkenin ana dilini bilmiyorum, zaten Arap alfabesi kullanıyorlar. Öğrenmem de zor. Ve ailesi o dili kullanıyor. Erkek arkadaşım 3 dil biliyor onda sorun yok ama ben ailesiyle iletişim kuramayacağım. Kv mağdurları için iyi bile olabilir
- Erkek arkadaşımın ekonomik gelir seviyesi çok şükür iyi. Doktor da az olduğu için doktor maaşları çok çok yüksek, ama ülke çok fakir ve birsürü bulaşıcı hastalık var. Açlıktan ölen insanların olduğu ülkelerden yani. Nasıl dayanır psikoljim
- Ailem, işim, kariyerim vs değinmiyorum bile siz anladiniz.
Acaba 10 yıl kaldıktan sonra düzenini bozmak istemeyip burada kalır mı, kalmaya ikna edebilir miyim? Ya edemezsem? Gun gectikce duygularim buyudugu icin gelecek kaygisina düştüm.
Bana dert olan kısmı da tam burası. Üzerimde öyle bir etkisi var ki ya hemen kesip atmalıyım hayatımdan, yada ...
10 yıl sonra kendimi Afrika'da bulmaktan korkuyorum.
Not: Çok aşığım, müslüman, evet zenci
Dün ülkesine gitti, ben havaalanında salya sümük ağladım. 1 ay sonra gelecek ama göz yaşlarımdan araç kullanamadım o derece.
(İş yerindeyim, geç yazarsam affola)
40 yildir ani yasiyorum , cocuklarima karsi da hic mahcup olmadim , neden mahcup olmam gerektigini anlayamadim?Sunu da ekleyeyim "ani yasama" olayi bizim kulturumuz yani Turk kulturune, yasayisimiza uygun birsey degil. Cunku bizler mizac geregi ani yasayamayiz biz plan yapmak zorundayiz cunku yapmazsak otururuz totosumuzun ustune "ben simdi ne yapicam simdi " dersiniz. Ayrica ani yasamak da nedir? Sorumluluklari olan insanlar "ani " yasamazlar yasayamazlar. Cunku bu gun ani yasamak isteyenler yarin cocuklarina karsi mahcup olacaklardir her yonden. Ha diyorsaniz "kimse benim umrumda degil ben ani yasiycam" o zaman da hayatin ileri de size firlatacagi zorluklara da seve seve gogus gereceksiniz