Bu nişanı bozmalı mıyım?

Yorumları okudum. Ayakkabı ile eve girme meselesine gelince. Avrupa'da da bu var. Yani Avrupalı hijyenik Araplar değil gibi mantigi çıkmış ortaya. Her iki tarafın da hijyenik olduğunu düşünmüyorum ki gerçekten de hijyenik değiller. O bizim kültürümüze yerleşmiş çok güzel bir haslet. Ben senin iflas olayına takıldığını düşünmüyorum. Bunun için de ayrılmak istediğini zannetmiyorum. Çünkü paraya ihtiyacı olan biri zaten değilsin. Asıl mesele ailesinin yaşam tarzı seni rahatsız etmiş. Bir de gözünle şahit olmussun. Yakına da gelince gözüne batmış.
Babam Libya'da çalışmış ve Arapları tanımış biri. Kendisi Arapları hiç sevmez. Hem kültürlerini hem de hijyen anlayışlarından hazetmez. Sonuçta yaşamış görmüş. Endişeli olman o kadar normal ki.
Yalnız nişanlın ile aranızda bir fark var. O yıllarca burada yaşamış. Buranın vatandaşı olmuş. Buraya adapte olmuş. Buranın kültürünü almış. Ailelerini tanışmıştır illaki. Onun senle evlenmesi onu pek irgalamaz. Ama sen hep burada kalmışsın, kültüre yabancısın. O kültür içinde bulunmamissin senin yadirgaman o kadar normal ki.
Bu aile burada kalıcı mı? Bu da var. Kalici değilse uzun bir süre düzen diye bir şey olmaz. Kalıcı ise düzen değişecek. İleri de Mısır'a gitme durumu olabilir.
Bilmiyorum Dilan ya, bana pek mantıklı gelmedi. Tamam adam iyi olabilir,mesleki olarak da iyi olabilir. Bu düzensizlik benim kafamı kurcalardi.
Sen bir muddet bu düğün işini ertele. Bir gozlemle bakalım neler olacak? 4 ay da çok kısa bir zaman yani. Acele etme. Ülkelerine dönüp düzeni kurarlarsa ona göre duruma bakarsın.
 
Merhaba, çözemediğim bir derdim var ve beni tanımayan vicdanlı insanların bana yardımcı olabileceğini düşündüm.
3,5 senedir birlikte olduğum kişiyle 2 aydır nişanlıyım ve birlikte yaşıyoruz. Nişanlım Türkiye'de 15 yıldır yaşıyor, tıp fakültesini bitirmiş, kendisi Mısır asıllı Türk vatandaşı. Muhafazakar bir aileden gelmiyor, hatta benim ailem çok daha muhafazakar diyebilirim. Giydiğime, nerede olduğuma karışmaz. Anlayışlıdır çoğu zaman. Benim çevrem de onu sever, sayar, bizi yakıştırır. Tabii ki belli başlı kusurları vardır ama genel olarak düzenli, bakımlı, temiz, hoş bir insandır ve hoş bir etkisi vardır, çevresi onu sever. Tabii ki ben de.
Bizim problemimiz onun babasının Mısır'da iflas etmesi ve ailesinin İstanbul'da bizim muhitimize taşınarak yeni iş kurmasıyla başladı. Ailesi her ne kadar sevimli insanlar da olsa bir türlü alışıp sindiremiyorum onları. Özellikle dillerini konuştuğunda (ailesi Türkiye'ye yeni taşındıkları için doğal olarak Türkçe bilmiyorlar) benim bu ortamda ne işim var, bir an önce gitsem diyorum. Adetleri farklı, hayat görüşleri farklı (daha Avrupai görüşleri var ve evet bu sorun oluyor mu diye sormayın, bazen valla oluyor. Misafiri eve ayakkabıyla alıyorlar mesela dsdhfjsdkf)
Nişanlım evde ailesi/Mısır'dan arkadaşlarıyla Arapça konuştuğunda da öyle. Arapça'ya özel bir durum değil aslında, genel olarak neden farklı bir dil ve ırk birleşimiyle aile kuruyorum ki diye derin düşüncelere dalıp duruyorum, onu sorgulamaya başlıyorum, keşke biri bu nişanı bozsa ben sevdiğimden yapamayacağım diyorum. Bazen durup dururken nişanlımdan da soğuyorum, sonra tekrar bir şekilde sevdiğim için ve güzel bir ilişkimiz olduğu için ilişkiye devam etme kararı alıyorum. (Kendisi anadili gibi Türkçe konuşuyor bu arada, dil konusunda sıkıntı yaşamıyoruz)
Problem sadece bu da değil. Ben varlıklı bir aileden geliyorum. O da öyleydi - ta ki ailesinin iflasından sonra. Her ne kadar güzel bir mesleği ve kazancı da olsa kendini biraz kötü hissediyor bana karşı, belki de ben hissettirdim bilemiyorum, sanki bana maddi olarak yetemeyecekmiş gibi hissediyor. Belki de bu durum canını sıkıyor ve bu tepkiyi bana veriyor. Ancak benim de canım sıkılmaya başladı artık. Çünkü karşımda kendini yetersiz hisseden erkeği görünce tadım kaçıyor. İster istemez öyle mi diye düşünüyorum artık.
Ama düşünüyorum, düzgün ve dürüst bir insan. Çalışkan, zeki, akıllı, saygılı. Üstelik ben aşık olup peşinden koştum :) Aklım karışık. Bir de çocuğum olduğunda kimlik bunalımı yaşar mı, ne gibi engellerle boğuşur bilmiyorum. Aklım karman çorman. Çoğu zaman ağlıyorum ondan gizli, iş yerimde. 4 ay sonra düğün var. Ne çekip gidebiliyorum ne de yersiz düşünceleri kafamdan atabiliyorum. Zorlanıyorum.
Ben tercih etmezdim şahsen, çatışmalar kaçınılmaz bilginiz olsun , ailesi ve nişanlınız ile uyumlu olabileceğinizi düşünmüyorum, iyi düşünün derim ...
 
Yurt dışından gelip böyle para kazaniyorsa azimsayamayiz. Muhtemelen dil bilmek onları bir adım öne atmış tabii ki. Ne diyim iyi düşün derim. Arap dilini severim. Çok güzel bir dil. Bu senin için çok güzel bir fırsat. Kesinlikle öğren derdim. İş hayatın için muthis bir avantaj.Ama Arapları sever misin diye sorarsan hiç sevmem. İrkciliktan değil kulturleri,tarzlarından hazetmiyorum.
Ben de Arap dilini seviyorum bir dil eğitmeni olarak lakin arap kültürü bana çok ters , sevemiyorum valla ...
 
Sonuçta o evde yemek yiyorum. Midem kaldırmıyor. Kendimi kötü hissediyorum. Yere bir şey düşünce almak dahi istemiyorum. En azından biz geldiğimizde dikkat etmeleri gerekmez mi (ediyorlar da 2 seferdir zaten). Ben kedimden rahatsız olan misafirim geldiğinde kedimi odada bırakıyorum. Misafir görgüsü değil midir... Ama bireysel ilişkinizde sizi neden rahatsız etsin derseniz, evime geldiklerinde çoraplarıyla dolanması hiç hoşuma gitmez. Çünkü o evdeki çoraplarıyla geliyorlar. Zorla terlik giydirip onu takip mi edeyim, valla temizlik takıntılarım da var.
Bu şekilde düşünmen ve evlilik yolunda olman çok zıt, yol yakınken dön arkadaşım, çok zor bir ilişki bu ...
 
Ayril adama yazik etme.
Bu kadar sorun varken kafanda.
Onu hak etmiyorsun bence, hak eden biri onu mutlu etsin
 
Ben de Arap dilini seviyorum bir dil eğitmeni olarak lakin arap kültürü bana çok ters , sevemiyorum valla ...
Kesinlikle ben de Mihrimah. Allah affetsin hiç hoşlanmıyorum. Otobüste,restorantta adamları görünce rahatsız oluyorum. Çünkü çok gürültülüler. Görgüsüzlükleri çok. O bedevi ruhları içlerinde.
 
Ben de Arap dilini seviyorum bir dil eğitmeni olarak lakin arap kültürü bana çok ters , sevemiyorum valla ...
Valla ne dillerini ne kültürlerini sevebiliyorum ben. Nötr bile olamıyorum bazen, ben asla Türk olmayan biri ile yapamazdım istediği kadar dilimizi konuşsun. Konu sahibi, hayat yaşayış biçimi herkesin farklı ama şu an yapamayacağınız düşünüp korkuyorsanız yapamazsınız. Kimisi vardır İngiliz, Arap, Türk fark etmez kültür beni bağlamaz diyip yapabiliyor siz öyle değilsiniz belli ki zorlamayın bence.
 
Sonuçta o evde yemek yiyorum. Midem kaldırmıyor. Kendimi kötü hissediyorum. Yere bir şey düşünce almak dahi istemiyorum. En azından biz geldiğimizde dikkat etmeleri gerekmez mi (ediyorlar da 2 seferdir zaten). Ben kedimden rahatsız olan misafirim geldiğinde kedimi odada bırakıyorum. Misafir görgüsü değil midir... Ama bireysel ilişkinizde sizi neden rahatsız etsin derseniz, evime geldiklerinde çoraplarıyla dolanması hiç hoşuma gitmez. Çünkü o evdeki çoraplarıyla geliyorlar. Zorla terlik giydirip onu takip mi edeyim, valla temizlik takıntılarım da var.
hiç kimse için zavallı kedini odaya falan kapatma. kediden rahatsız olan gelmesin. kendi ailenden biri geliyorsa da eğer seni seviyorlarsa senin dört ayaklı dostuna saygı duymak zorunda. zavallı hayvanı odaya kapatıp da ona işkence etmen yanlış. bir odaya kapanmak kediler için işkencedir çünkü.

ailesine gelince. ya insanlar evlerinde ister ayakkabıyla gezer ister çıplak gezer. buna karışma hakkın olduğunu düşünmüyorum.
ailenin yerinde olsam seni çok kötü terslerdim. bu konuda laf edenei de terslerdim.
çok rahatsız oluyorsan sen de o ayakkabıyla gezilen eve gitmezsin, miden bulanıyorsa yemek yemezsin.
ben anlamıyorum zaten bu ev gelip gitmelerini, mecbur değil kimse
dışarıda görüşün.

ayakkabı muhabbeti olmasa bile elin arabı ne kadar temiz olabilir? asla temiz değil araplar.
 
Uzun süre Araplar ile çalıştım ve bulunduğum yerin yüzde 80 i arapti . Çok ırkçı biri değilim ama gerçekten çok farklı bir kültür ve alışmak zor o yönden sizi anlayabiliyorum. Niye arapça öğrenmedin diyenler için de bence çok zor bir dil çok hevesin olmadığı sürece öğrenilmez gibi ben öğrenemedim böyle bir çabam da olmadı açıkcasi. Size gelince zaten aynı evde yaşıyorsunuz ve aileler biliyor. Yani evlilik sadece kağıt üzerinde olacak gibi o yüzden hemen çocuk olmadığı sürece şimdiki hayatinizdan çok da farklı bir düzeniniz olmayacak. Yani düzen bozmauacaksiniz. Nisanlinizdan da memnunsunuz o zaman evlenin ama hemen çocuk düşünmeyin. Duruma göre bakın derim .
 
X