- 5 Şubat 2008
- 10.690
- 880
- 43
eylül arkadaşim bana şu işin sırrını bi anlativer. ya sevaptır valla
:))) vallahi işin sırrı önce sabır ,
malzemeler ; iyi bir dinleme kapasitesine sahip erkek ,ne istediğini bilen bir kadın ,sakin sessiz dingin bir ortam
yapılışı ; öncelikle kavga etmeden ,hatta araya aşk sözcükleri katarak ne istediğini ,seni neyin mutlu ettiğini güzelce karşı tarafın beynine empoze etmek,tabi zamanla
sonrasında gelecek planları yapmak ,birlikte 20 yıl sonra nerede ne yapıyor olduğunuzu ara sıra konuşmak ,bu insana güven verir ,yıllar sonra da onunla olmak istediğini bilir erkek.
aslında aslolan aşktır.sevdiğinin gözlerine hala aşkla bakabiliyorsan o zaman olmayacak şey yoktur
benim eşim farklı bir karakterdi kıskanır-kıskanmaz ,sever belli etmez,kızar-ama yüze güler ,çocuk gibi kalbi var ama bir o kadar kabaydı ,ben diyordum ki yahu sen nasıl bir adamsın ,içindekini ben biliyorum ama dışardaki sen sen değilsin ,yani bir ortamda ben eşimi yüceltecek bir dünya laf sayarken, sen benimle ilgili tek kelime etmiyorsun ,
eylül böyle işte deyip geçiyorsun hep zoraki hep yapmacık ,görenler mutluluk oyunu oynuyoruz sanar.en samimi arkadaşlarımızla bile otururken bir durum oluştu diyelim yanaktan bi makas aldım hani öylesine yaparız ya ,bana çek şu elini diye bağırabilecek kapasitedeydi .
eve geldiğimizde yanıma sokulur kedi gibi beni sev derdi yani bu denlide çocuk kalpliydi ,
en sonunda isyan ettim ve çalışmalara başladım ,şakalarımı ,esprilerimi yapmadım ,soğuk davranışlar sergiledim ,hep bir durgunluk halindeydim ,tabi hunları yapmam zor oldu çünkü ben aslında çok neşeli cıvıl cıvıl yerinde duramayan biriyimdir ..
sonra baktım eşim ara ara neyin var ,noldu sana gibi şeyler söylüyor ,tabi saygıda kusur yok bende görevlerimi yapıyorum kadın olarak ,yatakta daha az şehvet gösteriyorum ,daha naif bir hal takındım ,baktım bu beni neşelendirmek için şebeklikler yapıyor ,dışarda filanda hep böyleyim yani ,yaklaşık 3-4 ay sürdü benim bu oyunum ,hep hanımefendi hep durgun düşünceli ,tv izlemez ,pc ye bakmaz ,sürekli kitap okuyan biri oldum çıktım ,korktum da üzerime yapışacak diye
baktım eşim sen artık beni sevmiyorsun varsa yoksa kitapların filan demeye başladı.sevgini göstermiyorsun eskisi gibi ,sarılıp durup dururken öpmüyorsun ,hoplayıp zıplamıyor ,sırtıma atlamıyorsun demeye başladı ,dedim ki en sonunda ne kadar çekilmezim dimi ,evet dedi ben seni böyle istemiyorum eski eylülü istiyorum ,bende o zaman lafı suratına tokat gibi çarptım bak işte ben kaç yıldır bu çekilmez adamla yaşıyorum ,benim karakterime zıt bir adamla ,ne olur biraz sevgini göstersen ,ne olur biraz çocuk olsan ,zaten yaşlanıcaz bunları yapamıycaz ,deli çağlarımız bitince zaten köşemize çekilcez ,bırak yaşımızda yaşayalım dedim ,adam zamanla değişmeye başladı ,sevdiğim dergileri bi yerlerden bulup beni mutlu etmeler ,işyerime gelip süpriz yapıp beni almalar ( ki hiç iş yerime gelmişliği yoktu 2 yılda )telefon açıp kırmızı mı beyaz mı diye sormalar ,kırmızı dersem iş yerime bir buket kırmızı gül yollamalar ,arkadaşları yanında sarılıp aşkım bu benim yaa deyip mıncıklamalar yani anlayacağın duvarları olan ,önyargıları olan bir adamın duvarlarını böyle yıktım .7 yıldır evliyim ilk yıllarım elbette çok güzeldi ama şimdi çok daha mutluyum ,28 ekim evlilik yıldönümümüz ve ilk defa organizasyonu eşim yapmış genelde ben yaparım parasını o öder bu sefer ikisi de ondan ,2 güblük bir tatil ,ikimize de iyi gelecek eminim
yanı kıssadan hisse ,birşeyleri yıkmak yerine, yapmak daha zor belki ama sonu daha keyifli.