kızlar 1,5 yıllık evliyim, eşimle iyi olduğumuzda çok iyiyiz. Ama kötüyken iş ayrılmaya kadar gidiyor.
Öncelikle aile sorunumuz yok, ikimizin ailesi de yapıcı ve biz hiç karışmazlar. Varlıkları yoklukları bir. Destek için varlar yoksa yoklar. Maddi sorunumuz yok, kültür farkımız yok. Harcadığıma, gezdiğime, tozduğuma karışmaz. Vicdanlıdır ama mağduru oynarsan.
Sorunlar ise şöyle, eşimde libido düşüklüğü var, 2 hafta dokunmasam aklına gelmez. Çok stresli bir işi var ve sigara içiyor bunlar da bence tetikliyor ama bu konuda hiçbir şey yapmıyor ben ara ara deliriyorum. Kendi kendine takılmayı çok sever çünkü uzun yıllar yalnız yaşamış, eş aile akraba arkadaş ortamlarında bir zaman sonra sıkılır. Evde yardım beklediğinde kızar, kendi kendine surat asar. Arkdaşlarına gitmeyi çok sever, o konuda da hep kavga ederiz.
Şimdi sorun şu; bunları konuştuğum zaman, ben kavgacı sorunlu bir insan oluyorum. Bana sabret ve biraz sus dedi. Ama susayım diyorum, bir şey değişmiyor kendimi tutamıyorum. Çocuk yapacağız yapamıyoruz mesela . Bir doktora gidelim dedim yanaşmıyor, erteleme huyu var.
Dün mutlu olmadığından bahsetti ve Zaten bence mutlu olmadığı için beni de mutlu edemiyor. Ben olgun anlayışlı sessiz sakin bir kadın olursam, çoğu şeyi hoş görürsem biliyorum ki aramız iyi olur. Ama yapamıyorum. Sevişmeyelim, gitsin arkadaşları ile sık sık görüşsün, iyice asker arkadaşı gibi olalım düşüncesine tahammül edemiyorum.
Yoksa boşanmamız mı gerekiyor? Çünkü o bu sorunları kabul etmiyor. Ona göre de ben hatalıyım. Bana göre de ben kesinlikle haklıyım. Boşanmak istemiyorum, çünkü eşimi hayatımı seviyorum. Ve bana diyorki hem boşanmak istemiyorsun seviyorum diyorsun ama hep şikayet eden de sensin. Ama kızlar siz söyleyin nasıl şikayet etmeyeyim, tüm ev işi bende olsun, o arkdaşlarına gitsin sık sık, kırk yılın başı sevişelim, bu arada bende gezeyim tozayım keyfime bakayım para harcayıp,aileme arkdaşlarına gideyim, hiç ses etmez. Ama sizce böyle olur mu? Yoksa ciddi ciddi ayrılmamız mı lazım. Yada ben konuşmak yerine susup içime mi kapanmalıyım. Durumun ciddiyetini anlaması için. Bana ben mutlu değilim dedi. Böyle gitmez düzeleceğini sanmıyorum dedi. Ama boşanmak
İstediğini sanmıyorum. Asıl istediği o değil, dediğim gibi o ben gölge etmeyim başka ihsan istemez.
Peki ben ne yapayım?
Ben sizin ilişkinizde bir kilit olay olduğunu düşünüyorum, bir yerde bişey yaşanmış, siz öne geçmişsiniz, baskın çıkmışsınız. Erkekler öne geçilmesini sevmez. Eşinizin asıl uzaklığı bence bundan kaynaklanıyor, ortada aslında büyük bir sorun yok ama çözmeye çaba yok diyorsunuz. Alıntı yaptığım yerin olması imkansız, sürekli bunu vurgularsanız oda hiç çabalamaz kimse kazanamayacağı sınava girmek istemezki. Ztn hiç bir ilişkide hiç kimse kesinlikle haklı olamaz, yüzde birde olsa, azıcık ta olsa suçu vardır, sorun kimin haklı olduğu değilki bakın siz büyük oranda haklısınız, ama ikinizde mutsuzsunuz.
Özel mesaj atacağım, ben faydasını gördüm, bir kitap ismi vereceğim
Biz aynı dönem evlendik, ben hala sizden çok daha zor durumdayım, hala kısıtlı zamanlarda görüşüyoruz. İnanın çatışmak istesek çok fazla şey buluruz, ama eşim de bende çok çabalıyor. Ben o çabayı görerek yumuşamaya çalışıyorum, oda benim gerginlik krizlerimi ayrılıktan olduğunu biliyor ve ona göre davranıyor.
İlk günden beri böyle olamaz, o kilit noktayı bulun, eşinizin kendine güvenmesi gerekiyor.
Hatırlaması, umut etmesi, ve inanması gerekiyor. Onu neden sevdiğinizi hatırlarsa belki çabalamaya başlar.
Benim eşim sabah beşte kalkıp, akşam 9 da evimize gelmiş oluyor. Yinede ben evde yatsa, uyusa, bayılıp kalsa kızardım, kimse evin içinde öyle birini istemez.
Önemli olan harekete geçirmeyi bilmek.