Soru sorarak bunaltan insan tipleri

Pek Muhterem Kadin .!.:

İyi biliyorum böyle saniyede 35 tane soru soran tipleri. Bi de soru sorup cevabını beklemeden başka soru soran versiyonları var bunların onlar beyin yakıyor, mavi ekran hatası veriyorsun =)) Konu değiştirin, işim var diyin, hı? diyin ama tekrar sorarsa alakasız bir şey söyleyin, abla beni boşver çok sıkıcı bir hayatım var benim diyip kestirip atın, ama tuzağa düşmeyin, o ilk soruya cevap vermeyin.

Genişletmek için tıkla...

ladylena .!.:

Ya özür dilerim konuyu okuyamadım ama başlığa istinaden eklemek istediğim bir şey var. Hayatımda aynı böyle çok soru soran her şeyi merak eden sürekli beni aptala anlatır gibi her detayıyla açıklama yapmak zorunda bırakan bunları yapmadığımda darılan ve darılırken kendini yüzde yüz haklı gören inat biri var. Çok yoruldum. Kimdir nedir konuyu okuyamadığımdan çok yorum yapamayacağım ama bu tür bir insansa alın karşınıza oturun konuşun muhtemelen anlamayacak, en azından denedim diyerek içiniz rahatlar ve hayatınızdan çıkartırsınız. Fazla mecburi olduğu için katlanıyorum ben. Sizinde bir mecburiyetiniz varsa tek çareniz geçiştirmek ve önemsememek. Bırakın darılırsa darılsın.

Genişletmek için tıkla...

Wurstria .!.:

bilmiyorum.
hiç bilmiyorum.
bilmiyom ki
nerden bileyim
hiç anlamıyorum
duymadım, görmedim, haberim yok

bunlar kullanmayı en sevdiğim kelimeler, cümleler
suratına dik dik bakmak ve başka işi, bişeyi bahane edip baştan atmak en iyisi.

benim de babam böyle ya her şeyi aşırı soruyor. tatil günü iş sahasına gideceğimi öğrendi, yok kaçta gideceksin, yok ne yapacaksın, yok ne zaman bitecek... yavv sana ne adam. durup durup maaşımı sorar. kenarda paran var mı kesin vardır ne kadar var der. hele hele elalemin maaş sorularından nefret ederim. eskiden bir flörtüm sohbet sırasında ne kadar alıyorsun diye sormuştu, geçiştirdim ama çok rahatsız oldum, hayal kırıklığı olmuştu bu benim için. hiç sevmem. kendisi de kendi maaşını ben sormadığım, bahsini bile açmadığım bir anda söylemişti.

Genişletmek için tıkla...

Hayatlarrr .!.:

Ukala/ burnu büyük/havada, kendini bi şey sanan, ekabir algılanıyor mu böyle davrananlar?

Genişletmek için tıkla...

Hayatlarrr .!.:

İşte burda vicdan devreye giriyor ve ortada art/ kötü niyet yoksa kırmak istenmiyor.

Genişletmek için tıkla...

yenGEnC .!.:

Hiç sanmıyorum öyle algılandığımı. Tam tersi ilginç bir şekilde beni çok severler mahallelinin mesela 'nereye?' sorularına cevap vermem ama kim mahallede zor durumda kedi görse benim zilimi çalar , ilgileneceğimi bilir.
Israrla 'niye ise gitmedin?' diyip cevap alamayan karşı komşu daha bu haftasonu anahtarını bana verdi, şehir dışına çıkmış, kuşlarınin yemini üfleyip tazeliyorum.
Akrabalarım vs zaten beni tanıyan insanlar, nasil biri olduğumu iyi bilirler.
Ha velev ki "burnu havada" dediler. Eeee, desinler.
Ne olacak ki? Herkes benim hakkımda iyi yorumda bulunacak, herkes beni sevecek diye bir kaide yok. Nasıl ben bazı insanlara uyuz oluyorsam başka insanlar da bana uyuz olabilir. Bundan doğal ne var?

Birisine kendi hayatımla ilgili sorulara cevap vermedim diye o kişi neden kırılsın ki? Böyle saçma şeye kırılıyorsa zaten hayatta daha çok uzerler onu .
Ben kendim ne yapiyorsam insanlardan da onu bekliyorum sadece. Bu hafta Rüyamda eski iş arkadasimi hamile gördüm, rüyam da temiz - güzel bir rüyaydı. Ama belki istediği halde bebeği olmuyodur,üzülür diye yazmadim arkadaşıma.
Ben öz ablama bile 'cocugun okula başladı, çalışmayı düşünür müsün?' diye sorma haddini kendimde bulmuyorken insanlardan da tam olarak bunu bekliyorum.
Ve ben coook uzun zamandır bu tavırda olduğum için gerçekten de neredeyse kimse bana hayatımla ilgili soru falan sormuyor

Genişletmek için tıkla...

Hayatlarrr .!.:

Burda seni kırmak, eleştirmek mealinde yazmamıştım öncelikle belirteyim.

Bende art niyet yoksa tabi dengede olma kaydıyla böyle davranmak istemiyorum incinir diye, bu sanırım hassasiyetle alakalı, fıtrat .
Ama hadsiz ve istismara açık biri ise durum tabiki değişir. Burda farkındaysanız temel aldığım esas niyet.

Genişletmek için tıkla...

yenGEnC .!.:

Kapıyı ben açtım. "Aaaa hasta mısın,neden ise gitmedin?" Dedi , "hayır hasta değilim" dedim, "e neden ise gitmedin?" Dedi, elindekini alıp içeri koyup geri geldim, duymadım sanıp tekrar sordu. Boooyle suratına baktım, derin sessizlik oldu, sonra gitti

Genişletmek için tıkla...

yenGEnC .!.:

Zaten ben bana soru soranlarin kötü niyetli olduğunu hiç düşünmedim yaa, neden kötü niyetli olsunlar ki?
Ama insanın iyi niyetli olması her sorularına cevap vereceğim anlamına gelmiyor. Sonucta bu benim hayatim.
Bir de soru soruyu doğurur. Bir soruya cevap ver ardi arkası kesilmez.
Mesela komşuyla olan diyaloğum şu şekilde olmasaydi nasıl ilerleyecekti?

Aaa hasta mısın, neden ise gitmedin
Hayır hasta değilim
Ee neden gitmedin?
Ayrildim işten
Aaaa!!! Neeedeeen???
Ya işte şöyle şöyle oldu,böyle böyle olumsuzluklar oldu, zaten şöyle soylelerdi (kötü geçen iş deneyimimle ilgili bir sürü gereksiz bilgi)
Eee şimdi ne yapacaksın?
Biraz dinleneyim, sonra iş ararım
Aman kızım,şimdiden ara. Ekonomik kriz var ne yapacaksın. Başvur sen her yere. Çok üzüldüm, nasıl gecineceksin ,hiç birikimin var mı?
Evet
Ne kadar var???

Yani bir muhabbet sen her soruya cevap verdiğin takdirde nasıl sonlanabilir ki? Ya bir yerde muhabbeti kesip karşı tarafı susturacaksin, ya da sorduğu her yersiz soruya cevap vereceksin.
O yüzden ben bir yerde kesmektense en başından kesmeyi tercih ediyorum.
Mesela 'nereye böyle' cümlesinden sonra 'o kim?' cumlesi gelir ne yapacaksın der,kaçta geleceksin der bilmemne...sordukca sorar. Hadi bugün ayseyle fatmayla eminonude buluştum söyledim. E genç kadınım, yarın daha uygunsuz biriyle daha uygunsuz bir yerde buluşacaksam yalan mı söyleyeceğim insana durduk yere? Yoksa kendimi mi ifsalayacagim
Benim metodum ennn temizi. Baştan hiçbir şeye cevap vermedigim için zaten bir süre sonra kimse bana soru falan sormuyor.
Bir soru bile büyük bir şey. Bir yersiz soruyu bile cevaplasan insanlar bütün yersiz soruları sormaya hakkı oldigunu düşünüyor çünkü .
O yüzden baştan hiç cevap vermemek daha iyi.

Genişletmek için tıkla...

yenGEnC .!.:

Ben cevap vermiyorum. Ciddi ciddi cevap vermiyorum.
En yakın örnek bu ay işten ayrıldım, ama tutup da kimseye söylemedim,çünkü elaleme ne?
Eve catkapi bir komşu geldi,kapıdan bir şey vermeye.
Kapıyı ben açtım. "Aaaa hasta mısın,neden ise gitmedin?" Dedi , "hayır hasta değilim" dedim, "e neden ise gitmedin?" Dedi, elindekini alıp içeri koyup geri geldim, duymadım sanıp tekrar sordu. Boooyle suratına baktım, derin sessizlik oldu, sonra gitti
Yine bir gün bir akraba özel hayatımla ilgili bir şey sormuştu, sanki hiç duymamış gibi davranmistim tekrar sormuştu, tekrar duymazlıktan geldim, "duymadın mi kız soru sordum" dedi, "bana soru sorulması her soruya cevap verdiğim anlamına mı geliyor?" Dedim, sessizlik oldu konu kapandi
Mahallede kadinlar tüm yaz kapı önünde oturur, sohbet ederler gece gunduz. Bana mesela 'nereden böyle' derler bazen, duymazlıktan gelirim.
Bir kere sevdiğim bir kuzenim maaşımı sormuştu, böyle sorulardan hoşlanmadığımi söylemiştim,
eve gelip 'enisten ne iş yapıyor? SSK'si var mı? İyi iyi, Ayşe'nin kocası ne iş yapıyor, SSK'si var mı? Sen ne iş yapıyordun? Sskni yapıyorlar mı? Asgariden mi yapıyorlar?' diye darlayan akrabaya cevap vermek yerine 'calisma bakanlığından mi gonderdiler teyze seni?' diye sormuştum:)
İyi niyetiyle 'kizim senin bölüm kpss olmuyor mu, kpss girsene,nerede iş bulucan sen?' diye soran akrabaya 'ayyy geldi yine benim sorular. İstersen hızlı hızlı cevap verip odama kaçayım, ya da daha sohbet etmekten keyif alacağınız bir şey konuşayım. Oğlanın nikah tarihini aldınız mı?' diye cevaplamıştim
Evden çıkarken bazen annem soruyor, nereye diye. Fiks olarak "disariya" cevabını veriyorum :)
Bu taktik sanırım 7-8 yildir benimle.7-8 yıldır kendimle ilgili kimseye istemediğim bir bilgi vermiyorum. Zaten böyle şeyler yaşadıkça insanlar da bana soru sormayi sevmiyor.
Herkese tavsiye ederim

Genişletmek için tıkla...

Hayatlarrr .!.:

Olur mu hayatta o kadar kötü, art niyetle yaklaşan insanımsı varlıklar var ki,onu bi yerde kullanmak üzere datalayan vs.
Topik sahibi arkadaşdaki kadın iyice üstüne düşmeyen vazife boyutunda,ona cevabım bu elbette olmaz. Ben makul, samimi olduğunu düşündüğümr direk soramayacağı zemini keskin çizgiyle gözüne dokamıyorum
Tabi birşeyi nasıl dediğimiz baz, ne dediğimizde ziyade de, denge unsuru işte, samimi ise direk kestirip atınca vicdan yapıyorum buda tamamıyla fıtrat, yapı.

Yoksa kesinlikle soru soruyu doğurur ve.gerekli/ gereksiz bir sürü ayrıntıyı devamında getirtir.
Önceden çok çok daha bu konuda hassastım uhatabımı kırmayın diye, mesaivarkadaşımı ama baktım ki bazı olgunlaşmamış kişilikler asaletinizi zaafiyetvalgılıyor, kalitede yormuyor, anladım ki çok çok az insan güvenilir, samimi.
Buda ilin farklı boyutu
Nihayi ezcümle:)
Lüzumsuz insanlara çok daha rahat sınırını koyarım da, diğer türlü olanlara kıyamıyorum
Ama bu demek değildir soru bombardımanına tutulayım, baktım ki bitmeyecek arkası cvaplamam ama bunu hiç soramayacağı zemini enbdştan kestirip atamıyorum
Yani en yakınım alemden var binlercecsoruyucarka arkaya soran, nasıl üzebilirim ki o öyle alışmış ve biliyorum ki dünyanın en fedakar, kendisini ailesine adamış en değerli,nasıl soramayacak noktaya getireyim. Derin konular:)

Genişletmek için tıkla...

yenGEnC .!.:

alt tarafi bir forumdayiz,bu kadar ağdalı bir dile, hele ki saat sabahın 5.30'unda gerçekten gerek var mıydi?
Ben yazdıklarınızi tam anlayamadım ama herhangi birisi onu doğrudan ilgilendirmeyen bir soruya cevap vermedigim icin niye kırılsın ki? İnsanoglu o kadar nazlı bir yaratık mi? Birisinin kendisini full-time ailesine adamasi, inanılmaz fedakar olması,hatta beni doğurmuş olmasi benim hayatımın her alanını didikeleme hakkını mi verir?
Açıkçası ben böyle vıcık vıcık yakınlık ilişkilerini, çok yakın olduğu için herkesin her yorumu yapabilme olayını falan hiç sevmiyorum. İnsanın biraz bireysel alani olmalı. Ne anne aşırı derecede fedakar olup tüm ömrünü çocuğuna adamali, ne de kendi seçimiyle hayatının tamamına evladına adadı diye ondan beklenti içine girmeli . Herkes paylaştığın kadarını bilse yeter.
Yani ben böyle düşünüyorum.
Ailemde en sevdiğim insan babam , o bile soru sorduğunda cevap vermek istemiyorsam lafı çeviriyorum.
Mesela suratımdan düşen bin parça,tüm aksiliğimle evde dolaniyorsam
'nasilsin kızım?'
'sen nasılsın babacim?'
'iyiyim,nasıl geçti günün?'
'senin günün nasıl geçti?' şeklinde diyologumuz olur. Çünkü iyi desem yalan olur, kötüyüm desem adet yerini bulsun "neden?" sorusu gelir sonra uğraş dur.
Bence herkes bir digerinin özel alanına saygı göstermek zorunda. Öyle alışmış olması öyle devam edeceği anlamına gelmez ki. Bunun rahatsız edici olduğunu anlamalı ki böyle devam etmesin

Genişletmek için tıkla...

Hayatlarrr .!.:

Ama bi babanın evladına bunları sormasından doğal ne olabilir ki, kızısın sonuçta.
İlişkinizi bilemem ama belkide nazı geçmiyor sana bunları sorduğunda surat asıyorsan o da dolaylı sormaya çalışıyordur birikimin vardır vs diyerek

Tabi üstte dediğim gibi hakkınızda fikrim yok tanımadığımdan, genel çerçeve fotoğrafı okumam bu

Genişletmek için tıkla...

Hayatlarrr .!.:

Acaba sende rahatsız olur muydun sormak istedim.
Ailemden biri altında kesinlikle art niyet yok samimi dünya iyisi, iyi niyetli temiz düşünceli biri, ben onun bu güzel kalbini bildiğimden vicdan yapıyorum neden öyle düşündüğüm için.
Kendisine ne sıkılma emaresi hissettirdi nede kırmışım yada cevap vermemezlik etmemişimdir.
Durum şu;.ürwkli soru sorar, mesela yanlışlıkla diyelim sınav notum eksik girilmiş sistemde, çok şaşırır, nasıl yanlış girer, kaç puanlık eksiklik var, sadece sende mi bu hata, diğer sınavlarını etkileyecek mi ordaki puantaj durumu, hangi hoca vermiş, nasıl dikkat etmezler, bu ne ihmal gibi
Sınav sadece örnekti, her konuda öyle,
çay mı yapılacak saatine, o vakitte olmaz sonra yapılşına, az/ çok yapılmasıyla ilgili duruma,
arabadayken neden o yoldan girdinde diğerinden gitmedin, park ederken orası mı burası mı park edilsin vs.
Odanın kapısı sürekli açık olmalı kapatınca kapıyı neden kapattın gibi sorulması gibi.
Bende aksine açık kapıyı sevmem oda da.tamamen kişisel tercih.

Genişletmek için tıkla...