Şizofreni hastalığı ve hasta yakınları paylaşım/bilgilendirme köşesi


tek yapman gereken evi değiştirme babanı hatırlatıyor.
hepimizde var sinirlilik sende o sinirin kime karşı olduğunu bulcaksın
ve tüm içindekileri dökceksin brilerine rahatlıcaksın
 
evi değiştirdik babamla görüşmüyoruz ben annem abim yaşıyoruz ama sinirim bi türlü geçmiyo daha dün gece tam uyucktım yüzüme krem sürüyordum annem geç oldu uyu dedi çıldırcak kadar sinirlendim ben zaten uyucktım diye anlamıyorum neden böyle oluyo
 

Kaçtır geliyorum, birşeyler söylemek istiyorum istediğimi yapmadan sayfayı kapatıyorum. Başka konulara göz atıp uzaklaşmak istiyorum yazarken düşünmekten. Bilirsin diyabul, kız evladı için baba kelimesinin içi ağırdır, doludur, taşar babaya hislerin. Sen de bu kelimenin içini boşaltmışsın, babanın aklına gelmesini dahi istemiyorsun, ona dair birşeyler hatırlamak, yaşattıklarını yaşadıklarını hatırlamak çünki. Babamdan nefret seviyorum çok ediyorum. Böyle karmaşık ebruli duygular yaşıyorum içimde. Artmasına mani olamıyorum. Birşeyler izlerken, gazete okurken, caddede yürürken, güven,sevgi zeminli baba kız iletişimine tanık oldukça sabun köpüğü gibi duygularım çoğalıyor. Dedim ya artmasına mani olamıyorum. Geçtiğimiz seneyi düşünüyorum, bu kadar birikmemiştim, sanırım kardeşim geldikten sonra hassaslaştım, kardeşimin yaşadıklarının sebebi babam çünki. Bu duruma gelmesinin, durumunun bu noktada olmasının gerisinde kocaman bir baba zulmu var. Abartı etmiyorum, sahiden zulm yaşadı kardeşim. Yazarken farkettim aslında, evet, kardeşimle birlikteyken hep onu hatırlıyorum, hep kendi babama yakınıyorum, hep ona bağırıyorum, hep ona öfke biriktiyorum, he........ ....,. Bahar aylarında nüksediyor şizofreni hastalığı. Evvelsi gece sıkıntıları arttı kardeşimin, erkenden de uyumuştu halbuki, uyandı,tekrar uyuyamadı, çay,kahve,uykusuzluk,sabah namazı civarına kadar antre dolaşmak. Uyanık olduğu zaman kendimi kendime kanalize edemiyorum, sıkılmasından sorumluymuşum gibi hissediyorum, birşeyler yapmadığım-amadığım için huzursuzluğumu teskinleyemiyorum. Dengeli olmayan, ekolayzır göstergesi gibi duyguları bir anda yaşıyorum. Lustral yüz mg kullanıyorum, bazen yüzelliye çıkıyorum, bazense elli. Problemi şimdilik baskılamam gerekiyor, şu an için çözümsüz bir soru işareti. Bir gün uyandığımda ya ben de kimseyi hatırlayamaz olursam düşüncesine kapılmamak mümkün değil. Maneviyata sığınmak önemli ölçüde huzur katıyor insana, maneviyattan uzak kalmamak ruhi hastalıklardan insanı koruyor. Allah korusun diye dua ederken, namaz kıldığımda, kuran-ı kerim okuduğumda korunmayı daha bir hak etmiş gibi hissediyorum. Ferah bir his bu.
 
nihil,keşke biz seçebilsydk ailelerimizi . ben çok dertliym bu konuda 18yıl bi ailem oldu tamam ama aile demeye bin şahit lazım.babamdan dünyannın eziyetini çektik zorda olsa bu yaz bi yolunu buldk başardık ondan ayrı ev tuttuk temiz olacaktı hayatımız ama olmadı annem bu sefer keşke yapmamış olsaydık bunca fedakarlık dedirtti bize davranışlarıyla ben kendimden korkar oldum psikolojim hiç ama hiç iyi değil yaşam enerjim eve gelince sönüyo okulda daha iyiym bu rol değil mi bendeki diye düşünüyorum evde çok sinirliym okulda neşeli.ama olmadğını fark ediyorum bilinçli yapmdğım bi şey yazdıklarımdan hiç bi şey anlaşılmadı biliyorum ama ben de kendimi anlamıyorum kafayı yemek üzereym demiyorum yedim biraz sonum ne olacak bilmyorum. şu dünyada iki tane değişik biri manyak diğerine hala anlam veremediğim derecede saçma gereksiz saplantıları olan iki insan çocuk yapmış olan bana ve abime olmuş.biliyorum ki şizofreni ya da mani bunlardan birini yaşarsam kimse yanımda olmayack daha içimdeki bomba ne kadar patlamadan durck bilmiyorum nihil ne gençliğim ne de çocukluğum hepsi bölük pörçük kimsem yok aslında sadece varmış gibi görünüyorlar ben de böyle anlamsız karışık duygulardayım işte
 

Evlat olarak ailenin içine doğuyorsun, reddetme gibi bir seçimin de olamıyor. Fakat anne baba evladım olabilir mi, ebeveyn olabilir miyimleri sorgulayabilir. Sorgulamalı. Ebeveyn olmak için belli kriterler olmalı. Zevkine, kısmetine çocukları olamamalı birbirini seven insanların. Etraf, hastane-ler, sosyal hizmetler, bakım evleri v.s. terkedilmiş bakıma ihtiyacı olan bebekler ile çocuklar ile dolu.
İnsan fizyolojisini biyolojisini sorguluyorum. Belki de bedensel olarak çocuk sahibi olamamaya yaratılsaydık, bebek sahibi olmak için müdahaleye lüzum olsaydı, müdahale esnasında gerekli tahlil testler v.s.ler yapılsaydı.
Ütopik, fantastik, hayali hayaller bunlar ama ebeveynlerin sorumsuzluğu nedeniyle bakıma muhtaç kalan evlatların terkedilmiş olması kadar afaki değil.
 
peki şizofren hastalığı nasıl anlaşılır
Peki şizofreni hastalığı nasıl anlaşılır?

Soruya nasıl yanıt olabilirim bilemedim. Galiba standart, beklenen hareketlerin dışında birşeyler gözlemlersek adamakıllı bir hekime götürebiliriz.

Olanı engelleyemeyiz. Olduktan sonra ilerlemesinin önünü geçip, geriletebilir tedavi ile minumumda kalmasını sağlayabiliriz.
 
Biz de ailece yaşamaktayız arkadaşlar, tıbba ve duaların gücüne inanarak bekliyoruz. Pırıl pırıl bir insandır kızkardeşim ama bazen kendisine kötülük yapılacağını düşünüyor. Elimizden yemek yiyip içmiyor, içerisinde mikrop veya aids koyulmuş olabileceğini düşünüyor.

Çok zor zamanlar onun yaşadığı acılar çok fazla
 

Biz çok zor günler yaşıyoruz dememiş, kardeşinin yaşadıklarının zorluğunu özne yapmışsın mavikuş. Tebessüm ettirdi beni bunu okumak. Ne kadar özverili ve kardeşin merkezli düşündüğün küçük bir paragraflık yorumundan dahi anlaşılıyor.
Geçmiş olsun kardeşine, azalsın, ve hepten geçsin inşallah.

Geçtiğimiz günlerde değindiğin gibi, hem tıbbın hem de maneviyatın desteği ile iyileşmiş bir hasta yakınının yazısını okudum. Maneviyatın ehemmiyetini sanırım soyut bir var olduğu için göz ardı edebiliyoruz. Halbuki hiç doğru değil. Terapi almak da insana iyi geliyor örneğin, o da soyut. Bu şekilde bağlayıp daha emin olabiliriz maneviyatın esas gücünden.

Mavikuş, aynen sen gibi tarif edemeyeceğim kadar büyük şefkat besliyorum kardeşime. Bazen ağlayacak kadar öfkelensem de kendi içime biriktiyorum. Bugün telefon ile görüştüğüm bir büyüğüm dedi ki bana,
hasta yakınlarımızın yanlışlarından biridir aslında bu gereğinden şefkatli yaklaşmak. Sonra da biz olmadan nasıl yaşamını idame ettirecek diyorsunuz bize dedi. Halbuki onu sizsizliğe siz muhtaç ediyorsunuz haberiniz yok dedi.
Her fırsatta önünde ki engelleri kaldırıyorsunuz..Yapıcı davranıyor, koruyor, sahipleniyorsunuz.. Gün içerisinde ufak da olsa olumsuzluk ile başedememeye sizden yardım istemeye koşullandırıyorsunuz dedi.. ve benzeri sözler de söyledi..
Etkileyici konuştu, bir şey daha öğretti bana. Kardeşimin hastalığını kabullenmemesinin hem kendisine hem bize verdiği sıkıntıdan bahsettim. Aslında bu kardeşin için olumlu bir durum dedi bana. Çünkü insan hastayım derse gelişeceği varsa da durur, halbuki kardeşin hasta olduğu halde hasta değilim diyorsa, üstüne üstlük üniversite mezunu, bunlar kardeşinin ileride iyileşmesine katkı sağlayacak olumlu unsurlar dedi.
Öyle sevindim ki telefondaki sesten bunları duyduğuma. Belki de fazla hassasça motivasyon buluyorum ama kendi motivasyonumdan pozitif kalabiliyorum. Olumsuz olacaksa dahi o vakte kadar kendimi negatif bırakmamış oluyorum. Seviyorum bu huyumu açıkcası.

Mavikuş, senin kardeşin kaç yaşında. Hastalığı nasıl belirtilerle başladı, ne zamandır hasta. İlaç kullanıyor mu, ve tabi düzenli takip-tedavi oluyor mu
 
kesinlikle ben iyiki okumuşum diyorum ablam aynı hastalığı yaşıyor 35 yaşında 2 çocuk annesi bir türlü hastaneye yatıramıyorz..
aysel hanımın bahsettiği yurtdışından getirdiği o 2 ilacın adını öğrenmemiz mümkün mü? enazından doktoruna söylerdik..lütfen yardımcı olursanız çok sevaba girmiş olursunuz..

 
Aysel hanım ile konuştuğumda oğlu için d.... isimli ilacın çok iyi geldiğini söylemişti. Nasıl iyi geldi dedim. Şizofreni hastalığının zaman zaman nüksettirdiği telaşlı hali aldığını, gün içerisinde sakin olmasına yaradığını söyledi. Ah keşke kardeşimde bu ilaca başlasa demiştim içimden.

Tesadüf eseri o günlerde Erenköy hastanesinde doktor hanım kullandığımız ilacın birisini değiştirerek yerine d....... ilacını kullanmamızı söyledi. Kardeşim bir ay bir buçuk ay kadar d..... ilacını kullandı.

Cemile.. Duyduğu sesler arttı.. Sabaha kadar uyanık ve nasıl telaşlı bir hal.. Kendine kendine kahkaha ile gülmeye başladı.. Koridorda gezinip duruyor.. Annemle ben ne yapacağımızı bilemedik.. İlk başta neden böyle olduğunu da anlamamıştık.

O gün hemen aldım kardeşimi aynı doktora götürdüm. İlaç değişikliğinden sonra olanları anlattım. Çok üzüldü doktor, keşke daha evvel getirseydiniz dedi. Hemen ilacını ilk kullandığı ile değiştirdi. İlave sakinlemesi için bir ilaç daha verdi, geçici olmak üzere. Ve sesler için 15 günde bir kullanması için ekstra bir iğne daha verdi. Şimdi günlük kullandığı 3 ilaç artı bir iğnesi zaten varken 1 iğne ilavesi daha oldu. Her salı iğnesi oluyor. Son verilen iğne de çok çok fayda etti.

Bizim en büyük sıkıntımız sesler. Sesler olmazsa kardeşim iyi. Sesleri de bayağı kesti son iğne.

Demem o ki, aynı ilaç farklı tepkilere yol açabilir. Ama insanın aklı ister istemez ya iyi gelirse.... ye takılıyor. Sen gibiyim aslında. Olumsuz bir tecrübe yaşamış olmama rağmen o iki ilaç neydi.. Acaba.. Diyorum.. Bir tanesini biliyorum fakat diğerini bilmiyorum.. İlaç ismi vermek yasak olduğu için birebir mesaj ile yazayım sana.

Cemile,cim.. İzninle sormak isterim; ablanın hastalığı ne zaman başladı.. Çocuklarında hastalık belirtisi var mı.. İlaç kullanıyor mu ablan.. Doktor takibinde mi.. Eşinin desteği nasıl.. Bir de İstanbul'da mısınız?
 
aglayarak okudum yazılanları okumaya bıle yüregim yetmedi bazen kapattım sayfayı. sonra nasıl duzelmıs sırf bunun ıcın okuyabıldım. benımde görümcem sizofreni. ben onun yüzünden anksiyete bozuklugu hastası oldum 6 ay delırecekmısım gibi geliyordu simdi sudan cıkmıs balık gibiyim cok zor gunler yasadım ama sizofreni hastalarınınkini okuyunca benımkıde neymıs dedim. allah sabırlar versın cekene de yanındakılerede. allahın buyuklugunude gordum nasıl bir anne yaratmıs serdara dunyanın en guclu ınsanı o kadın. allah nasıl sabır guc vermıs insallah sizlerede verir ve yakınlarınız iyilesir
 
Yazıların çoğunu okudum ve inanın çoğu yerde ağladım. Ne kadar güçlü bir anneymiş .Allah inşallah bundan sonra güldürür yüzünü.
Nihil hanım sizi de kutluyorum kardeşinizle çok ilgilisiniz,Aallah size de sabırlar versin, kardeşinize şifalar.
Benim kardeşimde obsesif kompülsif hastası bayağı da ileri derecede. O kadar çok korkuları ve takıntıları var ki. Defalarca doktora götürdük ama ilaçları bir aydan sonra kullanmıyor ya da düzensiz kullanıyor. Bir bilsen çok üzülüyorum. Yanında olsam ilaçları takip edeceğim ama ayrı şehirlerdeyiz. Annemle babamı da dinlemiyor, sindirmiş.Gittikçe artıyor ve hep mutsuz.
Bu tür hastalıklar hem hastaları hem de yakınlarını bitiryor. Allah hepimizin yardımcısı olsun.
 
sayfayı baştan aşağı okudum ve evet iyi ki okumuşum diyorum...
yeni bir şey öğrendim, belki daha çok bilinçlendim, daha çok arttı duyarlılığım ve hassasiyetim...
çok ama çok teşekkür ederim....
diliyorum acı çeken her hasta ve bu acılara ortak olan her aile ferdi, derdinin dermanını en kısa sürede bulur...
 
Amin siratu. Size de Allah şifa versin. Şizofreni yakını olmak zor. Çok zor. O tetiktelik hali yapışıp kalıyor insana.


İçten dualaların için sağolasın mertm. Bizimde öyle bir dönemimiz olmuştu. İlaçlarını kullanmıyordu benim kardeş. Delirmiştim. Tahmin ederim nasıl üzüldüğünü.
Allah kolaylıklar şifalar çözümler çıkarsın karşınıza inşallah.


Yakınımda dizimin yanında olmasına rağmen Aysel hanımın ve Serdar kardeşin hikayesini okuyunca hasta yakını olarak bende çok çok çok bilinçlendim. Kardeşime bakışım değişti. Tavrım değişti. Aysel hanımın merhameti çevresine karşı ilgisi alakası takdirlik numunelik.
Fikirleriniz ve su serpen temennileriniz için teşekkür ederim size de sevgili nesin.
 
Merhaba Nihil,

Kardeşin nasıl olsu merak ettim. Allah acil şifalar versin, sizlere de sabır ve bol hoşgörü..
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…