• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Sizce annemiz hasta mı?

serendipity35

Üye
Kayıtlı Üye
16 Kasım 2022
10
3
16
Öncellikle merhabalar bu konuyu kardeşimle beraber sizden fikir ve tavsiyelerinizi almak için yazıyoruz. Uzun bir yazı olacak vakti olmayanların vaktini almak istemeyiz

Biz boşanmış bi ailenin çocuklarıyız .Anne- babamız da iyi eğitimli ,iyi mesleklere sahip ,yüksek gelirli insanlar.ben iyi bir üniversitenin hukuk fakültesinde son sınıf öğrencisiyim kardeşim de üniversite öğrencisi. Bunları ailemizin genel durumunu daha iyi anlatabilmek için yazdım şimdi asıl konuya gireyim .

Uzun zamandır kardeşimle ikimiz annemizin psikolojik rahatsızlıkları olduğunu düşünüyoruz ve bu durum artık bizim için dayanılmaz bir noktaya geldi öyle ki artık aynı evin içinde bir gün geçirmek bile bizim için işkence .Artık aile bağlarımız kalmadı diyebilirim . İkimiz de bir an önce mesleklerimizi elimize alıp evden kurtulmaya bakıyoruz.

Annemden biraz bahsetmek gerekirse kendisi çok otoriter baskıcı ve disiplinli bir kadın .Onun için normal bir insanın hiç önemsemeyeceği şeyler çok önemli ve bu şeyler onun istediği gibi yapılmazsa çok anormal tepkiler verebiliyor. Mesela biz arkadaşlarımızla bir kahve içmeye çıkabilmek için bile bir 'bedel' ödemek zorundayız yani annemin tabiriyle hak etmek zorundayız. İstediği şey istediği an yapılmazsa, yaptırana kadar evde bağırmaya ve küfürler etmeye devam eder . Örneğin dışarı çıkacağımızı söylediğimizde aniden yüzü düşer ve ağza alınmayacak küfürler eder ve aşağılamalarda bulunur, ev işlerini yapmamız gerektiğini ancak ondan sonra dışarı çıkabileceğimizi söyler ve nihayetinde tüm işleri bitirip dışarı çıktığımızda ise daha evin sokağından çıkamadan bizi telefonla arayıp taciz etmeye başlar 'ne zaman geleceksiniz çok oyalanmayın hemen evinize dönün' vb laflarla o günümüzü de zehir etmeyi başarır. Ben artık mutluluğumuzdan rahatsızlık duyduğunu düşünmeye başlıyorum çünkü biz ne zaman eğlensek ve annem de bunu fark etse bundan inanılmaz rahatsız oluyo ve hemen 'anneniniz evde oturuyor siz gezin ben hayatımı size feda ettim istesem evlenirdim babanız gibi, siz olmasaydınız hayatım daha farklı olabilirdi ben size evimi açtım size acıyıp baktım, sizin yaptığınıza bakın 'der ve dışarı çıktığımıza da bin pişman eder. Zaten artık annemin bu davranışlarından dolayı çevremizde bizi gerçekten anlayan arkadaşlarımız dışında kimse kalmadı hepsi bizden uzaklaştılar yeterince görüşemediğimiz için.

Aslında bu süreç boyunca annemin hayatına aldığı insanlar oldu ve bizden bunları hep gizlemeye çalıştı ta ki kardeşimle ikimiz fark edene kadar. Bu sürede bize normalde davrandığından daha kötü davranmaya başlar ve tüm odağını ve ilgisini ona çevirirdi sanki tüm hayatı boyunca bu anı beklemiş ve bu süreç boyunca hep yük görmüş gibi . Biz o zaman ona evi ihmal ettiğini söylediğimizde bize ' siz benim mutluluğumu kıskanıyorsunuz benim mutlu olmamı istemiyorsunuz diyordu. Örneğin kardeşimle ikimiz evin her şeyiyle ilgilenmemize ve annemin eve geldiğinde bize bağırmaması için elimizden gelen her şeyi yapmamıza rağmen işten eve geldiğinde hoşgeldin dediğimizde bile ilk cevabı yemek yaptınız mı olurdu ve o gün atıyorum 2 çeşit yemek yaptıysak neden salata yok diye kavga çıkarırdı. Bu durum hala devam ediyor zaten.

Ayrıca kendisinin dışarıya çizdiği profille gerçekteki karakteri çok farklı. Örneğin normalde onu tanıyanlar çok kibar biri olarak tanımlar ama evde en ufak bir tartışmamızda bile ağza alınmayacak küfürler etmeye başlar . Kendisini herkesten hatta kendi kardeşleriden bile üstte görür. İş arkadaşları dahil herkesin onu kıskandığını düşünür ve bu yüzden çevresinde hiç arkadaşı yok. Evde sürekli kardeşlerini kast ederek 'benim bir saygınlığım var ben onlar gibi değilim onlarla aynı semtte yaşayamam benim bir kariyerim var 'gibi garip cümleler kurar. Hatta bazen konuşmalarında onları da aşağılar . Annem o ailede okuyan tek kişi ve yüksek rütbeli bir mesleğe sahip ve bunu hayatının her aşamasında kullanmaktan asla geri durmaz ve bunu her yerde kullandığı için biz çoğu zaman gittiğimiz yerlerde yerin dibine gireriz. Biz ne zaman kendi başımıza bir şeyleri başarmaya çalışsak ,her seferinde özgüvenimizi kırmaya çalışır' Siz benim gölgemdesiniz siz ben olmasam bir hiçsiniz ,zaten babanız da sizi çocukken başıma bırakarak en doğrusunu yapmış aslında sizi sokağa atmak lazım' vs laflara bizi hep aşağı çeker.

Annemle babam biz çok küçükken boşandılar ve biz başka bir şehre taşındık. Babamın da sonrasındaki iletişimimizde pek çok hataları oldu çoğu zaman eşiyle bizim aramızdaki dengeyi kuramadı , anneme gereken tepkileri vermeyi başaramadı ve bizi sürekli ikisi arasında bıraktı hatta ben bu sebeple lise döneminde çok ağır psikolojik rahatsızlık yaşadım ama yine de ikisi de akıllanmadı ve alması gereken dersleri almadılar.

Bu olaylar hep psikolojik şiddet boyutundaydı hiçbir zaman fiziksel şiddete dönüşmemişti ta ki kardeşimle ben üniversite için evden ayrılana kadar . Annem o süreçte zaten inanılmaz isteksizdi ve hiçbir şeyle ilgilenmiyordu. Kardeşim bu baskıcı ortamdan kurtabilmek için benim okuduğum şehirde tercih yaptı . Annem kardeşimin şehir dışına çıkmasını istemiyordu ama artık onu istediği gibi kontrol edemeyeceğinin farkında değildi ve onu şehir dışında tercih yapması için benim doldurduğumu düşünüyordu halbuki öyle bir şey yoktu o zaten benim hissettiklerimin bin katını hissediyordu ama sadece söylemek istemiyordu bunları. Neyse aradan bir süre geçti ve neredeyse okullar açılacaktı ama annem en ufak bir işle bile uğraşmıyordu biletlerimizi bile zoraki ben aldım . Şehre gittiğimizde ikimizin de yurdu yoktu ve biz çok geç kaldığımız için yurt bulamadık ve okulların açılmasına bir haftadan az süre kalmasına rağmen yurdumuz yoktu. Biz bu sebepten dolayı döndüğümüzde çok büyük bir taştırma yaşadık ve bu sırada kardeşim 'Biz seninle yaşamak istemiyoruz' dediğinde annem bizim üstümüze bıçakla saldırmaya çalıştı, bunu yaparken de bana ' Benim çocuğumu çalamazsın onun annesi benim' dedi .- ikimiz de halen bu lafın ne anlama geldiğini çözemedik- o gün evden zor kaçtık annem resmen cinnet geçirdi . Bu bizim annemizin ciddi anlamda bir rahatsızlığı olabileceğini düşündüğümüz ilk olaydı. Bu günden sonra her şey giderek daha da kötü olmaya başladı ve aramızdaki uçurum giderek derinleşti ve üstümüzde ciddi travmatik etki bıraktı. Biz bu olay olduktan sonra çevredekilerin de etkisiyle onu zorla doktora götürmeye ikna ettik ve doktora olayı anlattığında güya doktor ona 'Tepkiniz gayet normal ,öldürün elinizi korkak alıştırmayın' demiş bunu bize aynen böyle anlattı şok olduk ve artık hiçbir şeyin değişmeyeceğini anladığımız için onu zorlamadık ve kendisi de bıraktı gitmeyi .

O zamanlar halihazırda gitmekte olduğum ve annemin davranışlarının aslında hiç de normal olmadığını fark etmeme sebep olan psikoloğumun tahminine göre annemde narsistik kişilik bozukluğu var. Psikoloğum onun yanında kaldığımız sürece asla huzurlu olamayacağımızı ve evden uzaklaşmamız gerektiğini söylüyordu. Tabi daha sonra benim yaşadığım bu aydınlanma annemin işine gelmediği için psikoloğu yakın arkadaşı vasıtasıyla bulmamıza rağmen parasını ödemeyi aniden kesti ben birkaç seansı kendim ödemeye başladım ama bir süre sonra karşılayamayınca psikoloğuma ne olduğunu anlattım terapiyi sonlandırmak istediğimi söyledim ama kadın çok vicdanlı biri olduğu için ve bana gerçekten yardım etmek istediği için çok uzun bir süre daha bana ücretsiz seans vermeye devam etti ve annem ücretsiz seans yapmasını bilmesine rağmen bu durumdan zerre rahatsızlık duymadı hoş ben o zamanki seansları ödemesine bile çok şaşırmıştım zaten.

Ayrıca kendisi inanılmaz lüks harcamalar yapmasına rağmen çoğu zaman cebimize 5 kuruş harçlık bırakmaz. Lise zamanlarımızda cebimizde canımız çektiğinde bir yerlerde yiyip içebileceğimiz paramız olmazdı, paramızı hep hesaplayararak verirdi. Çıkışta bir yerde oturmak isteyen arkadaşlarımıza hep yalan söylemek zorunda kalırdık . Şimdi de bu durum çok farksız değil . Kendisi ayda rahat 10-15 bin lira sırf keyfi harcama yapmasına rağmen bizim eğitimimiz için yaptığı 10 lira harcama bile gözünde büyük yük görünür. Bize yapmak zorunda olduğu en ufak harcamalarda bile 'artık çalışın ben size bakmak zorunda değilim benim evimde kalıyorsunuz ücretsiz kira ödemeden' vb cümleler söyler hiç utanmadan. Çünkü bizden gelecek paraya ihtiyacı olan insan zaten ayda 10-15 bin lira keyfi harcama yapamaz .Örneğin daha yeni eve hiç ihtiyacımız olmadığı halde 60 bin liralık ev eşyası almasına rağmen benim sınavlarım için alacağım bir kitap için bile evde kavga çıkartabilir ve hemen babamızdan para istememizi söyler . Kendisinin alışverişlerinden eve gelip giden kargonun haddi hesabı yok ama biz kendimiz için en ufak bir şey almak istesek bile bunu gizleyerek yapmak zorunda kalıyoruz çünkü annem bunu fark ettiğinde daha da az para vermeye başlıyor. Markete gittiğimizde ne alırsak alalım mutlaka paranın üstü 5 lira olsa bile geri ister ve çoğu zaman da zaten para vermez, biz kendi paramızla aldığımızda da hiç sormaz bile kaç lira tuttuğunu veya cebimizde paramız olup olmadığını bile sormaz. Paramızın olup olmamasını da geçtim nasıl olduğumuzu bile sormaz . Ben sınav dönemlerinde çok heyecanlanan bir insan olduğum için bazen biraz olsun duygusal destek alabilmek adına hataya düşüp onu aradığımda bana yapacaksın tabi bu senin görevin gibi cevaplar verir ve telefonu kapattığımda üstümde daha büyük bir stres hissederim

Bizim hayatımız çoğu insanın dışarıdan iyi gördüğü , her şeyin yolunda olduğu bir hayat olabilir ama içeride nelerin olduğunu sadece yakın arkadaşlarımız biliyor. akrabalarımızlarından durumumuzu paylaştığımız insanlar da annemin gereksiz tepkilerinden çekindikleri için çoğu zaman gerekli tepkileri veremiyor ,sadece bize üzülmekle kalıyorlar.

Ben bütün bu yaşadıklarımızın etkisiyle, şuan okuduğum okulu dereceyle bitirecek olmama rağmen kendime o kadar inanmıyor ve güvenmiyorum ki yapacağım meslekte kendime en ufak bir inancım yok çok özgüvensiz bir insanım. Örneğin, en basit sınavlarda bile inanılmaz heyecanlanıyor, günlerce uykusuz kalıyor ve panik atak geçiyorum, kendimi çok yetersiz ve değersiz görüyorum sanki iyi olan hiçbir şeye layık değilmişim gibi hissediyorum . Sanki ne yaparsam yapayım onların sevgisini ve ilgisini göremezmişim gibi hissediyorum. Kardeşimle ben bu durumun içinden nasıl kurtuluruz nasıl normal ve sağlıklı ilişkiler kurabiliriz bilmiyorum . Bazen durduk yere saatlerce ağlayasım geliyor çok büyük iniş çıkışlar yaşıyorum devam edecek gücü kendimde göremiyorum.
 
Son düzenleme:
Öncellikle merhabalar bu konuyu kardeşimle beraber sizden fikir ve tavsiyelerinizi almak için yazıyoruz. Uzun bir yazı olacak vakti olmayanların vaktini almak istemeyiz

Biz boşanmış bi ailenin çocuklarıyız .Anne- babamız da iyi eğitimli ,iyi mesleklere sahip ,yüksek gelirli insanlar.ben iyi bir üniversitenin hukuk fakültesinde son sınıf öğrencisiyim kardeşim de üniversite öğrencisi. Bunları ailemizin genel durumunu daha iyi anlatabilmek için yazdım şimdi asıl konuya gireyim .

Uzun zamandır kardeşimle ikimiz annemizin psikolojik rahatsızlıkları olduğunu düşünüyoruz ve bu durum artık bizim için dayanılmaz bir noktaya geldi öyle ki artık aynı evin içinde bir gün geçirmek bile bizim için işkence .Artık aile bağlarımız kalmadı diyebilirim . İkimiz de bir an önce mesleklerimizi elimize alıp evden kurtulmaya bakıyoruz.

Annemden biraz bahsetmek gerekirse kendisi çok otoriter baskıcı ve disiplinli bir kadın .Onun için normal bir insanın hiç önemsemeyeceği şeyler çok önemli ve bu şeyler onun istediği gibi yapılmazsa çok anormal tepkiler verebiliyor. Mesela biz arkadaşlarımızla bir kahve içmeye çıkabilmek için bile bir 'bedel' ödemek zorundayız yani annemin tabiriyle hak etmek zorundayız. İstediği şey istediği an yapılmazsa, yaptırana kadar evde bağırmaya ve küfürler etmeye devam eder . Örneğin dışarı çıkacağımızı söylediğimizde aniden yüzü düşer ve ağza alınmayacak küfürler eder ve aşağılamalarda bulunur, ev işlerini yapmamız gerektiğini ancak ondan sonra dışarı çıkabileceğimizi söyler ve nihayetinde tüm işleri bitirip dışarı çıktığımızda ise daha evin sokağından çıkamadan bizi telefonla arayıp taciz etmeye başlar 'ne zaman geleceksiniz çok oyalanmayın hemen evinize dönün' vb laflarla o günümüzü de zehir etmeyi başarır. Ben artık mutluluğumuzdan rahatsızlık duyduğunu düşünmeye başlıyorum çünkü biz ne zaman eğlensek ve annem de bunu fark etse bundan inanılmaz rahatsız oluyo ve hemen 'anneniniz evde oturuyor siz gezin ben hayatımı size feda ettim istesem evlenirdim babanız gibi, siz olmasaydınız hayatım daha farklı olabilirdi ben size evimi açtım size acıyıp baktım, sizin yaptığınıza bakın 'der ve dışarı çıktığımıza da bin pişman eder. Zaten artık annemin bu davranışlarından dolayı çevremizde bizi gerçekten anlayan arkadaşlarımız dışında kimse kalmadı hepsi bizden uzaklaştılar yeterince görüşemediğimiz için.

Aslında bu süreç boyunca annemin hayatına aldığı insanlar oldu ve bizden bunları hep gizlemeye çalıştı ta ki kardeşimle ikimiz fark edene kadar. Bu sürede bize normalde davrandığından daha kötü davranmaya başlar ve tüm odağını ve ilgisini ona çevirirdi sanki tüm hayatı boyunca bu anı beklemiş ve bu süreç boyunca hep yük görmüş gibi . Biz o zaman ona evi ihmal ettiğini söylediğimizde bize ' siz benim mutluluğumu kıskanıyorsunuz benim mutlu olmamı istemiyorsunuz diyordu. Örneğin kardeşimle ikimiz evin her şeyiyle ilgilenmemize ve annemin eve geldiğinde bize bağırmaması için elimizden gelen her şeyi yapmamıza rağmen işten eve geldiğinde hoşgeldin dediğimizde bile ilk cevabı yemek yaptınız mı olurdu ve o gün atıyorum 2 çeşit yemek yaptıysak neden salata yok diye kavga çıkarırdı. Bu durum hala devam ediyor zaten.

Ayrıca kendisinin dışarıya çizdiği profille gerçekteki karakteri çok farklı. Örneğin normalde onu tanıyanlar çok kibar biri olarak tanımlar ama evde en ufak bir tartışmamızda bile ağza alınmayacak küfürler etmeye başlar . Kendisini herkesten hatta kendi kardeşleriden bile üstte görür. İş arkadaşları dahil herkesin onu kıskandığını düşünür ve bu yüzden çevresinde hiç arkadaşı yok. Evde sürekli kardeşlerini kast ederek 'benim bir saygınlığım var ben onlar gibi değilim onlarla aynı semtte yaşayamam benim bir kariyerim var 'gibi garip cümleler kurar. Hatta bazen konuşmalarında onları da aşağılar . Annem o ailede okuyan tek kişi ve yüksek rütbeli bir mesleğe sahip ve bunu hayatının her aşamasında kullanmaktan asla geri durmaz ve bunu her yerde kullandığı için biz çoğu zaman gittiğimiz yerlerde yerin dibine gireriz. Biz ne zaman kendi başımıza bir şeyleri başarmaya çalışsak ,her seferinde özgüvenimizi kırmaya çalışır' Siz benim gölgemdesiniz siz ben olmasam bir hiçsiniz ,zaten babanız da sizi çocukken başıma bırakarak en doğrusunu yapmış aslında sizi sokağa atmak lazım' vs laflara bizi hep aşağı çeker.

Annemle babam biz çok küçükken boşandılar ve biz başka bir şehre taşındık. Babamın da sonrasındaki iletişimimizde pek çok hataları oldu çoğu zaman eşiyle bizim aramızdaki dengeyi kuramadı , anneme gereken tepkileri vermeyi başaramadı ve bizi sürekli ikisi arasında bıraktı hatta ben bu sebeple lise döneminde çok ağır psikolojik rahatsızlık yaşadım ama yine de ikisi de akıllanmadı ve alması gereken dersleri almadılar.

Bu olaylar hep psikolojik şiddet boyutundaydı hiçbir zaman fiziksel şiddete dönüşmemişti ta ki kardeşimle ben üniversite için evden ayrılana kadar . Annem o süreçte zaten inanılmaz isteksizdi ve hiçbir şeyle ilgilenmiyordu. Kardeşim bu baskıcı ortamdan kurtabilmek için benim okuduğum şehirde tercih yaptı . Annem kardeşimin şehir dışına çıkmasını istemiyordu ama artık onu istediği gibi kontrol edemeyeceğinin farkında değildi ve onu şehir dışında tercih yapması için benim doldurduğumu düşünüyordu halbuki öyle bir şey yoktu o zaten benim hissettiklerimin bin katını hissediyordu ama sadece söylemek istemiyordu bunları. Neyse aradan bir süre geçti ve neredeyse okullar açılacaktı ama annem en ufak bir işle bile uğraşmıyordu biletlerimizi bile zoraki ben aldım . Şehre gittiğimizde ikimizin de yurdu yoktu ve biz çok geç kaldığımız için yurt bulamadık ve okulların açılmasına bir haftadan az süre kalmasına rağmen yurdumuz yoktu. Biz bu sebepten dolayı döndüğümüzde çok büyük bir taştırma yaşadık ve bu sırada kardeşim 'Biz seninle yaşamak istemiyoruz' dediğinde annem bizim üstümüze bıçakla saldırmaya çalıştı, bunu yaparken de bana ' Benim çocuğumu çalamazsın onun annesi benim' dedi .- ikimiz de halen bu lafın ne anlama geldiğini çözemedik- o gün evden zor kaçtık annem resmen cinnet geçirdi . Bu bizim annemizin ciddi anlamda bir rahatsızlığı olabileceğini düşündüğümüz ilk olaydı. Bu günden sonra her şey giderek daha da kötü olmaya başladı ve aramızdaki uçurum giderek derinleşti ve üstümüzde ciddi travmatik etki bıraktı. Biz bu olay olduktan sonra çevredekilerin de etkisiyle onu zorla doktora götürmeye ikna ettik ve doktora olayı anlattığında güya doktor ona 'Tepkiniz gayet normal ,öldürün elinizi korkak alıştırmayın' demiş bunu bize aynen böyle anlattı şok olduk ve artık hiçbir şeyin değişmeyeceğini anladığımız için onu zorlamadık ve kendisi de bıraktı gitmeyi .

O zamanlar halihazırda gitmekte olduğum ve annemin davranışlarının aslında hiç de normal olmadığını fark etmeme sebep olan psikoloğumun tahminine göre annemde narsistik kişilik bozukluğu var. Psikoloğum onun yanında kaldığımız sürece asla huzurlu olamayacağımızı ve evden uzaklaşmamız gerektiğini söylüyordu. Tabi daha sonra benim yaşadığım bu aydınlanma annemin işine gelmediği için psikoloğu yakın arkadaşı vasıtasıyla bulmamıza rağmen parasını ödemeyi aniden kesti ben birkaç seansı kendim ödemeye başladım ama bir süre sonra karşılayamayınca psikoloğuma ne olduğunu anlattım terapiyi sonlandırmak istediğimi söyledim ama kadın çok vicdanlı biri olduğu için ve bana gerçekten yardım etmek istediği için çok uzun bir süre daha bana ücretsiz seans vermeye devam etti ve annem ücretsiz seans yapmasını bilmesine rağmen bu durumdan zerre rahatsızlık duymadı hoş ben o zamanki seansları ödemesine bile çok şaşırmıştım zaten.

Ayrıca kendisi inanılmaz lüks harcamalar yapmasına rağmen çoğu zaman cebimize 5 kuruş harçlık bırakmaz. Lise zamanlarımızda cebimizde canımız çektiğinde bir yerlerde yiyip içebileceğimiz paramız olmazdı, paramızı hep hesaplayararak verirdi. Çıkışta bir yerde oturmak isteyen arkadaşlarımıza hep yalan söylemek zorunda kalırdık . Şimdi de bu durum çok farksız değil . Kendisi ayda rahat 10-15 bin lira sırf keyfi harcama yapmasına rağmen bizim eğitimimiz için yaptığı 10 lira harcama bile gözünde büyük yük görünür. Bize yapmak zorunda olduğu en ufak harcamalarda bile 'artık çalışın ben size bakmak zorunda değilim benim evimde kalıyorsunuz ücretsiz kira ödemeden' vb cümleler söyler hiç utanmadan. Çünkü bizden gelecek paraya ihtiyacı olan insan zaten ayda 10-15 bin lira keyfi harcama yapamaz .Örneğin daha yeni eve hiç ihtiyacımız olmadığı halde 60 bin liralık ev eşyası almasına rağmen benim sınavlarım için alacağım bir kitap için bile evde kavga çıkartabilir ve hemen babamızdan para istememizi söyler . Kendisinin alışverişlerinden eve gelip giden kargonun haddi hesabı yok ama biz kendimiz için en ufak bir şey almak istesek bile bunu gizleyerek yapmak zorunda kalıyoruz çünkü annem bunu fark ettiğinde daha da az para vermeye başlıyor. Markete gittiğimizde ne alırsak alalım mutlaka paranın üstü 5 lira olsa bile geri ister ve çoğu zaman da zaten para vermez, biz kendi paramızla aldığımızda da hiç sormaz bile kaç lira tuttuğunu veya cebimizde paramız olup olmadığını bile sormaz. Paramızın olup olmamasını da geçtim nasıl olduğumuzu bile sormaz . Ben sınav dönemlerinde çok heyecanlanan bir insan olduğum için bazen biraz olsun duygusal destek alabilmek adına hataya düşüp onu aradığımda bana yapacaksın tabi bu senin görevin gibi cevaplar verir ve telefonu kapattığımda üstümde daha büyük bir stres hissederim

Bizim hayatımız çoğu insanın dışarıdan iyi gördüğü , her şeyin yolunda olduğu bir hayat olabilir ama içeride nelerin olduğunu sadece yakın arkadaşlarımız biliyor. akrabalarımızlarından durumumuzu paylaştığımız insanlar da annemin gereksiz tepkilerinden çekindikleri için çoğu zaman gerekli tepkileri veremiyor ,sadece bize üzülmekle kalıyorlar.

Ben bütün bu yaşadıklarımızın etkisiyle, şuan okuduğum okulu dereceyle bitirecek olmama rağmen kendime o kadar inanmıyor ve güvenmiyorum ki yapacağım meslekte kendime en ufak bir inancım yok çok özgüvensiz bir insanım. Örneğin, en basit sınavlarda bile inanılmaz heyecanlanıyor, günlerce uykusuz kalıyor ve panik atak geçiyorum, kendimi çok yetersiz ve değersiz görüyorum sanki iyi olan hiçbir şeye layık değilmişim gibi hissediyorum . Sanki ne yaparsam yapayım onların sevgisini ve ilgisini göremezmişim gibi hissediyorum. Kardeşimle ben bu durumun içinden nasıl kurtuluruz nasıl normal ve sağlıklı ilişkiler kurabiliriz bilmiyorum . Bazen durduk yere saatlerce ağlayasım geliyor çok büyük iniş çıkışlar yaşıyorum devam edecek gücü kendimde göremiyorum.
Ay korkunç zor bi durum gerçekten Allah yardımcınız olsun
 
Yurda tasinamiyor musun? Bana kalirsa madem resitsin kardesini de al ayri ev tut, babandan para iste. Babamin yeni ersi denge menge seklinde minnosca yazmissin ama oldukca haksizsin, baban size babalik yapmamis oylece basmis gitmis, sizi hasta bir kadinin yaninda akibetinize terk etmis. Ara konu babani babalik gorevini yapsin kurtrasin sizi. Madem meslegi isi var pamuk eller cebe size bir ev acsin, kirasini versin. 2 kardes yasarsiniz. Hikayenin hicbir yerinde yok baban, bu adam hic mi aramaz cocuklarini nasilsinzi demez?Anne kadar baban da para etmez bir insan.
 
Babanızı çok etkisiz buldum sizler üzerinde.Annenizin rahatsızlığını bilemem ama yıllarca tek başına hem çalışıp, hem kariyer yapıp, hem de iki çocuğa bakmak yorucu olmalı.Alt yapısında psikolojik bozukluk yatkinliklari da varsa ,tetiklemis olabilir bu süreçte.Babaniz size ev tutmuyor mu? Üniversite okuyorsunuz ,talep etmek en doğal hakkınız babanızdan zira kendisi evlenmeyi bildiği gibi çocukları ile de yakinen ilgilenmek zorunda.Annenizin rahatsızlığını tedavi ettirmeniz gerekli.Ekonomik gücü var elinde .
 
Anneniz hayatında biri varken bu toksik tavırları baya gizliyor yani hasta diyemem annenize açıkçası siz de annenizin annesi değilsiniz herkes kötü o şahane bu kafada ki kadın ve erkeklere malesef gülmekten yada acimaktan başka birşey yapıldığı nadirendir Karakteri bu bu saatden sonra değişmek ne mümkün anne onayı beklemeyecek kadar yetişkin olmak sorununuzu çözer .Bence babanız canını zor kurtarmış büyük ihtimal velayet görüşme gibi konularda da bu kişi ile anneniz ile sorun yaşamıştır ve olaylar sonucu bu hale gelmiştir ayrı bir ev olsa şahane olurdu yada dişin îzî sıkın iş bulur bulmaz iki kardeş mesafe koyarak görüşmeye başlayın Ben annenizin tedavi olacağına tedavi lafına vs kesinlikle inanmiyorum .Birde niye hemen tedavi olsun hasta vs her huyu kötü olan her bencil olan hasta degilki bunun ilacida yok doktoruda bence kalan gücünüzü kendi hayatınızı kurmaya odaklayin .
 
Yani kariyer yaparken boşandık diye bilmemne diye bu kadar olmaz olmadık yani bahane değil yani
 
Kardeşleri kötü eski koca kötü herkes eğitimsiz ona göre herkes öyle böyle annenizde aşırı kendini begenmislikle bencillik var benim fikrim bu
 
Yurda tasinamiyor musun? Bana kalirsa madem resitsin kardesini de al ayri ev tut, babandan para iste. Babamin yeni ersi denge menge seklinde minnosca yazmissin ama oldukca haksizsin, baban size babalik yapmamis oylece basmis gitmis, sizi hasta bir kadinin yaninda akibetinize terk etmis. Ara konu babani babalik gorevini yapsin kurtrasin sizi. Madem meslegi isi var pamuk eller cebe size bir ev acsin, kirasini versin. 2 kardes yasarsiniz. Hikayenin hicbir yerinde yok baban, bu adam hic mi aramaz cocuklarini nasilsinzi demez?Anne kadar baban da para etmez bir insan.
Şöyle ki ben zaten yeterince uzun yazdığım için daha da uzatmak istemediğimden bazı detayları atlamışım kusura bakmayın. Ben şuan yurtta kalıyorum hatta şöyle diyim size ben ilk yılımda bana Kyk çıkmadığı için mecburen özel yurtta kaldım ama babam ve annem Kyk yurduna geçmemi istiyorlardı ,para onlara fazla geldi :) Bunun için epey uzun bir süre sıramın gelmesini bekledim. Maddi durumumuz iyi olduğu için çok uzun sürdü.

Zaten babam da hiç masum değil ama konuyu dağıtmamak adına yazmadım yaptıklarını . Hatta aslında onun için de ayrı konu açmam gerekir .Annemi zamanında aldattığı kadınla evli şuan ve o kadından da iki çocuğu var . Bize yeterli maddi manevi desteği hiçbir zaman göstermedi. Çoğu zaman o da annem kadar olmasa da harçlığımızı geciktirir, o kadar iyi durumuna rağmen durumum yok ayakları yapar, parasını eşi ve çocuklarıyla tatillerde yer ,bizi bir kere bile çağırmaz,sormaz maalesef . Ayrıca eklemeyi unuttuğum bir durum daha var , kardeşim şuan mecburen eve dönmek zorunda kaldı okuduğu bölümden memnun olmadığı ve bölümünü değiştirmek istediği için üniversiteyi yarıda bıraktı tekrar sınava hazırlanıyor. Yani onun için durumlar çok daha kötü .
 
İnsanları aşağıda görerek kendini tatmin ediyor en üst benim gibi bu huydur ilacı yok bunun
 
İki kardeş biran önce ayaklarınızın üzerinde durabilmenizi dilerim anneniz gibi olan kadın ve erkeklerle geçinmek çok zordur babanız sizinle daha çok ilgilenmeliydi yada bu yanlış evliliğe çocuk yapilmamaliydi neyseki artık liseli değilsiniz iyi hayatlar kurmanızı dilerim
 
İki kardeş biran önce ayaklarınızın üzerinde durabilmenizi dilerim anneniz gibi olan kadın ve erkeklerle geçinmek çok zordur babanız sizinle daha çok ilgilenmeliydi yada bu yanlış evliliğe çocuk yapilmamaliydi neyseki artık liseli değilsiniz iyi hayatlar kurmanızı dilerim
Çok teşekkür ederiz sağ olun 🙏🏻
 
Babanızı çok etkisiz buldum sizler üzerinde.Annenizin rahatsızlığını bilemem ama yıllarca tek başına hem çalışıp, hem kariyer yapıp, hem de iki çocuğa bakmak yorucu olmalı.Alt yapısında psikolojik bozukluk yatkinliklari da varsa ,tetiklemis olabilir bu süreçte.Babaniz size ev tutmuyor mu? Üniversite okuyorsunuz ,talep etmek en doğal hakkınız babanızdan zira kendisi evlenmeyi bildiği gibi çocukları ile de yakinen ilgilenmek zorunda.Annenizin rahatsızlığını tedavi ettirmeniz gerekli.Ekonomik gücü var elinde .
maalesef babam bırakın bize ev tutmayı ,çoğu zaman paramızı ödemeyi bile geciktirir.
 
maalesef babam bırakın bize ev tutmayı ,çoğu zaman paramızı ödemeyi bile geciktirir.
Sen yurda geçerek bir nebze kurtulmussun , kardeşin de dişini sıkıp birkaç ay dayanacak, bu arada babayı daha fazla darlayin, en azından maddi destek olsun birkaç yıl. Yapacak başka pek birşey yok gibi...
 
Anneniz iyi bir insan değil fakat onu bu hale getiren de babanız maalesef. Tek başına çocuk yetiştiren kadınlarda bu tür davranışlar sık görülüyor. Özellikle kız çocuklarına baskı ve şiddet uygulayarak, erkek çocuğana ise gücü yetmediği için ağlayarak vicdan yaptırırlar yada yapışır sanki eşiymiş gibi. Başta da dediğim gibi yanlız kalmanın, tek başına çocuk büyütmenin verdiği duygusal boşluk bir şekilde tepki olarak yansıyor size.
 
Yaa gel bir sarılayım sana kıyamam ya neler yaşıyorsunuz 🥹🥹
kardeşin umarım istediği bölümü kazanıp bir an önce annenden kurtulur.
Sanırım annenin ilaç kullanması gerekiyor.
Son senenmiş işe girdikten sonra bağlantını kesmen gerekiyorsa kesersin annenle de kardeşine de destek olursun.
 
Anneniz iyi bir insan değil fakat onu bu hale getiren de babanız maalesef. Tek başına çocuk yetiştiren kadınlarda bu tür davranışlar sık görülüyor. Özellikle kız çocuklarına baskı ve şiddet uygulayarak, erkek çocuğana ise gücü yetmediği için ağlayarak vicdan yaptırırlar yada yapışır sanki eşiymiş gibi. Başta da dediğim gibi yanlız kalmanın, tek başına çocuk büyütmenin verdiği duygusal boşluk bir şekilde tepki olarak yansıyor size.
Ya maalesef ben buna katılmıyorum. Bu yapıda bir kadın, babayla evli kalsa da evlatlarına tavrı pek farklı olmuyor. Hiçbir mazeret de bir annenin çocuklarına bu derece sistemli psikolojik ve ekonomik şiddet uygulayıp bıçak çekecek noktaya gelmesini mazur gosteremez.

Babanin tek kusuru boşandıktan sonra öyle bir kadının elinde çocuklarıni sahipsiz bırakması olmuş.
 
Öncellikle merhabalar bu konuyu kardeşimle beraber sizden fikir ve tavsiyelerinizi almak için yazıyoruz. Uzun bir yazı olacak vakti olmayanların vaktini almak istemeyiz

Biz boşanmış bi ailenin çocuklarıyız .Anne- babamız da iyi eğitimli ,iyi mesleklere sahip ,yüksek gelirli insanlar.ben iyi bir üniversitenin hukuk fakültesinde son sınıf öğrencisiyim kardeşim de üniversite öğrencisi. Bunları ailemizin genel durumunu daha iyi anlatabilmek için yazdım şimdi asıl konuya gireyim .

Uzun zamandır kardeşimle ikimiz annemizin psikolojik rahatsızlıkları olduğunu düşünüyoruz ve bu durum artık bizim için dayanılmaz bir noktaya geldi öyle ki artık aynı evin içinde bir gün geçirmek bile bizim için işkence .Artık aile bağlarımız kalmadı diyebilirim . İkimiz de bir an önce mesleklerimizi elimize alıp evden kurtulmaya bakıyoruz.

Annemden biraz bahsetmek gerekirse kendisi çok otoriter baskıcı ve disiplinli bir kadın .Onun için normal bir insanın hiç önemsemeyeceği şeyler çok önemli ve bu şeyler onun istediği gibi yapılmazsa çok anormal tepkiler verebiliyor. Mesela biz arkadaşlarımızla bir kahve içmeye çıkabilmek için bile bir 'bedel' ödemek zorundayız yani annemin tabiriyle hak etmek zorundayız. İstediği şey istediği an yapılmazsa, yaptırana kadar evde bağırmaya ve küfürler etmeye devam eder . Örneğin dışarı çıkacağımızı söylediğimizde aniden yüzü düşer ve ağza alınmayacak küfürler eder ve aşağılamalarda bulunur, ev işlerini yapmamız gerektiğini ancak ondan sonra dışarı çıkabileceğimizi söyler ve nihayetinde tüm işleri bitirip dışarı çıktığımızda ise daha evin sokağından çıkamadan bizi telefonla arayıp taciz etmeye başlar 'ne zaman geleceksiniz çok oyalanmayın hemen evinize dönün' vb laflarla o günümüzü de zehir etmeyi başarır. Ben artık mutluluğumuzdan rahatsızlık duyduğunu düşünmeye başlıyorum çünkü biz ne zaman eğlensek ve annem de bunu fark etse bundan inanılmaz rahatsız oluyo ve hemen 'anneniniz evde oturuyor siz gezin ben hayatımı size feda ettim istesem evlenirdim babanız gibi, siz olmasaydınız hayatım daha farklı olabilirdi ben size evimi açtım size acıyıp baktım, sizin yaptığınıza bakın 'der ve dışarı çıktığımıza da bin pişman eder. Zaten artık annemin bu davranışlarından dolayı çevremizde bizi gerçekten anlayan arkadaşlarımız dışında kimse kalmadı hepsi bizden uzaklaştılar yeterince görüşemediğimiz için.

Aslında bu süreç boyunca annemin hayatına aldığı insanlar oldu ve bizden bunları hep gizlemeye çalıştı ta ki kardeşimle ikimiz fark edene kadar. Bu sürede bize normalde davrandığından daha kötü davranmaya başlar ve tüm odağını ve ilgisini ona çevirirdi sanki tüm hayatı boyunca bu anı beklemiş ve bu süreç boyunca hep yük görmüş gibi . Biz o zaman ona evi ihmal ettiğini söylediğimizde bize ' siz benim mutluluğumu kıskanıyorsunuz benim mutlu olmamı istemiyorsunuz diyordu. Örneğin kardeşimle ikimiz evin her şeyiyle ilgilenmemize ve annemin eve geldiğinde bize bağırmaması için elimizden gelen her şeyi yapmamıza rağmen işten eve geldiğinde hoşgeldin dediğimizde bile ilk cevabı yemek yaptınız mı olurdu ve o gün atıyorum 2 çeşit yemek yaptıysak neden salata yok diye kavga çıkarırdı. Bu durum hala devam ediyor zaten.

Ayrıca kendisinin dışarıya çizdiği profille gerçekteki karakteri çok farklı. Örneğin normalde onu tanıyanlar çok kibar biri olarak tanımlar ama evde en ufak bir tartışmamızda bile ağza alınmayacak küfürler etmeye başlar . Kendisini herkesten hatta kendi kardeşleriden bile üstte görür. İş arkadaşları dahil herkesin onu kıskandığını düşünür ve bu yüzden çevresinde hiç arkadaşı yok. Evde sürekli kardeşlerini kast ederek 'benim bir saygınlığım var ben onlar gibi değilim onlarla aynı semtte yaşayamam benim bir kariyerim var 'gibi garip cümleler kurar. Hatta bazen konuşmalarında onları da aşağılar . Annem o ailede okuyan tek kişi ve yüksek rütbeli bir mesleğe sahip ve bunu hayatının her aşamasında kullanmaktan asla geri durmaz ve bunu her yerde kullandığı için biz çoğu zaman gittiğimiz yerlerde yerin dibine gireriz. Biz ne zaman kendi başımıza bir şeyleri başarmaya çalışsak ,her seferinde özgüvenimizi kırmaya çalışır' Siz benim gölgemdesiniz siz ben olmasam bir hiçsiniz ,zaten babanız da sizi çocukken başıma bırakarak en doğrusunu yapmış aslında sizi sokağa atmak lazım' vs laflara bizi hep aşağı çeker.

Annemle babam biz çok küçükken boşandılar ve biz başka bir şehre taşındık. Babamın da sonrasındaki iletişimimizde pek çok hataları oldu çoğu zaman eşiyle bizim aramızdaki dengeyi kuramadı , anneme gereken tepkileri vermeyi başaramadı ve bizi sürekli ikisi arasında bıraktı hatta ben bu sebeple lise döneminde çok ağır psikolojik rahatsızlık yaşadım ama yine de ikisi de akıllanmadı ve alması gereken dersleri almadılar.

Bu olaylar hep psikolojik şiddet boyutundaydı hiçbir zaman fiziksel şiddete dönüşmemişti ta ki kardeşimle ben üniversite için evden ayrılana kadar . Annem o süreçte zaten inanılmaz isteksizdi ve hiçbir şeyle ilgilenmiyordu. Kardeşim bu baskıcı ortamdan kurtabilmek için benim okuduğum şehirde tercih yaptı . Annem kardeşimin şehir dışına çıkmasını istemiyordu ama artık onu istediği gibi kontrol edemeyeceğinin farkında değildi ve onu şehir dışında tercih yapması için benim doldurduğumu düşünüyordu halbuki öyle bir şey yoktu o zaten benim hissettiklerimin bin katını hissediyordu ama sadece söylemek istemiyordu bunları. Neyse aradan bir süre geçti ve neredeyse okullar açılacaktı ama annem en ufak bir işle bile uğraşmıyordu biletlerimizi bile zoraki ben aldım . Şehre gittiğimizde ikimizin de yurdu yoktu ve biz çok geç kaldığımız için yurt bulamadık ve okulların açılmasına bir haftadan az süre kalmasına rağmen yurdumuz yoktu. Biz bu sebepten dolayı döndüğümüzde çok büyük bir taştırma yaşadık ve bu sırada kardeşim 'Biz seninle yaşamak istemiyoruz' dediğinde annem bizim üstümüze bıçakla saldırmaya çalıştı, bunu yaparken de bana ' Benim çocuğumu çalamazsın onun annesi benim' dedi .- ikimiz de halen bu lafın ne anlama geldiğini çözemedik- o gün evden zor kaçtık annem resmen cinnet geçirdi . Bu bizim annemizin ciddi anlamda bir rahatsızlığı olabileceğini düşündüğümüz ilk olaydı. Bu günden sonra her şey giderek daha da kötü olmaya başladı ve aramızdaki uçurum giderek derinleşti ve üstümüzde ciddi travmatik etki bıraktı. Biz bu olay olduktan sonra çevredekilerin de etkisiyle onu zorla doktora götürmeye ikna ettik ve doktora olayı anlattığında güya doktor ona 'Tepkiniz gayet normal ,öldürün elinizi korkak alıştırmayın' demiş bunu bize aynen böyle anlattı şok olduk ve artık hiçbir şeyin değişmeyeceğini anladığımız için onu zorlamadık ve kendisi de bıraktı gitmeyi .

O zamanlar halihazırda gitmekte olduğum ve annemin davranışlarının aslında hiç de normal olmadığını fark etmeme sebep olan psikoloğumun tahminine göre annemde narsistik kişilik bozukluğu var. Psikoloğum onun yanında kaldığımız sürece asla huzurlu olamayacağımızı ve evden uzaklaşmamız gerektiğini söylüyordu. Tabi daha sonra benim yaşadığım bu aydınlanma annemin işine gelmediği için psikoloğu yakın arkadaşı vasıtasıyla bulmamıza rağmen parasını ödemeyi aniden kesti ben birkaç seansı kendim ödemeye başladım ama bir süre sonra karşılayamayınca psikoloğuma ne olduğunu anlattım terapiyi sonlandırmak istediğimi söyledim ama kadın çok vicdanlı biri olduğu için ve bana gerçekten yardım etmek istediği için çok uzun bir süre daha bana ücretsiz seans vermeye devam etti ve annem ücretsiz seans yapmasını bilmesine rağmen bu durumdan zerre rahatsızlık duymadı hoş ben o zamanki seansları ödemesine bile çok şaşırmıştım zaten.

Ayrıca kendisi inanılmaz lüks harcamalar yapmasına rağmen çoğu zaman cebimize 5 kuruş harçlık bırakmaz. Lise zamanlarımızda cebimizde canımız çektiğinde bir yerlerde yiyip içebileceğimiz paramız olmazdı, paramızı hep hesaplayararak verirdi. Çıkışta bir yerde oturmak isteyen arkadaşlarımıza hep yalan söylemek zorunda kalırdık . Şimdi de bu durum çok farksız değil . Kendisi ayda rahat 10-15 bin lira sırf keyfi harcama yapmasına rağmen bizim eğitimimiz için yaptığı 10 lira harcama bile gözünde büyük yük görünür. Bize yapmak zorunda olduğu en ufak harcamalarda bile 'artık çalışın ben size bakmak zorunda değilim benim evimde kalıyorsunuz ücretsiz kira ödemeden' vb cümleler söyler hiç utanmadan. Çünkü bizden gelecek paraya ihtiyacı olan insan zaten ayda 10-15 bin lira keyfi harcama yapamaz .Örneğin daha yeni eve hiç ihtiyacımız olmadığı halde 60 bin liralık ev eşyası almasına rağmen benim sınavlarım için alacağım bir kitap için bile evde kavga çıkartabilir ve hemen babamızdan para istememizi söyler . Kendisinin alışverişlerinden eve gelip giden kargonun haddi hesabı yok ama biz kendimiz için en ufak bir şey almak istesek bile bunu gizleyerek yapmak zorunda kalıyoruz çünkü annem bunu fark ettiğinde daha da az para vermeye başlıyor. Markete gittiğimizde ne alırsak alalım mutlaka paranın üstü 5 lira olsa bile geri ister ve çoğu zaman da zaten para vermez, biz kendi paramızla aldığımızda da hiç sormaz bile kaç lira tuttuğunu veya cebimizde paramız olup olmadığını bile sormaz. Paramızın olup olmamasını da geçtim nasıl olduğumuzu bile sormaz . Ben sınav dönemlerinde çok heyecanlanan bir insan olduğum için bazen biraz olsun duygusal destek alabilmek adına hataya düşüp onu aradığımda bana yapacaksın tabi bu senin görevin gibi cevaplar verir ve telefonu kapattığımda üstümde daha büyük bir stres hissederim

Bizim hayatımız çoğu insanın dışarıdan iyi gördüğü , her şeyin yolunda olduğu bir hayat olabilir ama içeride nelerin olduğunu sadece yakın arkadaşlarımız biliyor. akrabalarımızlarından durumumuzu paylaştığımız insanlar da annemin gereksiz tepkilerinden çekindikleri için çoğu zaman gerekli tepkileri veremiyor ,sadece bize üzülmekle kalıyorlar.

Ben bütün bu yaşadıklarımızın etkisiyle, şuan okuduğum okulu dereceyle bitirecek olmama rağmen kendime o kadar inanmıyor ve güvenmiyorum ki yapacağım meslekte kendime en ufak bir inancım yok çok özgüvensiz bir insanım. Örneğin, en basit sınavlarda bile inanılmaz heyecanlanıyor, günlerce uykusuz kalıyor ve panik atak geçiyorum, kendimi çok yetersiz ve değersiz görüyorum sanki iyi olan hiçbir şeye layık değilmişim gibi hissediyorum . Sanki ne yaparsam yapayım onların sevgisini ve ilgisini göremezmişim gibi hissediyorum. Kardeşimle ben bu durumun içinden nasıl kurtuluruz nasıl normal ve sağlıklı ilişkiler kurabiliriz bilmiyorum . Bazen durduk yere saatlerce ağlayasım geliyor çok büyük iniş çıkışlar yaşıyorum devam edecek gücü kendimde göremiyorum.
Yani ben okurken bile bunalım geçirdim evet anneniz hasta ve sizide hasta etmeye sürüklüyor. Biran önce ekonomik özgürlüğünüzü elinize alıp uzaklaşın ve psikolojik yardım almayı ihmal etmeyin
çok zor bir anne gerçekten Allah yardımcınız olsun
 
Back
X