Ortada hiç bir proplem yokken bitirmeyi tercih eden insan için bırak ayağına gitmeyi parmağımı bile kıpırdatmam 28 yaşında bayansiniz 17 yaşın da ergen değilsiniz bazı şeyleri kabullenecek anlayacak en önemlisi mantiginizi daha iyi kullana bilecek yastasiniz gitmek isteyene ısrar etmek yerine sal gitsin çok fazla değer vermişsiniz maalesef sizin adınıza üzüldüm
Tanımadığınız hiç görmediğiniz insanların en içinde olan duyguları bilmeden sevmiyor demekte çok saçma. Fikriniz tabi olabilir zaten buraya konu açmak insanlardan fikir almak üçüncü gözle bakılmasını istemek. Ama sevmiyor diyip işin içinden çıkmak en kolayı. Kolay hayatınızda zorluklarımızı yadırgayıp infaz etmek saçma geliyor içli insanlara. Bilin istedim...
Ne diym bacım o zaman ? 1,5 yl sevdi şimdi sevmiyor o zaman ? ... yeterli herhalde.. Sanki durumdan farklı yorum yaptm. Durumla alakalı yaptm zaten.. Neyse anlayacak değilsiniz belliki iyi günler
Adam gibi yorum yaptk ona bile muhalefetsin. İyi ti sevmemiş dedim. demez olaydım.. Değer yargılarına kadar değmişim (nasıl değdiysem) kalkıp sevmemiş cümlemi alıp üzerime saldıran sensin. Belli adamı da böyle bıktırmışsın kaçmış.Ay. Daha yazımda demişim "sevmemiş" gibi yorumlar yapmayın LÜTFEN diye. Bu yaşa pamuk içinde gelmedik biz de 1,5 yıl sevilip sevilmediğimizi anlayabiliyoruz. Herkesin değer yargıları da aynı olmuyor. Kimseye ilişkimle alakalı iyi-kötü-sevmemiş deme hakkını vermem. Kimse de vermesin. Haddime değil, sizin de haddinize değil bunu söylemem bile gerekmiyor. Olaya bakış açısı istedik, istemez olaydık.
Üslupsuzluğunla deşarj oluyorum evet..Deşarj yöntemi mi bu acaba? :)
Adam gibi yorum yaptk ona bile muhalefetsin. İyi ti sevmemiş dedim. demez olaydım.. Değer yargılarına kadar değmişim (nasıl değdiysem) kalkıp sevmemiş cümlemi alıp üzerime saldıran sensin. Belli adamı da böyle bıktırmışsın kaçmış.
Üslupsuzluğunla deşarj oluyorum evet..
Utanmaz, terbiyesiz ve hadsiz olan sensin ki evli ve çocuklu bir kadına Allah ayırsın seni de diyorsun.. söyleyecek çok sözüm vardı da söylemeye diğecek bir insan değilsin.. !!!!Ahahaha hiç şaşırmadım tam olarak son cümleyi bekliyordumHayatında şurdan bir mesajına cevap verdim diye beni de onu da tanıdın yani Nasıl bir hırs bu ya burda biri derdini anlatmış belli böyle bıktırmışsın diyor. Valla canım Allah ayırsın seni de :) Utanmaz..
Utanmaz, terbiyesiz ve hadsiz olan sensin ki evli ve çocuklu bir kadına Allah ayırsın seni de diyorsun.. söyleyecek çok sözüm vardı da söylemeye diğecek bir insan değilsin.. !!!!
Bana bak akşam akşam başıma bela mısın ne haltsın bilmiyorum. Adam gibi yorum yaptk hakaret ettin. Şimdi de kalkmış yuvama göz dikiyorsun. Terbiyesiz. Ben sana ayrl mı dedim.. sevmemiş dedim sadece. Bunda kötü ne var hadsiz.. hala beraber olsaydınız ayrl mı derdim sana.. Adam gibi yorum yaptım konuyu buraya getiren sensin.. Hata bende ki bakıp yorum yaptm. İnsan bildim.. Nerden bilebilirdim karşmdaki kişinin insanların yuvasının bozulmasını isteyecek kadar kötü kalpli olduğunu. Özür dilerim insan bildim cevap yazdm hata etmişim.. gözardı et çünkü benim için gözardı edilecek birisisin..Vah.. Evlisin diye sevgili olanlar ayrılabilir, isitediğini diyebilirsin ama sana aynısı söylenince kötü öyle mi? O zaman kimin canının neye yanacağını bilmeden, klavye başından insanların hassas noktalarına hadsizce konuşmayacaksın işte. Sana sevgi analizi yap demedi kimse. Dilerim sen de sevilirsin bir gün ya.. Hadi burada deymeyecek insanlar var kötü enerjini de al ve başka konulara git lütfen :)
Bana bak akşam akşam başıma bela mısın ne haltsın bilmiyorum. Adam gibi yorum yaptk hakaret ettin. Şimdi de kalkmış yuvama göz dikiyorsun. Terbiyesiz. Ben sana ayrl mı dedim.. sevmemiş dedim sadece. Bunda kötü ne var hadsiz.. hala beraber olsaydınız ayrl mı derdim sana.. Adam gibi yorum yaptım konuyu buraya getiren sensin.. Hata bende ki bakıp yorum yaptm. İnsan bildim.. Nerden bilebilirdim karşmdaki kişinin insanların yuvasının bozulmasını isteyecek kadar kötü kalpli olduğunu. Özür dilerim insan bildim cevap yazdm hata etmişim.. gözardı et çünkü benim için gözardı edilecek birisisin..
Konunuzu silmişsiniz ama allta bir üye alıntılamış orda okudum. Sizin çabalarınız ile bir buçuk yıl sürmüş ilişkiniz. Çabalarınız, alttan almalarınız, yapıcılığınız olmasa en fazla 3 ay ömrü varmış yani. Bir de sevgiliniz iyi gün dostu imiş. Üzülmeyin, evlenseniz de yürümezdi, öylesi daha kötü olurdu.Herkes evlenmeye sıcak bakacak diye bir şey yok.. Bazılarının bu konuda çekinceleri olabilir. Sevmemiş olduğunu ben dahil kimse düşünmüyor en azından buna şahit olanlar. Çünkü ben de ilk defa bir ilişki yaşamıyorum. Belki de o dik duruşunu korumaya çalışıyor, böyle bir insan, yapısı bu. Kendini böyle koruyor belki de ben yapamazken doğrusunu yapıyor. Savunmak için söylemiyorum. Yine de yasını tutmasını ve belki de bunu göstermesini isterdim ama gösterse bitemezdi.. Neyse sevip sevmediğini sormadım :) Bunu da belirtmiştim.. 1,5 yıl sevilip sevilmediğimi anlayabilirim. Bu iki kişinin ilişkisiyle alakalı, kimseye sevmiş sevmemiş ben demem, bilemem. Durumla alakalı yorum istedim.
Konunuzu silmişsiniz ama allta bir üye alıntılamış orda okudum. Sizin çabalarınız ile bir buçuk yıl sürmüş ilişkiniz. Çabalarınız, alttan almalarınız, yapıcılığınız olmasa en fazla 3 ay ömrü varmış yani. Bir de sevgiliniz iyi gün dostu imiş. Üzülmeyin, evlenseniz de yürümezdi, öylesi daha kötü olurdu.
Arkadaşlar selamlar, bayadır siteye uğramıyordum. İnsan bir derde düşmesin, çare ararken tekrar geldim. Tabii çareyi burada aramaktan değil ama benzer şeyler yaşayanlardan fikir alabilmek ve belki biraz rahatlamak amaç.. 1,5 yıllık gerçekten çok ama çok güzel giden bir ilişkim vardı. Ben bile nasıl bu kadar mükemmel olabilir bir şey ve bir adam diyordum. Ben 28 yaşındayım, sevgilim 30 yaşındaydı. Benden önceki ilişkileri hep çok kısa sürmüş, en uzunu bizimki kadar olmuş ama sürekli tartışırdık demişti bir keresinde. Bizim bir elin parmağını geçmeyecek saçma konularımız oldu sadece. Ben uzun süreli kötü bir ilişkiden çıkmıştım, kimseyi hayatıma dahil etmek istemiyordum. Sonra bir gün iş yerinde bir arkadaşın nikahında doğru düzgün bir konuşmamız oldu diyebilirim.. Ondan sonra hep birilerine beni sormuş, kırk takla attı hayatıma girmek için. Ben o kadar kötüyüm ki o zamanlar (eskisini sevdiğimden değil, kendimi onca süre mutsuz olduğum bir ilişkide tutmanın değersizliğinden) O hep istedi beni, ben onu üzmemek için bir ilişkiye başlayabileceğimden emin olmak istedim. Velhasıl olduk sonunda ve çok güzeldi. Çok anlayışlı, sakin yapılı ama çok eğlenceli, her istediğimi yapan, ilişkide gerçekten el üstünde tutan bir insandı ve sevgisini çok güzel belli eder, çok güzel sözler söylerdi. Ben de tabii kaptırdımNeyse arkadaşlar kötüyken de hemen en ufak tartışmada çözmek yerine bitirmek isterdi. Ona o kadar emek verdim ve öyle güzel anılar biriktirmesini sağladım ki kimseden görmediği ilgili ve sevgiyi gördü. Bir keresinde benim gibi yaklaşan kimse olmadığı için belki afallıyorum, gitmeyeceğim diyenler gittiği için belki demişti. Terk edilmek korkusu mu, yoksa bir kere tartışınca hep öyle devam edecek korkusu mu bilmiyorum. Bir de iş sebebiyle hayatı değişiyor şehir dışına, belki daha da uzağa gidecek. Biraz ciddileşecek diye korktuğunu da düşünüyorum çünkü evliliğe karşı bir önyargısı olduğunu düşündüm hep, öyle de duyuyordum yani biraz. Ama küçük değilsin ki ya, hiçbir ilişki mükemmel de değil. Eminim kimseden aynı şeyleri göremeyecek bir daha biliyorum. O istemedikçe ben anlam vermeye çalıştım, benim suçummuş gibi aksettirdi çünkü bazı şeyleri, o zaman konuşarak çözebiliriz dedim baya bir süre konuşmaktan da kaçtı. Başka türlüsünü bilmiyor, 30 yaşında ama ilişkilerde çok acemi olduğunu düşünüyorum, ya da ben böyle olduğum için benden yüzlerce bulabileceğini sanıyor, bilmiyorum.. Sorunumuz benim anladığım, onun önemli bir anında yanında olmadığımı söylemesi (ki bu süreye kadar hiçbir şey düşünmek istemiyorum, hayatımda başka hiçbir şey olmasını istemiyorum demesine rağmen), bir arkadaş mevzusu vardı bu konuda biraz olsun yanımda olmasını istedim, yapıcılığımı korudum ama yapıcı olmamakla suçladı. İnsanlar mutlu mesut evliliklerine bakarken biz neden başka insanlar yüzünden tartışıyoruz bak bu bize zarar veriyor dedim ama olmadı. En son zorla görüşmeye ikna olduğunda beyefendi, hep aklıma eseni yaptığımı, onun fikirlerini önemsemediğimi söyledi, çok yazdım, aradım, gittim evet ama birbirimizi yanlış anladıysak çözelim istedim. Çünkü maalesef yeminler, sözler havada uçuşuyordu, bunun bana verdiği güvenle adım at boşver dedim, gururum ezildi. En son istemiyorum, öyle bir duygum yok dedi. Benim ona söylemeye hiç cesaret edemediğim bir şeyi söyledi. Gerçekten anlamıyorum bu devirde bu kadar uyumlu olduğun, eğlendiğin, sevdiğin, güldüğün, sana sadık ve dürüst, her koşulda yanında dimdik duracak ve fiziksel olarak da hep harika bulduğunu söylediğin bir insanı bu kadar kolay silebilir mi insan? Kolay mı kuruluyor ilişkiler, kolay mı güveniliyor insana.. Şunu söyleyebilirim ki hiç sevmemiş derseniz arkadaşlar başka ilişkiler de yaşadım ya da yaşayanlardan gördüm. Gerçekten kayboluyorduk birbirimizin gözlerinde, herkes ideal çiftsiniz falan diyordu. Nasıl oldu hiç anlamadım.. Bu kadar net şekilde duvar ören, iten, istemiyorum, duygum yok diyen insan (biraz da inatçı, gamsız bir insan) anlar mı kıymetini? Bir şeylerin yarım kaldığını hissediyorum içimde.. Hayal kurduğunu söyleyen bir adam bu kadar kolay gidebilir mi? Kaybetmeyi nasıl alır göze? Sevgiyle, pişmanlıkla dönmesini isterdim ama bazen sadece pişman olsa da olur diyorum böyle dönmeyecekse. Yaşadığım zor şeylerden sonra beni ikna etti girdi hayatıma ve ben tekrar dağıldım.. Sahiplenemedi ilişkimizi zorluklarda, sadece iyiyken iyiymişiz, kötüyken bir hiçmişim gibi.. Yaşayan varsa bunu beri gelsin lütfen. Duyduğum ve gördüğüm çoğu erkekte olduğu gibi bu zamana kadar erkek arkadaşlarım geri döndü hep büyük ya da küçük bir adımla ama onu bilemiyorum, anlayamıyorum. İlk defa birinde bu kadar takılı kalıyorum. En son uzuncana bir mesajla (maalesef ) bir özetini yaptım bana yaşattıklarının, hislerimin, vs.. Sonunda da onu, ona rağmen sevdiğimi ama her şeyin zamanla biteceğini, kendisinin daha iyi bildiğini ve yokluğunda kendime bu zamanı tanıyacağımı, artık istediği gibi hayatında olmadığımı ve her şeyi silebileceğini söyledim. Bunu söylediğim için pişman değilim çünkü hiç yalan söylemedim ona ve kimseye. Bu zamana kadar yaşadığıma duyduğum saygıdan bunu söylerken hiç çekinmedim, o aksini söylese de. Şimdi muhtemelen son olacağına inanmıyor yazdığımın ama yazmamı da söylediğine göre zaten istemiyor. Benim tarafımdan ona gidecek hiçbir adım yok artık çünkü fazlasıyla yaptım, kendimi ufacık hissedene kadar, o da bana yaşattığı güzel şeylerin hatrınaydı.. Bir insan en güzel ilişkisini bu kadar kolay sallayıp, anında unutup geçebilir mi? Bu kadar üzülmüyor ya da üzülmemiş gibi yapıyor olabilir mi? Sorsan üzüldüm tabii diyor ama ben ilişkimize dair binlerce güzel şey anlatıp şair olurken o put gibi duruyor, papağan gibi istemiyorum, şöyle böyle, aynı şeyleri söyleyip duruyor. Sorunca aklıma geliyor tabii ama her ilişkinde iyi kötü anıların aklına gelir falan diyor böyle çok dik bir duruşla, bu nasıl oluyor yahu? Asla ayrılmak diye bir şey yoktu hani diyor insan, sanki 18'ime yeni girmişim gibi, yani "ah" diyorum arkadaşlar.. (Bir de rica ederim ikimizi de tanımadığınız için yorumlar, öneriler ya da eleştiriler dozunda olsun ) Bu arada biteli 2 ay oldu ama o sürece yokluğumu hiç hissetmedi, tabii benden dolayı
Anladığım kadarıyla zaten bugüne dek hep siz adım atmışsınız yada sizin fedakarlıklarınızla sorunlar yaşandığında üstesinden gelinmiş.Arkadaşlar selamlar, bayadır siteye uğramıyordum. İnsan bir derde düşmesin, çare ararken tekrar geldim. Tabii çareyi burada aramaktan değil ama benzer şeyler yaşayanlardan fikir alabilmek ve belki biraz rahatlamak amaç.. 1,5 yıllık gerçekten çok ama çok güzel giden bir ilişkim vardı. Ben bile nasıl bu kadar mükemmel olabilir bir şey ve bir adam diyordum. Ben 28 yaşındayım, sevgilim 30 yaşındaydı. Benden önceki ilişkileri hep çok kısa sürmüş, en uzunu bizimki kadar olmuş ama sürekli tartışırdık demişti bir keresinde. Bizim bir elin parmağını geçmeyecek saçma konularımız oldu sadece. Ben uzun süreli kötü bir ilişkiden çıkmıştım, kimseyi hayatıma dahil etmek istemiyordum. Sonra bir gün iş yerinde bir arkadaşın nikahında doğru düzgün bir konuşmamız oldu diyebilirim.. Ondan sonra hep birilerine beni sormuş, kırk takla attı hayatıma girmek için. Ben o kadar kötüyüm ki o zamanlar (eskisini sevdiğimden değil, kendimi onca süre mutsuz olduğum bir ilişkide tutmanın değersizliğinden) O hep istedi beni, ben onu üzmemek için bir ilişkiye başlayabileceğimden emin olmak istedim. Velhasıl olduk sonunda ve çok güzeldi. Çok anlayışlı, sakin yapılı ama çok eğlenceli, her istediğimi yapan, ilişkide gerçekten el üstünde tutan bir insandı ve sevgisini çok güzel belli eder, çok güzel sözler söylerdi. Ben de tabii kaptırdımNeyse arkadaşlar kötüyken de hemen en ufak tartışmada çözmek yerine bitirmek isterdi. Ona o kadar emek verdim ve öyle güzel anılar biriktirmesini sağladım ki kimseden görmediği ilgili ve sevgiyi gördü. Bir keresinde benim gibi yaklaşan kimse olmadığı için belki afallıyorum, gitmeyeceğim diyenler gittiği için belki demişti. Terk edilmek korkusu mu, yoksa bir kere tartışınca hep öyle devam edecek korkusu mu bilmiyorum. Bir de iş sebebiyle hayatı değişiyor şehir dışına, belki daha da uzağa gidecek. Biraz ciddileşecek diye korktuğunu da düşünüyorum çünkü evliliğe karşı bir önyargısı olduğunu düşündüm hep, öyle de duyuyordum yani biraz. Ama küçük değilsin ki ya, hiçbir ilişki mükemmel de değil. Eminim kimseden aynı şeyleri göremeyecek bir daha biliyorum. O istemedikçe ben anlam vermeye çalıştım, benim suçummuş gibi aksettirdi çünkü bazı şeyleri, o zaman konuşarak çözebiliriz dedim baya bir süre konuşmaktan da kaçtı. Başka türlüsünü bilmiyor, 30 yaşında ama ilişkilerde çok acemi olduğunu düşünüyorum, ya da ben böyle olduğum için benden yüzlerce bulabileceğini sanıyor, bilmiyorum.. Sorunumuz benim anladığım, onun önemli bir anında yanında olmadığımı söylemesi (ki bu süreye kadar hiçbir şey düşünmek istemiyorum, hayatımda başka hiçbir şey olmasını istemiyorum demesine rağmen), bir arkadaş mevzusu vardı bu konuda biraz olsun yanımda olmasını istedim, yapıcılığımı korudum ama yapıcı olmamakla suçladı. İnsanlar mutlu mesut evliliklerine bakarken biz neden başka insanlar yüzünden tartışıyoruz bak bu bize zarar veriyor dedim ama olmadı. En son zorla görüşmeye ikna olduğunda beyefendi, hep aklıma eseni yaptığımı, onun fikirlerini önemsemediğimi söyledi, çok yazdım, aradım, gittim evet ama birbirimizi yanlış anladıysak çözelim istedim. Çünkü maalesef yeminler, sözler havada uçuşuyordu, bunun bana verdiği güvenle adım at boşver dedim, gururum ezildi. En son istemiyorum, öyle bir duygum yok dedi. Benim ona söylemeye hiç cesaret edemediğim bir şeyi söyledi. Gerçekten anlamıyorum bu devirde bu kadar uyumlu olduğun, eğlendiğin, sevdiğin, güldüğün, sana sadık ve dürüst, her koşulda yanında dimdik duracak ve fiziksel olarak da hep harika bulduğunu söylediğin bir insanı bu kadar kolay silebilir mi insan? Kolay mı kuruluyor ilişkiler, kolay mı güveniliyor insana.. Şunu söyleyebilirim ki hiç sevmemiş derseniz arkadaşlar başka ilişkiler de yaşadım ya da yaşayanlardan gördüm. Gerçekten kayboluyorduk birbirimizin gözlerinde, herkes ideal çiftsiniz falan diyordu. Nasıl oldu hiç anlamadım.. Bu kadar net şekilde duvar ören, iten, istemiyorum, duygum yok diyen insan (biraz da inatçı, gamsız bir insan) anlar mı kıymetini? Bir şeylerin yarım kaldığını hissediyorum içimde.. Hayal kurduğunu söyleyen bir adam bu kadar kolay gidebilir mi? Kaybetmeyi nasıl alır göze? Sevgiyle, pişmanlıkla dönmesini isterdim ama bazen sadece pişman olsa da olur diyorum böyle dönmeyecekse. Yaşadığım zor şeylerden sonra beni ikna etti girdi hayatıma ve ben tekrar dağıldım.. Sahiplenemedi ilişkimizi zorluklarda, sadece iyiyken iyiymişiz, kötüyken bir hiçmişim gibi.. Yaşayan varsa bunu beri gelsin lütfen. Duyduğum ve gördüğüm çoğu erkekte olduğu gibi bu zamana kadar erkek arkadaşlarım geri döndü hep büyük ya da küçük bir adımla ama onu bilemiyorum, anlayamıyorum. İlk defa birinde bu kadar takılı kalıyorum. En son uzuncana bir mesajla (maalesef ) bir özetini yaptım bana yaşattıklarının, hislerimin, vs.. Sonunda da onu, ona rağmen sevdiğimi ama her şeyin zamanla biteceğini, kendisinin daha iyi bildiğini ve yokluğunda kendime bu zamanı tanıyacağımı, artık istediği gibi hayatında olmadığımı ve her şeyi silebileceğini söyledim. Bunu söylediğim için pişman değilim çünkü hiç yalan söylemedim ona ve kimseye. Bu zamana kadar yaşadığıma duyduğum saygıdan bunu söylerken hiç çekinmedim, o aksini söylese de. Şimdi muhtemelen son olacağına inanmıyor yazdığımın ama yazmamı da söylediğine göre zaten istemiyor. Benim tarafımdan ona gidecek hiçbir adım yok artık çünkü fazlasıyla yaptım, kendimi ufacık hissedene kadar, o da bana yaşattığı güzel şeylerin hatrınaydı.. Bir insan en güzel ilişkisini bu kadar kolay sallayıp, anında unutup geçebilir mi? Bu kadar üzülmüyor ya da üzülmemiş gibi yapıyor olabilir mi? Sorsan üzüldüm tabii diyor ama ben ilişkimize dair binlerce güzel şey anlatıp şair olurken o put gibi duruyor, papağan gibi istemiyorum, şöyle böyle, aynı şeyleri söyleyip duruyor. Sorunca aklıma geliyor tabii ama her ilişkinde iyi kötü anıların aklına gelir falan diyor böyle çok dik bir duruşla, bu nasıl oluyor yahu? Asla ayrılmak diye bir şey yoktu hani diyor insan, sanki 18'ime yeni girmişim gibi, yani "ah" diyorum arkadaşlar.. (Bir de rica ederim ikimizi de tanımadığınız için yorumlar, öneriler ya da eleştiriler dozunda olsun ) Bu arada biteli 2 ay oldu ama o sürece yokluğumu hiç hissetmedi, tabii benden dolayı
eminim bu cocuk terazi burcudur yasadıklarının nerdeyse yüzde 80 nini yasadım hatta bi an bu yazıyı ben mi yazdım allah allah dedi benim durumlar tabi cok karısık anlatsam roman olur. 3 ay gecti benimde bende defallarca gittim yazdım aradım tekar olsundedim ama dinlemedi üstelikte görücü usulu bir kızla 15 gun içinde nişan yapıcak ya serefsiz adam ne cabuk benıunuttunda hemen nişan yapabilecek duruma geldin anlam veremedim yani bizimde ilişkimiz 2 yıl surmustu hani hiç mi sevmedin aşık olmadın yani tapar gibi seven adamlar gercekten adamın son iki harfidir bir bokluğu hep cıkıo ozellıkle terazi burcu erkeği iseArkadaşlar selamlar, bayadır siteye uğramıyordum. İnsan bir derde düşmesin, çare ararken tekrar geldim. Tabii çareyi burada aramaktan değil ama benzer şeyler yaşayanlardan fikir alabilmek ve belki biraz rahatlamak amaç.. 1,5 yıllık gerçekten çok ama çok güzel giden bir ilişkim vardı. Ben bile nasıl bu kadar mükemmel olabilir bir şey ve bir adam diyordum. Ben 28 yaşındayım, sevgilim 30 yaşındaydı. Benden önceki ilişkileri hep çok kısa sürmüş, en uzunu bizimki kadar olmuş ama sürekli tartışırdık demişti bir keresinde. Bizim bir elin parmağını geçmeyecek saçma konularımız oldu sadece. Ben uzun süreli kötü bir ilişkiden çıkmıştım, kimseyi hayatıma dahil etmek istemiyordum. Sonra bir gün iş yerinde bir arkadaşın nikahında doğru düzgün bir konuşmamız oldu diyebilirim.. Ondan sonra hep birilerine beni sormuş, kırk takla attı hayatıma girmek için. Ben o kadar kötüyüm ki o zamanlar (eskisini sevdiğimden değil, kendimi onca süre mutsuz olduğum bir ilişkide tutmanın değersizliğinden) O hep istedi beni, ben onu üzmemek için bir ilişkiye başlayabileceğimden emin olmak istedim. Velhasıl olduk sonunda ve çok güzeldi. Çok anlayışlı, sakin yapılı ama çok eğlenceli, her istediğimi yapan, ilişkide gerçekten el üstünde tutan bir insandı ve sevgisini çok güzel belli eder, çok güzel sözler söylerdi. Ben de tabii kaptırdımNeyse arkadaşlar kötüyken de hemen en ufak tartışmada çözmek yerine bitirmek isterdi. Ona o kadar emek verdim ve öyle güzel anılar biriktirmesini sağladım ki kimseden görmediği ilgili ve sevgiyi gördü. Bir keresinde benim gibi yaklaşan kimse olmadığı için belki afallıyorum, gitmeyeceğim diyenler gittiği için belki demişti. Terk edilmek korkusu mu, yoksa bir kere tartışınca hep öyle devam edecek korkusu mu bilmiyorum. Bir de iş sebebiyle hayatı değişiyor şehir dışına, belki daha da uzağa gidecek. Biraz ciddileşecek diye korktuğunu da düşünüyorum çünkü evliliğe karşı bir önyargısı olduğunu düşündüm hep, öyle de duyuyordum yani biraz. Ama küçük değilsin ki ya, hiçbir ilişki mükemmel de değil. Eminim kimseden aynı şeyleri göremeyecek bir daha biliyorum. O istemedikçe ben anlam vermeye çalıştım, benim suçummuş gibi aksettirdi çünkü bazı şeyleri, o zaman konuşarak çözebiliriz dedim baya bir süre konuşmaktan da kaçtı. Başka türlüsünü bilmiyor, 30 yaşında ama ilişkilerde çok acemi olduğunu düşünüyorum, ya da ben böyle olduğum için benden yüzlerce bulabileceğini sanıyor, bilmiyorum.. Sorunumuz benim anladığım, onun önemli bir anında yanında olmadığımı söylemesi (ki bu süreye kadar hiçbir şey düşünmek istemiyorum, hayatımda başka hiçbir şey olmasını istemiyorum demesine rağmen), bir arkadaş mevzusu vardı bu konuda biraz olsun yanımda olmasını istedim, yapıcılığımı korudum ama yapıcı olmamakla suçladı. İnsanlar mutlu mesut evliliklerine bakarken biz neden başka insanlar yüzünden tartışıyoruz bak bu bize zarar veriyor dedim ama olmadı. En son zorla görüşmeye ikna olduğunda beyefendi, hep aklıma eseni yaptığımı, onun fikirlerini önemsemediğimi söyledi, çok yazdım, aradım, gittim evet ama birbirimizi yanlış anladıysak çözelim istedim. Çünkü maalesef yeminler, sözler havada uçuşuyordu, bunun bana verdiği güvenle adım at boşver dedim, gururum ezildi. En son istemiyorum, öyle bir duygum yok dedi. Benim ona söylemeye hiç cesaret edemediğim bir şeyi söyledi. Gerçekten anlamıyorum bu devirde bu kadar uyumlu olduğun, eğlendiğin, sevdiğin, güldüğün, sana sadık ve dürüst, her koşulda yanında dimdik duracak ve fiziksel olarak da hep harika bulduğunu söylediğin bir insanı bu kadar kolay silebilir mi insan? Kolay mı kuruluyor ilişkiler, kolay mı güveniliyor insana.. Şunu söyleyebilirim ki hiç sevmemiş derseniz arkadaşlar başka ilişkiler de yaşadım ya da yaşayanlardan gördüm. Gerçekten kayboluyorduk birbirimizin gözlerinde, herkes ideal çiftsiniz falan diyordu. Nasıl oldu hiç anlamadım.. Bu kadar net şekilde duvar ören, iten, istemiyorum, duygum yok diyen insan (biraz da inatçı, gamsız bir insan) anlar mı kıymetini? Bir şeylerin yarım kaldığını hissediyorum içimde.. Hayal kurduğunu söyleyen bir adam bu kadar kolay gidebilir mi? Kaybetmeyi nasıl alır göze? Sevgiyle, pişmanlıkla dönmesini isterdim ama bazen sadece pişman olsa da olur diyorum böyle dönmeyecekse. Yaşadığım zor şeylerden sonra beni ikna etti girdi hayatıma ve ben tekrar dağıldım.. Sahiplenemedi ilişkimizi zorluklarda, sadece iyiyken iyiymişiz, kötüyken bir hiçmişim gibi.. Yaşayan varsa bunu beri gelsin lütfen. Duyduğum ve gördüğüm çoğu erkekte olduğu gibi bu zamana kadar erkek arkadaşlarım geri döndü hep büyük ya da küçük bir adımla ama onu bilemiyorum, anlayamıyorum. İlk defa birinde bu kadar takılı kalıyorum. En son uzuncana bir mesajla (maalesef ) bir özetini yaptım bana yaşattıklarının, hislerimin, vs.. Sonunda da onu, ona rağmen sevdiğimi ama her şeyin zamanla biteceğini, kendisinin daha iyi bildiğini ve yokluğunda kendime bu zamanı tanıyacağımı, artık istediği gibi hayatında olmadığımı ve her şeyi silebileceğini söyledim. Bunu söylediğim için pişman değilim çünkü hiç yalan söylemedim ona ve kimseye. Bu zamana kadar yaşadığıma duyduğum saygıdan bunu söylerken hiç çekinmedim, o aksini söylese de. Şimdi muhtemelen son olacağına inanmıyor yazdığımın ama yazmamı da söylediğine göre zaten istemiyor. Benim tarafımdan ona gidecek hiçbir adım yok artık çünkü fazlasıyla yaptım, kendimi ufacık hissedene kadar, o da bana yaşattığı güzel şeylerin hatrınaydı.. Bir insan en güzel ilişkisini bu kadar kolay sallayıp, anında unutup geçebilir mi? Bu kadar üzülmüyor ya da üzülmemiş gibi yapıyor olabilir mi? Sorsan üzüldüm tabii diyor ama ben ilişkimize dair binlerce güzel şey anlatıp şair olurken o put gibi duruyor, papağan gibi istemiyorum, şöyle böyle, aynı şeyleri söyleyip duruyor. Sorunca aklıma geliyor tabii ama her ilişkinde iyi kötü anıların aklına gelir falan diyor böyle çok dik bir duruşla, bu nasıl oluyor yahu? Asla ayrılmak diye bir şey yoktu hani diyor insan, sanki 18'ime yeni girmişim gibi, yani "ah" diyorum arkadaşlar.. (Bir de rica ederim ikimizi de tanımadığınız için yorumlar, öneriler ya da eleştiriler dozunda olsun ) Bu arada biteli 2 ay oldu ama o sürece yokluğumu hiç hissetmedi, tabii benden dolayı