Okurken gözyaşlarımı tutamadım, hepimiz o kadar zorlu yollardan geçip o kadar acı tecrübeler yaşıyoruz ki, bir an için kendi yaşadıklarım gözümün önünden film şeridi gibi geçti. Benim şimdi sizlerden tek isteğim bebeğime bol bol dua edin sağlıkla sıhhatle kucağıma alayım. Çok uzun yollardan, hergün edilen dualarla, adaklarla geldi şimdi önümüzde Allahın izni ile bir engelimiz kaldı onuda Allahımın izni ile hayırlısıyla geçeceriz ve mis kokusunu içime çektiğim anda kavuşma hikayemizi sizlerle paylaşırım inşallah. Allahım yar ve yardımcın olsun, bebeklerini sağlıkla sıhhatle kucağına alırsın inşallah. Allahım nazarlardan esirgesin
aman maşallah :) en az biri kız olsa diyordunnn ve çokk tebrik ediyorum. 2 kız kardeş süper ötesi bir keyif olur. Bir kız, bir erkekte ise anne baba iki keyfi bir arada yaşar. Amannn sağlıkla gelsinlerde gerisi boş.
Bol bol dinlendiğine eminim, devam et diyorum.
Canım Allah hayırlı etsin inşallah.Çok güzel ifade etmişsin yazdıklarını.Çok duygulandım okurken Allah istedikten sonra hiçbirşey engel değil.Herşeyin hayırlısı.Rabbim sağlıklı hayırlı doğumlar nasip etsin, ikiz olmasıda çok güzelAllah size bağışlasın inşallah.Darısıda isteyen herkeze ve bana olsun
Ben yeni katildim ve sizin adiniza cook ama cok sevindim rabbim ikizlerinizi kucaginiza almayi nasip etsin kalan aylar cabucak geciversin insallah. Denemelerinizi nerde yaptirdiniz? dogru doktorla devam etmek cok önemli oyüzden paylasmakta fayda var
çok uzun olmuş arkadaşlar, ama ne yapayım 5 yıllık acılarımın, özlemimim ve sabrımın özü bu.... dilerim vermek istediğim mesaj sabrınızı artırır, azminizi güçlendirir.
canım benim bebeğine binlerce maşallah, sağlıklı sıhhatli anneciğinin kollarına da gelecek inşallah. sanıyorum zamanlarımız birbirine yakın. allah mutluluğunu sonsuz etsin... zor günler geride kaldı o film şeritlerine bebeğinin büyüdüğü yıllar dolacak inşallah. darısı herkesin başına tez vakitte.
nasil bir azimdirr
ALLAH seni ve bebklerini korusun inss
sagsaglim kucaginiza alirsin insss
son kisma aceyip duygulandim Rabbim sen nelere kadirsin cifta mutluluk ikiz olmuss
..siz boyle anlatinca ben tup yaptirdigim doktor geldi aklima negatiff almisim hemen obur ay bir daha yapalim diyo..
allah bağışlasın size dilerim allah bana ve isteyen herkese nasip eder bende transfer sürecindeyim :) içim bi garip oldu ama sonu mutlu biten herşey güzeldir
Canım güzel dileklerin için çok teşekkürler. Aramızda bir hafta var sanırım, Allahım meleklerimizi kucağımıza alıp mis gibi kokularını içimize çekince bütün yaşadıklarımızı unutturacak inşallah. Yaşadığımız en kötü günler, bebişlerimizi karnımızda hissettiğimiz günlere kadar geçen günlerden ibaret olsun inşallah. Allahım başka acı üzüntü vermesin, kulun kula duası çabuk kabul olurmuş, Allahım mutluluğunu daim etsin, sizleri nazarlardan korusun inşallah
paylaştığınız için sonsuz teşekürler...
merdivene oturduğunuz an bende ağlamaya başladım...sonuna doğru yüzümde güzel bir tebessüm bıraktı yazdıklarınız...umut oldunuz bana...
rabbim sağlıkla sıhhatle kucağınıza almayı nasip etsin evlatlarınızı...
bende başımdan geçenleri anlatsam çookk uzunnn olur inşallahhh bende bir gün pozitifi görürümde başkalarına umut olurum sizin gibi...
sizi takip edicem...
sevgilerle güzel anne...
Ben bu topigi maimuttan okumam tavsiyesiyle okudum inan o kadar agladimki bende boyle bir durumdayim umutsuz vaka oldugumu ogrendim ama ocak 3 de ameliyat olucam bana umut isigi oldunuz Allah sabrin odulunu veriyor bende bekliyorumm Rabbim canim cok yaniyorr Gule gule buyutun ve onlara sarilinn cok zor bir emek onlarr sizi hepinizi seviyorumm
hungur hungur agladim okurken ,
inanin tamamen yasadiklarimi anlatmissiniz aa,ma bana henuz "ben hamileyim " demek nasiip olmadi , inşallah saglikla kucaginiza alirsiniz bebeklerinizi :)
biliyorum hayatım yerimi çokkk çok iyi biliyorum. senin bana hamile olduğunu söylediğinde söylediğin tek kelimeyle ben yerimi görevimi çok iyi anladım şu aralar senin yanında olamıyorsam eğer sadece mert bey yüzünden yoksa yanında fiziksel olarak da olmak isterim. malesef şimdilik duygularımla hislerimle sinerjimle yanında olabiliyorum. şu kk da geldim geleli çok değer verdiğim ve görüştüğüm insanlar sayılıdır sen de yerini biliyorsun. mucukkkkssssss.
rabbim inşallah sorununuzu gidersin kucağını senin de bade nur gibi süpriz bir şekilde doldursun 4 senelik bekleyiş bitsin rabbim hepimize nasip etsin en kısa zaman da güzelliklerle
[Badenur
Bize o kadar cok umut verdin ki! Cok tesekkurler paylastigin icin.
Ben de bir negatif sonuc aldim ve doktorumu degistirmeyi dusunuyorum. Doktorunun adini ogrenebilir miyim?
3 ocakta ameliyat olacakmışsın şimdiden hayırlısı olsun, amacına ulaşmada çözüm yolu olsun inşallah. tüpler mi alınacak? miyom mu?
arkadaşım ben de umutsuz vaka idim, ameliyat masasına yatmaktan, sürekli negatifle karşılaşmaktan, yaşımın ilerlemiş olmasından ve hiç hamilelik yaşamamış olmaktan umut gözükmüyordu, bundan sonra yapacağım denemeler için baştan negatif sonuç alacağımı düşünüyordum. inanki umut vaat eden tek bir tutunacak nedenim yoktu. çevreme göre boşuna uğraşıyordum, insanların bakışlarında bile "boşuna" ifadesini görüyordum. herşeye rağmen ben hamileyim, hala rüya gibi, her sabah uyandğımda hamilemiyim gerçekten diyorum kendime. o nedenle en umutsuz durumda bile bir mucize gelip seni buluyor. allah anneliği nasip ettiyse gerisi boş. haberlerini paylaşman ricasıyla...
2010 temmuzda 4 aylık hamileydim tatile gitmiştik. elimde bb kk yı okuyordum yani bizim topiği. senin moralin çok kötüydü sıkıntı hat safhadaydı çünkü tüm denemelerini boşuna yaptğın ortaya çıkmıştı yani hamile kalamayacağını yani embriyoların zaten transfer edilir edilmez kaybedildiğini çünkü iltihapın bunu daha en başta engellediğini öğrenmiş ve yıkılmıştın. ben o zaman demiştim ki kendime badenur şimdi çok üzgün ama bir dizi sıkıntı daha yaşayacak tüm aksaklıklar gidecek ve badenur hamile kalacak. çünkü sorun gerçekten tespit edilmişti harcanan paralara ve emeklere psikolojiye rağmen sevinmiştim çünkü tam tespit yapılmıştı. gönülden inanmıştım. ve bugün mert bir yaşında sen de ikizlere hamilesin. allaha bin şükür. inşallah burda başlayan bu güzel dostluk hep sürer ve çocuklarımız birlikte büyürler dostluğumuz daha da pekişir canım. ense burun ölçümleri iyi çıkmış maşallah. ikili test sonuçları alındı mı?
Herkese merhaba,
Benim umut hikayem oldukça uzun aslında… belki sonuna kadar okumayabilirsiniz, o nedenle öncelikle şunu söylemeliyim: Sakın vazgeçmeyin… 41 yaşında ilk kez hamileyim. özellikle “ilk kez” diye belirttim, çünkü bu yaşıma kadar ne düşük, ne dış gebelik, ne de kimyasal gebelik yaşadım. Bunları yaşayanlar bile en azından hamile kalabiliyorum diye sevinirken, benim bu yönde bile umut bağlayacağım hiçbir gebelik türüm olmamıştı. Üstelik şimdi dondurulmuş embriyolarla hamileyim, hem de doktorlar ileri yaş nedeniyle sadece %10 şans vermişken…
Şimdi hikayemi mümkün olduğunca özetlemeye çalışacağım… kelimeler yaşanan acıları, hayal kırıklıklarını yansıtabilecek mi bilemiyorum… Bildiğim şu ki, bu uğurda gerçekten mücadele vermekten çok yorulmuş olanlar beni çok iyi anlayacaktır ve umuduna sarılmaktan vazgeçmeyecektir.
Benim mücadelem 5 yıl önce başladı. Evlendikten sonra hamilelilk gerçekleşmeyince doktorlar bunu miyomlara bağladı ve ilk olarak miyom ameliyatıyla mücadelem başlamış oldu. Miyomlar rahmin arka duvarında olduğundan sezeryan şeklinde açık ameliyat gerekti. Sezeryanın acısıyla erken tanıştım, ama maalesef bebek için değildi…
Ardından 5-6 aylık iyileşme süreci gerekti, bu sürecin sonunda da git gel yumurta takibiyle, günü, saati belirlenmiş ilişkilerle, bebeğimize kavuşmayı hayal ettik, bir 6 ay da böyle geçti… Sonraki adımda aşılamaya hemen peki dedik, ardı ardına yapılan aşılamalarda umudun ötesine geçemeyince, tüp serüvenine ilk adımı attık ve ilk negatif sonuçla ilk darbemizi yemiş olduk… o dönem ne kadar üzülsemde beni bekleyen her tokadın bir öncekinden çok daha acı olacağını hiç düşünememiştim.
Bu aşamadan sonra doktorumuzu değiştirmeye karar verdik, tedaviye daha iyi zaman ayırmak için işimden de ayrıldım. Yeni bir doktorun kapısını çaldık. Arkadaşım ilk denemesinde çareyi bu doktorda bulmuştu, bizim içinde umut kapısıydı. Üstelik doktor durumum için olumlu konuşuyordu, inandık… İşte asıl büyük hatayı bu kapıyı çaldığımızda yapmışız, bunu çok geç ve yaşanan çok acı tecrübeyle anladık. Bir doktor size ne kadar çok ümit vaat ediyorsa, ne kadar çok yüzünüze gülüp, bu sefer tamam diyorsa, elinden gelen her şeyi yaptığı havasına bürünüyorsa derhal o doktorun bir umut tüccarı olduğundan şüphelenmeye başlayın. Ama ne yazık ki, biz şüphelenmedik. Niye mi? Beni tanıyanlar hikayenin bu kısmını önceki yazılarımdan iyi bilirler. Tanımayanlar için özetleyeyim.
Bu yeni doktorla büyük umutlarla başladığımız 2. tüp denemeside negatif sonuçlandı. Fakat Doktor senin rahim yapını, hormon dengelerini çözdüm, üçüncüde bu iş tamam deyince yeniden inandık… ama 3. Tüpte negatif sonuçlandı… 4. Deneme öncesinde sana iki ay geçici menopoz uygulayacağım rahmi dinlendireceğim bu yöntemle %75 başarı alıyorum deyince yine inandık… Fakat sonuçta 4. Negatifi gördük… Üstelik artık umutlarım bitmişti. Görünürdeki tablo doktor elinden geleni yapmıştı (!!!) bu noktada sadece kendimi suçluyordum. Oysaki, doktor açısından ne büyük bir gaflet ve dalalet için de olduğumuzu anlamamız hiçte uzun sürmedi.
artık zamanın aleyhime işlediği telaşı içindeydim ve aslında bu da en acı gerçekti…. Ardından hiç ara vermeden bilindik büyük bir hastaneye gittim. Yeni Doktorum bu 4 negatifin nedeni olan bendeki enkazı daha ilk dakikada ultrasonda farketti, “rahmin içinde miyomlar var, bunlar rahmin şeklini tamamen bozmuş, rahim çizgisi kamburlaşmış, birde rahmin içerisinde sıvı görüyorum ve bu sıvının iyi olmadığını düşünüyorum” dedi. En “son rahim filminizi ne zaman çektirdiniz” diye sordu. Hiç rahim filmi çektirmemiştim ki... 4 tüp tedavisi içinde kimse benden rahim filmi istemişti ki…
Ve rahim filmini çektirdiğimiz noktada hayatımın en zor günleri başladı. Doktor rahim filmine bakıp, “iki tüpünde de ileri derecede iltihap var, bu iltehap rahmin içine sızıyor, rahmin şeklide miyomlar sebebiyle tamamen bozulmuş, bu haldeyken embriyoların ne tutunma ne de yaşama şansları hiç yoktu” dedi !!!!! Yıkılmıştım… adeta tüm dengelerim değişti… Gerçek şuydu 4 tüpüde boşu boşuna yapmıştım… ilk etapta inanmadım, rahim filmini alıp tam 6 doktor daha gezdim, hepsi aynı şeyi söyledi. Ağladım zırladım, yatağa yapıştım… ama eğer bebeğime kavuşmak istiyorsam gerekeni yapmalıydım. Temmuz 2010’da ameliyat masasına yattım, laporoskopi ile iki tüpüm birden alındı, iltihap o kadar ilerlemişki yumurtalıklarım, rahim, bağırsaklarım, karın zarım hepsi birbirine yapışmış, ameliyat riskliydi ama başarılı geçti. Ameliyat öncesinde laporoskopide yumurtalıkların zarar görebilir ve yumurta üretimin bitebilir, bağırsak delinmesi olabilir, rahmi besleyen damarlar kesilirse rahim bir daha 3 mm üzerine çıkmayabilir demişlerdi. Hepsini göze aldım, ya tamamamen bitecekti, ya da yola devam etmek için engeller ortadan kalkacaktı. çok şükür ki, bütün bu risklerin hiçbiri gerçekleşmedi. Laporoskopinin beraberinde Histeroskopiyle rahmin şeklini bozan içerdeki miyomlarda alınmıştı, yani söylenen buydu ve operasyonun bu kısmıda sonrasında bir süprizle devam etti.
Ardından gerçek doktorlar 6 ay dinlenme devresi dediler… çakma doktorlar ise 15 gün sonra tüp deneyebilirsin dediler… 40 yaşında bir kadın için bu 6 ay çok önemliydi, zaman artık sadece aleyhime işliyordu, bunun bilincindeydim, ama artık çakma doktorlar konusunda da tecrübeliydim ve Ocak 2011’e kadar dinlendim. sonra bütün teşhislerimi koyan tüp doktorumun yolunu tuttum, doktorum aradan 6 ay geçti bir rahim filmi daha çektir garanti olsun dedi. Ve yeni rahim filmi beraberinde yeni acı bir süprizzzz…
ilk filmde varolan miyomlardan biri, ikinci filmde de aynı yerde duruyordu ve rahme baskı yapıp rahim cizgisini yine bozuyordu. Doktorumun ilk tahmini; birini almış diğerini olduğu yerde bırakmışlardı . Neden ???? demek için miyom ameliyatını yapan, çoğunluğun tanıdığı o çok meşhurrr, kendini öve öve bitiremeyen profesöre gittim. Cevap “onu almamış mıyız??? Onu da alırız ufak bir operasyonla” oldu… doktorlar için ihmaller, hatalar bu kadar basitti … çünkü cefayı çeken, en kıymetli zamanlarını kaybeden bizleriz onlar değil … bu olay beni iyice yıprattı, ne psikolojik, ne fiziksel dayanacak gücüm yoktu, tekrar kime gidecektim, kime güvenecektim, kim doğru söylüyordu??? Şimdi başıma daha ne açılacaktı??? İyice bunalmıştım ve bu olaydan iki gün sonra resmen kan kustum. evet makattan ve ağzımdan gelen kanla hastanelik oldum, mide kanaması geçirmiştim, ama yine de vazgeçmedim… biraz düzelince Şubat 2011’de yeni bir yeni bir histeroskopi ile orada bırakılan ikinci miyomda alındı. Maddi manevi bitmiştik. Üstelik üst üste geçirdiğim operasyonların endometrium hasarı açısından şansımı azaltacağı söylenmişti. Çok üzülüyordum veee kısa süre arayla ikinci bir mide kanaması daha, ben yine günlerce hastanelik oldum…
gerçek şu ki, çekilen tüm acılara rağmen içimdeki özlem geçmiyordu ve asla pes demedim… yola devam etmek için bedenimi ve psikolojimi güçlendirmeliydim, öncelikle yeniden işe başlamıştım, kafamı dağıtmalıydım ve spor, yoga, meditasyon, dans kursları hayatıma girdi... arada sabahlara kadar gönüllü kuruluşlarda çalıştım. Bütün yaşanan olumsuzluklar içinde tek olumlu şey yaşıma göre yumurtalıklarımın iyi çalışması ve fsh’ın 7-8’in, e2’nin 35’in üzerine çıkmamasıydı, çok bunaldığımda testlerimi yaptırıp, daha zamanım var deyip rahatlıyordum.
Yeni bir deneme için biraz daha güçlenmiştim ve Mayıs 2011’de 5. denememi yaptım, 6 yumurtam çıktı, 4 tanesi yoluna devam etti, bunlardan 2 tanesi 5. Gün embriyosu olarak transfer edildi, 2’side donduruldu. Bu sefer her zamankinden çok daha ümitliydik, yapılması gereken her şey yapılmış, tedavim tamamlanmıştı, yumurtalar yaşıma göre harika gelişmişti. Ama sonuç yine negatif oldu… işte bu noktada artık bebeğimin olmayacağı fikrine kapıldım. Artık kimse beni anne olacağıma inandıramazdı. bazı şeyleri kabullenmeyi hem istiyordum, hem de hiç istemiyordum…
Aklım dondurulmuş 2 embriyomdaydı onları da denemem lazımdı… benim, eşimin ve bizimle beraber üzülen herkesin iyiliği için 6. denemeyi de yapıp belki kendime artık buraya kadar demeliydim… Eşim “çocuğumuz olmuyorsa bu dünyanın sonu değil” deyip destek oluyordu ama bütün bu tedavi süreçlerim içinde hem kalbi tekledi, hem de mide fıtığı oldu…. Artık onu da bu üzmek istemiyordum. Ama yine bir yanım vardı, işte o bir yanım hep içten içten özlemle sızlıyordu inkar edemem…
ve yeni bir umut yolcuğu için eylül ayında hastanenin yolunu tuttum. Doktorum yüzünde umutsuz bir ifadeyle; dondurulmuş tedavisi için hiçbir ilaç vermeyeceğim, eğer rahim kendi kendine kalınlaşırsa, eğer yumurtalar da bozulmadan çözülürse transferini yaparız dedi ve ardından umutlarımı çökerten cümleyi ekledi : ama hem dondurulmuş embriyo, hem yaş 41, hem de bir kaç kez miyomektomi geçirmiş bir rahimle şansın en yüksek ihtimalle %10… Bu sözlerin üzerine tedavi moduna bile giremedim… daha başlamadan negatifi göreceğimden çok emindim…
ve rahim kalınlığı 12. gün kendiliğinden 7.4 mm oldu, rahim kalınlığıda ümitsiz görünüyordu, çünkü bir önceki negatifim de bile 8.6 mmdi, şimdi sadece 7.4 dü. Neyseki tek olumlu yön 2 embriyom da 1. Kalitede çözüldü ve transferim yapıldı, içimde en ufak bir umut parçası yoktu, yarım saat hastanede, 2 saat evde yattım. Sonrasında artık saatleri, günleri saymayacağım ve kendimi üzmeyeceğim diye söz verdim… Zaten 5 senedir her şeyi erteliyorduk, artık yas tutmak yoktu, ertesi gün eşimle uçağa atlayıp izmir’e yeğenimin düğününe gittik.akşamına düğünde halay çekiyordum. 3. Gün izmir’deki akraba ziyaretlerindeydim… 4. Gün ise işimin başındaydım. Çarşı pazara gittim, belediye otobüslerine bindim indim, öğle tatillerinde pür telaş koşturdum.
Ve test günü geldiğinde transfer sonrası verilen ilaçlarımı evde bıraktım, östrojen bantlarını değiştirme günüydü ama değiştirmedim. Sabah 09.00’da kan verdim, 2 saat sonra alırsınız ya da internet sayfamızdan bakarsınız dediler, Öğlene doğru baktım internet sayfaları çalışmıyor, ve ilk defa koşa koşa sonuç almaya gitmedim… iş çıkışı zarfı elime almıştım. En ufacık bir umudum yoktu, bunca zaman olmamıştı, şimdi bu umutsuz tablonun sonucunda mı olacaktı? Üstelik bu 12 günlük dönemde normal hayat seyrim içinde hiç yorulmadığım kadar çok yorulmuştum. Bir de hani şu hep bahsedilen ne lekelenme, ne kasık ağrısı, ne bel ağrısı, ne ğögüs hassasiyeti, ne akıntı, ne adet sancısı benzeri sancı, ne de en ufakcık başka bir belirtim olmamıştı, tıpkı diğer 5 negatifte olduğu gibi en ufacık bir belirti yoktu.
Laboratuvarın merdivenlerini inerken zarfı açtım, 216 yazıyordu, bu benim sonucum mu diye mırıldandım, ismimi tekrar kontrol ettim…. Evet benimdi… inanamıyordum… o an bacaklarım tutmaz oldu sanki, merdivenlere çöktüm ve gözlerimden oluk oluk yaş boşalmaya başladı, etrafımdakiler ne olduğunu anlamaya çalışıyordu, su getirenler, beni merdivenlerden kaldırmaya çalışanlar… sakinleşemiyordum… Eşimi aramak için telefonumu aldım, ama o kadar titriyordum ki tuşlara basamıyordum, birisi kimi arayacaksınız diyerek yardımcı oldu, eşime “hamileyim” derken, o tek kelimenin bir gün benim ağzımdan döküleceğini hiç ama hiç ummuyordum…. Etrafımdakilerden biri bunu duyunca “yoksa istenmeyen bir gebelik mi?” diye sordu? gülümsedim “ah bir bilseniz dedim, bir bilseniz? dedim… Beni bir koltuğa oturttular, sürekli yüksek sesle allahım sana şükürler olsun diyordum, binlerce şükürler olsun sana… 6. denemede ve 41 yaşında ilk kez hamileydim, inanamıyordum, gözyaşlarım oluk oluk geliyordu, engel olamıyordum… ve biraz sonra eşim koşup geldi, eşimin yüzündeki o ifadeyi hayatım boyunca unutmayacağım, gözleri sanki iki kat büyümüştü, yüzünde şaşkın bir mutluluk ifadesi vardı, rengi kağıt gibi bembeyaz olmuştu, o da dayanamadı koyverdi gözyaşlarını…
Şu anda 12 haftalık olduk… Şimdi 9 ayı tamamlayabilecek miyim korkusu içindeyim… yolum çok uzun ve zorlu… hamileliğim riskliymiş, bu mutluluk yarım kalırsa, sonrasında ne yaparım, nasıl yaşarım, nasıl nefes alırım bilmiyorum… hem mutluyum, hem korkuyorum… ama en azından bunu bile yaşattığı için allahıma binlerce şükürler ediyorum. Bu kadarı bile çok güzel bir duyguymuş, allahım nasip kısmet ederse kucağıma almayı çok istiyorum. Darısı herkesin başına. Herkes yaşasın bu duyguyu sonuna kadar.
Birde şu belirtiye kafayı takanlara şunu söylemeliyim; ancak pozitif sonucu aldıktan 3-4 gün sonra kasıklarımda bir hareketlilik başladı, damarlarımda kan akışı hızlandı sanki, kasıklarımda yoğun sıcaklık ve tuhaf bir ağrı hissetim, adet görecekmişim gibi sancılandım. Ama bunlar 15. günden itibaren oldu ve birkaç gün sürdü. 12 günlük devrede en ufacık bir şey yoktu… o nedenle hiç takılmayın derim…
Ve son söz : içinde bulunduğunuz durum ne olursa olsun, ne kadar zor, ne kadar umutsuz gözükürse gözüksün, ne kadar uzun sürerse sürsün, ne kadar engel çıkarsa çıksın asla vazgeçmeyin… Eğer bebeğinize kavuşmak istiyorsanız allahında yardımıyla inanın aşılamayacak sorun yok, yeterki sorunlar sizi yıldırmasın, yeterki Allah nasip kısmet etmiş olsun… gerisi sadece sizin azminize, sabrınıza kalıyor…
Veeeeee en güzel kısmı sona sakladım, ilk kontrolde tek kese görüldü, biraz kanamam vardı o gün… ikinci kontrolde iki kese görüldü, meğer bebişlerim ikizmiş teyzeleriiiiiii…. İlk üç ay için risklerimiz oldukça fazlaydı, şimdi biraz daha hafifledi, evde hep istirahat ediyorum,arada kanamalar yaşıyorum, sürekli progesteron iğneler oluyorum ama asla hiçbirşeyden yakınmıyorum… allahım özlemle yanan herkesi yavrusuna kavuştursun, benim bebeklerimi de korusun…
Sevgilerimle…
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?