Sadece dertleşmek istiyorum. Yargılamayın.

Ailenizden siz sorumlu degilsiniz
Onlar sizi dogurdu siz onlari degil
Hicbir evlat ailesinin mobilya masrafini odemek zorunda degildir
Bi kere bi kendinize gelin
Yanimda olmanizi cok istedim konuyu okurken
Soyle omuzlarindan tutup bi silkelesem kendine getirsem dedim
Yazim dilinizden belli ki akli basinda , egitimli bir kadinsiniz
Neden kendinizi bu kadar degersizlestiriyorsunuz???
Bosanan kadin , aile baskisi , tacizler vs..
Gecin hepsini , bi siz kendinize gelin once
Hepsine karsi da tek durabilirsiniz
Ise kendinizo degistirmekten baslayin sonra ailenizi sallayin , gorustugunuz adam.duzgun biriyse de evlenin
 
Herkese merhaba. Ben 29 yaşındayım. Bir yıl dolmadan boşandım, düşük yaptım v.s bu üzüntülerin sürekli iş hayatındaki zorluklar ve maddi sıkıntılarım eklendi. Kendimi tükenmiş hissediyorum.

Bir kadının çalışması, asla bir erkeğe bağımlı olmaması, kendi kararlarını kendi vermesi ve de bağımsız olması taraftarıyım. Güçlü ve başarılı kadınları daima kıskandım. İş hayatı bence bu kadınlarla güzel.

Ben artık çalışmak istemiyorum. İyice tembelleştim. Beynimin uyuştuğunu hissediyorum. Sürekli sakinleştirici alıyorum, doktorum ilaçların faydasız olduğunu ortamımı değiştirmem gerektiğini ısrarla söyledi.

Aile baskısı çok fazla hayatımda. Ailemle kalıyorum. Boşandıktan sonra bana hayatı dar ettiler. İki yıla aşkın boşandığımı hiçbir akrabamıza söylemediler. İş hayatında hep gizledim boşandığımı. Çünkü boşanan kadınlara daha farklı gözle bakıyorlar. Bir şekilde evraklarımdan öğrendiler. Üç kez iş değiştirdim, bu asılma olayı yüzünden. Kurumsal ya da iş ahlakı olan bir firmaya hiç giremedim. Beceremedim. Bir baltaya sap olamadım. Ben yetersiz, sulugöz, özgüveni düşük, sinirleri harap olmuş, agresif bir kadın oldum çıktım. Kalp çarpıntılarıyla uyanıyorum geceleri.

Bir arkadaş ortamında benim gibi boşanmış ve çocuksuz bir beyefendi ile tanıştım. Bu arada arkadaşlar, karşıma çıkan her erkek bana cinsellik teklif ediyordu. Boşanmış bir kadın olduğum için beni aileleriyle tanıştıramayacaklarını söylüyorlardı. İçlerinde yine benim gibi boşanmış olan erkekler bile, boşanmış kadın istemediklerini dile getiriyorlardı. Size bu paragrafın ilk cümlesinde bahsettiğim kişi ile kafamız çok uyuştu. Öğretim görevlisi kendisi. Aramızda 7 yaş var.

Tabi ki acele karar vermek istemiyorum yalnız benim çalışma ortamımı biliyor. Ben sanayide çalışıyor. Uzun uzadıya birlikte çalıştığım adamların bana sözlü tacizlerinden bahsetmek istemiyorum. Bir tanesi elimi avuçladı arabada, bastım tokadı. İşverenim ise işten çıkarmadı. O usta başı, patronun sağ koluydu. O olmazsa işler dururdu.

Her gün aynanın karşısına geçip en bol kıyafetlerimi giydim. Aylardır makyaj yapmıyorum. İşverenim dedi ki, dişi köpek kuyruk sallamazsa...yani ben suçluyum ! Hal ve hareketlerine dikkat etmesi gereken bendim.

Daha önceki çalıştığım firmada 3 sene çalıştım. En iyi bilinen yabancı otomotiv firmalarından biri müşterimizdi. Satın alma müdürü benden 20 yaş büyük, evli iki çocuk babasıydı. Defalarca şikayet etmeme rağmen o müşteri, senin sorunun sen çözeceksin dediler. Verdim istifamı çıktım.

Ailem kıyameti kopardı. Ödemelerimiz var, idare etseydin her yer öyle mükemmel bir yer yok dediler.

Sonra binbir güçlükle tek başıma gazete ilanından 4 ay önce iş buldum. Daha önce bir muhasebe sorumlusu yokmuş, muhasebe departmanı da yokmuş. Bildiğiniz sanayi ortamı. 14 kişi çalışıyor ben ve 3 patron hariç. Ben sıfırdan düzen oturttum. Pazar günleri de işe geldiğim oluyor. Kendimi ispatlamak için çok uğraş verdim.

Sorunlarım:

1- Üç tane işverenim var. Ortaklar. Birinin yap dediğine, diğeri asla,sakın yapma diyor. Arada kalıyorum. Kendi aralarında görev dağılımı yapmıyorlar. Hepsi patron sadece benim kafasında.

2- Firma harcamaları için para bırakmıyorlar. Kasada para yok diyorum. Sen al biz sana veririz diyorlar. Ben istediğim zaman da ay sonunda 400 TL nin hesabını yapma diyorlar. Çıldırıyorum.

3- Çalışanların hepsi patronların amcalarının / eşlerinin oğulları, kuzenleri akrabaları yani. Onlar ile sorun yaşadığımda, hesap sorduğumda beni patronlara şikayet ediyorlar. Gecenin 10 unda beni arıyorlar. Açamıyorum bazen. Biz sana niye şirket hattı verdik diyorlar. Elin kamyoncusu bile beni arıyor. (Kamyoncuları küçük görmüyorum aman yanlış anlaşılmasın. )

4- Akşam çıkarken servis var dediler. Sabahları beni 20-25 dk durakta bekletiyorlar almayı unutuyorlar halbuki merkezi yerdeyim. Aradığımda telefonlarını açmıyorlar. Kendim geldiğim zaman yol ücreti vermiyorlar. 10 TL nin hesabını yapma diyorlar.

5- Piyasa çok kötü. Evlilik durumum var. Görüştüğüm kişi, senden bir tane iğne dahi istemiyorum. Düzgünce seni ailenden isteyeyim diyor. Ailemle tanıştırdım, beğendiler.

6- Görüştüğüm kişi asla burada çalışmamı istemiyor. Bu konuda hep tartışıyoruz. Ama ben işten çıkarsam ailem kıyameti kopartır.

En büyük sorun ailem kızlar. Ben fazla izin almayan biriyim. Geçen hafta 2 gün izin aldım. Hasta olmuşum, doktor yatış verdi zatürre başlangıcı saçmalama dedi. Rapor verdi. 1 gün de evde kaldım. Annem babam bir dünya laf söyledi. Raporlu da olsan kahvaltını yap, beslen. İşe git geç de olsa dedi. Halbuki biliyor sanayiye araba yok, ben oraya yayan 45 dk yürüyeceğim. Sanayi ortamları çok kötü. Laf atanlar, büyük köpekler. Her sokak birbirine benziyor. Daha önce kaybolmuştum.

Annem babam bana hiiiiç acımıyor. Para gelsin de nereden gelirse gelsin. Şimdi koltuk takımı aldılar. 32 milyar borcumuz varmış. Borç bitene kadar evlenme dediler. Borç 4 seneden önce bitmez. Ben kenara hiç para koyamadım, koyamıyorum onların harcamalarından ! Şimdi işten çıkarsam, evlenemezsin arkanda olmayız diyorlar. Zaten ilk evliliğimde de babam arkamda olmamıştı ki.

Az önce patronumla atıştım. Yüzüme kapadı. Eşinin Şahsi aracının genel muayene süresi geçmiş. Firma aracı değil. Senin yüzünden cezaya girdik dedi. İyi ama ruhsat ve diğer evraklar bende yoktu. Bunu da ben mi takip edeceğim dedi. Melek Hnm ın otomobilinin muayenesini takip edemem, evraklarla boğuşuyorum lütfen rica ediyorum dedim. Bir yerden alışveriş yapacaksan bize kestireceksin faturayı diyor.

Benim 20 gün geç yapıldı sigortam. Burada eleman sirkülasyonu çok oluyor elemanların sigortalarını da 1 ay geç yapıyoruz. Aradaki farkı da elden vermiyoruz. Yıllık izin parası vermiyor, vermem diyor çalışmadan kimseye . Kanuni hak diyorum. Yıllık izne çıkmak istiyor eleman diyorum, elindeki proje bitmeden çıkamaz evde çalışsın alsın götürsün bilgisayarı diyor.

5 TL ye klasör aldım da köpürdü.

Çok mu şikayet ediyorum ? Çalışma hayatına adapte olamıyorum. Ben ne evliliğe, ne aileme, ne iş hayatıma adapte olabiliyorum. Alıp başımı gitmek, sadece gitmek istiyorum. İnsanlara tahammül edemiyorum. Zora mı gelemiyorum artık. Normal yetişkin bir insan gibi canımın istediğini yapamıyorum.

Sabahları uyanmak işe gitmek , iş aramak, odamı toplamak, yine birileriyle ödeme isterken kavga etmek, ses tellerimin kısılmasını istemiyorum.

Ben yaşamaktan keyif almıyorum !

Canım hiç bir şey yapmak istemiyor. Ben bir HİÇİM. Hep dibe çöküyorum.

Herşeyi en ince detayına kadar düşünen insanlar hayattan keyif alamazlar. Kendimden biliyorum. Evlensenizde aklınız ailenizde kalacak ve mutlu olamayacaksınız ne yazık ki.
 
Ben karşımda, güçlü ve eğitimli bir kadın görüyorum. İş ortamından rahatsız olduğunuzu belirtmişsiniz, orda çalışmaya devam ederken bir taraftan iş aramaya devam edin. Maddi sıkıntılar yaşamamak adına yeni bir iş bulmadan ordan ayrılmayın derim. Hangi şehirde yaşadığınızı belirtseymişsiniz keşke. Ben sizin yerinizde olsam imkanım el veriyorsa, küçük de olsa bir ev tutup ailemin yanından ayrılırdım kesinlikle. 32 bin liralık borçtan bahsediyorsunuz, bu borcu yaparken size sordular mı ki, sizi ödemeye mecbur bırakıyorlar. Ufak, tefek destek olabilirsiniz tabi ki ama o borcu ödemeye kalkarsanız üstüne yeni borçlar ekleneceği kesin. Evliliği bir kaçış noktası olarak görmeyin kesinlikle, eğer ki gerçekten mutluysanız ve kafa yapınız uyuşuyorsa evlenirsiniz ama biraz zaman tanıyın yine de birbirinize. İnsanlar flört döneminde iyiyken, aynı çatı altına girdikten sonra bambaşka karakterlere dönüşebiliyorlar. İyi tanımaya çalışın karşınızdaki kişiyi, unutmayın bu ikinci evliliğiniz olacak. Bunun dışında bir kafanızı dağıtmak adına bir hobi edinmenizi tavsiye ederim.
 
işten kesinlikle çıkın fakat karakteriniz çok jole kıvamında kesin ve net olan bir kadına en şerefsiz erkek bile yaklaşmakta tereddüt eder diye düşünüyorum zira senelerce askerlerin arasında tek başıma ikamet ederken bile sulanmaya kalkanını görmedim ,çok çirkin biri de değilim hani gideri yok densin fakat ben çok sert ve baskın bir karakterdim.
o işten çıkın daha da işe girdiğiniz yerde net biri olun ki kimse yaklaşmaya daha doğrusu şerefsizce yaklaşmaya tenezzül edemesin.
düzenleme yapıyorum bir yerden sonra kesmiştim okumayı sizin en büyük düşmanınız aileniz aslında sizde fazla bir sorun yok ailenizden ötürü sıkıntıdasınız ,o beyefendiyi tanımaya çalışın ama yağmurdan kaçarken de doluya tutulmayın dikkat edin.umarım mutluluk peşinize düşer.
Sizin gibi zihniyete sahip kadinlardan midem bulaniyor yaa!!
 
Ben hemen evlenme derim. Adam dünya iyisi bile olsa evlenme. Kavga anında seni çıkmazdan ben çıkardım derse ağır gelir.önce kendin çık düzlüğe.
Ailen ilk evliliğinde yanında olmamış zaten. Boşanınca da utanmışlar senden. Hastalığını umutsamıyorlar. Rahatsız olduğun bir işin var ve bunu da umursamıyorlar. İnşallah yanlış anlamışımdır ama taciz edilmeye bile göz yum diyorlar. Nasılsa heryerde varmış bunlar. Para gelsin de nasıl gelirse gelsin. Kardeşin ev kuracak da sen çadır mı kuracaksın sana güvenip borç yapıyorlar. Böyle aile olmasa da olur. Üzgünüm ama karşıdan görünen bu :KK43:
Maaşından 100₺ alıyormuşşun zaten. İlk iş olarak o evden ayrıl. Küçük de olsa her şehirde nezih bir semt vardır boşanmış kadınların hayatını kurcalamayan. Oraya taşın. Çevrendeki insanlar ne kadar kaliteli olursa öyle bir iş bulma imkanın da artar.
O bey illa ki istiyorsa seni biraz bekleyebilir hatta kendi çevresinden sana iş imkanı bile bulabilir. Dimdik durmadan sakın kimseye tutunma
 
Sen güçsüz kadın görmemişsin
Giriş kısmını okuduktan sonra beklemediğim şekilde bir hayat hikayesi ile karşılaştım ve ne yalan söyleyeyim sevindim sen gerçekten çok güçlü bir kadınsın!!
Ama bundan sonra adımlarını doğru atmalısın ben senin yerinde olsaydım önce o evden uzaklaşır kendi hayatımı kurar sonra anneciğime babacığıma yardım ederdim
Bir an önce harekete geç hayatındaki kişi belki sana başka iş kapıları açılmasına vesile olacak o veya onun ailesi çevresi sana fayda sağlayacak daha neler neler
Ama ailemi yüzüstü bırakmayayım düşüncen sana bir fayda sağlamaz ki tam tersi günden güne tükenebilirsin çünkü bazen ailelerimiz neyse öhöömm sağlıklı düşünen ve doğru adımlar atan sen ol vaktiyken
Yoksa ileride için geçmiş hayat enerjin emilmiş ve kimseye yaranamamış bir vaziyette bulabilsin kendini
Öpüldün şekerim
 
Herkese merhaba. Ben 29 yaşındayım. Bir yıl dolmadan boşandım, düşük yaptım v.s bu üzüntülerin sürekli iş hayatındaki zorluklar ve maddi sıkıntılarım eklendi. Kendimi tükenmiş hissediyorum.

Bir kadının çalışması, asla bir erkeğe bağımlı olmaması, kendi kararlarını kendi vermesi ve de bağımsız olması taraftarıyım. Güçlü ve başarılı kadınları daima kıskandım. İş hayatı bence bu kadınlarla güzel.

Ben artık çalışmak istemiyorum. İyice tembelleştim. Beynimin uyuştuğunu hissediyorum. Sürekli sakinleştirici alıyorum, doktorum ilaçların faydasız olduğunu ortamımı değiştirmem gerektiğini ısrarla söyledi.

Aile baskısı çok fazla hayatımda. Ailemle kalıyorum. Boşandıktan sonra bana hayatı dar ettiler. İki yıla aşkın boşandığımı hiçbir akrabamıza söylemediler. İş hayatında hep gizledim boşandığımı. Çünkü boşanan kadınlara daha farklı gözle bakıyorlar. Bir şekilde evraklarımdan öğrendiler. Üç kez iş değiştirdim, bu asılma olayı yüzünden. Kurumsal ya da iş ahlakı olan bir firmaya hiç giremedim. Beceremedim. Bir baltaya sap olamadım. Ben yetersiz, sulugöz, özgüveni düşük, sinirleri harap olmuş, agresif bir kadın oldum çıktım. Kalp çarpıntılarıyla uyanıyorum geceleri.

Bir arkadaş ortamında benim gibi boşanmış ve çocuksuz bir beyefendi ile tanıştım. Bu arada arkadaşlar, karşıma çıkan her erkek bana cinsellik teklif ediyordu. Boşanmış bir kadın olduğum için beni aileleriyle tanıştıramayacaklarını söylüyorlardı. İçlerinde yine benim gibi boşanmış olan erkekler bile, boşanmış kadın istemediklerini dile getiriyorlardı. Size bu paragrafın ilk cümlesinde bahsettiğim kişi ile kafamız çok uyuştu. Öğretim görevlisi kendisi. Aramızda 7 yaş var.

Tabi ki acele karar vermek istemiyorum yalnız benim çalışma ortamımı biliyor. Ben sanayide çalışıyor. Uzun uzadıya birlikte çalıştığım adamların bana sözlü tacizlerinden bahsetmek istemiyorum. Bir tanesi elimi avuçladı arabada, bastım tokadı. İşverenim ise işten çıkarmadı. O usta başı, patronun sağ koluydu. O olmazsa işler dururdu.

Her gün aynanın karşısına geçip en bol kıyafetlerimi giydim. Aylardır makyaj yapmıyorum. İşverenim dedi ki, dişi köpek kuyruk sallamazsa...yani ben suçluyum ! Hal ve hareketlerine dikkat etmesi gereken bendim.

Daha önceki çalıştığım firmada 3 sene çalıştım. En iyi bilinen yabancı otomotiv firmalarından biri müşterimizdi. Satın alma müdürü benden 20 yaş büyük, evli iki çocuk babasıydı. Defalarca şikayet etmeme rağmen o müşteri, senin sorunun sen çözeceksin dediler. Verdim istifamı çıktım.

Ailem kıyameti kopardı. Ödemelerimiz var, idare etseydin her yer öyle mükemmel bir yer yok dediler.

Sonra binbir güçlükle tek başıma gazete ilanından 4 ay önce iş buldum. Daha önce bir muhasebe sorumlusu yokmuş, muhasebe departmanı da yokmuş. Bildiğiniz sanayi ortamı. 14 kişi çalışıyor ben ve 3 patron hariç. Ben sıfırdan düzen oturttum. Pazar günleri de işe geldiğim oluyor. Kendimi ispatlamak için çok uğraş verdim.

Sorunlarım:

1- Üç tane işverenim var. Ortaklar. Birinin yap dediğine, diğeri asla,sakın yapma diyor. Arada kalıyorum. Kendi aralarında görev dağılımı yapmıyorlar. Hepsi patron sadece benim kafasında.

2- Firma harcamaları için para bırakmıyorlar. Kasada para yok diyorum. Sen al biz sana veririz diyorlar. Ben istediğim zaman da ay sonunda 400 TL nin hesabını yapma diyorlar. Çıldırıyorum.

3- Çalışanların hepsi patronların amcalarının / eşlerinin oğulları, kuzenleri akrabaları yani. Onlar ile sorun yaşadığımda, hesap sorduğumda beni patronlara şikayet ediyorlar. Gecenin 10 unda beni arıyorlar. Açamıyorum bazen. Biz sana niye şirket hattı verdik diyorlar. Elin kamyoncusu bile beni arıyor. (Kamyoncuları küçük görmüyorum aman yanlış anlaşılmasın. )

4- Akşam çıkarken servis var dediler. Sabahları beni 20-25 dk durakta bekletiyorlar almayı unutuyorlar halbuki merkezi yerdeyim. Aradığımda telefonlarını açmıyorlar. Kendim geldiğim zaman yol ücreti vermiyorlar. 10 TL nin hesabını yapma diyorlar.

5- Piyasa çok kötü. Evlilik durumum var. Görüştüğüm kişi, senden bir tane iğne dahi istemiyorum. Düzgünce seni ailenden isteyeyim diyor. Ailemle tanıştırdım, beğendiler.

6- Görüştüğüm kişi asla burada çalışmamı istemiyor. Bu konuda hep tartışıyoruz. Ama ben işten çıkarsam ailem kıyameti kopartır.

En büyük sorun ailem kızlar. Ben fazla izin almayan biriyim. Geçen hafta 2 gün izin aldım. Hasta olmuşum, doktor yatış verdi zatürre başlangıcı saçmalama dedi. Rapor verdi. 1 gün de evde kaldım. Annem babam bir dünya laf söyledi. Raporlu da olsan kahvaltını yap, beslen. İşe git geç de olsa dedi. Halbuki biliyor sanayiye araba yok, ben oraya yayan 45 dk yürüyeceğim. Sanayi ortamları çok kötü. Laf atanlar, büyük köpekler. Her sokak birbirine benziyor. Daha önce kaybolmuştum.

Annem babam bana hiiiiç acımıyor. Para gelsin de nereden gelirse gelsin. Şimdi koltuk takımı aldılar. 32 milyar borcumuz varmış. Borç bitene kadar evlenme dediler. Borç 4 seneden önce bitmez. Ben kenara hiç para koyamadım, koyamıyorum onların harcamalarından ! Şimdi işten çıkarsam, evlenemezsin arkanda olmayız diyorlar. Zaten ilk evliliğimde de babam arkamda olmamıştı ki.

Az önce patronumla atıştım. Yüzüme kapadı. Eşinin Şahsi aracının genel muayene süresi geçmiş. Firma aracı değil. Senin yüzünden cezaya girdik dedi. İyi ama ruhsat ve diğer evraklar bende yoktu. Bunu da ben mi takip edeceğim dedi. Melek Hnm ın otomobilinin muayenesini takip edemem, evraklarla boğuşuyorum lütfen rica ediyorum dedim. Bir yerden alışveriş yapacaksan bize kestireceksin faturayı diyor.

Benim 20 gün geç yapıldı sigortam. Burada eleman sirkülasyonu çok oluyor elemanların sigortalarını da 1 ay geç yapıyoruz. Aradaki farkı da elden vermiyoruz. Yıllık izin parası vermiyor, vermem diyor çalışmadan kimseye . Kanuni hak diyorum. Yıllık izne çıkmak istiyor eleman diyorum, elindeki proje bitmeden çıkamaz evde çalışsın alsın götürsün bilgisayarı diyor.

5 TL ye klasör aldım da köpürdü.

Çok mu şikayet ediyorum ? Çalışma hayatına adapte olamıyorum. Ben ne evliliğe, ne aileme, ne iş hayatıma adapte olabiliyorum. Alıp başımı gitmek, sadece gitmek istiyorum. İnsanlara tahammül edemiyorum. Zora mı gelemiyorum artık. Normal yetişkin bir insan gibi canımın istediğini yapamıyorum.

Sabahları uyanmak işe gitmek , iş aramak, odamı toplamak, yine birileriyle ödeme isterken kavga etmek, ses tellerimin kısılmasını istemiyorum.

Ben yaşamaktan keyif almıyorum !

Canım hiç bir şey yapmak istemiyor. Ben bir HİÇİM. Hep dibe çöküyorum.


zor bi durum Allah kolaylık versin sana..
 
evleneceğin kişi iyiyse git bi nikah kıy evlen ya
en kötü boşanırsın yine kendi ayağının üstünde durursun
şu an yaşadığın zaten yeterince kötü
 
Sen evlatsın köle değil. Sana acımayana sen hiç acıma. Senden hastayken bile çalışmanı bekleyecek kadar zor durumda olsalar öyle lüks eşyalar alamazlardı. Allahım nasıl insanlar var. Bu zamana kadar kendini bitirmişsin. İnşallah hayatındaki kişi bundan sonraki hayatında sana mutluluğu huzuru tattıracak o doğru kişidir. Annen baban bile olsa kendini artık bu kadar ezdirme
 
bence işini degişitir avmlerde ne güzel işler var saati sıkıntılı ama prim vs daha iyi maaş alırsın kendi meslegini yaparak iyi para kazanan özel sektör muh. göremedim bence öyle yap avmde bir sürü kız arkadasın olur kimseye ne oldugunu söylemek zorunda degilsin hayatta bol şans evliliği kurtuluş olarak görme elin adamından fiziki psikolojik şiddet görmektense ailenle durmak daha evla iyi düşün arkadaslıgın devam etsin güzel bi iş peşinde ol hep avm geçiçi bi süre iş görür baya cevren olur
 
Herkese merhaba. Ben 29 yaşındayım. Bir yıl dolmadan boşandım, düşük yaptım v.s bu üzüntülerin sürekli iş hayatındaki zorluklar ve maddi sıkıntılarım eklendi. Kendimi tükenmiş hissediyorum.

Bir kadının çalışması, asla bir erkeğe bağımlı olmaması, kendi kararlarını kendi vermesi ve de bağımsız olması taraftarıyım. Güçlü ve başarılı kadınları daima kıskandım. İş hayatı bence bu kadınlarla güzel.

Ben artık çalışmak istemiyorum. İyice tembelleştim. Beynimin uyuştuğunu hissediyorum. Sürekli sakinleştirici alıyorum, doktorum ilaçların faydasız olduğunu ortamımı değiştirmem gerektiğini ısrarla söyledi.

Aile baskısı çok fazla hayatımda. Ailemle kalıyorum. Boşandıktan sonra bana hayatı dar ettiler. İki yıla aşkın boşandığımı hiçbir akrabamıza söylemediler. İş hayatında hep gizledim boşandığımı. Çünkü boşanan kadınlara daha farklı gözle bakıyorlar. Bir şekilde evraklarımdan öğrendiler. Üç kez iş değiştirdim, bu asılma olayı yüzünden. Kurumsal ya da iş ahlakı olan bir firmaya hiç giremedim. Beceremedim. Bir baltaya sap olamadım. Ben yetersiz, sulugöz, özgüveni düşük, sinirleri harap olmuş, agresif bir kadın oldum çıktım. Kalp çarpıntılarıyla uyanıyorum geceleri.

Bir arkadaş ortamında benim gibi boşanmış ve çocuksuz bir beyefendi ile tanıştım. Bu arada arkadaşlar, karşıma çıkan her erkek bana cinsellik teklif ediyordu. Boşanmış bir kadın olduğum için beni aileleriyle tanıştıramayacaklarını söylüyorlardı. İçlerinde yine benim gibi boşanmış olan erkekler bile, boşanmış kadın istemediklerini dile getiriyorlardı. Size bu paragrafın ilk cümlesinde bahsettiğim kişi ile kafamız çok uyuştu. Öğretim görevlisi kendisi. Aramızda 7 yaş var.

Tabi ki acele karar vermek istemiyorum yalnız benim çalışma ortamımı biliyor. Ben sanayide çalışıyor. Uzun uzadıya birlikte çalıştığım adamların bana sözlü tacizlerinden bahsetmek istemiyorum. Bir tanesi elimi avuçladı arabada, bastım tokadı. İşverenim ise işten çıkarmadı. O usta başı, patronun sağ koluydu. O olmazsa işler dururdu.

Her gün aynanın karşısına geçip en bol kıyafetlerimi giydim. Aylardır makyaj yapmıyorum. İşverenim dedi ki, dişi köpek kuyruk sallamazsa...yani ben suçluyum ! Hal ve hareketlerine dikkat etmesi gereken bendim.

Daha önceki çalıştığım firmada 3 sene çalıştım. En iyi bilinen yabancı otomotiv firmalarından biri müşterimizdi. Satın alma müdürü benden 20 yaş büyük, evli iki çocuk babasıydı. Defalarca şikayet etmeme rağmen o müşteri, senin sorunun sen çözeceksin dediler. Verdim istifamı çıktım.

Ailem kıyameti kopardı. Ödemelerimiz var, idare etseydin her yer öyle mükemmel bir yer yok dediler.

Sonra binbir güçlükle tek başıma gazete ilanından 4 ay önce iş buldum. Daha önce bir muhasebe sorumlusu yokmuş, muhasebe departmanı da yokmuş. Bildiğiniz sanayi ortamı. 14 kişi çalışıyor ben ve 3 patron hariç. Ben sıfırdan düzen oturttum. Pazar günleri de işe geldiğim oluyor. Kendimi ispatlamak için çok uğraş verdim.

Sorunlarım:

1- Üç tane işverenim var. Ortaklar. Birinin yap dediğine, diğeri asla,sakın yapma diyor. Arada kalıyorum. Kendi aralarında görev dağılımı yapmıyorlar. Hepsi patron sadece benim kafasında.

2- Firma harcamaları için para bırakmıyorlar. Kasada para yok diyorum. Sen al biz sana veririz diyorlar. Ben istediğim zaman da ay sonunda 400 TL nin hesabını yapma diyorlar. Çıldırıyorum.

3- Çalışanların hepsi patronların amcalarının / eşlerinin oğulları, kuzenleri akrabaları yani. Onlar ile sorun yaşadığımda, hesap sorduğumda beni patronlara şikayet ediyorlar. Gecenin 10 unda beni arıyorlar. Açamıyorum bazen. Biz sana niye şirket hattı verdik diyorlar. Elin kamyoncusu bile beni arıyor. (Kamyoncuları küçük görmüyorum aman yanlış anlaşılmasın. )

4- Akşam çıkarken servis var dediler. Sabahları beni 20-25 dk durakta bekletiyorlar almayı unutuyorlar halbuki merkezi yerdeyim. Aradığımda telefonlarını açmıyorlar. Kendim geldiğim zaman yol ücreti vermiyorlar. 10 TL nin hesabını yapma diyorlar.

5- Piyasa çok kötü. Evlilik durumum var. Görüştüğüm kişi, senden bir tane iğne dahi istemiyorum. Düzgünce seni ailenden isteyeyim diyor. Ailemle tanıştırdım, beğendiler.

6- Görüştüğüm kişi asla burada çalışmamı istemiyor. Bu konuda hep tartışıyoruz. Ama ben işten çıkarsam ailem kıyameti kopartır.

En büyük sorun ailem kızlar. Ben fazla izin almayan biriyim. Geçen hafta 2 gün izin aldım. Hasta olmuşum, doktor yatış verdi zatürre başlangıcı saçmalama dedi. Rapor verdi. 1 gün de evde kaldım. Annem babam bir dünya laf söyledi. Raporlu da olsan kahvaltını yap, beslen. İşe git geç de olsa dedi. Halbuki biliyor sanayiye araba yok, ben oraya yayan 45 dk yürüyeceğim. Sanayi ortamları çok kötü. Laf atanlar, büyük köpekler. Her sokak birbirine benziyor. Daha önce kaybolmuştum.

Annem babam bana hiiiiç acımıyor. Para gelsin de nereden gelirse gelsin. Şimdi koltuk takımı aldılar. 32 milyar borcumuz varmış. Borç bitene kadar evlenme dediler. Borç 4 seneden önce bitmez. Ben kenara hiç para koyamadım, koyamıyorum onların harcamalarından ! Şimdi işten çıkarsam, evlenemezsin arkanda olmayız diyorlar. Zaten ilk evliliğimde de babam arkamda olmamıştı ki.

Az önce patronumla atıştım. Yüzüme kapadı. Eşinin Şahsi aracının genel muayene süresi geçmiş. Firma aracı değil. Senin yüzünden cezaya girdik dedi. İyi ama ruhsat ve diğer evraklar bende yoktu. Bunu da ben mi takip edeceğim dedi. Melek Hnm ın otomobilinin muayenesini takip edemem, evraklarla boğuşuyorum lütfen rica ediyorum dedim. Bir yerden alışveriş yapacaksan bize kestireceksin faturayı diyor.

Benim 20 gün geç yapıldı sigortam. Burada eleman sirkülasyonu çok oluyor elemanların sigortalarını da 1 ay geç yapıyoruz. Aradaki farkı da elden vermiyoruz. Yıllık izin parası vermiyor, vermem diyor çalışmadan kimseye . Kanuni hak diyorum. Yıllık izne çıkmak istiyor eleman diyorum, elindeki proje bitmeden çıkamaz evde çalışsın alsın götürsün bilgisayarı diyor.

5 TL ye klasör aldım da köpürdü.

Çok mu şikayet ediyorum ? Çalışma hayatına adapte olamıyorum. Ben ne evliliğe, ne aileme, ne iş hayatıma adapte olabiliyorum. Alıp başımı gitmek, sadece gitmek istiyorum. İnsanlara tahammül edemiyorum. Zora mı gelemiyorum artık. Normal yetişkin bir insan gibi canımın istediğini yapamıyorum.

Sabahları uyanmak işe gitmek , iş aramak, odamı toplamak, yine birileriyle ödeme isterken kavga etmek, ses tellerimin kısılmasını istemiyorum.

Ben yaşamaktan keyif almıyorum !

Canım hiç bir şey yapmak istemiyor. Ben bir HİÇİM. Hep dibe çöküyorum.


Kendini aşağılamayı bırak sen aslında çok güçlü bir kadınsın. Sadece hayat senin önüne bunları getirdi. Aileni sen seçemezsin değil mi? Ailenin sana yaptıkları senin davranışlarınla alakalı bir durum değil. Etrafındaki erkekler maalesef ki her yerde varlar. Artık küçücük yaştaki çocuklara hallenen pisliklerden ne bekleyebilirsin ki. Toplumun bakire olmayan kadınlara bakış açısı bu ne yazık ki değiştiremiyoruz. İşe gelince gözün açık olsun mutlaka düzgün bir yer bulmaya çalış. Bak muhasebeci, ön muhasebe elemanı çok iş ilanı var sen de ne güzel ki tecrübelisin. Gözün kulağın açık olsun inşallah bulursun. O evden ayrıl olur mu? Kira ver bir koltukta yaşa gerekirse ama git hayatına bak. Emin ol bir koltuğun da olsa en mutlu sen olacaksın. Bir iki üç derken eşya, o, bu alınır. O evde kalacaksan da iş değiştirdiğinde maaşını kimseye söyleme bankaya paranı ayır. Biriktir yine git. Evlenme ama çünkü kaçmak için yer arıyor gibisin kalbin beynin net değil. Doğru düşünmeye çalış fikir almaya devam et lütfen. Umarım her şey senin için artık güzel olur. Dualarım seninle.
 
sektör değiştireceksiniz. yani erkeklerin çok olduğu yerde maalesef her türlü pislik, asılma, taciz de oluyor. sanayide değil de daha kadın-erkek dağılımının eşit olduğu ya da kadınların daha fazla faaliyet gösterebildiği yerlerde çalışabilirsiniz. bunun çözümü bu değil belki de ama tek tek terbiye veremiyoruz insanlara, kendi çözümlerimizi bulmak zorundayız.
 
Aileniz korkunç derecede bencil bir aile.Siz de boşandığınız için kendinizi suçlu ve başarısız hissediyor gibisiniz , bu nedenle sizi iyice bastırmışlar gibi geldi bana.Bir de ilk evliliğinize razı değillermiş , boşanınca da onların dediği çıktı gibi bir düşünce mi geliştirdiniz de sürekli onların her dediğine tamam diyorsunuz? Silkelenip kendinize gelme zamanı.


O işten ayrılmalısınız.Üzerinize gelirlerse de sayın dökün.Acımasızlık bu yaptıkları.Sevgilinize gelince eğer iyi bir adamsa ve anlaşıyorsanız evlenin.Bazen eşler anne babadan bile iyi gelebiliyor insana.Anne baba evinde mutsuz ve huzursuz olup evlenince eşiyle çok mutlu olan bir sürü insan tanıyorum.Sadece iyice ölçüp biçip öyle hareket edin sevgiliniz konusunda.
 
Herkese merhaba. Ben 29 yaşındayım. Bir yıl dolmadan boşandım, düşük yaptım v.s bu üzüntülerin sürekli iş hayatındaki zorluklar ve maddi sıkıntılarım eklendi. Kendimi tükenmiş hissediyorum.

Bir kadının çalışması, asla bir erkeğe bağımlı olmaması, kendi kararlarını kendi vermesi ve de bağımsız olması taraftarıyım. Güçlü ve başarılı kadınları daima kıskandım. İş hayatı bence bu kadınlarla güzel.

Ben artık çalışmak istemiyorum. İyice tembelleştim. Beynimin uyuştuğunu hissediyorum. Sürekli sakinleştirici alıyorum, doktorum ilaçların faydasız olduğunu ortamımı değiştirmem gerektiğini ısrarla söyledi.

Aile baskısı çok fazla hayatımda. Ailemle kalıyorum. Boşandıktan sonra bana hayatı dar ettiler. İki yıla aşkın boşandığımı hiçbir akrabamıza söylemediler. İş hayatında hep gizledim boşandığımı. Çünkü boşanan kadınlara daha farklı gözle bakıyorlar. Bir şekilde evraklarımdan öğrendiler. Üç kez iş değiştirdim, bu asılma olayı yüzünden. Kurumsal ya da iş ahlakı olan bir firmaya hiç giremedim. Beceremedim. Bir baltaya sap olamadım. Ben yetersiz, sulugöz, özgüveni düşük, sinirleri harap olmuş, agresif bir kadın oldum çıktım. Kalp çarpıntılarıyla uyanıyorum geceleri.

Bir arkadaş ortamında benim gibi boşanmış ve çocuksuz bir beyefendi ile tanıştım. Bu arada arkadaşlar, karşıma çıkan her erkek bana cinsellik teklif ediyordu. Boşanmış bir kadın olduğum için beni aileleriyle tanıştıramayacaklarını söylüyorlardı. İçlerinde yine benim gibi boşanmış olan erkekler bile, boşanmış kadın istemediklerini dile getiriyorlardı. Size bu paragrafın ilk cümlesinde bahsettiğim kişi ile kafamız çok uyuştu. Öğretim görevlisi kendisi. Aramızda 7 yaş var.

Tabi ki acele karar vermek istemiyorum yalnız benim çalışma ortamımı biliyor. Ben sanayide çalışıyor. Uzun uzadıya birlikte çalıştığım adamların bana sözlü tacizlerinden bahsetmek istemiyorum. Bir tanesi elimi avuçladı arabada, bastım tokadı. İşverenim ise işten çıkarmadı. O usta başı, patronun sağ koluydu. O olmazsa işler dururdu.

Her gün aynanın karşısına geçip en bol kıyafetlerimi giydim. Aylardır makyaj yapmıyorum. İşverenim dedi ki, dişi köpek kuyruk sallamazsa...yani ben suçluyum ! Hal ve hareketlerine dikkat etmesi gereken bendim.

Daha önceki çalıştığım firmada 3 sene çalıştım. En iyi bilinen yabancı otomotiv firmalarından biri müşterimizdi. Satın alma müdürü benden 20 yaş büyük, evli iki çocuk babasıydı. Defalarca şikayet etmeme rağmen o müşteri, senin sorunun sen çözeceksin dediler. Verdim istifamı çıktım.

Ailem kıyameti kopardı. Ödemelerimiz var, idare etseydin her yer öyle mükemmel bir yer yok dediler.

Sonra binbir güçlükle tek başıma gazete ilanından 4 ay önce iş buldum. Daha önce bir muhasebe sorumlusu yokmuş, muhasebe departmanı da yokmuş. Bildiğiniz sanayi ortamı. 14 kişi çalışıyor ben ve 3 patron hariç. Ben sıfırdan düzen oturttum. Pazar günleri de işe geldiğim oluyor. Kendimi ispatlamak için çok uğraş verdim.

Sorunlarım:

1- Üç tane işverenim var. Ortaklar. Birinin yap dediğine, diğeri asla,sakın yapma diyor. Arada kalıyorum. Kendi aralarında görev dağılımı yapmıyorlar. Hepsi patron sadece benim kafasında.

2- Firma harcamaları için para bırakmıyorlar. Kasada para yok diyorum. Sen al biz sana veririz diyorlar. Ben istediğim zaman da ay sonunda 400 TL nin hesabını yapma diyorlar. Çıldırıyorum.

3- Çalışanların hepsi patronların amcalarının / eşlerinin oğulları, kuzenleri akrabaları yani. Onlar ile sorun yaşadığımda, hesap sorduğumda beni patronlara şikayet ediyorlar. Gecenin 10 unda beni arıyorlar. Açamıyorum bazen. Biz sana niye şirket hattı verdik diyorlar. Elin kamyoncusu bile beni arıyor. (Kamyoncuları küçük görmüyorum aman yanlış anlaşılmasın. )

4- Akşam çıkarken servis var dediler. Sabahları beni 20-25 dk durakta bekletiyorlar almayı unutuyorlar halbuki merkezi yerdeyim. Aradığımda telefonlarını açmıyorlar. Kendim geldiğim zaman yol ücreti vermiyorlar. 10 TL nin hesabını yapma diyorlar.

5- Piyasa çok kötü. Evlilik durumum var. Görüştüğüm kişi, senden bir tane iğne dahi istemiyorum. Düzgünce seni ailenden isteyeyim diyor. Ailemle tanıştırdım, beğendiler.

6- Görüştüğüm kişi asla burada çalışmamı istemiyor. Bu konuda hep tartışıyoruz. Ama ben işten çıkarsam ailem kıyameti kopartır.

En büyük sorun ailem kızlar. Ben fazla izin almayan biriyim. Geçen hafta 2 gün izin aldım. Hasta olmuşum, doktor yatış verdi zatürre başlangıcı saçmalama dedi. Rapor verdi. 1 gün de evde kaldım. Annem babam bir dünya laf söyledi. Raporlu da olsan kahvaltını yap, beslen. İşe git geç de olsa dedi. Halbuki biliyor sanayiye araba yok, ben oraya yayan 45 dk yürüyeceğim. Sanayi ortamları çok kötü. Laf atanlar, büyük köpekler. Her sokak birbirine benziyor. Daha önce kaybolmuştum.

Annem babam bana hiiiiç acımıyor. Para gelsin de nereden gelirse gelsin. Şimdi koltuk takımı aldılar. 32 milyar borcumuz varmış. Borç bitene kadar evlenme dediler. Borç 4 seneden önce bitmez. Ben kenara hiç para koyamadım, koyamıyorum onların harcamalarından ! Şimdi işten çıkarsam, evlenemezsin arkanda olmayız diyorlar. Zaten ilk evliliğimde de babam arkamda olmamıştı ki.

Az önce patronumla atıştım. Yüzüme kapadı. Eşinin Şahsi aracının genel muayene süresi geçmiş. Firma aracı değil. Senin yüzünden cezaya girdik dedi. İyi ama ruhsat ve diğer evraklar bende yoktu. Bunu da ben mi takip edeceğim dedi. Melek Hnm ın otomobilinin muayenesini takip edemem, evraklarla boğuşuyorum lütfen rica ediyorum dedim. Bir yerden alışveriş yapacaksan bize kestireceksin faturayı diyor.

Benim 20 gün geç yapıldı sigortam. Burada eleman sirkülasyonu çok oluyor elemanların sigortalarını da 1 ay geç yapıyoruz. Aradaki farkı da elden vermiyoruz. Yıllık izin parası vermiyor, vermem diyor çalışmadan kimseye . Kanuni hak diyorum. Yıllık izne çıkmak istiyor eleman diyorum, elindeki proje bitmeden çıkamaz evde çalışsın alsın götürsün bilgisayarı diyor.

5 TL ye klasör aldım da köpürdü.

Çok mu şikayet ediyorum ? Çalışma hayatına adapte olamıyorum. Ben ne evliliğe, ne aileme, ne iş hayatıma adapte olabiliyorum. Alıp başımı gitmek, sadece gitmek istiyorum. İnsanlara tahammül edemiyorum. Zora mı gelemiyorum artık. Normal yetişkin bir insan gibi canımın istediğini yapamıyorum.

Sabahları uyanmak işe gitmek , iş aramak, odamı toplamak, yine birileriyle ödeme isterken kavga etmek, ses tellerimin kısılmasını istemiyorum.

Ben yaşamaktan keyif almıyorum !

Canım hiç bir şey yapmak istemiyor. Ben bir HİÇİM. Hep dibe çöküyorum.

Ben bir hicim demissiniz aksine ben dimdik ayakta duran, tum darbelere ragmen yere dusse de ayaga kalkmasini bilen guclu bir kadin gordum yazinizda. Daha ilk darbede calismiyorum deyip elinizi eteginizi is ortamindan cekebilecekken arayislariniza devam etmissiniz. Mucadele etmissiniz. Fakat belli ki cok yorulmussunuz. Ben olsam bu isten cikardim. Sizin iyi niyetinizin suistimal edildigi, zerre deger gormediginiz cok acik. Kafaniz bu kadar karisik halde iken iliskinize de bir yon vermeniz imkansiz. Hayatiniz oyle karisik ki iliskinizi yasayamiyorsunuz. Aile baskisina girmiyorum bile. Allah annenizin babanizin kalbine merhamet versin. Yazik kizlarina bu muameleyi nasil uygun gorurler? Siz ise hala onlari dusunuyorsunuz.

Su an gorustugunuz kisiyi belkide bir kurtulus olarak goruyorsunuz ama yanlis kararlar vermeyin. Oncelikle o isten cikin. Ailenizin agzi durmayacaktir muhtemelen ama sesinizi cikartin hayir deyin kafami dinleyecegim deyin. Koltuk takimi alirken size mi sordular sanki? Bu surecte iliskinize odaklanabilirsiniz. Olumlu ilerlerse de asla evliliginizi ertelemeyin. Anneniz babaniz cevredekiler icin degil kendiniz icin yasiyorsunuz o hayati unutmayin.
 
Yazdiklarinizin tamamini okudum tek soyleyebilecegim helal olsun size!
Belli ki cok guclu bi kadinsiniz gercekten takdir ettim sizi.
Bahsettiginiz sartlarda calismak cok zor hatta cogu insana gore imkansiz.
Umarim hayatinizdaki beyefendi sizi hic bir zaman hayal kirikligina ugratmaz mutlu bir evlilik yaparsiniz ve icinde bulundugunuz bu zor durumdan bir an once kurtulursunuz. Allah yardimciniz olsun sizin icin dua edecegim
 
Çok emin değilim. Hiç bir şeyden emin değilim aslında. Babamı da borç içinde bırakmak istemiyorum. Ama beni kullanmasından bıktım artık.
Asıl sorun benim insan ilişkilerimde ikili ilişkilerde iyi olamamam. Artık yapıcı olamıyorum. Kimseye tahammül edemiyorum. İdare edemiyorum. Ben aniden parlıyorum. Ağlama krizlerine giriyorum bazen.
Bu hayata tutunamıyorum beceremiyorum işte
Boşanma, kötü aile ortamı, iş hayatının zorlukları derken depresyona girmişsiniz.yardım almanız iyi olacak gibi.bir dr gidin olmazsa.
 
Sadece kendine biraz değer ver ve önce kendini mutlu et , bu bedenini idareli kullan,boşanmak dünyanın sonu değil, yaşam devam ediyor ömür kısa başkaları için yaşamayı bırak,ailen oturacak bir koltuk takımı bulur ama sen bozulan sagligini tekrar bulamazsin İstemediğin şeyler için kendi bedeninin ve zihninin sınırlarını zorlama yoksa sağlığın bozulursa kim gelip düzeltecek.
 
Son düzenleme:
Herkese merhaba. Ben 29 yaşındayım. Bir yıl dolmadan boşandım, düşük yaptım v.s bu üzüntülerin sürekli iş hayatındaki zorluklar ve maddi sıkıntılarım eklendi. Kendimi tükenmiş hissediyorum.

Bir kadının çalışması, asla bir erkeğe bağımlı olmaması, kendi kararlarını kendi vermesi ve de bağımsız olması taraftarıyım. Güçlü ve başarılı kadınları daima kıskandım. İş hayatı bence bu kadınlarla güzel.

Ben artık çalışmak istemiyorum. İyice tembelleştim. Beynimin uyuştuğunu hissediyorum. Sürekli sakinleştirici alıyorum, doktorum ilaçların faydasız olduğunu ortamımı değiştirmem gerektiğini ısrarla söyledi.

Aile baskısı çok fazla hayatımda. Ailemle kalıyorum. Boşandıktan sonra bana hayatı dar ettiler. İki yıla aşkın boşandığımı hiçbir akrabamıza söylemediler. İş hayatında hep gizledim boşandığımı. Çünkü boşanan kadınlara daha farklı gözle bakıyorlar. Bir şekilde evraklarımdan öğrendiler. Üç kez iş değiştirdim, bu asılma olayı yüzünden. Kurumsal ya da iş ahlakı olan bir firmaya hiç giremedim. Beceremedim. Bir baltaya sap olamadım. Ben yetersiz, sulugöz, özgüveni düşük, sinirleri harap olmuş, agresif bir kadın oldum çıktım. Kalp çarpıntılarıyla uyanıyorum geceleri.

Bir arkadaş ortamında benim gibi boşanmış ve çocuksuz bir beyefendi ile tanıştım. Bu arada arkadaşlar, karşıma çıkan her erkek bana cinsellik teklif ediyordu. Boşanmış bir kadın olduğum için beni aileleriyle tanıştıramayacaklarını söylüyorlardı. İçlerinde yine benim gibi boşanmış olan erkekler bile, boşanmış kadın istemediklerini dile getiriyorlardı. Size bu paragrafın ilk cümlesinde bahsettiğim kişi ile kafamız çok uyuştu. Öğretim görevlisi kendisi. Aramızda 7 yaş var.

Tabi ki acele karar vermek istemiyorum yalnız benim çalışma ortamımı biliyor. Ben sanayide çalışıyor. Uzun uzadıya birlikte çalıştığım adamların bana sözlü tacizlerinden bahsetmek istemiyorum. Bir tanesi elimi avuçladı arabada, bastım tokadı. İşverenim ise işten çıkarmadı. O usta başı, patronun sağ koluydu. O olmazsa işler dururdu.

Her gün aynanın karşısına geçip en bol kıyafetlerimi giydim. Aylardır makyaj yapmıyorum. İşverenim dedi ki, dişi köpek kuyruk sallamazsa...yani ben suçluyum ! Hal ve hareketlerine dikkat etmesi gereken bendim.

Daha önceki çalıştığım firmada 3 sene çalıştım. En iyi bilinen yabancı otomotiv firmalarından biri müşterimizdi. Satın alma müdürü benden 20 yaş büyük, evli iki çocuk babasıydı. Defalarca şikayet etmeme rağmen o müşteri, senin sorunun sen çözeceksin dediler. Verdim istifamı çıktım.

Ailem kıyameti kopardı. Ödemelerimiz var, idare etseydin her yer öyle mükemmel bir yer yok dediler.

Sonra binbir güçlükle tek başıma gazete ilanından 4 ay önce iş buldum. Daha önce bir muhasebe sorumlusu yokmuş, muhasebe departmanı da yokmuş. Bildiğiniz sanayi ortamı. 14 kişi çalışıyor ben ve 3 patron hariç. Ben sıfırdan düzen oturttum. Pazar günleri de işe geldiğim oluyor. Kendimi ispatlamak için çok uğraş verdim.

Sorunlarım:

1- Üç tane işverenim var. Ortaklar. Birinin yap dediğine, diğeri asla,sakın yapma diyor. Arada kalıyorum. Kendi aralarında görev dağılımı yapmıyorlar. Hepsi patron sadece benim kafasında.

2- Firma harcamaları için para bırakmıyorlar. Kasada para yok diyorum. Sen al biz sana veririz diyorlar. Ben istediğim zaman da ay sonunda 400 TL nin hesabını yapma diyorlar. Çıldırıyorum.

3- Çalışanların hepsi patronların amcalarının / eşlerinin oğulları, kuzenleri akrabaları yani. Onlar ile sorun yaşadığımda, hesap sorduğumda beni patronlara şikayet ediyorlar. Gecenin 10 unda beni arıyorlar. Açamıyorum bazen. Biz sana niye şirket hattı verdik diyorlar. Elin kamyoncusu bile beni arıyor. (Kamyoncuları küçük görmüyorum aman yanlış anlaşılmasın. )

4- Akşam çıkarken servis var dediler. Sabahları beni 20-25 dk durakta bekletiyorlar almayı unutuyorlar halbuki merkezi yerdeyim. Aradığımda telefonlarını açmıyorlar. Kendim geldiğim zaman yol ücreti vermiyorlar. 10 TL nin hesabını yapma diyorlar.

5- Piyasa çok kötü. Evlilik durumum var. Görüştüğüm kişi, senden bir tane iğne dahi istemiyorum. Düzgünce seni ailenden isteyeyim diyor. Ailemle tanıştırdım, beğendiler.

6- Görüştüğüm kişi asla burada çalışmamı istemiyor. Bu konuda hep tartışıyoruz. Ama ben işten çıkarsam ailem kıyameti kopartır.

En büyük sorun ailem kızlar. Ben fazla izin almayan biriyim. Geçen hafta 2 gün izin aldım. Hasta olmuşum, doktor yatış verdi zatürre başlangıcı saçmalama dedi. Rapor verdi. 1 gün de evde kaldım. Annem babam bir dünya laf söyledi. Raporlu da olsan kahvaltını yap, beslen. İşe git geç de olsa dedi. Halbuki biliyor sanayiye araba yok, ben oraya yayan 45 dk yürüyeceğim. Sanayi ortamları çok kötü. Laf atanlar, büyük köpekler. Her sokak birbirine benziyor. Daha önce kaybolmuştum.

Annem babam bana hiiiiç acımıyor. Para gelsin de nereden gelirse gelsin. Şimdi koltuk takımı aldılar. 32 milyar borcumuz varmış. Borç bitene kadar evlenme dediler. Borç 4 seneden önce bitmez. Ben kenara hiç para koyamadım, koyamıyorum onların harcamalarından ! Şimdi işten çıkarsam, evlenemezsin arkanda olmayız diyorlar. Zaten ilk evliliğimde de babam arkamda olmamıştı ki.

Az önce patronumla atıştım. Yüzüme kapadı. Eşinin Şahsi aracının genel muayene süresi geçmiş. Firma aracı değil. Senin yüzünden cezaya girdik dedi. İyi ama ruhsat ve diğer evraklar bende yoktu. Bunu da ben mi takip edeceğim dedi. Melek Hnm ın otomobilinin muayenesini takip edemem, evraklarla boğuşuyorum lütfen rica ediyorum dedim. Bir yerden alışveriş yapacaksan bize kestireceksin faturayı diyor.

Benim 20 gün geç yapıldı sigortam. Burada eleman sirkülasyonu çok oluyor elemanların sigortalarını da 1 ay geç yapıyoruz. Aradaki farkı da elden vermiyoruz. Yıllık izin parası vermiyor, vermem diyor çalışmadan kimseye . Kanuni hak diyorum. Yıllık izne çıkmak istiyor eleman diyorum, elindeki proje bitmeden çıkamaz evde çalışsın alsın götürsün bilgisayarı diyor.

5 TL ye klasör aldım da köpürdü.

Çok mu şikayet ediyorum ? Çalışma hayatına adapte olamıyorum. Ben ne evliliğe, ne aileme, ne iş hayatıma adapte olabiliyorum. Alıp başımı gitmek, sadece gitmek istiyorum. İnsanlara tahammül edemiyorum. Zora mı gelemiyorum artık. Normal yetişkin bir insan gibi canımın istediğini yapamıyorum.

Sabahları uyanmak işe gitmek , iş aramak, odamı toplamak, yine birileriyle ödeme isterken kavga etmek, ses tellerimin kısılmasını istemiyorum.

Ben yaşamaktan keyif almıyorum !

Canım hiç bir şey yapmak istemiyor. Ben bir HİÇİM. Hep dibe çöküyorum.
Ailen senindusunmuyir işin gücün yoktu p kadar zor şartlarda çalışıp birde borcode kendini toparla o adam iyi biriyse evlen sanki neyine yardım edecekler evlenirkwn ailen bosver ya adamın iiside iyiymiş o sanayiden ayrıl evlendikten sonra başka iş bak bulursun bu kadar karamsar olma canım kendini üzme o işten ayrıl evleme işi garantiyse şu ailenize bi bırak düşünme bunlarla böle yaşayacağına git o adamla evlen seni düşünüyor ji adam orda çalosma diyor
 
X