Oturduğum evden utanıyorum

Mahallede oynayan çocuk sesleri falan.... ağlayarak okudum resmen ciğerim dağlandı
Çocuk seslerinden rahatsızlığımı yazmadım, keşke kahkahalarla oynayan çocuklar olsaydı yazdım hatta. Bulunduğum semti anlatmak için çocuklarını umursamayan ailelerden ve sürekli bel altı küfürler ederek bağıran çocuklardam bahsettim. İkisi çok farklı. Evinizde dinlenirken, evinin içinde gibi duyulan bu sesleri kimse duymak istemez
 
Bende eve ve eşyaya çok önem veren bir insanım. Benim için anlamları önemli bilmiyorum ama kendimi daha rahat daha iyi hissediyorum. Anlıyorum sizi bizde sabah çıkıp akşam geliyoruz ama en azından nefes aldığım, sevdiğim bir eve geliyorum. Sabahları mutluyum. Misafir geldiğinde evimi beğenmeleri çok hoşuma gidiyor. Çünkü hem benim yaşam şeklimi hemde bulunduğum alan beni yansıtıyor ben sizi çok iyi anladım. Ama biraz sabırla daha iyi daha güzel yerlerde oturabilirsiniz. En azından kendinize hedef koyup okulunuz bitince çoçuk olmadan güzel eve çıkıcam deyip kenara para atıp yatırım yapabilirsiniz. Bence bir hayatımız var ve nasıl mutluysak öle yaşamalıyız.
 
En guzel aylari bu tur kucuk sorunlarla zehir etmeyin kendinize .. gercekten hayat cok zor ve bir o kadarda kolay
bu geminin kaptani sizsiniz
siz nasil hissederseniz esiniz ilerdede cocuklariniz oyle hissedecek
guzel dusunun guzel olsun
enerjinizi yuksek tutun evin enerjisi icindeki insandan geliyor
sizi oturdugunuz yerle degerlendirecek arkadaslarinizida zaten davet etmeyin evinize ..
 
İÇİni yaptırmıssınız eşyalarınız yepyeni o evde huzur ve şükürden başka bir şey düşünülemez bence
 
Şekilci insandan fayda gelmez, bugün evinden utanır yarın aracından utanır kolundakinden utanır parmağındakinden utanır vs. vs. uzar gider.

Şekile göre insan yargılayan insanlardan ise çok ayrı nefret ediyorum. Statüyü aldığı para, oturduğu ev, bindiği araba sanan insanların, hiç bir şey yapmadan sadece istekte bulunması da apayrı bir dava.
 
Anlıyorum sizi bende baba evinde sıfır dairede oturuyordum evlenince kiraya çıktık ev en az 25 yıllıktı balkon kapıları ahşaptı ve güneşten yazın çatlaklar oluşmuştu kapılarda yağmur yağardı evin içini su basardi kışın buz gibi soğuk evin içine dolardı toz toprak desen hergün supursemde sanki hiç temizlenmemiş gibi olurdu hatta evin içinde kertenkele dolaşıyordu 2 gün yaşadım kertenkeleyle evde .. 3 sene kaldım şükür tayin çıktıda o evden de kurtuldum..yasamayan bilmez herkes ahkam kesiyor ama çoğuda fransız camlı evinin salonunda kahve içerken çekilmiş fotolarını sosyal medyaya atar
 
Bu durum avantAj olabilir borç bitince kiraya verilen paraları biriktirir siniz .... Sabretmek selamete erdirir.
 
Ben şeyi merak ettim ya ilk evlenirken çeyiz dizilecekken falan dert etmediniz de şimdi niye yani? Yuvayı yuva yapan içindeki mutluluktur, neçe şatolar vardır içinde cadılar ve yarasalar yaşar
 
Rabbim sana daha dert vermemiş.. Kulum belki tövbeler eder diye. Bu haline şükür etmezsen ileride daha beter duruma düşersin. Haberlerde bi Abla vardı yıkık dökük evde oturuyordu çöpten ekmek yiyecek bulup 2 cocugu u doyurmaya calısıyor Du izledin i bilmem.. Benim kendime ait evim yok kira öyle şaşalı evimde yok ufak bir TV ünitesi koltuk :) Eşya hiç umrumda değil? Para ile olacak seyler zaman ile olur. En önemli olan sey sağlık evdeki huzur ve mutluluk. Eşinle çorba içerken gözlerine bakabiliyormusun? Sevgi hissedebiliyormusun bu önemli. Saçmalamayı kes ve hayatın tadını çıkart..
 
Ben de öğrenciyken evlendim. Eşimin kendi evi olmasına rağmen sobalı olduğu için oturursam zorlanırım , benim okulum çok ağır bir okul dedim .Orayı kiraya verip üzerine iyi bir para ilave edip lüks ve ulaşım hattına yakın bir eve oturduk.Hayatım kolaylaşacak diye beklerken ev sahibinden çok çektik bu seferde :)Soba yakmayı bilmiyorum diye istememiştim o evi ama oturduğum evin kombisi ev sahibinin evinden yakılıyordu ve 4 yıl boyunca doğru dürüst hiç yakmadı.
4 kış Soğuktan donduk
Yani bazen çekeceğiniz varsa çekiyorsunuz .Ve bazen de bu sıkıntılara sabrettiğiniz için hayal bile edemeyeceğiniz imkanlara kavuşuyorsunuz.


Not:Altın gümüş istemem eşya da istemem yeter ki ev sobalı olmasın demiştim .
 
Yağmurdan kaçarken doluya tutulmuşsun yani Hayatta bazen istemediğimiz şeylerden ne kadar kaçsakta bizi buluyor, en iyisi sabretmek haklısınız :)
 
Gerçekten öyle yaşamayan çok anlamıyor. Bekarken ben de belki böyle bir yazıya şükret derdim çünkü onu yaşamadığım için konuşması çok kolay. Ama dediğiniz gibi evim su alıyor, küf küf oluyor cam altları, uğraştığım şeylere bak ve yeni evliyim. Tabiki şükrediyorum ama kimse zorluk yaşamak istemez, daha rahatı varken. Yorumunuz için teşekkür ederim
 
Ama hayatta bir anda statü düşmek zor sadece.. empati kurup yorum yapın lütfen.
apartman dairen farklılaştığı için mi statüden düştün, kusura bakma empati kuramadım
sanıyorum ki hayatında başka derdin yok ki böyle birşeyi dert edinmişsin kendine
ben de bekarken bilmem kaç katlı güvenlikli oyun parklı bir sitede otururken evlendiğimde tam da bahsettiğiniz gibi bir eve taşındım hem üstüne kiraydı, vallahi de billahi de hiç gözüme gelmiyordu yaa hatta herkes bu ev çok eski dışı şöyle çevresi böyle deyip dururlardı ama umrumda olmazdı çünkü orası benim yuvamdı bu kadar
sen bunu benimsememişsin bence ve bence nereye taşınırsan taşın mutsuz olacak bişe bulursun gibime geldi
 
Ben sizi anlıyorum. İki evin de fiziki şartları aynı bile olsa semt yaşam kalitesini çok etkiliyor. Okurken evlenmemeliydiniz. Ekonomik güç -maalesef- evde kadının söz hakkını belirliyor. Dilerim en kısa zamanda hayallerinizdeki eve kavuşursunuz.
 
Iyice en başta kabul etmişken şimdi niye hayatı zehir ediyorsun kendine . Madem öyle en başta içine yapacağınız masrafa başka eve koray çıkıp burayı kiraya verseydiniz. Is işten geçmiş artık boşuna hayatı kendine ve eşine zehretme başkaları için yaşmaya değmeyecek kadar kısa hayat
 
Ya herkes burda konu sahibini yargılamışta ne gerek var? Kadının içine sinmemiş, sevememiş evi. Daha iyi bir yerde, daha iyi imkanlarda oturmak herkes ister. Tabi ki bu devirde kira vermemek çok güzel bir şey. Birikim yapabilirsiniz, borca girerek ev alırsınız biraz birikimden sonra. Bu arada aynı durumu bende yaşadım sizinle. Evlendik, eşimin ailesinin eski evine yerleştik ama ben baştan söyledim eşime ben burda ömürlük oturmam diye. Çünkü ev eskiydi, binada oturanlar saçma sapan insanlardı. Semt öyle bir semttiki her milletten insan var. Sadece banyosunu yaptırıp oturdum 3 sene. Ablamın çocukları evime geldiğinde 'ay burası çok korkunç bir ev' demişlerdi hiç unutmam. Çünkü benimki kadar eski bir evi muhtemelen ilk defa görüyorlardı. Eşime kalsa daha otururdu ama tinerciler önümü kesince artık 'ya burdan taşınırız ya da annemin evine giderim ben, haftada 2 3 kere görüşürüz.' dedim. Sonuç şu an kiradayız ama istediğimiz semtte, nezih bir ortamda ve sıfır bir binada. Yani kısacası demem o ki evet kendi evinde oturmak çok güzel ama içine sinen bir evde oturmakta çok önemli. Duruma göre biraz sabredip şekillendirebilirsiniz
 
Duyanda 8 katli kocaaamaaan apartman sizin zanneder oyle abi anlatmissinizki ama belli siz hic kira vermemissiniz
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…