- Konu Sahibi ikitascorba
-
- #21
Amacım seni üzmek ya da kırmak değildi..Sadece biraz düşünmeye sevketmekti... Eğer kırdıysam özür dilerim...
Asıl mesele şu ki; İnsanların hayattan beklentileri çok farklı olabiliyor... Kimi diyor ki, beni sevsin değer versin kuru soğan ekmek de yerim önemli değil... Kimi der ki maddi durumu çok iyi olsun bana konforlu bir hayat sunsun, kimi der ki beni anlasın yeter... vs. vs. uzar gider bu dünyadaki insan sayısı kadar....
Sen beklentilerinin farkındasın.. bu güzel birşey... kimse yadırganamaz bu durumda... Hayat arkadaşının iki kelimeyi bir araya getirip bir cümle kurabiliyor olması, ve kurduğu cümlenin de kendi fikri olmasını bekliyorsun... Bunu yapamadığı için diğer bütün iyi özellikleri de bir anda önemsizleşiyor... Ama bu durum zamanla ilişkinizde kördüğüm olabilir... Sen mutsuz olursun, doğal olarak da mutsuzluğun ona da yansır (evlendiğinizde)
Ya da ben ona aşığım, kaybetmek istemiyorum diyorsan da, iyi özelliklerine odaklanacaksın onu öveceksin, çaktırmadan da kendi bilgi birikimini paylaşacaksın... unutma gözüne soka soka değil... Kitap okuyacaksınız, tartışacaksınız, yüreklendireceksin, cesaretlendireceksin... Sonra bir de bakıyorsun seni beğenmiyor :))
seviyosan ve anlaşabiliyosanız bunları aşarsınızki aşılmıcak gibi değill sende ona oda sana ayak uydurmalısınızki ilişkiniz yürüsün sen ondan biraz daha bilgilisin ve kendineözgüvenin daha fazla sende ona bildiklerini katmalısınki mutlu olabilesiniz seninde ondan öğreneceklerin olabilir evlilik zamanında bunları düşünmesen güzel yanlarnı düşün bence ilişkiniz çok güzel takma bunları kafana..ve an geliyor ki iyiki diyorum.. iyiki sevmisim onu. Iyi ki O'nu sevmisim..
..ve an geliyor ki iyiki diyorum.. iyiki sevmisim onu. Iyi ki O'nu sevmisim..
Konunu okuduğum günden beri zaman zaman düşünüyorum... Acaba sen sorgulamakla iyi mi ediyorsun... Yoksa insan sorgulamadan körkütük aşık iken evliliğe girişmeli mi? :)) Yok yok... sorgulamak iyidir...Sen sorgulamaya devam et ilişkinizi... Daha sağlam olur evliliğiniz...
Ama asla yargılama onu bilmediği birşey için...
Mesela sana bir örnek vereyim kendimden ;
Birgün öyle rezil hissetmiştim ki kendimi bir ortamda, neden biliyormusun? Şu efsane grup BEATLES'ın adını (o zaman yaşım 25-26) hiç duymamış olmam dolayısıyla, yaklaşık 10 kişinin içinde utandırılmıştım bir hocam tarafından.. ama ne büyük eksiklik dimi ? :))) Şimdi gülüyorum da o an hissettiğimi anlatabilmem imkansız... Dünyayı kasıp kavuran o müthiş grubu ne dinlemişim ne de adlarını duymuşum o zamana kadar...!! O an birşeyi anladım ben... ondan önce insanları yine yargılamazdım ama bilemedikleri, ya da o zamana kadar öğrenemedikleri (bana göre herkesin mutlaka bilmesi gereken) şeylerle ilgili aklımdan da olsa geçirirdim "nasıl bilemez bunu"???? derdim... İşte o anda bana hayatımın önemli derslerinden biri verilmiş oldu... iyi oldu utandırıldığım...
Anladım ki herkes herşeyi bilemez! herkes benim önem verdiğim konuları önemsemek zorunda değil.. ve önemsemiyor olması onun başka konularda da bilgisiz olduğunu göstermez..
örneğin benim ilgi alanım "insan psikolojisini anlamak, toplumun davranışlarını, inançları irdelemek, sorgulamak" iken, bir başkasının ilgi alanı müzik, resim, matematik, sanat vs.vs olabiliyor:) ve ilgi alanının dışında bir konu ile karşılaşsa beyni o bilgiyi kaydetmeye bile gereksinim duymadan bir kulağından alıp, diğerinden atıyor.... düşünsene herkes 30 yaşında herşeyi biliyor olsaydı? sonrasında ne için yaşayacaktı ki? işte bu yüzden insanların karakterlerini kişilik yapılarını ayrı, hayata dair bilgilerini ayrı tutmalıyız diye düşünüyorum... bilgiyi öğrenmek kolay, ama sevgiyi öğrenmek? mümkün mü?... ya da bir insan merhametsiz ise ona merhameti öğretmek mümkün mü? hele hayat arkadaşı olarak seçilecek insanda karakteristik özelliklerine verilecek puan 98 iken, bilgisi 2 dir benim açımdan...
Yani öğrenmeye devam :)
Not: yazım karmaşık olmuş biraz, umarım anlatabilmişimdir :))
cok tesekkur ederim munzevii. yazdiklarin benim dusuncelerime tercuman oldu bi nebze. Simdi daha iyi anliyorum ki ailemin (ozellikle babamin) benim nisanlima bakis acimdaki rolu buyuk. Devamli elestirel yaklasmasi, beni ondan kendi deyimiyle en az 5 kat ustun gormesi, ona layik gormemesi.. sen toplumda hep takdir toplarken nisanlinin yaninda sönük ve pasif kalacak olmasi beni dusunduruyor demesi, senin ufkunu genisletmeyecek demesi..nisanlimin asiri idealist veya taraf tutan degil de daha cok kendi halinde gelecekte tam bir 'aile babasi' olacak olmasini anlayamiyor. ve buna benzer seyler... bunlar da beni bayagi etkiliyor. oysa onun annesine 'annecigim' diye hitap etmesi bile yuregimin erimesine yetiyor. bizim turk toplumunun en buyuk eksigi olarak goruyorum, buyuklerin bu gereksiz mudahale etme durtulerinin toplumumuzun bir parcasi olmasini..
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?