- 21 Ocak 2018
- 8.284
- 20.467
- 32
-
- Konu Sahibi mizantropi
- #121
Aynı anda örgün lisans okunmuyor, muhtemelen biri aöf biri ön lisanstır ya da çift anadal vs. olabilir24 yaşında 3 üniversite? Vay arkadaş.
Ne olacak biliyor musunuz yıllar geçecek bi şekilde bu adamla evleneceksiniz kaçırma fikri vardı yukarda öyle olursa bile şaşırmam.söylediklerinize en içten dileklerimle katılıyorum gerçekten, babasına olan zaafını kontrol altına alamıyor ve yönetemiyorum. bana göre iyi biri, sizin dediğiniz gibi okuduğumda da hak veriyorum ama. kendisiyle ikili olarak hiçbir problemim yok benim aslında, beraberken çok mutluyuz çok neşeliyiz tabiki problemlerimiz oluyor ama çözülemeyecek derecede olmuyor. ancak dediğiniz gibi, “pasiflik” diye nitelendirilen şey, beni oldukça yordu.
24 yaşında üç üniversite sen 14 yaşındayken nişanlın 18 saçmalamışsınız gerisini okuma gereği duymadımmerhabalar,
biraz uzun olabilir ancak içimi döküp karşılık alabileceğim tek yerin burası olduğunu düşündüğüm için yazıyorum. vakti olan varsa okuyup görüşlerini bildirirse çok mutlu olurum.
24 yaşındayım, 1 senedir nişanlıyım kesik kesik 10 sene, tam 3 senedir nişanlımla birlikteyim.
en baştan başlamam gerekecek malesef; prestijli bir ailenin kızıyım, üç üniversite mezunuyum. iş olarak, maddi olarak gayet iyi bir vaziyetteyim.
nişanlımla seneler önce (çocukken) saçma bir ayrılık geçirip seneler sonra tekrar bir araya geldik. bir araya geldiğimizde zaten o 24 ben 20 yaşındaydım. artık kafada bazı şeyler oturmuş, çocuk değiliz haliyle evlilik niyetiyle konuşmaya başladık. ilk konuşmaya başladığımız gün “ailene söyle evlenelim” dedi. velhasıl, ben söylemesem de ailem bir şekilde öğrendi ve öğrenir öğrenmez karşı durdular. kültür farklılıkları, okumuş/okumamış ilişkisinden dolayı. ben üniversite okuduğum için o dönemde, babam lise mezunu olan birine vermek istemediği gibi ilişki yaşamamıda istememişti. annemle babamın karşısında durdum “size x’i pazarlamayacağım, kendiniz göreceksiniz ne kadar iyi biri olduğunu. gözümden bir damla yaş akarsa çekin beni alın” diye net cümle kurmuştum. gerçekten de öyle oldu. nişanlım çok iyi biri, çok efendi, çok düzgün.
2 sene geçince işlerin ciddiye binmesinin daha doğru olabileceğine karar verdik bir şekilde, ailem küçük olduğumu söylüyordu.
velhasıl, benim nişanlımın aile birliği yok. aile birliği olmadığı gibi, çok fesat ve çok pis insanlar grubunu barındırıyor içinde. herkes her şeyi birbirinden saklar, sürekli yalan söylerler, herkes her şeyin hesabını sorar vs ben bunları nişanlılık aşamasında öğrendim.
şöyle oldu, kaynanamla herhangi bir problemim yok ancak onunda elinden hiçbir şey gelmiyor bilmiyorum yapsa yapar mı da.
kayınpederim ve kaynanam seneler önce boşanmışlar ve başkalarıyla evlenip başka bir aileleri var. nişanlım tek başına.
türlü türlü problem yaşadık, onun karısıyla onun kocasıyla saçmasapan. kayınpederimin karısı, kendini çok yüce görüyor. her şeye müdahil olabileceğini sanıyor. problem yaşadık kendisiyle, benimle yaşadığı problemden ötürü kocasını doldurdu nişanlım babasız kaldı çok uzun süre, babası da silme evresindeydi oğlunu yani neyse. bi şekilde kendi aralarındaki muhabbeti hallettiler vs, istemeye gelecekler kayınpederim sürekli bir erteleme peşinde çocuğu konuşturtmuyor. beni istemediğini düşünüyordum, neticede karısı ve dolabilir bana karşı böyle düşünüyodum yani. istemeye de gelmedi zaten. neyse biz bi şekilde nişanlandık kaynanam kayınbabam ile ailem tanıştı bi şekilde yüzükleri taktık arkadaşlar. normal olan nedir? nişandan sonra ailelerin hep birlikte bir araya gelip ara sıra konuşmaları, nişanlanan çiftin akıbetinin ne olacağı hakkında konuşmaları bunlar olması gerekiyor. benim babamı kimse aramadı. koskocaman 365 gün, 1 sene geçmiş; düğün BİR KERE konuşulmadı. benim ailem artık biz zorla mı kız veriyoruz durumuna girmeye başladılar.
velhasıl, nişandan sonra bir şekilde problemlerimin olduğu kişiyle sorunumuzu çözdük. kayınbabam ile de. kendisinin beni sevdiğini düşünüyorum ancak çok çetrefilli oldukları için bu bile değişkenlik gösterebilirkendisi, aile içinde problem yaşamak istemediğinden mütevellit ben haksız yere özür diledim. NEYSE.
benim ailem çok dolu olduğu için, nişanlımla konuştular. “oğlum bu iş böyle olmaz, birilerinin bizimle gelip konuşması lazım. bu düğün ne zaman olacak ha 3 ay ha 5 ay ha 1 sene. bir şeyin belirlenmesi lazım” dediği için, nişanlım babasıyla konuşmaya gitmişti. babası yine konuşturtmamış nişanlımı, başka şeyler anlatmış kendi İĞRENÇ ailesinin yaptıklarını vs vs. bunlar beni alakadar etmiyor inanın zerre de umrumda değil hiçbiri ölseler üzülmem o kadar. ben de nişanlıma dedim ki şuanda konuşmamız gereken şeyler bunlar değil, o senin babana onu demiş o bunu yapmış bu buna alınmış banane bunlardan dedim.
HE ŞÖYLE BİR DURUM VAR BENİM GELİNLİĞİM KINALIĞIM HER ŞEYİM HAZIR, neden hazır. çünkü bu zamana kadar nişanlımla hep biz bu senenin eylülünde evleniriz diye konuştuk. nişanlandıktan sonra da babasına bu durumu söylemiştik. keza, burda tek suçluyu onun ailesi olarak görmüyorum benim nişanlımda da çok büyük suç var babasıyla konuşamıyor. çocukluk travması mı nedir bilmiyorum babasına karşı çok büyük bi zaafı var ve babası bin türlü sorumsuzluk bin türlü yanlışta yapsa değişmiyor düşüncesi.
neyse, konuşmaya gitti geldi falan akşamında kayınpederimin eşi yine problem çıkardı bana mesajlar atıyor (her zaman her şey günlük gülistanlık gitse bile saçma sapan bir şey bulur ve sorun çıkartır) şuan atlayarak anlatıyorum, daha önce şahsıma hakaretlere bile maruz kaldım. benim ailem, evde sinir krizi geçirip saçlarımı yolduğum kafamı duvarlara vurduğum anlara şahit oldular.
yine bir saçmasapan problem çıkardı, nişanlımı bana çok kötülemeye başladı. her ne olursa olsun, o adam benim kocam olacak gözüyle bakıyorum. kimse benim karşımda onu rencide edemez. gerçekten nişanlımı çok seviyorum çok güzel bir insan, görseniz o kadar kıymetli ki benim için.
ama ailesi çok sorumsuz, berbat, vasat.
benim ailem artık bu iş uzamasın diye, ev verdi. dayadı döşedi. her şeyimi aldılar. artık kimse kimseden bir şey de beklemiyor. sadece bekledikleri şey aranmaları ve düğünü konuşmaları. ancak bunu yapan kimse de yok. ben en başta bu durum çok uzarsa b*ku çıkar demiştim. gerçektende çıkmaya başlıyor. nişanlımı çok seviyorum ve asla kaybetmek istemiyorum onu. onunla aile olmak istiyorum. o benim ilk sevgilim, çok güzel hayallerimiz var bizim onunla. onun sahip olamadığı muhteşem aileyi ben ona verebilirim en vasat yerden geldiği için. ama o da bağımlı gibi, babasından kopupta hareket edemiyor. gel yapalım sade bir nikah diyorum babasının sözünden çıkamıyor ben anlamadım bilmiyorum saçmasapan olaylar silsilesinin içindeyim. napmam gerektiğini bilmiyorum. artık çok yoruldum, herkes kendinden nefret ettirdi ben kimseyle uğraşmak zorunda değilim. yardım edin
Ben de ona takıldım24 yaşında 3 üniversite? Vay arkadaş.
Bende bu noktaya takıldım.24 yaşında 3 üniversite? Vay arkadaş.
En kötüsü de o cocukla sevgili olan genç24 yaşında üç üniversite sen 14 yaşındayken nişanlın 18 saçmalamışsınız gerisini okuma gereği duymadım
İçgüvesyi olarak alın.merhabalar,
biraz uzun olabilir ancak içimi döküp karşılık alabileceğim tek yerin burası olduğunu düşündüğüm için yazıyorum. vakti olan varsa okuyup görüşlerini bildirirse çok mutlu olurum.
24 yaşındayım, 1 senedir nişanlıyım kesik kesik 10 sene, tam 3 senedir nişanlımla birlikteyim.
en baştan başlamam gerekecek malesef; prestijli bir ailenin kızıyım, üç üniversite mezunuyum. iş olarak, maddi olarak gayet iyi bir vaziyetteyim.
nişanlımla seneler önce (çocukken) saçma bir ayrılık geçirip seneler sonra tekrar bir araya geldik. bir araya geldiğimizde zaten o 24 ben 20 yaşındaydım. artık kafada bazı şeyler oturmuş, çocuk değiliz haliyle evlilik niyetiyle konuşmaya başladık. ilk konuşmaya başladığımız gün “ailene söyle evlenelim” dedi. velhasıl, ben söylemesem de ailem bir şekilde öğrendi ve öğrenir öğrenmez karşı durdular. kültür farklılıkları, okumuş/okumamış ilişkisinden dolayı. ben üniversite okuduğum için o dönemde, babam lise mezunu olan birine vermek istemediği gibi ilişki yaşamamıda istememişti. annemle babamın karşısında durdum “size x’i pazarlamayacağım, kendiniz göreceksiniz ne kadar iyi biri olduğunu. gözümden bir damla yaş akarsa çekin beni alın” diye net cümle kurmuştum. gerçekten de öyle oldu. nişanlım çok iyi biri, çok efendi, çok düzgün.
2 sene geçince işlerin ciddiye binmesinin daha doğru olabileceğine karar verdik bir şekilde, ailem küçük olduğumu söylüyordu.
velhasıl, benim nişanlımın aile birliği yok. aile birliği olmadığı gibi, çok fesat ve çok pis insanlar grubunu barındırıyor içinde. herkes her şeyi birbirinden saklar, sürekli yalan söylerler, herkes her şeyin hesabını sorar vs ben bunları nişanlılık aşamasında öğrendim.
şöyle oldu, kaynanamla herhangi bir problemim yok ancak onunda elinden hiçbir şey gelmiyor bilmiyorum yapsa yapar mı da.
kayınpederim ve kaynanam seneler önce boşanmışlar ve başkalarıyla evlenip başka bir aileleri var. nişanlım tek başına.
türlü türlü problem yaşadık, onun karısıyla onun kocasıyla saçmasapan. kayınpederimin karısı, kendini çok yüce görüyor. her şeye müdahil olabileceğini sanıyor. problem yaşadık kendisiyle, benimle yaşadığı problemden ötürü kocasını doldurdu nişanlım babasız kaldı çok uzun süre, babası da silme evresindeydi oğlunu yani neyse. bi şekilde kendi aralarındaki muhabbeti hallettiler vs, istemeye gelecekler kayınpederim sürekli bir erteleme peşinde çocuğu konuşturtmuyor. beni istemediğini düşünüyordum, neticede karısı ve dolabilir bana karşı böyle düşünüyodum yani. istemeye de gelmedi zaten. neyse biz bi şekilde nişanlandık kaynanam kayınbabam ile ailem tanıştı bi şekilde yüzükleri taktık arkadaşlar. normal olan nedir? nişandan sonra ailelerin hep birlikte bir araya gelip ara sıra konuşmaları, nişanlanan çiftin akıbetinin ne olacağı hakkında konuşmaları bunlar olması gerekiyor. benim babamı kimse aramadı. koskocaman 365 gün, 1 sene geçmiş; düğün BİR KERE konuşulmadı. benim ailem artık biz zorla mı kız veriyoruz durumuna girmeye başladılar.
velhasıl, nişandan sonra bir şekilde problemlerimin olduğu kişiyle sorunumuzu çözdük. kayınbabam ile de. kendisinin beni sevdiğini düşünüyorum ancak çok çetrefilli oldukları için bu bile değişkenlik gösterebilirkendisi, aile içinde problem yaşamak istemediğinden mütevellit ben haksız yere özür diledim. NEYSE.
benim ailem çok dolu olduğu için, nişanlımla konuştular. “oğlum bu iş böyle olmaz, birilerinin bizimle gelip konuşması lazım. bu düğün ne zaman olacak ha 3 ay ha 5 ay ha 1 sene. bir şeyin belirlenmesi lazım” dediği için, nişanlım babasıyla konuşmaya gitmişti. babası yine konuşturtmamış nişanlımı, başka şeyler anlatmış kendi İĞRENÇ ailesinin yaptıklarını vs vs. bunlar beni alakadar etmiyor inanın zerre de umrumda değil hiçbiri ölseler üzülmem o kadar. ben de nişanlıma dedim ki şuanda konuşmamız gereken şeyler bunlar değil, o senin babana onu demiş o bunu yapmış bu buna alınmış banane bunlardan dedim.
HE ŞÖYLE BİR DURUM VAR BENİM GELİNLİĞİM KINALIĞIM HER ŞEYİM HAZIR, neden hazır. çünkü bu zamana kadar nişanlımla hep biz bu senenin eylülünde evleniriz diye konuştuk. nişanlandıktan sonra da babasına bu durumu söylemiştik. keza, burda tek suçluyu onun ailesi olarak görmüyorum benim nişanlımda da çok büyük suç var babasıyla konuşamıyor. çocukluk travması mı nedir bilmiyorum babasına karşı çok büyük bi zaafı var ve babası bin türlü sorumsuzluk bin türlü yanlışta yapsa değişmiyor düşüncesi.
neyse, konuşmaya gitti geldi falan akşamında kayınpederimin eşi yine problem çıkardı bana mesajlar atıyor (her zaman her şey günlük gülistanlık gitse bile saçma sapan bir şey bulur ve sorun çıkartır) şuan atlayarak anlatıyorum, daha önce şahsıma hakaretlere bile maruz kaldım. benim ailem, evde sinir krizi geçirip saçlarımı yolduğum kafamı duvarlara vurduğum anlara şahit oldular.
yine bir saçmasapan problem çıkardı, nişanlımı bana çok kötülemeye başladı. her ne olursa olsun, o adam benim kocam olacak gözüyle bakıyorum. kimse benim karşımda onu rencide edemez. gerçekten nişanlımı çok seviyorum çok güzel bir insan, görseniz o kadar kıymetli ki benim için.
ama ailesi çok sorumsuz, berbat, vasat.
benim ailem artık bu iş uzamasın diye, ev verdi. dayadı döşedi. her şeyimi aldılar. artık kimse kimseden bir şey de beklemiyor. sadece bekledikleri şey aranmaları ve düğünü konuşmaları. ancak bunu yapan kimse de yok. ben en başta bu durum çok uzarsa b*ku çıkar demiştim. gerçektende çıkmaya başlıyor. nişanlımı çok seviyorum ve asla kaybetmek istemiyorum onu. onunla aile olmak istiyorum. o benim ilk sevgilim, çok güzel hayallerimiz var bizim onunla. onun sahip olamadığı muhteşem aileyi ben ona verebilirim en vasat yerden geldiği için. ama o da bağımlı gibi, babasından kopupta hareket edemiyor. gel yapalım sade bir nikah diyorum babasının sözünden çıkamıyor ben anlamadım bilmiyorum saçmasapan olaylar silsilesinin içindeyim. napmam gerektiğini bilmiyorum. artık çok yoruldum, herkes kendinden nefret ettirdi ben kimseyle uğraşmak zorunda değilim. yardım edin
Nisanliniz gerçekten iyi biri mi???merhabalar,
biraz uzun olabilir ancak içimi döküp karşılık alabileceğim tek yerin burası olduğunu düşündüğüm için yazıyorum. vakti olan varsa okuyup görüşlerini bildirirse çok mutlu olurum.
24 yaşındayım, 1 senedir nişanlıyım kesik kesik 10 sene, tam 3 senedir nişanlımla birlikteyim.
en baştan başlamam gerekecek malesef; prestijli bir ailenin kızıyım, üç üniversite mezunuyum. iş olarak, maddi olarak gayet iyi bir vaziyetteyim.
nişanlımla seneler önce (çocukken) saçma bir ayrılık geçirip seneler sonra tekrar bir araya geldik. bir araya geldiğimizde zaten o 24 ben 20 yaşındaydım. artık kafada bazı şeyler oturmuş, çocuk değiliz haliyle evlilik niyetiyle konuşmaya başladık. ilk konuşmaya başladığımız gün “ailene söyle evlenelim” dedi. velhasıl, ben söylemesem de ailem bir şekilde öğrendi ve öğrenir öğrenmez karşı durdular. kültür farklılıkları, okumuş/okumamış ilişkisinden dolayı. ben üniversite okuduğum için o dönemde, babam lise mezunu olan birine vermek istemediği gibi ilişki yaşamamıda istememişti. annemle babamın karşısında durdum “size x’i pazarlamayacağım, kendiniz göreceksiniz ne kadar iyi biri olduğunu. gözümden bir damla yaş akarsa çekin beni alın” diye net cümle kurmuştum. gerçekten de öyle oldu. nişanlım çok iyi biri, çok efendi, çok düzgün.
2 sene geçince işlerin ciddiye binmesinin daha doğru olabileceğine karar verdik bir şekilde, ailem küçük olduğumu söylüyordu.
velhasıl, benim nişanlımın aile birliği yok. aile birliği olmadığı gibi, çok fesat ve çok pis insanlar grubunu barındırıyor içinde. herkes her şeyi birbirinden saklar, sürekli yalan söylerler, herkes her şeyin hesabını sorar vs ben bunları nişanlılık aşamasında öğrendim.
şöyle oldu, kaynanamla herhangi bir problemim yok ancak onunda elinden hiçbir şey gelmiyor bilmiyorum yapsa yapar mı da.
kayınpederim ve kaynanam seneler önce boşanmışlar ve başkalarıyla evlenip başka bir aileleri var. nişanlım tek başına.
türlü türlü problem yaşadık, onun karısıyla onun kocasıyla saçmasapan. kayınpederimin karısı, kendini çok yüce görüyor. her şeye müdahil olabileceğini sanıyor. problem yaşadık kendisiyle, benimle yaşadığı problemden ötürü kocasını doldurdu nişanlım babasız kaldı çok uzun süre, babası da silme evresindeydi oğlunu yani neyse. bi şekilde kendi aralarındaki muhabbeti hallettiler vs, istemeye gelecekler kayınpederim sürekli bir erteleme peşinde çocuğu konuşturtmuyor. beni istemediğini düşünüyordum, neticede karısı ve dolabilir bana karşı böyle düşünüyodum yani. istemeye de gelmedi zaten. neyse biz bi şekilde nişanlandık kaynanam kayınbabam ile ailem tanıştı bi şekilde yüzükleri taktık arkadaşlar. normal olan nedir? nişandan sonra ailelerin hep birlikte bir araya gelip ara sıra konuşmaları, nişanlanan çiftin akıbetinin ne olacağı hakkında konuşmaları bunlar olması gerekiyor. benim babamı kimse aramadı. koskocaman 365 gün, 1 sene geçmiş; düğün BİR KERE konuşulmadı. benim ailem artık biz zorla mı kız veriyoruz durumuna girmeye başladılar.
velhasıl, nişandan sonra bir şekilde problemlerimin olduğu kişiyle sorunumuzu çözdük. kayınbabam ile de. kendisinin beni sevdiğini düşünüyorum ancak çok çetrefilli oldukları için bu bile değişkenlik gösterebilirkendisi, aile içinde problem yaşamak istemediğinden mütevellit ben haksız yere özür diledim. NEYSE.
benim ailem çok dolu olduğu için, nişanlımla konuştular. “oğlum bu iş böyle olmaz, birilerinin bizimle gelip konuşması lazım. bu düğün ne zaman olacak ha 3 ay ha 5 ay ha 1 sene. bir şeyin belirlenmesi lazım” dediği için, nişanlım babasıyla konuşmaya gitmişti. babası yine konuşturtmamış nişanlımı, başka şeyler anlatmış kendi İĞRENÇ ailesinin yaptıklarını vs vs. bunlar beni alakadar etmiyor inanın zerre de umrumda değil hiçbiri ölseler üzülmem o kadar. ben de nişanlıma dedim ki şuanda konuşmamız gereken şeyler bunlar değil, o senin babana onu demiş o bunu yapmış bu buna alınmış banane bunlardan dedim.
HE ŞÖYLE BİR DURUM VAR BENİM GELİNLİĞİM KINALIĞIM HER ŞEYİM HAZIR, neden hazır. çünkü bu zamana kadar nişanlımla hep biz bu senenin eylülünde evleniriz diye konuştuk. nişanlandıktan sonra da babasına bu durumu söylemiştik. keza, burda tek suçluyu onun ailesi olarak görmüyorum benim nişanlımda da çok büyük suç var babasıyla konuşamıyor. çocukluk travması mı nedir bilmiyorum babasına karşı çok büyük bi zaafı var ve babası bin türlü sorumsuzluk bin türlü yanlışta yapsa değişmiyor düşüncesi.
neyse, konuşmaya gitti geldi falan akşamında kayınpederimin eşi yine problem çıkardı bana mesajlar atıyor (her zaman her şey günlük gülistanlık gitse bile saçma sapan bir şey bulur ve sorun çıkartır) şuan atlayarak anlatıyorum, daha önce şahsıma hakaretlere bile maruz kaldım. benim ailem, evde sinir krizi geçirip saçlarımı yolduğum kafamı duvarlara vurduğum anlara şahit oldular.
yine bir saçmasapan problem çıkardı, nişanlımı bana çok kötülemeye başladı. her ne olursa olsun, o adam benim kocam olacak gözüyle bakıyorum. kimse benim karşımda onu rencide edemez. gerçekten nişanlımı çok seviyorum çok güzel bir insan, görseniz o kadar kıymetli ki benim için.
ama ailesi çok sorumsuz, berbat, vasat.
benim ailem artık bu iş uzamasın diye, ev verdi. dayadı döşedi. her şeyimi aldılar. artık kimse kimseden bir şey de beklemiyor. sadece bekledikleri şey aranmaları ve düğünü konuşmaları. ancak bunu yapan kimse de yok. ben en başta bu durum çok uzarsa b*ku çıkar demiştim. gerçektende çıkmaya başlıyor. nişanlımı çok seviyorum ve asla kaybetmek istemiyorum onu. onunla aile olmak istiyorum. o benim ilk sevgilim, çok güzel hayallerimiz var bizim onunla. onun sahip olamadığı muhteşem aileyi ben ona verebilirim en vasat yerden geldiği için. ama o da bağımlı gibi, babasından kopupta hareket edemiyor. gel yapalım sade bir nikah diyorum babasının sözünden çıkamıyor ben anlamadım bilmiyorum saçmasapan olaylar silsilesinin içindeyim. napmam gerektiğini bilmiyorum. artık çok yoruldum, herkes kendinden nefret ettirdi ben kimseyle uğraşmak zorunda değilim. yardım edin
Babam şöyle bir şeye şahit olsa karşı taraftan herkesi engeller yüzüğü vs de gönderir tek kelime bile konuşturtmaz kimseyi. Aileniz bunlara şahit oluyor ve karşı tarafın bu kadar ölü taklidine rağmen bu nişanın devam etmesine göz yumuyor, öyle mi? Gerçekten çok tuhaf.benim ailem, evde sinir krizi geçirip saçlarımı yolduğum kafamı duvarlara vurduğum anlara şahit oldular.
İnsan ailesinden ne kadar bağımsız olabilir ki. "Otu çek köküne bak" demişler . Ne olursa olsun onun ailesi ve artık ona hareketleri normal geliyordur. . sizin gozunize batan çoğu şey onun normalidir. Zamanla siz böyle olur mu dedikçe ya ne var bunda diyecek. Birde bu tiplerde sonradan aile pek kıymetli olur.“konusmak istemedikleri konuyu konusmadiklari icin evlenemiyorsunuz” cok dogru gercekten, evet vasatlar. ben onlarla aile olmak değil, nişanlımla (sanki onlardan çok bağımsız ve hiçbir bağı yokmuşçasına) aile kurmak istiyordum. yani o aileden bağımsız görüyorum ben onu. kafam çok karışık ya saçma yazmış olabilirim mazur görün lütfen