- 9 Şubat 2010
- 17.853
- 39.819
Evine kedi alsan daha çok sevgi gösterir sana, korkuluk diye mi tuttun evde. Bu adamın eve bir kuruş katkısı da olmamıştır kesin. Böyle parazitlerin nesini sevip de yanınızda tutuyorsunuz anlamıyorum ben yadelirmek üzereyim...
biraz uzun olacak ama ciddi desteğinize ihtiyacım var.
Çünkü öyle bir kafadayım ki bir çok olumsuzluğu farkında olan çevrem sanki beni iyileştirmek için kötü yorumlar yapıyor gibi geliyor.
O yüzden objektik olduğuna güvendiğim sizlerin yorumlarına ihtiyacım var.
yaklaşık 1 ay önce nişan attık. ve ilk günkü gibi içinden çıkılamayacak bir depresyondayım.
37 yaşındayım ve bugüne kadar ne evlilik ne çocuk düşünmeyen biri olarak 15 aylık bir ilişkinin 1 senesini aynı evde geçirip evlilik kararı aldık.
Ancak bu karar onun aile baskısından mı yoksa kendisi istediği için mi verildi çok emin değilim. Anlatacaklarımdan sonra siz karar ve bir akıl verin bana ...
benim şahsen şikayet ettiğim konular şunlar;
-her kavgada koltukta yatma yatak ayırma
-sürekli telefonla oynama ( sürekli şu telefonu bırakda iki muhabbet edelim dediğimi hatırlıyorum. üstelik sadece başbaşayken değil. ailemin yanında da arkadaşlarımın yanında da)
-sabaha kadar playstation oynayıp 06:00 gibi yatağa gelmesi ( ben zaten 7 de iş için kalkıyorum :) )
-kendisi araba al sat işi yaptığı için her gün evde. ben 17 yıllık turizmciyim ve bir holding de yöneticiyim. sabah 9 da işe olmam gerekiyor. bunu anlatma sebebim su; benim bir hafta sonum var ve kendisi hafta içi de hafta sonu da 1 den 2 den önce kalkmıyor ve bizim kahvaltı etmemiz( ki o kahvaltı yapmayı sevmez çoğu zaman ben tek başıma ederdim) 4 ü 5 i buluyor. ve gün haliyle hiç oluyor. yazın hafta sonlarının çoğunda ben güneş görmedim diyebilirim. istanbul anadolu yakasında yaşıyorum adamla bir avrupa yakası anım yok :)
-harika bir evlilik teklifi ortamım vardı ama sadece onun ailesi vardı. benim ailemden kimse yoktu.
-hayatında sadece 2 ay kurumsal biyerde çalışmış sonrada çıkartılmış işten. çünkü hiç bi zaman saatinde gidememiş.
-her konuda haklı olma asla hatasını kabul etmemesi ( örnek bir gün çok alkol aldığında öz kuzenimle gece görüntülü görüştüm diye boğazıma sarılmıştı. sonrasında yaptığın çok büyük hata dediğimde beni o hale getiren sensin demişti )
-aileme karşı saygısızlığı ( bayram seyran mutlaka ben zorla aratıyordum. bir gün annemin doğum gunuydu. ona giderken alacağımız çiçeği ben beğenip ben parasını ödemiştim. parasında vs değilim asla. ama onunda bir özen gösterip ilgili olmasını beklerdim. resmen tek başıma anneme hediye aldım o aslında hiç yokmuş gibi)
-insanların yanına benden iyisi yok bir övgüler bir pohpohlamalar, ben bu kadından iyisini bulamamlar, canım karımlar bitanemler, eve gelince ben tam bir b*k. yani aynı evde 1 sene ne konustunuz deseniz inanın sayamam, bir koltukta o elinde sürekli telefon ben bir koltukta kitap okuyorum. he dizi izlediğimiz oyun oynadığımız zamanlarda oldu. ama sanki zaman doldurmak içindi keyifli vakit geçirmek için değil
-her kavgada bitsin, istemiyorum, mutsuzum diyip sonra ben gittiğimde beni suçlamalar. yani sorsanız hep ben evi terkettim. ama o hiçbişey yapmadı.
-kavgalarda duyduğum hakaretler ( sen önce kadınlık öğren, işine geliyorsa, ben böyleyim vs ) ben ona bir kere s*lak bile dememişimdir. evde süt varken gelirken süt al dedim diye mutfaktan haberin yok azarı yedim saatlerce
-ailesiyle aram çok çok iyi olmasını yüzüme vurması ( aileme karşı yaptığın herşey şov, bi boka yaradığın yok gibi)
ama asıl konu ayrılan ben değilim :)
en son benden bir para istedi ( 500.000 tl kadar ) bununla araba al sat yapacağını söyledi. ve ben vermek istemedim diye ayrıldı benden. çünkü o para rahmetli babamın bana bıraktığı bir paraydı. adam ölmeden evini satıp küçükte olsa bu senin güvencen kızım demişti. yok bana güvenmiyorsunlar. yok zaten olmuyorlar vs..
Aslında konu burada para değil. o paranın ya da materyal her ne olursa olsun o istediği halde ona hayır denmesi. cezalandırıldığını düşünmesi.
bunlar su an aklıma gelenler. ve biliyormusunuz o canım kızım diye gözümün içine bakan aile 1 aydır yok
korkunç bir inat ve egosu var biliyorum. hayatta geri dönmez ben dönsem istemez. çünkü çevresine karşı bakın ben size bitti demiştim bitirdim ben dediğimi yaparım şampiyonası var. ölse aşkından sırf bu ispat için bile dönmez. he dönse nolcak bunca şeyden sonra o da berbat bi durum. asla sağlıklı düşünemiyorum.
sanırım beni onda en çok tutan şey dışarıda gözü olmaması, gece hayatı kumarı vs olmamasıydı. bu zamanda böyle adam bulmakla uğraşamam diye katlandım bi çok şeye diye düşünüyorum
bu arada terapi ve ilaçta kullanıyorum. banamısın demiyor. kafam kitlenmiş durumda. sadece iyi günler iyi anılar acaba şöyle mi yapsaydım böyle mi deseydimler var. kafam susmuyoor
kendimi inanılmaz değersiz ve yanlız hissediyorum ben ....