Klasikleşmiş yorumum ama cuk diye oturuyor.delirmek üzereyim...
biraz uzun olacak ama ciddi desteğinize ihtiyacım var.
Çünkü öyle bir kafadayım ki bir çok olumsuzluğu farkında olan çevrem sanki beni iyileştirmek için kötü yorumlar yapıyor gibi geliyor.
O yüzden objektik olduğuna güvendiğim sizlerin yorumlarına ihtiyacım var.
yaklaşık 1 ay önce nişan attık. ve ilk günkü gibi içinden çıkılamayacak bir depresyondayım.
37 yaşındayım ve bugüne kadar ne evlilik ne çocuk düşünmeyen biri olarak 15 aylık bir ilişkinin 1 senesini aynı evde geçirip evlilik kararı aldık.
Ancak bu karar onun aile baskısından mı yoksa kendisi istediği için mi verildi çok emin değilim. Anlatacaklarımdan sonra siz karar ve bir akıl verin bana ...
benim şahsen şikayet ettiğim konular şunlar;
-her kavgada koltukta yatma yatak ayırma
-sürekli telefonla oynama ( sürekli şu telefonu bırakda iki muhabbet edelim dediğimi hatırlıyorum. üstelik sadece başbaşayken değil. ailemin yanında da arkadaşlarımın yanında da)
-sabaha kadar playstation oynayıp 06:00 gibi yatağa gelmesi ( ben zaten 7 de iş için kalkıyorum :) )
-kendisi araba al sat işi yaptığı için her gün evde. ben 17 yıllık turizmciyim ve bir holding de yöneticiyim. sabah 9 da işe olmam gerekiyor. bunu anlatma sebebim su; benim bir hafta sonum var ve kendisi hafta içi de hafta sonu da 1 den 2 den önce kalkmıyor ve bizim kahvaltı etmemiz( ki o kahvaltı yapmayı sevmez çoğu zaman ben tek başıma ederdim) 4 ü 5 i buluyor. ve gün haliyle hiç oluyor. yazın hafta sonlarının çoğunda ben güneş görmedim diyebilirim. istanbul anadolu yakasında yaşıyorum adamla bir avrupa yakası anım yok :)
-hayatında sadece 2 ay kurumsal biyerde çalışmış sonrada çıkartılmış işten. çünkü hiç bi zaman saatinde gidememiş.
-her konuda haklı olma asla hatasını kabul etmemesi ( örnek bir gün çok alkol aldığında öz kuzenimle gece görüntülü görüştüm diye boğazıma sarılmıştı. sonrasında yaptığın çok büyük hata dediğimde beni o hale getiren sensin demişti )
-aileme karşı saygısızlığı ( bayram seyran mutlaka ben zorla aratıyordum. bir gün annemin doğum gunuydu. ona giderken alacağımız çiçeği ben beğenip ben parasını ödemiştim. parasında vs değilim asla. ama onunda bir özen gösterip ilgili olmasını beklerdim. resmen tek başıma anneme hediye aldım o aslında hiç yokmuş gibi)
-insanların yanına benden iyisi yok bir övgüler bir pohpohlamalar, ben bu kadından iyisini bulamamlar, canım karımlar bitanemler, eve gelince ben tam bir b*k. yani aynı evde 1 sene ne konustunuz deseniz inanın sayamam, bir koltukta o elinde sürekli telefon ben bir koltukta kitap okuyorum.
-her kavgada bitsin, istemiyorum, mutsuzum diyip sonra ben gittiğimde beni suçlamalar. yani sorsanız hep ben evi terkettim. ama o hiçbişey yapmadı.
-kavgalarda duyduğum hakaretler ( sen önce kadınlık öğren, işine geliyorsa, ben böyleyim vs ) ben ona bir kere s*lak bile dememişimdir. evde süt varken gelirken süt al dedim diye mutfaktan haberin yok azarı yedim saatlerce
-ailesiyle aram çok çok iyi olmasını yüzüme vurması ( aileme karşı yaptığın herşey şov, bi boka yaradığın yok gibi)
ama asıl konu ayrılan ben değilim :)
en son benden bir para istedi ( 500.000 tl kadar ) bununla araba al sat yapacağını söyledi. ve ben vermek istemedim diye ayrıldı benden. çünkü o para rahmetli babamın bana bıraktığı bir paraydı. adam ölmeden evini satıp küçükte olsa bu senin güvencen kızım demişti. yok bana güvenmiyorsunlar. yok zaten olmuyorlar vs..
bunlar su an aklıma gelenler. ve biliyormusunuz o canım kızım diye gözümün içine bakan aile 1 aydır yok
korkunç bir inat ve egosu var biliyorum. hayatta geri dönmez ben dönsem istemez. çünkü çevresine karşı bakın ben size bitti demiştim bitirdim ben dediğimi yaparım şampiyonası var. ölse aşkından sırf bu ispat için bile dönmez. he dönse nolcak bunca şeyden sonra o da berbat bi durum. asla sağlıklı düşünemiyorum.
bu arada terapi ve ilaçta kullanıyorum. banamısın demiyor. kafam kitlenmiş durumda. sadece iyi günler iyi anılar acaba şöyle mi yapsaydım böyle mi deseydimler var. kafam susmuyoor
kendimi inanılmaz değersiz ve yanlız hissediyorum ben ....
delirmek üzereyim...
biraz uzun olacak ama ciddi desteğinize ihtiyacım var.
Çünkü öyle bir kafadayım ki bir çok olumsuzluğu farkında olan çevrem sanki beni iyileştirmek için kötü yorumlar yapıyor gibi geliyor.
O yüzden objektik olduğuna güvendiğim sizlerin yorumlarına ihtiyacım var.
yaklaşık 1 ay önce nişan attık. ve ilk günkü gibi içinden çıkılamayacak bir depresyondayım.
37 yaşındayım ve bugüne kadar ne evlilik ne çocuk düşünmeyen biri olarak 15 aylık bir ilişkinin 1 senesini aynı evde geçirip evlilik kararı aldık.
Ancak bu karar onun aile baskısından mı yoksa kendisi istediği için mi verildi çok emin değilim. Anlatacaklarımdan sonra siz karar ve bir akıl verin bana ...
benim şahsen şikayet ettiğim konular şunlar;
-her kavgada koltukta yatma yatak ayırma
-sürekli telefonla oynama ( sürekli şu telefonu bırakda iki muhabbet edelim dediğimi hatırlıyorum. üstelik sadece başbaşayken değil. ailemin yanında da arkadaşlarımın yanında da)
-sabaha kadar playstation oynayıp 06:00 gibi yatağa gelmesi ( ben zaten 7 de iş için kalkıyorum :) )
-kendisi araba al sat işi yaptığı için her gün evde. ben 17 yıllık turizmciyim ve bir holding de yöneticiyim. sabah 9 da işe olmam gerekiyor. bunu anlatma sebebim su; benim bir hafta sonum var ve kendisi hafta içi de hafta sonu da 1 den 2 den önce kalkmıyor ve bizim kahvaltı etmemiz( ki o kahvaltı yapmayı sevmez çoğu zaman ben tek başıma ederdim) 4 ü 5 i buluyor. ve gün haliyle hiç oluyor. yazın hafta sonlarının çoğunda ben güneş görmedim diyebilirim. istanbul anadolu yakasında yaşıyorum adamla bir avrupa yakası anım yok :)
-hayatında sadece 2 ay kurumsal biyerde çalışmış sonrada çıkartılmış işten. çünkü hiç bi zaman saatinde gidememiş.
-her konuda haklı olma asla hatasını kabul etmemesi ( örnek bir gün çok alkol aldığında öz kuzenimle gece görüntülü görüştüm diye boğazıma sarılmıştı. sonrasında yaptığın çok büyük hata dediğimde beni o hale getiren sensin demişti )
-aileme karşı saygısızlığı ( bayram seyran mutlaka ben zorla aratıyordum. bir gün annemin doğum gunuydu. ona giderken alacağımız çiçeği ben beğenip ben parasını ödemiştim. parasında vs değilim asla. ama onunda bir özen gösterip ilgili olmasını beklerdim. resmen tek başıma anneme hediye aldım o aslında hiç yokmuş gibi)
-insanların yanına benden iyisi yok bir övgüler bir pohpohlamalar, ben bu kadından iyisini bulamamlar, canım karımlar bitanemler, eve gelince ben tam bir b*k. yani aynı evde 1 sene ne konustunuz deseniz inanın sayamam, bir koltukta o elinde sürekli telefon ben bir koltukta kitap okuyorum.
-her kavgada bitsin, istemiyorum, mutsuzum diyip sonra ben gittiğimde beni suçlamalar. yani sorsanız hep ben evi terkettim. ama o hiçbişey yapmadı.
-kavgalarda duyduğum hakaretler ( sen önce kadınlık öğren, işine geliyorsa, ben böyleyim vs ) ben ona bir kere s*lak bile dememişimdir. evde süt varken gelirken süt al dedim diye mutfaktan haberin yok azarı yedim saatlerce
-ailesiyle aram çok çok iyi olmasını yüzüme vurması ( aileme karşı yaptığın herşey şov, bi boka yaradığın yok gibi)
ama asıl konu ayrılan ben değilim :)
en son benden bir para istedi ( 500.000 tl kadar ) bununla araba al sat yapacağını söyledi. ve ben vermek istemedim diye ayrıldı benden. çünkü o para rahmetli babamın bana bıraktığı bir paraydı. adam ölmeden evini satıp küçükte olsa bu senin güvencen kızım demişti. yok bana güvenmiyorsunlar. yok zaten olmuyorlar vs..
bunlar su an aklıma gelenler. ve biliyormusunuz o canım kızım diye gözümün içine bakan aile 1 aydır yok
korkunç bir inat ve egosu var biliyorum. hayatta geri dönmez ben dönsem istemez. çünkü çevresine karşı bakın ben size bitti demiştim bitirdim ben dediğimi yaparım şampiyonası var. ölse aşkından sırf bu ispat için bile dönmez. he dönse nolcak bunca şeyden sonra o da berbat bi durum. asla sağlıklı düşünemiyorum.
bu arada terapi ve ilaçta kullanıyorum. banamısın demiyor. kafam kitlenmiş durumda. sadece iyi günler iyi anılar acaba şöyle mi yapsaydım böyle mi deseydimler var. kafam susmuyoor
kendimi inanılmaz değersiz ve yanlız hissediyorum ben ....
sanırım beni onda en çok tutan şey dışarıda gözü olmaması, gece hayatı kumarı vs olmamasıydı. bu zamanda böyle adam bulmakla uğraşamam diye katlandım bi çok şeye diye düşünüyorumSiz bu adami değil evlilik fikrini sevmistiniz bence. İnsan o yola girince geri dönmek istemiyor çünkü
Rezil bı evlilik çekmek su anki durumunuzdan daha kolay değil.
Tek yapmanız gereken bir müddet sabredip acının gecemsini beklemek. Ömür boyu acı cekmekten iyidir
Silkelen ve kendine gel!
Size göre konu para değil işte , ama ona göre para para para . Daha ne diyelim biz. Siz en çok kendi hakkınıza giriyorsunuz böyle bir adamla birlikte olup hala kafanıza takarak. İnsanın kendisine yaptığı kötülüğü gerçekten başkası yapamaz . Hiç mi sevmiyorsunuz kendinizi . Ya da çok sevdiğiniz bir arkadaşınız birebir aynı konu ile gelse ona ne dersiniz. Önüne hayatına bak, daha iyilerine layıksın demez miydiniz? Unutmayın her zaman daha iyisi , yakışıklısı , yatakta iyi olanı hep vardırkızlarım başlık sahibi olarak sunu özellikle belirtmek istiyorum konu para değil. o paranın ona verilmemesi egosu. tamamen sen kimsinde bana hayır diyorsun tepkisi bu
Anliyorum sizi ama sürekli uyuması telefona gömülmesi bunlar da kolay şeyler değil kisanırım beni onda en çok tutan şey dışarıda gözü olmaması, gece hayatı kumarı vs olmamasıydı. bu zamanda böyle adam bulmakla uğraşamam diye katlandım bi çok şeye diye düşünüyorum
Siz ne kadar büyük bir beladan kurtulmussunuz bunu farkinda bile degilsiniz. Böyle bir adamla evlenmediginize yatip kalkip dua edin bence. Cünkü sizin yazdiklariniz cok korkunc. Adam parazit gibi yapismis size. Iyikide olmamis. Bence terapiye devam edin. Nasil bir korkuncluk atlatiginizi o zaman anlayacaksiniz. Böyle biriyle beraber olmaktansa yalniz kalmak daha iyi. Sizin onu terk etmeniz gerekirken o edince tabi egonuzada dokunmus. Bu cok normal. Lütfen degerinizi bilin.delirmek üzereyim...
biraz uzun olacak ama ciddi desteğinize ihtiyacım var.
Çünkü öyle bir kafadayım ki bir çok olumsuzluğu farkında olan çevrem sanki beni iyileştirmek için kötü yorumlar yapıyor gibi geliyor.
O yüzden objektik olduğuna güvendiğim sizlerin yorumlarına ihtiyacım var.
yaklaşık 1 ay önce nişan attık. ve ilk günkü gibi içinden çıkılamayacak bir depresyondayım.
37 yaşındayım ve bugüne kadar ne evlilik ne çocuk düşünmeyen biri olarak 15 aylık bir ilişkinin 1 senesini aynı evde geçirip evlilik kararı aldık.
-her konuda haklı olma asla hatasını kabul etmemesi ( örnek bir gün çok alkol aldığında öz kuzenimle gece görüntülü görüştüm diye
Böyle bir adamla ömür mü geçer neyin sorgulaması saçmalamayın. Normal bir insanla beraberlik geçirdikten sonra ben ne yaşamışım diyeceksiniz. Bırakın ayrılanda o olmuş ne güzel yeni hayatınızın tadını çıkartın.delirmek üzereyim...
biraz uzun olacak ama ciddi desteğinize ihtiyacım var.
Çünkü öyle bir kafadayım ki bir çok olumsuzluğu farkında olan çevrem sanki beni iyileştirmek için kötü yorumlar yapıyor gibi geliyor.
O yüzden objektik olduğuna güvendiğim sizlerin yorumlarına ihtiyacım var.
yaklaşık 1 ay önce nişan attık. ve ilk günkü gibi içinden çıkılamayacak bir depresyondayım.
37 yaşındayım ve bugüne kadar ne evlilik ne çocuk düşünmeyen biri olarak 15 aylık bir ilişkinin 1 senesini aynı evde geçirip evlilik kararı aldık.
Ancak bu karar onun aile baskısından mı yoksa kendisi istediği için mi verildi çok emin değilim. Anlatacaklarımdan sonra siz karar ve bir akıl verin bana ...
benim şahsen şikayet ettiğim konular şunlar;
-her kavgada koltukta yatma yatak ayırma
-sürekli telefonla oynama ( sürekli şu telefonu bırakda iki muhabbet edelim dediğimi hatırlıyorum. üstelik sadece başbaşayken değil. ailemin yanında da arkadaşlarımın yanında da)
-sabaha kadar playstation oynayıp 06:00 gibi yatağa gelmesi ( ben zaten 7 de iş için kalkıyorum :) )
-kendisi araba al sat işi yaptığı için her gün evde. ben 17 yıllık turizmciyim ve bir holding de yöneticiyim. sabah 9 da işe olmam gerekiyor. bunu anlatma sebebim su; benim bir hafta sonum var ve kendisi hafta içi de hafta sonu da 1 den 2 den önce kalkmıyor ve bizim kahvaltı etmemiz( ki o kahvaltı yapmayı sevmez çoğu zaman ben tek başıma ederdim) 4 ü 5 i buluyor. ve gün haliyle hiç oluyor. yazın hafta sonlarının çoğunda ben güneş görmedim diyebilirim. istanbul anadolu yakasında yaşıyorum adamla bir avrupa yakası anım yok :)
-harika bir evlilik teklifi ortamım vardı ama sadece onun ailesi vardı. benim ailemden kimse yoktu.
-hayatında sadece 2 ay kurumsal biyerde çalışmış sonrada çıkartılmış işten. çünkü hiç bi zaman saatinde gidememiş.
-her konuda haklı olma asla hatasını kabul etmemesi ( örnek bir gün çok alkol aldığında öz kuzenimle gece görüntülü görüştüm diye boğazıma sarılmıştı. sonrasında yaptığın çok büyük hata dediğimde beni o hale getiren sensin demişti )
-aileme karşı saygısızlığı ( bayram seyran mutlaka ben zorla aratıyordum. bir gün annemin doğum gunuydu. ona giderken alacağımız çiçeği ben beğenip ben parasını ödemiştim. parasında vs değilim asla. ama onunda bir özen gösterip ilgili olmasını beklerdim. resmen tek başıma anneme hediye aldım o aslında hiç yokmuş gibi)
-insanların yanına benden iyisi yok bir övgüler bir pohpohlamalar, ben bu kadından iyisini bulamamlar, canım karımlar bitanemler, eve gelince ben tam bir b*k. yani aynı evde 1 sene ne konustunuz deseniz inanın sayamam, bir koltukta o elinde sürekli telefon ben bir koltukta kitap okuyorum. he dizi izlediğimiz oyun oynadığımız zamanlarda oldu. ama sanki zaman doldurmak içindi keyifli vakit geçirmek için değil
-her kavgada bitsin, istemiyorum, mutsuzum diyip sonra ben gittiğimde beni suçlamalar. yani sorsanız hep ben evi terkettim. ama o hiçbişey yapmadı.
-kavgalarda duyduğum hakaretler ( sen önce kadınlık öğren, işine geliyorsa, ben böyleyim vs ) ben ona bir kere s*lak bile dememişimdir. evde süt varken gelirken süt al dedim diye mutfaktan haberin yok azarı yedim saatlerce
-ailesiyle aram çok çok iyi olmasını yüzüme vurması ( aileme karşı yaptığın herşey şov, bi boka yaradığın yok gibi)
ama asıl konu ayrılan ben değilim :)
en son benden bir para istedi ( 500.000 tl kadar ) bununla araba al sat yapacağını söyledi. ve ben vermek istemedim diye ayrıldı benden. çünkü o para rahmetli babamın bana bıraktığı bir paraydı. adam ölmeden evini satıp küçükte olsa bu senin güvencen kızım demişti. yok bana güvenmiyorsunlar. yok zaten olmuyorlar vs..
Aslında konu burada para değil. o paranın ya da materyal her ne olursa olsun o istediği halde ona hayır denmesi. cezalandırıldığını düşünmesi.
bunlar su an aklıma gelenler. ve biliyormusunuz o canım kızım diye gözümün içine bakan aile 1 aydır yok
korkunç bir inat ve egosu var biliyorum. hayatta geri dönmez ben dönsem istemez. çünkü çevresine karşı bakın ben size bitti demiştim bitirdim ben dediğimi yaparım şampiyonası var. ölse aşkından sırf bu ispat için bile dönmez. he dönse nolcak bunca şeyden sonra o da berbat bi durum. asla sağlıklı düşünemiyorum.
sanırım beni onda en çok tutan şey dışarıda gözü olmaması, gece hayatı kumarı vs olmamasıydı. bu zamanda böyle adam bulmakla uğraşamam diye katlandım bi çok şeye diye düşünüyorum
bu arada terapi ve ilaçta kullanıyorum. banamısın demiyor. kafam kitlenmiş durumda. sadece iyi günler iyi anılar acaba şöyle mi yapsaydım böyle mi deseydimler var. kafam susmuyoor
kendimi inanılmaz değersiz ve yanlız hissediyorum ben ....
Kurtulduğun için sadaka vermelisin ve gururlu olup yoluna bakmalısındelirmek üzereyim...
biraz uzun olacak ama ciddi desteğinize ihtiyacım var.
Çünkü öyle bir kafadayım ki bir çok olumsuzluğu farkında olan çevrem sanki beni iyileştirmek için kötü yorumlar yapıyor gibi geliyor.
O yüzden objektik olduğuna güvendiğim sizlerin yorumlarına ihtiyacım var.
yaklaşık 1 ay önce nişan attık. ve ilk günkü gibi içinden çıkılamayacak bir depresyondayım.
37 yaşındayım ve bugüne kadar ne evlilik ne çocuk düşünmeyen biri olarak 15 aylık bir ilişkinin 1 senesini aynı evde geçirip evlilik kararı aldık.
Ancak bu karar onun aile baskısından mı yoksa kendisi istediği için mi verildi çok emin değilim. Anlatacaklarımdan sonra siz karar ve bir akıl verin bana ...
benim şahsen şikayet ettiğim konular şunlar;
-her kavgada koltukta yatma yatak ayırma
-sürekli telefonla oynama ( sürekli şu telefonu bırakda iki muhabbet edelim dediğimi hatırlıyorum. üstelik sadece başbaşayken değil. ailemin yanında da arkadaşlarımın yanında da)
-sabaha kadar playstation oynayıp 06:00 gibi yatağa gelmesi ( ben zaten 7 de iş için kalkıyorum :) )
-kendisi araba al sat işi yaptığı için her gün evde. ben 17 yıllık turizmciyim ve bir holding de yöneticiyim. sabah 9 da işe olmam gerekiyor. bunu anlatma sebebim su; benim bir hafta sonum var ve kendisi hafta içi de hafta sonu da 1 den 2 den önce kalkmıyor ve bizim kahvaltı etmemiz( ki o kahvaltı yapmayı sevmez çoğu zaman ben tek başıma ederdim) 4 ü 5 i buluyor. ve gün haliyle hiç oluyor. yazın hafta sonlarının çoğunda ben güneş görmedim diyebilirim. istanbul anadolu yakasında yaşıyorum adamla bir avrupa yakası anım yok :)
-harika bir evlilik teklifi ortamım vardı ama sadece onun ailesi vardı. benim ailemden kimse yoktu.
-hayatında sadece 2 ay kurumsal biyerde çalışmış sonrada çıkartılmış işten. çünkü hiç bi zaman saatinde gidememiş.
-her konuda haklı olma asla hatasını kabul etmemesi ( örnek bir gün çok alkol aldığında öz kuzenimle gece görüntülü görüştüm diye boğazıma sarılmıştı. sonrasında yaptığın çok büyük hata dediğimde beni o hale getiren sensin demişti )
-aileme karşı saygısızlığı ( bayram seyran mutlaka ben zorla aratıyordum. bir gün annemin doğum gunuydu. ona giderken alacağımız çiçeği ben beğenip ben parasını ödemiştim. parasında vs değilim asla. ama onunda bir özen gösterip ilgili olmasını beklerdim. resmen tek başıma anneme hediye aldım o aslında hiç yokmuş gibi)
-insanların yanına benden iyisi yok bir övgüler bir pohpohlamalar, ben bu kadından iyisini bulamamlar, canım karımlar bitanemler, eve gelince ben tam bir b*k. yani aynı evde 1 sene ne konustunuz deseniz inanın sayamam, bir koltukta o elinde sürekli telefon ben bir koltukta kitap okuyorum. he dizi izlediğimiz oyun oynadığımız zamanlarda oldu. ama sanki zaman doldurmak içindi keyifli vakit geçirmek için değil
-her kavgada bitsin, istemiyorum, mutsuzum diyip sonra ben gittiğimde beni suçlamalar. yani sorsanız hep ben evi terkettim. ama o hiçbişey yapmadı.
-kavgalarda duyduğum hakaretler ( sen önce kadınlık öğren, işine geliyorsa, ben böyleyim vs ) ben ona bir kere s*lak bile dememişimdir. evde süt varken gelirken süt al dedim diye mutfaktan haberin yok azarı yedim saatlerce
-ailesiyle aram çok çok iyi olmasını yüzüme vurması ( aileme karşı yaptığın herşey şov, bi boka yaradığın yok gibi)
ama asıl konu ayrılan ben değilim :)
en son benden bir para istedi ( 500.000 tl kadar ) bununla araba al sat yapacağını söyledi. ve ben vermek istemedim diye ayrıldı benden. çünkü o para rahmetli babamın bana bıraktığı bir paraydı. adam ölmeden evini satıp küçükte olsa bu senin güvencen kızım demişti. yok bana güvenmiyorsunlar. yok zaten olmuyorlar vs..
Aslında konu burada para değil. o paranın ya da materyal her ne olursa olsun o istediği halde ona hayır denmesi. cezalandırıldığını düşünmesi.
bunlar su an aklıma gelenler. ve biliyormusunuz o canım kızım diye gözümün içine bakan aile 1 aydır yok
korkunç bir inat ve egosu var biliyorum. hayatta geri dönmez ben dönsem istemez. çünkü çevresine karşı bakın ben size bitti demiştim bitirdim ben dediğimi yaparım şampiyonası var. ölse aşkından sırf bu ispat için bile dönmez. he dönse nolcak bunca şeyden sonra o da berbat bi durum. asla sağlıklı düşünemiyorum.
sanırım beni onda en çok tutan şey dışarıda gözü olmaması, gece hayatı kumarı vs olmamasıydı. bu zamanda böyle adam bulmakla uğraşamam diye katlandım bi çok şeye diye düşünüyorum
bu arada terapi ve ilaçta kullanıyorum. banamısın demiyor. kafam kitlenmiş durumda. sadece iyi günler iyi anılar acaba şöyle mi yapsaydım böyle mi deseydimler var. kafam susmuyoor
kendimi inanılmaz değersiz ve yanlız hissediyorum ben ....