• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Ne yapayım sizce?

Gerçekten çok sinir bozucu bir koca:///
Çocuğun ona bırak pazar gününden,pazartesi itibariyle annen baksın, akşamları iş çıkışı yine babası baksın. Sen de kaç git gangsta,walla git. Ne bekleyip duruyorsun adamın sana uyum sağlamasını. Zamanla uyumsuz,gıcık bir tip olmuş çıkmış. Uzun vadede kadına psikolojik,fiziki her anlamda zarar böyle kocalar. Bir arkadaş yazmış,bekar anne gibi takıl,yok say..

Yok saymayı da denedim.
Bize bi ara lazım, şöyle bi birbirimizden her şekilde bi uzak kalmamız lazım.
 
Belki sizinle uğraşmak hoşuna gidiyordur takılmak istemiştir size olamaz mı? Hani bazen sevdigimiz insanları gıcık ederiz , takılmak için. O konuyu fazla buyutmussunuz gibi geldi bana. Ya da sizin gözünüze batar olmuş davranışları. Fazla biriktirdi iseniz icinizde.

Benimle uğraşmanın onun hoşuna gittiği kesin zaten, takılmak istediği de doğru evet bunu istiyor da ben ne kadar müsatim bu eğlenceye o düşünülmüyorken niye o fazladan iki gülecek diye müsamaha göstereyim günlerce?

Evet fazlaca birikti, zaten diğer haftadan kalan konuşulmadan geçilen sorunu da hatırlatarak "Beni gün gün öldürmekten başka ne yapıyorsun?" diye bağırdım. Tam büyütmem gereken anda büyüttüm bence büyüttümse de. İyi yaptım yani.
 
Yemek konusunu abarttığınızı düşündüm. Ben hamileyken gebelik şekerinden ötürü aylarca diyet yaptım. Eşim oturur herşeyi yerdi. Hiç bu kadar mesele etmedim. Bazen kızdığım oluyordu tabi ama bu kadar büyütmedim. Bence sizin zaten doluluğunuz var. Ondan ötürü batıyor. Diğer konuda haklısınız bence. Kabız diyorum ben böylelerine :)) bir türlü harekete geçemiyor. Sabrınız yeter mi bilmiyorum ama misilleme yapın bence. Size neler hissettirdiğini öğrenmeli.

Onun yemesini mesele ediyormuş gibi mi görünüyorum hakikaten oradan bakınca?
 
Inan hiç bir şey degismiyor.
Biz her yaz 2 ay ayriyiz.

Ayriyken sensiz ev çok kötü.
Duvarlar üstüme geliyor bidi bidi.

Gidince yanına 1 hafta çok iyi.
Sonra mal aynı mal. :/

Ofh... Tek kişilik hayat forever yani. :olamaz:
Ya rahat olamasın ya, benim kudurduğum gibi niye kudurmuyor; niye dertlenmiyor bu adam? Niye rahatsız olmuyor, niye "Bizde bir şeyler yolunda gitmiyor ve son bir senedir sürekli dalgalanıyoruz, ne oluyor bize?" diyemiyor bu nedir ya, bu ne çeşit bi eq yoksunluğudur ya?
 
Önceden özür dilerdi, baya baya pişmanlıklarla özürler, kendini bi düzenleme çabası 2-3 hafta bi affettirme telaşesi bi üzerime titremeler, bi coşmalar. Şimdi hem suçlu hem güçlü oldu başıma. Yalama mı oldu adam nedir ya? Tövbe yarebbi.
Dinlenme-rahatlama maksatlı bir kaçış, soluk olacaktı, bu yüzden çocuğu gözüm arkada kalmayacak tek kişiye emanet için bekledim; tarihleri hesapladım ya her şeyiyle, bir haftacık... Çocuğu alıp gitmem, geride kalan eşime dinlence olur ancak, benim de çocuk peşinde gezmelerim buradaki halimden farklı olmaz, sadece mekan değiştirdiğimle kalırım.

Güya baş başa kaçacaktık bu pazardan, bayram tatilini de full çocuğumuza dinç bir şekilde ayıracaktık, onun gönlünü edecektik. Turp sıktı her şeyin içine. Hoff... Annemin dinlenmesini beklesem 2-3 gün, hafta içinden mi kaçsam ne yapsam... Naapsam, gidip adamı yakasından tutup "Derdin ne benle" diye mi sallasam naapsam...
Özür dilemiş dilemiş, sonra bakmış yine aynıyım, kendini değiştirmek de zor, bir şekilde böyle de ilişki devam ediyor, kendinin bu halinden de bezmiş, vazgeçmiş olabilir. Ya yazdıklarınıza bakınca çok bilinçli, ne istediğini bilen bir kadın imajı çiziyorsunuz gözümde. Neden bir çift terapistine gitmiyorsunuz? Uzaklaşmak, tatile gitmek sadece sorunları ötelemeye, bastırmaya yönelik olacak. Siz de çok bezmiş görünüyorsunuz eşinizin bu halinden. Terapi belki biraz harekete geçirir beyefendiyi.
 
Evet, yazdıklarınızdan ben öyle anladım.

Ama öyle değil, mesela onun ne yediğini dert eden bir insan kalkıp eşinin canı çekmiş diye yemeyeceği halde özene bezene kek hazırlamaz. Ya da "Bu eve kesinlikle abur cubur sokmuyorsun, yemeyeceksin!" diye kural koyar. Ama sağlıklı yaşama başlayacağım dediğimde içinde enn sevdiğim abur cuburla çıka gelen biri. Bunu umursamayınca diğer gün dolabı cips doldurup "O dolaba bakma" diye orayı işaret eden biri. Bu ne demek? Hadi ilki eşek şakası, ikincisi? İkincisi "Seni ciddiye almıyorum ve hadi beni eğlendir" demek. Bir çeşit küfür yani.

Daha açıklayıcı oldum mu?
 
Özür dilemiş dilemiş, sonra bakmış yine aynıyım, kendini değiştirmek de zor, bir şekilde böyle de ilişki devam ediyor, kendinin bu halinden de bezmiş, vazgeçmiş olabilir. Ya yazdıklarınıza bakınca çok bilinçli, ne istediğini bilen bir kadın imajı çiziyorsunuz gözümde. Neden bir çift terapistine gitmiyorsunuz? Uzaklaşmak, tatile gitmek sadece sorunları ötelemeye, bastırmaya yönelik olacak. Siz de çok bezmiş görünüyorsunuz eşinizin bu halinden. Terapi belki biraz harekete geçirir beyefendiyi.

Gittik.
O ara hatta deli gibi ümitlendim. Çünkü fark ettiği ve gelip konuştuğu-düzenlediği noktalar oldu.
Kararlar aldık, birbirimize böyle yaklaşalım vs vs..
Sonuç nomunomuchua nomunomuchua 'nın yukarıda özetlediği gibi.
 
Ama öyle değil, mesela onun ne yediğini dert eden bir insan kalkıp eşinin canı çekmiş diye yemeyeceği halde özene bezene kek hazırlamaz. Ya da "Bu eve kesinlikle abur cubur sokmuyorsun, yemeyeceksin!" diye kural koyar. Ama sağlıklı yaşama başlayacağım dediğimde içinde enn sevdiğim abur cuburla çıka gelen biri. Bunu umursamayınca diğer gün dolabı cips doldurup "O dolaba bakma" diye orayı işaret eden biri. Bu ne demek? Hadi ilki eşek şakası, ikincisi? İkincisi "Seni ciddiye almıyorum ve hadi beni eğlendir" demek. Bir çeşit küfür yani.

Daha açıklayıcı oldum mu?

Hmm. Durduğunuz yerden bakınca siz de haklısınız. Sinir bozucu olmuş. Zaten ona karşı tahammülünüzü tüketmiş anladığım kadarıyla.

Önceki mesajda dediğim gibi misilleme yapabilirsiniz. Benim eşim de yavaş ve kafası dağınıktır mesela ve ben de dikkatli ve hızlıyımdır. Bazen oldukça zorlanıyor ve geriliyorum. Ama bir zaman sonra şunu fark ettim. O benim pratikliğime o kadar alışmış ki sırtını yaslamış bana. Nasılsa ben bir şekilde çekip çeviriyorum. Onun birşey halledilecek mi diye bir kaygıyı bu evlilikte hiç yaşamadığını gördüm. Ve azmettim. Ona aynısını yaşattım. Hislerimi anlamasını amaçlamıştım. Tamamen düzeldi diyemem tabi ama faydası olmadı da değil.

Ayrı kalmak ise bir başla alternatif tabi. Ama bana daha geçici bir çözüm gibi geliyor. Sadece nefes alırsınız siz ama çözüm odaklı değil.
 
Benimle uğraşmanın onun hoşuna gittiği kesin zaten, takılmak istediği de doğru evet bunu istiyor da ben ne kadar müsatim bu eğlenceye o düşünülmüyorken niye o fazladan iki gülecek diye müsamaha göstereyim günlerce?

Evet fazlaca birikti, zaten diğer haftadan kalan konuşulmadan geçilen sorunu da hatırlatarak "Beni gün gün öldürmekten başka ne yapıyorsun?" diye bağırdım. Tam büyütmem gereken anda büyüttüm bence büyüttümse de. İyi yaptım yani.
Ama eşiniz de kötü niyetli yapmıyor bir de bu açıdan bakın. Böyle böyle kendinizi ona karşı doldurursunuz. Ha hoslanmadigim şeylerde şaka yapılırken , sevdiğim insanlar bana takılırken benim de sabrım bir yere kadardır. Bir yerden sonra herkes patlar.

Siz içinize atmissiniz , biriktirmissiniz şimdi de patlama noktasına gelmissiniz. Bir ara yakın bir arkadaşıma karşı öyle olmuştum. Her yaptığı batar olmuştu bana . Böyle durumlarda biraz uzaklaşmak en iyisi oluyor. Uzaklaşın gerekirse uzun bir süre, bir ay kadar mesela. Çocuğunuzu da alın tatile gidin imkânınız varsa. O sizi , siz onu özleyin. Belki döndüğünüzde bir şeyler düzelmiş olur.
 
Hmm. Durduğunuz yerden bakınca siz de haklısınız. Sinir bozucu olmuş. Zaten ona karşı tahammülünüzü tüketmiş anladığım kadarıyla.

Önceki mesajda dediğim gibi misilleme yapabilirsiniz. Benim eşim de yavaş ve kafası dağınıktır mesela ve ben de dikkatli ve hızlıyımdır. Bazen oldukça zorlanıyor ve geriliyorum. Ama bir zaman sonra şunu fark ettim. O benim pratikliğime o kadar alışmış ki sırtını yaslamış bana. Nasılsa ben bir şekilde çekip çeviriyorum. Onun birşey halledilecek mi diye bir kaygıyı bu evlilikte hiç yaşamadığını gördüm. Ve azmettim. Ona aynısını yaşattım. Hislerimi anlamasını amaçlamıştım. Tamamen düzeldi diyemem tabi ama faydası olmadı da değil.

Ayrı kalmak ise bir başla alternatif tabi. Ama bana daha geçici bir çözüm gibi geliyor. Sadece nefes alırsınız siz ama çözüm odaklı değil.

Şu kırmızıladığım şeyi yaşıyoruz; ben sıktıkça o yayıldı evlilik içinde, ben sırtlandıkça "Nasıl olsa yerime düşünülüyor" oldu; adamın unutma gibi çok güzel bir hakkı var, unutabiliyor, her şartta uyuklayabiliyor, sen bekleyebilirsin sorun yok önce keyfinin yerine gelmesi gerekiyor ve bu süreyi normal insan hızının altı x2 beklemen de gerekiyor. Şaka gibi ki 5 dakika aralıkla bile unutabiliyor. Dün gece en yakın örnek: Çocuk uyandı, uğraştım uyumak üzere ama bu kez de babasını tutturdu baba ister; uyandırdım adamı "Hadi bi aç uykunu, oğlan seni istiyor" diye. Paşa hazretleri kalktı, ağıır ağıır tuvaletine gitti, elini yüzünü yıkadı, çocuk "Baba" diye bağırır, adam çıktı oradan "Bi sigara içeyim" dedi, kırk saat balkona sigaraya gitti, orada uyuyakalıyor sonra, adamı toplamaya gidiyorum, çocuk tepemden inmemiş; adam geliyor "Oğluueeem" diye çocuğunu sevmelere gece gece uykusunu açmalara, "Ya çocuk uyuyacak, hoppala zıppala şenlikli oyun zamanı mı; yakma o ışığı kapa yanına yatıp uyut işte" diyorum. "Taam" diyor vatandaş, sonra "Ha, sadece beline pikeyi ört uykuya dalınca üzerindeki ince, hava da serinliyor bak" diyorum, "Taaam yaağğ anladım" diyor. Uyuyayım diyorum, yok uyuyamam yani çünkü bilirim o dediğimi yapmaz, 15 dk sonra kontrole gidiyorum, çocuğun üstü başı açık, yastık yerlerde, adam da balkona çıkmış sigaraya. Bu kadar mı zor bir pike örtmek, 12908391073287423 kere tekrar etmem mi gerekiyordu acaba? Çünkü adam da biliyor Gangsta kalkıp gtünü toplar.

Çok küçük, basit bir kesit bak.
Sinirimden konudan konuya atlıyorum ya. İyiliği görünmez oldu gözüme artık.
 
Ama eşiniz de kötü niyetli yapmıyor bir de bu açıdan bakın. Böyle böyle kendinizi ona karşı doldurursunuz. Ha hoslanmadigim şeylerde şaka yapılırken , sevdiğim insanlar bana takılırken benim de sabrım bir yere kadardır. Bir yerden sonra herkes patlar.

Siz içinize atmissiniz , biriktirmissiniz şimdi de patlama noktasına gelmissiniz. Bir ara yakın bir arkadaşıma karşı öyle olmuştum. Her yaptığı batar olmuştu bana . Böyle durumlarda biraz uzaklaşmak en iyisi oluyor. Uzaklaşın gerekirse uzun bir süre, bir ay kadar mesela. Çocuğunuzu da alın tatile gidin imkânınız varsa. O sizi , siz onu özleyin. Belki döndüğünüzde bir şeyler düzelmiş olur.

"Sevdiğim insan" istihkakını çabuk doldurur oldu.
Yok sayayım dedim işte günlerdir, o ara böyle doldum, sonuç bu.
 
esiniz takıntılı galiba tam nasil bir davranışınızı ve konusmaniz var bilmiyorum bilsem tam yorum yaparım ama benim esiminde birkac takıntısı var
 
Şu kırmızıladığım şeyi yaşıyoruz; ben sıktıkça o yayıldı evlilik içinde, ben sırtlandıkça "Nasıl olsa yerime düşünülüyor" oldu; adamın unutma gibi çok güzel bir hakkı var, unutabiliyor, her şartta uyuklayabiliyor, sen bekleyebilirsin sorun yok önce keyfinin yerine gelmesi gerekiyor ve bu süreyi normal insan hızının altı x2 beklemen de gerekiyor. Şaka gibi ki 5 dakika aralıkla bile unutabiliyor. Dün gece en yakın örnek: Çocuk uyandı, uğraştım uyumak üzere ama bu kez de babasını tutturdu baba ister; uyandırdım adamı "Hadi bi aç uykunu, oğlan seni istiyor" diye. Paşa hazretleri kalktı, ağıır ağıır tuvaletine gitti, elini yüzünü yıkadı, çocuk "Baba" diye bağırır, adam çıktı oradan "Bi sigara içeyim" dedi, kırk saat balkona sigaraya gitti, orada uyuyakalıyor sonra, adamı toplamaya gidiyorum, çocuk tepemden inmemiş; adam geliyor "Oğluueeem" diye çocuğunu sevmelere gece gece uykusunu açmalara, "Ya çocuk uyuyacak, hoppala zıppala şenlikli oyun zamanı mı; yakma o ışığı kapa yanına yatıp uyut işte" diyorum. "Taam" diyor vatandaş, sonra "Ha, sadece beline pikeyi ört uykuya dalınca üzerindeki ince, hava da serinliyor bak" diyorum, "Taaam yaağğ anladım" diyor. Uyuyayım diyorum, yok uyuyamam yani çünkü bilirim o dediğimi yapmaz, 15 dk sonra kontrole gidiyorum, çocuğun üstü başı açık, yastık yerlerde, adam da balkona çıkmış sigaraya. Bu kadar mı zor bir pike örtmek, 12908391073287423 kere tekrar etmem mi gerekiyordu acaba? Çünkü adam da biliyor Gangsta kalkıp gtünü toplar.

Çok küçük, basit bir kesit bak.
Sinirimden konudan konuya atlıyorum ya. İyiliği görünmez oldu gözüme artık.


:KK43: Benimki de aynısı. Hiçbir şeyi ona teslim ederek kalbim rahat arkamı dönemiyorum. Çok basit örnekler anlatınca. Anlattığın insanlar buna mı takılıyorsun der ama bunu sürekli yaşayınca kaldırması gittikçe zorlaşıyor. Çünkü koca bir evin sorumluluğunu tek başına taşıyor hissine kapılıyorum. En basit şeyleri bile ya unutur ya yanlış yapar. Beş kere söylesem ve doğru yapsa şanslıyımdır. Abartmıyorum. Mesela o an başka işim oluyor ve kurutma makinesini şu ayarda aç, çamaşırlar kurusun diyorum. Onu bile yanlış yapıyor. Arkasından kontrol etme vaktim olmasa saatlerce yanlış ayarda kalıyorlar. Kafası mı dolu odaklanmıyor mu, çözemedim. Ama ben böyleyim elimden bu kadarı geliyor diyor çok sıkışınca.
 
Ne soylesem daha once dusundugunuz ve yaptiginiz bi sey olucak heralde. Ben kocamin miskinligini ongorebiliyorsam bastan su su saatte/tarihte cikiyorum, beklemem diyorum. Boylece en azindan onu birakip gittigimde trip atmis ya da “gunu mahvetmis” degil, konustugumuz plani uygulamis oluyorum. Belki bastan o esnekligi gostermemek lazim.
 
Şu kırmızıladığım şeyi yaşıyoruz; ben sıktıkça o yayıldı evlilik içinde, ben sırtlandıkça "Nasıl olsa yerime düşünülüyor" oldu; adamın unutma gibi çok güzel bir hakkı var, unutabiliyor, her şartta uyuklayabiliyor, sen bekleyebilirsin sorun yok önce keyfinin yerine gelmesi gerekiyor ve bu süreyi normal insan hızının altı x2 beklemen de gerekiyor. Şaka gibi ki 5 dakika aralıkla bile unutabiliyor. Dün gece en yakın örnek: Çocuk uyandı, uğraştım uyumak üzere ama bu kez de babasını tutturdu baba ister; uyandırdım adamı "Hadi bi aç uykunu, oğlan seni istiyor" diye. Paşa hazretleri kalktı, ağıır ağıır tuvaletine gitti, elini yüzünü yıkadı, çocuk "Baba" diye bağırır, adam çıktı oradan "Bi sigara içeyim" dedi, kırk saat balkona sigaraya gitti, orada uyuyakalıyor sonra, adamı toplamaya gidiyorum, çocuk tepemden inmemiş; adam geliyor "Oğluueeem" diye çocuğunu sevmelere gece gece uykusunu açmalara, "Ya çocuk uyuyacak, hoppala zıppala şenlikli oyun zamanı mı; yakma o ışığı kapa yanına yatıp uyut işte" diyorum. "Taam" diyor vatandaş, sonra "Ha, sadece beline pikeyi ört uykuya dalınca üzerindeki ince, hava da serinliyor bak" diyorum, "Taaam yaağğ anladım" diyor. Uyuyayım diyorum, yok uyuyamam yani çünkü bilirim o dediğimi yapmaz, 15 dk sonra kontrole gidiyorum, çocuğun üstü başı açık, yastık yerlerde, adam da balkona çıkmış sigaraya. Bu kadar mı zor bir pike örtmek, 12908391073287423 kere tekrar etmem mi gerekiyordu acaba? Çünkü adam da biliyor Gangsta kalkıp gtünü toplar.

Çok küçük, basit bir kesit bak.
Sinirimden konudan konuya atlıyorum ya. İyiliği görünmez oldu gözüme artık.
Eşim de aynı ya.
Üç çocuk oldu hala aynı.

Mesela; bıçağı tezgah kenarına bırakma, çocuklar alır, derim 5 senedir.
On kez bıçak kullansa en az yarısında tezgah kenarına bırakır.

Pencereyi asla açık bırakmam çünkü kızlar hemen sandalyeye çıkıyor.
Hava almak için camı açar, en az yarısında camı kapatmayı unutur.

Allah korusun, çocuklar zarar görünce mi ihmalkarlığı bırakacaksın diyorum, susuyor sadece.

Sanırım babalar anneler kadar ince düşünmüyor.
 
:KK43: Benimki de aynısı. Hiçbir şeyi ona teslim ederek kalbim rahat arkamı dönemiyorum. Çok basit örnekler anlatınca. Anlattığın insanlar buna mı takılıyorsun der ama bunu sürekli yaşayınca kaldırması gittikçe zorlaşıyor. Çünkü koca bir evin sorumluluğunu tek başına taşıyor hissine kapılıyorum. En basit şeyleri bile ya unutur ya yanlış yapar. Beş kere söylesem ve doğru yapsa şanslıyımdır. Abartmıyorum. Mesela o an başka işim oluyor ve kurutma makinesini şu ayarda aç, çamaşırlar kurusun diyorum. Onu bile yanlış yapıyor. Arkasından kontrol etme vaktim olmasa saatlerce yanlış ayarda kalıyorlar. Kafası mı dolu odaklanmıyor mu, çözemedim. Ama ben böyleyim elimden bu kadarı geliyor diyor çok sıkışınca.

Başka her şeyi bırakayım yığayım desem bile küçük çocuk - çocuklu ev söz konusu olunca o gamsızlığa erişmem mümkün olmuyor işte. Onu anlatmak istedim esasen yukarıda. Yani bırak, onun yaptığının aynısını ona yap-yaşat dedin ya; çocuk olmasa dibine kadar, ama çocukla o da bir yere kadar oluyor maalesef. Yoksa mesela benim resim eşyalarımı bi ortalıkta bıraktıydı öyle dağıtıp bakacağım diye, sonra da toplarım ya deyip toplamayı unutmuştu, kağıtlarım filan bükülmüş hep, "Düzeltirim, bak düzeldi yeaa" demişti. Ona misilleme, suratına baka baka arabanın içinde sigara yakıp kül silkeledim yere koltuğa ve "Temizleriz yeaa" dedim kudurdu. "Nasıl hissettiriyormuş önemsediğin şeye önem verilmemesi" demiştim.

Ama her zaman olmuyor işte bu.
 
Eşim de aynı ya.
Üç çocuk oldu hala aynı.

Mesela; bıçağı tezgah kenarına bırakma, çocuklar alır, derim 5 senedir.
On kez bıçak kullansa en az yarısında tezgah kenarına bırakır.

Pencereyi asla açık bırakmam çünkü kızlar hemen sandalyeye çıkıyor.
Hava almak için camı açar, en az yarısında camı kapatmayı unutur.

Allah korusun, çocuklar zarar görünce mi ihmalkarlığı bırakacaksın diyorum, susuyor sadece.

Sanırım babalar anneler kadar ince düşünmüyor.

Bi derdim de bu ya zaten Grill, sigara içmiş, sandalyeyi balkonun ucunda unutmuş. Evi yıktım ya, yıktım evi başına "Çocuk elden gidince de dersin unutmuştum diye, unutamazsııın, söz konusu çocuğunsa unutamazsın! Beni unuttuğun yetmiyor buna mı geldi sıra?!" diye ay bildiğin delirmiştim o gün; 22 aylık ya çocuk, sandalye bırakılır mı açık balkon kapısı ile son kat?

Bu da ne oldu tabi, sürekli kontrol, totosunu topla, 23712 kere söyle ama yine de güveneme, git bak kontrol et. Gitti bi kere o güven, her balkona çıkışından sonra otomatik olarak sandalye kontrol etmeye gidiyorum.
Bu tatile ihtiyacım vardı gerçekten...
Şu hale bak, bi de burdan darbe yiyorum.
 
Bi derdim de bu ya zaten Grill, sigara içmiş, sandalyeyi balkonun ucunda unutmuş. Evi yıktım ya, yıktım evi başına "Çocuk elden gidince de dersin unutmuştum diye, unutamazsııın, söz konusu çocuğunsa unutamazsın! Beni unuttuğun yetmiyor buna mı geldi sıra?!" diye ay bildiğin delirmiştim o gün; 22 aylık ya çocuk, sandalye bırakılır mı açık balkon kapısı ile son kat?

Bu da ne oldu tabi, sürekli kontrol, totosunu topla, 23712 kere söyle ama yine de güveneme, git bak kontrol et. Gitti bi kere o güven, her balkona çıkışından sonra otomatik olarak sandalye kontrol etmeye gidiyorum.
Bu tatile ihtiyacım vardı gerçekten...
Şu hale bak, bi de burdan darbe yiyorum.
Maalesef çocukla ilgili şeylerde ben de hep peşindeyim, onun dışında yaptıkları ilgilendirmiyor.

Kendi işlerini kendi halletsin bir zahmet.
 
Back