ne yaparsam yapayım suçlu ben oluyorum.

Merhabalar. İlk mesajım. Bir çoğunuz benden yaşça büyük ve tecrübeli. Herkesin fikrini almaya ihtiyacım var. Şimdiden teşekkür ederim.
Benim sorunum erkek arkadaşımla. 1,5 yılı aşkın bir ilişkimiz var. İkimiz de 20 yaşındayız. Aynı üniversitenin farklı bölümlerinde okuyoruz. O diş hekimliği ben eczacılık. Maddi ve manevi beklentilerimiz, aile yapımız, etnik kökenlerimiz örtüşüyor. Ama gelin görün ki erkek arkadaşımın değişmez fikirleri ve olur olmaz kıskançlıkları var. Çok küçük şeylerden tartışabiliyoruz. Bazen onun bana yapıp saatlerce tartışabildiğimiz kıskançlıkları ben yaptığımda deli oluyor. Ben cevap verdikçe de hakaret etmeye kadar varıyor iş. Daha dün gece onu uyardım. Bir daha bana hakaret edersen senle tek kelime etmem dedim. Şu an normal bir şekilde konuşuyoruz. Zaten özür dileme huyu hiç yok. Ben en ufak şeyde özür diliyorum çünkü özür insanın içini rahatlatıyor. Ama o bunu yapmak yerine konuyu değiştiriyor yada araya zaman koyup hiçbir şey olmamış gibi davranmayı seçiyor. Ciddi bir öfke kontrolü sorunu var. Tartışmalarda gözü bir şeyi görmüyor. İlişkimizin başından beri ufak ufak başlayıp şu an sınırını aşmış kısıtlamaları var. Şunu giyme, şunu takma, şunla konuşma gibi. Takmayı takıştırmayı çok severim ve bunlar bana göre bir heves. Kimse bir takıyla yada kıyafetle çekici olmaz bence. Ama o bunun tam tersini düşünüp oje sürmeme, takı takmama, bir şeyler giymek için heveslendiğimde sorun yapıyor. En son kuaförümün erkek olmasını bile sorun etti. Yaşadığım şehirde işini iyi yapan bayan kuaför yok zaten ama bunu anlamıyor ben bulurum nasıl yok diyor. Özgüven sorunu deseniz yok. Ben zaten yakışıklı buluyorum ve çok da seviyorum. Özünde çok merhametli ve karakterli bir insan. O da kendini beğenir. Bundan eminim. Daha iyi yorum yapmanız açısından en başlarda yaşadığımız bir tartışmayı anlatmak istiyorum. Onla tanışmadan önce okulda benden hoşlanan ikimizden de 3-4 yaş büyük tıp okuyan bir çocuk vardı. Ben her fırsatta onu reddetmiştim. O karşıma çıktıktan bir süre sonra benle tekrar konuşmak istemişti. Ben de gayet sert bir dille sevgilim olduğunu ama onla konuşmamanın sebebinin hayatımda biri olması olmadığını söyledim. Bir daha karşıma çıkmamasını rica ettim. Bu konuşmayı silmemem gerektiğini düşünüp erkek arkadaşıma gösterdim. Hatta çok sert konuştuğum için hoşuna gideceğini bile düşündüm. Ama gördüğünde hiç de öyle olmadı. O günden beri her fırsatta alttan alttan sorular soruyor. Doktor olunca ne oluyor ki, tıpçılar böyle şöyle diyor. Ben bir keresinde hastalandığımda "doktora gideyim doktordan daha mı iyi bilecez" demiştim ve hasta halimle tartışmak zorunda kalmıştım. Sürekli benim doktor hayranlığım olduğu konusunda laf sokmaya çalıştı. Gerçekten artık dayanılacak gibi değil. Artık cevap verdiğimde de çok değiştin deyip tartışma çıkarıyor. Ne yapacağımı şaşırdım.
Onun dışında her şeyi dramatikleştirme gibi bir huyu var. Rahatça elde ettiği bir şey olsun istemiyor. Zorluk çekip kazanmak istiyor her şeyi. Maddi durumu iyidir. Babası her türlü desteği sağladı bu zamana kadar. Bu yaz tatilinde parasal bir meselede tartıştı babasıyla ve ona inat olsun diye bir işe girdi. Çok yorucu bir iş garsonluk yapıyor. Günde 13 saat çalışıyor akşam işten çıktığında sadece tramvayda konuşuyoruz sonra uyuyor. Günde on beş dakika yani. Böyle olunca da ben onla konuşurken konu seçiyorum. Genelde de hep o konuşuyor, işini anlatıyor. Benim sıkıntılarım olduğunda da anlatmıyorum yorgun diye. Bu aralar bir ayakkabıya ihtiyacım vardı. Bunu ona söyledim. Bana sormadan alacağına emin olduğum için de telefonla konuşurken konuşmamız aynen şu;
-bu arada ben bir ayakkabı beğendim onu alayım diyorum internetten.
-ben alırdım sana niye acele ediyorsun ki?
-yok ben bunu beğendim alacam.
-bakarız.
-bakarız diyecek bir şey yok bir ayakkabı işte.
-tamam al hadi napalım. İnecem şimdi kapatmam lazım.
-tamam o zaman gidiyorum sipariş ediyorum.

Tabi ben özet geçtim. Arada ayakkabı modelini ne zaman geleceğini falan da söyledim. Gidip sipariş ettim. Parasal olarak bir sıkıntım yok haberi olsun diye alışverişlerimi ona haber verip yapıyorum. Daha sonraki günler hiç konuşamadığımız için bu ayakkabı konusu da açılmadı hiç. Dün gece birdenbire alıp almadığımı sordu. Ben de aldım ama daha gelmedi dedim. Birden sinirlendi. Sözde ben ona söylememişim sadece bakacam demişim. Konuyu verdiğim değere getirdi. İnsan bir fotoğrafını atar ben bir şey alsam senin fikrini almadan almıyorum dedi. Ayakkabı da bilirsiniz siyah klasik model superga. Daha önce farklı rengini kullanmıştım o da görmüştü zaten. Sonra tartışma uzayınca bana ayakkabı almak için iki gün fazladan çalıştığını söyledi. Böyle yaparak hevesimi kırdın dedi. Sürekli bunu yapıyor. Normal bir durumda olsa almak istemez belki ama saatlerce çalıştım yoruldum belim kırıldı senin için dedi. Dışardan dinleyen biri benim param olmadığını, bir ayakkabı için bile ona ihtiyacım olduğunu düşünür. Gülsem mi ağlasam mı şaşırdım. Bana komik geliyor açıkçası. Bazen istediği şeyin bu olduğunu düşünüyorum. Maddi manevi her konuda ona bağlı olmamı istiyor.
Sonuna kadar okuyan herkese sabrı için teşekkür ederim. İnanın yazacak daha çok şey var. Bu kadar özetleyebildim.

Ayakkabı mevzusuna kadar seni haklı buldum. Sonrasını da okumadım. Pardon da seni o mu okutuyor? Baban sandım aranızda geçen konuşmayı. Hakketten ondan ayakkabı almasını mı bekliyorsun da bu kadar komikleştirmişsin konuşmayı. Bu hale getiren sensin bence. Adam kendini sana karşı sorumlu hissediyor baksana.
 
Babamla aramızda sorunlar var hep. Sevgi bağımız kuvvetli değil. Bu sorunları bildiği için bu kadar hakimiyet kurmak istediğini düşünüyorum bazen. Emin olun bana biri bir zarar verse karşısında duracak bir babam yok. Bunu çok iyi bildiği için böyle. Ben mi ailen mi dese direk onu seçeceğim kafasında. Benim sorunum babamla. Kardeşlerim ve annem için yapamayacak şeyim yok. Hata mı ediyorum acaba aile sorunlarımı anlatırken?
 
Babamla aramızda sorunlar var hep. Sevgi bağımız kuvvetli değil. Bu sorunları bildiği için bu kadar hakimiyet kurmak istediğini düşünüyorum bazen. Emin olun bana biri bir zarar verse karşısında duracak bir babam yok. Bunu çok iyi bildiği için böyle. Ben mi ailen mi dese direk onu seçeceğim kafasında. Benim sorunum babamla. Kardeşlerim ve annem için yapamayacak şeyim yok. Hata mı ediyorum acaba aile sorunlarımı anlatırken?
Kesinlikle hata ediyorsun.
 
Zaten ayakkabıya ihtiyacım olduğunu söylesem o dakikadan itibaren almaya kafasına koyar. Huyunu biliyorum. Yanında birşey beğenmeye korkuyorum. Sürekli bu nasıl beğendin mi tarzında şeyler soruyor. Sırf almasın diye neleri kötüledim bilemezsiniz. Laftan anlamıyor çünkü. Alma istemiyorum demem onun için önemli değil. Bir ara bir bereye baktım 90 liraydı. Gülerek "yok artık çok pahalı bir bere için" dedim. Diğer gün alıp getirdi. Beğenmiştin dedi. Beğendim lafı ağzımdan çıkmadı halbuki. Kabul etmedim tabiki geri verdik.
 
Kendinizle ne derdiniz var da böyle biriyle hayatınızı zorlaştırıyorsunuz?
En güzel çağlarınız, üniversiteyi zehir ettirmeyin kendinize.
Ayrıca o ne ya her aldığınızı ona söylemek?
Çok ama çok saçma inanın. Takıya, kıyafete, saça başa şuna buna mudahele edip durmuş...
Sanırım kendinizi gram sevmiyorsunuz.
 
Emin olun bana biri bir zarar verse karşısında duracak bir babam yok
Bu duygu çok zor anlamaya çalışıyorum. Kolay değil.
Siz 20 yaşında gencecik eğitimli ve geleceği çok güzel olabilecek bir hanımsiniz.sizi koruyacak bir babanın varligini hissetmiyorsaniz...kendiniz varsınız. Kimseye ihtiyaciniz yok sizi koruyacak.o kadar guclu olmalisiniz ki ozellikle baba destegi gormuyorsaniz.
Kendinize değer verin lütfen.
Siz bir baba aramiyorsunuz ki sizi sevecek mutlu edecek guvenecek destekleyecek biri olmalı Erkek arkadasiniz.
Zaten 20 yaşında bir arkadaşınızın baba rolüne bürünmeye çalışması egreti bir duruş. Sizi güçsüz kılıyor.
 
Ufff bu ne ya sanki calismayip koca eline bakan ev hanimi. Al ayakkabini gec neyin hesabini veriyosun sanki yatirimlik villa. Ayrica kimsenin parasina da tenezzul etme ki minnetini cekme
Aynı şeyi düşündüm ya,
Sanki yatırım yapacaklar ya da büyük birşeyden bahsediyorlar.
Aldığı tokasına kadar karıştığı gibi bir his var içimde....
 
Aynı şeyi düşündüm ya,
Sanki yatırım yapacaklar ya da büyük birşeyden bahsediyorlar.
Aldığı tokasına kadar karıştığı gibi bir his var içimde....

Emin olun harcadığım paranın derdinde değil. Gerçekten de bir şey almadan fotoğrafını atar bu nasıl beğendin mi der. Benim de öyle olmamı istiyor. Olmayınca da benim seni beğenmem senin için önemli değil demek ki diyor. Saatlerce konuştuğumuz zamanlar olsa ben de fotoğraf atar fikrini sorarım ama günde on dk konuşabiliyoruz. Ayakkabı konuşarak haracamak istemedim bunu anlamıyor. Aklıma bile gelmedi.
 
Sevgi tamam ama bu kadar hayatına karışması normal mi sence üstelik öfke kontrolü yokmuş ayrıca sana ilgi gösteren birine sen yüz vermesen dahi seni suçlamış bu böyle başladıysa böyle gider bu adam değişmez ve iki gün sonra sen artık yeter dersin gitmek istersin ama bırakmaz da bence başını yakma gelecek belli çünkü.
 
Aynı şeyi düşündüm ya,
Sanki yatırım yapacaklar ya da büyük birşeyden bahsediyorlar.
Aldığı tokasına kadar karıştığı gibi bir his var içimde....
Sevgililik adi altinda gencligini esaret altinda geciriyor ileride bugunlerini hatirlayip ne kadar sacmalamisim diye pisman olacak. Ozgurce yasa sevgini niye tahakkum altina giriyosun en guzel yillarini heba ediyosun
 
sonuna kadar okudum. ben de böyle birinden ayrıldım. ve her şey çok ilerlemişti. ailemle tanışmıştı, ben ailesiyle tanışmıştım. tam senin yaşındaydım, tam sizinki kadardı birlikteliğimiz. heeer şeyime karışıyordu. seninki gibi. ilk başlarda tatlı kıskançlıklar gibi gelse de suyu çıktı zamanla ve dayanılmaz hâle geldi. ondan ayrıldım. sonra tanıştığım adamla şu an evliyim.
senin kısmetin nasıl olur bilinmez ama bu adamlar çok takıntılı oluyor. evet, onların istediği gibi kızlar var ama maalesef şehirde değil. inan, şu an uğraştığın şey yaşamak değil. evlilikte bile artık bazı şeyleri birbirinize sormuyorsunuz.

yani kendini yıpratıyorsun bence.
 
1,5 yılı özet geçemem emin olun. Sevgisini görmemek için kör olmak lazım. Yapılan tüm yorumları ben de kendime söylüyorum sürekli ama olmuyor.
Sen bir sene onceki bensin su an, bir sene sonra keske daha once dusunseydim bunlari, ne kadar safmisim diceksin. Aynen senin gibiydim, o beni seviyo, onun gibi kimse beni sevmez, hep beni dusunuyo falan,... Zamanla anladimki benim hic biseyime saygisi yok
 
sonuna kadar okudum. ben de böyle birinden ayrıldım. ve her şey çok ilerlemişti. ailemle tanışmıştı, ben ailesiyle tanışmıştım. tam senin yaşındaydım, tam sizinki kadardı birlikteliğimiz. heeer şeyime karışıyordu. seninki gibi. ilk başlarda tatlı kıskançlıklar gibi gelse de suyu çıktı zamanla ve dayanılmaz hâle geldi. ondan ayrıldım. sonra tanıştığım adamla şu an evliyim.
senin kısmetin nasıl olur bilinmez ama bu adamlar çok takıntılı oluyor. evet, onların istediği gibi kızlar var ama maalesef şehirde değil. inan, şu an uğraştığın şey yaşamak değil. evlilikte bile artık bazı şeyleri birbirinize sormuyorsunuz.

yani kendini yıpratıyorsun bence.
Simdiki esinle mutlumusun? Iyki ayrilmisim diyomusun?
 
Simdiki esinle mutlumusun? Iyki ayrilmisim diyomusun?
o kadar çok sevdik ki kaçarak evlendik, öyle söyleyeyim. tabii ki iyi ki ayrılmışım.
şu an evlendiğimi biliyor mu bilmiyorum ama haberini aldım geçenlerde. hâlâ beni bekliyormuş :KK57: ve gülüp geçtim.

ya bu deveyi güdeceksin, ya bu diyardan gideceksin canım
 
o kadar çok sevdik ki kaçarak evlendik, öyle söyleyeyim. tabii ki iyi ki ayrılmışım.
şu an evlendiğimi biliyor mu bilmiyorum ama haberini aldım geçenlerde. hâlâ beni bekliyormuş :KK57: ve gülüp geçtim.

ya bu deveyi güdeceksin, ya bu diyardan gideceksin canım
Bende yeni ayrildim boyle birinden de merak ettim, tesekur ederim cevabin icin, Allah mesut etsin :)
 
X