Mutlu olabilen arkadaşlar sorum sizlere? Nasıl yapıyorsunuz bunu?

Kocamı seviyorum çocuklarımı seviyorum ve onlarla geçirdiğim her an mutluluk kaynağım illa olağan üstü bişey olmasına gerek yok şu an 18 aylık oğlumu emziriyorum ve bu bana mutluluk veriyor anne olabilmenin ve emzirebilmenin mutluluğu kızlarım şapşal şapşal evcilik tv de video izliyo ve onları izlemek hoşuma gidiyo mutlu olmak isteyen herşeyle mutlu olur sebep aramasına gerek yok kanımca mesela dün 30 kavanoz konserve yaptım ve onları kışa hazırlamak müthiş keyifliydi bence önce kendini ve sonra çevrendekileri sevmelisin ve bu durum için profesyonel bi yardım almanı tavsiye edebilirim
 
%100 mutluluk diye bir şey yok
Kendimden kötü durumda olanlara bakıp şükrediyorum
Şu an vestibüler rehabilitasyon görüyorum, düz yürümeye başladığım için şükrediyorum
Sabah uyandığımda eşimin nefes alışını dinliyorum şükrediyorum
Dünyada ölüm var bunu hiç unutmayın, elinizdekiler en değerlilerinizdir her zaman
 
uzatmıyorum,zorlamıyorum,öyleydi böyleydi yormak yerine çözüm odaklı olmaya çalışıyorum.Karşıdaki de buna gönüllü olunca huzursuzluk olmuyor ama ne zaman bunların tersini yapmaya durayım evimin huzuru kalmıyor.
 
Ne kadar guzel uslubunuz yorumlariniz konu da sanki beni anlatmissiniz son zamanlardaki ruh halim ama benim gecmise karşı bir ozlemim var yasayamadiklarimdan o zamanki free ligimi özlüyorum evlilik sanirim bana göre bisey değilmiş
 
Bi Birbirinizi olduğunuz gibi kabul edin ödün vermeyin karşınızdakinden de vermesini beklemeyin bir de bunu deneyin bakalım
 
Herşeyi yaşayan ama başka yaşayacak birşey bulamayan bir kadını okudum sanki.

Önünüze çok güzel yemek geliyor mesela. Çok sevdiğiniz. Ama işiniz var ve çok hızlı yiyip bitiriyorsunuz. Yada o yemeğin tadını çıkarta çıkarta yavaş yavaş yiyorsunuz. İkinci yediğiniz yemeğin tadı daha güzel gelir. Mutluluk haz verir.

Hayatı da bu kadar hızlı tüketmeden yaşamak lazım.
 
Hep mi böyleydiniz yoksa evlendikten sonra olan bir durum mu bilmiyorum ama her insan hayatının bir döneminde hissetmiştir bence aynı hisleri, eğer eşinizi seviyorsanız, ben bu adamla yaşlanmak istiyorum diyorsanız bir süre bu zamana kadar davrandığınızın aksi şekilde davranın bakalım, biraz taviz verin, eşinizin mutlu olacağı şeyler yapın ne bileyim siz daha iyi bilebilirsiniz neler olduğunu. Eşinizin mutlu olması sizi de mutlu hissettirebilir, eşim mutluysa beni de mutlu etmeye çalışır mesela ben de mutlu olurum zaten

Sonuçta birşeyler değişmiyorsa evliliğinizde biraz uzman yardımı alabilirsiniz, ben almadım nasıl olduğunu bilmiyorum ama yardımı olur sanırım.

Biz de evde inatçı keçiler gb toslaşıp durduğumuz zamanların birinde artık ruhen çöktüğümü hissedip evlilikle ilgili makaleler okumuştum, eğer sürekli izlediğiniz yol işe yaramıyorsa tam tersini yapın tavizkar davranın falan diyordu, hiç bana uygun olmamasına rağmen uyguladım ve garip bir şekilde işe yaradı. Tabiki sonsuza kadar aynı yöntem işlemez ama eşinizi seviyorsanız onunla devam etmek istiyorsanız biraz değişikliğin zararı olmaz diye düşünüyorum cundagg
 
Sende zor kadınsın anladığım kadarıyla bildiğim zor insanların hayatlarının da zor olduğu ve bu zor hayatın da mimarları kendileri oluyor genellikle hayatı gri ve puslu görmeye pek bir meyilliler bak ben de polyanna gibi takılmam ama ara da sırada mutlaka tozpembeler lilalar beyazlar yakalarım
 
Kendinizi çok iyi analiz etmişsiniz.

Kendim için vereceğim cevap, beni üretmek, öğrenmek ve paylaşmak mutlu ediyor. İnsanların düşündükleri ve hissettikleriyle ilgilenmeyi seviyorum. Ve öğrenmeyi, okumayı seviyorum. Beni bunlar mutlu ediyor. Ruhuma, beynime ve kalbime yatırım yapmaya çalışıyorum yani. Bunlara dair her detay, merhamet barındıran, estetik olan her varlık ve canlı, fıtratında incelik olan her insandan mutluluk duyuyorum.

Tüketime, tembelliğe, içerisinde şiddet barındıran, haz odaklı olan her şey beni itiyor ve mutsuz ediyor. Arkadaşlarımı da buna göre seçiyorum. Ve böyle bir dünya düzeni içerisinde olduğum için yüzde yüz mutlu değilim, ama ideallerim uğrunda çalışmak bile diğer unsurlardan beni daha fazla mutlu ediyor.
 

Tartışmalarda kendinizi kontrol edemiyorsunuz ya öfke terapisine gittiniz mi acaba?
 
Herşeyi olduğu gibi görmek . .
Eşini saygı ve sevgi duymak . .
Güven . .
Güven benim için önemli. .
Küçük şeylerle mutlu olmak . .
Az beklenti çok mutluluk. .
Özeti bu . .
 
Tartışmalarda kendinizi kontrol edemiyorsunuz ya öfke terapisine gittiniz mi acaba?
Öfke terapisi dediğiniz grup terapisi tarzı bir şey mi? Psikoloğa gidiyordum eskiden şimdi düzenli olmasada devam ediyorum. Öfke kontrol tekniklerinden falan bahsetti ama ben o teknikleri uygulayacak kadar bir süre bile sakin kalamadığımdan yada içten içe sakin kalmak istemediğimden beceremedim.
 

Bireysel terapiden bahsetmiştim.İkimizde fevriyiz tartışmalarımız psikolojik şiddete dönüştü saygı sorunumuz var diyorsunuz.Eşinizin ve sizin öncelik çözmeniz gereken konu sinirlerinize hakim olmak buradan öyle gözüküyor.
 
Çok şanslısınız. Mutluluk kahvaltıda sıkılan potakal suyu ve simit? Keşke benim içinde böyle olabilseydi. Bu cünleyi söyleyebilmek tüm amacım.

Öyle yogun çalışıyorum ki; işyerim var. Çalışanlarım var, işim cok sükür iyi.

Bende de o ruh hali vardı, herşeyim varken hala bir tatminsizlik ve mutsuzluk hali.

Ama mutluluk uzakta değilmiş, sevdiğin insanı bulduğunda, onunla yaptığın en basit eylem bile mutluluk getirirmiş.
 
İkimizde çok sakin tabiatlı değiliz. İnsanlar değişmez ama ne kadar törpülesek kar tabi. O da olabilirse...
 

Annemin geçen gün sarfettiği bir cümle var. Herkes ancak kendi şartlarını kabullenerek ve buna uygun yaşayarak mutlu olabilir. Konunuz aklıma bu lafı getirdi.

Ne yaşarsak yaşayalım, bu durumda yapılacak en iyi şey ne, bunu düşünmeliyiz bence. Mesela eşinizle kafaca uyuyorsunuz, burdan yola çıkın ve bundan keyif almaya bakın. Güç savaşlarına girip, birbirinizi yıpratmak yerine buna odaklanın derim ben...
 
Kendinizi biraz değiştirmelisiniz bence. Çok sivri olmaktan,inatlaşmaktan ve kafayı takmaktan vazgeçerseniz mutlu olabilirsiniz. Ben çoğu zaman çok mutluyum. Küçük şeylerden çok mutlu olurum. Eşim, çocuklarım , ailem ve arkadaşlarımla çok güzel zamanlar geçiriyorum. Çok güzel bir sosyal çevremiz var. Her hafta birşeyler yaparız. Hiçbirşey bulamazsam evde arkadaşlarımızı çağırır güler,eğleniriz. Ben balık burcuyum. Çok kırılganım ama insanların ters taraflarını görmemeye çalışırım. Ve asla inatçı değilim. Mükemmmel olmasına da gerek yok hiçbirşeyin. Olduğu kadarı bana yeter. Uğraşamıyorum zor şeylerle. Dolayısıyla hayatımı da zorlaştırmıyorum. En mutsuz olduğum zaman iki ağlarım,zırlarım sonra geçer gider. Yani diyeceğim şey herşey gibi mutlulukta sizin elinizde. Çok uzaklarda ararsanız bulamazsınız. Elinizdekinden şilayet etmek yerine onun güzel taraflarını görürseniz daha kolay ulaşırsınız mıtluluğa.. Her zaman mutlu olmanızı diliyorum.. Sevgiler..
 
İyi ki konuyu açmışsınız dilinize hayran kaldım duygularınızı anlatış şekilinize bayıldım döndüm kendime duygularını neden böyle dile getiremiyorsun kendine bile bastırıyorsun dedim uzun zamandır kaçtığım bişeyle yüzleşmiş oldum :)
Size gelince acaba mutluluk ve tatmin olmayı karıştırıyor olabilir misiniz. İyi imkanlar da yaşamak iyi bir iş güzel bir hayat bunların hepsi tatmin duygusu sebep sonuç ilişkisi olan herşey. Ama mutluluk farklı Bi sebebe koşula nedene bağlanmaz. Yaşanmış yaşanamamış herşeye kabul vermekle başlar mutluluk. Hatta ağlamak üzülmek gülmek eğlenmek bunlarda mutluluktur çünkü dünyada yaşanması gereken her duyguyu yaşayabildiğimiz için insani vasıfları kaybetmemiş olmamızın bilincinde olursak.
Tabi buda benim mutluluk tanımım bu herkese göre değişir sanırım :) öyle arandığında bulunan bişey değil emekle azimle yaptığımız hayat bizim için tatmindir.
Bi kaç sayfa önce herşeyi çabuk tüketmekten bahsetmiştiniz dünya hergün gelişiyor herşey değişiyor yenileniyor dünle bugün aynı değil yarında aynı olmayacak o yüzden herşey yenileniyor çoğalıyor duygular farklılaşıyor tüketmiş olarak bakmayın çünkü tükenmiyor.
Bardağa dolu tarafından bakın diye örnekler veremicem bende beceremiyorum kendim beceremediğimi başkasına sunmam :)) kolaysa kendin yap değil miiiiii
Birde hayatım boyunca hep sorumluluk aldığım kişiler oldu kimseye sırtımı dayanamadım demişsiniz peki eşinize neden dayanmıyorsunuz? Aslında mükemmel olmak zorunda değilsiniz eşinize dayanın hayatınızı kolaylaştırın.
Bununda acısını çekiyor olabilirsiniz en güzel yaşlara bir bakıyorsunuz hep sorumluluk var yaşayamamış gibi sonra vicdan azabı geliyor kendinize yaptığınız haksızlık gibi en azından bende öyle olmuştu. Aslında kendini paçanızdan kendiniz çekiyorsunuz.
Bazen bişeyleri beceremeyin bazen yorulun bazen yapamayın bırakın eşinize o yapmış olsun bu size eşinize çok iyi gelebilir. Mükemmel olmak yerine flörtün tadına varın mutluluk ordadır belkiiii kim bilir.
Sosyal medya aldatmasına kanmayın hepsi
-MIŞ GİBİ yaşam
 
1.Cok uzun degil ve gayet okunur, icten cumleler.. .Not dusmek zorunda kalmissin cok sekersin.
.2.Eski sevgilisine de bakabilir insan evliyken.Esine hissettirmeden yalniz.Dusundum ben de bakarim.
3.icinden geceni oldigu gibi paylasmissin bir dosta dokulur gibi...Dusundugun geldigin nokta guzel bir nokta...Evet daha mutlu olunabilir daha yumusak bir kadin olarak...Onceki konularindan biliyorum ki esin bunu hakediyor....

Bir dokulus de benden.Ben son yillardaki sevgili oldugum ve hayatimda tutamadigim sevdigim kisilere gosterdigim olgunlugu onlardan cok daha guvenli ve kaliteli olan eski esimde gosterseydim mutlu olurduk sanki..
 
Öncelikle çok teşekkür ederim yorumunuza:) neden eşime sırtımı dayayamıyorum çünkü belki de yarın hayatımda olmayacak. Eğer birine sırtımı yaslarsam o aniden çekilirse düşerim. Eşime güvenmediğimden değil dünyada kimseye yüzde yüz güvenmiyorum. Ya da şöyle söyleyeyim kimseye güvenerek yaşamak istemiyorum. Ama tükketiğimiz duyguların yenisi gelmiyorki. 32 yaşında bir kadın ne ile mutlu olur mesela? Kendini keşfetmiş vücudunu tanımıştır ne istediğini biliyordur işini oturtmuştur falan filan değil mi? Peki sonra??
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…