Müstakbel yenge ile daha şimdiden sorunlar. Kaldığım yerden devam.


Bunu duysalar belki kahrolurlar ama ne yazık ki kendi ayaklarım üzerinde duramadığım için ciddiye alınmadığımı düşünüyorum. Abim ne olursa olsun bize yardım ediyor, evde de haliyle sözü geçiyor. Ben bu eve hiçbir getirisi olmadığı gibi götürüsü olan bir evladım. Biliyorum evlat aileye yük olmaz, hele kız evlat ne olursa olsun ömrünün sonuna kadar bakmak zorundadır der hep babam. Ama kendilerine bile itiraf edemiyorlar bence. Benim iş sahibi olmam çok şey değiştirecek gibi görünüyor. Zaten ben de evlendikten sonra birkaç ay gelmemeyi düşünüyorum ki özlesinler.

Çok teşekkür ederim bu arada iyi dilekleriniz için.



Kırmızıyla işaretlediğim kısım adeta hislerime tercüman oldu. Babam bana, annem de abim çok düşkündür. Annem açıkça söyler oğlumu daha çok seviyorum diye, babam dile getirmez ikisi eşit der. Ama abim de bizi bu olaylar olana kadar hiç üzmedi. Gerçekten çok hayırlı bir evlattı şimdiye kadar. Üniversitede aldığı burslarla, yetmediği zaman çeviri yaparak geçindi babamdan bir kuruş istemedi mesela. Hiç ben onun pahalı marka merakı olduğunu falan bilmem. O yüzden onu çok sevmekte haklılar.


Bu kadar sakin olmamın birkaç sebebi var. Birincisi, konuşsam da kendimi ifade edememekten ve iyice haksız duruma düşmekten korkuyorum.
İkincisi, bu olaylar ilk olduğunda da ben laf taşıyan dedikoducu biri durumuna düşmüştüm. Ailem inanmamıştı ama ablanın ailesi falan cephe almıştı mesela. Ailem de acaba içten içe ihtimal veriyor mudur diye o kadar çok düşünmüştüm ki. Onun ailesinin annesinin falan yüzüne bakarken çok utanıyordum hakkımda kimbilir neler düşünüyorlar diye. Ama sonunda ne oldu, kendi annesi evimize ağlayarak geldi ve af diledi hepimizden. O olayda da kimin haklı olduğu ortaya çıktı. Biz anlattık o dinledi. Abim de o zaman sanki biraz dolduruşa gelmişti ve galiba benim gerçekten laf taşıdığıma inanmıştı. Belki paranoyaklıktı sadece ama sanki onun da bana ters davrandığını hissetmiştim. Ama şimdi abim de anladı. Yemin etmişti, yalan söylediğini düşünemedim dedi. Ben yine aynı şeylerin olacağına inanıyorum.
Üçüncü ve en önemli sebep de erkek arkadaşım. Dışarıdan gözlemliyor ve hepimizin aşağı yukarı tepkilerini kestiriyor. O sürekli sakinleştiriyor fevri davranmamam konusunda uyarıyor. Çünkü karşı taraf benden zaten bunu bekliyor. Hasbelkader ettiğimiz bir lafı evirip çevirip önümüze getiriyorken açık şekilde terslik yaparsam o attığım mesaj dünya tarihine geçer. Ona o fırsatı vermeyeceğim. Söze gittiğimizde hoşbuldum bile dememeyi, tokalaşmamayı düşünüyordum. Ama şimdi kararım değişti. Süslenip püslenip yalandan yüzüne güleceğim. Samimi olmadığımı bilecek ama hiçbir şey iddia edemeyecek. Onun eline somut bir koz vermem ben artık. Zamanı gelince aileme de her şeyi anlatırım. Bu konuların üstü bir kapansın, o zaman sakin sakin dinlerler beni.



Normalde ben de öyle yapardım ama bu defa sakin olmayı deniyorum. Çünkü bağırıp çağırıp olay çıkardıkça eline koz vermiş olacağım. Muhakkak bir hata daha yapacak. Bu defa ben hiçbir olayın içinde olmamış olacağım.

Bu arada annem dünden beri benimle konuşmaya muhabbet etmeye çalışıyor. Yemek yerken alakasız bir konu açıp ortamı neşelendirmeye falan çalışıyor. Sanıyorum ki sakin kafayla düşününce bana haksızlık ettiğini anladı. Açıkça söylemesini yada koskoca kadının benden özür dilemesini beklemiyorum ama benim bildiğim annemse bana haksızlık ettiğini anladı.


Evet erkek arkadaşımla bizi ekti. Erkek arkadaşım yeni bir yere atandı, hayalindeki meslekti ve çok mutlu. İş için eğitime başladı ve birkaç aylığına aynı şehirdeyiz. O da bu sevincini kutlamak için annem, abim ve benle yemeğe çıkmak istedi. Anneme ve abime ayrı ayrı sordu. Gün ve mekan kararlaştırıldı. Pazar günü gidecektik. Fakat bu olaylar, bunların barışması falan perşembe günü oldu ve cumartesi gecesi abim erkek arkadaşımı arayıp, çok önemli bir işim var ertelesek olur mu diye sordu. Biz akşam gidecektik zaten. Sabahtan buluştu abim sevgilisiyle, telefonda haberleştiler babamla. İşleri de birkaç saatte bitti. Zaten neredeyse her Allahın günü birlikteler. Bu defa akşamını bize ayırabilirdi. Bir defalığına kız arkadaşına, daha önceden söz verdim diyebilirdi. Kaldı ki kız arkadaşıyla ilişkileri normal değil yani o kadar olan şeyin üstüne hala peşinden gitmesi bana çok kişiliksizce geldi.

Abimin sessiz kalma sebebi de bilmiyor olması bu arada. Haberi yok sevgilisinin beni ve kendisini anneme kötülediğinden. Dediğim gibi, annemi sıkı sıkı tembihledi aramızda kalsın diye. Ben yanındaydım duydum, ama abimin hala haberi yok. Söylesem yine bir şekilde ikna edecek. Daha evvel denedim, yalan yere yeminlerle falan bir şekilde ikna etti. Abim her şeye rağmen yine onun peşinden gittikçe benim iyice gözümden düşüyor. O yüzden hiç bulaşmam artık. Bir ara söyleyeyim diye düşündüm ama mesajlaşıyorlardı, sinirim bozuldu vazgeçtim.

Annem, babam ve benim karşımda abimden oğlunuzdan koca da olmaz baba da olmaz dedi mesela. Bunu biz söyleyince de önce kimin söylediğini kurcaladı, sonra inkar etti. Baktık abim hala sanki bize inanmıyor gibiydi. Daha yakın zaman önce söylemediğine dair çok büyük yemin ettiğini öğrendik. O yüzden inanmış. Bir de biz kusurlarını söyleyip kötüleyince ailem sevmedi ve bizi ayırmaya çalışıyor sanıyor abim. Sonra onu da kaybetmek istemiyoruz.


Onunla daha evvel neler konuştuğumuzu bu olaylar çıkınca annemle paylaştım ben zaten. İçlerinde hoş karşılamadığı, bana kızdığı, her şeyden anlam çıkarıyor neden bunu söyledin dediği şeyler de olmuştu daha evvel. Yani ne tepki verirse versin bir şey varsa annemden saklamam.

Babamın duymasını istememe sebebim de kendi ilişkim. Babam benim evlenmeme çok sıcak bakmıyor, hala bu konuyu yanında rahatça konuşamıyorum mesela. Telefonda uzun süre konuştuğumu görürse kızıyor, dışarı çıksam da eve geç gelsem kızıyor. Erkek arkadaşım konusunda yeterince rahat değiliz yani hala. Kıskanıyor beni bariz şekilde. Şimdi bu konuşulanlar ortaya dökülse, kayınpederinin takacağı altınların muhabbetini yapmışlar aralarında dese babamın vereceği tepkiyi düşünmek dahi istemiyorum. Bana inanmasından geçtim ben seni henüz vermedim bile sen ne cüretle kayınpederim diye bahsedersin diyecek. O açıdan tepkisinden korkuyorum. Konular farklı olsa fark etmezdi benim için. O da belki bir an kızardı ama annemin şimdi yaptığı gibi hatasını anlardı.
 

Çok karışıkk işler walla, onun ondan haberi war..
Onunda ondan haberi yok..
Hep bi dümen..
Allah yardım etsin size..
Sen kendi hayatına bak güzelim valla bak..
Hatta onunla görüştüğün zaman, o yokmuş gibi dawran..
Gerekirse onu kıskandır her hangi bir şeyde, kıskançlıkta war onda çünkü kusursun iyice..
 

Kıskançlık olduğuna eminim zaten artık ve annem babam da farkında bunun. En basitinden anlattıklarının gerçek olduğunu düşünelim. Ben ona bir abla olarak bana şu kadarlık altın takılacak diye bahsetmiş olayım. (Bu konuda aklınıza şüphe düşürmek istemem, bahsettiği rakamı ben gerçekten ilk defa duydum.) Olabilir yani samimiyetine güvendim de anlattım belki. Benim annem diyemedi ki sanane kızım ona takılacak altınlardan, bahsetse bile bu seni haklı çıkarmaz. Ben onu ayrıca uyarırım ayıp etmiş ama senin yaptığına gerekçe olamaz. Böyle dese bir daha böyle bir şeye cesaret edemezdi.

Ya anlatamam o kadar çok şey var ki. Her lafın altından başka bir anlam çıkarıyor. Kuzenim evlendi benim yakın zaman önce. Onun karısına ne yapıldığı, ne kadar masraf edildiği, düğününde ne takıldığını sordu durdu. Annem de bilmiyorum demiş ki cidden bilmiyor çünkü düğün sırasında hep mutfaktaydı zavallım. Bundan çıkardığı anlam; onlar kaydadeğer bir masraf yapmadı, biz de sana yapmayacağız hazırla kendini. Benim annem bilmiyorum derken bunu demek istemiş.

Bu benim altın da altın diye başımı yeyince ben de dedim ki abla eğer işe girersem maaşımın yarısını babama vermeyi düşünüyorum. O da sizin için gerekli yatırımı yapar, daha fazla altın takar sana. Benim bu söylediğimi de daha elinde olmayan maaşıyla bana bir şeyler almanızdan korkuyor da benim başıma kakıyor olarak anlattı anneme.

Düşünün yani bu kadar çok ayrıntılara inen ve kafasında sürekli kurgulayan bir insan.
 

Kafayı sıyırmışş resmen o paranoyakın teki..
Memleketi neresi bu kızın ya merak ettim..
 
Vaaaaaaayyyyyy pazar günü yüzük ha bilirim ben böyle tipleri....akıl vermek gibi algılamazsan naçizane bi fikrim var...

Eğer ben senin yerinde olsaydım midem kaldırmasada,sanki ikisinin evlenmesini çok istiyormuşum gibi mutluluk oyunu uyanardımki annemin babamın ve abimin gözündendüşmemek icin....

O yenge müsvettesiyle de (ki kendisine daha güzel bi isim buldum fitne fücur) sanki onu ablam gibi görüyormuşçasına rol yapardım ailemin yanında ama yalnızken burnunda getirirdim hiç takmıyomuş gibi davarnırdım.

Sonra senin durumuna duşerdi.fındık bana bunu dedi ama sizin yanınızda böle davarniyor diye butün aileyi alsın bakalım karşısına bakalım inanacaklarmı ozaman ona.
 

Onu bizim gelinde yapmayı düşündüm ama midem kaldırmadı. Herkesin harcı değil. Yapana da ne mutlu.
 
Onu bizim gelinde yapmayı düşündüm ama midem kaldırmadı. Herkesin harcı değil. Yapana da ne mutlu.

Yani evet biraz mide meselesi bu durumda ben midesiz oluyorum sanırım ama söz konusu ailemse yapmak zorunda hissederdim kendimi aklamak için...ne demek aileme karşı beni yalancı konumuna getirmek yalanlar söyleyip iftiralar a tmak ne demek...kimsin sen?dün bir bugün iki kendine gel yenge hanım...
 

Onu bizim gelinde yapmayı düşündüm ama midem kaldırmadı. Herkesin harcı değil. Yapana da ne mutlu.


Çok mantıklı ve ben de öyle yapmayı düşünüyorum. Selam bile vermemeyi düşünüyordum. Hatta doğum günümde bana hediye almadıkları için ailemden gerizekalılar diye bahsettiğimi söylemişti, bu sebeple aldığı hediyeyi odasına koymayı düşünüyordum. Bence bu çok büyük bir hakaret anlayan için. Çünkü gerçekten hediyesini bile görmek istemiyorum. Ama dün düşündüm, o herkese yayılacak. Ben ona ablalık ettim o bana terbiyesizlik etti diye anlatılacak. Şimdi süslenip püslenip gitmeyi ve çok güzel vakit geçirmeyi düşünüyorum orada. Sonuçta bir tek o yok, benim akrabalarım da olacak. Onlarla sohbet eder otururum. Umrumda da olmaz.
 

Yapsaydım iyi olacaktı gerçekten. Zaten sevmediğim insanlardan uzaklaşan bi yapım var. Uzak kalıp kendimi savunmadığım için de haksız olan hep ben oldum. Böyle oyunları sevmem ama adamına göre oynamak lazım diye düşünüyorum. Sonuçta herkes kendi silahıyla vurulur.
 

İste buuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuu

Ne diye üzcekmişsin sen tatlı canını bakayım...senin sinirlerin ondan kıymetlimiki bide kendini harab ediyosun....

Sonuç olarak o kızı ailede herkes kabullendi sen muhalif olursan oda senin üstünden prim kazanmaya calışır....ama ona bu şansı vermemek lazım.insan bi zaman sonra özüne döner her zaman rol yapamaz.kendini illaki bi sekilde belli edecek.....

Veeeeeeee ozamanda sen çıkaraksın kartlarını...tek bir cümle "ben demiştim ama size özelliklede anne sana" .....

Bugünlerde sinirlerim gergin müsadenle hincımi yengenden çıkarıyorum
 

Sizde de affedebilme yeteneği var demekki oda bende yok açıkçası bir hasızlığa uğradıysam kolay kolay affedemiyorum.sonuçta yenge dediğinde aileye sonradan geliyor....canım ciğerim değilki affedeyim.....

Ama ne yengeler var...abla gibi anne gibi kardeş gibi...onlarada can kurban...yerim onlari yaaa
 

Evet biraz belli aslında. Ama artık hiç müdahale etmiyorum. İlişkilerinin en başından tanışan bütün kuzenlerim bu kız normal değil dedi. Erkek kuzenimden kıskanıp ya ben ya o demişti mesela bi kere abime. Ama ben nasıl savunurdum ona öyle demeyin psikolojisi iyi değil diye. Şimdi eşşekler gibi pişmanım. Yaranabildim sanki korudukça.
 

Bizde bol miktarda mevcut onlardan. Benim dayımın karısı mesela. 4 tane görümcesi var üstelik ama hiç kimse arkalarından kötü konuştuğunu duymamıştır eminim. Öyle olunca da annemler ona çok değer veriyor haliyle. Ablalarım diyor görümcem demez asla.

Kuzenimin eşi ve diğer kuzenimin sözlüsü de öyle. Ben de onları yerim yaa..
 

Boşver canım sen iyi niyetinin kurbanı olmuşsun.zamanında ederindn fazla değer vermissin ondan yanılmışsin.bende çok isterdim bir ablam olsaydıda dert ortağı olsaydık diye ama olmadı napalım bir erkek kardeşim var işte.bari o kız olaydı diyorum zaman zaman kız evlatlar çok yalnız kalıyorlar yaa....neyse erkek kardeşimide severim iyiki var

O kız illaki bi açık vericek heleki senin tetikte olmadiğını anlayınca
 

Bence de kesin verecek. Çünkü hep söylerdi bir erkek evlenene kadar ailesinin yanındadır, evlendikten sonra istersen parmağında oynatırsın çünkü işin içine artık cinsellik giriyor. Ama bunu kendi için değil de bir başkasının ilişkisinden bahsederken söylerdi. Kimbilir, belki de kendi fikri de odur.
 

Yaa dimi nasıl sevilir o yengeler bazı huylar insanın hamurunda olacak yaa sonradan katılınca bi lezzet vermiyo hwtta mide bulandirıcı oluyorlar....

Hımm böyle bir konuya parmak bastıysa muhtemelen öyle düşündüğü icindir...abini şu anda da parmağında oynatıyormuş gibi görünüyor zaten ama bu saltanat nereye kadar surecek.....bazı erkekler açısından da cinsellik herşey demek değil ayrıca.erkekler bir kadına sırf cinsellik için katlanmazlar.
 

o isler oyle olmuyor :). Akilsiz olan kadin istersen madonna olsun fayda yok.
 

o isler oyle olmuyor :). Akilsiz olan kadin istersen madonna olsun fayda yok.

Çok güldüm şu yoruma. :)
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…