Annem ve kardeşimle ilgili bayağı ağır bir durum var şu an. Annem aslında iyi biri ama çok kontrolcü. Kız kardeşim de tam bir ergen. 20 yaşında, üniversiteyi kazanamadı, çalışmıyor, para kazanmıyor, ama sürekli para harcamak istiyor. Evde yediği önünde yemediği arkasında, ama hiçbir şeye minnet duymuyor. Her şey sanki ona yapılmak zorundaymış gibi davranıyor. Tarzı falan da bayağı farklı — gotik bir havası var, biraz sivri dilli, sosyal anksiyetesi ve bilimum psikolojik sıkıntıları olan ve iletişim yeteneği olmayan birisi.
Annem de bu yüzden sürekli gergin. Dışarı çıktığında ne yapıyor, ne içiyor, nereye gidiyor diye kafayı yiyor. Uyuşturucuya bulaşır mı takıldığı tipler sıkıntı mı. (Ve ben kardeşimin böyle şeylere yatkınlığı olduğunu düşünüyorum, uyuşturuculu bir ortama girse net ve net dener) Ve her seferinde olay bana patlıyor: “Kardeşinle konuş”, “Kardeşin açmıyor telefonu, sen bir ara”, “Morali bozukmuş, sen bir ilgilen.” Sürekli böyle. Evdeyse bile “Bir konuşsana, niye ağlıyor bu çocuk?” diye bana dönüyor. Annem kendisi çözemeyince hep bana yıkıyor. Ama ben uzaktayım, başka ülkede yaşıyorum. Aramızda da 7 yaş var zaten. Bir noktadan sonra kendi hayatımı yaşayamıyor gibi hissediyorum.
Bir de annem, küçüklüğümden beri, babamla yaşadığı her problemi de bana anlatıyor. Sanki ben onun çocuğu değil de arkadaşıyım. İlk başta dert dinlemek sorun gibi gelmiyordu ama artık resmen “anne” gibi davranmak zorundaymışım gibi geliyor. Anneme bir şey söyleyince de “Senin dışında kimsem yok, zaten herkes beni yalnız bırakıyor” falan diyor. Bu cümleleri o kadar çok duydum ki artık duygusal olarak tıkanmış durumdayım. Yani herkesin yükünü ben mi taşıyacağım?
Babam da aynı şekilde. Annemle kavga ettiklerinde, hemen beni arayıp dert anlatıyor ve anneme küfürler ediyor. Resmen herkes dert anlatmak için sıraya girmiş gibi hissediyorum.
Türkiye’ye yılda 1-2 kere gidiyorum, ama artık gitmek bile istemiyorum. Çünkü oraya gittiğimde de kardeşimin tek arkadaşı ben oluyorum. Ve ne zaman dışarı çıkmak istersem illa “Ben de geleyim” diyor. Ama ben arkadaşlarımla vakit geçirmek istiyorum. Onları özlüyorum, denize gitmek istiyorum, sahilde oturmak istiyorum… Ama kardeşimle ilgilenmem bekleniyor hep.
Yani artık her şey görev gibi geliyor. Kardeşimle ilgilen, annemle konuş, babamın dertlerini dinle… Parasını ben veriyim aile terapisi alalım dedim yok. Kardeşim zaten terapiyi reddediyor
Bilmiyorum, sadece paylaşmak istedim. Belki de haklıyım bu hislerde ama çok yalnız hissediyorum bu yükle.
Annem de bu yüzden sürekli gergin. Dışarı çıktığında ne yapıyor, ne içiyor, nereye gidiyor diye kafayı yiyor. Uyuşturucuya bulaşır mı takıldığı tipler sıkıntı mı. (Ve ben kardeşimin böyle şeylere yatkınlığı olduğunu düşünüyorum, uyuşturuculu bir ortama girse net ve net dener) Ve her seferinde olay bana patlıyor: “Kardeşinle konuş”, “Kardeşin açmıyor telefonu, sen bir ara”, “Morali bozukmuş, sen bir ilgilen.” Sürekli böyle. Evdeyse bile “Bir konuşsana, niye ağlıyor bu çocuk?” diye bana dönüyor. Annem kendisi çözemeyince hep bana yıkıyor. Ama ben uzaktayım, başka ülkede yaşıyorum. Aramızda da 7 yaş var zaten. Bir noktadan sonra kendi hayatımı yaşayamıyor gibi hissediyorum.
Bir de annem, küçüklüğümden beri, babamla yaşadığı her problemi de bana anlatıyor. Sanki ben onun çocuğu değil de arkadaşıyım. İlk başta dert dinlemek sorun gibi gelmiyordu ama artık resmen “anne” gibi davranmak zorundaymışım gibi geliyor. Anneme bir şey söyleyince de “Senin dışında kimsem yok, zaten herkes beni yalnız bırakıyor” falan diyor. Bu cümleleri o kadar çok duydum ki artık duygusal olarak tıkanmış durumdayım. Yani herkesin yükünü ben mi taşıyacağım?
Babam da aynı şekilde. Annemle kavga ettiklerinde, hemen beni arayıp dert anlatıyor ve anneme küfürler ediyor. Resmen herkes dert anlatmak için sıraya girmiş gibi hissediyorum.
Türkiye’ye yılda 1-2 kere gidiyorum, ama artık gitmek bile istemiyorum. Çünkü oraya gittiğimde de kardeşimin tek arkadaşı ben oluyorum. Ve ne zaman dışarı çıkmak istersem illa “Ben de geleyim” diyor. Ama ben arkadaşlarımla vakit geçirmek istiyorum. Onları özlüyorum, denize gitmek istiyorum, sahilde oturmak istiyorum… Ama kardeşimle ilgilenmem bekleniyor hep.
Yani artık her şey görev gibi geliyor. Kardeşimle ilgilen, annemle konuş, babamın dertlerini dinle… Parasını ben veriyim aile terapisi alalım dedim yok. Kardeşim zaten terapiyi reddediyor
Bilmiyorum, sadece paylaşmak istedim. Belki de haklıyım bu hislerde ama çok yalnız hissediyorum bu yükle.