1. Sınıf inanılmaz zor. Tam bir işkence. Öğretmenin kapasitesinin üstünde ödev verdiğini düşünüyorsan hiç zorlama çocuğu. Öğrendiyse bitmiştir. Bütün 1. Sınıf evleri böyle emin ol senle alakalı bişey değil.Mia- ve diğer kızlar...
biraz moralim bozuk. söyleyeceğiniz her türlü olumlu-olumsuz eleştiriye açık olduğumu belirtip, bildiğiniz kadarıyla yardım talep ediyorum sizden.
Ben nasıl bir anneyim bilmiyorum. İnsanın kendine "şöyle iyiyim, böyle iyiyim" demesi itici geliyor bana, ama şöyle açıklamak isterim ki ben, elimden geldiğince, iyiyi doğruyu öğretmeye çalışan bir anneyim. herkes gibi diyebiliriz.
herkesten farklı olarak, biraz sinirli ya da sabırsız bir yapım var. Doğruyu öğretirken 3.-4. kez tekrarlıyorsam aynı şeyi, sinirlenebiliyorum. Bunu tasvip etmiyorum kendimde de, sürekli törpülemeye çalışıyorum.
Kızım 7 yaşına gelmek üzere, bu yıl ilkokula başladık, bilenler vardır. Ödev yaptırma konusunda biraz zorlandık eşimle. kızım "annem yaptırsın." diyor, ama benle yapmıyor. "hadi kızım, yap kızım, az kaldı, bitmiyor" vs. dil dökerdim. biraz sonra benden sıkılıp, "babam yaptırsın"a başlardı. bir süre sonra ikisi arasında "hadi kızım, yap kızım, şöyle böyle" bir sinir harbi de onlar arasında...
Bir süredir baba ile yapıyorlar ödevleri. eşim gündüzden evde olduğu için saat başı yaptırıyor gün içine yayıyor. Eşim çalıştığı günlerde, akşam arada ben yaptırmak istediğimde beni zorluyor. benim ona okuyup, bakmadan yazması gereken yerler oluyor ve yapmıyor. çabalıyorum sabırla, "hadi kızım, vakit geçtikçe senin de canın daha çok sıkılıyor, benim de diğer işlerim aksıyor." diye dil döküyorum. yok, yine yapmıyor, yine yapmıyor. en sonunda ben sinirlenip, kitabı kaldırıyorum, "yapmayabilirsin, yarın öğretmenine, annem yaptırmak istedi ama ben yapmadım" diye açıklarsın diyorum, bu sefer o sinirlenip ağlıyor, yapıcam diye tepiniyor.
bu sırada babamız "bir kere de ağlatmadan yaptırın şu ödevi" diyerek bana söyleniyor.
ben bunu kaldıramıyorum. Eğer ki ben, hiç sabır göstermeden bu şekilde oluyorsa "eyvallah", ama çabamı görmezden gelip, çocuğun yanında bana bunları söyleyip, beni çocuğun gözünde değersizleştirmiş olmuyor mu?
Sonra ben çocuğa bileniyorum, "senin yaptıkların yüzünden ben azar işittim" diye. ve dün de "kendim de bir çocukmuşum gibi" çocuğumla konuşmadım.
"Artık sadece yemeğinizi ve temizliğinizi yapan birine dönüşeceğim" dedim
Doğru yapmadığımı biliyorum, ama bu durumla başa çıkamıyorum. ne yapmam lazım. bazen insanın bir şeyleri dışarıdan duyması gerekir.
evet harfler bitti, okuma yazmada sıkıntı yok, tek derdimiz babası bana kızsın gibi istiyor sanki şu ara. anlayamıyorum.
Sizinki kaç yaşında kaça gidiyor. Benim oğlum 13 yaşında 8 e gidiyor. Zaten her yaşında çok zor bir çocuktu bu sene daha çok zorlaştı. Büyüdükçe zorlaşıyor bence de.çevre ve içinde bulunduğumuz zaman da çok zor.o yaş değişik biraz, evet hayatı değişti, çevresi değişti, okul, arkadaşları, hiç anlayamadığı davranışlar, konuşma şekilleri, bir çok şey girdi hayatına, onların bu dönemde değişim gösterebilmeleri normal, ama sizden gördüğü tepki, geri dönüş ve davranışlarda değişiklik olmaması lazım, zor evet, okul hayatı çocuğun kimyasını oynatıyor yerinden...
bu cidden bir şey değil, siz bir de benim ergen kızımla yaşadıklarımızı görseniz ....
geçen eşime dedim ki '' en zoru doğurmak, emzirmek, uykusuz kalmak, veya gaz sancıları değilmiş, en zoru ergen anne babası olmakmış '' ......
resmen zorlanıyoruz, süreç çok çok değişti, karşında dikilen ve sana her an muhalefet olabilen, birey olma çabasında, kendini tanımaya yeni başlamış minik bir insan var.....çevremde bir çok aile destek alıyor, halledemezsem ben de düşünüyorum, cidden allah her birimize sabırlar ve sağlıklı yaşamlar versin, çocuk büyütmek dünyanın en zor işiymiş meğer.....
Sizinki kaç yaşında kaça gidiyor. Benim oğlum 13 yaşında 8 e gidiyor. Zaten her yaşında çok zor bir çocuktu bu sene daha çok zorlaştı. Büyüdükçe zorlaşıyor bence de.çevre ve içinde bulunduğumuz zaman da çok zor.
Sana verilen fikirlereden faydalanmak için takşpteyim.Mia- ve diğer kızlar...
biraz moralim bozuk. söyleyeceğiniz her türlü olumlu-olumsuz eleştiriye açık olduğumu belirtip, bildiğiniz kadarıyla yardım talep ediyorum sizden.
Ben nasıl bir anneyim bilmiyorum. İnsanın kendine "şöyle iyiyim, böyle iyiyim" demesi itici geliyor bana, ama şöyle açıklamak isterim ki ben, elimden geldiğince, iyiyi doğruyu öğretmeye çalışan bir anneyim. herkes gibi diyebiliriz.
herkesten farklı olarak, biraz sinirli ya da sabırsız bir yapım var. Doğruyu öğretirken 3.-4. kez tekrarlıyorsam aynı şeyi, sinirlenebiliyorum. Bunu tasvip etmiyorum kendimde de, sürekli törpülemeye çalışıyorum.
Kızım 7 yaşına gelmek üzere, bu yıl ilkokula başladık, bilenler vardır. Ödev yaptırma konusunda biraz zorlandık eşimle. kızım "annem yaptırsın." diyor, ama benle yapmıyor. "hadi kızım, yap kızım, az kaldı, bitmiyor" vs. dil dökerdim. biraz sonra benden sıkılıp, "babam yaptırsın"a başlardı. bir süre sonra ikisi arasında "hadi kızım, yap kızım, şöyle böyle" bir sinir harbi de onlar arasında...
Bir süredir baba ile yapıyorlar ödevleri. eşim gündüzden evde olduğu için saat başı yaptırıyor gün içine yayıyor. Eşim çalıştığı günlerde, akşam arada ben yaptırmak istediğimde beni zorluyor. benim ona okuyup, bakmadan yazması gereken yerler oluyor ve yapmıyor. çabalıyorum sabırla, "hadi kızım, vakit geçtikçe senin de canın daha çok sıkılıyor, benim de diğer işlerim aksıyor." diye dil döküyorum. yok, yine yapmıyor, yine yapmıyor. en sonunda ben sinirlenip, kitabı kaldırıyorum, "yapmayabilirsin, yarın öğretmenine, annem yaptırmak istedi ama ben yapmadım" diye açıklarsın diyorum, bu sefer o sinirlenip ağlıyor, yapıcam diye tepiniyor.
bu sırada babamız "bir kere de ağlatmadan yaptırın şu ödevi" diyerek bana söyleniyor.
ben bunu kaldıramıyorum. Eğer ki ben, hiç sabır göstermeden bu şekilde oluyorsa "eyvallah", ama çabamı görmezden gelip, çocuğun yanında bana bunları söyleyip, beni çocuğun gözünde değersizleştirmiş olmuyor mu?
Sonra ben çocuğa bileniyorum, "senin yaptıkların yüzünden ben azar işittim" diye. ve dün de "kendim de bir çocukmuşum gibi" çocuğumla konuşmadım.
"Artık sadece yemeğinizi ve temizliğinizi yapan birine dönüşeceğim" dedim
Doğru yapmadığımı biliyorum, ama bu durumla başa çıkamıyorum. ne yapmam lazım. bazen insanın bir şeyleri dışarıdan duyması gerekir.
öğretmen fazla ödev vermiyor. çocuk beni zorluyor. derdi benle. babayla ödev yaparken sen gel diyor, ben gelince beni çileden çıkarana kadar uğraşıyor.1. Sınıf inanılmaz zor. Tam bir işkence. Öğretmenin kapasitesinin üstünde ödev verdiğini düşünüyorsan hiç zorlama çocuğu. Öğrendiyse bitmiştir. Bütün 1. Sınıf evleri böyle emin ol senle alakalı bişey değil.
benim bunlardan anladığım, anneyi değersiz bir konuma soktukları.Sana verilen fikirlereden faydalanmak için takşpteyim.
Yalnız değilsin gel sarılalım.
Bende bunlardan iki tane var.
Eşimin kendi ofisi var çocukları okula o bırakıp alıyor.
Ben eve geldiğimde onlar sofrayı hazırlamış yemeye başlamış oluyorlar.
Yemeğini bitirince yiyecekleri abur cuburları da kreşten çıkınca alıyorlar.
Ben 1,5 saat yoldan servisle geldiğim için beynimde uğultular oluyor ama evde telefon tevizyon ve tablet açık oluyor hepsi ayrı ayrı bir şey izliyor.
Bazen işte olan bir şeyi anlatmak istiyorum çocuklar sus izlediklerimizi duyamıyoruz diyorlar, onlara gününün nasıl geçtiğini sormaya çalışıyorum ne meraklısın anne diyorlar.
Eşime sadece akşam yemeğini beraber yiyoruz ekran olmadan sohbet edelim diyorum ama iki gün uyguluyor üçünücü gün aynı düzene dönüyor.
Bıktım artık söylemekten bazen ben de telefonumdan dizi izliyorum.
Şimdi oğlan anasınıfında hafata içi sadece çarşamba günleri ödev gönderiyorlar o gün brnim stresim gündüzden başlıyor.
Ödev sayılarla ilgiliyse sorun yok ama boyama , çizim, yazma vb ilgiliyse kıyamet kopuyor.
Bu arada küçük büyüğün ödevine müdahale ediyor ve bir anda ortalık karışıyor.
İşten sonra biraz vaktim olsa şööyle bi 20 dk kendime vakit ayırabilsem daha töleranslı olabilirim ama şu şartlarda olmuyor.
Eşim akşam biz uyuyuca takılıyor, çocuklar biraz geç yatsa geriliyor, bak kendi zamanından biraz alınınca geriliyorsun bana deşarj olacak zaman tanımıyorsun diyorum .
Akşamları çocukları uyutup saat 10 dan sonra arkadaşlarla haftada bir buluşmamız vardı biz covid atlattık, arkadaşların çocukları el ayak hastalığı atlattı sekteye uğradı bizim görüşmeler.
Bir de eşime perşembe akşamları benim sen çocuklarla uyuyacaksın ben kendime zaman ayıracağım demiştim. Tek cuma günü uykusuzluğu tolere edebiliyordum. O akşamı kişisel bakım, dizi film izleme ve birkaç sayfa da olsa kitap okuma olarak geçiriyordum.
2022 de ilk yapacağım perşembe akşamlarımı geri almak olsun.
Sende kendine deşarj anları yarat
Ammma uzattım düşünün bunlar aklımı da işgal ediyor.
Düşüncelerimi de sadeleştirmek de ikini hedefim olsun.
Mutlu yıllar
Ankacim hosgeldin ❤Selam herkese bu arada. Direk lafa daldım. Nasılsınız
Anne babanın ortak tutum belirlemesi çok önemli. Çocuk yokken yine birbirinizi uyarın ama çocuğun önünde bir olmak lazım. Yoksa çocuklar çok zeki kullanıyorlar bu durumu. Çocuğunuza sınır koyma kitabını öneririm ben de. Ödev konusu ile ilgili ayrı bir bölümde var içinde.benim bunlardan anladığım, anneyi değersiz bir konuma soktukları.
eşim de zaman zaman sinirleniyor, o sesini yükselttiğinde yükseltmiş olmuyor da ben yükseltince mi yükseltmiş oluyorum.
bana biri açıklama yapsın ben de OK diyip yerimi bileyim.
bu böyle olmaz.
eşim eskiden arkadaşlarıyla çıkardı, ben de yeniydim o zamanlar arkadaşım yoktu. bana o zamanlarda psikolojik şiddet uyguluyordu "arkadaşın yok, kimse seni sevmiyor" bakın bu cümleler kullanıldı. peki ben bir insan evldı değil miyim, herkesin kendi alanları yok mu?
tekrar söylüyorum, yaptığım doğru değil. çocuğa küsmek onu duygusal anlamda cezalandırmak asla tasvip ettiğim bir durum değil. ki her zaman "küsmek" yok diye aşılardım çocuğuma.
bu yanlışları bana yaptıran durumu ortadan kaldıramıyorum. İlla ki, sorun çözmek boşanmaktan mı geçiyor? ben kendimi düzeltmeye adım atarken başkaları bana ne mi diyecek, onlar hep kendilerini oldukları gibi mi kabul ettirecek? peki neden bizler olduğumuz gibi kabul edilmiyoruz?
ki ben olduğum gibi kabul edilmek de istemem, yanlışım varsa düzeltmek için çabalarım, bana yapılmasını istemediğim şeyleri yapmamaya gayret ederim.
ama karşılığı???
burada babanın bana laf söyleyeceğine, şöyle demesi gerektiğini düşünüyorum "evet kızım, topla kitaplarını, annen sana sabırla yaklaştı, ödevini defalarca yaptırmak istedi ama sen inat ettim, yapmadın. yarın öğretmene ödevini yapmadığını söyle lütfen"
gelip anneyi yermek, veya annenin babayı yermesi doğru mu?
gerçekten yanlış düşünüyorsam lütfen söyleyin.
Peki sizce ben bu durumu babaya söylemiş miyimdir, söylememiş miyimdir?Anne babanın ortak tutum belirlemesi çok önemli. Çocuk yokken yine birbirinizi uyarın ama çocuğun önünde bir olmak lazım. Yoksa çocuklar çok zeki kullanıyorlar bu durumu. Çocuğunuza sınır koyma kitabını öneririm ben de. Ödev konusu ile ilgili ayrı bir bölümde var içinde.
Söylemişsindir tabiki, o ne diyor ?Peki sizce ben bu durumu babaya söylemiş miyimdir, söylememiş miyimdir?
Burada çok karışık bir durum var birazdan yazacağımbenim bunlardan anladığım, anneyi değersiz bir konuma soktukları.
eşim de zaman zaman sinirleniyor, o sesini yükselttiğinde yükseltmiş olmuyor da ben yükseltince mi yükseltmiş oluyorum.
bana biri açıklama yapsın ben de OK diyip yerimi bileyim.
bu böyle olmaz.
eşim eskiden arkadaşlarıyla çıkardı, ben de yeniydim o zamanlar arkadaşım yoktu. bana o zamanlarda psikolojik şiddet uyguluyordu "arkadaşın yok, kimse seni sevmiyor" bakın bu cümleler kullanıldı. peki ben bir insan evldı değil miyim, herkesin kendi alanları yok mu?
tekrar söylüyorum, yaptığım doğru değil. çocuğa küsmek onu duygusal anlamda cezalandırmak asla tasvip ettiğim bir durum değil. ki her zaman "küsmek" yok diye aşılardım çocuğuma.
bu yanlışları bana yaptıran durumu ortadan kaldıramıyorum. İlla ki, sorun çözmek boşanmaktan mı geçiyor? ben kendimi düzeltmeye adım atarken başkaları bana ne mi diyecek, onlar hep kendilerini oldukları gibi mi kabul ettirecek? peki neden bizler olduğumuz gibi kabul edilmiyoruz?
ki ben olduğum gibi kabul edilmek de istemem, yanlışım varsa düzeltmek için çabalarım, bana yapılmasını istemediğim şeyleri yapmamaya gayret ederim.
ama karşılığı???
burada babanın bana laf söyleyeceğine, şöyle demesi gerektiğini düşünüyorum "evet kızım, topla kitaplarını, annen sana sabırla yaklaştı, ödevini defalarca yaptırmak istedi ama sen inat ettim, yapmadın. yarın öğretmene ödevini yapmadığını söyle lütfen"
gelip anneyi yermek, veya annenin babayı yermesi doğru mu?
gerçekten yanlış düşünüyorsam lütfen söyleyin.
benim bunlardan anladığım, anneyi değersiz bir konuma soktukları.
eşim de zaman zaman sinirleniyor, o sesini yükselttiğinde yükseltmiş olmuyor da ben yükseltince mi yükseltmiş oluyorum.
bana biri açıklama yapsın ben de OK diyip yerimi bileyim.
bu böyle olmaz.
eşim eskiden arkadaşlarıyla çıkardı, ben de yeniydim o zamanlar arkadaşım yoktu. bana o zamanlarda psikolojik şiddet uyguluyordu "arkadaşın yok, kimse seni sevmiyor" bakın bu cümleler kullanıldı. peki ben bir insan evldı değil miyim, herkesin kendi alanları yok mu?
tekrar söylüyorum, yaptığım doğru değil. çocuğa küsmek onu duygusal anlamda cezalandırmak asla tasvip ettiğim bir durum değil. ki her zaman "küsmek" yok diye aşılardım çocuğuma.
bu yanlışları bana yaptıran durumu ortadan kaldıramıyorum. İlla ki, sorun çözmek boşanmaktan mı geçiyor? ben kendimi düzeltmeye adım atarken başkaları bana ne mi diyecek, onlar hep kendilerini oldukları gibi mi kabul ettirecek? peki neden bizler olduğumuz gibi kabul edilmiyoruz?
ki ben olduğum gibi kabul edilmek de istemem, yanlışım varsa düzeltmek için çabalarım, bana yapılmasını istemediğim şeyleri yapmamaya gayret ederim.
ama karşılığı???
burada babanın bana laf söyleyeceğine, şöyle demesi gerektiğini düşünüyorum "evet kızım, topla kitaplarını, annen sana sabırla yaklaştı, ödevini defalarca yaptırmak istedi ama sen inat ettim, yapmadın. yarın öğretmene ödevini yapmadığını söyle lütfen"
gelip anneyi yermek, veya annenin babayı yermesi doğru mu?
gerçekten yanlış düşünüyorsam lütfen söyleyin.
o an tamamsa, bir başka an o konu hiç geçmemiş gibi.Söylemişsindir tabiki, o ne diyor ?
söyleyin, yanlış neyse ben düzelticem.Burada çok karışık bir durum var birazdan yazacağım
Haklısın ama bazı hatalar görüyorum.
Sinir bozucu. Bu erkeklere gıcığım ben de bu aralar. Geçen eşimle yine bir anlaşmazlık yaşadık. Sen şöyle bir insansın. Sen böyle bir insansın diye beni yaftalıyor. Ha hakaret değil mesela sen hep elalem ne deri düşünen bir insansın zaten diyor. Ya ben kendim hakkında bile net konuşamazken ne cüretle beni etiketleyebiliyor meselao an tamamsa, bir başka an o konu hiç geçmemiş gibi.
Bu aslında eşinin kendi duyguları. Kendisinin kimse tarafından sevilmediğini düşünüyor. Buna da seni kurban seçmiş bütün öfkesini senden çıkarmış. Narsist biriyle karşı karşıya gibiyiz. Hem kendisi rahatına baksın hem de karşıda çaba gösterene ayak bağı olsun. İçine sindirmesin. Çok saçma evet ama o da öyle gördü belki de. davranışlarının farkında değil. Erkekler bizim gibü duygusal düşünemiyor. Sakin bir anınızda ben diliyle konuşmayı deneyebilirsin. Sen şöyle yapıyorsun böyle yapıyorsun diye değil de. Bak sen böyle yaptığın zaman ben kendimi değersiz hissediyorum. Senin bu davranışın ben de şu etkiyi bırakıyor. Mümkünse ödevleri biriniz yaptırın. Diğeri o anda yapılması gereken acil işleri yapsın. Öğretmenle konuşun bu konuyu. Ödev konusunda çocukla konuşması işe yarayacaktır. Çocuğun senle bir derdi olduğunu çıkar aklından. Şu an tek nazının geçtiği, kendini güvende hissettiği okulda veya babasına gösteremediği tepkiyi gösterebileceği tek kişi sensin.eşim eskiden arkadaşlarıyla çıkardı, ben de yeniydim o zamanlar arkadaşım yoktu. bana o zamanlarda psikolojik şiddet uyguluyordu "arkadaşın yok, kimse seni sevmiyor" bakın bu cümleler kullanıldı. peki ben bir insan evldı değil miyim, herkesin kendi alanları yok mu?