- 29 Ekim 2015
- 1.450
- 2.746
-
- Konu Sahibi meredithgrey
- #41
Ne diyeceğimi bilemiyorum.Merhabalar, sevgiler.
Öncelikle belirteyim uzun olacak.
Kaç zamandır dalgalıyım durulamadım aslında konu açmakla açmamak arasındaydım ama bugün okuduğım babası ile yaşadığı sorunlar yüzünden intihar eden Melisa’nın haberi beni içimde yolculuğa çıkardı. Ben de onun yaşlarında ilaç içerek kendimi öldürmeye çalıştım, annem kusturdu ve babam bana dedi ki “ Keşke geberseydin”...
Babamdan hep korktuk, hep çekindik her işi gizli yaptık. Ergenliğim hakaretlerini duyarak geçti, ne kilom,ne ona layık bir evlat olmadığım ne işe yaramazlığım bitti. Annem panik atak oldu onun korkusundan. Hiç unutmam bir gün balkonun demir kapısı kilitli kaldı, onun da gelmesine az bir zaman var annem çilingir çağırdı korka korka yaptırdık. Çünkü kıyamet kopardı, hep kıyamet koparırdı. Annemin yemeklerini beğenmez, beni beğenmez, sürekli kavga, aşağılama... Bana göstermediği toleransı kuzenime gösterme, ona babası yok diye babalık yapma. Oooof of hangi birini yazayım dağınık oldu sanki. Bu arada amnem psikolog doktor o da ayrı bir tez mevzu aslında! Maddi imkan kariyer herşey vardı ama kopamadı babamdan. Ona da içten içe çok öfkeliyim aslında ama inanın bu da ayrı bir travmam. Bir gün arkadaşıma gitmiştim, eve gelmiş beni gördü üzerimde salaş bir kazak ve kot vardı benim kızım böyle giyinemez, X beyin kızı böyle giyinmiş dedirtmem dedi ve elime mi vurdu elimi mi itti hatırlamıyorum yaptığım el işi ödevimin kenarı kırıldı. Bunun gibi yüzlercesi. Mesela biz bir kere ailecek tatile çıkmadık, yüzmeye gitmedik, sinemaya gitmedik. Babamdan ne istersem istiyim bana evlen kocam yapsın dedi ve 23’ümde kocam yapar sanarak evlendim, üç sene sonra ihanet ile boşandım. Boşandıktan sonra da çilem bitmedi, ailenin yüz karası oldum. İkinci evliliğime de çomak soktu eşime kabalıklar yaptı, nikahıma gelmedi.
Gelelim bana, bugünüme etkisine: özgüvensizlik.
Kendimden nefret etme derecesinde beğenmeme. Kilo takıntısı, kilo verememe, dismorfik bozukluk, eşime karşı kompleksler. Ki kendisi mükemmel biri olduğu halde.
Hani KK’da kocalar için sık kullanılan narsist tabiri var ya babam narsist bir adam. Ve benim hayatımı mahvetti, mahvetmeye de devam ediyor.
Evlendiğim sene ciddi bir psikolojik buhran yaşadım, aklımı kaybedeceğimi düşündüğüm zamanlar oldu ve hiç unutmam bir bayramdı annemlere gittiğimizde anne ne olur konuşalım çok kötüyüm dediğimde “dur şimdi baban evhamlanır ne konuşuyorsunuz diye” dedi ve beni o koltukta bıraktı gitti. O an dünyam başıma yıkılacak sandım. Annemi de affedemiyorum babamı da aslında.
Şimdi terapi diyeceksinz bazılarınız şu an maddi gücüm yok kaldı ki tüm bunları aşmak için benim uzun bir tedavi sürecine ihtiyacım olur sanıyorum ki.
Şu an depresyonumu yenmeye çalışırken bir yandan da kendimi sevmeye çalışıyorum. Ama çok zor inanın öz’ümde olmayınca.
Okuyanlara çok teşekkür ederim. İçimi dökmek biraz rahatlattı.
Yazdıklarınız içimi çok yaktı.Melisa ve senin konuna benzer ve belki daha ağır şeyler yaşamış biri olarak(benim annemde psikopati) bugün melisanin başarılı intiharı benide yine ağır depresyona soktu...bütün gün ağladım buraya bende konu açmak istedim ama bazen kk kadinlari çok duygusuz olup dahada incitebildikleri için açmadım..seni anlıyorum ve üzgünüm biz bu yükle (intihardan kurtulanlar)yaşayıp gidecegiz..
Merak etmeyin artık bazı şeyleri aştım ama o yaslardayken böyle olmuyor..sonra herhangi bir şey size o günleri hatirlatiginda sadece o yaştaki gibi çaresiz hissediyorsunuz..bugün iyi değilim bugün doğru cümlelerim yok benim..Yazdıklarınız içimi çok yaktı.
Özellikle ‘başarılı intihar’ tamlaması, üzerine günlerce kafa yorulacak, insanı boşluğa sürükleyecek bir öbek olmuş.
Yapmayın nolur, bunu bile başarı görmek, kurtulmaya yormakla eş değerdir.
Ne yaşadınız bilmiyorum, elbet bunu deneyimlenecek kadar ağırdır asla hafife almıyorum ama tek hayatımız var.
Gerçekten yegane sahip olduğumuz şey bu.
Ve bu canı, bizlere asla ait olmayan ve olmayacak şeylerle alakalı sonlandırma isteği ciddi anlamda ürkütücü.
Herkes mi vurdu, herkes mi yaraladı; tek başına yaşam da çok güzel.
İnanın koskoca evren insan ve kötülüklerden ibaret değil, bakmakla görmek arasında dağlar kadar fark var.
Yeter ki görmek isteyin, yeter ki yeniden gerekirse kimsesiz, bir başına, küçücük bir odada yeniden nefes almak, bir yağmur kokusuyla coşmak isteyin.
Gerçekten yüreğimi hırpaladı bu tanımlamanız.
Her geçen saniye zaten sona doğru bir geri sayım, zaten bitecek olan serüvenden en karlı nasıl çıkabilirizin peşinde koşmalıyız.
Cebinize ne doldurursanız karınız, başka da bir halta yaramaz zaten yaşamak.
Bir tek bunun için varız...
Ailenizle görüşmeyin eşinize iyi diyorsunuz ona onem verın değer verin ki adamla birlikte br çok seyi aşabilirsiniz esinizin aikeside iyi biriyse onlarla zaman geçirin benceMerhabalar, sevgiler.
Öncelikle belirteyim uzun olacak.
Kaç zamandır dalgalıyım durulamadım aslında konu açmakla açmamak arasındaydım ama bugün okuduğım babası ile yaşadığı sorunlar yüzünden intihar eden Melisa’nın haberi beni içimde yolculuğa çıkardı. Ben de onun yaşlarında ilaç içerek kendimi öldürmeye çalıştım, annem kusturdu ve babam bana dedi ki “ Keşke geberseydin”...
Babamdan hep korktuk, hep çekindik her işi gizli yaptık. Ergenliğim hakaretlerini duyarak geçti, ne kilom,ne ona layık bir evlat olmadığım ne işe yaramazlığım bitti. Annem panik atak oldu onun korkusundan. Hiç unutmam bir gün balkonun demir kapısı kilitli kaldı, onun da gelmesine az bir zaman var annem çilingir çağırdı korka korka yaptırdık. Çünkü kıyamet kopardı, hep kıyamet koparırdı. Annemin yemeklerini beğenmez, beni beğenmez, sürekli kavga, aşağılama... Bana göstermediği toleransı kuzenime gösterme, ona babası yok diye babalık yapma. Oooof of hangi birini yazayım dağınık oldu sanki. Bu arada amnem psikolog doktor o da ayrı bir tez mevzu aslında! Maddi imkan kariyer herşey vardı ama kopamadı babamdan. Ona da içten içe çok öfkeliyim aslında ama inanın bu da ayrı bir travmam. Bir gün arkadaşıma gitmiştim, eve gelmiş beni gördü üzerimde salaş bir kazak ve kot vardı benim kızım böyle giyinemez, X beyin kızı böyle giyinmiş dedirtmem dedi ve elime mi vurdu elimi mi itti hatırlamıyorum yaptığım el işi ödevimin kenarı kırıldı. Bunun gibi yüzlercesi. Mesela biz bir kere ailecek tatile çıkmadık, yüzmeye gitmedik, sinemaya gitmedik. Babamdan ne istersem istiyim bana evlen kocam yapsın dedi ve 23’ümde kocam yapar sanarak evlendim, üç sene sonra ihanet ile boşandım. Boşandıktan sonra da çilem bitmedi, ailenin yüz karası oldum. İkinci evliliğime de çomak soktu eşime kabalıklar yaptı, nikahıma gelmedi.
Gelelim bana, bugünüme etkisine: özgüvensizlik.
Kendimden nefret etme derecesinde beğenmeme. Kilo takıntısı, kilo verememe, dismorfik bozukluk, eşime karşı kompleksler. Ki kendisi mükemmel biri olduğu halde.
Hani KK’da kocalar için sık kullanılan narsist tabiri var ya babam narsist bir adam. Ve benim hayatımı mahvetti, mahvetmeye de devam ediyor.
Evlendiğim sene ciddi bir psikolojik buhran yaşadım, aklımı kaybedeceğimi düşündüğüm zamanlar oldu ve hiç unutmam bir bayramdı annemlere gittiğimizde anne ne olur konuşalım çok kötüyüm dediğimde “dur şimdi baban evhamlanır ne konuşuyorsunuz diye” dedi ve beni o koltukta bıraktı gitti. O an dünyam başıma yıkılacak sandım. Annemi de affedemiyorum babamı da aslında.
Şimdi terapi diyeceksinz bazılarınız şu an maddi gücüm yok kaldı ki tüm bunları aşmak için benim uzun bir tedavi sürecine ihtiyacım olur sanıyorum ki.
Şu an depresyonumu yenmeye çalışırken bir yandan da kendimi sevmeye çalışıyorum. Ama çok zor inanın öz’ümde olmayınca.
Okuyanlara çok teşekkür ederim. İçimi dökmek biraz rahatlattı.
O sizi sevdiyse de yansitamadi belki deİlkokuldayım daha ya bir ya ikinci sınıf, arkadaşlarla öğretmenler günü için buluşup öğretmenimize hediye alalım dedik okul çıkışı. O zaman küçücük bir yer yaşadığımız ilçe yani şimdiki gibi taciz bilmemne yok, mahalle dizilerindeki gibi tüm esnaf birbirini tanıyor herkes yakın. Neyse, babamdan para istedim haliyle ama kendisi bana inanmamış öğretmenimi aramış böyle bir planları var diye. Süpriz yalan oldu tabii arkadaşlarım da küstü bana. Hep böyle anılar.
Büyüdüm yaşım 21-22 falan. Ya da daha küçük 20 babama mektup yazdım doğumgünüm için beğendiğim bir hırka var alalım mı diye, binbir suratla gittik avmye, beni arabada bekledi para verdi git al gel dedi. Neden o kadar surat astı neden hep sinirliydi. Neden beni sevmedi, sevdiyse de göstermedi? Neden, neden, neden? Kafam çatlayacak sanki artık düşünmekten.
Büyük bir samimiyetle bilmiyorum desem? Babamı sevmiyorum kesin olarak, annem konusunda kararsızım. Kötü bir anne oldu diyemem iyi yanları da oldu, arkadaş gibi zamanlarımız oldu mesela, sevgililerimi bildi, hatalarımı örttü sakladı babama duyurmadı, yanımda oldu. Ama işte bu kocaman ama- da konumun geri kalanı sanırım.
vivelamour şurada kaç yıldır birbirimizi yüz yüze tanımasak da karakterler olarak az çok biliriz, kah hepimizin birbirine sinirlendiği an olmuştur, kah bir sıkıntıda birbirimiz için üzülmüşüzdür ya da vay be helal olsun ne güzel söyledi demişliğimiz vardır.İlkokuldayım daha ya bir ya ikinci sınıf, arkadaşlarla öğretmenler günü için buluşup öğretmenimize hediye alalım dedik okul çıkışı. O zaman küçücük bir yer yaşadığımız ilçe yani şimdiki gibi taciz bilmemne yok, mahalle dizilerindeki gibi tüm esnaf birbirini tanıyor herkes yakın. Neyse, babamdan para istedim haliyle ama kendisi bana inanmamış öğretmenimi aramış böyle bir planları var diye. Süpriz yalan oldu tabii arkadaşlarım da küstü bana. Hep böyle anılar.
Büyüdüm yaşım 21-22 falan. Ya da daha küçük 20 babama mektup yazdım doğumgünüm için beğendiğim bir hırka var alalım mı diye, binbir suratla gittik avmye, beni arabada bekledi para verdi git al gel dedi. Neden o kadar surat astı neden hep sinirliydi. Neden beni sevmedi, sevdiyse de göstermedi? Neden, neden, neden? Kafam çatlayacak sanki artık düşünmekten.
En iyi tedavi namaz. Çok bunalırsanız iki rekat namaz kılıp dua edin. Birde buraya yazın. Kötü yorumları da okumayın. Burası cidden insana bir rahatlama veriyorMerhabalar, sevgiler.
Öncelikle belirteyim uzun olacak.
Kaç zamandır dalgalıyım durulamadım aslında konu açmakla açmamak arasındaydım ama bugün okuduğım babası ile yaşadığı sorunlar yüzünden intihar eden Melisa’nın haberi beni içimde yolculuğa çıkardı. Ben de onun yaşlarında ilaç içerek kendimi öldürmeye çalıştım, annem kusturdu ve babam bana dedi ki “ Keşke geberseydin”...
Babamdan hep korktuk, hep çekindik her işi gizli yaptık. Ergenliğim hakaretlerini duyarak geçti, ne kilom,ne ona layık bir evlat olmadığım ne işe yaramazlığım bitti. Annem panik atak oldu onun korkusundan. Hiç unutmam bir gün balkonun demir kapısı kilitli kaldı, onun da gelmesine az bir zaman var annem çilingir çağırdı korka korka yaptırdık. Çünkü kıyamet kopardı, hep kıyamet koparırdı. Annemin yemeklerini beğenmez, beni beğenmez, sürekli kavga, aşağılama... Bana göstermediği toleransı kuzenime gösterme, ona babası yok diye babalık yapma. Oooof of hangi birini yazayım dağınık oldu sanki. Bu arada amnem psikolog doktor o da ayrı bir tez mevzu aslında! Maddi imkan kariyer herşey vardı ama kopamadı babamdan. Ona da içten içe çok öfkeliyim aslında ama inanın bu da ayrı bir travmam. Bir gün arkadaşıma gitmiştim, eve gelmiş beni gördü üzerimde salaş bir kazak ve kot vardı benim kızım böyle giyinemez, X beyin kızı böyle giyinmiş dedirtmem dedi ve elime mi vurdu elimi mi itti hatırlamıyorum yaptığım el işi ödevimin kenarı kırıldı. Bunun gibi yüzlercesi. Mesela biz bir kere ailecek tatile çıkmadık, yüzmeye gitmedik, sinemaya gitmedik. Babamdan ne istersem istiyim bana evlen kocam yapsın dedi ve 23’ümde kocam yapar sanarak evlendim, üç sene sonra ihanet ile boşandım. Boşandıktan sonra da çilem bitmedi, ailenin yüz karası oldum. İkinci evliliğime de çomak soktu eşime kabalıklar yaptı, nikahıma gelmedi.
Gelelim bana, bugünüme etkisine: özgüvensizlik.
Kendimden nefret etme derecesinde beğenmeme. Kilo takıntısı, kilo verememe, dismorfik bozukluk, eşime karşı kompleksler. Ki kendisi mükemmel biri olduğu halde.
Hani KK’da kocalar için sık kullanılan narsist tabiri var ya babam narsist bir adam. Ve benim hayatımı mahvetti, mahvetmeye de devam ediyor.
Evlendiğim sene ciddi bir psikolojik buhran yaşadım, aklımı kaybedeceğimi düşündüğüm zamanlar oldu ve hiç unutmam bir bayramdı annemlere gittiğimizde anne ne olur konuşalım çok kötüyüm dediğimde “dur şimdi baban evhamlanır ne konuşuyorsunuz diye” dedi ve beni o koltukta bıraktı gitti. O an dünyam başıma yıkılacak sandım. Annemi de affedemiyorum babamı da aslında.
Şimdi terapi diyeceksinz bazılarınız şu an maddi gücüm yok kaldı ki tüm bunları aşmak için benim uzun bir tedavi sürecine ihtiyacım olur sanıyorum ki.
Şu an depresyonumu yenmeye çalışırken bir yandan da kendimi sevmeye çalışıyorum. Ama çok zor inanın öz’ümde olmayınca.
Okuyanlara çok teşekkür ederim. İçimi dökmek biraz rahatlattı.