Melisa ve ben...Geçmişim.

Ne diyeceğimi bilemeden yazmaya başladım, saçmalarsam ya da cümlelerim devrik ve manasız olursa affedin hanımlar.
Melisa'yı bilmiyordum ta ki bu akşam marketten döndüğümde kızımı babasının yanında yatıp canım babam diye babasını severken görene kadar, kızım haberi sosyal medyadan okur okumaz babasının yanına gelmiş, hem Melisa'yı anlattı hem kendisinin ne kadar şanslı bir çocuk olduğunu söyleyip babasına sıkıca sarıldı, çok şanslıyım diyordu, hele de kızımın sahip olması hak olan iyi ebeveynler için şükretmesi ve Melisa için üzüntüsü içimi burktu:KK43: iyi bir aileye sahip olma hakkını ne zamandır şanslı olmak diye nitelendirmeye başladık bilmiyorum.

Neden bazı çocuklar seçemedikleri ailelerinden eziyet görüyorlar, 15 yaşında bir çocuk ne yaşadı ki kara toprağa girecek?

vivelamour ne diyeyim bilemedim ama ben anne babalığın kutsallığına inanmadığımdan, bir yanım yufka yürekli olsa da gerçekten beni mahveden anne babayı silebilecek kadar da taş kalpliyim.

Geçmişi değiştiremezsin, babanın bundan sonra bunu telafi edeceğini de sanmıyorum, hoş telafi etmeye çalışsa da geçmişin yaraları kapanır mı o da muamma ama bence geçmişi kendin için en azından bir süre unut, kendini yeniden sevmeyi öğrenene, özgüvenini yeniden kazanana kadar geçmişe sünger çek, düşündükçe geçmişi tekrar tekrar yaşadıkça hiçbir şey düzelmeyeceği gibi seni daha çok dibe çekecektir.
 
Annemi de kendimi de kurtarmak istiyorum O’ndan.
Sağlıklı düşünemiyorsunuz, anneniz babanızdan kurtulmak isteseydi kurtulurdu.

Anneniz Psikiyatri doktoru olmasına rağmen babanızdan ayrılmadıysa hâlinden memnun demek ki...

Bence siz kendinizi kurtarın yeter
 
Şimdi panpa öncelikle baban denen o hasta tiple asla görüşme

Şu başına gelenlerin sebebi bence annen. Hiçbir anne evladını ezdirmez. Çocuğum yok ama evladımı horlayacak adamın g.tünü keserdim herhalde. Annen boşanıp gidecekti ya da o herifi susturacak. Başına gelenlerin sorumlusu o annen bence.


Madem annen psikiyatr buraya yazdıklarını git ona da söyle sende yarattığı tahribatın sorumlusu olduğunu bilsin. Sonra da sil gitsin o kadını da(naçizane fikrim)
 
Asıl sorun bence seni böyle bir babadan koruyamayan annende M meredithgrey
:KK43:

Onlara (konuya zaman zaman dahil olan aile büyükleri de dahil) bu kadar büyütülecek mevzu gibi gelmiyordu bu. Taciz etmiyordu, dövmüyordu sonuçta. Ama sağlıksız bir ortamda büyüdüm ben, sindirildim. Bu da bir şiddet değil miydi? Şu an söylediklerini şaka kabul ediyorum hadi ama o zamanlar şaka değildi. İnsan neden öz kızına ayı der mesela? Şimdi bunları anlatsam annem geçmiş bitmiş diyecek, belki bir doktora gitsem o da aynısını söyleyecek ama ben bitiremiyorum ki. Kendimi sevemeyişimi her sorgulamamda aynı yere dönüyorum.
 
Ahh Melisa’nın tweetlerine dün gece şahit olmuştum tüm gün aklım ondaydı. Işıklar içinde uyusun😔 Yaşadıklarınız için çok üzgünüm. Başka bir üyenin de dediği gibi YouTube’da psikologların çektiği videolar var. Travmalarınızı yok etmeyecek biliyorum ama travmalarınızın günümüze kadar süren etkilerini hafifletebilir diye düşünüyorum. Ben bazen faydasını görüyorum
 
Şimdi panpa öncelikle baban denen o hasta tiple asla görüşme

Şu başına gelenlerin sebebi bence annen. Hiçbir anne evladını ezdirmez. Çocuğum yok ama evladımı horlayacak adamın g.tünü keserdim herhalde. Annen boşanıp gidecekti ya da o herifi susturacak. Başına gelenlerin sorumlusu o annen bence.


Madem annen psikiyatr buraya yazdıklarını git ona da söyle sende yarattığı tahribatın sorumlusu olduğunu bilsin. Sonra da sil gitsin o kadını da(naçizane fikrim)

Bunları çok konuştum konuşmam mı ama annem bir önceki mesajımda yazdığım gibi “geçmişte kaldı, geçmişle barış, ne kadar ömrümüz kaldı ki” kafasında. Ama çok isterdim oturup yüzleşmeyi herşeyi masaya döküp. Şimdi fark ediyorum annem biraz da manipülatif bir yönü var, şu an bu konuları açsam bir şekilde haklı çıkar, geçmiş geçmişte kaldı diyerek bana kendimi suçlu hissettirir.
 
Bunları çok konuştum konuşmam mı ama annem bir önceki mesajımda yazdığım gibi “geçmişte kaldı, geçmişle barış, ne kadar ömrümüz kaldı ki” kafasında. Ama çok isterdim oturup yüzleşmeyi herşeyi masaya döküp. Şimdi fark ediyorum annem biraz da manipülatif bir yönü var, şu an bu konuları açsam bir şekilde haklı çıkar, geçmiş geçmişte kaldı diyerek bana kendimi suçlu hissettirir.

Bu gerçekten bir psikiyatrist mi?

O zaman hasta da kabul etmesin, bırakın geçmişi unutun travma yok yara yok acı yok desin?! 😶

Adam gibi ir ben de zayıfım, seni koruyamadı pişmanım dese yine kabülün olabilirdi ama bilemedim... Bu kadın da 5 para etmez bence.
 
Bunları çok konuştum konuşmam mı ama annem bir önceki mesajımda yazdığım gibi “geçmişte kaldı, geçmişle barış, ne kadar ömrümüz kaldı ki” kafasında. Ama çok isterdim oturup yüzleşmeyi herşeyi masaya döküp. Şimdi fark ediyorum annem biraz da manipülatif bir yönü var, şu an bu konuları açsam bir şekilde haklı çıkar, geçmiş geçmişte kaldı diyerek bana kendimi suçlu hissettirir.

Tek yapmanız gereken babayı da anneyide hayatınızdan silip atmak... en çok anneniz suçlu babanız size ayı derken, anne olarak da değil mesleki olarak bir cevap verip uyarması gerekir di... babanız insan olamamış anneniz de anne...
 
Onlara (konuya zaman zaman dahil olan aile büyükleri de dahil) bu kadar büyütülecek mevzu gibi gelmiyordu bu. Taciz etmiyordu, dövmüyordu sonuçta. Ama sağlıksız bir ortamda büyüdüm ben, sindirildim. Bu da bir şiddet değil miydi? Şu an söylediklerini şaka kabul ediyorum hadi ama o zamanlar şaka değildi. İnsan neden öz kızına ayı der mesela? Şimdi bunları anlatsam annem geçmiş bitmiş diyecek, belki bir doktora gitsem o da aynısını söyleyecek ama ben bitiremiyorum ki. Kendimi sevemeyişimi her sorgulamamda aynı yere dönüyorum.
vivelamour içim çok da kaldırmadığından Melisa'yla ilgili haberleri pek okumadım ama babasıyla ilgili gözüme takılan bir ayrıntı oldu, sözde babası da hiç şiddet uygulamamış, dövmemiş yalnızca tartışmış ama ya o eve intihar edersin belki diye getirilen halat? Bu şiddet ve baskı değil mi? Aynı senin yaşadığın gibi, fiziksel şiddet görseydin belki etine kemiğine verilen hasar zamanla geçerdi ama ruhunun uğradığı şiddeti bu yaşına kadar silemedin değil mi?
Silinmeyecek de ama sen ruhunu yaralayanları silebilirsin, anneymiş babaymış hepsi bir yere kadar, aman annedir babadır demeyeceğim ben de hem evlat hem anneyim, annelik nedir ne değildir yaşayarak öğreniyorum işte, annelik her koşulda evladın yanında durmakmış, gerektiğinde onu babasından dahi korumakmış, dövmüyor sövmüyorla iyi baba olunmuyor, evlatlarının yüreğine açtığı yarayı göremeyenler ben iyi bir anne babayım demesinler.
 
Merhabalar, sevgiler.

Öncelikle belirteyim uzun olacak.

Kaç zamandır dalgalıyım durulamadım aslında konu açmakla açmamak arasındaydım ama bugün okuduğım babası ile yaşadığı sorunlar yüzünden intihar eden Melisa’nın haberi beni içimde yolculuğa çıkardı. Ben de onun yaşlarında ilaç içerek kendimi öldürmeye çalıştım, annem kusturdu ve babam bana dedi ki “ Keşke geberseydin”...

Babamdan hep korktuk, hep çekindik her işi gizli yaptık. Ergenliğim hakaretlerini duyarak geçti, ne kilom,ne ona layık bir evlat olmadığım ne işe yaramazlığım bitti. Annem panik atak oldu onun korkusundan. Hiç unutmam bir gün balkonun demir kapısı kilitli kaldı, onun da gelmesine az bir zaman var annem çilingir çağırdı korka korka yaptırdık. Çünkü kıyamet kopardı, hep kıyamet koparırdı. Annemin yemeklerini beğenmez, beni beğenmez, sürekli kavga, aşağılama... Bana göstermediği toleransı kuzenime gösterme, ona babası yok diye babalık yapma. Oooof of hangi birini yazayım dağınık oldu sanki. Bu arada amnem psikolog doktor o da ayrı bir tez mevzu aslında! Maddi imkan kariyer herşey vardı ama kopamadı babamdan. Ona da içten içe çok öfkeliyim aslında ama inanın bu da ayrı bir travmam. Bir gün arkadaşıma gitmiştim, eve gelmiş beni gördü üzerimde salaş bir kazak ve kot vardı benim kızım böyle giyinemez, X beyin kızı böyle giyinmiş dedirtmem dedi ve elime mi vurdu elimi mi itti hatırlamıyorum yaptığım el işi ödevimin kenarı kırıldı. Bunun gibi yüzlercesi. Mesela biz bir kere ailecek tatile çıkmadık, yüzmeye gitmedik, sinemaya gitmedik. Babamdan ne istersem istiyim bana evlen kocam yapsın dedi ve 23’ümde kocam yapar sanarak evlendim, üç sene sonra ihanet ile boşandım. Boşandıktan sonra da çilem bitmedi, ailenin yüz karası oldum. İkinci evliliğime de çomak soktu eşime kabalıklar yaptı, nikahıma gelmedi.

Gelelim bana, bugünüme etkisine: özgüvensizlik.
Kendimden nefret etme derecesinde beğenmeme. Kilo takıntısı, kilo verememe, dismorfik bozukluk, eşime karşı kompleksler. Ki kendisi mükemmel biri olduğu halde.

Hani KK’da kocalar için sık kullanılan narsist tabiri var ya babam narsist bir adam. Ve benim hayatımı mahvetti, mahvetmeye de devam ediyor.

Evlendiğim sene ciddi bir psikolojik buhran yaşadım, aklımı kaybedeceğimi düşündüğüm zamanlar oldu ve hiç unutmam bir bayramdı annemlere gittiğimizde anne ne olur konuşalım çok kötüyüm dediğimde “dur şimdi baban evhamlanır ne konuşuyorsunuz diye” dedi ve beni o koltukta bıraktı gitti. O an dünyam başıma yıkılacak sandım. Annemi de affedemiyorum babamı da aslında.

Şimdi terapi diyeceksinz bazılarınız şu an maddi gücüm yok kaldı ki tüm bunları aşmak için benim uzun bir tedavi sürecine ihtiyacım olur sanıyorum ki.

Şu an depresyonumu yenmeye çalışırken bir yandan da kendimi sevmeye çalışıyorum. Ama çok zor inanın öz’ümde olmayınca.

Okuyanlara çok teşekkür ederim. İçimi dökmek biraz rahatlattı.
Gorusmeyin babanizla... siz annenizi anlayamıyorsunuz su an bende sizi.... kendi hayatiniza, basarilariniza, hayallerinize, isteklerinize kisacasi kendinize odaklanin. Mutluluk isteyin ve her sekilde mutlu olmaya calisin. Annenizde madem sizi hiçe sayiyor bilmiyorum bazi kadinlar kocalari ne yaparsa yapsin birakmayi bile aklindan gecirmiyor. Sizi sizbyapan babaniz ve anneniz degil. Kendinizi onemseyin. Esinizle bambaskanbirbsayfa acın. Benim babam mutlulugumu düşünmüyorsa ben niye bu insan icin kendimi hirpalayayim ki. Azicik mantıklı olun. Evlisiniz ve ailenizden uzakta ozgur bir bireysiniz. Her denileni yutmayin icinizdekileri annenize de babaniza da dokup aile iliskinizi bitirin. Kendi gelisiminize odaklanin.
 
İki konum var üşenmeyen okuyan olursa.


 
Kendinize özel bir defter edinin. Elinize aldığınız kalemin sihirli olduğunu ve yazdığınız şeyleri gerçekleştireceğini düşünün. Sonra deftere her gün yazın: Ben değerliyim. Ben tek ve özelim. Kendi merkezimde dengedeyim. Kendimi seviyorum. Yaşamayı seviyorum.
Her gün yazın bunları. Bir de patika diye bir program var. İndirin. Her gün 10 dk ayırmanız yeterli. Sessiz bir odada programı uygulayın.
 
İki konum var üşenmeyen okuyan olursa.


Her iki konunu da bir solukta okudum, seni anne babandan ayıramayan güç sevgi mi vicdanın mı vivelamour ?
Anne babanı seviyorsan bir şey diyemem ama sevgi yoksa vicdan yükü yüzünden kopamıyorsan, vicdan onu hak edene gösterilir.
Yani çok özür dilerim ama bu yaşına kadar annende ve babanda sana karşı en ufak bir pişmanlık olmamış aksine hep itilmişsin, vicdan bile yapmamışlar sen niye hala aynı noktada tıkanıp kalıyorsun ki?

Daha cahilim o zamanlar, ben birine üzülmüştüm sanırım üstünden 26-27 yıl geçti net hatırlamıyorum ama kayınvalidemin sözünü hiç unutmadım, acıma acınacak hale düşersin demişti, cahilim ya ne zalimce bir söz diye düşünmüştüm o vakitler, buz gibi soğuk kalpsiz ve zalimce bir laftı benim için ama gün geldi kayınvalidemin yaşına eriştim, öyle şeyler gördüm ki aynı kalpsiz lafı söyler oldum.

Eşin de olsa, anne baban da, hatta evladın bile, sahnede tek kişilik oyun sergiliyoruz hepimiz, sahnemiz bitene kadar etrafa değil kendimize ne verdiğimiz önemli bence.
Herkese herşeye rağmen kendimizi sevmeliyiz, başkaları aksini iddia etse bile.
 
Melisa ve senin konuna benzer ve belki daha ağır şeyler yaşamış biri olarak(benim annemde psikopati) bugün melisanin başarılı intiharı benide yine ağır depresyona soktu...bütün gün ağladım buraya bende konu açmak istedim ama bazen kk kadinlari çok duygusuz olup dahada incitebildikleri için açmadım..seni anlıyorum ve üzgünüm biz bu yükle (intihardan kurtulanlar)yaşayıp gidecegiz..
 
Her iki konunu da bir solukta okudum, seni anne babandan ayıramayan güç sevgi mi vicdanın mı vivelamour ?
Anne babanı seviyorsan bir şey diyemem ama sevgi yoksa vicdan yükü yüzünden kopamıyorsan, vicdan onu hak edene gösterilir.
Yani çok özür dilerim ama bu yaşına kadar annende ve babanda sana karşı en ufak bir pişmanlık olmamış aksine hep itilmişsin, vicdan bile yapmamışlar sen niye hala aynı noktada tıkanıp kalıyorsun ki?

Daha cahilim o zamanlar, ben birine üzülmüştüm sanırım üstünden 26-27 yıl geçti net hatırlamıyorum ama kayınvalidemin sözünü hiç unutmadım, acıma acınacak hale düşersin demişti, cahilim ya ne zalimce bir söz diye düşünmüştüm o vakitler, buz gibi soğuk kalpsiz ve zalimce bir laftı benim için ama gün geldi kayınvalidemin yaşına eriştim, öyle şeyler gördüm ki aynı kalpsiz lafı söyler oldum.

Eşin de olsa, anne baban da, hatta evladın bile, sahnede tek kişilik oyun sergiliyoruz hepimiz, sahnemiz bitene kadar etrafa değil kendimize ne verdiğimiz önemli bence.
Herkese herşeye rağmen kendimizi sevmeliyiz, başkaları aksini iddia etse bile.

Büyük bir samimiyetle bilmiyorum desem? Babamı sevmiyorum kesin olarak, annem konusunda kararsızım. Kötü bir anne oldu diyemem iyi yanları da oldu, arkadaş gibi zamanlarımız oldu mesela, sevgililerimi bildi, hatalarımı örttü sakladı babama duyurmadı, yanımda oldu. Ama işte bu kocaman ama- da konumun geri kalanı sanırım.
 
Yazacaklarım yaşadıklarınızı hafife almak değil önce onu belirteyim yalnız olmadığınızı benzer hikayeleri olan pek çok çocuk olduğunu anlatmak için. Hoş biz hiç çocuk olamadık ama... bak bir konu daha açılmış kırmızı oda babam diye o üye de benzer olaylar yaşamış ve bence 90lar ve öncesinde çocuk olanların bir kısmı böyle büyütüldü. Önceden anne babaya saygı korkutarak aşılanmaya çalışılırdı evde eğitim sindirilerek susturularak yapılırdı. Çok insan var böyle büyütülmüş olan. Kimi izlerini hala taşır kimin de sadece sızısı kalır. Çocukluğun olmamış geçmişini mahvetmiş ebeveynlerin. Tam da onlardan kurtulmuşken kendine ayrı bir ev yuva kurmuşken geleceğini de yıkmalarına izin verme. Anne baba birden silemezsin ama çoğu üyenin dediği gibi ayda yılda bir görüş araman gerekiyorsa kısa konuş sana daha fazla zarar vermelerine izin verme ve en başta annen için üzülmeyi bırak. Senin anneni düşündüğün kadar o evladını seni düşünmemiş bu duruma gelmende en büyük etkisi olan kişi. Anne bu ya anne evladını nasıl koruyamaz. Çalışıyor hayata karışıyor insanlarla hayatla mücadele ediyor ama tek bir adamla babanla mücadele edip küçücük evladını savunamıyor. Bir de tanıdığım biri vardı geçmişinde çok zor günler yaşamış evlenmiş çoluk çocuğa karışmış hatta torunları olmuş. Durumu da çok iyiydi ama kadın sürekli geçmişi ona yaşatılanları anlatıp duruyordu onun kinini kusuyordu feraha kavuşmuşken en rahat zamanlarında bunları düşünüp konuşup hayatı kendine zehir ediyordu. Bir süre sonra çocukları da uzaklaştı kadından. Eşine yuvana yansır düşüncelerin içinde biriktirdiklerin. Bunlardan kurtulmanın bir yolunu bul terapi vs ne olursa. Geçmişi silemezsin yaşadıklarını unutamazsın ama yaralarını kaşıma kanamasına izin verme sızısı kalsın sadece...
 
Büyük bir samimiyetle bilmiyorum desem? Babamı sevmiyorum kesin olarak, annem konusunda kararsızım. Kötü bir anne oldu diyemem iyi yanları da oldu, arkadaş gibi zamanlarımız oldu mesela, sevgililerimi bildi, hatalarımı örttü sakladı babama duyurmadı, yanımda oldu. Ama işte bu kocaman ama- da konumun geri kalanı sanırım.

vicdan o vicdan.
bütün kötülükleri (elbet kasıtsız),yaptığı iki iyilikle kafanda sorgulatan vicdan.
 
X