Gerçekten anlamak istiyorum ama anlayamıyorum.
Kırmızı cümleyi yazan biri, aynı zamanda sabret nasıl diyebilir?
Yani adamın 5 para etmediğinin, kadının sürekli eziyet gördüğünün farkındasınız. Adamın annesi öldü diye bağışlanamayacağının da farkındasınız. Ama sabret diyorsunuz.
Anlamak mümkün değil. Ya evlilik bitmesi size göre en kötü ihtimal, ya da başka ihtimal yok.
Bakın aynı fikirdeyiz, o saksı olayı bağışlanmamalıydı. Ama kadın onu bağışlamış, şiddetin en hit noktası, öldürmeye teşebbüs resmen. Bunu bağışlamış..
Sonra 10 sene boyunca hiçbirşey olmamış, kayınvalidesiyle mesafe koymuş, evliliği güzelmiş..sürekli eziyet yokki ortada.
Peder ölünce olmuş ne olmuşsa..
*ben olsam 10sene önceki olayı unutmam, silmem. Zeynep silmiş. Konu ben olmadığıma göre... Şimdi.. Silelim biz de o olayı, bugüne dönelim.
Bugün ne oldu?Adam annesi ile ilgili bu olay söz konusu olunca, Zeynepe yine rest çekti. Annem gelecek dedi başka bişey demedi.
Bunun üzerine anne ölünce adamın psikolojisini tahmin edebiliriz.. Zor...
Ve ortada "emeğim, yuvam, çocuklarım, evliliğim" diyen bir kadın var.
Ben yorumlamamı o kadının isteklerine göre yaptım.
Ben affetmezdim, sen etmezdin ama o etmiş.. Evini seviyor. Boşanmasın diyorum o yüzden.. En azından şimdi boşanmasın.. Bir de acısının geçmesini beklesin, sonra ne istiyosa yapsın. Sabır taşı ne zaman çatlarsa gitsin...
Karışık bir durum değil mi?
Birebir tanımadan, aile ilişkilerini ayrıntıları ile bilmeden anca bu kadar yorum yapabiliyoruz bizler