Bu arada sevgili eşler, erkekkler, kocalarr (hangisini beğeniyorsanız o kelimeyi alın)
ve onların eve katkıları hakkında konuşulmuştu.
eşim evlenirken mutlaka çalışan eş olsun diye düşünürmüş,
kadın ayakları üzerinde durabilmeli vb
tabii kadın ayakları üzerinde durabilmeli ki duruyoruzda çok şükür, çalışan çalışmayan tüm kadınlar olarak.
Eşimle çok zor zamanlar geçirerek ( ki gayet varlıklı bir ailenin çocuğu idim) evlendik,çocuk yaptık evlerimizi aldık,
işi gücü yerinde şükür.
Fakat eşim kendi ne koyuyorsa benimde aynı oranda koymam gerekir gibi düşünürdü,
ve ben de aynı fikirde idim.
Her zaman benden çok kazandı ( kendi işi ) doğal olarak
fakat dedim dur bi kızım
Hele bir dur
yavaş yavaş elimi çekip birikime koymaya başladım
hatta ona da söyledim,
önce kazandığımız ancak yetiyor ne birikimi vs demişti.
hatta altından hiç hazzetmez bir zamanlar anneciği kayıp etmiş ve onun ağlamalarına çok üzülmüş çocukken.
ben biraz altın biraz borsa vs derken biriktirdim şükür,
o da yaptı ara ara birikimler.
o kendi ne attıysa kenara bana söyledi
ben biraz eksik söyledim :))
çünkü birikim bazen birden acil iş için ihtiyaç olduğunda gidebiliyordu.
yıllar geçtikçe kendimi koruma gereği duyduğum için önceleri üzülsem de
erkeklerin maalesef bu şekilde eğitilebileceğini gördüm.
Şimdi emekli maaşımı olabildiğince birikime atmaya çalışıyorum.
Anneciğimin tüm harcamaları benim üzerimde olduğu için, onun harcamalarını ayrı tutuyorum.
uzun lafın kısası kadın önce kendini korumaya almalı
insan olarak yapmalı bunu
cinsiyetçi bir yaklaşımla konuşmuyorum
ev hanımı çok kadın var
baktığında senelerce canını dişine takıp çalışmış evde
ama kenarda bir kuruş koyamamış, koydurulmamış